Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 31 MART 1997 PAZARTESİ
8 DIŞ HABERLER
Oklahoma
patlamasmda RA
kuşfcusu
• LONDRA (AA) - ABD'de
iki yıl önce gercekleşen ve
ülke topraklanndaki en
büyük terör saldınsı olarak
tarihe geçen Oklahoma
Hükümet konağı'na yapılan
bombalı saldında Irlanda
Cumhunyet Ordusu'nun da
(IRA) parmağı bulunduğu
iddia edıldi. tngiliz Sunday
Telegraph gazetesinın
haberinde. IRA'nın siyasi
kanadı Sinn Feın'in, 1995
yılında ABD'de bir hükümev
kuruluşuna saldın planlayan
Amerikalı bir neo nazi
grubuna yardım ettiği öne
sürüldü. Yardımın, söz
konusu neo nazi gruba bir
bomba ateşleme
mekanizması vermek
şeklinde olduğu iddia edildi.
Hindistan'da
koalisyon
tehfikede
• YENİDELHİ(AA)-
Hındıstanda H.D. Deve
Gowda başkanlığindaki
azınlık hükümetini dışandan
destekJeyen Kongre
Partisi'nın hükümetten
desteğini çektiği bildirildi.
Kongre Partısi'nin desteğini
çektiği haberlerini
doğrulayan parti sözcüsü
Sitaram (Cesri, partisınin bu
karanyla ilgili aynntı
\ermedi.
Tekne kazasında
80 Arnavut öldii
• Dış Haberler Servisi -
Arnavutluk'un Roma
Büyükelçisi cuma gecesi
Amavutluk'tan ttalya'ya
geçmek isteyen ve içinde
130 kişının bulunduğu
mültecı teknesinin devriye
botuyla çarpışması sonucu
meydana gelen kazada 80
Amavut'un yaşamını
kaybettiğini açıkladı. Roma
Büyükelçisi Pandeli Pasko,
ölenlerin çoğunun kadmlar
ve cocuklar olduğunu belirtti
ve ölenlerin kimliklerinin
kazadan kurtulanlarla
yapılan görüşmelerden sonra
belirlenebileceğini bildirdi.
Yemen'de okula
saldın
• SANA (AA) -Yemen'in
başkenti Sana'da, silahlı bir
kışınin elindekı makineli
tabancayla bir okulun
bahçesine rastgele ateş
etmesi sonucu 8 kişi öldii.
tçişleri Bakanlığı tarafından
yapılan açıklamada,
saldında 2 öğretmenin yanı
sıra 6 öğrencinin hayatını
kaybettığı belirtilirken 11 'i
öğrencı Mkişinınde
yaralandığı kaydedildi.
Sana'da ilk defa böyle bir
eylem gerçekleştiğini ifade
eden yetkililer. saldın
sonrasında okulun
kapatıldığını açıkladılar.
Saldırganın eski bir otobüs
sürücüsü olduğu bildirildi.
Iran'ın petrol
gelirinde artış
• TAHRAN (AA) - tran'ın
20 martta biten mali yıl
içinde petrol ve petrol
ürünleri ihracatından 19
milyar441 milyon dolar
gelir elde ettiği bildirildi.
Iran Petrol Bakanı
Gulamnza Agazade, dün
Cumhuri İslami gazetesinde
yer alan açıklamasında. bu
gelırin, geçen yılın
bütçesinde öngörülen petrol
ve petrol ürünleri gelirinden
3.5 milyar dolar daha fazla
olduğunu kaydetti. Agazade,
bu yıl ıçin ıse ham petrol
ihracat gelmnin, günlük 2.5
milyon varillik bir üretim ile
18.5 milyar dolar. petrol
ürünleri ihracat gelirinin ise
1 milyar 700 milyon dolar
olarak öngörüldüğünü
belirtti.
Rafsancani hac
Için kararsız
• TAHRAN (AA) - lran'la
Suudi Arabıstan arasında her
yıl hac yüzünden gerginleşen
ilişkilenn İran
Cumhurbaşkanı Ali Ekber
Haşımi Rafsancani'nin.
hacca gidıp gıtmeme
konusunda henüz karar
vermediği bildinldı. Öncekı
gün Rafsancani "nin hacca
gideceği bıldınlmiştı.İran
liderinın Suudı Arabistan'a
yapacağı ziyaretle
yumuşayacağı ileri
sürülüyor. 31 Temmuz
1987'de İranlı hacılann
yaptığı göstenye Suudi
güvenlık kuv\etlerinin
müdahalebi iızenne çıkan
çatışmalarda yjklaşık 400
kadan İranlı olm.tk üzere
M5 (.ışı ölmuştu.
Fransa'da ırkçı partinin kongresini protesto için Avrupalı anti-faşistler birleşti
Avrupa faşizme karşı
TURNIKE
SEMIH GUNVER
Protokol
• Strasbourg'daki 50
bin kişilik göstenye
İspanya, Italya,
Almanya, îsviçre ve
Belçika'dan çok sayıda
kişi katıldı. Gösterinin
sonunda anarşistler
polisle çatıştı.
Dış Haberler Servisi - Fransa'da
yabancı düşmanlığıyla tanınan sağ-
cı Ulusal Cephe'nin Strasbourg'da
yapılan olağan kongresi 50 bin ki-
şilik bir gösteri ile protesto edilir-
ken tspanya, Italya, Almanya, Isviç-
re ve Belçika'dan da birçok kişinın
katılımıyla olayın boyutlan büyü-
yerek Avrupa çapında faşizme kar-
şı göstenye dönüştü. Ancak banş-
cı gösterinin ardından kongre bina-
sına girmek isteyen bir gnıp Al-
man anarşistin polis tarafından en-
gellenmesi üzerine çatışma çıktı.
Sol partılenn büyük destek ver-
diği Le Pen karşıtı gösterilere ve yü-
rüyüşe Sosyalist Parti lideri Lionel
Jospin. Komünist Parti lideri Robert
Hueve Strasbourg'un sosyalist Be-
lediye Başkanı Catherine Traut-
mann'ın yanı sırabirçok Avrupa ül-
Polisin engellemesine kızan Alman anarşistieri çok sayıda arabayı ateşe verdiler.
kesinin insan haklan savunuculan kent olması. Ancak Fransızlar için yan Belediye Başkanı Trautmann.
da katıldı. Ulusal Cephe lideri Je- kentin diğer önemli bir özelliği de
an-Marie Le Pen'in partmin ola- insan haklannın simgesi niteliğin-
ğan kongresi için Strasbourg ken- de olması. Ulusal Cephe'nin olağan
tini seçmesindeki amaç. 1995 se- kongre için Strasbourg'useçmesi-
çimlerinde en fazla oyu kazandıran ni "provokasyon" olarak tanımla-
göstericilerden sakin tavırlannı ko-
rumalannı istedi. Ancak gösteriler
sırasında kendilerine "Nazikr Dı-
şan" adını veren 200 kişilik bir Al-
man anarşist grubunun kongrenin
yapıldığı binaya girmek istemesi
uzerine çatışma çıktı.
Görgü tanıklan. polisin, bir ara-
bayı yaktıktan sonra kendilerine şi-
:>e fırlatan gençlere gözyaşartıcı
bombalarla karşılık verdiğini söy-
lediler. 5 polisin başlanndan yara-
landığı çahşmalarda aralannda Al-
man anarşistlerin de bulunduğu 35
kişinin güvenlik güçleri tarafından
tutuklandığı belirtiliyor. Gençlerin
polise şişe ve yumurta fırlatmala-
nnın yanı sıra civardaki mağazala-
nn camlannı da kırdıklan bildiril-
di.
Faşistier birleşiyor
Strasbourg'daki gösterilerin Av-
rupa çapında faşizme karşı protes-
tolara dönüşmesı üzerine Ulusal
Cephe'nin olağan kongresinde ye-
niden parti başkanı seçilen Le Pen
de Avrupa'daki diğer milliyetçi par-
tileri daha sıkı işbirliğine davet et-
ti. Kongreye davet edilen diğer Av-
rupa ülkelerinin milliyetçilerinin
bırer konuşma yapmalannın ardın-
dan Le Pen. "Onümüzdekigünler-
deülkelerimizarasındasivasibiriş-
birtiği ohışturmavıöncriyorum. Av-
rupa millryeteüeri arüktek sesoJuş-
turmair şeklınde konuştu.
AB'den Türkiye'ye moral gezisi
Dönem Başkanı Hollanda ile Türkiye'yi destekleyen Fransa, dışişleri bakanlarmı Ankara'ya gönderiyor
ülke liderlennin ılımlı açıklamalar yapma- de girişimlerini sürdürdüğü, Ankara'dabuko-
yabaşlaması ileDen Mierlo'nun "akfladam- nuyu da gündeme getireceğı bildirildi
lar" önerisinin gerçekleşme şansının yüksek
olduğunu kaydettıler.
ANKARA (Cumhunyet Bürosu) - Türki-
ye'nin Avrupa Birliği (AB) tam üyeliği yo-
İunda en önemli engellerinden biri olan Yu-
nanistan ile ilişkilerinı düzeltmesi ıçin AB
dönem başkanlığını da sürdüren Hollan-
da'nın Dışişleri Bakanı Hans Van Den Mi-
erlo'nun sunduğu "akfl adamlar" önensı bu
hafta içinde Ankara'da tartışılacak.
Ankara, nisan ayının ilk 10 gününde yo-
ğun bir diplomasi trafiğine sahne olacak.
Türkiye-AB ilişkilerinin agırlıklı olarak ele
alınacağı Fransa Dışişlen Bakanı De Cha-
rette'in 2-3 nisan günlerinde, Hollanda Dı-
şişlen Bakanı Den Mierlo'nun da 3 nisanda
gerçekleştirecekleri Ankara temaslannda
Türkiye'ye "tamüyelikdesteği" çıkmasının
beklendiği bildirildi. Almanya Dışişleri Ba-
kanı KJausKJnkel'in geçen hafta içinde yap-
tığı gergin ziyaretin ardından Ankara'nın De
Charette ve Den Mierlo ile moral bulması bek-
leniyor.
AB dönem başkanlığını yürüten Hollan-
da'nın Dışişlen Bakanı Den Mierlo'nun ge-
zısınin. Türk-Yunan ılişkilennın normalleş-
tırilmesi çabalan açısından da önemli oldu-
ğu vurgulandı. Den Mierlo'nun, ikı ülkeara-
sındakı sorunlann görüşülmesi için Atina
ve Ankara'nın görevlendırmesinı iceren "akfl
(manükh) adamlar" önerisini Türk Dışiş-
leri Bakanı ile görüşeceği bildirildi. Diplo-
matık kaynaklar. Genelkurmay Başkanı Or-
general Ismail Hakkı KaradayTnın geçen
hafta içinde Hilton Otelı'ndeyapılan Yunan
Ulusal Günü resepsıyonuna katılması ve iki
Mierlo'nun arabulucuk çabalan
Den Mierlo'nun Türkiye ve Yunanıstan'ın
birer akıl adam seçmesini ve bu kişilerin
Ege'dekı tüm sorunlan inceleyip her iki ül-
keye bir çözüm yöntemi içermelerini öngö-
ren öneriye gerek Ankara gerekse Atina he-
nüz bir yanıt vermedi. Hollandalı bakanın,
Türk ve Yunan yetkılilerinin nisan ortasın-
da Malta'da yapılacak ve AB ile birlik üye-
si olmayan ülkeleri bir araya getirecek Eu-
ro-Med (Akdenız'de işbirliği) toplantılann-
da bir araya gelmeleri için iki ülke nezdin-
Dı-
şişleri Bakanlığı yetkılilen ise Yunanistan'ın
vetosu nedeniyle Türkiye'nin Akdeniz Fo-
nu'ndan yararlanamadığını belmerek. "tep-
ki olarak Malta toplantısına kaülmama ola-
sıhğının yüksek olduğunu" vurguladılar.
Den Mıerlo'dan sadece bır gün önce An-
kara'da bulunacak olan Fransa Dışişleri Ba-
kanı De Charette'in de AB'ye tam üyelik ko-
nusunda Ankara'ya olumlu mesajlar verme-
sı bekleniyor. De Charette, Apeldoom'da 15-
16 mart günlennde yapılan gayriresmi AB
Konseyi toplantısının ardından yaptığı açık-
lamada, "Türkiye'nintaınüyelikyohındaol-
duğu ve diğeraday ülkelerle eşit şartiarda de-
ğerlendirilınesi gerektiğinr bıldirmişti.
Kamboçya 'da katliamDış Haberler Servisi-ICamboçya'nın baş-
kenti Phnom Penh'de Meclis önünde hükü-
met karşıtı gösten yapan kalabalığın arası-
na firlatılan el bombalan, 12 kişinın ölmesi-
ne, 119 kişinin de yaralanmasına neden ol-
du.
Hükümetin adalete müdahalesini protes-
to etmek için Kamboçya Meclisi önünde top-
lanan 200 kadar kişiye, en azından 3 adet el
bombası fırlatıldığı bildirildi. Görgü tanık-
lan, el bombalannın. göstericilerin Meclis
önünde toplanmaya başladıklan sırada kala-
balığa yaklaşan beyaz bir araçtan atıldığını
belırttiler.
Kamboçya'nın önde gelen muhaliflerin-
den olan ve gösteriyi düzenledıği belirtilen
Sam Rainsy, firlatılan ilk el bombasının pat-
lamasından sonra kaçmaya başlayan kala-
balığın üzerine ikı tane dahı atıldığını kay-
detti \ e "Bu saldın. insanlan(Mdürmevi amaç-
lı\ordu~ dedi. Bu arada, biı görgü tanığı el
bombalanndan bırinin motosikletli 2 "iriya-
n adam" tarafından atıldığını belirtirken di-
ğer bazı görgü tanıklan da askeri ünifoıma
içindeki bir kışınin el bombası fırlattığını
gördüklerini bildirdiler.
Yargıda yolsuzluğa \e Başbakan Yardım-
cısı Hun Sen'in Kamboçya Halk Partisi'nin
diktatörlüğüne son verilmesini isteyen gös-
tencilere düzenlenen kanlı saldında. yarala-
nan 119kişiden 18-20"sinindurumununağır
olduğu bildirildi. Yetkililer, yaralananlar ve
ölenler arasında gazetecılerin de bulunduğu-
nu açıkladılar.
Yetkililer, protesto göstensınin resmi ma-
kamlardan izin alınarak gerçekleştırildiğını
belirtirken görgü tanıklan, göstencilenn sa-
kin bir şekilde Meclis önünde toplanmayabaş-
ladıklan sırada saldınnın gerçekleştiğine dik-
kat çektıler.
Saldından dolayı polisi ve Başbakan Yar-
dımcısı Hun Sen'i sorumlu rutan Sam Rainsy.
"Şu andaki polise, şu andaki \argı sistemine
inanmıvorum. Saldınyla ilgili yapılacak her-
hangi bir soruşturma, polisin kendisine gö-
türecektir bia" dedL
ARAP BİRLİĞİ^NDEN ÇAĞRI
îlişkfleri dondurun9
Dış HaberlerServısi-Mısır'ınbaşkenti Ka-
hıre'de toplanan Arap Birliği. Israil'le iliş-
kileri dondurma ve Ortadoğu banş süreci-
nı tamamen askıya alma çağnsında bulun-
ma karan aldılar.
Arap Bırlıği'ne üye ülkelerin dışişleri ba-
kanlan. Doğu Kudüs'teki yeni yerleşim pla-
nından vazgeçmeyen Israil'i kınadılar ve
"Ortadoğu banş süreci kapsamında İs-
rail'le iüşkileri normalleştirme işlemini as-
kıya alma" çağnsında bulunmaya karar ver-
dıler. Arap Birliği yetkılısı Said Kemal ta-
rafından yapılan açıklamada, aynca "Isra-
il. başta toprak karşılığı banş ilktsi olmak
üzere Madrid Konferansı kararlarını ye-
rine getirmedikçe, bu ülkedeki irtibat bii-
rolannı ve temsilciliklerini kapatma" çağ-
nsı yaptı.
Filistın Kurtuluş Örgütü (FKÖ) yetkilile-
rinden Faruk Kaddumi, banş sürecini ye-
niden rayına orurtmak amacıyla bölgede te-
maslannı sürdüren ABD'li arabulucu Den-
nis Ross'u lsraıl'ın tarafını tutmakla suçla-
dı \e "Ross'un cehenneme kadaryolu var;
çünküo, İsrail'lc işbirliği yapan bir Siyonist-
tir"dedi.
Bu arada, Arap topraklannın işgalini pro-
testo etmek ıçin ilan edilen "Toprak Gü-
nü" beklenenin aksıne büyük boyutlu şıd-
det olaylan yaşanmadan geçti.
"Toprak GüniTnde dün binlerce Filis-
tınli. Batı Şeria'da ABD \e lsrail bayrakla-
nnı yaktı ve 10 gündür olduğu gibi yine Is-
raıl askerlerinı taş yağmuruna tuttu.
Yann 1 nisan. Bu sabah gazete ve TV habenerine dikkat
ediniz. Uydurma haberler yayımlanabilir. insanlar, 1 nisan-
da olmayacak öykülerle birbirlerıni kandırmayı âdet edin-
mişlerdir. Bizde ise doğru ile uydurmayı birbirinden ayırmak
kolay iş değildir. Her gün öyle haberlerte karşılaşıyoruz ki
hangisi doğru, hangisi uydurma, anlamaya olanak yok.
Nisan ilkbahann ikınci ayı. Mart sonlanna geldik, kış hâ-
lâ sürüyor. Sokaklar buz tutuyor, arabalann üstü karia kap-
lı. Paltosuzsokağaçıkamıyorsunuz. Evi ısıtmakzorunlu. Bu
ayın gaz faturası geldı. Biz evde iki kişiyiz. Doğalgaz fatu-
rası 38 milyon lira. Son fatura 21 milyon tutuyordu. Pahalı
diye soytenmıştik. Bu defa artış yüzde 50'ye yakın. Beledi-
ye ile EGO işbirliği etmişler. Vatandaşa daha iyi 1 nisan şa-
kası olabilır mi? Elektnk de gen kalır mı? O da 4 milyonu
aşmış. Telefon ve su faturalan yolda. Erbakan, Çiller ve en
son Malıye Bakanı, memur ve emekliye maaş zammı va-
adinde bulunmuşlardı. Hele Maliye Bakanı, bir basın top-
lantısı tertiplemış, uzun dakikalar konuşmuş, ancak son bir
soru üzerine zam mıktarlannı açıklayabilmek için bır hayli
zorlanmıştı. Ek zamlar yüzde 18 ile yüzde 40 arasında ola-
cak, nisan ortalannda ödenecekti, temmuzdan rtibaren de
Fransızca deyımi ile "'echelle mobile"e geçilecekti. Zam-
lan bekleyeduralım, günlük masraflanmızın her kalemıne in-
saf sız zamlar yağmur gibı düşmüştü. Komşulara telefon et-
tim, tepkilerinı öğrenmek ıstedim. Herkes kaderine razı ol-
muş göründü. Taksı şoförü ile dertteşmeyi denedim. Şoför,
"Bende doğalgaz yok. Birsobam var. Yanm ton kömüral-
dım. Idare ediyooız" dedi.
Gazetelere baktım. iç sayfalar, lokanta, gece kulübü, en
son Oscar alan filmler, dış ülkelere dolarla bayram gezileri
ilanlan ile dolu. Herkeste para bol anlaşılan.
Protokol uluslann yaşam-bikjısi anlamına gelir. Bu neden-
le protokol, devletler arasında olduğu gibi onlann temsılci-
leri ve cemiyet ile olan ilişkılerde de önemli rol oynar.
Ankara'nın en büyük caddelennden bınsıne Protokol Yo-
lu adı verilmiştir. Bu bulvar. Esenboğa'dan gelip Çankaya'ya
tırmanan ağaçlı yokjur. Kavaklıdere'de ıkiye aynlır. Sağına
Cinnah Yokuşu'nu alır. Kendisi Köşk'e doğru yükselir. Ka-
vaklıdere kavşağı, susuzluktan kurumuş, Kahıre Müze-
sı'ndekı mumyalaradönmuş ikı balerin kızın heykellen önün-
de çiçekli yuvarlak bır park haline getirilmıştir. Çıçeklen za-
man zaman yenılenır. Meydanın etrafı madeni bayrak direk-
leri ile çevrilidir. Yabancı devlet başkanlan Ankara'ya geliş-
lerinde bu bayrak dıreklenne konuk ülkesının bayraklan ası-
lır. Bu bayraklarTürk bayrağı ile münavebe ile direklerde yer
alırlar. Her şey mükemmel düşunülmüştür. Gel gör ki, biz-:
de hiçbır ış sonuna kadar götürülemez. Aylardan beri bay"
;
rak dırekleri bir kasırgaya uğramış gibi çarpik çurpuk yan
yatmışlardır. Resmı ziyaretler sırasında belediye, bu çarpik
dıreklere bayraklan asmaktadır. Haftalardır kimse konu ile
ilgılenmedı. Bu iş de büyükşehır ve Çankaya beledıyeleri
arasında sürtüşme konusu mu oldu? Hatıriatması bizden.
Gensi Tann'ya kalmış.
Protokol ilkelen, yalnız diplomasi mensuplarının dikkat-
le uygulamalan şart olan hususlar değildir. Ozellikle dış po-
litikamızın yöneltılmesindede protokol, ılişkileri yumuşatan,
insanlann nezaket ve karşılıklı anlayış ıçin birbırlen ile uz-
laşmalannı sağlamalanna yardımcı olan kaıdeteri ihtiva eder.
Biz, protokole boş veriyoruz. Protokolü horiuyorve onun-
la dalga geçebıliyoruz.
Dış polrtikadan kim sorumludur? Dış polıtikayı kım yürü-
tür? Kimin açıklaması resmı gorüş sayılır? Türkiye'de şu an-
da herkes başına buyruk dış politika yapmakta ve yaptığı
intibaını yaratmaktadır.
Cumhurbaşkanı, başbakan, Genelkurmay başkanı, Dı-
şişleri bakanı, Dışişlen müsteşan. milletvekılleri, medya,
sendikalar, ünıversiteler, ışadamlan, ayn dış poPrtika görüş-
lerinin savunuculan haline gelmişlerdır.
Cumhurbaşkanı, Pakistan ve Bangladeş'te dinın sıyase-
te alet edılmesinden duyduğu endişeyi açıklıyor. Başbakan,
Almanya Başbakanı ve Dışişleri Bakanı'na kafa tutuyor ve
sonra kabahatı medyaya yüklüyor. Çiller, "olmaz olmaz" tu-
tumunu sürdürüyor, sonra pışkın pışkın el sıkışıyor. Dışişle-
n Müsteşan yemeğın altı tutmasın dıyeçırpınıyorve herşe-
ye rağmen lyımseriıği bırakmıyor.
Almanya Dışişleri Bakanı Kinkel kırgın geldı, kızgın te-
maslar yaptı ve küskün gıtti. Erbakan gülümsemeyı bırak-
mıyor. Avrupa Birliği ufuklarda kayıp oldu. Biz hâlâ bırbiri-
mızı yemekle zamanı geçınyoruz.
Orgeneral Karadayı, Yunanistan millı bayramında Atina'ya
çıçekler attı. Sivıl kanattan kendısıne pek destek ortaya çık-
madı. Atina, bu jesti kısmen olumlu, kısmen ihtiyatla karşı-
ladı. Selanik'te Ans-Tofaş basketbol maçında Yunan seyir-
cınin aşın mıllıyetçiliğı, Aris ıdarecılerinin dostane ev sahip-
liğinı unutturdu.
Kim neyı, ne için ve ne bıçim yapıyor? Anlayana aşkol-
sun.
BDT zirveleri boşanma
oturumlanna benziyorRusya lideri Boris Yettsin'ın hastalığı nedeniyle de-
falarca ertelenen Bağımsız Devletler Topluluğu (BDT)
liderleri zirvesi, 28 martta Moskova'da yapıldı. Yelt-
sın'ın, pek çok BDT lıdennın sıkıntılı bakışlan arasında
4. kez topluluk başkanlığına seçilmesı de zirvede dıle
getınlen açık eteştiri ve özeieştirilerin "BDTde yeni aşa-
ma" (?) olarak nrtetenmesi de kimseyı fazla etkileme-
di. Ertesi gün hemen hemen bütun Moskova gazete-
leri, BDTnin "giderek çaresizleştiğini", "Kremlin'in
otoritesinin zayrfladığını" ve toplulugun "birieşme-
den çok, boşanma sürecini düzenlediğinin netleş-
tiğini" yazdılar.
Siyasal konularda bütünleşmeden artık fazla söz et-
mek istemeyen Moskovanın, 2000 ve 2005 yıllanna yö-
nelik aşamalı ekonomik entegrasyon modeli önerileri-
nı ıçeren anlaşmanın altına yalnızca Yettsın ımza attı;
ötekiler belgeyi inceleme sözü verdiler. Bunun da
BDT'de 5 yılı aşkın süre içinde imzalanan 800'e yakın
belge gibi, kâğrt üzerinde kalacağı kanısı yaygın.
Azerbaycan'ın, Rusya'dan Ermenistan'agızli sılah sa-
tışı yapılmasının ortaya çıkması sonucu yoğunlaşan
şikâyetlen; Gürcıstan'ın Kremlin'i, Abhazya sorunun-
da kendisınden bağımsız davranmakla suçlayan vur-
gusu; kendıni BDTden çok NATO'ya yakın hıssettığı-
ni belli eden Ukrayna'nın "topluluğa aşın ümit bağ-
ianmaması gerektiği" uyanlan zirveye gölge duşür-
dü. BDT ıçındekı dört gruplaşma son zamanlarda lyı-
ce belırgınleştı. Bınncısı, "Rusya-Belarus"; ikincisi,
"Rusya-Belarus-Kazakistan-Kırgızistan";üçüncü-
sü, "Ozbekistan-Türkmenistan-Kazakistan-Kırgı-
zistan"; dördüncusü, "Azerbaycan-Ukrayna-Gür-
cistan" (Özbekistan da bu gruba sıcak bakıyor). Ayn-
ca Türkiye. iran, Pakistan ve Afganistan ile BDT üyesi
6 ülkenın (Azerbaycan, Kazakistan. Kırgızistan, Türk-
menıstan, Özbekistan ve Tacikistan) ekonomik işbirli-
ği organizasyonu bulunuyor.
RUSYA-ABD
RUSYA-BELARUS
Yeni bir devlet mi doğuyor?Son zamanlarda Moskovaya yönelik eleştirilennı yo-
ğunlaştıran, aynca kendi ulkesindekı muhalif gösterile-
ri ve polisin müdahalesini aktaran Rusya gazetecileri-
ne karşı tutumunu sertleştiren (bunlardan birini sınırdı-
şı eden) Belarus liden Aleksandr Lukaşenko, çarşam-
ba günü Rusya lideri Boris Yeltsin'le göruşecek. Amaç,
Rusya ile Belarus arasında tam bir yıl önce, 2 Nisan
1996'da yapılan bütünleşme aniaşmasını perçınleyen
ve iki ülkenin konfederatif ya da "aşağı yukan konfe-
deratif" bir ortak devlet içinde birleşmelerini öngören
yeni bir sözleşme ımzalanması.
Belarus Devlet Başkanı, biriiğin "eşitlik temelinde"
gerçekleştınlecegıni belirtiyor. Moskova'da Lukaşen-
ko'yu hem diktatorlük eğılımi dolayısıyia hem kornunist-
lere yakın olmakla hem de Belarus'un Rusya açısından
ekonomik bir yük olacağı nedeniyte suçlayanlar gide-
rek artıyor. Ozellikle sağ çevrelerde, ulkeler arasındaki
buyüklük farkına dikkat çekilıyor. (Rusya nufusu yakla-
şık 150 milyonken, Belarus'unkınin 10 milyonu aşma-
dığı; ortalama ucretin Rusya'da 200, Belarus'ta 90 do-
lar civannda olduğu; bütünleşme halinde ortak devle-
tın ekonomisinin yalnızca yüzde 6'sını Belarus'un oluş-
turacağı ve Minsk'in Rus gazı ile petrolüne büyük ba-
ğımlılığına karşın inısiyatıfi ele almak istedığı söylenıyor.
Aynca butünteşmenin, Batı karşısında Rusya'yı -siya-
sal ilişkiler ve ekonomik yardım potansiyeli açısından-
olumsuz etkileyeceği savunuluyor).
Butünleşmiş devletin üst yönetimi; içinde devlet baş-
kanlan, başbakanlar, parlamerrto kanatlan liderlerinin bu-
lunduğu bir konsey tarafından yürutülecek. Kimıleri bu
durumda -Rusya parlamento kanatlan başkanlarının
sol kökenli olmalanna dayanarak- konseyde Yeltsin'ın
azınlıkta kalabileceğini iddia ediyor.
Konseyin başkanlığı rotasyon sistemıyle iki yılda bir
el değiştırecek; yanı şimdi bu göreve Yeltsin seçilse de
1999-2001 yıllannda ortak devleti uluslararası alanda Lu-
kaşenko temsıl edecek. Rusya solunun sıcak baktığı Lu-
kaşenko'nun, 2000 yılındaki Rusya (ya da ortak devlet)
başkanlık seçimlennı kazanması ihtimali üzerinde du-
ranlar da var.
Vatanı
satmak
kârlı değil
Geçen günlerde Rusya'da
tarihsel bir yıldönümü iç
burukluğuyla anımsandı. 130 yıl
önce, 30 Mart 1867'de
VVashington'da yapılan
anlaşmayla Çar II. Aleksandr,
Alaska'yı ('Rusya Amerikası'nı)
ABD'ye satmıştı. O tarihte Kınm
Savaşı'ndan sonra oldukça zor
durumda bulunan Rusya
açısından satışın bedeli çok
büyük gibi görünüyordu: 7 milyon
200 bin dolar. Ancak ABD, bu
işten yalnızca siyasal olarak
değil, ekonomik açıdan da çok
kazandı. Satıştan 30 yıl kadar
sonra Alaska'da bulunan bin
tonu aşkın altın, Rusya iktidannın
yüzüne tokat gibi indi.
Bu konu, sadece uzak tarihle ilgili
değil. Bundan birkaç yıl önce
Rusya basınında, bazı Batılı ülke
ve şirketlerin, Sibirya'nın çeşıtlı
bölgelerini "büyük paralarta"
satın alma planlan yaptığı uzenne
çeşıtlı yazılaryayımlanmıştı.
Bugünlerde de bu tür "zorunlu
adımlar"m gündeme
gelebıleceğinı söyleyenler var. Bir
grup radikal milliyetçi ise
ABD'den Alaska'nın geri
alınmasını talep ediyor.