Katalog

SAYFA CUMHURİYET 24 OCAK 2003 CUMA 8 HABERLERIN DEVAMI G U N C E L CÜNEYT ARCAYÜREK I Baştarafı 1. Sayfada örneğin "28 Şubat'a kadar çözüm olur mu, ol- mazsa ne olur" sorusuna; Annan planının siperi- ne girerek ver-kurtul formülünü allandırıp pullan- dınp yutturmaya çalışan "dostlar"\ şaşırtacak içe- rikteki yanıtında şöyle diyor: "Bu hedefiçin çaba harcanmalı. Imzalayamaz- sak müzakerelere devam etmeliyiz." Klerides "başka şeyler" de söylüyor. Rum lide- ri (aktaracağımız sözleri lütfen Rauf Denktaş söyledi sanısına kapılmayın) "Eğer anlaşma Gü- ney Kıbns'ın AB üyeliksözleşmesini imzalayaca- ğı 16 Nisan'a yetişmezse ne olur" sorusuna yine şaşırtıcı bir yanıt veriyor: "Görüşmeye yine devam etmeliyiz. Eğer gö- rüşmelerde ilerleme kaydedersek birkaç ayda bu iş biter. Eğer ilerieme kaydedemezsek çözüm fır- satını kaçıracağız. O zaman uluslararası ilgi de azalacak." Bu saptamalar ver-kurtul kafasına uygun değil. Zira, Klerides'in sözleri çözüm fırsatı kaçarsa müzakere sürecinin uzayacağı anlamına geliyor. Her gün yazılarına çözüm için "Kıbns'ta çözü- me şu kadar gün kaldı" vinyetini koyan kimi ya- zarlar soldan sağa öyle bir takla attılar ki.. artık savundukları görüşlere karşı çıkılmasını da fazla önemsemiyorlar. Kimileri de pusuya yatmış, görüşmeleri Denk- taş'ın sarpa sardırdığı izlenimi verecek günlerin gelmesini bekliyor. Akıntıya kapılan kimi hanım yazarlarımızın; Denktaş'ın birbirini tutmayan açıklamalar yaptı- ğını öne sürerek halka gitmeyi öngören son açı- hşlarındaki doğruları kavrayamayan yazılarını... Klerides şu sözleriyle karşılıyor: "Denktaş, 'Meclisim bana yetki verdi. Eğer planda istediğimiz değişiklikleri yapamazsam Meclis'egideceğim. Meclis'ten halka gitmesini is- teyeceğim. Halk her şeye rağmen evet derse gi- derim' dedi". • • • Klerides kuşku yok AB üyeliğini cebine koy- manın rahatlığıyla konuşuyor. Içimizdeki ver-kur- tul'cular (isim gönmek isteyenler Attilâ llhan'ın 22 Ocak 03 günü Cumhuriyet'te yayımlanan 'Söyle- şi' köşesindeki 'Sessiz Çoğunluğun Sesi' yazısı- na baksmlar) birtürlü üzerine gitmedikleri, sürek- li Denktaş'ı eleştirirken es geçtikleri Klerides'in çözümü olanaksızlaştıran sözlerine göz atsınlar. Adam örneğin "egemenlik konusunu tartıştık- larını ama anlaşamadıklarını", Denktaş'ın karşı çıktığı "yeheşiklerin geh dönmesinin" kendileri için "en önemli konu" olduğunu söylüyor. Ama bizim ver-kurtulcular gibi konuşuyor; "Denktaş'ın KKTC'nin egemenliği tanınmadığı sü- rece toprak pazahığına girmeyeceğini söylediği- ni", Garanti Anlaşması, Ada'da görev yapacak çokuluslu güç konularında Denktaş'la uzlaşma- larının olanaksızlığının altını çiziyor. Bu örnek ko- şullarda Denktaş, Klerides'le nasıl olacak da an- laşacak? Ha, bir "çare" kalıyor geriye. (KKTC'ye muha- lif Mehmet Ali Talat'ın önerdiği gibi) Annan pla- nında yapılabıldiğince değişıklik sağlamak, karşı taraf direnirse Annan planını kabul ederek KK- TC'nin ipini çekmek, Türkiye ile