08 Mayıs 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
31 MART 1997 PAZARTESİ CUMHURİYET SAYFA HABERLER Ismail Kahraman, kadrolaşmanın rayına oturması için su ürünleri mühendislerini bile bakanlığa kaydırdı Refalı yargıyla çatışıyor• Refah Partili Kültür Bakanı İsmail Kahraman'ın, görevden alma, sürgün ve maaş kesme uygulamalan yargı engeliyle karşılaşıyor. Çok sayıda işçiyi işten çıkaran ve kadın yöneticileri sürgüne gönderen Kahraman'a rekor düzeyde tazminat davası açıldı. HÜLYAKARABAĞLI ANKARA - REFAHYOL'un, atamalarla ilgili mevzuatı hiçe sayarak yürûttüğü kadrolaşma, bazı bakanlıklarla yargı arasında çatışmaya dönüştü. Bine yakın geçici işçiyi çıkaran, 100'e yakın kadın yöneticiyi sürgüne gönderen RP'li Kültür Bakanı İsmail Kahraman, rekor düzeyde tazminat davasıyla karşılaştı. Kahraman'ın, RP'li kadrolaşmanın rayına oturması için "su ürünleri mühendislerTni bile bakanlığa kaydırdığına dikkat çekildi. Kültür Bakanlığı'nda öncelikle müsteşar, müsteşar yardımcısı, daire başkanı ve genel müdürlük düzeyinde görev yapan üst düzey personeli değiştiren RP'li Kahraman'ın, görevden alma, sürgün ve maaş kesme uygulamalan yargı engeliyle karşılaşıyor. Danıştay, bakanlığın, eski Müsteşar Tevfît Rüştü Gökalp ve Müsteşar Yardımcısı Şakir Çelik hakkında, "sakıncah" gerekçesiyle verdiği maaş kesme cezalannı kaldırdı. Kahraman döneminde mağdur edildikten sonra Danıştay tarafından göreve iade edilen personele uygulanan sürgünler için de yürütmeyi durdurma kararlan verildiği kaydedildi. Kararlara tepki gösteren Kahraman'ın talimatıyla yapılan temyiz başvurulannın, bakanlığı mali yönden zor durumda bıraktığı belirtildi. Kahraman'ın. sivil toplum örgütlerini Atatürk Kültür Merkezi (AKM) alanı içindeki mekândan çıkarmak istemesiyle başlayan mücadele bakanhk aleyhine sonuçlandı. Atatürkçü Düşünce Dernegi (ADD) ile Dil Derneği'nin söz konusu alanın adını ve anlamını yüklenen ışlevlerde bulunduklanna dikkat çekilen yargı kararda, bakanlığa, Atatürk'ün yaklaşımı konusunda uzun bır bilgi sunuldu. Danıştay, "yağmaya açüdığT gerekçesiyle kültür ve tabıat varlıklannı ilgilendiren 7 adet ılke karannın bir bölümüne yürütmeyi durdurma \erirken kalan bölümü de iptal ettı. Kültür Bakanlığı'nda. ıade edildıkleri halde makamlanna oturtuhnayarak geçici görevlendirmeyle yapılan bazı sürgün uygulamalan yargıdan döndü. Danıştay uygulamayı, "Yasaya rağmen hileye sapüıyor" şeklinde değerlendirdi. Diyanet Işlen Başkanlığı'ndan daha önce çok sayıda imam transfer eden Kahraman, su ürünleri mühendisi olduğu belirtilen birkişiyı daktilograf olarak işe başlattı. Kahraman'in sayılan gıderek artan türbanlı kadınlan da bakanlığın kilit noktalannda görevlendirdiği kaydedildi. Bakanlığa bağlı Döner Sermaye lşletmeleri'nde geçici statüyle bazılan 10 yıldan beri çalışan bin işçi de kovuldu. Susurluk raporu 3 nisanda tamam Pişkinsüt: Rapor konusunda endişeliyim• Komisyonun, sonuç raporunu gelecek hafta tamamlayarak TBMM Başkanhğı'na sunacağı bildirildi. ANAP'lı üyeler, komisyon raporuna alternatif bir çalışma yürütürken DSP ve CHP'li üyeler de DYP ve RP'nin hazirlayacağı rapora muhalefet şerhi düşecekler. ANKARA (Cumhuriyet geüyor. Eğer muhalefet şerhi Bürosu) - TBMM Susurluk Araştırma Komısyonu'nun raporunun 3 nisanda TBMM Başkanhğı'na sunulacağı be- lirtilirken komisyonun DSP'lı üyesi Sema Pişkinsüt "'Bu ra- poruo nerelerde yazılacağı meçhul. Ciddi endişeterim var"diyerekraporunsonucu- na ilişkin kaygılannı dile ge- tirdı. TBMM Susurluk Araştır- ma Komisyonu'nun, devlet ıçfcsuç,g*upian örgütlenme- lerine iKşkin araştırma ve in- celemelennin sonucunu 3 nı- san perşembe günü TBMM Başfanlığı'na sunacağı ra- porlâ açıklayacağı bildirildi. Susurluk kazası sonrası orta- yaçjkankaranlıkbaglantılar- la, devlet içindeki çete örgüt- lennselerini araştırmak üzere kurulan komisyonunun 4 ay- lık çaltşması sona enyor. Ko- misyonda ilk tartişma, DYP'lı ve ANAP'lı üyeler arasında çıktı. DYP lideri Tansu ÇUIer ve eşi ÖzerÇiIler'in önce ko- misyonadinlenmek üzere da- veteüilmekaranalınması.da- ha sonra RP'li Başkan Meh- metElkatmış'ın. "Karanmız- dan tekriri müzakere ile vaz- geçtik. Zaman darlığı nede- niyle raporun \azımına geçi- yoruz" açıklaması, ANAP'lı üyelcrin çalışmalan terk et- mesme neden oldu. ANAP'lı Metm Öney ve Yaşar Topçu, bugüne kadar edinilen bılgı ve bulgular ışığında altematıf birTaporhazrrlamayabaşladı. Komisyon raporunun Em- niyetGenel Müdürlüğü Istih- barat Daire Başkan Yardım- cısı Hanefi Avcı ve Mılli Istih- barat Teşkilatı (MİT) Kontr- Terör Daire Başkanı Mehmet Eymûr'ün anlatımlan çerçe- vesindeçatınınoluşturulması gerektiğini savunan DSP'lı üye Sema Pişkinsüt de muha- lefet şerhi yazacağını açıkla- dı. Pişkinsüt, "Afternatif ra- por yazmak hukuki bir statü- denvttksDnkahnakanlanuna yazarsanız bunun resmi bir anlamıohıyor.Bunedenlemu- halefet şerhi yazmayı tercih edıyorunTdedı. Komisyonun RP'li üyeleriyle tartışan Pış- kınsüt, "Bu raporun nereter- de yanlacağı mechuL Ciddi endişelerim var" dıyerek ra- porun sonucuna ilişkin kay- gılannı dile getirdi. Rapor yazım işleminin ta- mamlanması için her güntop- lanankomisyonadüzenliola- rak gelen CHP'li üye Fikri Sağlar da "GerçekJeri yansı- tan bir rapor hazırlayabilmek için calışryoruz. Ama belii ba- n ka\gılarla gerçekler tam yansnlmazsa muhalefet şerhi yazanm" diye konuştu. RP'li Başkan Elkatmış ise muhalefet milletvekilleri ta- rafından yöneltilen tüm eleş- tinlenn "yersz" olduğunu, D- SP'li üye Pişkinsüt'ün ise "şov" yaptığını söyledi. El- katmış, sonuç raporununbek- lentılerin tümüne yanıt vere- ceğini ve gerçekleri yansıta- cağını savunarak "Rapor açıklandığındaherkes,devlet- siyaset-mafya ilişkisi konusun- daki gerçekleri görecek. Ra- por,gerçeğiara\unherkesitat- min edecek" dedi. Alınan bilgiye göre henüz taslağı üzerinde çalışılan ra- porun ilkkısmında, Susurluk olayına ilişkin iddia ve belge- lerin yer alması öngörülüyor. Raporda aynca. komisyonun üzerinde durduğu " Yükseko- va,KocaeliveS5>1eınezlerçe- tesi", kumarhane patronu Ömer Lütfü Topal cinayeti, terör bağlantılı uyuşturucu kaçakçılığı ve çete olaylan da ayn ayn başlıklarda ele alına- cak. Devlet-çete bağlantısı değerlendirilırken 8. Cum- hurbaşkanı Turgut Özal'ın Başbakanlığıdöneminedera- porda yer verilerek, özellikle uyuşturucu ve karapara akla- yıcılanna devletin göz yum- duğuna ilişkin bulgular akta- nlacak. MGK ÖNCESİNİ BEN DE ÇİZDİM / ZAFERTEMOÇIN sözoikoyunlu birmeçajygUayarak9&- ventazeiemek istedi -/~zf~ ^ OBAKAN Ancak,bu sozlerin otmadığı ktsa/ KARAR- LAKJNI UAZALA 6erginliğin odak nokfcasındaki gyılhk "Tgmel 6§rtir konus da s u l d l a ğ nkfcındaki gyılhk 6§rtirv\ konusu da «sulandınla- rak, kafalann te Arada bir; bugünkü A*5Ktoplan ti5» için yur»wçaa ll aıan Şimdi aldıgımız birhabere gbre^ükümet Me-| rxaAi,M9K -toplantıana %vr\ü birgiysiyle kattiacatcmtç CHP Beşiktaş Ilçe Merkezi'nde Metin Göktepe'yle ilgili toplantı düzenlendi 'Sistem kertenkeleye benziyor9 tstanbul Haber Servisi - "Gökte- pe davası'nın kapalı spor salonu ye- rine mahkeme salonunda yapılması karan "Davaıun gözden kaçîrdmak istenmesi'" şeklinde değerlendirile- rek "Solculann yargüandığı "Banş davası', 'DtSK davası', 'Dev-Yol' ve Dev-Sorculann davalan nasıl s- por salonlannda, herkesin önünde yapüdıysa polislerin yargılandığı da- \a da aynı koşuüarda gerçekleştiril- meKdir" denildi. CHP Beşiktaş Ilçe Örgütü dün il- çe binasında Metin Göktepe'yle il- gili birtoplantı düzenledi. Toplantı- da konuşan Göktepe'nin ablası Meryem Göktepe, kardeşinin gözal- tındayken öldürülmesinin sorumlu- lannın olaya kanşan polislerden çok sistemin kendisi olduğunu belirte- rek "İçinde yaşadığımız sistem ker- tenkeleye ben/jvor. Sıkışükça kuy- ruğunu bırakıp kaçıyor. Susurluk olavuida da Metin davasında da bir 'TVkmnlrrvtcı icfAVAnİPt* fplılîlfAHP' B a n 5 '?•" ' M«>on İmza Cirişimi'nin öncû- I^CUIUKI <»I ÖIC^CIUCI ICIIIIKCUC |e r i n d e n E ş b e r Yağmurdereü, dün CHP Ba- kırköy tlçesi Gençlik KolıTnun konuğu olarak 'yargısız infazlar' üzerine bir konferans verdi. 1968 yüın- da ilk öğrencinin öldürülmesinden bugüne dek, 50 bin kişinin şiddetin kurbanı olduğunu ve üniversiteler- deki devrimci mücadelenin şiddetle basrınldığını vurgulayan Yağmurdereli. şunlan söyledi: "Demokra- si ve sosyalizm için mücadele eden gençler >a idam sehpalarında ya da yargısız infazlarda öldürüidüler ve Türkiye bugün çok daha kritik bir aşamaya geldi. Demokrasi isteyen herkes, faili meçhul olma ve cezaevi- ne girme riskini göze almalT diye konuştu. ^ağmurdereli'nin konuşmasından sonra Grup Kurupyıldızı adh müzik topluluğu bir konser\«rdi. (Fotoğraf: BARIŞ DOSTER) iki kişhe ceza verip kendileri kaç- mak istij orlar. Kertenkeleyi iyice kıs- ürabihnemiz için ise tek çözüm bir- lik olmamız" dedı Metin Göktepe da\ası avukatla- nndan Leyla Han da Göktepe olayı- nın toplum ıçınde bir "lanhna nok- tası" olduğunu belirterek artık ka- muoyunun gözünde polisin gözaltı- na aldığı kişileri dövdüğü ve hatta öldürdüğünün kanıtlandığını söyle- di. Han. 3 duruşmadır mahkeme sa- lonuna getirilemeyen sanık polisle- rin 11 nisandaki davaya da gelmeye- ceklerinden emin olduğunu vurgu- layarak "Ancak biz orada olacağız ve sizleri de orada görmek istiyoruz" dedi. Toplantıya katılan gazetemiz muhabirlerinden HaUl Nebiler ise "Bir gazetecinin neden ve khn tara- fından öldürülebileceği" konusuna değinerek şöyle konuştu: "Bu ülkede taraf ve halktan yana olan gazeteciler, emperyalist düze- nin ortaklan tarafından öldürülür- ler. Gazetecilerden sonra ise sıra hal- ka gelir. Bu aşamay a varmamak için yapüacaktekşev halkın örgütlenme- sklir. Hani Sıvas, Kahramanmaraş, Uğur Mumcu. Gazi katüamlannın hepsinin hesabını soracaknk? Ama soramadık, çünkü örgütlü değfliz. 'Metinler ölmez' diye sktgan atmak yerine arük örgütienmek gerekiyor." Özel Cüvenlik Teşkilatı'na pompalı tüfek alındı Kartal Belediyesi sflahlaıuyor KEREMILGAZ MGK'nin tarihi toplantısmm ardından "Terör sflahı" olarak nitelenen ve toplaülması tavsiye edilen pompalı tüfekleri Kartal Belediyesi de kullanıyor. Kartal Belediye Başkanı Mehmet Sekmen'in kendi adına kestirdiği faturayla,"Özel Güvenük Teşkilatı''nda kullanılmak üzere iki adet pompalı tüfek ve 100 adet fişek alındığı belirlendi. Belediye Başkan YardımcısiAli Rıza Kiremhçi tarafından 15 Kasım 1994 tarihinde başkanlık makamına hitaben gönderilen 2101 sayılı yazıda "Özel Güvenlik Teşkilaumızda kullanılmak üzere gerekli olan 2 adet V\ incester 7+1 av rtifeği ve 100 adet nşeginin piyasadan alınabilmesi için \xf.ım\nn Saünalma Müdürlüğü'ne havalesini a n ederiın" denildi. K.iremitçi'nın yazısını değerlendirmeye alan Belediye Encümenliği, 17 Kasım 1994 tarihinde 2078 sayılı karar yazısıyla istenilen av tüfeklerinin ve Fışeklerin alınmasına onay verdi. Onay üzerine Metin Avcıhk firmasından 34 milyon lira karşılığında iki adet pompalı VV'incester ve fişek satın alındı. Kartal Belediyesi'nin adına faturanın Başkan Mehmet Sekmen'in ismine kesilmesi akıllarda soru işareti bıraktı. Konuyla ilgili görüşlerini aldığımız Eminönü Belediye Başkanı Ahmet Çetinsaya, kendilerinin de özel güvenlik birimleri olduğunu vurgulayarak "Biz bugüne kadar silah alımlan için ber zaman Makinc Kimya Enstirüsü'nden (MKE) talepte bulunduk. Başka bir kuruluştan alnıak hiç akhmıza gelmedi" diye konuştu. Eminönü Belediyesi'nde pompalı tüfek kullanılmadığını belirten Çetinsaya, parti olarak da MGK'nin kararlannı hakh bulduklannı ve bu tip silahlann toplatılmasından yana olduklannı açıkladı. A n t e n l e r i n i z i B D P ' y e A r t ı k y u r t ı ç ı pıyasaları ı z l e y e b ı l m e k ıçtn bır TV a n t e n ı ve bılgısayar y e t e r l ı • İMKB Hisse Senedi Piyasası Her hisse senedinin 28 adet fiyat bilgısı.TL ve $ bazında grafiklerı. Artıkl LINE • 15 en yaygın gösterge ile teknik analiz.»Hareketli ortalamalardan Fibonnacci' lere trend çizgilerıne kadar uzanan göstergeler. • İMKB şırketlennın malı tablo ve bazı finansal oranları Uç, altı, onikışer. aylık tablolar, şırket bilgıleri • IMKB Tahvil-Repo Piyasası • Bankalararası Dovız ve Faız Piyasası UsleliK t j m bu bılg len en jygun ortam ve nalıyette efde etmenz mamkur Daha aynntlı bılgı ve BDPUNE ı >ak rdar tan mak (çın bcı arayın BOP'r.n ustün urunlen ve teknik hızmet guvencesıyle btr kez aaha tanışın • Serbest Pıyasa Döviz ve Altın Piyasası • BDP Haber Ajansı kaynaklı haberler. «0611511115 haber tarama özellıkleri htanbul Mniın B 2!2> I I I 83 W Umir3ub« 1^232144(0163 ç e v ı r ı n . . . BDP sızler :çm BDPLINE'ı hazırladı • Excel ve DDE aktarımı • Metastock'a veri aktar'mı, > Otomatik sıralama, döngü, alarm, > Hisse senetlerine aıt tüm fiyat bilgilerinin toplandığı ve son 10 ışlemin görûntû- lendiği ayrıntı pencereleri > Anlık Portföy İzleme (Accountvvatch) I Anlık Zaman-Satış (Time & Sales) tablolar • İşlemlerınizi hızla gerçekles- tirmenızı sağlayan sürükle- bırak (drag S drap) özellığı • Ve Windows ortamının ge- tırdiği diğer birçok kullanım kolaylığı AYDINLANMA EMRE KONGAR Müjdat Gezen ve İzzet Baysal Aptal mı? Biri trilyoner bir işadamı. Biri ünlü bir aktör ve yazar. Her ikisi de bu dünyadaki varlıklannın çok önem- li bir bölümünü, hiçbir maddi karşılık beklemeden aynı kamu hızmetine adamışlar: Eğitime. Biri bir üniversite kurmuş. Hem de kendi kontrol ettiği devlet fonlarını, yine kendi vakrflanna aktar- ma yoluyla oluşturulan üniversitelerden değil. Ver- gisi ödenmiş kazancından ayırdığı paralarla kur- muş Bolu'daki üniversiteyi. Öteki bir konservatuvar kurmuş. Her bir kuru- şunda, alnının teri, sanatının birikimi olan paralar- la. İki başanlı insan. Ülkesini seven, ülkesinin insan- lanna bir şeyler vermek isteyen iki adam. Sözün gelişi değil, kelimenin tam anlamıyla iki adam. Adam olduklan için fedakârlık yapacakları alanı da tam doğru yerde seçmişler Yirmibirinci yüzyıla giden dünyada, eğitime bağış yapmışlar. Bana "va(anseverf/§/"tanımladeseler, onlara, İz- zet Baysal ile Müjdat Gezen'i anlatırım. ••• Ve öte yanda, ülke sorunlannı çözsünler diye, ta- rafımızdan seçilip parlamentoya yollanmış, kendi- lerine ayda yanm milyara yakın ödeme yapılan mil- letvekillerimiz. Pop müziğı sanatçılarımıza (Erol Evgin, Nil Bu- rak, bizi affedinız) "sidikh" diye ıltıfat(!) eden politi- kacılarımız. İzzet Baysal Üniversitesi'nöe, kendi adamlannı işe sokamadıklan için iki fakültenin kuruluşunu en- gelleyen, iktidar koltuğundaki siyasetçilerimiz. Müjdat Gezen Konservatuvari'nda, öğrenciler- den para alınmıyor diye, bu eğitim kurumunu ka- patmaya çalışan yöneticilerimiz. • • • 27 Mart Perşembe, "Dünya Tiyatrolar Günü" idi. O gün, Müjdat Gezen Sanat Vakfı'rvn 'İsmail Dümbüllü Ödülü', Türkiye'nin ilk ve tek ve üstelik (inanması zor ama) parasız özel konservatuvann- da, sade bir törenle ünlü tiyatro adamımız Genco Erkal'a verildi. Genco Erkal ödülünü, Kadıköy'ün başanlı ve sa- natsever Belediye Başkanı Selami Öztürk'ün elin- den aldıktan sonra, kimsenin bilmediği bir özelliği- ni, "Geleneksel Türk Tiyatrosu" ile olan yakın iliş- kisini anlattı. Daha sonra, konservatuvarın tiyatro bölümü öğ- rencilerinden iki Shakespeare uyarlaması ile ken- di yazdıklan (hem metni hem oynanışı harika olan) küçük bir skeç izledik. Ben tüm tören boyunca, izzet Baysal'ı ve Müjdat Gezen'i düşündüm. Bir yandan onların yaptıklannı, öte yandan onla- ra yapılanlan zihnimden geçirdım. Kendi kendime karar veremedim: Bu iki insanla aynı toplumda yaşamaktan duydu- ğum onur mu büyüktü, yoksa onlara bu muamele- leri reya görenlerle aynı toplumda yaşamaktan duy- duğum utanç mı? zifkir VapTran^zverllera t e!'küçücük de olsa, benim bir katkım bulunsun diye, Müjdat Gezen Konser- vatuvan'nda, hiçbir karşılık almadan ders veriyo- rum. Aralanna 'en son katılan hoca' benim. Bu kimliğimle benden de bir konuşma istediler. Yıllar önce, Genco Erkal'ın büyük bir başarıyla sergilediği "Galileo Galilei" adlı oyunda Brecht'in söylediği bir sözden esinlenerek paradoksal bir ifa- de ile, "Vah o toplumlara ki kahramanlara muhtaç- tır; ve ne mutlu o toplumlara ki kahraman sanatçı- lan vardır" diyerek konuşmamı bitirdim. • • • Bu yazıyı, o konuşmada söylemediğim bir cüm- le ile bağlamak istiyorum: Öyle görülüyor ve anla- şılıyor ki bu toplum, baş döndürücü bir teknolojinin egemen olacağı yirmibirinci yüzyılı hâlâ "iman gü- cüne dayalı" eğitim modeli ile karşılamak için dire- nen politikacılarının değil; çağdaş ve vatanseverni- telikli, Müjdat Gezen gibi sanatçılannın ve İzzet Baysal gibi işadamlannın omuzlannda yükselecek. Medya notu: Interstartelevizyon kanalı, gecele- ri ana haber bültenini 19.25'te başlatıyor. Oysa ilan ettiği saat 19.30. Ya programda ilan ettiği saati de- ğiştirsin ya da gerçekten başladığı saati. Acaba çok mu fazla şey istiyorum? Bilimsel Çalışma Yanşması Konu: TURİZM VE ÇEVRE Yan.şnıa\ı düzenleyen: OLEYİS Sosyal Ciivenlik ve Yardımlaşnıa Vakfı l.lik ÖDÜLÜ: 80.000.000.-TL 2.1ik ÖDÜLÜ: 45.000.000.- TL 3.1ük ÖDÜLÜ: 25.000.000.- TL SEÇİCİ KURUL: 1- Ediz Hun (Marmara Üniversitesi Öğretim Üyesi, Biyolog, Sanatçı) 2- Saynur Gelendost (Ressam, Sınırsız Çevre Yolculan Sözcüsü) 3- Nesrin Timur fBilim ve Ütopya Vakfı Genel Koord.) 4- Nazmi Kozak (Anatolia Dergisi sahibi) 5- Gülümser Özdoğan (Çevre Mühendisi) 6- Enver Öktem (OLEYİS Vakfı Genel Başkanı) 7- Murat Tıkıroğlu (OLEYİS Vakfı Genel Müdürü) Yarışmaya katılacak eserler, daha önce bir yerde yayımlanmamış, çift daktilo sayfasıyla yazılmış, en az 10, en fazla 25 sayfadan oluşmalıdır. Aynntılı katılma koşullannı öğrenmek için müracaat: OLEYtS Vakfı Atatürk Bulvan No: 57 Kızılay-Ankara, Tel/Faks: 435 10 01 / 04 - 06 Son katılma tarihi: 30 Nisan 1997 (WHO) Dünya Sağlık Teşkilatı kalp ve damar hastalıklannı "Dünyamn 1 Numaralı İnsanlık Düşmanı" ilan etti. TÜRK KALP VAKFI Te/.; (0.212) 212 07 07 (PBX) Faks: (0212) 212 68 35
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle