15 Mayıs 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 13 MART 2001 SAU 8 HABERLER ABD'li gazeteci Robert James Parsons'a göre azaltılmış uranyumlu silah kullanıldığı örtbas edildi BM gerçeldeıi EMİNEKARAKİTAPOĞLU CENEVRE-Dünyanın en et- kingazetelerinden aylık Le Mon- de Diplomatique. azaltılmış uranyumlu silahlara ılişkin ger- çeklerin Birleşmış Mılletler ta- rafindan bilinçli olarak örtbas edildiğıni ilen sürdü. Gazete- nin şubat sayısında, Dünya Sağ- lık Örgütü, Birleşmiş Mılletler Çevre Programı UNEP ve Ulus- lararası Atom Enerjısi kurum- lanna ağır eleştinler yöneltilip, dünyada 'DU konusunda bir oyun oynandığY belırtihrken, ABD ve NATO'nun açıktan sür- dürdüğü oyunun aktörlennırı ıse yanm yüzyıl öncesinın bilim- sel olmayan radyasyon standart- lanna sığındıklan vurgulandı. 'DU hakionda suskunluk yasa- a'başlıklıyazının yayımlandı- ğı gün ise, Dünya Sağlık Örgü- tü, tarihinin en kapsamlı rad- yasyon araştırma projesinın baş- lahldığını açıkladı. Yıllardır DU hakkında yazılar yazan ve bir- çok raporu ele ge'çirerek kamu- oyuna yansıtan ABD'li araştır- macı gazeteci RobertJames Par- sons, Le Monde Diplomatı- que'teki yazısını ve gızlenmeye çalışılan gerçekleri Cumhuri- yet'e değerlendirdı: - Sizi DU konusunu bu kadar ısrarla araştırnıa>a iten neydi? Kaçyüdır bu konudayazılar ya- zıyorsunuz? Irak'ta ilk DU problemıru keş- feden bağımsız araştırmacı, Dr. Günter'in, 1996 yılında Birleş- miş Mılletler Insan HakJan Ko- misyonu'nda sorunu anlattığın- dan beri, yani 5 yıldır. Dr. Gün- ter, araştırmalan sırasında pat- lamamış bir mermı bulur ve bu- nu alıp analiz için Almanya'ya götürür. Incelenmesi için labo- ratuvara verdiğinde, oradakiler bu kadar yüksek radyasyonla karşılaşınca korkarlar ve polis ça- ğınrlar. Polis koruma giysıle- riyle gelip mermiyi alır ve yük- sek radyasyonlu madde taşıdı- ğı için de Dr. Günter'ı tutuklar. Burada, DU'nun gündeme gel- mesinde önemli rolü olan baş- ka bir doktordan daha söz et- meüyim; Pentagon'un DU Araş- tırma Bölümü Başkanı Dr. D. Rokke. Rokke, Irak'a ABD ta- rafindan yanlışlıkla vurulan baş- ka bir ABD tankını incelemek içm göndenlir, ancak radyasyo- na maruz kalarak döner \ e has- talanır. Şu anda DU karşıtı et- kınliklere katılıyor ve herşeyı bildiğı, vücuduyla kanıtladığı için de öldürülmeye çalışılıyor. - DU konusundaki yaznun yer aldığı Le Monde Dipk>matique piyasaya çıkbğı gün Dünya Sağ- hk Orgütü. DU konusunda çok büyükbir araşürma projesi açık- ladı. Bu bir rastlanu mıydı? Hayır. Le Monde Dıplomatı- que'tekı yazun yayımlanmadan 10 gün önce, gazetenin de ona- yıyla Dünya Sağlık Örgütü'ne bir kopyasını gönderdim. Çün- kü Le Monde Dıplomatıque gi- bi önemli bir yayında çok cıddi şekilde eleştinliyorlardı. Onla- ra, amacımın kurumun saygın- lığrnı zedelemek değıl. ınsanla- rm sağlığıyla ılgili bir konuda so- nımluluklannı yenne getirme- diklerini göstermek olduğunu ve yazdıklanmı önceden bılme- lerini ıstedım. WH0 da gazete- nin çıktığı gün bir basın toplan- tısı düzenleyerek DU'nun ınsan sağlığına verdığı zaran araştır- mak için 20 milyon dolar mali- yetinde bir araştırma başlattı. Kullanılan radyasyon standartları bilimsel deflll... 