ilişkileri kopar- mak, AB pasaportunu cebe koyma karşılığı Türk toplumunu Rumların kucağına iten son ve geri dönülmez yolda yürümek! Çözüm için son çare buysa; uğurlar olsun! • • • Kimi sorular var ki, Kıbrıs'taki tezgâhlarda giz- lenen gerçeği araştırıyor. örneğin; KKTC Ticaret Odası'nın kalabalık mi- tingleri düzenlemek için AB'den 750 bin Euro al- ması. Aldın mı almadın mı? Bugüne dek susman "ik- rardan mı geliyor"? Geçende ATO Başkanı Sinan Aygün, ulusal doğrulara gelecekse KKTC Ticaret Odası'na 850 bin Euro verebileceklerini söyledi. TBMM Başkanı Annç'ın değindiği gibi, Kıbrıs muhalefetinin Brüksel'e gidip gelmeleri, Rum ke- simi ile görüşmeleri, Annan ile doğrudan temas kurmaları... bu ilişkilerde nelerin alındığını ama nelerin verildiğini... içeren sorular, sorular... ... KKTC'yi satışa çıkaran piyasada hâlâ geçer- li, hâlâ yanıtsız! Zorunlu emekliliğin perde arkası Tasarruf değil tasfiye ANKARA (Cumhu- riyet Bürosu) - AKP hükümetinin, "61 yaşa zorunlu emeklilik" düzenlemesinin altın- dan "tasarruf değil, tasfiye" planı çıktı. Dü- zenlemeyle, birçok üst düzey bürokrat hemen emekli edilebilecek. Bu düzenleme kapsamında 61 yaşın üzerinde bulu- nan Maliye Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı Metin Özşahin ve Ze- ki Bölükbaşı, Maliye Bakanlığı Teftiş Kurulu Başkanı Mehmet Tun- cer, Hesap Uzmanlan Kurulu Başkanı Abdul- lah Aslan'ın da arala- nnda bulunduğu birçok sayıda isim "zorunlu emeklilik" kapsamına girecek. Düzenlemenin kurullan da kapsaması durumunda, Kamu tha- le Kurumu Başkanı Şe- ner Akkaynak ve BD- DK üyesi Atilla Taşde- mir de resen emekli edilebilecek. AKP hükümetinin ta- sarruf adı altında yaşa- ma geçirmeyi planladı- ğı "61 yaşa zorunlu emeklilik" uygulaması birçok bürokratı görev- den almada AKP hükü- metine kolaylık sağla- yacak. Hükümetin dü- zenleme sayesinde, ka- mudan tasfiye etmek is- tediği bürokratlan resen emekJi edeceği ve böy- lelikle istediği tasfiye- leri Çankaya engeline takılmadan yapabilece- ği vurgulanıyor. Düzenlemenin, ge- rekJi olması durumun- da Bakanlar Kurulu ka- ranyla bazı bürokratlar için emeklilik süresinin 65 yaşına kadar uzatıl- ması konusunda yetki veriyor. Böylece AKP hükümeti, istediği üst düzey bürokratı emekli edebileceği gibi, birlik- te çalışmak istediği bü- rokratlan da Bakanlar Kurulu karanyla 65 ya- şına kadar görevi başın- da tutabilecek hüküme- tin 61 yaş üzerindeki bürokratlarda istediği tasarrufta bulunmasına olanak sağlayacak dü- zenlemenin bu yönle- riyle, bürokratlar için adeta "Demokles'in küıcı"işlevi göreceğine dikat çekiliyor. Programına eşini de dahil eden Erdoğan, başörtüsünü dünya protokolüne taşıdı Türbandan Davos galasıANKARA (Cumhuri- yet Bürosu) - AKP lideri Tayyip Erdoğan, türban- lı eşi Emine Erdoğan ve oğlu Necmettin Bilal Er- doğan ile birlikte Dünya Ekonomik Forumu'na ka- tılmak üzere Davos'a git- ti. îlk kez yurtdışı progra- mına eşini dahil eden Er- doğan, türbanı dünya pro- tokolüne taşıdı. Erdoğan, uçağına Davos'taki Türk Gecesi'ne davet ettigi mankenleri de aldı. Baş- bakan Abdullah Gûl, I- rak Zirvesi'nin ardından Davos'a gideceği için tür- banlı eşi Hayrünnisa Gül ile birlikte Erdoğan'dan yaklaşık 2 saat önce Ata uçağı ile İstanbul'a hare- ket etti. Ancak Hayrünni- sa Gül, Emine Erdoğan'ın aksine VTP salonunu kul- lanmayarak, gazetecilere görüntü vermekten kaçın- dı. Erdoğan, dün dünya ekonomisinin en önemli toplantılanndan biri olan ve Turgut Özal ile birlik- te Türkiye gündemine gi- ren Dünya Ekonomik Fo- rumu'na katılmak üzere Davos'a gitti. Dünya Eko- nomik Forumu'nun daimi üyesi ve dış politika da- mşmam olan yakın arka- daşı Cüneyd Zapsu'nun girişimi ile ekonomi do- ruklarına katılmaya baş- layan Erdoğan'ın Da- vos'taki programına hü- kümetten Devlet Bakan- ları Ali Babacan, Milli Savunma Bakanı Vecdi Gönül ve Maliye Bakanı Kemal Inakıtan da eş- lik edecekler. PoweM'la görüşecek Erdoğan'ı Esenboğa Havaalanı'nda Başbakan Yardımcılan Abdüllatif Şener, Kültür Bakanı Hüseyin Çelik uğurladı. Türbanlı eşi Emine Erdo- ğan ve oğlu Necmettin Bilal ile birlikte Esenbo- ğa Havaalanı VlP'ten ge- çen Erdoğan, burada bir süre dinlendikten sonra uçağa bindi. Kahverengi çizgili, yakası ve kollan kürklü bir talam elbise gi- yen ve kahverengi türban takan Emine Erdoğan, son dönemde moda olan stilleto (önü sivri) ayak- kabılan ile dıkkat çekti. Erdoğan'a VlP'ten girişi srrasında Turizm Bakanı Güldal Akşit eşlik etti. Erdoğan uçağına, Da- vos'taki Türk gecesine ka- tılacak olan Avrupa 2. gü- zeli Esra Eron'u da aldı. Davos'ta önemli görüş- meler yapacak olan Tay- yip Erdoğan iki hafta ön- ce kendisinden randevu isteyenABD Dışişleri Ba- kanı Colin Powell ile bir araya gelecek. Türk gecesi Dünya Ekonomik Foru- mu toplantılan sırasında ilk kez Davos'ta yann ak- şam "Türkiye'den Çi- çeklerle" adlı bir Türk Gecesi de düzenlenecek. AKP'li yöneticilerin tür- banlı eşlerinin karılacağı gecede, Dünya Güzeli Azra Akın, A\rupa 2. Gü- zeli Esra Eron ile çok sa- yıda manken bir defile su- nacak. Seehoff'ta düzenlene- cek geceye, dünyanın ün- lü politikacılan da davet edildi. Program çerçeve- sinde Hülya Aksular'ın bale gösterisinin yam sı- ra sema gösterisine de yer verilecek. Gecede iç- ki servisi yapmak isteme- yen AKP, olası tepkilere karşı da gecenin düzen- lendiği salonda bir bar oluşturacak. 5 Ortadoğu ülkesini bir araya getiren 'barış' zirvesi, hedefi on ikiden vurdu Fischer zirveden memnım kaldıNİLGÜN CERRAHOĞLU Joschka Fischer'in yüzündeki ifadeyle karar vermek gerekirse, Istanbul'da 5 Or- tadoğu ülkesini bir araya getiren 'barış' zirvesi, hedefi on ikiden vurdu. AB içinde 'savaş karşıtı cephenin' başını çeken Ahnan Dışişleri Bakanı Çı- rağan'da düzenlediği basm toplantısında keyifliydi. Başbakan Abdullah Gül ile yaptıgı bir saatlik görüşmenin ardından basın men- suplanna yaptığı kısa açıklamada, Gül'ü banş adına düzenlediği bu 'mükemnıel girişim için kutlayan' Fischer, son dere- ce yoğun bir program arasında kendisini kabul ettiği için Türk Başbakanı'na ayn- ca -pek alışılmadık bir üslupla- 'şükran- lannı belirtti'. Irak'ı bu arada bir kez daha Birleşmiş Milletler kararlanna uymaya çağıran Al- man bakan, Türkiye'nin seçimini banşçı yollardan çözmek yolunda kullanmasın- dan duyduğu memnuniyeti vurgularken en büyük endişelerinin 'terör tehdidi', 'bölge istikran' ve 'masum Irak halkı- nın can güvenüği' olduğunu söyiedı. Gül ile görüşmelerini 'çok verimli ve açık' olarak niteleyen Fischer, ikili te- maslar çerçevesinde Kopenhang'dan son- raki Türkiye'deki reform sürecini de ele aldıklannı ve gene bu bağlamda Kıbns sorununda olumlu bir açılım bekledikle- rini sözlerine ekledi. Türkiye'nin sürpriz dlrenci Basın mensuplannın sorulannı geri çe- viren, az ve öz konuşan Fischer'in bu kı- sa Çırağan randevusunu Türkiye'yi Avru- pa Birliği'ne yakınlaştıran bir durak ola- rak yorumlamak mümkün. Türkiye'nin 'kuzey cephesinin açıl- ması' konusunda gösterdiği direnç ve ayak sürçme, Berlin tarafindan 'kararsız- lıktan' çok 'beklenmedik hoş bir sürp- riz' olarak algılanmış belli ki. Fischer'in tstanbul'da yaptığı vurgular- dan anlaşıldığı üzere, Türkiye'nin 'ku- zey cephesini geciktirmesi'bile başlı ba- şına bir 'nefes alma fırsatı' olarak değer- lendirilmiş. Fischer'in Çırağan'daki 'barış girişi- mi' ile eşzamanlı olarak istanbul'a gel- mesi ve açıkça Gül'ün sırtını sıvazlama- sı bundan. Iran, Suriye. Mısır, Ürdün ve Suudi Arabistan dışişleri bakanlannı bir araya getiren banş toplanhsımn kendisi hakkın- da ise aynı iddiayla konuşmak mümkün değil. Bu satu"lann dizgiye girdiği saatler- de, altı ülkenin dışişleri bakanlannın so- nuç bildirisi 6 saat süren ortak zemin ara- yışı ardından oldukça sulandınlmış bir biçimde yayımlandı. 19.30 olarak ilan edilen basın toplantısı ancak 23.00'de ya- pılabildi. Çırağan koridorlannda saatlerce bekle- diğimiz bildiriden, biri Irak, diğeri üstü kapalı biçimde ABD'ye iki ana mesaj çık- tı ve Irak'tan Birleşmiş Milletler silah de- netçileriyle sıkı işbirliği yapması, ABD'- den de krizin banşçı yöntemlerle çözümü istendi. Saddam Hüseyin'e açıkça atıfta bu- lunmaksızın 'Irak liderliğine' yapılan çağnyla başlayan bildiride, Irak'ın toprak bütünlüğünün korunması yönündeki has- sasiyetler de vurgulandı. Özellikle Suri- ye'den gelen ısrarlı baskılar sonucunda Filistin sorununa da banşçı çözüm bu- lunması istendi. Bildiri, Saddam Hüse- yin'in sürgüne gitmesi yolundaki taleple- re hiçbir biçimde yer vermedi. Şam'da ya- pılması beklenen bir sonraki toplantı ise gene bildirinin açık bıraktığı konular ara- sındaydı. Açıkta kalan tüm bu noktalara rağmen 5 Ortadoğu ülkesinin ilk kez NATO üye- si Türkiye'nin ev sahipliğinde bir 'ortak barış çağrısı altında' birleşmesi, çok sa- yıda gözlemci tarafından Ankara için göz dolduran bir pi-ar operasyonu olarak de- ğerlendirildi. ÖDP'LİLERE GÖZALTI - Barış Zirvesi'nin yapıldığı Çırağan Sarayı önünde akşam saatle- rinde toplanarak "lrak'ta Savaşa Hayır" konulu bir basın açıklaması yapmak isteyen ÖDP *t üyelerindcn araiannda tl Bajkanı Sinan Tutal'ın da bulunduğu 13 kişi gözaitına alındı. | Olası Irak operasyonuna tepki hergeçen gün artıyor Savaşa karşı direniş Haber Merkezi - Amerika ve Ingiltere TürJdye'ye baskılaruıı sürdürürken yurdun dört bir yanından "Savaşa hayır" sesleri yükseliyor. Istanbul'da Beşiktaş Belediyesi banş istemini, yaptu-dığı "Kalıcı Banş Du- varı" ile duyurdu. DlSK Genel Başkanı Sü- leyman Çelebi ve konfederasyona bağlı sen- dikalann genel başkanlan dün Türkiye-Irak sının sıfir (0) noktasında "Savaşa Hayır" pankartı açarak banş güvercinleri uçurdu. Anadolu Hayat ve Beşiktaş Belediyesi iş- birliği ile Çırağan Caddesi üzerinde yaptın- lan "Kalıcı Banş Duvan" dün düzenlenen bir törenle açıldı. Ortaköy'de 600 metreka- 'BARJŞ YOLCULUĞU' - İHD'liler tncirlik Cssü ve Mersin Limanı'nda Irak operasyonunu protesto etmek için Haydarpaşa Gan'ndan trenle Ankara 'ya gitti. relik bir duvarda uyum, işbirliği, disiplin, e- mek, üretim, saygı, eşitlik, yüksek arzu, den- ge ve strateji kavramlannın sembolize edil- diği resimler, ressam thsan Ardal'ın ve be- lediye personelinin emeği ile oluşturuldu. Barış trenl yola çıktı Insan Haklan_ Derneği (IHD) üyesi bir grup da tncirlik Üssü ve Mersin Limanı'nda ABD'nin olası Irak operasyonunu protesto etmek için "Savaşa Karşı Banş Yolculu- ğu" sloganıyla Haydarpaşa Gan'ndan tren- le Ankara'ya hareket etti. Adana'ya bugün saat 08.00 sıralannda ulaşacak olan grup, otobüslerle tncirlik'e gidecek ve burada protesto göste- risi yapacak. DİSKten sınırda açıklama Mayınlı topraklann önünde bir açıklama yapan DlSK Genel Başkanı Çelebi de "Biz üreten- ler ve hayatı her gün biçimlen- diren emekçiler olarak savaşa hayır diyoruz. Biz ne komşula- rımızın katili olmak ne de ço- cuklarımızı tabut içinde karşı- lamak istemiyoruz" diye konuş- tu. DÎSK'e bağlı Genel-Iş Sen- dikası da tstanbul'da Saraçhane Parkı'nda yaptığı basın açık- lamasıyla ABD'nin Irak'a yöne- lik saldınsını protesto etti. Tür- kiye'de halkın savaş istemediği belirtilerek tüm savaş karşıtlan Emek Platformu'nun pazar günü saat 13.00'te Beyazıt Mey- danı'nda düzenleyeceği "Savaşa Hayır" eylemine çağnldı. Rumsfeld'e 'Sakin ol' uyansı tstanbul Haber Servisi - Almanya Dışişleri Bakanı Joschka Fischer, ABD'nin I- rak'a olası harekâtına karşı çık- tığı için Fransa ve Almanya'yı sert dille eleştiren ABD Savun- ma Bakanı Donald Rums- feld'e hitaben, "Sakitfol" de- di. Rumsfeld'in sözlerini yu- muşatması gerektiğini belirten Fischer, "Bizler iyi arkadaş- lanz ve müttefıkleriz" diye konuştu. Başbakan Abdullah Gül. dün Almanya Dışişleri Bakanı Fischer ile bir araya geldi. Ga- zetecilerin görüntü almasına izin verildiği görüşme sonra- sında Gül ve Fischer kısa bir açıklama yaprı. Başbakan, gö- rüşmede Türkiye'nin AB üye- liği ve Kıbns konusunun ele alındığını söyledi. Fischer de Irak konusunda banşçıl çözüm bulunması için herkesin çalış- rığını belirterek bu konuda en tehlıkeli olanın masum insan- lann sa\aştan etkilenmesi ol- duğunu söyledi. Fischer, Türkiye'nin Irak ko- nusunda çözüm bulunmasın- dan yana olmasını tebrik ederek Irak'ın üzerine düşeni yapması ve çözüm bulması gerektiğini bildirdi. Fischer, "Biz askeri müdahaleye karşıyız. Bizce en bü>ük sorun terör. Biz di- ni konulan da düşünüyoruz. Türkiye fslam dünyasının ki- lit noktasında. Dostumuz Türkiye ile elimizden geleni yapmaya çalışıyoruz" dedi. G U N D E M MUSTAFA BALBAY • Baştarafı 1. Sayfada Eskiden simit deyince aklımıza 5 çayı gelirdi. Şimdi yat simidini anımsıyoruz. 5 çayını da ora- da içiyoruz. Mücadeleler içinde yüzdük yüzdük, yata ulaşınca durulduk ey halkım... Unut bizi... Toplumu aydınlatmak en yüce değerdi bizim için. Zamanla anladık ki, bu çok zor. Oysa toplu- mu yönetmek aydınlatmaktan çok daha kolay. Hani yanlış anlamazsan ey halkım, bir sürü yöne- tim biçimi var, iktidar biçimi var. Bunlara yanaşıp işleri yoluna koymak varken, kelle koltukta seni aydınlatma uğraşına girmek, artık bizim değerle- rimizle örtüşmüyor. Biz böyle bir yapının üstüne kurulduk ey halkım... Unut bizi... Eskiden yüreğimiz işçinin sesiyle atardı. Şimdi işçinin sesini duyunca tepemiz atıyor. Her şeye özgürlük derken, sermayenin özgürlüğünü çok sevdik. Bu özgürlük hepimize yetip artıyor. Emek de gitsin pazara, kendini adam gibi pazarlasın. O- nun hakkından bize ne! Biz, küreselleşme paza- rında tezgâh kurduk ey halkım... Unut bizi... Biz artık, nefer deyince lüfer, mücadele deyin- ce mukavele, Grek deyince gerek, ip deyince cip, vana deyince bana, proletarya deyince lotarya, yürek deyince kürek anlıyoruz. Ulusal güvenlik- miş, barışmış, savaşmış, bunlann hepsiyle bizim düzenimizi bozmaması için ilgileniyoruz. Hangi durum düzenimiz açısından iyiyse, o iyi demek- tir. Giresun'un yoksul köylüleri, bizim için ölün. Ege'deki tütün işçileri, bizim için ölün. Doğudaki topraksız köylüler, bizim için ölün. Ey halkım, san- ma ki boş duruyoruz, biz de asılıyoruz. Çokulus- lu şirketlerin ipine asılıyoruz, ey halkım... Unut bizi... Kalemperyalizm Mustafa Kemal'den kalma bağımsızlık diye bir şey varmış. Ülkeyi ahtapot gibi saran emperya- lizmin kollannı kesmek lazımmış. Geçti bunlar, ar- tık emperyalizm yok, kalemperyalizm var. Kalem- lerimizle onun kötü bir şey olmadığını anlatırız. Biz ahtapotun kollarında yeni bir yaşam kurduk, ey halkım... Unut bizi... 10 yıl olmuş Uğur Mumcu öldürüleli. Bizse anımsamıyoruz kaç yıl oldu, mücadele defterini düreli. Bu tür şeyleri anımsayınca, nasıl oluyorsa, bazı sorumluluklarımızı da anımsıyoruz ve kendi- mizi çok kötü hissediyoruz. Bu yüzden de Uğur Mumcu'ları, O'nun gibi öldürülenleri anımsamak, anlamak istemiyoruz, ey halkım... Anla bizi... Onlar, yabancı petrol şirketlerine karşı devleti savunmuşlar. Bizim varlık nedenimiz, devlete kar- şı petrol şirketlerini savunmayı gerektiriyor. Onlar işkencehanelerden bahsediyoıiar. Işkence deyin- ce bizim aklımıza yaşam standardımızın düşme- sinden başka bir şey gelmiyor, ey halkım, arada birarayıp sorumluluklaryüklemeye kalkıp, işken- ce etme artık... Bırak bizi... Aydın, ülkesinin geleceğine harçtaşıyan insan- mış. Olur mu öyle şey? Aydın, bugünkü yapının haracını yiyen insandır. Bizler kalemlerimizi Öyle- sine güçlü bir ışık olarak kullanıyoruz ki, düzeni- mizi bozanlann gözüne tutup, gerektiğinde kör ediyoruz. Işığın sadece aydınlatmak için değil, kör etmek için de kullanıldığını keşfettik, ey hal- kım... Unut bizi... Seninle bu kadar ilgilenmek yeter ey halkım... Sana Uğur'lar olsun... Bırak bizi... Anla bizi... Unut bizi... [email protected] Baykal'dan komutanlara ziyanet • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - CHP lideri Deniz Baykal, bugün Kara Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Aytaç Yalman ve Deniz Kuvvetleri Komutanı Oramiral Bülent Alpkaya ile görüşecek. Baykal'ın, komutanlan ziyaretinde, Kıbns konusunda yapılan çelişkili açıklamalardan duyduğu rahatsızlığı ileteceği ve 'politika değişikligi olup olmadığmı" soracağı bildirildi. YTFde gönev dağılımı • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - YTP genel başkan yardımcıhklanna Metin Şahin, Doğan Taşdelen ve Melih Yüzbaşıoğlu getirildi. Şahin, örgüt ve parlamento ile hükümet ilişkileri, Taşdelen basın, yayın, halkla ilişkiler ve yerel yönetimler, Melih Yüzbaşıoğlu da sivil toplum kuruluşlanndan ve çalışma gruplannın eşgüdümünden sorumlu olacak. AKP'den işsizlik itirafı • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Murat Başesgioğlu, Türkiye'deki işsizlik oranının resmi olmayan rakamlara göre yüzde 14.5 olduğunu açıkladı. TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu'nun dünkü toplantısında komisyona bilgi veren BasesgioğJu, son ekonomik krizin ardından işsizlik rakamının 2 milyon 400 bine yükseldiğini söyledi. Yabancıların çalışma izinleri • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - TBMM Sağlık, Aile, Çalışma ve Sosyal tşler Komisyonu'nda dün, Yabancıların Çalışma izinleri Hakkında Yasa Tasansı bazı değişikliklerle kabul edildi. Tasanyla 'formalite evlilik' ile çalışma izni ahnmasımn önüne geçilmesi planlanıyor. Tasanya göre.yabancı kaçak işçi çahştıran işverene de her ışçi için 2.5 milyar lira para cezası uygulanacak. Cezaevterinde bayram görüşü • ANKARA (ANKA) - Cezaevlerinde kalan tutuklu ve hükümlüler 9 günlük Kurban Bayramı tatilinde 6-4 gün arasında açık görüş yapabilecek. Bayrampaşa Kapalı Cezaevi'nde kalan hükümlü ve tutuklulara 9-14 Şubat tarihleri arasında olmak üzere 6 gün açık görüş yaptınlacak. Adana, Ankara. Antalya, Bakırköy Kadın ve Çocuk. Bayrampaşa Özel, Bursa E Tipi, Gaziantep E Tipi, Izmır, Kartal Konya, Mersin, Metris ve Paşakapısı Kapah cezaevlerinde kalan hükümlü ve ruruklulara 10-14 Şubat tarihlerinde 5 g ü n açık görüş yaptınlacak.