Katalog

SAYFA CUMHURİYET 18 EYLÖL 1997 PERŞEMBE 16 SPOR İki topu direkten dönen San-Kırmızılılar, geçen yılın şampiyonu karşısında şanssız bir gole boyun eğdi G. Saray lıatasııım kıırbamG.Saray: 0 - B.Dortmund: 1 ARIFKIZILYALIN STAT. Ali Sami Yen HAKEMLER:./ GarciaAmnda Encinar (6), Vasauez Rive- iro (7), M. Fernando Tresaco (7) (tspanya) GALATASARAY: Volkan (5), Fatih (5), Bülent (3), Popescu (7) - Ümit (5) (dk. 66Arif4), Hagi (3), Tugay (5), Ergün (5), Hakan Ünsal (3) - llie (4), Hakan Şükür (3) BORUSSIA DORTMUND: Klos (6), Kohler (4) (dk. 46 Kree 5), Cesar (7), Feiersinger (6), Heinrich (6), Lambert (5), Zorc (5), Freıtnd (4) (dk. 46 But 5), Reinhardt (5), Chapuisat (6), Herlich (7) GOL: Dk. 74 Chapuisat SARI KARTLAR: Hagi, Bülent (Galatasaray), Lambert (B. Dortmund) Galatasaray kötû başladı. Avrupa fiıtbolunun Mt- rini'Şampiyonlar Ligi'nin açılış maçında 'son'şam- piyon Borussia Dortmund'a şanssız bir şekilde 1-0 yenilen Cim-Bom, hera puandan, hem paradan hem de moralden oldu. Oysa, Ali Sami Yen dûn gece yeni bir zafere ha- zırlanmıştı. San-Kırmızılı renk cümbüşünün ya- şandığı emektar statta, taraftardan yöneticiye, tek- nik adamdan medyaya kadar herkes Galatasa- ray'dan 'galibiyet' bekliyordu. Ancak, bu düşler beklentiden öteye gidemeyecekti. Kaçangoller, ka- lecı Klos'un yetmediği yerde umutlan bitiren direk- ler ve ancak amatör küme maçlannda izleyebilece- ğimiz bir son adam hatası, Cim-Bom'un 'çeyrekfi- nal' düşüne daha ilk maçta darbeyi vuruverdi. lyı başlamıştı Galatasaray oyuna. MöDer, Sanv mer, Reuter. Sousa gibi yıldızlanndan yoksun ala- na çıkan geçen yılın Şampiyonlar Lıgi şampiyonu, belli ki, 'AJi SamiYen Cehennemi'nin adını duymuş ve tedbirti'oyunu yeğlemişti. Böyle olunca da Sa- n-Kırmızılı ekıp, birdenbire 'etken'taraf kimliği- ne büründü. Ancak, lig maçlannın kahramanı Tu- gay, tutuktu devler sahnesinin önemli buluşmasın- da. Sakatlıktan yeni kurtulan Ümit ile Ergün de bu oyuncuya ayak uydunınca, Galatasaray, rakibe ne- fes aldırmayan presıni devam ettiremeyecekti. Bu durgunlar mangasına, 35"lik Brezilyalı Cesar'ın markajından yılan isteksiz Hakan Şükür ve müca- deleyi sevmeyen Hagi ile vatandaşı Üie de eklenin- ce San-Kjrmızılı ekip, uzaktan attığı şutlarla gol arayan bir ekip olarak göründü. Dortmund'un da is- tediği buydu. Ilk 45 dakika sona ererken umutlar son yanya bırakıldı. lİcinci devrede San-Kırmızıh 11 daha canlıydı. Ergün ve Ümit biraz toparlanmca oyun, rakip yan alanayığılıverdi. Ne varki gol gelmiyordu. Ümit'in üst ûste yapügı iki kafa vunışu kalecide kaldı. Der- ken, Ergün'ün kaleye paralel giden ortasına kimse dokunamadı. Ilie'nin asistinde, Hakan Şükür'ün vunışu ise tribünlerin yüreğini agzına getirdi. Top, Klos'u geçmiş, ağlara doğru hareketlenmişti. An- cak direk vardı Galatasaray'ın karşısında. Ve der- ken futbolun en çok bilinen sözü, Ali Sami Yen'de yinelenecekti dakikalar 74'ü gösterdiğinde. 'Ata- mayana atartar' kuralı işledi ve Cim-Bom'un salt hücumu düşündüğü bu dakikada, o ana kadar ala- nın iyilerinden kaptan Bülent'in ıskaladığı topu ya- kalayan Chapuisat, yerden düz bir vuruşla Dort- mund'u galibiyete taşıdı. Ali Sami Yen'de soğuk terler döküyordu on bin- ler. Gol ararken yenik duruma düşmek, dûşünüleıı en son şeydi. Kalan dakikalardaki çabalar, Alman ekibinin duvan andıran defansında eriyecekti. Ha- gi'nin 89. dakikadaki frikiki bir kez daha direğe ta- kılınca, Galatasaray çok şeyler bekleyip çıkoğı alan- dan puansız aynldı... Çeyrek fınal mi? Çok zor. 6-7 eksikle oynayan Dortmund'u alanında, 'mazeret ne olursa olsun' yenemeyen San-Kınnızılılann, Parma ve Prag gi- bi fîzik gücü ile oynayan ekipler arasından sıynl- ması, en koyu Galatasaraylılara bile pek mantıkh gelmiyor... ALİ SAMİ YEN STADI'NDAN NOTLAR / ALP GÜNVARAN - ASLAN YILDIZ Bülent'in ıskası 55 milyam malolduGalatasaray, Şampiyonlar Ligi maçın- da Borussia Dortmund karşısında ortaya koyduğu güzel oyunu golle süsleyeme- yince ve tecrübeli defans oyuncusu Bülent maçtn 74'üncü dakikasında bir topa ıska geçince San-Kırmızılı takım hem maçı kaybetti hem de beraberlik halinde UE- FA'dan alacağı 55 milyarTürk Lırası'ndan oldu. Oysa maçtan önce her şey mükem- meldi. Maçın oynandığı Ali Sami Yen Sta- dı'nda dikkatı çeken ilk nokta, stat çevre- sindeki genış güvenlik önlemleriydi. Bin civannda çevik kuvvet görevlisi ve 500 kadar sivil polis, stat çevresinde ve için- de güvenliği sağlıyordu. Stadın içinde ise tüm hazırlıklar Şampiyonlar Ligi'ne la- yıktı. Maçtan önce konuştuğumuz UEFA yetkilileri. statta her şeyin istenilene uy- gun olduğunu belirtirken sakatlığı nede- niyle kadroda yer alamayan Filipes- cu'nun, stattakı atmosferle ılgili düşünce- si gayet açık ve netti: "Her şey mükem- meL" Tribünler ise tam bir renk cümbüşüy- dü. Galatasaraylı taraftarlar, Ali Sami Yen'i -deyim yerindeyse- bir gelın gibi süslemiş, takımlanna destek sağlamak için 80 kadar davulu stat içine yerleştir- mışti. Maçın başlamasına saatler kala stadın kapılan kapanmış ve birçok futbolsever, biletı olduğu halde evine dönmek zonın- da kalmıştı. Stadın dev ekranında ise Şampiyonlar Ligi'nde atılan gollergöste- riliyordu. Taraftarlar, Juventus:Fenerbah- çe maçı ekrana geldiğinde Juventus lehi- ne tezahürat yaptı. UEFA'nın talimatına rağmen açık tribüne çok sayıda taraftann alınmasından dolayı ise biri bayan iki ta- raftar fenalaşarak hastaneye kaldınldı. Borussia Dortmund takımı Ali Sami Yen Stadı'na geldiğinde "Wekome to heU" (Cehenneme hoşgeldıniz) pankar- tıyla karşılanırken San-Siyahh takım, po- lis kordonunda stada almdı. Tribûnlerde ise 200-300 kadar Alman futbolsever yer alıyordu. Isınmak içinAli SamiYen Stadı'nınze- minine çıkan Alman takımının kalecisi Klos'un yanında ise tanıdık biryüz vardı. Fenerbahçe'nin eski kalecisi Toni Schu- macber'e tribünlerden büyûk alkış geldı. Karşılaşma öncesi tezahürat yapma- mak için anlaşan tribünler, Galatasaray sahaya çıktığı zaman deyim yerindeyse yeri göğü inletti. Açık ve kapalı tribünle- re dağıtılan san ve kırmızı renkli karton- lar, takım sahaya çıktığında havaya kal- kınca tribünlerde 'hoş' bir görüntü oluş- tu. Stat hoparlörlerinden sürekli yapılan, "Sahaya yabana madde atmayahm.Aksi takdirde Galatasaray'a ceza gelebiür" anonsuna seyircinin uyması ise yönetici- ler tarafindan memnunlukla karşılandı. Karşılaşmadan sonra yapılan basın top- lantısmda ise Borussia Dortmund Teknık Direktörü Nevio Scala,"Taktik olarak çok iyi oynadık. Oyunculanm görevlerini tam anlamı>la yerine getirdiler. Maça çok iyi konsantre olmuştuk. biraz şansli olmakİa beraber, kazanmayı hak ettiğimizi düşü- nüyorum"derken Galatasaray Teknik Di- rektörü FatihTerim, "Maçtan önce bütûn olasılıklan düşünmüştük.ancak kişisd ha- talan hesaplamamız mümkün değiL 75 dakika oyundaağırbasan taraf bizdik, a- magolbekledigimizbirandaanlamsızDİr hataherşeyialtüstettraçıkJamasını yap- tı. Galatasaray'ın genç yüdızı K.Hakan, Dortmund karşısında kötüydü. (Fotoğraf: KEREM KAÇARLAR) MAÇIN ELEŞTİRİSİ / MAHMUT SERT Tecrübe Kazandı Galatasaray geçen sezo- nun şampiyonu Borussia Dortmund'a karşı oldukça garantili futbol oynadı. Fatih Terim savunmada alışılmışın tersine Popescu'yu Bülent ile beraber değişken libero olarak kullanıp Tugay'ı sa- vunmanın önüne çekerek bu bölgeyi sağlamlaştırmış. Or- ta alanın kenarlannda oyna- yan K. Hakan ve Ümit'ı sa- vunma ağırlıklı kullanarak da kazanmaktan çok beraberii- ği düşündüğünü ortaya koy- du. Ancak bu plan deneyim- li Dortmund'a tutmadı. Teke tek adam geçmede becerili Chapuisat, Bülent'i böyle bir pozisyonda yakalayıp ta- kımına 3 puanı getırecek go- lü attı. Borussia Dortmund yan- daş desteğiyle ateşlenen Cimbom ataklannı savun- mada kalabalıklaşarak önle- di. Almanlar, Galatasaray'ın orta alanda acemice yaptığı pas ve pozisyon yanlışlarını degerlendirip kontrollü karşı ataklarla gol yollannı zorladı. Karşılaşmanın ilk yansın- da Galatasaray'ın bir etkili atağına karşıhk Dort- mund'un 3 atağı ve 4 korne- ri vardı. Almanlar her zaman- ki basit futbolunu oynadılar; savunma ve atak organizas- yonrarında san kırmızılılar- dan fazla sayıda adamla oyuna girip topu kontrol e- den taraf oldular. Galatasaray yandaşlan maç boyunca hiç dunmadan verdikleri görkemli destekle Dortmundlulan şaşkına çe- virdiler. Ancak san kırmızılı futbolcular bu destekle bü- tünleşmeyi maçın ikinci ya- nsında becerebildiler. B.Ha- kan'ın direkten dönen şutu ve Hagi'nin düşürülüşüne penaltı vermeyen hakem - ki maçın genelinde başanlıydı- Cim Bom'un şanssızlığıydı. Dün geceki karşılaşmada Galatasaraylı futbolcular fı- zik güçlerinı olabildiğince zorladılar, yürekten oynadı- lar, ancak Almanlann atletik yapılannı takım oyunu ile bü- tünleştiren futbol anlayışlan- nı geçemedıler. Alman şampiyonu savun- mada o kadar güzel alan kontrolü yaptı ki san kırmızı- lı golcüler llie ve B.Hakan hareket edecek ne zaman ne de alan bulabildiler. Öte yan- dan gecenin tartışmasız yıl- dızı, Dortmund kalecisi Stephan Klos'un inanılmaz oyunu Cim Bom'un gol ümitlerini söndürdü. Sonuç olarak başaoaş ge- çergibi gözüken oyunda fut- bolun temel hareketlerini ye- rine getiren Almanlar maçı kazanarak bu yılın da en bü- yyk şampiyon adaylanndan bıri olduktannrgösterdiler. Galatasaray için ise söytene- cek şey; ellerinden geleni yaptılar. GÖRÜŞ / DOĞAN HASOL Metin Oktay'ı Anarken 13 eylül. Metin Oktay'ın ölüm yıldönümüydü. Ünlü fut- bolcunun aramızdan aynlışının 6. yıldönümü... Ünlüfutbol- cu deyişı, Metın'i anlatmaya yetmıyor. Spor yeteneğinin ya- nı sıra, örnek sporcu terbiyesi, efendiliği, üstün karakteri Metin Oktay'ı gönüllerin kralı yapmıştı 1956'da Izmirspor'dan Galatasaray'a geldikten sonra oynadığı 12 lig sezonunun 9'unda gol kralı olmuştu. Gol rekorları kınyordu; hem de çim sahalarda değil, toprak ya da çamur sahalarda. Bir sezonu da Italya'nın Palermo ta- kımında geçilmişti. Ancak, asıl krallığı toplan kaleye iyi göndermesinden çok, insancıl nitelikleriyle herkesin gön- lünetaht kurmuş olmasından kaynaklanıyordu. Metin, top- luma spor sevgisinı aşıladı. O dönemde doğmuş olan bu- günkü "Mef/n"lenn adlan çogunlukta ondan gelir. Bu ai- leler Galatasaray'a gönül vermiş olsunlar ya da olmasın- lar, Metin Oktay gibi olmasını diledikleri çocuklanna onun adını vermekte tereddüt etmediler. Metin Oktay 1969'da spor yaşamına veda ederken ken- disi için iki jübile maçı yapıldı. Biri Istanbul'da Galatasa- ray-Fenerbahçe maçı, öteki Izmir'de Göztepe-Galatasa- ray... Sonuçlan hiç önemli değil. Ancak Galatasaray-Fe- nerbahçe maçında kısa bir süre Metin'in Fenerbahçe, Can Bartu'nun da Galatasaray formalarını giymiş olmalan önemli. Dostça, kardesçe... fşte bu nedenlerie, Metin Oktay adının, gönülden bütün- leştıği Galatasaray'ın Rorya tesislerine verilmiş olması çok doğaldır. Ama Kadıköy Dereağzı'nda, Fenerbahçe Sta- dı'nın 500 metre ötesine heykelinin dikilmış olması daha önemlidir. Türk sporu adına çok önemlidir. Metin Oktay'lar çok sık ve kolay yetişmiyor. Sayılannın artması toplumu- muza çok şeyler katacaktır. Her kulübün anılacak eserter bırakarak sonsuzluğa eriş- miş büyük adları vardır... Metin Oktay'ın her yıl kabri ba- şında anılması yetmiyor. Bütün büyük kişiliklerin anılması gerekir. Ayrıca kabir taşı anmalan günlük hayhuy arasın- da on beş yirmi kişinin katılımıyla, birkaç duygu sözcüğü- nün ötesine geçmezken, zaman zaman, "Böyle mi anıl- malıydı?" türünden sitemler dahi dillerın ucuna geliyor. Bir öneri... Özellikle de "///c'iere açık Galatasaray için... Kulüplerin tarihine geçmiş büyük isimlerin tümünü kabir başında anmaya kalksak yılın pek çok gününü mezariık- larda geçirmemiz gerekir. Buna olanak da yok, gerek de... Yılın bir gününü "anma günü" ya da "şûkran günü" ilan edip, kulübe emek vermiş olanları, fikir düzeyinde anma- ya çalışsak... Bu anlamdaki bir araya gelmeler yalnızca duygusal olmaz, spor tarihine de ışık tutacak düzeyiere ulaşabilir. Ne dersiniz? Ote yandan, Metin Oktay ve Can Bartu'nun jübile ma- çında sergiledikleri dostluğun anımsanması, son günler- de özellikle de Fenerbahçe-Galatasaray maçı nedeniyle gerek kimı yöneticılerin, gerekse kimi sporyazarlannın kış- kırtıcı tutumlanna karşı iyi yönde ışık tutabilir, bunlara kar- şı güzel bir örnek oluşturabilır. Yöneticiler ve yazarlar za- man zaman, spor kamuoyunu oluşturmadaki sorumluluk- lannı unutuyorlar. Hürriyet'te bir spor yazannın maç son- rası yorumuna bakın: "Bir takım öyle kıytınk iki maç ka- zanmakla büyük olmuyor. Fenerbahçe de durdu durdu. 'vılın takımı' Galatasaray'ın fiyakasını bozup, adeta ciğer- gâhından vurdu. Vallahi helal olsun. Itirafediyorum, göz- lerim yaşardı. Fenerbahçeliliğimden bir kez daha iftihar ettim. Yıllardırizlerim, beşeri kanundur; Galatasaray onu yener, bunu yener. Fenerbahçe'yi görûnce püff diye sö- ner; Fenerbahçe de huyu kurusun öyle yapar, böyle ya- par, Galatasaray'ı görünce dayanamaz yener. Bu maçın adı lig maçı beyler. Galatasaray favori de, Fenerbahçe Pa- varottim/?" Ne kadar anlamlı, ne kadar bilgece sözler (!) değil mi? Yapmayın beyler... Bu düzey kimseye yakışmıyor. Bayern Münih karşısında iyi mücadele etmesine karşın iki gole engel olamadı Beşiktaş havasını bidamadı B. Münih: 2 - Beşiktaş: 0 STAT: Olimpiyat (Münih) HAKEMLER:Kim Milton Nielsen (5), CarlJohan Christensen (5), A. Dam Nielsen (5) (Danimarka) BAYERN MlMH: Kahn (5), Babbel (6), Matthaeus (6), Helmer (6), Strunz (5), Tarnat (6), Hamann (6), Basler (7) (dk. 85 Lizarazu), Elber (7) (dk. 81 Janc- ker), Mehmet Scholl (5), Rizzitelli (6)(Dk.5l Fink 4) BEŞtKTAŞ: Fevzi (3), Recep (5), Rahim (5), Alpav (4), Erkan (3), Yankov (4), Mehmet (4) (dk. 72 Letch- kov 3), Tayfur (4), Serdar (4) (dk. 78 Emre), Oktay (4), Amokachi (6) (dk. 80 Mustafa) GOLLER: Dk 4 Helmer, dk. 70 Basler SARI KART: Amokachi (Beşiktaş) RIZAALMALI MÜNİH - Şampiyonlar Lıgı'ne 'ilk kez'katılan Beşiktaş, ılk maçta aradığı- nıbulamadı Almanlann güçlütemsilci- si Bayern Münih ile puan mücadelesine gıren Siyah-Beyazlılar, rakibine 2-0 ye- nildi. Daha maça ısınamadan Bayem'in 'bunalocr presıyle karşılaşan Beşiktaş. savunmadan topu çıkarmakta zorlandı. Hetaıer'in yan direkten dönen kafası. defansa soğuk duş aldınrken 4 dakika- da yıne dırekten dönen ve defansın uzaklaştıramadığı topu Helmer fılelere gonderdı. Erken yenilen golün verdıği stres, ılk yanda oyuna kısa süreli olsa da yansıdı. Yenni bulmayan paslar. savun- manm ılk toplara gırerken ürkek dav- ranması, orta sahada presin unutulması. Bayern'e pozisyon üretme şansı verdı. Hele hele Alpa\'ın. Fevzi ile anlaşmaz- lığa düşerek yaptığı büyük hata, skorun 2-0 olmasma yol açıyordu. Ancak Alpay, kendi hatasını örterek golü çizgi üzerin- de önledı. Dakikalar ilerledikçe toparla- nan Sıyah-Beyazlılar, orta sahada top çevirmeye, gol bölgelerine ınmeye baş- ladı. Amokacfai'nm kişisel gayretiyle getirdiğı toplar ve yaptığı çalımlar, Ba- yem defansına zor anlar yaşattı; bu fut- bolcu, orta sahadan hızlı hücumlarla da çıkarak arkadaşlarını gol pozısyonuna soktu. Ne var ki, Amokachi'nin bu gay- retı boşa çıktı; forvet, toplan seyrettı. Topun kaybedildıği bölgeden savunma- ya geri dönerken zorlanan Siyah-Beyaz- lılar, Recep'ın tecrübesiyle rahatladı. Dcinci yanda Bayern'ı üzerine çeke- rek kontrataklarla gol arama düşüncesı- ni taşıyan Beşiktaş, Bayern'ın bu tuza- ğa düşmemesı nedeniyle ıstediğini ger- çekleştiremedi. MehmetSchofl'ün rakip defans bloku arasında ka>bolması, Riz- ztafli'nın istediği toplan alamaması, Ba- yern'i gol bölgelennde ikinci yanda sı- kıntıya soktu. Matthaeus'un ilerlemiş yaşına rağmen tecrübesıni konuşturma- sı, sahanın en dirilerinden biri kaleci Kahn'm güven veren kurtanşla,- n, Bayern'ın oyun planına işlerlik getir- di. 70. dakikada orta alandaki enerjik oyunuyla Alman futbolunun 'SüperMa- rio'su diye adlandmlan Basler'm golü hesaptayoktu. Mehmet'in yenne oyuna gıren Letchkov etkisız kaldı. Amokachi, yorulduğunu belırterek kenar yönetir minden değiştirilmesını istedi; bu fut- bolcunun oyundan çıkması, Beşiktaş'ın hücum gücünü azalttı. 90 dakikanın sonunda da Siyah- Beyazlılar, Bayern Münih'e 2-0 yenıl- menın 'üzüntüsûnü' yaşadı. MÜNİH'TEN NOTLAR / DENÎZ INCEDIKEN Amokachi çıkü, Trapattoni rahatladı Beşiktaş, tarihinde ilk kez mücadele et- tiği Şampiyonlar Lıgi'nde Almanlann 'sü- per' takımı Bayem Münih'e 2-0 yemldı yenilmesine, ancak tribünlen dolduran 10 bın kadar Türk fiıtbolseven de memnun etti. Alman ligi takımlannın bile korkarak çıktığı Münih Ohmpiyat Stadı'ndan ıkı şanssız golle yenik aynlan Siyah-Beyaz- lı ekibi izlemek için tribünlere koşan gur- betçi vatandaşlar 90 dakika boyunca hiç susmadılar. Binbir güçlükle edındiklen bıletlerle maça gıren taraftarlann gözde- si ise Şifo Mehmet ve Amokachi'ydı. Münih OUmpiyat Stadı'ndaki maç ön- cesı güvenlik önlemlen dikkat çekıciydı. Polis özellikle Türk seyircileri teker teker ararken, yasadışı pankart ıçın de Türkçe bilen görevlilerle denetim yaptı. PKK'nın olay çıkarma olasıbğmı da gözönünde bu- lunduran Almanlar, Türk ve Alman seyir- ciler arasında da ek güvenlik önlemı aldı- lar. Maç öncesi Amokachi korkusu yaşan- dı. Nijerya Milli Takımı'nın 'BuD' lakap- lı futbolcusu için özel önlem alan Bayem Münih Teknik Direktörü Trapattoni, an- cak bu oyuncu saha kenarına alındıktan sonra rahat bir nefes alabildi. Beşiktaş, Bayern Münih'e yenılerek yaklaşık 110 milyarhk bir gelirden oldu. UEFA'nın galibiyete 1 milyon, beraberlı- ğe de 500 bin Isviçre Frangı verdıği Şam- piyonlar Lıgi'nde cebini dolduran Bayem Münih oldu.Maç sonrası Beşiktaş Teİoıik Direktörü JohnToschak, maçm Danimar- kalı hakemi Nielsen e ateş püskürürken "Nidsen çok körü bir maç yönettL Bu hakeme rağmen iyi top ovnadık"dedi. Recep, çabukiuğu ile defanstaki açıklan kapadı. (REUTERS) ELEŞTİRİ / YILMAZ AKAR Cesaretli Futbol MÜNİH - "Kupa 1" olarak tanımlanan Şam- piyonlar ügi'nde ilk kez mücadele etmenin onu- njnu yaşayan Beşiktaş'ın, Münih Olimpiyat Sta- dı'nda futbolun duayen takımlanndan Bayem Münih'ten puan alacağını düşünmek, kanımız- ca hayalcilik olurdu. Beşiktaş'tan, dana dogru- su sahada Siyah-Beyazlı formayı giyen futbol- culardan beklenen; ellerinden geldiğince birey- sel yeteneklerini sergilemeleri, daha da açıkça- sı çok gol yememeleri idi. Ama gol çok erken geldiği için, "Devamı sağanak gibi geliyor" de- dik ve izlemeye başladık... Ancak dakikalar ilerledikçe Beşiktaşlı futbol- culann sahada tüm benlikleri ile mücadele et- tiğine tanık olduk. Şöhretleri kıta sınırlannı çok- tan aşan deneyimli Alman futbolculara karşı mücadele etmek hiç de kolay değildi. Bayem Münih karşısında izlediğimiz Daniel Amokac- hi'yi tanıyamadık! Beşiktaş'ın tüm oyun planı, Nijeryalı futbolcunun üzerine kurulmuştu. Amo- kachi, akıl almaz hızı ve performansı ile başta Almanlar olmak üzere herkesi şaşkına çevirdi. Ancak Amokachi'ye ileride ayak uyduracak kimse çıkmadı. Erkan'ın sağ kanattaki yeter- sizliği bir kez daha sınttı; Mehmet, alışılagelmi- şin çok uzağında idi, Oktay ise sessiz. Beşiktaş'ı güzel, onurlu ve cesaretli oyunu için kutlamak gerek. Böylesine güçlü bir takım karşısında üstelik deplasmanda ortaya koydu- ğu futbol, yabana atılacak gibi değil. Kupa Calipleri Kupası Kocaelispor N. Bükreş ; AHMETKURT İZMİT-Geçen sezonTürkiye Kupası'nı kazanarak ülkemizi Avnıpa Kupa Galiplt- n Kupası'nda temsil etme hakkım elde e- den Kocaelispor, Kupa 2'deki mücadelesi- ne bugün Ismet Paşa Stadı'nda oynayaca- ğı karşılaşmayla başhyor. Tarihinde ilk kez bu kupada Türkiye'yi temsil eden Koca- elispor. Romanya'nın National Bükreş ta- kımı ile Izmit'te saat 20.30'da karşı karşı- ya gelecek. Karşılaşmayı, Danimarka Fut- bol Federasyonu'ndan Henrik Bo Larsen yönetirken TGRT de bu mücadeleyi nak- len yayımlanacak. Kocaelispor Teknik Direktörü Holger Osieck. N. Bükreş maçında kaleyi kimin koruyacağı konusunda kararsız kalırken, Metin Mert ve Stingaciu arasındaki seçi- mini maç saatinde yapacak. Bir süredir Al- manya'da tedavi olan Mirkoviç ve Top- rak'ın ise Türkiye'ye dönerek kadroya ka- tıldıklan açıklandı. Alman çalıştıncı ise maça saatler kalma- sına rağmen takımı basından gizliyor ve herhangi bir açıklama yapmaktan kaçmı- yor. Osieck'ın maç kadrosunu da maç sa- atinde açıklaması bekleniyor. Bu arada Ko- caelispor yönetimi yaptığı toplantıda gali- biyet halinde oyunculara verilecek primi 250 milyon Türk Lirası'na yükselttiğini açıkladı. . j