Katalog

31 MART1997 PAZARTESİ CUMHURİYET SAYFA 13 ANKARAIŞIK KANSU Amaç başka 8 yıllık zorunlu ve kesintisiz ilköğretime karşı çıkanlar, bir çocuğun 5 yıllık ılkokul sonrası mesleğe yönlendirilmesi gerektiğinı savunuyorlar. Gerçi, hazıriadıklan kitapçıklarda, raporlarda imam- hatiplerın meslek okulu değil, "din eğitimi"veren kurumlar olduğunu belirtip çelişkiye de düşüyorlar, ama asıl amaçlan şu görüşleri ile berraklaşıyor: "Çocuk, ancak çok genç yaşta Kuran'ı ezberleyebilir, hançeresi o zaman gelişir..." Bütün bu savları, bu konunun uzmanı, Eğitim Bilimleri Fakültesi öğretim üyesi Prof. Dr. Ibrahim Etfıem Başaran a anımsatıp, düşüncesini sorduk. Şunları söyledi: "Çocuk bir mesleğe yönelmesi gerekiyorsa, bu meslek seçimi, çocuğun soyut düşünceye geçtiği, amacını görmeye başladığı 14-15 yaşlannda olur. Bu yaşlardan önce bir çocuğa meslek seçtirmek, öncelikle insan haklarına aykındır. Çocuk, engellenmiş olur, yeteneklerine uymadığı için düşkınklığına uğrayabilir." Gelelim ikinci tartışma konusuna: İmamlık, hatiplik meslek midir? Başaran, şu görüşte: "Tarihimize ve çağdaş kavramlara bakıldığında, imamlığın meslek olmadığı görülüyor. Aslında, tartışmanın arkasında başka bir amaç var: Çocuğu, ilkokulu bitirir bitirmez imam- hatip okullanna göndererek dindar değil, Müslüman değil, dinci yapmak, dini alet eden insan yapmak..." Peki, başka ülkelerı örnek gösterip, 5 artı 3'te direnmelerinin gerekçesi ne ola? ibrahim Ethem Başaran'ın yanıtı şöyle oluyor: "Almanya'da, şurada burada 4 artı 6 var, 5 artı 3 var diyorlar. Evet doğru var, var ama, burada içerik önemli. Orada çocuklar 4 yıl sonra ya da 5 yıl sonra ilkokuldan sonra dini eğitime başlamıyor. İçerik dediğimiz zaman, kuramsal, teknik ve sanatsal bilgiler gelir aklımıza. Din bilgileri bu içeriğin içinde yoktur. Çünkü, din bilgileri tarbşılmaz, sorgulanmaz. 5 artı 3 denerek çocuklara sorgulanmayan, eleştirilmeyen bilgiler verilsin isteniyor." Pompalıların yasak olduğu yer ANAP gaıbunda avcılığı ile tanınan Tokat Milletvekili Metin Gürdere, pompalı silahların, av silahı olmaktan çıkarılması yönündeki istemlere karşı duruyordu: "Pompalılar, av silahıdır. Bunlarla özellikle domuz avlanır." Gaziantep Milletvekili Mustafa Tasar, yerınden laf attı: "Peki, pompalı silahlar yokken domuzlar ne ile vuruluyordu?" Zonguldak Milletvekili Veysel Atasoy, Taşar'a takıldı: "Endişelenmeyin arkadaşlar, pompalı silahların otellere girmesi yasak..." Anadolu erenlerinin vakfı A nadolu Erenleri Küitür ve Sanat Vakfı, 1995'te kuruldu. O günden bugüne imece yöntemiyle serpildi. Vakıf, ekonomik güçlük içerisinde olan başarılı 10 üniversite öğrencisine düzenli burs veriyor. Kimsesiz çocuklara gıyim ve gıda yardımında bulunuyor. Yoksul ailelere gıda, odun, kömür yardımı yapıyor. Vakıf, kimsesizlerin dingin, sıcak bir ortamda bannabılmeleri, dinlenebilmeleri amacıyla bir arsa aldı. Buraya yaşlılara bakımevı yapılacak. Ayrıca, çeşitli kurslar açılacak ve insanlara el becerileri, meslek edinme ortamı sağlanacak. Anadolu Erenleri Küitür ve Sanat Vakfı Başkanı Yusuf Dağ, Türkiye'de huzursuzluk değil, sosyal banşın, kardeşliğin ve ulusal birliğin egemen olmasından yana olduklarını söylüyor. Vakfın iletişim adresi şöyle: "Necatibey Caddesi Ankara işhanıNo: 8/101, Sıhhrye/ANKARA" Arap ölmüş bilir misiniz? B ahar çıçeğe durdu. Oysa, daha geçen hafta Kurtuluş Parkı'ndan bir haber geldi: "Arap ölmüş..." Arap'ın adı da soyadı da vardı kuşkusuz, ama kımse bilmezdi. Konur Sokak'ta araba yıkar, parasını şaraba yatırırdı. "Arap"lığı simsıyah yüzünden gelmeydi. geçmişi ve geleceğiyle eş... Kan çanağı gözleriydi tek, soluk yaşamı algılayan. Arap, bir mart gecesi, sokaklann düzenine yenik düştü, Kurtuluş Parkı'nda • donarak'öldü. Arap'ı üç beş berduş arkadaşının toprağa verdiği gün rastladık şair Ergül Çetin'e. Yeni kitabındaki bir şiirde "Sokakların Düzeni"ni anlatıyor: hüzün döküyor ağaçlar / nere gitsem çıkmaz bir sokak, / geri dönüp geliyorum / kalbimde kanayan bir bıçak. / perdelerini sımsıkı kapatmış bir ev gibi / gördüğüm insan yüzleri, / vitrinde durur satılmak üzere yürekleri. / dişlerimde kenetlenmiş bir dize / "sevgilim, sevgilim, söyle sarsılır roı, / sokaklann düzeni." İnandırıcılık T BMM Plan ve Bütçe Komisyonu'nda Özelleştirme Yasası'nda değişiklik öngören tasan görüşülüyordu. CHP Istanbul Milletvekili Algan Hacaloğlu, her alanda özelleştirmeden söz eden, hastanelerin bile satışa çıkanlmasını isteyen DYP lideri Tansu Çiller'den yakınarak RP'lileri uyardı: "Sakın ha Çiller'e inanmayın. Bizim yaptklanmızı yapmayın. Aynı yanlışlara siz de düşmeyin." Hacaloğlu'nun iyi niyetine gönülden katıhyoruz da DYP-SHP ve DYP-CHP ortaklıkları sırasında çok eleştirilen, peşkeş anlamına gelen özelleştirmeleri canla başla savunan, gerçekleştiren eski bakanlar ne olacak? Şimdi CHP sıralannda milletvekili olarak oturan bu eski bakanlar iie parti nasıl inandıncılığını sürdürecek? Haksız ceza G eçen şubat ayında Devlet Tiyatrosu tarafından sahnelenen "Azizname" adlı oyunun kaldınlacağı ileri sürülüyordu. Söylentilerin doruk noktasına ulaştığı günlerde Azizname'nin yönetmeni Yücel Erten, bir televizyon kanalının sorulannı yanrtladı. Erten, "Azizname adlı oyuna niye ara verildiği" yolundaki soruya, özetle şu karşılığı verdi: "Daha önce yaşadığımız bazı deneyler, bazı oyunların, seyirciyle buluşmasına, kucaklaşmasına rağmen gündemden kaldırılabildiğini göstermektedir. Ama böyle bir şey de olursa; bunun da doğrusu çok büyük bir haksızlık olduğunu düşünürüm. Bu bir kere Aziz Nesin'e büyük bir haksızlıktır. Daha sonra başanlı sanatçılara haksızhktır bu." Yücel Erten, bu program sonrası Devlet Tiyatroları Disiplin Kurulu'na verildi. Disiplin kurulu, Erten'in, "kurumda çalışan sanatçılan ve kamuoyunu bakanlığa ve yönetime karşı kışkırttığı" kanısına vardı. Erten, 1 yıl süreyle kademe ilerlemesinin durdurulması cezasına çarptınldı. Yücel Erten, televizyon programında. Azizname'nin kaldırılması olasılığına karşı ne demişti bir anımsayalım: "Başarılı sanatçılara haksızlıktır bu..." Söylev etkinliklerinde yeni sürgünler Dil Derneği'nin eşgüdümünde sürdürülen "Söylev'in 70. Yılı" etkinlikleri ile ilgili son toplantı yeni sürgünler verdi: - TRT'nin Söylev ile ilgili bir dizi hazırlığına başladığı öğrenikJi. - Söylev'i oyunlaştırma çalışmalannın olumlu yönde geliştiği belırlendi. - Zeytinoğlu Holding'in Akdeniz Ülkeleri Akademisi Vakfı'nın, 300 sayfalık bir Söylev'in 20 bin adet baskısını üstlenmeye hazır olduğu anlaşıldı. Ilkokul öğrencileri için ihsan Güneş'in hazırladığı ve Küitür Bakanlığı'nca bastınlan bir Söylev seçkisinin olduğu saptandığından, bu amaca yönelik yeni bir metne gerek olmadığı kararına vanldı. - UNESCO Milli Komisyonu'nun, Söylev ile ilgili bir etkinlik düzenleme karan aldığı saptandı. Söylev'in 70. kuruluş etkinliklennin bundan sonraki toplantısı 5 mayıs günü gerçekleşecek. Yüksel Endeğer yazıyor Milliyet sevdiğim, benimsediğim bir gazetedir. Hele grafi- ğini değiştirip yükse- len anlatım biçimine u- ' laştıktan sonra ve daha- sı Hürriyet'le kardeş olup gerçekten mu- azzam bir bünyenin önemli bir parçası haline gelmesinden itibaren sevgim art- tı. Saygım da. Zaten basınımızın önde gelen, çok satışlı gazetelerine saygım sonsuz olmuştur hep. Gün gelir görev verilirse Milliyet ailesine katılmaktan onur duyanm. (Patron ve yönetici kad- ronun dikkatine sunulur.) Milliyet'in en sevmediğim yönü dino- zortayfasını da içinde banndırması. Ha- san Pulur, Melih Aşık, Umur Talu gi- bi yeni dünyanın yeni düzenlerine ters, gereksiz fikriyatı nakarat edip duran sol- 11 Kumdan şatolar kurun, inanın!" cular olmasa gazete daha iyi olmaz mı? Gazetede en sevdiğim yazar ise Sa- yın Güneri Cıvaoğlu. Kendisine hür- metim büyüktür ve daha da büyüsün isterim.' Portekizlilerin bir lafı vardır, "Hürmet gösteren hürmet görür" derler. Doğru- dur! (Böyle bir laf yoksa bile, artık olma- sı için araya hatırlı dostlanmı koyup, dip- lomatik temas başlatacağım). Sayın Cıvaoğlu, geçenlerde birkitap- tan hayatı kolaylaştıran bazı öneriler sundu. Uyguladım ve çok rahatladım. Bir kısmını sizinle paylaşayım: "Üç -yo- uygulayın. Yoga-yoğurt-yo- yo. Buradakiyoyo neşeli spor. Yogaru- hun hafifletici felsefi besini. Yoğurt ise fiziki bünyenin... Çalışma günü boyunca, yüzünüzün ve ıç organlannızın zaman zaman gül- mesini sağlayın... Tenis, Sçuash oynayarak rahatlayın. Topasertvurun... O gece dolunay varsa, sevdiğinizle paylaşın. Sevgiliniz yoksa, kompüter- den bulun... Cumartesileri süper markete git- meyin... Kumdan şatolar kurun, inanın..." ••• Olacağı buydu! Zafer Temoçin adlı solcu ejderha bu gazetede çizmeye başladı. Doldurun bakalım gazeteye es- ki kafalılan, doldurun. Yeni Cumhuriyet elbet çıkacak! ILAN TC BAŞBAKANLDK GÜMRÜK MÜŞTEŞARLIĞIGÜMRÜKLER BAŞMÜDÜRLÜĞÜ Sayı: B.02.1.GÜM.4.06.10.00 (04 GİŞ-1573/92 GK.Y) 1073 ISTANBUL GÜMRÜKLERİ BAŞMÜDÜRLÜĞÜ'NDEN (GİŞ ŞUBE MÜDÜRLÜĞÜ) İLANEN TEBLİGAT-DUYURU Başbakanlık Gümrûk Müsteşarhğı Personel Daıresı Başkanlığı'ndan alman 3007 sayılı 17.02.1997 günlü yazılan konusu: Stj. Güm- rûk kontrolörü Mustafa Işık tarafından düzenlenen 21.10.1996 gün 74-16/10 sayılı teklif raporu gereğince "8850806,10494119 ve 9821537 nolu TIR kamelen kapsamı, E.353.OWWRD-027, K.444.RDF/rd.0O3 ve E.352.OWW'RD.006 plakalı toplam 3 adet TIR yüklü. Eren- köy Çıkış Gümrük Müdürlüğü'nce toplam 10 adet muhtelif ıhracatçı firma adına tescillı toplam 21 adet G.Ç.B. ile ihracı yapılmak ıste- nılen muhtelif tekstıl ürünlen cinsındeki eşyalann, beyana nazaran cıns. kıymet ve miktar yönlennden çok büyük ölçülerde farklılık tes- pit edildiğı'" bahse konu G.Ç.B.'lerin 38 nolu bölümdekj ımzalann o dönemde gümriik komisyoncusu yardımcısı olan Başmüdürlügü- müze kayıtlı 153/92 karne nolu Şenol Yılmaz olduğu anlaşıldığından, 1615 sayılı yasanın 173. maddesı gereğince 1 yıl süre ile geçicı olarak karnesinın geri alınması önenlmekte ve adı geçene 7 günlük süre tanınıp savunması ıstenılmıştır. Başmüdürlügümüzde bılinen Yeni Mahalle Nışangâh Cad. No: 8 Anadoluhisanlst. adresıne yapılan 753 sayılı 05.3.1997 günlü teblı- gatımız muhtarlıkça taşındı yeni adresi bilinmiyor gerekçesi ile gen iade olunduğundan yukanda belirtılen hususun adı geçene 7201 sayılı yasanın 28. maddesi gereğince ilanen 7 gün içinde sa%-unmanızı başmüdürlüğümüze vermenız tebliğ olunur. Basın: 12961 HAYVANLAR ismîL GÜLGEÇ KİM KİME DUM DUMA BEHÎÇAK 6ır ke/ime bi/şyor... HARBİ SEMİH POROY GADDAR DAVUT NLRÎ KLRTCEBE BULUT BEBEK M'RAYÇIFTÇI 7 cvO,^ w~^'r.**« MIRMIRLAR VĞVRDVRAK TARİHTE BUGÜN MÜMTAZARIKA\ 31 Mart The Host Marvellous Iron Invention! OTOM/IT/K ÛTÛ.. BUSÜAI, YENİ SATIŞA SUNULAN OTO- MATİK SIR ÜrÜYLE İLGİLİ HBtUAM AMEfti- KAN BASINffJM YA YIM/-ANMIfTT. ÜTÜNÜN ICÖK£Nİ İLKÇAĞLAGA DEĞİH UZANMAK4-A , MerAL LrrüLEtz xVTT. MODELLEROEj t'Ç'ME *z5& KONULAAI'_ . ILtC £L£/nnei/CL/ ÜTTÜ, ABAF/fiJDAM İB31 YAffLM/Çrf/?. YANPA fZGSMİ 60- 93o'O*/ÇrM ÜTÜSÜMP>EKİ YENİLİtC İS£, BEURLİ S'/e StCAfCLIGA SELINCE OTO- MAT7K 0£y4GA/: E~l-£*ZTKt6İ tCBS-MESİ, Sİ/eAZ I ĞS YENİPEN (SfNMASfYPf..