25 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
12 ARAUK 1999 PAZAR CUMHURİYET SAYFA HABERLER YupdagiiTün SSKtepkisi • ANKARA (Cumhumrt Bürosu)-CHPGenel Sekreter Yardımcısı Bekir Yurdagül, Çalışma ve Sosyal Güvenlık Bakanı Yaşar Okuyan'ra "SSK'yi böyle öpüyorlar" yönündeki sözlenne tepki gösterirken, iktidar ortaklannın işçi ve emekliye öldürûcü darbeyi ındirmeye çalışoğını kaydettı. Çalışanlar ve örgûtlerin bu tezgâha gelmemesi gerektiğini vuıgulayan Yurdagûl, "Deprem firsatçılığı yaparak TBMM'den gece yansı geçırdikleri yasa ile çalışanlan kroke durumuna düşüren emek düşmanı, tahicımcı ıktıdar ortaklan, anlaşüıyor ki yaptıklanyla yetinmeyip işçi ve emekliye öldürûcü darbeyi indirmeye çahşıyoTİaı" görüşünü dile geürdi. CHP eğitmenleri Ankara'da • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu)-18 Nisan seçımlerinden sonra TBMM dışında kalan CHP, eksıkJenni tamamlamak ve yeniden iktidar olmak üzere başlattığı "partı içi eğıtim seminerlenni" tamamladı. CHP üyelerinı eğiten 133 eğitmen, Anıtkabir'i ziyaret ederek partiyi yeniden iktidar yapmak için Atatürk'e söz verdi. Eğitmenler, partı üyelerinı ve aday üyeleri "parti tarihı, progranu, tüzüğü, demokratık örgütlenme. üetişim, sosyal demokrasi ve ınsan haklan " konulannda eğıtti. ' • IHGL'e 6 ay zamyok' • NEVŞEHİR (Cumhuriyet) - Devlet Bakanı Rüştü Kazım Yücelen, TEKEL üriinlerine en az 6 ay zam yapılmayacağını söyledi. Yücelen dûn Nevşehir Valüiğı'ni zıyareti sırasında yaptığı açıklamada, TEKEL ürünlenndeki fıyat arüşını, çıkanlan ek deprem vergisinin sonucuna göre, maliyetleri yeniden gözden geçirerek yaptıklannı büdirdı Yücelen, "TEKEL ürünlerine yapılan son zamdan sonra uygulamadaki istikrar paketi ıle TEKEL ürünlenne en az 6 ay zam yapılmayacak. Siyasi ikodar, uygulamaya koyduğu istikrar paketını kararlıîıkla uyguluyor" dedi VaRHkten tüPban açMaması • Istanbul Haber Servisi - Istanbul Valıliğı, üniversıtelerdeki türban olaylarmı protesto etmek bahanesiyle bugün kammsuz olarak düzenlenmek istenen eyleme ve yapılan çağrüara yurttaşlann ilgi göstermemelerini ıstedi. Valılikten yapılan açıklamada, eylemi organize eden tnsan Hak ve Özgürlükleri Platformu'nun "hiçbir yasal dayanağı bulunmayan kanunsuz bir teşkilatlanma"' olduğu belırtıldi. PKK'de karmaşa • ANKARA (AA) - PKK Başkanlık Konseyı'nin "sılahlı mücadeleye son venlmesi" ve "geri çekilinmesi" yönündeki kararmı dinlemeyen üyelennrn, ölüme terk edıldığı belırlendi. Öte yandan Başkanlık Konseyı'nin "geri çekilme" esnasında verilen kayıplarda sorumsuz davranan örgüt sorumlulan hakkında ınfaz karan çıkarttığı öğrenildi. Bu çerçevede, 23 Kasım 1999 tarihinde 17 örgüt üyesinın ölümüne neden olduğu gerekçesıyle "Celal" kod adlı Süleyman Kaydı'nın ınfaz edılmesi yönünde talimat verildiği belırlendi. Valilikler, İçişleri Bakanlığı'na öğrencisiz liselerin kapatılması için öneri verdi ffiCler kapanmaya başladı EBRUTOKTAR ANKARA - 8 yıllık kesinösiz temel eğitim ve üniversite sınavlannda alana koşut tercih uygulaması nedeniyle kan kaybeden ımam-hatip liseleri, öğrencı erozyonuna uğradı. Öğrencisiz kalan 4 imam- hatip lisesuıin kapatılması için teklif venlırken, öğrenci sayısında yüzde 50'lık düşüş yaşandı. Öğrencı sayısındaki bu düşüş oranıyla 2004 yılında ımam- hatip Usesi (9, 10, 11. sınıflar) mevcudunun 1998'e göre 192 bın 786'dan 24 bm 749 öğrenciye ineceğı hesaplandı. Ocak 1998'den Kasım 1999'a kadar kılık-kıyafet yönetmeliğine uymayan 13 • 2004'te imam-hatiplerdeki öğrenci sayısının 192 bin 786'dan 24 bin 749'a ineceği hesaplandı. Son 1 yıl içinde 13 imam-hatip lisesi müdürü görevden alındı. ımam-hatip lisesi müdürünün görevden alındığı saptandı. Öğrencı Seçme Sınavı'nda yapılan değışıklikle sadece "ilahiyat fakültelerini tercih etnıek zorunda kalan" ımam- hatip lıselen gerçek ışlevıne dönmeye başladı. Büyük bir öğrencı kaçışı yaşanan imam- hatip lıselen kapanmaya başladı. 1977 yılında açılan Isparta Uluborlu tmam-Hanp Lisesi, 1980 yılında açılan Isparta Atabey Imam-Hatip Lisesi, 1976 yılında açılan Tekirdağ Malkara tmam-Hatıp Lisesi ve 1995 yılında açılan Burdur Çavdır Imam-Hatip Lisesı'nın, öğrencisiz kaldıklan gerekçesıyle kapatılması ıçın valiliklerce teklif verildı. 4 imam-hatip lısesmin kapatılmasıyla bu okullann sayısınm 600'e genleyeceği belırtildı. 1998- 1999'da bu" öncekı yıla göre öğrencı sayısı yüzde 22.5 düşen imam-hatip liselerinın; 1999-2000 öğretim dönemindekı öğrenci sayısı da 1999'a göre yüzde 50'lik düşüş yaşadı. Geçen yıl 307 bın 385 öğrencinin öğrenim gördüğü imam-hatip liselerinde 1999- 2000 öğretim döneminde bu sayının 160 bıne düştüğü hesaplandı. Soruşturma raporu Bakanlık tarafından yapılan araştırmaya göre; 2003-2004 yılında ımam-hatip lıselerindeki öğrenci sayısının 24 bin 749'a genleyerek, ilahiyat fakültesı kontenjanlanna uygun hale geleceği ve sadece "imam- hatip'" yetiştirme ışlevine kavuşacağı hesaplandı. Din Öğretimi Genel Müdürlüğü'nün (Ocak-Kasım 1999) raporuna göre, kıhk- kıyafet yönetmeliğini uygulamayan Konya Akşehir, Konya Cihanbeyli, Ankara Keçiören, Bursa Mudanya, Istanbul Üsküdar Esatpaşa, tstanbul Zeytınbumu, Adana Seyhan, Adana Karaisalı, Adana Pozantı, Adıyaman Kâhta, Denızlı Güney, Balıkesir Dursunbey imam- hatip hselerinin müdürleri görevlerinden alındı. Konya Kadınhanı, Içel Anamur ve Bursa Yenişehır imam-hatip liselerinin müdürlerinin görev yerleri değıştırildı. 13 imam- hatip lisesi öğretmeninin görev yeri değiştinldi, 1 stajyer öğretmen görevinden alındı. ÇİZMEDEN YUKARI MUSAKART INSAN HAKLARtNA, ÖZGÜRLÜĞB, B^tÜİB A İYi GBÜR. AYRİVETEN Emekçiden Ecevti'e mektup ANKARA (Cumhuriyet Bürosu)-Türk-tş, Hak-tş, DISK. TtSK, KESK, TOBB ve TZOB'un oluşturduğu Emek Platformu, hükümete gönderdiğı mektupta, Ekonomik ve Sosyal Konsey'in (ESK) yasal bir statüye kavuşturuİarak, yapısının yeniden belirlenmesıni istedi. Ecevit ıse ginşımin Avrupa Bırliğı sürecinde verdiğı destekten dolayı teşekkür ettı Hükümete gönderilen mektupta, ESK'nin yapısının değıştinlmemesi durumunda, girişimin konsey toplantılanna katılmayacağı vurgulandı. Mektupta, sorunlann çözüm yohınun diyalogdan geçtığine dikkat çekilerek, bu dıyalogun en demokratık katılım platformunun ESK olduğu bildırüdi ••"-» •• - • Hizmet-lş Sendikası'na üye olmak istemeyen işçilerin görevlerine son verildiği öne sürüldü FPTi beledîyelerde işçi kıyıım tstanbul Haber Servisi - Yerel seçimlerde Istanbul Büyükşehir Beledıyesı'yle birlıkte toplam 18 belediyenin yönetimini kazanan FP'lilerin işçi kıyunı sürüyor. Eyüp Belediyesi'nde çalışan ve 10 Kasım Atatürk'ü anma törenlerine katılan 10 işçi, *iş saatinde görev yerlerinde oknadıklarT gerekçesıyle atılırken, 60 işçinin daha görevlenne son verilmesimn beklendığı kaydedildi. FP'li belediyelerde bugüne dek toplam 47 işçinin işine son verildi. Bu belediyelerdeki işçi kıyımının süreceğı belirtiİdı. Eyüp Belediyesi Eyüp Beledıyesı, 10 Kasun Atatürk'ü anma törenine katıldıklan için işçi çıkaran ilk kamu kuruluşu oldu. Toplam 20 işçinin çikanldığı Ahmet Genç başkanlığındaki Eyüp Belediyesi'nde işçilere FP'ye yakinhğıyla bılinen Hizmet-lş Sendıkasf na üye olmalan için baskı yapıldığı, kabul etineyenlenn • tETT'de de Cumhuriyet ilkelerine inanan işçilerin iş güvenliğinin olmadığı, sürgünlere maruz kaldığı ve FP'ye yakın isimlerin kadroya alındığı belirtildi. de "kovuhnak r! la tehdıt edildiğı öne sürüldü. 18 Nısan seçımlerinin ardmdan 400 çahşanınçıkanldığı lETTde Cumhuriyet ılkelennı savunanlann baskıya maruz kaldıklan belırtıldi. Hizmet-lş Sendıkası yönetıcılennın, Beledıye-lş'e üye 2 bm 358 ışçiyi sahte evraklarla usulsüz şekilde kendı sendikasuıa üye yaptığını ve bunun noterden onaylauldığını kaydeden İETT Taşıt Şubesı Mali Sekreten Hasan Örgür, konuyla ügıli olarak Beyoğlu 2. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen dava sonrasında Hizmet-tş'e bağlı ışçıler tarafindan dövülmekle tehdıt edıldıklennı, bu- araçlannın lastıklennin bıçakla delindiğinı anlattı. Özgür, "Yobaz zihniyetk karşı karşıyayız"' dedi. 400 işçinm geçırdiklen meslek rahatsızlıklan nedemyle görevlerine son verildiğıni anlatan Hasan Özgür, "Bu ltişilerin geri hizmete ahnman gerekirken. kendi yandaşlanm işe ahnak için işten çıkanldılar. " Beledıye-lş'e üye olanlann sürgün edildiklenni ıfade eden Özgür. 14 tETT'de görev vapanlar işten çıkarmalar nedenivle sağlık proMemleri olduğunda vizite kâğıdı almaya çekinryor. tş güvencesi diye bir olay kalmadı" diye konuştu. Zeytinburnu Belediyesi Zeytinbumu Beledıyesı'nde ıse bugüne kadar 9 işçi çıkanldı. Beledıye-lş Sendıkası 2 No'lu Şube Başkanı Hasan Gülüm. FP'li Murat Aydın başkanlığmdaki belediyemn sendıkal güvencesi olmayan ışçılen çahştırmak istediğhn belırterek, çıkartılan işçilerin arasmda ışyeri baştemsilcisınin de olduğunu kaydettı. Çıkartılan 2 işçinin eyleminin 37 gündür devam ettığıni anlatan Gülüm şunlan söyledi: "Başkan Murat Aydın, S tşçisini çıkannadan önce kendisine şoför, danışman, özel kalem müdürlükleri için 5 eleman ahnıştL 25'i emekli olmak üzere 45 aynlacak işçi var. Ancak, çahşmaya devam etmek isteyen isçiler çıkarükü. Kadrolaşmak istiyorlar. İşçilerin görevlerine son verilmesine gerekçe olarak da işçilerin maaşlannın fazlabğı gösterilrvor. Bir işçinin maüyeti 280 milyon Bra. Taseron şirkette çahştınlan işçilere 80 milyon lira maaş verüiyor. Bu hayat şartiannda 80 milyon lira maaş ik nasıl yaşanılır? Belediyenin amacı sendikal güvencesi olmayan işçileri çahştırmaktır'" dedi. ANAP'lı Maltepe Belediyesi'nde ise 18 Nisan seçimlerinın ardmdan 22 işçi çıkanldı. Üç dönemdır Bahtiyar Uyanık'ın başkanlığında yönetilen beledıyede 15 Eylül tarihinde iş akdı askıya alınan 229 işçinin, akıtlennın birer birer feshedilmeye başlandığı öğrenildi. 1-Tı IRMIKI AYDIN ENGtN [email protected]. Uzaktan yazmanın zoıiuklan bunlar. En az yirmi dört saat öncesinde "olup bitmişler" üstüne gözlem aktarmaya çalışıyorsunuz; amayazı yayımlandığın- da yeni "olup bitenler", eskileri önem- sizleştiriyor. Ömeğin, Helsinki doruktoplantısı Av- rupa'da, hele sokaktakı insanın gecesı- ni gündüzünü dolduran bir sorun olma- dığından, perşembe günü yayımlanan gazeteler de, o gece yayın yapan tele- vizyonlar da, bırakınızTürkıye'nin aday- lığı sorununu, doaığun kendisiyle bile fazla ilgilenmediler. Avrupa Ortak Sa- vunma Gücü üstüne bir-iki yazı, bir-iki yorum yayımlandı, o kadar. Siz bu havayı dünkü Tırmık'ta okudu- nuz. Bugünse cuma akşamına kadar olup bitenlere değinebileceğiz. Ama bu ilginç. Örneğın Ecevit'in cumartesi günkü "yemeğe" katılıp katılmayacağı henüz bilinmiyor. Ama Türkiye'den farklı olarak pek endişe de edilmiyor. AB'nın dış po- iitika sorumlusu Javiar Solana'nın, cu- ma akşamı Ankara'da, AB'nin "koşullu aday üyelik" açıklamasının "nasıl de- ğeriendirilmesi gerektiği"n\ anlatacağı belirtiliyor ve bu temasın ardmdan Tür- kiye'nin küseceği, örneğin Ecevit'in ye- mege katılmaktan vazgeçeceği filan dü- şünülmüyor. Haydi diplomatik olmayan bir dille söyleyelim: Avrupa'nın tutumu, Türki- Biliniyordu - Bilinmiyordu... ye'nin biraz nazlanacağı, ama olup bi- teceklerden daha önce zaten haberdar edildiğı için bu nazın fazla ciddiye alın- maması gerektiğı izlenimı uyandınyor. Saydam olmayan bir politika dunyasın- da, bu izlenimın ne kadar doğru oldu- ğunu bilemeyiz. Ama, Türkıye'nin tutu- mundan dolayı ciddi bir endişe ve telaş gösterilmemesi bunun doğruluğu kanı- sını pekiştiriyor. Siz bu satırian okurken, bu gözlemi- mizi test etme olanağına da sahip ola- caksınız. Yani Türkiye'den bakarsanız, AB'nin adaylık koşullan, Ankara tarafindan ve daha önceden bilinmiyordu. Yok, Avrupa'nın medya ve medyaya yansıyan politikalan penceresinden bakarsanız, AB'nin şartlı adaylık kara- nnı da, şartlannı da Türkiye önceden biliyordu ve karara karşı gösterdiği tep- ki, daha çok iç politikada olası tepki- leri, örneğin "Onursuz biradaylığa kar- şılık Kıbns satıldı" eleştirilerini göğüs- lemek için Ankara'nın politik bir ma- nevrasından ibaret. • • • Türkiye'nin AB adayiığına karşı Avru- pa'nın bakışında başka ilginç noktalar da gözleniyor. Bir kere ingiltere, Fransa gibi AB'nin önde gelen ülkelennin sessizliğine kar- şılık, Almanya kollan sıvamış gibi. Fede- ral Başbakan Gerhard Schröder'in cu- ma günü Ecevıt'le bir telefon görüşme- sı yaptığı bıliniyor. iyı bilinmeyen, bu gö- rüşmenin içeriği. Bu konuda Alman medyasında, satır aralannda da olsa, Schröder'in Türkiye'ye "jest yapmak uğnına, geri dönülmesi zor adımlar at- mamasınr öğütlediği sezdırılmekte. Hatta birgazete. bu telefon görüşmesi- ni "Türkiye'nin olası birçocukça davra- nışını ön/eme çabası" olarak niteledi. Iktidardaki Sosyal Demokrat-Yeşiller koalisyonunun, Türkiye'yi "bu koşul- larla" bir AB üyeliğine razı etmekte et- kin çaba göstermesine karşılık, Avru- pa muhafazakâr partilerinin lokomo- t'ıfliğini üstlenen Alman ana muhalefet partisi CDU-CSU önderiiği, Türkiye'nin "bu koşullarla bile" adaylığına karşı çıkmakta ısrarlı. Ama Avrupa Birli- ği'ndeki bugünkü güçler dengesinde bunu önleyemeyeceklerini bildıklenn- den olsa gerek, Türkiye'nin adaylığının, "hiçbir zaman" denecek kadar uzun süre, tam üyeliğe dönüşmeyeceği id- diasını vurgulamaya ağtrtık veriyoriar. Nitekim Alman Hıristiyan Demokratla- nnın (CDU) lideri Wo»fgang Schaeub- le aynen şöyle dedi: "...Türkiye'ye karşı, onun çok uzun vadede bile gerçekleştiremeyeceği yanlış beklentiler uyandımnak çok cid- di sorun/ara yol açar." Daha kestirme bir deyişle, Avrupa'nın Hıristiyan Demokrattutucu partilerinde, Türkiye'nin adaylığı, asla tam üyeliğe dönüşmeyecek bir oyalama olarak nite- lenmekte. ••• Avrupa penceresinden son bir not da Kıbns üstüne. Helsinki doruğu ön- cesinde ve sırasında, AB, Kıbns konu- sunu kendi içinde karara bağlamış gi- bi görünmekte. AB aday üyeleri arasın- da olası bir sınır aniaşmazlığının La- hey'e gttmesi karannı, Kıbns'ı da kap- sayacak bir içerikte yorumluyorlar ve ekliyorlar, "Kıbns uyuşmazlığına siya- sal bir çözüm bulunması elbette işleri kolaylaştıracaktır. Ama böyle bir uz- laşma sağlanmaması, Kıbns'ın AB üyeliğine kabulünü önlemez". Yani AB, Kıbns'ın bölünmüşlüğü ortadan kalka- na kadar, AB'ye katılamayacağına ıliş- kin bugüne kadar sürdürdüğü tutumu- nu Helsinki'de tümüyle terk etti ve bu- nu Türkiye'ye rağmen yaptı... Avrupa, özellikle Federal Almanya penceresinden Helsinki doruğu böy- le... Bakalımgelecekgünlernelergös- terecek... POLİTtKA GÜNLÜĞÜ Y HtKMET ÇETİNKAYA Avrupalı mıyız?.. ^ Ağaçlann dallan, sararan yapraklanyla bir kış saba- hında uyanıyor sanki... Üsküdar vapuru boğuk iniltilerle boğazın mavi sula- nnda çınlayan bir boşîuk içindeymiş gibi yorgun, ağır ağır yol alıyor... Içimizde sevinç ve coşku var... Gazetelerimizin manşetleri, yorumlan bir çılgınlığın resmini oluşturuyor: - "Hoşbulduk... ArbkAvrupalıyız... Hayırfı olsun... Av+, rupa kapısı açıldı..." Sağcısı solcusu, ırkçısı dincisi tüm medya ayaga kalkmış... ,., "Avrupa, Avrupa duy sesimizi!.." Üsküdar vapuru Eminönü isketesine yanaşıyor... Isketenin tam karşısında hem üst hem de alt geçif' var... '? Simitçiler, salepçiler, işportacılar... " Insanlar ne alt ne de üst geçıdi tercih ediyor... e Teller aşılıyor, raylann üzennde sekerek karşıya ge- çilıyor... ., Gazeteye doğru yürüyorum... Kara çarşaflı kadınlar, sarıklı, çember sakallı, şalvar1 ; lı, eti tespihlı adamlar... Bir toplum alt ve üst geçitlerin yayalar için yapıldığı- nın farkında bile değil... Pınl pınl bir gün... Sirkeci Gan önünde bir grup turist fotoğraf çekiyor..,, Artık biz Avrupalıyız(!), bu yüzden zil takıp oynuyoj. ruz... ^ Bu sevinç rüzgân ne zamana dek sürer? ;_' Bir süre avunuruz... Ne zaman tşin farkına vannz, şimdiden söytemefc ZOf... İ İç hukuk Avrupa hukukuna uydurulacak. Yurttaş yaf salara saygılı olacak. Bunlar on binlerce sayfa, milyonlarca madde de^ mek. Tek tek yazılacak, 'uyum' sağlanmış olacak... Bankacılıktan sigortacılığa. ekonomiden tanma her şey sil baştan yeniden düzenlenecek... Türkiye Avrupa'nın verdiği 'ev ödevleri'nı yapmaya istekli... Görülen o ki işimiz oldukça zor!.. • • • Bir pazar sabahı... Yenı kesılmış çiçekler gibi olan çocuklanmızın yüz- leri, demir parmaklıklar arkasında toprağın altındaki kökler gibi duruyor... Kabâran mavi sulan düşünüyorum ben sabahın tu- runcu aydınlıklarla başladığı saatlerde... Sonra siyasetçıtenmızin BM Insan Haklan Bildirge- si'nin yıldönümünde yaptıkları konuşmalan alt alta ko- yup soruyorum: "Demokrasi ne zaman?" Yırmi birinci yüzyılın eşığinde olan dünyaya baktığı- mızda Türkiye'nin insan haklan kamesi zayıf... Yargı bağımsız değıl, yargıç güvencesi yok!.. Devlet içindeki örgütlü silahlı güç hâlâ görev ba- şında... Susurtuk'tan sonra değişen nedir, söyler misiniz? Ahmet Taner Kışlalı'yı öldürenler yakalanmadı; bi- reyin devlete olan güveni gıderek azalmaya başladı... Bir devlet düşünün kı Metns'te İBDA-C militanlann- ca rehine alınıyor, yaklaşık sekiz aydır SaHh Mirzabe- yoğlu DGM'ye getirilemiyor; Adalet Bakanı Hikmet Sarni Türk bunun nedenini bir türlu açıklayamıyor... Bir gün önce cezaevinden Sinan Doğan'ın mektu- bunu okumuştum. Şöyle yazıyordu Sinan: "Eğer eyleme geçersenız, koğuşun önünde silahlı, sopalı görevlilerbelirir. Jandanvalar ve gardiyanlar... - Hiçbir açıklamaya gerek duyulmadan kısa mesafe- den ateş açılır. Gaz bombalan, su bombalan atılır. O yetmez, su sıkılır. Sonuçta, Ulucanlar'da on kişi öldü- rûlûr..." Gözlerimi yumuyorum... Üsküdar vapurundan inenler alt ve üst geçit yerine çitlerden atlıyorlar... ^, • • * s; Haydi bir kez daha haykıralım: "Avrupa Avrupa duy sesimizi!.." Avrupa sesimizi duyuyor... Başbakan Bülent Ecevit, Dışişleri Bakanı Ismail Cern'le Helsinki'de... Aile fotoğrafı çektiriyor... Bense bir pazar sabahı heryerde tanık olduğum do- nuk gözleri anımsayarak zamanın buluştuğu dönemeç- lere doğru yürüyorum... Faili meçhul cinayetler, yargısız infazlar... Işkenceden geçen çocuklar... Hantal devlet, hukuksuz devlet yapısından yararla- nan kara para aklayıcılan... Avrupa tüm bunlan biliyor... s Biimeyenler ıse siyasetçiler... i Bakın, Istanbul Teknik Üniversitesi bir hafta önce. '1999 Kocaelı Depremi' konferansı düzenledi. Keny Sieh'ten La Pichon'a, Kazuo Konagai'den Here- dia'ya dek dünyaca ünlü bilim adamları Turkıye'deki bu korrferansa katıldı... Çağnldıklan halde katılmayanlar kimlerdi? l E Istanbul ve çevresindeki beled'ıye başkantan, siyat setçiler... Evet... Artık Avrupalı mıyız, değıl miyiz siz karar ve- rin!.. hikmet.cetinkaya(a cumhuriyet.com.tr Faks numaramız: 0212/ 513 90 98 i POYRAZ CumhuriyBt k ı l ı p l a n Gazeteei-Yazar Hikmet Çetinkaya'nın tçindekı fırtınah evrende gelışördı^i, duygu denızınde damıttığı yazüan. Bir solukta okunacaL kimi zaman bir nisan >ağmuru aitında, bazan poyraz yelinsn soğuk sa\ urganiığında ya da karanlık bir gecenin yalnıztığında yeniden okunacak. yer -yer okunacak \m kitap bu kitap Ça§ Pazariania A.Ş. Tirt(ocağı Cad. fto:39/4î : (2t2)5i4 0196
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle