24 Mayıs 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 12 ARALIK 1999 PAZAR O L A Y L A R V E G O R U Ş L E R [email protected] 20. Yüzyıl, 21. Yüzyıl MetinERK A g ^k ğ ^L MetinERKSAN BD Başkanı Clinton 9 Kasım 1999 günü Was- hington Georgetown Üniversitesi'nde, kapi- talist ve komünist dün- yayı ayıran Berlin du- -; vannın yıkılışının 10. yılına ilişkin yap- • tığı konuşmada şöyle demişrir: "Tfirld- : yeVgkti^mdeTürkrye'nintarihinedik- I kati çekeceğim. 20. yüzyıl Osmanh dev- î letinin dağdmaa ve Avrupa devfcderi- ' nmaktıgıkaraıtu^WçimİeodL21.yüz- î yû, Türkiye'Hin bugün ve yann alacağı \ karartar ile biçimlenecek. Türkrve: Av- '; nıpa,OrtadoğuveOrtaAsya'nmbirie$- ; tiğiverdir.T ' Clinton'ın sözünü ettığı Or- tadoğu; Afrika ve Asya anakaralan (kı- « talan) üstünde bulunan bir bölgedir. Tür- I kiye; Ortadoğu'nun bukonumundanötü- î rü Avrupa, Asya, Afrika anakaralarının J birleştiği yerdir. Clinton'ın 15 Kasım j 1999 günü TBMM'de yaptığı konuşma- ' nın kimi bölümleri şöyledir: "20. yüzyı- - un başlarmda Türkiye Cumhuriyeti dev- ktinin büyükkurucusu Atatürk,ABD'nm ükelerini cesur devrimleri ile gerçekleş- tirdi" "O sırabr kendiaııe ABD'nin kn- nıcusu George \Vashington 2. adı verfl- miştL" "Bugün, bepimiz Atatûrk'ÛJi sa- yesrade buradayız." "Osmanb devteti- nin riagılmao ve Türldye Cumhuriyed devletmin doğmaa, ba yözyıtan tüm t»- rihini biçnnlendirdi" "20. yûzyıh anb- makiçüı,Türkrye tarihi bir anabtardır:' "Tirkiye'Bnıgeleceği,5nûıııÛ2dckibiıı- yıhn ilk yüzyılınuı yapdannusıııda, son dereceönemi birralovnayacaktuf''Ana- dohı anakarabır (krtalar) arasında bir köprüdür." (Clinton Anadolu derken herhalde Türİciye demek istiyor.) "Tür- kiye'nin Doğu Üe Batı'yı birieştirmesB- deki başansi, bu coğrafyaya bakıhnca dahaçok öoemkazanınaktadır.'' Cünton bu sözleri ile Türkiye'nin devletlerara- sı topludurum (konjonktür) ıçindeki ye- rinj değerlendirmiştır. ABD Başkanı Clinton, Georgetown Üniversitesi'nde Berlin duvannın yıkı- lışuun 10. yılına ilişkin yaptığı konuş- mada, 20. yûzyıh tanımlarken. dünyada ve Türkiye'de tarihbilimci ve siyasetbi- limci görünümündeki kişilenn söyle- mekten kaçındıklan bilimsel bilgileri açıklamıştır, Osmanlı Imparatorluğu'nun dağılması ve Atatûrk'ün kurduğu Tür- kiye Cumhuriyeti devletininkurutuşu, bu- güne dek dünyada ve Tüıkiye'de hiçbir tarihbilimci ve siyasetbilimci tarafından bu denli net bir bilünsellikle algılanma- mış ve tanımlanmamıştır. ABD Başka- nı bu bilimsel bilgileri söylerken yalnız değildir. ABD Başkanı'nın çok önemli tarihbilimci ve siyasetbilimci danışman- lan vardır. ABD başkanlannın tüm Ame- rikan üniversiteleri ile bilimsel bilgi bağ- lantılan olduğu kesın bir gerçektir. Clin- ton tarihbilimcilere ve siyasetbilimcile- re açık öğretim dersi venniştir. Tarihbilim ve siyasetbilim kapsamın- dabilimsel bilgileri söyleyen Clinton, Ge- orgetown Üniversitesi'nde yapuğı konus- mada, Osmanlı devletinin dağılması ve Türkiye Cumhuriyeti devletinin kuru- luşu dışında, 20. yüzyılın çeşitli olayla- nndan hiçbir bicimde söz etmemiştir. Clinton'ın sözünü etmediği 20. yüzyıl olaylan şunlardır (bu olaylann bilinme- si, Clinton'ın sözlerinin değerini belir- ler): "19. yüzyıhn ikinci yansuıda ana- mafcı(kapitalist)düşünce karşısmda ohı- şan komüntstdüşüııce, 20. yüzyıhn birin- dyartsmdagerçekfeşeıı 1917Sovyetdev- rimi sonucu (Sovyetier Biıiiği devleti)bi- çiminde ohışmuş, fakat Sovyetier Birüği 1991 'de yokohnuştur. Dünya; 20. yüzyıl- da75 yılkomünistbir devieteveoDiın uy- dulanna tantkhk etmişdr. 19. yüzyıhn sonlaruda rvmesi (hoa) artan; anamal- a, vKİnaa,sömürged,sakfargan düşün- ce, yaptcılığını üstlendiği bir sürü bölge- sel $avasjardan sonra 'I. Dünya Sava- şını (1914-1918) dûzenJemiştir.' 1. Dün- ya Savaşt' çeşitli devtederin, ulusiana, ûl- keierin katddığı ilk düm-a savaşıdır.' 1. Dünya Savası' petrolçıkan topraklann paylaşılması için yapılmış bir savaşbr. Petrol çıkan topraklann çoğunluğu Os- manlı devleti sûurlan içinde oiduğu için Osmanlı devleti payiaşıbnış, 'Osmanlı tmparatorluğu dağılmış' ve 'Türkiye Cumhuriyeti devleti' kurulmuştur.'' "l.DÛByaSavaşı''sonrası ÇarlıkRus- ya Imparatorlugu ve Avusturya-Maca- ristan Imparatorlugu dağılmış ve yok ol- muştur. Avusturya-Macaristan Impara- toriuğu'nun dağılması sonucu Avrupa da birçok devlet kurulmuştur. Çarlık Rus- ya tmparatorluğu'nun dağılması sonu- cu oluşan SovyetlerBirüği devleti, Çar- lık Rusya Imparatorlugu'nu oluşturan uluslann bağımsız devletler kurrnasını önlemiştir. "1. Dünya Savası" sonrası Aimanya'da başkanı Hitier olan "Naa devfeti". ttalyada başkanı MussoKniolan "Faşist devkti", Japonya'da başkanı Ge- oerai Tanaka (1863- 1929) olan "Dün- "Geçen zaman Atatûrk'û eskiteceğine gözlerimizde daha da bûyütmektedir. Bu- na bakarak gelecek kuşaklann onu daha iyi değeriendireceklerine ve anlayacakla- nna inanıyorum. Atatûrk'ün çilesi dediği- miz şeyler bizim çilemizdir. O, görevini yapmış insanlann iç huzuru ile bizigözet- liyor. Sorumluluğunu duyan ve bilen ev- latlannın Türkiye'nin bayrağını, canlanpa- hasına da olsa elden bırakmayacaklanna inantyor. Atatürk Türkiyesi'nin yörûngesi- ni değiştirmeyi tasarlayaniarateşle oyna- dıklannı bilmelidiher." ! CavitOrhanTûtengi!..TamyirmJyılön- ce, Leverrtyokuşunda yüzükoyun yatan ay- dın... Dört yandan ateş etmişler. Elinde küçük çantası... Otobüse yetişmek için koşuyordu. Otobüs geidi geçti. O kanlar k^ndeyerdekakjı. Üstüneablangazetesay- falanyla... Bir bilim adamı, bir yazar, gerçek bir Atatürk devrimcisiydi. Atatürk'ü anlama- mızı istiyordu. Bûtün yönleriyle Atatürk EVET/HAYIR OKTAY AKBAL 20 Yıl Sonra Tütengil ve Necaflgildevrimini öğrenmemizi... Sonra da yanm kalan ablımlan tamamlamamızı... Kitabının adı da öyleydi "Atatürk'ü Anlamak ve Ta- mamlamak". Oysa, o devrimler tamamlanmak şöyle dursun, alabildiğine gerilere itıldi, kimi za- man yok sayıldı, kimi zaman içtenliksiz sözlerle unutturulmak istendi. O devrimci atılımın sürdürülmesini isteyenler biryana itildi, vuruldu, öldürüldü. Ki bu yok etme eyiemleri, günümüzde de olanca hızıyla sürüyor. Yirmi yıl!.. Kimdi o cinayeti işfeyenler? Şrrtdi nerdeier, hangi güçlü kcnumda, han- gi yetkili yerlerde? Fakülte koridorlannda yanından geçerken omuz atan o zamanın sozde ülkücüleri miydi katiller? Neden bir tüıiü yakalanmadılar? Doganay'ın, Ak- şoy'un, Ctçok'un, Mumcu'nun, Cömert'in, Öz'ün. Ipekçi'nin. Karafakioğlu nun, da- ha nicelerinin yok edilişleri sözde demok- ratikbirortamda, birtoplumdayaşandı. So- nuç, srfır!.. Prof. Dr. Cavit Ortıan Tütengil'in yazdı- ğı gibi "Atatürk Türkiyesi'ni değiştirmeyi tasarlayaniar ateşle oynadıklannı bilsin- ler". Bir gün o ateş eibet ellerini yakacak!.. • • • Yine biryirmi yıl!.. Behçet Necatigil'i yi- tirişimizden bu yana geçen nerdeyse ya- nm yüzyıl!.. Dostluklann ölümü yok) Sanki bir gezi- yegitmiş de daha dönmemiş... Beşiktaş'a insem, o küçük lokantalardan birinde bu- lacağım onu... Ya da evinde... O küçük ah- şap evde, ordan çıkıp apartmana geçmek istemediği anlan yaşasam... Barbaros Mey- danı'nda bir kanapeye oturup Beşiktaş'ın o yoksul insanlannı izlesem... Necatigil bireyin şairi mi yalnız? Oysa o, hep toplumun içinde... Şu sıradan, hepi- m\z gibi, gündeiik çileleri yaşayan insanı anlatan... Bakın ne diyor: Ben kendini kendisinden ve çevresinden uzakta tuta- bilen, sadece kelimelerin saltanat ve se- fasım sürmek isteyen sanatçılan her za- man yadırgamışımdır. Bu şekilde kendi- mi vezamanımı hiçe sayan birsanatçı ol- maktansa eserferinde çağından kopma- mış, çağının gölgesini satırlarda sürükle- miş bir sıra adamı olmayı tercih ederim. Şiirin sadece bir hüner olduğunu zannet- miyorum." Iki dost, iki sevgili arkadaşımın yirmi yıl önce yitip gittiklerine inanmıyorum. Dü- şünceleriyle, inançlanyla, yazılanyla, şiir- lerryte herzaman aramızdalar, aramızda ola- caklar. MISYON Türkiyedeki reklamcılık mesleğinin; saygınlığını toplumsal yaşamın her alanında korumak, yükselmesine katkıda bulunmak ve bu süreçte ihtiyaç duyulacak her türlü kaynağı yaratarak, gelişimine olanak sağlamak. VIZYON İnsan kaynağına yatırıma öncelik veren, sosyal güvenlik ve dayanışma ortamı hazırlayan, parasal birikimi güçlü, özgüıı bilgi üreten verimli bir kurum olmak. -£:;:•>'.' • REKLAMCILIK VAKFI • ' ! • REKLAMCILIK VAKFI İÇİN GENEL KOORDİNATÖR : ^ Raklamcılık mesleği kenatundt bilgili. saktörria *n az S yıl üst düzty yönıtici olarak çalışmış, styahat etne engeli olmayan, iyi derecede İngilizce bilea, intarnata bakim, işbirliği içinde olduğumuz iinivtrtitaler ve yabancı raklancılık kurulaşları i\$ ilitkileri düzenli olarak yörütcbilecek. >' -, ••' - PROJELER YÖNETMENİ Eim'm, yayın ve vıritabsnı geliftirme konularında yeterli bilgiya sabiş. iyi dcrecsds Ugilizce bilan, , : • . , ..' i n t s r n e t e h a k i m . . .--.•-. •. ..- r '•'- • • EĞİTİM KOORDİNATÖRU Kartlar, atölye çalifnaları. seninerler, aaneller, foramlar - düzenleme ve staj programları uygulama konularında deneyinli, iyi derecede İngilizce bilen. . . YÖNETİCİ SEKRETER/ ASİSTAN Yönetim Kurulıı. genel koordinatör ve projeler yönetmeni arasında köprö görevi üstlenebilectk, iyi derecade ingilizct bilen, gerektiginde mesai taatlari dışında çalıyabileceV. Adaylannfotofraflıözgeçaıişlerini Yıldız Çiçatjji Sok. No: U Etilar •drısim vayı (0212) 265 50 27 nıaarılı fakta alaytıraıalan rica olmar. ya Egemenliği Devteti'1 , Rusya'da başka- nı Lenin-Stalin olan "Komönist devleti" diktatörlüğü kurulmuştur. Kapitalist, Nazi, faşist. komünist di- ye tanımlanan karşıt güçlerin düzenle- diği "2. Dönyn Savası" 1939-1945 yıl- lan arası başlamış ve bitmiştir. "2. Dûn- ya Savası'', "1. Dünya Savaşı"nın sür- mesidir (devamıdır). "2. Dünya Savası" sonrası Alman Nazi devleti, ltalyan Fa- şist devleti, Japon Dünya Egemenliği Devleti yıkılmış ve yok olmuştur. "2. Dönva Savası" sonrasına kadar süren Cin Imparatorlugu yıkılmış, yok olmuş ve yerine komünist Çin devleti kurulmuş- tur. "2. Dünya Savası" sonrası; siyasal, ekonomik, askeri gücleri azalan Ingilte- re, Fransa, Italya, Belçika, Hollanda gi- bi devletlerin, Asya ve Afrika anakara- lannda bulunan sömürgelenn çeşıtli ulus- lan, bağımsız devletler kurmuşlardır. "2. Dünya Savası"ndan sonra oluşan ve 1945-1991 yıllan arası süren "sogaksa- vaş", dünya devletleri arasında yeni güç odaklan ve güç dengeleri oluşturmuştur. ABD Başkanı Amerika'da ve Türki- ye'de yaptığı konuşmalarda, 20. yüzyı- lın bu olaylanndan hiç söz etmemiştir. ABD Başkanı 20. yüzyılı "Osmanlı dev- letmin dağınşı" ve "Türkrye Cumhuri- yeti devleti"nin kuruluşu kapsamında tanımlamıştır. Bu saptamanın dünya ve Türk tarihi için, önemlinin ötesinde bir önemi vardır. Tarihbilim, büyük bilgin Marx'm (1818-1883) bi- limsel bilgi oluşumunda var ettiği, ekonomibilıme iliş- kin "TarUısel Vladdeciük" adıyla bilinen düşünce yön- teminin aslı ve esasıdır. Ta- rihbilim, tüm bilimlerinya- pısını oluşturan kök bir bi- limdir. Örneğin, deprem ne- deniyle öğrendik ki; jeolo- ji, jeofizik. jeodezi, jeoter- mal, sismoloji gibi yerbi- lımleri. "Tarihsel Madded- Kk" benzeri "Tarihsel Dep- remseKk" adıyla tarumlanan bir düşünce yöntemi içinde bilimsel bilgjleroluşturmak- tadır. "Tarihbfliın"; bilim- lerin ve sanatlann ortakla- şa olarak yararlandıklan kök bir bilimdir. ABD Başkanı Clinton, Amerikada ve Tür- kiyede "tarihbihnı" kapsa- mında bilimsel bilgiler söy- lemiştir. 20. yüzyılda Ata- türk tarafından kurulan Tür- kiye Cumhuriyeti devleti- nin, 21. yüzyıla biçim vere- cek eşsiz tekilliği, Clinton tarafından devletlerarası gündeme getirilmiştir. Şim- di ABD Başkanı'nın Tür- kiye ziyaretinin bir başka yönünegelelim. Benoldum olası; cumhurbaşkanlığı, başbakanlık, dışişlerı ba- kanlığı, kültür bakanhğı, ta- nıtma müsteşarlığı gibi dev- let kurumlarından ve özel gırişim kuruluşlanndan mil- yarlarcaaylık paraalan "kn*- tûr danışmanlarTnın ne iş yaptıklannı bilmem. / Bir Anı-Armağan ABD Başkanı Clinton 20. yüzyılı ve 21. yüzyılı tanım- larken "Osmanh devleti" ve "Türkiye Cumhuriyeti dev- leti"nden söz etmiştir. Os- manlı devleti döneminde I513'te"PiriReis"tarafm- dan yapılan dünya haritası- nın yansı olan "Amerika haritası" Türkiye ve Ame- rika arasındaki ilişkilerin başlangıcını simgeler. Bu harita büyük Atatûrk'ün buyruğuyla devletlerarası bilim dünyasına sunulmuş- tur. "Piri Reis haritası". ABD Başkaru Clinton'a ve- rilecek en değerli armağan ve ödül olurdu. Büyük boy, kabartma renkli, camlı çer- çeveli bir "Piri Reis harita- sı"; değeri, güzelliği, eşsiz- liği tartışılmaz bir anı-ar- mağan oluştururdu. Istanbulda 18-19 Kasım 1999 tarihinde yapılan AGÎT toplantısına Avrupa, Asya, Afrika anakaralann- da bulunan devletler katıl- mıştır. "AGİT" dünya dev- letlerinin bir toplantısıdır. Toplantı sonunda "AGİT anlaşması" üye devletler ta- rafindan imzalanmışur. Tür- kiye Cumhuriyeti devleti- nin Asya'nın kapısı oldugu gerçeği, Bakû-Ceyhan pet- rol boru hattı anlaşması ile simgesel bir anlama dönüş- müştür. TürklerlS 8. yüzyılda Or- ta Asya'da "Orhon AmtJa- n"nı yapmışlardır. "Orhon AfliÖan" Göktürk devleti- nin bir antlaşma yazıtıdır. "AGtT" toplantısına katı- lan devletlerin adları ve "AGtT kosulu", "Orhon Anıtian" gibi bir mermer taşa kazırup, 3 m. boyunda "AGİT Anıü" biçiminde, Çırağan Oteli bahçesine di- kilmeli ve bu anıt üye dev- letlerin kahldığı bir törenle açıhnalıydı. 30 cm. boyun- da mermerden ya da bronz- dan yapüı, üstünde üye dev- letlerin adı yazılı bir "AGİT Yazrt-Amti" üye devletlere dağıtılmalıydı. Efendim ne demiştik: Devletten milyarlarca ay- lık para alan kültür danış- manlanmn ne yaptığını bil- meyiz demiştik. PENCERE Avpupalılaşmak?.. Erol Manisalı, bir hafta önce yayınlanan yazı- sında, Helsinki'den sonra bizim medyanın nasıl başlıklar atacağını haber vermişti: -Avrupalı OldukL" Gazetelerin dünkü başlıklanna bakarken ister istemez güldüm; ikisini aktarmak yeterli: "Avrvpa'dayız..." "Avrupa/ıyız.." Medyanın birinci sayfalan lunapark sevinciyte rengârenkti; ama, Avrupalı olmaya çok önem ve- ren dostlara bir önerim var; daha dengeli davra- nalım; çığırtkanlık uygar insanlara yakışır bir tu- tum değildir. Kafasını duvara vurup üstünü başını paralar- ken avaz avaz bağırarak acısını dışa vuran, sal- ya sümük gülerken göbek atarak sevincini belir- ten kişi, Batılı'dan çok Doğulu sayılır. Avrupalı -daha doğrusu çağdaş- olmanın onur- lu yollan var: Fikiıierinden ötürü içeriye attığımız yurttaşlanmız) salıvenriz, ölüm cezasını hemen kat- dınnz, işkenceyi defterden sileriz, insan haklan- nı hayata geçiririz... Uygariık budur. -,;. . • ' - • -• Peki, "Avrupalı olduk" mu?.. Yok canım... 1949'da "Avrupa Konseyi'ne girmiştik, 1953te "Avrupa İnsan HakJan Sözleşmesi"n\ imzalamış- tık; ama, AvrupaJı olamadık. İş bu kez daha değişik; Yunanistan'ın Türkiye'ye dönük dış siyasetine verecegimiz prim karşılı- ğında AB adaylığımızı tanıdı; ama, Avrupa karşı- smda aşağılık duygumuz benliğimizi o denli sar- mış ki zil takıp oynuyoruz. Gırtlağına dek borçlanan Türkiye, Osmanlı'ya dönüştü; ekonomisini iMF'ye, dış politikasını AB'ye, dünyadaki konumunu ABD'ye emanet ed'ıyor. • - : - ••-/ : -- Siyaset başka.. Hukuk başka.. '-1 ' İnsan haklan ve temef özgüriükler 21 'inci yüz- yılın uygar coğrafyasında uluslararası hukuka do- nüşecek; Türkiye'nin bu haritada yerini alması gü- zeldir; iç hukukumuzu bu temele oturtmak çag- daşlığın gereğidir. AB elbette bu koşulu öngörür... Ama AB'ye adaylığı Kıbns ve Ege pazarltgına dönüştürmesineanlamtaşıyor?.. Düşünelim: Türkiye bugün Avrupa Birliği'ne aday ülke ko- numuna nasıl geldi?.. Altında Avrupalı büyük devletlerin imzası bu- lunan Sevr Antlaşması'nı yırtıp laik cumhuriyeti kuran Mustafa Kemal hukuk devrimini gerçek- leştirdi; "Yurttaşlar Yasası" Isviçre'den, "Ceza Yasası" ttalya'dan alınmadı mı!.. Atatürk hukuk devrimini gerçekleştirmeseydi, "laikJik" devletin temel ilkesine dönüşmeseydi, Türkiye bugün ne Avrupa KonseyL'n&üye oûkbilirdi, ne de Avrupa Birliği'ne aday... Çağdaşlaşma kararı, laik Türkiye Cumhuriye- ti kurulurken verildi; Avrupa ile bütünleşmek, bu karann günümüze yansıyan yönü... • . ^ - ••:•.• • Peki, şimdi ne olacak?.. Ne başımız göğe erecek, ne de gökten mutlu- luk zembille inecek... ' - önümüzde ince ve uzun bir yol var... Türkiye AB'ye açılan "dar kapı"öar\ başını eğerekgirebildi... Lâyık mıydık buna?.. v;. Yazı dünyasında, meraklı bir yolculuğa çağrı! Ülkesini yanna hazırlayan yazarlar yetiştirmek amacıyla başlattığımız "Yazma Seminerlerimiz" 13 Ocak 2000 tarihinden ia'baren devam ediyor. • Yazma Semineri • Felsefeye Giriş • Felsefe Yazın İlişkisi • Sinema Tarihi ve Senaryo Yazma Teknikleri • Şiir Yazma SemİDeri Dünyayı ve toplumu herkesin gördüğünden farkh göriip algılamak, düşüncelerinizi yazıyla güzel bir biçimde ifade etme yeteneğinizi geliştirmek, her biri kendi alanında deneyimli eğitimcilerle yazı dünyasında meraklı bir yolculuğa çıkmak istiyorsanız, seminerlerimizle ilgili daha geniş bilgiyi Vakfimız'dan edinebilirsüüz. Son başvuru tarihi 7 Ocak 2000'dir. UOUİA î ARAŞTIRMACI GAZETECJLJK Pans Caddesi No: 14 06540 KavakkJere ANKARA Tel: (0312) 417 77 20 pbx î. Faks:(0312)417 57 46 e-posta: umagOumag.org.tr Ruhi Ayangil'den Kanun çalmayı oğrenmek isteyenler başvurabilirier. 4. Levent Cep Tel: 0542 233 77 46
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle