27 Kasım 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
31 MA1TM997 PAZARTESİ • • • • CUMHURİYET SAYFA HABERLERIN DEVAMI Istanbjl Edırne Çana><ae Kocae izmir Manisa Aydın Denızı PB PB PB PB A A A A *4 16 14 12 16 15 18 14 Sınop PB Samsun PB 10 Trabzon Y 9 Gıresun PB 10 Ankara PB Konya PB Eskişehır PB 6 Sıvas PB •Zongudak PB 9 Antalya 15 Kars Adana Mersın Dıyarbakır Şanlıurfa Mardin Sıirt Hakkân Van A A Y PB Y Y K K 16 14 9 14 7 7 2 4 K 0 ~^2 Doğu Karadenız ile Güneydoğu Anado- lu'nun doğusu karla kanşık yağmurlu. Doğu Anadolu'nun doğusu kar yağışlı, diğeryerier az bulut- lu ve açık geçecek. Hava sıcaklığı bıraz artacak. Rüzgâr ku- zey ve batı yönler- den hafrf, ara sıra or- ta kuvvette esecek. Londra Parıs Roma Beriin Amsterdam Madrid Sofya Brüksel PB B B Y Y PB B Y 1ü 12 20 10 9 22 16 9 Budapeşte Y 14- Münıh Atina Milano Oslo Helsinki Stockholm Belgrad Viyana Bonn B Y B K K PB Y Y 2Ü 20 0 -2 0 18 14 12 Y 10 Tahran Kahıı Moskova -4 Aşkabat Almatı Taşkent Bakü Bışkek Tiflis Kahire B Y Y Y Y Y Y 20 8 14 14 10 10 21 Şam 15 0Aç. Parçal- bututlıı i Sıslı Bulütlu ^ Çok bulutlu ı YağTiarlij °-AA^A? Karlı Sulu ka/ Gok gûnîltülG G I T N C E L CÜNEYTARCAYÜREK • Baştarafı 1. Sayfada bunalnr' yaşanıyor. Bugjnku duruma geniş açıdan bakalım; hükümeti Dİuşturaniki partnın genel başkanlan "gitmek istemi- /or". Nedenlerinı bilmeyen kalmadı. Ne k daha vafıim gerçek, demokrasimizin vazge- pilmez öğesi muhalefetımizin, muhalefette kalmakta Jirenmesı! Yanm ağızla bır şeyler geveliyoriar. REFAHYOL'un pkmesini yüksek sesle, altını çizerek söylüyorlar. Ge- işmeler olası bir koalısyonda birlikteliğe dayandı mı nırıltı ite homurtu arası söylemlerle geçiştiriyortar. Örneğin CHP; DSP'den gelen dörtlü hükümet öne- isini "üç partinin sayısı yeterii, bizi katmayın" diye jeri çeviriyor. Öyküyü belkı bilirsiniz. Ressam Çallı ıle arkadaşla- ı, mehtaplı bir gecede Kalamış koyunda kürek çeki- or, gecenin tadını duyuyorlar. Birara Çallı, sessizliği bozuyor. "Çocuklar" diyor, "şu nda içımden geçenleri bir bılseniz, kendinizi denize tarsınız". Arkadaşlanndan biri, "Öyleyse ne duruyorsun, sen t kendıni denize". Çallı, ışte o zaman, "Haaa" diye yanrtlıyor. "Siz ba- a bakmayın!" Bizim muhalefet de söz iktıdarı devirmekten açıldı ıı demediğini bırakmıyor. "Hadi hükümete" çağnsı eldı mı "Beni kanştırmayın" deyip kenara çekiliyor. iaşka olasılıklar Şaibe Hanım ıktıdarda. Hem de beleşten başba- înlığı yakalamış. RP'den ayrılmayı bir türlü sindire- ııyor. RP, "malum". Tam 27 yıl bekledikten sonra düşle- ıi süsleyen iktıdan, üstelik başbakanlığı yakalamış. stüne üstluk kirli çamaşırlan temizleyeceğini vaat Jerek kısa yoldan neredeyse tek başına iktidar ol- uş. Bırakırmı? Partiler bu halde. Ya umudumuz parlamento? Hü- ımet konusunda üzerine ölü toprağı serpilmiş gibi. DYP içindeki kıpırdanmalar ikı sesli. Koroya dönü- ır mü dönüşmez mi henüz belli değil. Yıldınm Ak- na, "hükümetin tükenmişliğini" açıkseçiksergiliyor. Yalım Erez'e göre hükümet sorunu MGK kararla- la bağlantılı. Oysa, Yıldınm Aktuna çok daha açık. Ne yanıyla ba- ırsa bakılsın DYP-RP biriikteliğinin artık sonuna gel- jimizi açıklıyor. RP'de neler oluyor? Doğaısu, RP içinde hükümet runu duraksamalı irdelemelerden geçiyor. 8 yillık sintisiz egitirn sorununda kuşku yok, duyariılar. ia hükümette kalmakta, çok, ama çoook daha faz- duyarlı olduklan anlaşılıyor. Hem RP'Iİ olmayı hem de "salim düşünmeyi" sin- erekolgun siyasetçi kirrtiğini pekiştiren Aydın Men- res'e göre "Bu hükümet, siyaseten bitmiştir". ?imdilerde siyasetin dışında olan deneyimli politi- :ı, bu görüşü doğruluyor. "Hükümet fiılen sona er- Genye resmen açıklanması kaldı" diyor. DYP ve 'deki dalgalanmalara değinirken hükümetin nasıl leceği sorusunu, "Mahkeme kadıya mülk mü" di- yanıtlıyor. ki parti içindeki "kıpırdanmalar" -görünüşte- hükü- ıti gidici kılıyor. Ancaaak; bu hükümete ruhunu şey- ıa satacak kadar bağımlı görünen Şaibe Hanım ye- Dİanlar peşinde. Kesintisiz eğitime -RP'nin de ka- ettiği söylenen- "Arapça ile Kuran'ı 'seçmeli ders' rakyeheştirmeyi" planladığı söylenti olmaktan çık- îrtık gazetelerde haber oluyor. Tabii, askerleri "ik- edebilirse". Göreceğiz. 1P Genel Sekreteri Oğuzhan Asiltürk ise "Eğitim ıınunu askerler mi çözecek" gibi ters ve anlamsız ;laşımlarfa gergin günleri daha gerilimli aşamalara lyor. )ysa, askerlerin amacı çok açık: .aik cumhuriyetin elden çıkmasını önleyecek her emi almak... 'ozlaşmaya izin vermemek! lUMHURİYET'TEN »KURLARA RHAN ERtlNÇ Baştarafı 2. Sayfada ıatçı bir TV'deki haber programına katılıp 8 yıllık ke- tısiz eğitime karşı çıkan şeriatçı bir başyazar da, ge- eğe yönelik soruyu yanıtlamak yerine "Şu vartayı bir italım da" sözlerini ağzından kaçınverdi. yumhunyet'ın yıllardır gündeme getirdiği tehlikeleri ı dönemde medyanın da fark etmiş olması geleceği- : içın olumlu bır göstergedir. aörevımız bundan sonra da RP'nin bu vartayı atlatmak sergıleyeceğı oyunları izlemek olmalıdır. • imlak Bankası'nın, Aydın Ayaydın'ın da genel müdür- dörtemini kapsayan 1994-95 yıllan arasında açtığı iha- rde 46.5 trilyon lıra zarar ettiğini, belirli şirketlere sıra- a ış verildiğinı Bankalar Yeminli Murakıplan ve Emlak- ık Teftiş Kurulu raporlarına dayanarak Esra Yener dı. • açak işçi çalıştınlmasınagöz yuman, yurtdışında ya- an Türklere "satılık emeklilik" uygulaması getiren, di- yandan prim ödemeyenlereaf getiren hükümetin, geç îklilik yasasıyla SSK'de uyguladığı çifte standardı Ba- Salman haberieştırdi. 1illı Eğitim Bakanlığı'nın, dinsel eğitimi sürdürmek jcıyla 8 yıllık zorunlu temel eğitim uygulamasında tüm ğretım okulları için Arapça. Osmanlıca, Kuran ve ha- jerslerirı seçmeli hale getirmeyi öngören planını Emi- Kaplan gündeme getırdi. • uca ve Bergama cezaevlerinde üç gün süren eylem- ı aynntılarını İzmir Büro haberleştirdi. • P'nin öfgütienme çabasının vardığı boyutlan Celal laz, KESK'e yaptığı baskıları da Necati Aygın du- iu. • jknolojideki gelişmelerden insan sağlığını korumaya 3lik yansımalan Gündüz Imşir ıle Saadet Uslu in- diler. • yasal taihimizdeki en tehlikeli olaylardan biri olan "31 t Vak'as "nı konuya ilışkın yayınlardan Banş Doster di nümüzceki pazartesiye kadar gönlünüzce bir hafta rmeniz jıleğı ve saygılanmızla. Gölhan: Kabul etmeyen gider ANKARA (Cumhuriyet Biirosu) - MGK toplantısı öncesinde DYP, hü- kümet ortağı RP'ye "Gereği yapü- mazsa günah bizden gider" mesajını gönderdi. DYP Genel Başkan Yardım- cısı Mehmet Gölhan, 8 yıllık zorunlu eğitime RP'nin yanaşmaması olasılı- ğıyla ılgıli olarak u Bu ilkeleri kabul e- den geür, günah bizden gider" dedı. Genel başkan yardımcılanndan Ha- san Eldnci de "MGK'nin dikkat çek- tiği irticayla ilgili tedbuierdesavsakla- ma olursa partimizin yetküi kurullan toplanır. DYP gereğini yapar" diyerek ortaklannı uyardı. Sanayı ve Tıcaret Bakanı Yalım Erez. •'Gcrekinc hükü- met bozulur" görüşünü dile getırdi. MGK toplantısı öncesinde, DYP kurmaylan ortaklanna uyan mesajla- n verdı.Gölhan, 8 yıllık zorunlu eği- time gecıleceğinı, ancak 6. sınıftan ıti- baren Kuran-ı Kerim ve Arapça ders- lerinin seçmeli olabileceğıni söyledı. Türkiye"nin insan haklan, demok- ratikleşme konulannda Batı'yı örnek aldığına işaret eden Gölhan, "Neden, bu 8 >ılhk eğitimde de olmasın" dedı. Gölhan, 5 yıllık sistemın dünyada sa- dece Iran, Hindistan. Vietnam ve Ko- lombiya gibi ülkelerde uygulandığına dikkat çektı. Gölhan, "Seçmeli Kurann Kerim ve Arapçaders uygulamasını ortağınız kabul eder mi" sorusuna, "O zaman bu ilkeleri kabul eden gelir" yanıtını verdi. Hasan Ekincı de Başbakan Necmettin Erbakan ve RP kurmayla- nnın tabanlanndan kopmamak içın gerilimi tırmandıran açıklamalar yap- tıklannı kaydederek "8 yülık kesinti- siz eğitime geçilecek" dedi. Toplantı- da sert bır konuşma yapan Erez, "Bi- zi devlette rejûn arasında tercibe zor- lamayın" dedı. Erez'ın aynca Özer Çiller'ın Anadolu Kulübü'ndekı dave- tini "Özer Bey'le bu tür bir masada otunnak istemiyorum" diyerek red- dettiği ıddıa edıldı. Açıhş konserinde laiklik sloganları ANKARA (Cumhuriyet Biirosu)-14. Uluslararası An- kara Miizik Festıvah'nin açı- hş konserinde binlerce kişı "Türkiyelaiktir, laik kalacak" sloganlan attı. Cumhurbaşka- nı Süleyman Demirel de sa- londaki görüntüyü "çağdaş Türkiye tabtosu" olarak nite- lendirdı. Jürk-Metal Sen'ın Mustafa Özbek Tesislen'nde 8 bini aşkın kişının katılımıy- la gerçekleştirilen Ankara Uluslararası Müzik Festiva- li'nın açıhş konseri, organi- zasyon sorunlan nedeniyle yanm saat geç başladı. Gecik- me protestolara yol açarken Cumhurbaşkanı Demirel'in salona girmesı ve yurttaşlan Festivaün açıhş konuşmasmı yapan Cumhurbaşkanı Demirel, sanatçüan övdfi. lacak" sloganı ve alkışlarla karşılanan Demirel, "Siz sanatçılar. sizinle övünü- yoruz. Sizlerlegurur duyu\ oruz.Siz mü- zikseverier Atatürk Türkiyesi'ne böyie- sine büyük bir katkıda bulunduğunuz için dev letim aduia size şükranlarunı su- nuyorum"dedi. Yollardakı kalabalık nedeniyle geç kaldığını belirten Demirel şöyle konuş- tu: "Buradaki bu tabloya sizin görmedi- ğiniz bir boyutu ekle>eceğim.40 dakika- dır asfahtan buraya gelmeye çahşıyo- rum. Yollar sel gibi bu festivali görmek bir şeydir. SevdaCenap And Müzik Vak- fi'nahepinizadınaşükran\esesgisunu- yorum. Yine huzurunu/da. milletimizin gurunı olan bu değerli sanatçılanmıza. şu muhteşem tabloya bakın. Şimdi size sunacaklan ziyafet öncesinde sanatçıla- nmıza minnet ve şükranlarunı sunuyo- rum." Sevda Cenap And Müzik Vakfı Baş- kanı Mehmet Başman'ın da festivale katkıda bulunanlara teşekkür etmesinin ardından. Şef Jansug Kakhidze yöneti- mınde, Bilkent Uluslararası Orkestrası [BASS Orkestrası (CSO), Devlet Opera ve Ba- lesi Korosu, Bilkent Senfoni Orkestra- sı, Kültür Bakanlığı Çoksesli Korosu ve TRT Çoksesli Korosu'ndan oluşan 400 kişilik sanatçı topluluğu Beethoven'ın 9. Senfonisi'ni seslendirdi. llgiyle ızlenen konsere, Kültür Baka- nı İsmail Kahraman, TBMM Başkan- vekili Hasan Korkmazcan. DSP Zon- guldak Milletvekıli Mümtaz Soysal. CHP Samsun MilleUekili Murat Ka- rayalçın ile CHP Ankara Milletvekıli AB Diııçer ve Çankaya Belediye Baş- isteyen Ankarahlaria dolu. Bu müthiş (BASSOt.jCumhprbaşjtanlığ^ Şenfojıi kanı Da&uı Ta^delep de ka}ıldıv Cıımhıırbaşkaıu^ndan sağauyuya çağrı • Baştarafı 1. Sayfada Süleyman Demirel, bir An- kara Evi'nden 25 bin metre- karelik bir ticaret sarayına gelindiğini, bu çizgınin Tür- kiye Cumhuriyeti'nin gelış- me çizgisine paralel olduğu- nu anlattı. Gelinen noktanın gerçek- ten övünülecek bir nokta olduğunu kaydeden Demi- rel. "Bu büyük Atatürk'ün Türkiye Cumhuriyeti dev- letinin çekirdeğine koyduğu kalkınma hamlesi ruhunun ifadesidir. Türkiye o gün karşısında bulunduğu ülke- lerle barışa gitmiş ve zafer- den sonra o ülkelerie el sıkıs- maya ve uygaıiığı temsil e- den o ülkelerie beraber ça- lışmaya karar vermiştir. Bu, çok büyük bir karardır. Atatürk'ün dehasıdır bu" diye konuştu. Demirel, aradan 73 yıl geçtiğinı Ve Türkiye'nın bu süredeçağdaşuygarlığı ya- kalama ve bunu temsil e- den ülkelerie beraber hare- ket etme kararlıhğını sür- dürdüğünü belırterek "Bu- gün, eğer Türkiye''nin Av- rupa Biriiği'nin parçası ol- masını tartışıyorsak, işte bu kararülığın sonucudur. Türkiye'nin AB üyesi oüna- sı için her türlü sebep var- dır" dedi. "Türkiye daha üeri götürülecektir" diyen Demirel, Türk sanayici, ay- dın ve siyasetçilenne düşen görevin medeniyet ka\ga- sını daha ileriye götürebil- mek olduğunu söyledi. Demirel sözlennı şöyle sürdürdü: "Türkiye'deki tartışmalara bakıp bunal- mayın. Gönül ister ki bu tar- tışmalar rahatsız edici şekil- de yapılmasın. Ama rahat- sız edici veya etmevici, bu tartışmalann yapılabilmiş olması, Türkiye'nin, hür ve serbest olmasının bir işare- ti sayılmahdır. Tartışmala- ra bakılarak yapılması gere- ken hür ve serbest olmak- tan vazgeçmeye kalkmak değildir. Tartışmalar hür ve serbest kahnarak aşdacak- tır. Sağduyu bir yerde hâ- kim oîacaktır, konsensüs. bir fikir beraberiiğigayetta- bü ki oîacaktır. Ama, bu tar- 6 Yılbaş'ın emriyle 3 kişi öldürdük' • Baştarafı 1. Sayfada ancak Türkiye'de MlT'ten emiraldığını ile- ri sürdükleri Velit Hüseyin adındaki kışinin öldürdüğünü belirttiler. Velıt Hüseym'i, Mumcu cinayetinin ardından Kuzey Irak'a kaçırdıklanru ileri süren itirafçılar. söz ko- nusu kişinin MlT'in elemanı olduğundan emin oldukJannı belirttıler. Itirafçı Murat Ipek, "O zamanlar Tansu Çıller, Sayın Mehmet Ağar. ondan sonra İb- rahim Şahin, Korkut Eken, bir de Olağa- nüstü Hal Bölge Vah'si Ünal Erkan >^rdı. Bunlaruı hepsi oraya geldi ve bu (Velit Hü- seyin) onlarlaydı. Ondan sonra biz onun ke- sinlikle MİT'in içinde olduğuna kanaat ge- tirdik" dedi. itirafçılar, ifadeleri sırasında Van millet- vekillerinden Fethullah Erbaş, Mahmut Yü- baş. Şerif Bedirhanoğlu ile Mustafa Bay- ram'ı tanıdıklannı söylediler. Mustafa Bay- ram'dan haraç aldıklannı anlatan itirafçılar, DSP'li AhmetPiriştinanın, tanıdıklan mil- letvekillerinden Fethullah Erbaş'ın bulun- duğu Mumcu Komisyonu'na rahatlıkla ifa- de verdikleri halde neden Susurluk Komis- yonu'na gitmediklerine ilişkin sorusu üze- rine, tüyler ürperten açıklamalarda bulun- dular. Tutanaklann, konuya ilişkin bölüm- leri aynen şöyle: Murat Demir: Ama, sıze şunu söyleye- yim. Ben Fethullah Bey'e iftira atamam kı Fethullah Bey 'Banabuişiyap' dedi diye na- sıl söyleyeyım. Ama, bana o adam yaptır- dı, bana üç tane adam vurdurdu. Ben nasıl onun karşısma gideyim de ifade vereyim. Siz olsanız gider mesiniz, güvenıp de gider misiniz? Murat İpek: Haşûn Haşimi'yi de ben ta- nıyorum. Günlerce evınde yemek yedik. be- raber oturduk. konuştuk; ama. o insanlarbir iş yaptırmamış. Ahmet Piriştina: Yani, Yılbaş'ın yaptır- dığı işlen böyle iş yaptırdı biçiminde mı geçiriyorsun. yoksa özellikle söylemek is- tediğin birşey... Murat Demir Size bir örnek vereyim: 1993'te... Gündem gazetesinin dağıtıcısı vardı. Tabii. olayı yaptıran Yılbaş. Gittik yaptık olayı. O insanın bazı suçlan vardı. yaptık. Ondan sonra mahkemelik olduk. Mahkemeye çıkacağımız zaman, adamm eşini bir gün önceden ... karakoluna aldır- mıştık polis kanalıyla. O gece kadın orada kaldı ve kadının beynine girdiler, sen bu in- sanı görmemişsin... Gerçekten, kadın beni gördü, ben ateş ederken... Oradan çıktık ta- bii, mahkemeye çıkacağız. Savcıyı anyor. Biz savcının odasmdan içeri girdik. Savcı şunu söyledi: Kadına diyor, 'Yahu bu adam vurmamış, sen buna niye iftira auyorsun.' Bizzat Mahmut Yılbaş'm odasından bera- ber... Ahmet Piriştina: Kadın da hakikaten, bu vurmadı dedı... Murat Demir: Kadın "Bu vurmadı" de- di. Kadının yapabıleceği bir şey yok. Bır ge- ce zaten sorguda kalmış. Geldığı zaman, normal, bağımsız yargmın karşısına sözde çıkıyor. savcı ona fırça atıyor, ne olacak... Aİunet Piriştina: Başka ne var burada o- lay?.. Murat Demir: Daha değişik birkaç tane olay daha vardı. Haraç olayı... Ahmet Piriştina: Söylemek istemiyorsun. Murat Demir: Tabii onlar ayn. Fethullah Erbaş: Ama, senin adam öl- dürdüğün ortaya çıkarsa, cinayetle yargıla- nacaksın ve çok büyük ceza yıyeceksin... Murat Demir: Ben cezamı çekmeye ra- zıyım. Uğur Mumcu Komisyonu Başkanı Er- sönnıez Yarbay'ın, "Susurluk Komisyonu yakında rapor yazmaya başlayacak, üç beş gün içindeyazılı bir şey gönderseniz i> i olur" uyansı üzerine Murat İpek, Susurluk Ko- misyonu'na video gönderdiklerinı. gönder- meyi düşündüklerini söyledi. hşmalardan rahatsız olup devletin ve rejimin hakkın- da inançsızhğa kapılmayı fevkalade yanlış buluyo- rum." Türkiye'nin rejiminin bugün dünyanın geldıği en son rejim modeli olduğunu kaydeden Demirel, "De- mokrat bir ülke; sosyal, la- ik hukuk devleti. Buradan geriye gidemeyiz. Buradan ileriye gideceğiz. Bunlan düzelterek gideceğiz. De- mokrasimizi ıslah ederek gi- deceğiz. O zaman bu tartış- malann hiçbirisi bizi rahat- sız etmez" diye konuştu. Demirel. "Türkiye'deki tartışmalar aşılmazsa ne olacak" yönündeki soruya ise şu yanıtı verdi: "Sorunuz rejim rahatsız- lığı taşıyor. Rejûn her an çö- kebilir düşüncesi büyük SH kıntı yaratır. İlk önce rejim çökecek kanaati kafalardan atılnıalıdır. Biz eksiklikleri- mizi tamamlamaya çalışır- ken rejim çökecekmiş gibi düşünürsek, dış ülkeler bi- ze ne derier. Herkes bu dü- şüncevi kafasından atsın. Türkiye ilerieyecek." ATO Başkanı Ahmet Ça- vuşoğlu da cumhunyetin 74. yıhnda ortaya çıkan re- jim tartışmalannın ekono- mi tartışmalannın da önüne geçtiğıni belirterek siyasi partı liderlerinin laiklik, şe- riat, demokrasi, cumhuriyet ilkeleri gibi kavramlar ko- nusunda görüş birliğine \armalanyla sorunun çözü- leceğini söyledi. Anayasal ilkelerde buluş- ma çağnsı yapan Çavuşoğ- lu, "İslam dini ile laiklik, Atatürkçülük, sosjal devlet kavramlan birbirine zıt de- ğil, aksine bizi oluşturan kavramlann bütünüdür. Si- yaseti ne camiye ne de oku- la sokacağız. Dünyada bu- güne kadar bunu en iyi uy- gulayabilen Müslüman ül- ke biziz ve aksini görme fır- sannıda hiçbir düşmanunı- za vermeyeceğiz"' dedı. Te- sisin temelini atarken De- mirel ve beraberindekilerin üzerinde bulunduğu plat- form, çökme tehlikesi ge- çirdi. Sarsıntı geçiren plat- form, hafıfçe çöktü. Sarsın- tının etkisiyle sendeleyen cumhurbaşkanına koruma- lan yardım ederken tören alanında da heyecan yaşan- dı. Ecevit 'Erbakan PKK'den daha tehlikeli' • RP'nin savıınduğu çok hukuklu sistemin tehlikelerine işaret eden DSP lideri Ecevit, bu sistemin uygulanması durumunda, bütün mezheplerin, tarikatlann, etnik gruplann ve azınlıklann ayn birer hukuk sistemine göre yaşayacaklannı söyledi. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Demokratik Sol Parti Genel Başkanı Bülent Ecevit, RP Genel Başkanı Başbakan Necmettin Erba- kan'ın savunduğu "çok hu- kuklu sistem"in PKK bölü- cülüğünden daha tehlikeli ol- duğunu söyledi. Ecevit, dün yaptığı yazılı açıklamada. RP'nin kimi ideologlannın yıllardır "çok hukuklu sjstemi" savunduk- lannı kaydederek RP'nin anayasa değişikliği sırasında 1 da laıkli^ıîöîûyan 24. maâ-* denin bu amaca uygun dü- zenlenmesi konusunu gün- deme getirdiğini anımsattı. Çok hukuklu sistemin uy- gulanması durumunda, bü- tün mezheplerin, tarikatlann, etnik gruplann ve azınlıkla- nn ayn birer hukuk sistemi- ne göre yaşayacaklannı söy- leyen Eoevit. Osmanlı'nın çözülüşündeki başat neden- lerden birinin çok hukuklu- luk olduğuna dikkat çekti. Iş- galci devletlerin Osmanh'ya çok hukuklu sistemi dayat- masının Lozan'da boşa çıka- nldığmı kaydeden Ecevit, "Baah işgalcilerin yapamadı- ğuıı şimdi Refah Partisi yap- mak istiyor. Bu da Refah'm 'Mıllı Görüş'ünün ne denli gayrimilli olduğunu göster- meye yetse gerektir"' dedi. Mahir Çayan ve arkadaşlan anıldı I Baştarafı 1. Sayfada bağunsızhk için savaşma az- mi bilenecekti" dedi. Idam cezasına çarptınlan Deniz Gezmiş v e 2 arkadaşı- nın infazının durdurulması için düzenledikleri eylemin ardından Kızıldere'de gü- venJik güçleriyle girdiklen çatışma sonucu katledilen gençlerdün mezarlan başın- da anıldı. Ankara'da Mahir Ça- yan'ın mezan başında dü- zenlenen törende konuşan ÖDP Ankara ll Başkanı Haydar llker. Çayan ve ar- kadaşlannın devrim müca- delesinde yaşamını yitirdik- lerini anlatarak şöyle devam etti: "Bununiçin bombalan, kurşunlan, ölumü savaş slo- ganlanyla karşüadılar.Sa\aş sloganlanmn kulaktan kula- ğa yayılması silahlarm elden ele geçmesi için ölüme hoş- geldin, sefa geldin' dediler. Bu, kökleri derinlerde olan bir isyan geleneğidir. Bu kök- ler Anadolu'da olduğu gibi değişik coğrafyaiarda da vardır. İnsanhk tarihi, ezen- lerie ezilenlerin mücadelesi- nin tarihidir ve bu mikadele de ezilenlerin iktidanna ka- dar sürecektir." ÖDP'nin anma etkinliği- nin ardından Halkevleri de Çayan ve arkadaşlannı an- mak üzere mezarlığa geldi. G U N D E M MUSTAFA BALBAY • Baştarafi 1. Sayfada nı bugün yapıyor. MGK toplantılan genellikle her ayın son cuması yapılırdı. Bu kez öyle olmadı. 31 marta alındı. 28 şubattan bu yana yaşananlan satır başlarıyla aktaralım: - Dokuz saat süren toplantının ardından Tansu Çiller telefona, Erbakan kurmaylanna koştu. Çil- ler, "darbeyi önlediğini" anlattı. Erbakan da kamu- oyuna toplantının "uyum içinde geçtiğini" söyledi. Ardından ekledi; "Türk Silahlı Kuvvetleri'yte tam bir uyum içindeyız." - Buna yanıt, Genelkurmay Genel Sekreteri Tüm- general Erol Özkasnak'tan geldi. Özkasnak, "Türk Silahlı Kuvvetlerisadece çağdaş, laik, Atatürk ilke- lerine inananlarla uyum içindedir" dedi. - Bu tablo, farklı bir sürecin habercisiydi. Öyleol- du. Bir aydır, yükselip alçalan bir gerginlik yaşıyo- ruz. - Denız Kuvvetleri Komutanı Oramiral Güven Er- kaya Pakistan Büyükelçiliği'nin kokteylınde, "Üç şey tartışma dışıdır" dedi, "demokrasi, laiklik, hu- kuk devleti. Bunlardan ödün verilemez." - Erbakan son hafta rotasını biraz daha gerginli- ğe doğru kırdı, "Cumhuriyeti inananlar kurmuştur. Bizden taviz vermemiz isteniyor. Vermeyiz." - 27 mart perşembe günü kuvvet komutanları, Genelkurmay Başkanı Orgeneral ismail Hakkı Ka- radayı başkanhğında toplandı. Toplantıda üç nok- tanın altı çizildi: "MGK anayasaldır, çalışmalar bu zemin üzerin- de yürütülmelidir. MGK Genel Sekreteri koordi- nasyon görevini yüfütmektedir. Alınan karaıiarda geri adım söz konusu değildir." - Bu toplantının ertesi günü Karadayı, Çiller'le görüştü. Çiller daha sonra Erbakan'a gitti. Trafik şunu gösteriyor; Karadayı, Erbakan'a Çiller üzerin- den mesaj verdi. - Hafta sonu Erbakan, ortam "gericiliğe" devam etti. Partisinin il başkanlan toplantısında, "Sunigün- demlerle bizi meşgul etmeyin. En ilehciparti biziz" dedi. Tersten bakınca böyle görünüyor olabilir. - Erbakan gererken, DYP içinde de çıkışlar baş- ladı. Olayın "püf noktası burada. Kararları uygu- layacak kurum hükümetse, RP ile DYP'nin uyumu elbette çok önemli. DYP'de Yalım Erez'in başı çektiği "hodri mey- dan"c\\ax, RP'nin MGK kararlarını uygulamaması halinde hükümetin bitebileceğini söylüyoriar. Yalım Erez'in Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği Başkan- lığı bende, Türkiye Siyaset Odaları ve Milletvekili Borsaları Birliği çağnşımı yaratmıştı. Kemal Zeki Gençosman'ın, "Ansiklopedik Türk Isimleri Sözlüğü "n r $öylea/ybr:' »yy "1- Kılıcın, bıçağın ve benzeri şeylerin düz ve keskin olan ağızlan. 2- Yaradılış, huy, mizaç. 3- AJev." Yalım Bey bu anlamlardan hangisini benimsiyor bilemeyiz. Keskinliği seviyorsa, ülke yararını ön planda tutmasını dileyelim. Alevi seviyorsa, saman alevi olmamasını dileyelim. Demokrasinin nimetleri... Sözüm Yalım Bey'den dışan. Acaba diyorum, Çil- ler'le Erbakan her zamanki gibi perde gerisinde an- laştı da... Kimi milletvekilleri ortamı geriyorgibi de... MGK'ye, kamuoyuna, "DYP istiyor, RP istemiyor. Bakalım bir orta yol bulurlar belki" dedirterek za- man kazanmak düşüncesindeler mi? DYP'nin samimi olup olmadığı nisan ayında an- laşılacak. RP'de "yAs/"ltürk başta olmak üzere kimi "kur- ma"y\ar sık sık şu yönde demeç veriyor - Darbe olursa bundan biz kazançlı çıkarız. Ona göre... Bu sıradan bir söz değil. Görünen o ki DYP ile RP işi yayabildikleri kadar yayıp zaman kazanacaklar. Rejim sıkıntıya düşerse o noktada RP, "mağdur" durumda olmaya, "mazlumluğa" hazırlanıyor. MGK'de, "Emrin olurpaşam"; Meclis'te, "Bun- lan haşlayacağım nerede maşam"... Meclis, bu ikiyüzlülüğü daha ne kadar kaldırır bi- linmez. Ama, kaldırdıkça çok toz kalkacak. O gün de toz olacaklar. Sonra? Sonrası kolay... Gelsin demokrasinin nimetleri... Paylaşalım ganimetleri... ANAP lideri Yılmaz 6 MGK kararları RP'yi ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Anavatan Partisi Genel Başkanı MesutYıhnaz. Milli Güvenlik Kurulu (MGK) kararlannın demok- ratik olup olmadığını, Türki- ye'de herkesin tartışmaya hakkı olduğunu. ancak bu ka- rarlann altında imzası olan Başbakan Necmettin Erba- kan'm böyle bir hakkının ol- madığını savundu. Yılmaz, Flash TV'de ya- yımlanan .Ankara Kulisi'nde yaptığı konuşmada, MGK'- nin 28 şubatta yaptığı tarihi toplantı sonrasında Başbakan Erbakan'ın askerlerle uyum içinde olduklannı açıklaması üzerine MGK Genel Sekrete- n İlhan Kılıç'ın, Atatürk ve laiklik karşıtı kesimlerle uyum içinde olamayacaklan- na ilişkin sözlerini anımsata- rak, "Başbakan Genelkur- may Genel Sekreteri'nce ya- lanlanı>orsa o başbakan istifa etmelidir" dedı. Yılmaz. Başbakan Erbakan ve iktidann büyük ortağı N RP'nin MGK kararlannı tar- tışmaya hakkı olmadığını be- lirtirken de. "O kararlara ka- ülsanız da kaülmasanız da, kararlarahndıysa sizi bağlar" dedi. Erbakan'ın. imam-ha- tiplerin RP tabanına mücahit yetiştıren okullar olduklanna ilişkin açıklamasına değinen Yılmaz, "Bir siyasi parti bu okuHan kendi tabanına mü- cahit \etistiren okuDar olarak görürse. laikliği savıınan ku- rumlar da bunun karşısında olur" diye konuştu. Bugün i- mam-hatiplerde 500 bin öğ- rencinin eğitim gördüğünü söyleyen Yılmaz, bu okulla- nn rejime karşı gibi gösteril- mesinin anlamsız olduğunu savundu. Yılmaz, aynı programda Erbakan hakkında yeni bir id- dia ortaya attı ve askerleri suçladı. Yılmaz, Milli Nizam Partisı'nın kapatılmasından sonra 12 Mart'ın arkasındaki komutanlann Erbakan'a Mil- li Selamet Partisi'ni kurdur- duklannı iddıa etti.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle