Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
MART 2000 PAZAR CUMHURİYET SAYFA
HABERLER
Tansu ÇMer'den
govde gösterisi
• İstanbulHaberServisi-
DYT Genel Başkaıu Tansu
Çiller, partisinin
Yenibosna'daki yeni
fstajıbul il örgütü bınasının
açılışına katıldı.
"Başbakan Çiller"
sloganlanyla karşılanan
DYP Iideri Çiller,
partisinin üye kayıtlannın
güncelleştirileceğini
söyledi. Çiller, kadın ve
gençlik örgütleri için
partinin tüzüğünde
değişiklik yaptıklannı
belirtti,
Felsefe
oümpiyattan
• ANKARA (Cumhuriyet
Bürosa)-1993 yriından bu
yana uluslararası düzeyde
gerçekleştirilen
Uluslararası Felsefe
Olimpiyatlan'nın (IPO),
ulusal düzevdekı dördüncû
elemesinin bugün
gerçekleştirileceği
bildirildi. Türkiye Felsefe
Kurumu Çocuklar İçin
Felsefe Birimi'nin 3 yüdan
bu yana lise ögrencileri
için düzenledigi
olımpıyatlar Ankara,
Istanbul, tzmir, Antalya,
Samsun, Tarsus ve
Şanlıurfa'da
gerçekleştirilecek.
Olimpiyatlara Türkiye
genelinde 244 lise
öğrencisinin başvurduğu
öğrenildi.
GençSosyal
DemokraUar
• ANKARA (Cıımhnrfyet
Bürosn) - Genç Sosyal
Demokratlar Demeği
Başkanı Hüseyin Erkanlı,
gençlerin 21. yüzyıla yaşı
80'e dayanmış liderlerle
girmek istemediğini
vurguladı. Erkanh, dün
düzenledigi basın
toplantısında Türkiye'nin
kısır siyasi çekişmelerden,
anridemokrarik
zihniyetlerden ve siyasette
demirbaşlaşmış kişilerden
kurtulması gerektiğini
söyledi. Erkanlı, kişiye
özel anayasa degişikükleri
girişımlennde bulunanlan,
ûlkeyi kaderci yaşam
felsefesine mahkûm etmış
zinniyetleri kınadıklannı
kaydedetti.
Hekimterden
protesto| ANKARA (Cumhuriyet
Bfirosu) - 14 Mart Tıp
Bayramı'nda bu yıl sağhk
sisteminin sorunlan
masaya yatınlacak. Ankara
Tabip Odası'nca (ATO)
"Sağlık Haftası" olarak
ilan edilen bu hafta
boyunca, Sağlık
Bakanlığı'nın son
dönemde yaşama geçirdiği
birçok olumsuz uygulama
ile derinleşen sağhk
sorunlan "Sağlık Nereden
Nereye" toplantılannda
ele alınacak. 10 Mart günü
hekimler ve sağük
çalışanlan Sağlık
Bakanlığı önünde
yapacaklan basın
açıklamasıyla, bakanhğın
uygulamalannı protesto
edecekler.
Ölüm biçimi
bftnece
• MÜNtH (Cumhuriyet) -
1988 yılında silahlı
kuvvetlerle girdiği
çatışmada öldüğü
bıldirilen PKK'li Alman
Andrea Wolf'la ilgili
araştırma sırasında yeni bir
teruk ortaya çıkanldı.
Münihli avukat Angelika
Lex, olayı gören tanığın
kesin ve aynnrılı bilgiler
vardiğini söyledi. Tanığın
ifodesine göre W61f önce
yıkalandı, sonra da
ökhîrülerek diğer
PKJC'lilerle birlikte bir
çıkura atıldı. Olay yerinin
bılunmasıyla cesede
o:opsi imkânın doğacağını
söyleyen avukat Lex, bu
nidenle Alman Dışişleri
Bakanlığı'nı Ankara
n:zdmde diplonıatık
grişimlerde bulunmaya
çığırdı.
FP'ye 'devam' ödünü konusunda koalisyon ortaklan yann karar verecek
69. madde tarbşmasıANKARA (Cumhuriyet Bfiro-
su) - TBMM Uzlaşma Komisyo-
nu'nun önceki günkü toplantısın-
da parti kapatmayla ilgili 69. mad-
dede FP'nin istekleri dogrultusım-
da bir düzenleme yapılması eğili-
minin ortaya çıkması hükümet or-
taklan arasında sıkıntıya neden ol-
du.
FP'nin bu konudaki dayatması
karşısında önceki günkü toplanü-
da DSP'yi direnişinde yalnız bıra-
kan ANAP ve MHP, liderlerin
devreye girmesiyle dün tavır de-
ğiştirdi. DSP, Uzlaşma Komisyo-
• DSP, düzenlemenin 'odak okna' ile sınırlı tutulması konusunda
yalnız kaldı. Cumhurbaşkanı seçimi için taslak program hazır.
i Başbakan Ecevit: Paket genişlemeyecek.
nu'na sunulan öneriye sadık ka-
lınması için ısrarlı olurken MHP
ve DYP'nin uzlaşmaya yönelik
bazı önerileri FP'yi tatmin etme-
di. Uzlaşma Komisyonu'nun dün
yaklaşık 6 saat süren toplantısı bo-
yunca konuşulan 69. madde ile il-
gili tıkanıklık aşılamadı. Partile-
rin gelinen noktayı kendi içlerin-
de değerlendirdikten sonra yarm
yapılacak toplantıda nihaı karann
verilmesı bekleniyor.
Hükümet ortaklannın "3Tü
anayasa değişüdiği paketini" ön-
ceki gün tartışmaya başlayan TB-
MM Partilerarası Uzlaşma Ko-
misyonu çalışmalannı dün de sür-
dürdü. Uzlaşma Komisyonu'nun
önceki günkü toplantısında 69.
madde konusunda iktidar ortakla-
n arasında ortaya çıkan görüş ay-
nlığı gece liderlerin devreye gir-
mesiyle giderildi. Anayasa Mah-
kemesi'nde devam eden davada
"RP'nin devannokhığu" gerekçe-
siyle kapatılma riski bulunan ve
kendisini güvenceye alabilmek
için 69. maddenin "devanTla ilgi-
li 7. fikrasmın değiştirilmesüıi is-
teyen FP'ye önceki günkü toplan-
Kutan
liderlerle
görüşecek
ANKARA (Cumhuri-
yet Bürosu) - FP Genel
Başkanı Recai Kutan,
TBMM Partilerarası Uz-
laşma Komisyonu'nun
anayasa değişiklik pake-
riyle ilgili çalışmalannın
sonucuna göre siyasi par-
ti liderlerini ziyaret ede-
rek görüşebilecegmi söy-
ledi. Kutan, partilerin ka-
patılmasıyla ilgili düzen-
lemeleri içeren anayasa-
nın 69. maddesınde iste-
dikleri değişiklikler ya-
pılmazsa "5+5" önerisi-
ne ve gelecek diğer öne-
rilere destek vermeye-
ceklerini belirtti.
FP Danışma Meclisi
toplantısı dün Kutan'ın
açış konuşmasıyla başla-
dı. Toplantıda FP Genel
Merkezi'nde görevli bir
personel ile basın men-
suplan arasında tartışma
yaşandı. Tartışmayı ön-
lemek için araya gıren
Kutan'ın korumalan
TGRT kameramanının
boğazını sıkarak yaralan-
masına neden oldular.
Arayagirenpartililer tar-
tışmarun daha dabüyü-
mesini onledıler.
ÇİZMEDEN YUKARI MUSAKART
::: r.ninc
Tartışmalara yol açan kıyak emekliliğin gerekçeli karan 10 ay sonra yayımlandı
'TBMM anayasayıihlal etti'ANKARA(CumİHiriyetBfirosa)
- Anayasa Mabkemesi, kamuoyu-
nun tepkisi göz ardı edilerek dü-
zenlenen *kryakemeklük''ya>
as|
-
nın 8. kez iptalini öngören karann-
da, iptal hükümlerinin 3 ay sonra
yûrürlüğe gırmesini öngörmesi ne-
deniyle milletvekilleri Haziran'a
kadar "kıyakmaaş" almaya devam
edecekler. Kararda, yasa koyucu-
nun iptal edilen bir yasayı yeniden
çıkarmasının "hukukdevletiilkesi-
ne" açıkça aykın olduğu vurgulan-
dı. Yüksek Mahkeme'nin bazı üye-
leri, TBMM'nin mahkeme karâr-
lanna direndiğine işaret ederek da-
va konusunun "yasa yok hfikmûn-
de" ve yapılanın anayasayı "üual"
suçu olduğunu belirttiler.
Ankara 1. fdare Mahkemesi, 3
Nisan 1997 tarihinde çıkanlan "kı-
yakemekffiğbn" bazı maddelennın
iptalini isteyerek Anayasa Mahke-
mesi'ne başvurmuştu.
Yüksek Mahkeme, yaptığı ince-
lemenin ardından 27 Mayıs 1999
tarihinde bu yasayı iptal etmişti.
Yüksek Mahkeme'nin milletvekili
emekliliklerine üişkın yasanın ba-
zı hükümlerinin iptaline ilişkin ge-
rekçeli karan 10 ay aradan sonra
dün Resmi Gazete'de yayımlandı.
Anayasa Mahkemesi'nin kara-
nnda, yasa koyucunun iptal edilen
bir yasayı yeniden çıkarmasuıın
"açıkça bukukdevieti ükfsmeayto-
n* olduğu vurgulandı. iptal edilen
düzenlemenin anayasanın Türkiye
Cumhuriyeti'nin sosyal hukukdev-
leti olduğunu öngören 2., eşitlik il-
kesini düzenleyen 10. ve Anayasa
Mahkemesi kararlannın bağlayıcı-
lığını düzenleyen 153. maddesine
aykın olduğu belirtildi.
Mahkemenin 11 üyesinden 7'si
bu gerekçelerle yasanuı iptalinde
çoğunluğu sağlarken ü\^eler Yakan
Acargün, Mustafa Bumin, Musta-
fa Yakupoğlu ve Fuha Kantaraoğ-
lu, TBMM'nin mahkeme kararla-
nna direndiğine işaret ettiler. Acar-
gün, Bumin, Yakupoğlu ve Kantar-
cıoğlu. dava konusunun "yasa yok
hükmüode7
ve yapılanın anayasa-
yı "üüal" suçu olduğunu belirttiler.
Anayasanın "Anayasa Mahkemesi
karartannın bağlavıcıhğını7
" düzen-
leyen 153. maddesine karşın iptal
edilen yasanın yerine aynı kuralla-
n yasajaşürmanın "anayasaya açık
ve ağır aykınhk oiuşturduğunu"
kaydeden 4 üye, "Anayasanm 153.
maddesiııe aykın da\ranış anaya-
sayı ihlal suçu teşkü eder. Böyk bir
direnme sonucu ortaya çıkan yasa-
nm yoidakia sakat ofanas ve ilgüüe-
rin lehine hiçbir hak doğurmama-
agerekhr"dediler.
İptal 10 oMu
Anayasa Mahkemesi, TBMM
üyeleri ile dışandan atanan bakan-
lann ödenek, yolluk ve diğer sos-
yal haklan ile emekühk ayhklan ve
tazminatlannı düzenleyen 1966,
1972, 1980, 1986, 1988, 1993,
1994,1996 ve 1998'de çıkanlan ya-
salan bazı hükümleri nedeniyle ip-
tal etti. Son iptal karanyla bu yön-
dekı yasalarla ilgili iptal sayısı 10'a
çıkn.
Pemirerin 'yaünmı'
Cumhurbaşkanı Süleyman De-
mirel bu görevde bir dönem daha
kahp kalmaması tartışmalan sürer-
ken yeni çıkanlan "kıyak emeküi-
ği" onaylamıştı. Demirel'ın Ana-
yasa Mahkemesi'nce 9 kez iptal
edilmiş bir yasanın yenisini onay-
laması, "CumhurbaşkanhğHia ya-
ünnT olarak değerlendirilmişti.
Demirel, yasanın milletvekille-
rinin maaşlanna bir ek getirmedi-
ğini savunurken Yüksek Mahkeme
yasanın "sosyal adalet ve eşitfiğe"
aykm olduğuna dıkkat çekıyor. Tar-
tişmanın anayasanın "ödenek ve
yTffluklar" başlıkh 86. maddesin-
den kaynaklandığını belirten De-
mirel, bu maddenin kaldınlarak
"TB\LM üyekrinifl ödük haktan,
kanunla düzenlenir" biçiminde bir
hükmün getınlnıesi ve bir şarta
bağlanmasının sorunu çözeceğini
önesürmüştü.
Demirel, 12 Şubat 2000 tarihin-
de yûrürlüğe giren yeni yasayı
onaylarken önceki yasanm iptaline
üişkın gerekçeli karardoğrultusun-
da Anayasa Mahkemesi'ne başvu-
rup başvurmama konusunu değer-
lendireceğini belirtmişti. Son yasa
için Anayasa Mahkemesi'ne baş-
vuru süresi 12 Nisan 2000 tarihin-
de dolacak.
üda destek vererek DSP'yi yalnız
bırakan ANAP ve MHP'li üyeler
dün tavır değiştirdiler.
Komisyon'un dünkü toplantı-
sında 6 saat boyunca yalnızca 69.
madde üzerinde duruldu. SPY'nin
96. maddesinde yer alan kapatılan
bir siyasi partinin, "amUemini,is-
mini. işaretini bir başka partinin
kııHanamavafagı ve kapablan par-
tinin devamı oktuğunu iddia ede-
meyeceği'' hükümlerinin, anaya-
sanın 69. maddesiıun 7. fikrasına
konuhnasındakı ısrannı sürdüren
FP, iktidar ortaklannın direnişiyle
karşılaştı ve sonuç alamadı.
MHP'nin korkusu
ANAP, bir uzlaşmaya va-
nlması durumunda sorun çı-
karmayacağı mesajını verir-
ken MHP ve DYP'nin 7. fik-
rayla ilgili bazı yeni önerile-
ri oldu. Ancak FP'liler bun-
lara da karşı çıktılar.
MHP'liler, FP'nin istediği
düzenlemenin parti kapatıl-
masını neredeyse olanaksız
hale getireceğüıe dikkat çe-
kerek. "Eğer PKK parti ku-
rarsa ozaman ne oiacak" gö-
rüşünü dile getırdiler.
DSP'li üyeler 69. mad-
deyle ügili nkanıklık aşıla-
mayınca pakette yer alan di-
ğer maddelerin görüşülme-
sini önerdiler. Ancak FP'liler
"69. madde olmazsa diğer
maddeleri görüşmemize ge-
rekTOk"dıyerek kesin tavır
koydular. Tıkanıkhk aşıla-
mayınca yann 14.00'te top-
lanmak üzere çahşmalar so-
na erdınldi. Gelinen nokta
bugün parti yönetimJerince
değerlendirilecek.
Komisyon toplantısı de-
vam ederken Istanbul'a ha-
rekerinden önce Esenboğa
Havaalanı'nda gazetecılenn
sorulannı yanıtlayan Başba-
kan Bülent Ecevit, üçlü pa-
ketin genişleyip genişleme-
yeceğı sorusuna "Zannetmi-
yonnn.Ama buna partilera-
rası uzlaşma komisyonu ka-
rar verir. Bizden öyle bir is-
tek geünedi'* yanıtını verdi.
Ecevit başka bir soru üzeri-
ne DSP'nin şu anda paketin
genışletılmesı yönünde bir
gereksmim duymadığını be-
lirterek, "Gereği yok. Ancak
önümüzdeki aylarda üst ös-
te bazı anayasa değtşiklikleri
herhalde gfindeme getecek-
tir" dıye konuştu.
Ecevit, FP yetkililerinin
anayasanın 69. maddesinde
istedikleri değişiklik gerçek-
leşmezse pakete destek ver-
meyecekleri yönünde açık-
larnalar yaptıklannın anım-
saülması üzerine "Benim
bfldiğün. birim hazırlayıp
sunduğumuzmetuı üzerinde
bir görüş ayntağı yok" dedi.
Ecevit başka bir soruyu ya-
nıtlarken zamandan kazan-
mak için 3 değişiklik öneri-
sinin bir arada geünlmesuu
istedüderini söyledi.
Seçim takvimi
Anayasa degışıkliğı çahş-
malan sürerken yapılacak
cumhurbaşkanı seçiminin
taslak programı da beürlen-
di. Buna göre adaylar 16-25
Nisan tanhleri arasında
Meclis Başkanlık Divam'na
bildirilecek. Seçim işlemi ise
26 Nisan-15 Mayıs tarihleri
arasında tamamlanacak. 16
Mayıs'ta da yeni cumhurbaş-
kanı ant içerek göreve başla-
yacak. Anayasanın 102.
maddesi cumhurbaşkam se-
çiminin gizli oyla yapılması-
nı öngörüyor.
IRMIKIAYDIN ENGtN aengin@doruk.nettr
Ben emin değilim. Ama öy-
le diyortar; "Okuyucu hiç o/-
mazsapazargünlerigazetede
daha yumuşak, daha uçucu,
daha keyifliyazılarokumakis-
ter" diyorlar ve arkasından
"Somurtan ya da somurtturan
yazılaryazma sakın. Insanlann
birpazan var, onu da sen ber-
bat etme" diye ekliyoriar...
Eh, madem öyle, zaten son
iki gündür bu köşede Akkuyu
Nükleer Santralı iistüne so-
murtan ve somurtturan yazılar
çıkıyor. Bari hiç olmazsa bu-
gün... diye olanca iyi niyetiniz-
le bilgisayar başına çöküyor-
sunuz.
Içinizde sizi de sarmalayan
bir keyif.
Hâlâ başucunuzda duran,
arada bir rasgele bir sayfasın-
dan başlayıp yeniden göz at-
tığınız bir kitap var: Zeynep
Oral'ın 9O'lı yıllardaki yazıla-
nndan seçip derlediği "Esinti-
ler". Nezamandırertelenen bir
yazıyı bu pazar yazmalı işte.
Zeynep Oral'ın o hep diri ka-
lan "umut"unun her satınna
yansıdığı kitabı okuyucuya ta-
nrtmalf.
Pazannızı Berbat Etmek Pahasına...
Sonra Selim lleri'nin ince
duyarlığının yansıdığı o kitap:
"Biten (iki) Yüzyıl". Okuyucu-
yu bu pazar sabahı, o duyar-
lığı bölüşmeye çağırmalı...
Hatta yer kalırsa, işi pişkin-
liğe vurup, kendi reklamını
kendi yapmalı, yeni çıkan kita-
bını, "Tırmık'a Tırmık"\ bir kez
daha okuyucuya duyurmalı.
Pazar yazılannın (olması ge-
rektiği söylenen) uçuculuğu-
nu fırsat bilip, sululuk dümeni-
ne yatıp "Vaybe! Aydın Engin
kendi kendini ne biçim tırnıık-
lamış bu kitapta" filan diye
okuyucuyu kışkırtmalı...
Ama yazıya geçmeden, ha-
zır bilgisayan açmışken, şu
elektronik postaya bir göz at-
malı. Epeydir postayı açma-
dım. Birikmiştir... Evet, evet, il-
kin elektronik postaya bir göz
atalım.
•••
Atmaz olaydım.
Postadan Dr. Umur Gör-
soy'un mektubu da çıktı.
Çıkmaz olaydt. Diyelim çık-
tı, okumaz olaydım. Okuyup
kendimin ve tabii ardından
okuyucunun pazar keyfini ka-
çırmaz olaydım...
Umur Gürsoy'u çoğunuz ta-
nımaz. Akdeniz Universitesi
Tıp Fakültesi'nde Halk Sağlı-
ğı Anabilim Daiı'nda çalışan
bir uzmandır. Ben, nükleer
enerji tartışmalannda bıkıp
usanmadan, bildiklerini baş-
kalanyla bölüşmeye çağıran,
inatçı ve bazen hırçın yazıla-
nndan tanıdım.
Yazdıklanna bir göz atmak
ister miydiniz?
Evet mi?
Eee, n'apalım kendi düşen
ağlamaz. Buyrun:
"...1983 yılında işletmeye
açılan, dünyanın en büyükka-
pasiteli nükleer reaktörünün
yakın (500 - 4500 metre) çev-
resinde 1989 Aralık ayından
1996 yazına kadar dokuz ço-
cukluk çağı lösemisi, bir ço-
cukluk çağı aplastik anemisi
ve bir gençlik çağı lösemisi
saptandı. Lösemilerin beşi
1990-1991 yıllanndaki 16 ay-
lık dönemde tanı (=teşhis) al-
dı. Bu, iki yıl için lösemi görûl-
me sıklığı hızı 1.180 oldu. Bu
oran yüz binde 4 olan Alman-
ya lösemi insidansının 295 (ı-
kiyüz doksan beş) katı. Bölge-
de nonvalde beklenen lösemi
sayısı ise 60yılda bir olaydan
ibaret. Araştımıayı yürûten
uzman grubu, Krümmel Nük-
leer Santralı 'ndan çevreye ya-
yılan olası radyoaktif salınım-
lann yol açmadığı olgulan bu
sayısal verilere dahil etme-
mektedir.
Radyasyon en çok bebek
ve çocuklan etkilemektedir.
Nükleer santrallann beş kilo-
metre çevresinde oturanlarda
lösemi riski 3 kat fazla.
Radyasyondan etkilenmiş-
liğin tipik kanıtı olan bazı öz-
gül 'kromozom kınlmaları'
oranı 0.3 olması gerekirken,
bu oran Krümmel sakinlerin-
de 1.56. Yani KriJmmel sakin-
lehnde noımalden çok çok
fazla. Bu gerçek bize, Krüm-
mel Nükleer Santralı 'nda he-
sapta olmayan radyoaktif sı-
zıntılann olduğuna dair çok
önemli kanıtlar veriyor.
Santral çevresindeki tara-
malar, civarda yüksek oranda
sezyum 137olduğunu ve öte-
kiAlman kentleriyle karşılaştı-
nldığında ev tozlannda plu-
tonyum 291'in de çok yüksek
olduğunu gösterdi. Tabii biz
sadece uzun ömüriü radyoak-
tifizotoplan yakalayablliyoruz.
Sezyum kadar tehlikeli ama
kısa dönemde yok olduğu için
saptanamayan izotoplar da
var.
Bölgede lösemiye yol aça-
bilen benzen, pesticide ve
elektromanyetik alan gibi et-
kenler kesinlikle yok. Krüm-
mel'de sadece nükleer sant-
ral var..."
Dr. Umur Gürso/dan bu ka-
dar. Şimdiiii...
Şimdiiiiii, sondaki o korkunç
cümleyi, "Krümmel'de sade-
ce nükleer santral var" cüm-
lesini bir de "Akkuyu'da sade-
ce nükleer santral var..." diye
okuyun.
İyi pazariar dilerim...
POLTIİKA GÜNLÜĞÜ
HİKMET ÇETtNKAYA
Korku...
Onu yirmi gün önce soğuk ve karlı bir Dortmund
akşamında tanıdım...
Orta boylu, güleç yüzlü biriydi...
Yaşamöyküsünü Dortmund'dan Bonn'a gider-
ken anlattı...
On beş yaşında çırak olarak Almanya'ya gelmiş,
sekiz haftalık bir kurstan sonra madenci çırağı ola-
rak ocağa inmişti...
1970'te on beş yaşında olan Aydın Sayılan bu-
gün kırk beş yaşındaydı. Üç üniversite okumuş,
doktorasını bitirmışti...
Dışanda buz gibi hava vardı...
Karhızlanmıştı...
Maden ocaklannda geçen yıllar, yaşamın ağır ko-
şullan, Aydın'ı, Pablo Neruda'nın yorgun akşamla-
nnda gezintiye çıkarmış gibiydi.
Sessizliğin kanat çırptığı bir gecede ölümsüz akın-
tıya benzeyen yol boyunca 1970'li yıllann Ankara-
sı'nı konuşup; on beş yaşında ortaokulu bitirmiş ço-
cuğun otuz yıllık Almanya macerasını dinlerken
Bonn'a ulaşmıştık...
Henüz POAŞ değerinin çok altında satılmamıştj.
Bayram Meral, "POAŞ özelleştirilmesin" diyerek
meydanlara inmemiş, işçiler eyleme başlamamış-
tı...
O gece Mete Atay'ın evinde Güray Öz ve Aydın
Sayılan'la özelleştinneyi tartışıyorduk...
Almanya'da devlet demiryollan özelleştirilmişti a-
ma şirketi denetleme hakkı sendikalı demiryolu iş-
çilerinindi...
Ren Irmağı'nın üzerine birsis bulutu iniyordu. Bel-
ki bir simyacı güzel, olup bitenlerden habersiz biz-
leri izliyordu...
Arkadaşlar Almanya gerçeğinin fotoğraflannı ak-
tanrken Aydın'ın öyküsünden yola çıkarak şöyle di-
yorlardı:
"Burada yaşayan Türiderin ve diğer yabancılann
gelecek korkusu yok..."
Gelecek korkusu ne demektir?
Işsizlik, sağlık, konut, eğitim!..
Önceki gün fstanbul, Samsun, Ankara, Derince,
Aliağa ve Iskenderun'da işçiler neden ayakJandılar?
Gelecek korkusundan!..
•••
Aydın, o gece Ankara'dan kalkıp A/manya'ya ge-
liş öyküsünü anlatırken, unutulmuş kentlerin, yaşa-
mın derinliklerinde çoğalan hüzünlerin, acılann res-
miniçiziyor gibiydi...
Dedim ya POAŞ henüz satılmamıştı...
Gazi olaylannda dokuz yurttaşın öiümüne neden
olan polisler hakkında yargı, karannı vermemişti...
Karakolda 'Filistin askısı'm bulanlara, yetkililer
"Ne varbunda.. alt tarafı bir sopa" dememişlerdi...
Aydın, anlatıyordu:
"Çıraklık kursu gördükten sonra madene indim.
Çalışma saatleri dışında Almanca öğrendim. Bir yıl
sonra da meslek okuluna girdim. Orası bitti ve Tek-
niker Okulu'na kayıt yaptırdım..."
Aydın'ın öyküsü bana Zerrin Kökdemir'in anlat-
tığı diğer Almanya öykülerini anımsattı...
İnce güzel yüzünde derin çizgiler oluşan Sır-
ma'nın terkedilişi, Emine'nin kaderciliğe karşı ver-
diği savaşım, Yıldız'ın, değer yargılanna yenik dü-
şüp Ren Irmağı'nda ölümü seçişi...
Geceydi ve dışanda kar yağıyordu...
Yıldız; haksızlığa, kayınpederi tarafından tecavü-
ze uğradığını kimseye kanıtlayamıyordu. Çember
sakallı, sanklı kayınpederi oğlu askere gidince zor-
la ırzına geçmişti...
Askerden dönen kocasına durumu anlattı Yıldız.
Kocası "Olmaz öyle bir şey, babam yapmaz, o beş
vakit namazında" dedi. Yıldız tek başına kalmıştı.
Uzun süre hastanede tedavi gördü...
Kocası, kayınpederi, kayınvalidesi, görümcesi
ona 'deli' diye baktı aylarca...
O gün çocuklannı tek tek öptü ve evden aynlıp
ölümekoştu...
•••
Kimi terkedilişler, kimi kaçışlar o gece kara bıra-
kılmış bir karanlığın içinde şairin dizelerinde buldu
kendini...
Aydın öyküsünü bitirdi:
"Oteki yıllar üç üniversite okudum.. bir de dok-
torayaptım..."
Yıldız'ın Sırma'nın öyküsünde hüznü ve acıyı, Ay-
dın'ınkinde yaşamın nasıl çoğaldığını gördüm...
Yalnız kaldığımda biraz Metin Eloğlu biraz da
David M. Oiop'u düşündüm...
Dedim ki:
"Aşk mavisi tükendiyse de o boşuna denizde;
tutku kayboluyorsa bir geceyansı; sevda uçup git-
tiyseyıldızsızgökyüzüne; yaşamısakın bırakma so-
nunadek..."
Yirmi gün önce POAŞ satılmamıştı henüz!..
İşçiler meydanlara inmemişti!..
Peki inseler ne olacaktı?..
Geleceğin umudu umutsuzluğu yıkıp geçecek
miydi?..
Çok mu iyimserim yoksa!..
hikmetcetinkaya(a cumhuriyetcom.tr
Faks numaramız: 0212/ 513 90 98
GÖZLERhV POYRAZ
Cumhuriyel
k ı t a p I a r ı
Gazeteci-Yazar Hikmet Çetinkaya'nm içindeki fırtınalı
evrende gelıştirdiğı, duygu denızınde damıttığı yazıları
Bir solukta okunacak, kimi zaman bir nisan yağmuru
altında, bazan poyraz yelinin soğuk savurganlıgmda ya da
karanlık bir gecenin yalnızlığında yeniden okunacak, yer
yer okunacak bir kitap bu kitap
Cumhurtyet Çağ Pazariama A.Ş. Türkocağı Cad No:39/41
kitap kultıbû |34334)Cağaloğlu-lstanbul Tel: (212)514 01 96