'DU hakkında sessizlik yasa- sı; Birleşmiş Milleder'in örtbas ettiği valanlar' başükh yazuuz- da radyasyon standartlannı ve BM'nin üstüne düşeni yapma- dığuu iddia ediyorsunuz. Bu so- nuca nasıl vardınız? - WH0 ve ABD, düşük rad- yasyon zararsız diyor; ancak bu noktada, standartlan kımın be- lirlediği çok önemli. Inceledığı- niz zaman standart tespitlennin tamamıyla bilimsel olmayan te- mellere dayandığını görüyorsu- nuz. Uluslararası Radyolojik Korunma Komisyonu ICRP 1952'de ilk standartlan belırler- ken Hiroşima ve Nagazaki'de yapılan ve sağlığa etkılennı de- ğil, silahın tahrip gücünü göste- ren verileri baz aldı. Kabul edi- lebılır radyasyon oranı zaman- la azaltılarak, en son 1990'da, sı- radan bir insan vücudu ıçın ka- bul edilebilir doz 5 milli-seavert ıken, 1 msv'ye indirildi. ABD ise çok daha yüksek doz istediği için bu oranı kabul etmedi. Ya- nı ABD'de, bir insanın vücudu- nun dayanabileceği miktann 5 katı radyasyon alsanız da, bu normal sayılmaya devam edili- yor. DU konusunda bir oyum oynanıyor. Bugün ABD ve NA- TO'nun açıktan sürdürdüğü oyunun aktörleri ise yanm yüz- yıl öncesinin bilimsel olmayan \erilerine sığuuyorlar. - BM'yi 'yalanlan örtbas et- mekle' suçtamanmsebepierine- ler? ABD bu konuya doğru ve uy- gun cevabı vermeyeceğine gö- re, DU da, insan sağlığı ve çev- re ıçın temel bir sorun haline geldığine göre.. bununla ilgile- necek tek kurum BM organla- ndır. NATO, Kosova'da DU kul- TaskoluşturarakEkim 1999'da yayımladığı kirülik raporunda da DU'ya 72 sayfa aynlırken, ka- muoyuna açıklanan kopyalann- da, sayfa sayısı ikiye düşürül- müştü. Kalan bölümde ise bir yandan 'Kirlenmişalanlann izo- leedimesigerekk- 1 denilırken, bir yandan da nerelerin kirlendiği- nin bilinmediği söyleniyordu. Buradaki kötü yapılmış ölçüm- ler ise Uluslararası Atom Ener- jisi Kurumu'na aıtti. IAEA'nin bu konuda negatif bir şey söy- lemesı beklenemez. Amacının, 'özel nükleer güç endüstrisinin gefişmesine katkıda buhmmakol- duğu' tüzüğünde bıle yazıhdır. ABD verllerine güvenllemez... - NATO,Kosova'da DU kutta- nıknğmı geçen yıl açıklamasma kar^İtahanaskerierininötrne- sine kadar, Baü basını DU'nun zararlı olduğunu pek işjemedi; basını tutan neydi? kerler birden çok fazla miligra- mı vücutlannda taşıyorlar. Kör- fez savaşının ardından 9 yıl geç- tı, askerlerin hâlâ idrarlanndan gelmeye devam edıyor.. Ben di- yorum ki, Pentagon'un rapor- laruıa güvenemezsiniz, çünkü onlann bu silahın kullanımını sürdürmek için özel cabalanvar. Rapor, silah üretimlnl durdurabilir - Mart ayında yayonlanması- nı bekkdiğüniz UNEP nihai ra- porunun uzun dönemdeld etki- leri neler olabüir? DU yasakla- nabilirmi? Birincisi, bugüne kadar neler olduğunun anlarıldığı resmi bir belge olabilır.. ki bu çok önem- li. İlk kez bağımsız, uluslarara- sı kurum bir şey söylemiş ola- cak. Aslında, Cenevre sözleş- melerinin kriterlerine göre DU'nun kullanımı zaten yasal değildir.Çünkü, siviller üzerin- de kalıcı tahribatı vardır. İnsan • ABD'li araştırmacı gazeteci Robert James Parsons Kartvizitinde adınının sonunda M. R. harfleri yer alıyor. M. R. 'muck raker' yani 'pislik eşeleyici' demek. Yaklaşık yüzyıl önce Amerika'da, araştırmacı gazetecilik akımı başladığında, çıkarlan zedelenen büyük firmalar gazetecileri aşağılamak için 'Bunlar gazeteci değil, işleri güçleri pislik çıkarmak' diyorlardı. lanıldığını Mart 2000'de resmen kamuoyuna açıkladı. Hedefler bir haritayla UNEP'e bildirildi, ama bir şey yapılmadı. Dünya Sağlık Örgütü hiçbir araştırma başlatmadığı gibi, BM ÇevTe Programı UNEP, Kosova'da 1999'da savaş sırasında hazır- lanan. ve DU'nun sorun oldu- ğunu söyleyen ön raporu kamu- oyundan gızledi. WHO'nun, sa- vaşın hemen ardından yapmak ıstedığı genel durum değerlen- dirmesı bile, yeni bir BM orga- nı olan Uluslararası Atom Ener- jısi Kurumu IAEA tarafindan engellendı. Daha sonra yayım- lanan 'bilgi dokümanlannda' bölgedeki görünmeyen tozun temizlenmesini önermek gibi hiç gerçekçi olmayan yayınlar yaptı. Birleşmiş Mılletler Kalkınma Programı UNDP'nin Balkan Pentagon'un, Kosova savaşı srrasuıda DU konusunda yap- tırdığı çok önemli bir araştırma kamuoyunu yanıltıyor. Bu araş- tırma sonuç olarak, kimsenin DU'dan kaynaklanan radyas- yondan hasta olmayacağını söy- İüyordu. Resmi belgeye gerek- sinmesi olan basın mensuplan genellikle konuyu Pentagon'a soruyordu. Hâlâ da Pentagon'un The RAND Cooperation adlı, bağımsız görünen, ancak bütün ihalelerini Pentagon'dan alan araştırma şirketine yaptırdığı 8 raporu kaynak gösteren yayın- lar var. Pentagon'dan iş almak için olaylara Pentagon gibi bak- manız gerekir, kamu sağlığıyla ilgilenmenız değil. DU vücuda girdikten sonra radyasyon yaymaya devam eder. Bir miligram DU, yılda bir mil- yar atomik radyasyon üretir. As- genleri üzerindeki tahribatı se- bebiyle de, kullanımı insanlığa karşı işlenmiş suçtur. Ilgili söz- leşmeyı imzalamayanlar, ABD'nin hâlâ mayın sözleşme- sini imzalamayı reddedip, 'im- zalamadım' diye kullanmaya devam etmesi gibi, DU da kul- lamlmaya devam edilebilinir. Ancak, 'insanlığa karşı suç' ol- duğu kabul edilirse, otomatik olarak üretimi durdurulabilir. Bunun olabilmesi için çalışan çok sayıda hukukçu var. Hem mülteci sorunu hem de kirlen- miş topraklara komşu ohnalan sebebiyle ilk defa Avrupalılar da konuyla çok yalondan ügılen- meye başladılar ve halk DU'ya karşı kasım sonunda bölgede iki hafta kalan ekip, değışık kurum- larda çalışan insanlardan ve de- ğişik yaklaşunlan olan bilim adamlanndanoluşuyor. UNEP'e ise yine, rapora hangi görüşle- rin konulacağını seçmek konu- su kalıyor. Töpfer, Haavisto'nun patronu ve bu nihai rapora ne- lerin konulacağma izin verece- ğini görmek ilginç olacak. - Silahlann hepsi kötü ama DUlusilahlann uzundönemiet- kileri var. Neden bunu kuflan- makta ısrar ediyoriar? Sadece kullanıma devam et- mek değıl, kullanunın genişle- tilmesi için çalışılıyor. Irak'ta tanklara karşı küçük mermiler kullanılıyordu. Kosova'da sila- hın, yeraltı donanunlannı vur- ması da test edildi ve daha bü- yük füzeler kullanıldı. ABD ve dığer bazı ülkeler, 'asker kaybet- meden savaş'a karar verdiler ve DU'lu silahlar 500 km'den fir- lauldığında, hedef sadece 5 met- relik mesafenin içinde yok edi- lebiliyor. Bu tamamıyla savaş mantığı ve DUda geleceğin si- lahı. - Savaş tacirleri için DU'yu vazgeçümez vapanözeflflderi ne- ler? Nükleer atıklardan yapıldığı için çok ucuz ve etkili. Çok ağır obnası nedeniyle, havadan kul- lanıldığında, sırfbu silahlar için üretilen A 10'lardan atılabili- yor. Sigarauzunluğundabirmer- mi 9-10 kilogram ağıriığında. Sesten 5 kat daha hızlı ve 57 cm. çeliği delebiliyor. Hareket eden bir cisme atıldığrnda, hızı nedeniyle, daha hedefhareket et- meden hedefe vardığından isa- bet gücü çok yüksek. Vurduğu zaman yanar ve sıcaklık 3 bin santigrat dereceye kadar çıkar, tahrip gücü çok yüksek. - Ya Italyan askerlerin öhne- si Geçen hafta DU konusunda araşürma >apan Isviçre Spiez Laboratuvan'nı gezdik.Orâda- ki bilim adamlan, DU, akciğeri ve böbrekferi tahripedet;ama 15- semiye neden ohnaz diyorlar. DU, löseminin özel bir türü olan myoloid lösemisme yol aça- biliyor. Myoloid, dığer lösemı türlerinden farklı olarak, DU'ya maruz kalındıktan 8 ay gibi çok kısa bir sürede ortaya çıkıyor ve çabuk öldürüyor. Spıez'deki bu msanlar neden bahsettiklerini bilmiyorlar. Çünkü, bu labora- tuvannbilgi dokümanlannabak- tığınızda yine dipnotlarda The RAND Cooperation'ın kaynak gösterildiğını görüyorsunuz. -tsviçre neden gerçekleri sak- lama gereği duysun? Bınncisi, Isviçre'de yüz bin- lerce Kosova mültecisi olduğun- dan. Problemın ortaya çıkması, yeni mülteci demek ve tabii bu- radakilerin yakınlannın da Ko- sova'dan getinlmesi demek. Ya- ni orada bir sorun olduğunu bil- mek istemiyorlar. tkınci neden ise, benim anladığrm kadanyla, Isviçre'nin Isveç firması Hagg- lunds'a verdiği CD 9030 tank- lan. Kanıtlanmış bir şey yok ama, Hagglunds yetkilileri, bu tanklann DU amacıyla kullan- maya uygun olduğunu söylü- yorlar. - Şu anda Irak ve Kosova'da- ki son durum nedir? Martta yayımlanacak raporda Kosova'daki durum belli ola- cak. Ancak, yerüstündeki kir- lenmenin yanında, bütün yeral- tı su kaynaklannın kalıcı olarak kirlenmiş olabileceği BM, ln- sani Konulann Koordinasyonu Örgütü OCHA tarafindan açık- lanmıştı. Irak'ta ise durum çok kötü. ABD, Körfez savaşuıda 310 ton DU kullanıldığuu açık- larken, Hollandalı Laka Vakfi, sadece güneyde 800 ton DU kul- lanıldığını söylüyor. 1998 ope- rasyonunda da Irak'ta DU kul- lanılmıştı, hâlâ da kullanılıyor. -Çözûmne? tnsanlankorumak için kirlenmiş alanlann temizien- mesi mümkfin olamıyor mu? Irak'ın büyük birkısmının bo- şalrılması, insanlann başka yer- lere göç etmeleri ve bu bölge- lerin kirlenmiş bölge ilan edil- mesi gerekir. DU pudrası temiz- lenemez. Bu konuda araştırma- lar devam ediyor. Toprak yüze- yinin 2 metreük bir kısmının ta- mamıyla kaldırdması ve bu top- rağın nükleer atık olarak sak- lanması gerekiyor. 80 hektann temizlenmesi için ise 5 milyar dolar gerekiyor. Bu da sadece toprağın alınardk, yerine yeni- sinin getinlmesi için gereken para.. ENTERNET M E H M E T S U C U [email protected] İnternet suçları için uluslararası sözleşme A vrupa Konseyi ta- rafindan internet suçlanyla mücade- le konusunda hazırlanan uluslararası taslak sözleş- me, Paris'te tartışmaya açıldı. İnternet üzerinden, ırkçılık, yabancı düşman- lığı, çocuk pornografisi, fikir haklan ve bilgisayar ağlannın güvenliğine yö- nelik suçlann önüne nasıl geçilebileceği tartışılıyor. Avrupa'nın birçok ülkesinden gelen uzmanlar Pa- ris'te geçen hafta düzenlenen toplan- tıda hazırlanan sözleşmenin ifade ve düşünce özgürlüğünü kısrt- lamaması gerektiğine dik- kat çektiler.Avrupa Kon- seyi Parlamenterler Mec- lisi, Avnıpalı uzmanlar ta- rafindan hazırlanan ve Av- rupa Konseyi Bakanlar Ko- mitesi tarafindan kabul edi- len uluslararası sözleşme üzerinde gelecek ay görüş bildirecek. AKPM'nin23- 27 Nisan tarihlerinde Stras- bourg'da yapacağı toplantıda, söz ko- nusu taslak sözleşme bir kez daha tartışılarak, üye ülkelerin imzasuıa sunulmadan önce son halini alacak. Konuşan tarayıcı W eMedia adlı bir kuruluş, gözleri iyi görmeyen kişiler için konuşan internet tarayıcısı ürettı. Yeni tarayıcı (brovvser) web sayfalanm metin (text) formatında gösteriyor ve bilgisayar kullanıcısının belirlediği bölümleri seslendiriyor. ABD'deki sakatlan koruma demekleri, bir süredir teknoloji alanında çalışan kuruluşlan, görme özürlülerin de internetten yararlanmalannı sağlayacak yöntemler geliştirmeleri konusunda baskı altında tutuyordu. Konuşan tarayıcılann bu alanda yardımcı olmalanna karşılık web sayfası dizaynında da önemli gelişmeler sağlanması gerektiği ilgililerce ifade ediliyor. Geçen eylûl ayrnda da Amerikan Ulusal Standartlar ve Teknoloji Enstitüsü (N1ST), elektronik metinleri Braille alfabesine çeviren bir elektronik aygıtı piyasaya sürmüştü. Bir bilgisayara bağlanan "Braille okuyucusu" her türlü elektronik metni görme özürlülerin okuyabilecekleri Braille alfabesine çeviriyor. Çıplak tehlike G eçen hafta kendi- sinı gösteren "Çıplak eş" adlı yeni virüs ABD'de en az 30 büyük kuruluş ve dev- let dairesinın bilgisayar- lannı etkiledi. Norton an- ti-virüs araştırma bölümü müdürü Steve Trilling, "yeni virüsün bilgisayar- lanntüm yaşamsal sistem dosyalannısikUğiniveiş- letim programmı yok e- derekbilgisayan kullanıl- mazhaie geurdiğini*' söy- lüyor. Brezilya'dan yayıl- dığ sanılan virüs aynca, kullanıcuıın adres defte- rindeki tüm kişilere e-ma- il şeklinde yayılıyor ve "Nakedwife.exe" adlı bir dosya ile geliyor. Zorunlu bir yanıt B azı internet uzmanı arkadaşlar Cumhuriyet gazetesınin inter- net sıtesıni gazetelerindeki kö- şelerinde eleştırmeye çalışmışlar.Unu- tulmaması gereken ana konu interne- tin sadece bir mecra olduğu. Siz bu- rada istediğiniz tarz yayıncılığı yapa- bilirsiniz. Istersenız şirketinizin bro- şürünü yerleştinrsiniz, isterseniz ürü- nünüzü tanıtmamn yam sıra satış da yapabıhrsınız. Arzu ederseniz radyo yayım yaparsınız, isterseniz dergi gi- bi haber sitenızi haftada bir güncel- lersiniz. Kısacası bu mecranın size sağladığı olanaklan istediğiniz gibi kullanabılırsıniz. Ama kimse sizı belli bir kalıbın içi- ne sokmaya çalışamaz. Cumhuriyet gazetesinin devrimci- liği ile alay etmeye çalışan bu arka- daş bizim gazetemizin neden internet- te de sayfa sayfa yayımlandığını so- ruyor. Aslında yanıtı o denli basit ki... Bu arkadaşlar için bazı şeyleri tekrar- lamak gerektiğini düşünüyorum. Cum- huriyet her şeyden önce bir gazete ve internet ortamında da gazetesini ken- di kişiliğmden ödün vermeden yaşat- mak istıyor. Zaten yanıtını da kendi vermiş "Bağ- ianıvordunuzvA\-w. cumhuriyetcom.tr adresine,savfa sayfa çeviriyordunuz ga- zeteyi" diyor. Cumhuriyet internet üzerinden ya- ym yapan bir haber sitesi oluşturma- dı. Gazetesini okurlanna internet or- tarmnda da açtı. Bu farklı bir şey. Biz bir haber sitesi yaptığunız zaman bu- nun gerçekten bir haber sitesi olma- sına özen göstermemiz gerektiğini çok iyi bilıyoruz. Bunun iyi ömekle- ri Türkiye'de var; NTVMSNBC bun- lann en önemlisi ve belki de en çok emek harcananı. Bu örneğin tersi de çok sayıda mev- cut. Muhabirsiz sadece ajans ile ya- yın yapan ve kendisine haber sitesi eti- ketinı yakıştıran çok sayıda site de var. Bu tip mesleksel açıdan kötü in- ternet sitelerini ise sıralamak bile is- temiyorum. Evet. Cumhuriyet, beğenseler de be- ğenmeseler de Türkiye'nin en dev- rimci gazetesidir. Gazetenin gazete olarak internet ortamına taşmmasını sağlayan program ve kararlılık da bu tavnn devammdan başka bir şey de- ğildir... Cumhuriyet gazetesi bu tutumu sa- yesinde yaşanılan kriz döneminde di- ğer gazeteler gibi internet servisle- rinde calışanlan işten çıkarmak zorun- da kalmadı. Çünkü bizim öylesine devasa internet servisimiz yok. Biz ga- zetemizi üretiyonız ve sadece onu in- temete taşıyoruz. Gönül isterdi ki ga- zeteciliğin ilk kuralının araştırma ol- duğunu ve mutlaka yazacağınız yazı- nın kaynağı ve muhataplan ile görüş- meniz gerektiğini bilseydiniz. O za- man hiç olmazsa bir telefon açıp içi- mizden biri ile konuşurdunuz ve si- zin oralardan görünen ile gerçeğin kendisinin farklı olduğunu anlardınız. Mail adresleri satılıyor I ntemetteki adres avcılan, e- mail adreslerini topluyor ve bunlan onbinlerce dolara satı- yorlar. Kimi zaman bu adreslenn bilindiği CD'lerin fıyatlan 100 bin dolara yaklaşıyor. Adres avcılannın en çok kul- landığı yöntemler ise şöyle: "Lö- semi hastası için acil kan aranıyor lütfen listendeki herkese gönder", "...sitesine girenkişilerin bilgisa- yanna virüs bulaşıyor, adres def- terindeki herkese forvvard et" gi- bi, tuzak mailler gönderiliyor. Bu maillerin içine saklanmış gizli bir yazılım, mail her el değiştirdiğin- de, mail yazanna, o kişının elekt- ronik posta adresini gönderiyor. Üniversite, kamu kuruluşlan ve diğer şirketpersonelleri, mail grup- lan ve arkadaşlık siteleri de "ad- res avcılannın" takip ettiği yerler.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle