04 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
3MART1996PAZAR CUMHURİYET SAYFA HABERLER DSP Genel Başkanı, ANAYOL'a vermeyi düşündüğü dolaylı desteği Cumhuriyet için değerlendirdi Ecevit'ten Çifler'e giivenceANKARA (Cumhuriyet Bfirosu) - ANAYOL"a çekimser oyla dışandan des- tek vereceğini açıklayan DSP Gencl Baş- kanı Biilent Ecevit bu konuda kaygılan bulunan DYP Genel Başkanı ve Başba- kan TansuÇiDer'e güvence vererek "IVIe- raketmeyin" mesajı iletti. Ecevit. Çiller'in devlet anlayışını değiştirmesi gerektiği- ne dikkat çekerek "Dışişleri Bakanlığı'nı alırsa o nasıl olacak bilemiyoranı. Biraz sıkıntılı olacak, çiinkü bazı değişiklikler yapmak la/ım. Kendi politikasını kendi- si nasıl değiştirecek bilemiyorum, onlan fleridegöreceğK" dedi. ANAYOL'a çekim- ser oyla dışandan verecekle- ri desteği değerlendiren DSP lideri Ecevit, döniişümlü baş- bakanlık sırasinın kendisine gelmesi durumunda DSP'nin tavnnın ne olacağı konusun- da kaygılan bulunan DYP Ge- nel Başkanı Çiller'le dün bir telefon görüşmesi yaptıgını bildirdi. Ecevit, Cumhuri- yet'in sorulanna şu yanıtlan verdi: - Sayın Yılmaz ve Çiller'le yeni bir temasınız oldu mu? - Sayın Çiller aradı ve yine o kaygısını belirtti. Ben de 'Merak etmeyin. işte bir ka- rar aldık, o kaygnıca gidere- cektir'dedim. Hükümeti çe- kimseroyla dışandan destek- leyeceğimize ilişkin Parti Meclisi (PM) karannı kendi- sine gönderdik. - Bir tepkisi oldu mu? - Artık ondan sonra bir ses çıkmadı. Okuduğum Parti Meclisi karannın artık tatmin etmesi lazım. - O zaman, genel olarak bu yola girildi dcnilebilir mi? - Artık dönüşü olmayan bir yola girildiğini söyledi. Oan- lamda Dün sabah, (önceki gün)telefonla yaptığımız gö- rüşmede. henüz temel konu- larda anlaşma olmadığı izle- 'Çİller devlet anlayiŞlfil değİŞtİrmelİ' DSP lideri Bülent Ecevit, Çiller'le yaptığı telefon görüşmesinde kendisine güvence verdiğini, hükümeti çekimser oyla dışandan destekleyeceklerine ilişkin Parti Meclisi (PM) karannı kendisine gönderdiklerini söyledi. Bülent Ecevit, "Tansu Hanım, devlet anlayışını değiştirmeli" dedi. melerine. program görüşmelerine katıl- mamiz gerekir ve sorumluluğa katılmış oluruz. Ama. program Meclis'e geldi- ğinde elbet eksiğini gediğini göriirsek söyleyeceğiz. önerilerimizi yapacağız. Tek tck konular gündeme geldiğinde ken- di doğrultumuzda tavnmızı almaya de- vam edeceöiz. Ama. bir hükümet buna- nimini vermişti. amaöğleden sonra o an- laşmazlıklann giderildiği anlaşıldı. -Tansu Çiller iledevlet yaklaşımınız öz- deş değil. Say ın Çiller'in kaygısı buradan mı kaynaklanıyor? - Onun da artık devlet anlayışını değiş- tirmesi gerekir. Dtşişleri bakanlığını alır- sa o nasıl olacak bilemiyorum. Biraz sı- kıntılı olacak. çünkü bazı değişiklikler yap- mak lazım. Kendi politikasını kendisi na- sıl değiştirecek, bilemiyorum. Bunu ıle- ride göreceğiz. - Dışandan destek için herhangi bir ko- şul ileri sürdiinüz nıii? - Herhangi bir koşul ileri sürmedik. Çünkü koşul ileri sürsek, protokol görüş- ANAYOL DSP'den dolaylı destek ANKARA (Cumhumı* Bö- rosu)-DSPPartı Meclisi (PM) ANAYOL hümetıne çekimser oyla dışandan destek verme karan aldı. Partı meclisi kara- nnda. DYP ile ANAP arasın- da kurulacak dönüşümlü azın- lık hükümetinde sürelerin na- sıl bölüşüleceği. kimin önce kimin sonra başbakan olacağı- nın DSP'yi ilgilendirmediği belirtilerek dönüşümlü başba- kanlık sıralamasında. ANAP'la DYP arasında bir aynm göze- tilmeyeceği \urgulandı. BüJent Ecevit'ın başkanlı- ğında dün toplanan DSP PM, ANAYOL hükümetine verile- cek desteğin biçimini tartışn. Yaklaşık 1.5 saat süren toplan- tıdan sonra, Ecevit tarafından açıklanan PM karannda. ANA- YOL'a çekımser oyla dışan- dan destek verileceği belirtil- di. PM karannda şöyle denil- di: "DYP fle ANAFm kuracak- ian dönüşümlü azınhk hükü- metinde sürelerin nasıl hölü- süleceği. kimin önce. kimin soo- ra basbakan olacağı da DSP'yi ügüendirmemektedir. Oneden- le, şimdi veya ileride çekimser oy kullanırken koalisyon or- taklan arasında dönüşümlü başbakanhk sıralamasına gö- re bir aynm gözetmeyecektir. Koalisyon ortaklan gerek gör- dükierinde hükümetten aynl- ma hakkına sahip oldukJan gi- bi DSP de koşullar gerekli kıJ- dığıtakdirde.elbette hüküme- tin sürmesine katkısını sonlan- dırma hakkını kuflanabüecek- tir. Hükümetin, DSP dışında birüçüncü ortaklagereklioyço- ğunluğunu sağlayabilmesi du- rumunda. biam hükümet ku- ruluşuna çekimser oy la katkı- da bulunmamızagerek kalma- ması da doğaldır." ÇIZMEDEN YUKARI MUSA KART lımınayol açmayacağız. Üçüncü partiden vazgeçtikleri anlaşılıyor. Bizim tavnmız zaten belliydi de. CHP istekli görünü- yordu. O istekleri karşılanamıyorgaliba. Deniz Bey,bizi-hükümet ortaklığına zor- largibi görünürken aslında kendisi cağ- n bekliyordu. - Bu genel gidiş RP'yi durdurabilir mi? - Şimdi DSP'nin çok daha etkili ola- bilmc olanağı var o konuda. Çok iyi bir grubumuz var. Artık kimse bize kadro- nuz yok, DSP'ye verilecek oylar ziyan olur, diyemiyor. - Büyük birolasılıkla iki merkezsağ par- ti, iktidan paylaşacak. Kanıu- oyunda, bir sol parti sağ par- tüeri destekliyor izlenimi oluş- mayacak mı? - Biz, hükümet bunalımını önlemeye çalışıyoruz. O uy- gulamada görülecek. Hükü- metın içinegirseydik tchlike- li olurdu. Çünkü. milletveki- li sayısı bakımından iki bü- yük parti arasında biz ezilebi- lırdik. Bugün muhalefette RP'yı tek başına bırakmamış oluyo- ruz. CHP. ne iktidarda ne mu- halefette solculuk yapabilı- yordu. Biz, tahmin ederim çağdaşaniamda bırsoluyeni- den güçlendirmiş olacağız. Kullanabilirsek o şanselimiz- de. - RP'nin sert muhalefet ya- pacağı yönünde bir izlenim var. Erbakan'ın son günler- deki konuşmalan bunun nıe- sajını \eriyor. - RPdüzcne değil. iktidara da değil, doğrudan doğruya rejime muhalıf. RP'nin. artık eski tutumuyla f>ir vere vara- mayacağını görmüşolması ia- zım. O konuda iç tartişmala- n başladı gibi. - Tartışma kjtiepartisiolma yönünde mi? - Evet. Eski DEP milletvekiİleri Türk, Yurtdaş ve Sakık'tan ortak açıklama 6 Sivil darbe, TBMM'ye gölge düşürdü' ANKARA (Cumhuriyet Bü- rosu)-Eskı DEP milletvekılleri SedatYurtdaş, Sırn Salak ve Ah- metTürk, TBMM'de kendileri- nin dc aralannda bulunduğu 8 milletvekilinin dokunulmazlıkla- nnm kaldınlmasının üzerinden 2 yıl geçtiğini belirterek "Bu shil darbenin ardından cczaevine ko- nulan arkadaşlanmız serbest bı- rakılmadıkça. TBMM'nin üze- rindeki göige kalkmavacakhr" dediler. Eski DEP milletvekillen Se- dat Yurtdaş, Sım Sakık ve Ah- met Türk. dün TBMM'de kendi- lerinin de aralannda bulunduğu 7 DEP milletvekili ile eski Şır- nak Bağımsız Milletvekilli Mah- mut Alınak ın dokunulmazlık- lannın kaldınlmasının 2. yıldö- nümünde, Ankara Merkez Kapa- lı Cezae\i'ne giderek bir basın açıklaması yaptılar. Cezaevın- deki eski D"EP milletvekilleri Leyla Zana, Orhan Doğan, Ha- tip Dicle \c Sclim Sadak'ı ziya- ret etmek ısteyen eski DEP mil- letvekilleri ile HADEP Genel Başkan Yardımcısı İsmail Arslan içeriye alınmamalan üzerine, ce- zaevinin kapısına çiçek bıraktı- lar. Türk. Yurtdaş ve Sakık tarafın- dan, cezaev i önünde yapılan açık- lamada 2 Mart 1994'tc Kürt kim- liğiyle politika yapma cabası için- de olan milletvekilerinin "sKil darbe" gerçekleştirilerek parla- Eski Dt P'liler dokunulmaziıkJannm kaJdınhşının ikinci yıluıda Ankara Merkez Cezaevi'ne giderek arkadaşlannıziyaretetti. (Fotoğraf: TAR1K TINAZAY) nıentodan atıldıklan savunuldu ve şöyle denildi: "Geçen süre içinde. darbe>i gerçekleştirenlerin, genelde; de- mokrasi,ö/gürlük ve banşa kar- şı olduklan: özelde ise 70 yıldır Kürtlere karşı sürdürülen inkâr, imha \v asimilasyon politikalan>- la sürmektc olan savaştan yana olduklan açıkhkla ortava çıkmış, böylece daha çok kan ve daha çok göz>aşının akmasına neden ounuşlardır. Bu nedenledarbenin mimarlan. tarih önünde, halkın vicdanında daha şimdiden mah- kûm olmuşlardır." Cezaev ınde yatan Leyla Za- na, Hatip Dicle. Orhan Doğan ve Selım Sadak serbest bırakıl- madıklan sürece parlamento üze- rindekı gölgenin kalkmayacağı görüşüdilegetinlenaçıklamada. şöyle devam edildi: "Resmiide- olojiyle birleşerek asıl iddialar konusunda hiçbir bilgi sahibi ot- maksızın bi/Jcri parlamcntodan atan. 4 arkadaşımızı mahkûm olmayagörüren yolu açan suç or- tağı siyasi partilerin,o günkü ta- \ırlanna rağmen güç odaklanna yarananıadıklan, iradelerinin bugün bir kez daha hiçe sayıl- dığını görTnclkürter." Erbakan: Ordu, rantiyecilere alet edildi ANKAR4 (Cumhuriyet Bürosu) - RP Ge- nel Başkanı Necmettin Erbakan, ANAP- DYP hükümetının kurulmasının "imkânsız" olduğunu savunarak "Hükümetin kuruhna- sı bir yana, onun arkasından gelecek soruş- turmâlar karşısında sağlam durmak için 16 kişi eksik" dedi. Erbakan, ordunun RP ikti- dannı istemediğıne ilişkin haberlen de ya- lanlayarak 'ordunun rantiyecilere alet edil- diğini' ileri sürdü. Necmettin Erbakan, RP'li il başkanlan ve il müfettişlen ileyaptığı toplantıda, ANAP- D\T hükümetinin kurulmasının "aritmetik, içerik ve psikolojik" bakımdan olanaksız ol- duğunu savundu. Erbakan, •'Yüce Divan'a scvk edilmeleri için birönerge wrsek, DSP, CHP ve ANAP'ın yansı bizi destekler" dedi. Yılmaz'ı, hükümeti kurma görevini iade etmeye çağıran ve ANAP'la yeniden bir ara- ya geleceklenni ıfade eden Erbakan. "An- cakfedakârlık sırası onlara gelnüşolacak. Bu sefer başbakanhk RP've verilecek" dedi. DYP ve ANAP'la üçlü İcoalısyon yapabıle- ceklerini de vurgulayan Erbakan. "Haarla- dık, kurduk diyoriarsa, hadi o zaman gelin bakalım" diye konuştu. DSP lıden Bülent Ecevit'in ANAP-DYP hükümetini dışardan desteklemesinı de eleş- tıren Erbakan. "Ecevtt, "Sorumluluk kabul etmem' diyor. Hem destek vereceksin hem de sorumlu olmayacaksın. Bu hükümetsenm \ü- zünden kuruluyt>r" dedi. Seçimlerden sonraki dönemi RP açısından değerlendıren Erbakan, ordunun RP ıktida- nnı ıstemediğine ilişkin haberlerin yalan ol- duğunu ileri sürdü. Ordunun, "rantiyecile- re" alet edildiğini, RP iktidarını asıl isteme- yenlerin "rannyeciler" olduğunu belirten Erbakan. "RP'den değil, soldan destek iste- melerinin nedeni budur. Sol. onlara destek verebilir" diye konuştu. Protokol imzalanıyor ANAP ve DYP ekonomiyi paylaştı ANKARA (Cumhuriyet Bürosu)- DYP lide- ri Tansu Çiller ile ANAP lideri MesutYılmaz'ın ANAYOL için ilke anlaşmasına varmalannın ardından oluşturulan komisyon protokole son şeklini verdi. ANAP ve DYP heyetleri, ekono- minin yönetimini paylaşırken yıl sonu enflas- yon ve döviz kuru tahmininin protokolde yer al- maması dikkat çekti. İç borçlann Merkez Ban- kası'nadevredilmesikonusuda hükümetin ku- rulmasından sonraya bırakıldı. ANAREFAH görüşmelerinin kesilmesıne neden olan Mali- ye Bakanlığı ile Diyanet Işleri Başkaniıgı ise ANAP'ta kaldı. Devlete personel alımının 5 yıl boyunca don- durulmasını, kamu bankalannın aşamalı olarak özelleştirilmesini ve olağanüstü hal uygulama- sının kaldınlmasını protokole koyan kurmay- lar, ANAP lideri Mesut Yılmaz'ın başbakanîı- ğında kurulacak ilk hükümetin, bütçenin çıka- nlmasının ardından öncelikli olarak 20 yasal düzenlemenin yaşama geçirilmesini öngördü- ler. Yasalann belirlenmesinde 7. Beş Yıllık Kal- kınma Planı örnek alındı. Yasalann çıkanlma- sı da protokolde bir takvime bağlandı. Söz konusu yasal düzenlemelerin, anayasa- \a ve gümrük birliğine uyum yasalan, Meclis Içtüzüğü'nün yeniden düzenlenmesi, gümrük. sigona, bankalar ve tanm satış kooperatifleri. iller idaresi yasalan ileTürkTelekomünikasyon A§ 'nin özelleştirilmesine olanak tanıyacak ya- sa olduğu belirtildi. Protokolde, ilk dönem için 'ekonomik ve sosyal konsey'in kurulması ve kayıt dışı ekonominin önlenmesi için de yasal düzenlemeler yapılması benimsendi. Ayncaenetji üretiminde nükleersantrallann devreye sokulacağı kaydedildi. Ekonomiyi yönlendiren kuruluşlann başın- da gelen, Hazine ile Dış Ticaret Müsteşarlığı ve Devlet Planlama Teşkilatı DYP'ye verildi. Di- yanet Işleri Başkanlığı ve Vakıflar Genel Mü- dürlügüANAP'ta kalırken Orman ve Tanm ba- kanlıklannın yanı sıra Köy Hizmetleri Genel Müdürlüğü de DYP'ye bırakıldı. Başbakanlığa bağlı Anadolu Ajansı. TRT, Basın Yayın ve En- fonnasyon Genel Müdürlüğü'nün de dönüşüm- lü yönetilmesi kararlaştınldı. Alınan bilgiye göre, icracı bakanlıklann da- ğılımı şöyle: DYP: DışişleıiAdalet, Llaşönma,Sağhk, Mil- li Eğn±n,Tarım, Orman,Turizm bakanlıklan. ANAP: Içişleri. Milli Savxınma. Bayındırlık. Sanayi ve Ticaret, Eneıji, Çaiışma ve Sosyal Güvenlik, Kültür ve Çevre bakanlıklan. Halit Dağlı, ANAYOL için dışandan desteğe ihtiyaç olduğunu söyledi DYP: Üçüncü ortak zorunlıılıık ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - DYP Genel Başkan Yardımcısı Halit Dağh. ANAYOL'un sayısının güveno\Ti almaya yetmediğıni. bu dunımda dışandan desteğe veya üçüncü bir partinin koalisyonda yer almasına gereksinim duyulduğuna dikkat çekerek "Ancak hükümeti kurma yetkisi Sayın Yılmaz'da olduğu için bu onun takdirindedir" dedi. DYP Genel Merkezi'nde dün bir basın toplantısı düzenleyen Dağlı. ANAYOL'la ilgili yürütülen çalışmalar konusunda bilgi verdi. Hükümet kurma çalışmalannın son aşamaya geldiğini, önemli bir pürüzün çıkmaması durumunda, hükümet protokolünün imzalanmasını beklediklerini belirten Daglı. "ANAP Ue DY P'nin parlamento sayısı güvenoyu almaya yetmiyor. Ya dışandan destek ya da koalisyonda olacak üçüncü bir partiye gereksinim gerçekliği vanür. Ama, takdir Sayın Y ılmaz'dadır. Yann (bugün) komisyon son rötuşlannı vapacak" diye konuştu. Dağlı, hükümeti kurma görevinin Basbakan Tansu Çiller'e verildiği dönemde ANAP ile DYP arasındaki çatışmanın anımsatılması üzerine, "Siyasette zaman zaman çekişmeler olur. Banşmasını biuneyen kavga da etmemelidir. Bunlardan kendini arındınp ülke ve millet rcfahını sağlamak en önemli konudur" dedi. Tansu Çiller'in RP ile bir hükümet kurmamasının büyük bir fedakârlık olduğunu savunan Dağlı, ANAP ve RP'nin programlannın birbirinden tamamen farkJı olduğunu belirterek şöyle dedi: "Kendisini adil düzen söylemleriyle sistem dışına iten bir partiyle koalisyon yapılması mümkün değildir. Atatürkçü, laik bir parti bunu yapmamalıdır. RP ile hükümet kurma noktasma gelindi, ama yanlış hesap Bağdat'tan dönmüştür. Hükümetin, parti programlan ve tabanlan birbirine çok yakın olan ANAP ve DYP arasında kurulması millet için ha\ ırlısıdır." Merkez sağda hangi partinin lider olacağı tartışmalannın bir dönem ANAP'ı ve DYP'yi birbirine düşürdüğünü anımsatan Dağlı. kurulacak ANAYOL hükümetiyle bu sıkıntının da ortadan kalkacağını sözlerine ekledi. BİZ EGE'DE BARIŞ ISTIYORUZ! Biz aşağıda imzası bulunan İzmirii Belediye Başkanlan; son günlerde Ege Denizi'nde yaşanan gerginliği doğru bulmuyoruz. Ege'de yükselen savaş çığlıklanna karşı çıkıyoruz. Nedeni ne olursa olsun, Ege'de var olan sorunlar aynı güneş altında, aynı denizin kıyısında yaşayan Türk ve Yunan halklarını birbirine düşürmemelidir. Her sorun; karşılrklı iyi niyet, saygı ve anlayış çerçevesinde çözümlenebilir. insan yaşamından ve barıştan daha kutsal hiçbir şey yoktur. EGE DENİZİ BİR BARIŞ DENİZİ OLMALIDIR. I- Ali Argon KULELİ (Karaburun Belediye Başkanı). 2- Bülent BARATALI (Urla Belediye Başkanı). 3- Cengız UYSAL (Yeni Foça Belediye Başkanı), 4- Ethem ÇAL1Ş (Seferıhisar Belediye Başkanı). 5- Fadıl AK.A (Canlı Belediye Başkanı). 6- Hakkı ÜLK (Aliağa Belediye Başkanı). 7- Hakkı GÜVEN (Mordoğan Belediye Başkanı). 8- Haldün ERTOK (Özdere Belediye Başkanı), 9- M. Hıfzı ASLANKAROGLL 1 (Birei Belediye Başkanı). 10- Kamil SUBAŞI (Selçuk Belediye Başkanı). 11- Kamuran AÇIKAL1N (Kanaldı Belediye Başkanı). 12- Kamuran CEVlZCl (Gümüldür Belediye Başkanı). 13- Mahmut ŞENTÜRK (Menderes Belediye Başkanı). 14- Metin OKTAY (Hanmandalı Belediye Başkanı). 15- Mustafa KARAHAN (Narlıdere Belediye Başkanı), 16- Mustafa'ZEYREK. (Zeytınlık Belediye Başkanı). 17- Muzeffer ZCYRIIK (Subaşı Belediye Başkanı). 18- Nıhat DİRİM <F(x;a Belediye Başkanı). 19- Nurettin SAYRAV (Helvacı Belediye Başkanı). 20- Nureül UÇAR (Seyrek Belediye Başkanı). 21- Osman ORAY (Ören Belediye Başkanı). 22- Raşit ŞEN (Kaymakçi Belediye Başkanı). 23- Remzi ÖZF.N (Alaçatı Belediye Başkanı). 24- Sel'a TAŞKIN (Bergama Belediye Başkanı). 25- Selçuk BİLGİ (Bademli Belediye Başkanı). 26- Vahap POYRAZ (Y. Kı/ılca Beledive Başkanı). 2"?- Vedal FİLİZ (Ya/ıbaşı Beledıvc Başkanı). 28- Zekaı ÖZDf-NGlZ (Armııllu Belediy B k POLİTİKA GÜNLUGU HtKMET ÇETİNKAYA Gölgeler... Yaşanmış günlerden arta kalan solgun sevişmele- re tanık oldunuz mu hiç? Eksilmiş ve delip geçen o dipsiz avuntular sıra sı- ra taşlann arasında yorgunluğu giderirken tüm ğünah- lardan sizi anndırır... Peyo K. Yavorov'un gözleri hep o soğuk ve kap- kara gecelere çevrilir... Belki bir o değişmemiştir. Delip geçiyor bakışı, yırtıcı bir hayvan gibi. Ve par- lıyor keskin tırnakları ustura gibi... Aydınlık bir umut 'aşkmasallan'run bilinmeyen za- manına kanat çırpıyordur tam o saatlerde... Aşk duygusu sıkıştınyordur patlamak üzere olan yü- reklerimizi... Veselin Andreyev ya da Aleksandr Gerov karlı bir Sofya gecesinde 'körışıklarcaddesı 'nde Nâzım'la buluşuyor belki... Bir tuhaf duygu büyüyor yüreklerde. Apansız ge- len bir hüzün yumağı sarıyor gökyüzünü... O dinamit gibi soğuk taşı tutuşturan ne? Belki özlüyorlar yaratmayı, üretmeyi... Öpmeyi bir çocuğu taptaze alnından... Bir kadın seviyor adamı.... Onu sımsıkı bağrına bastırıyor. Çok düşünüyor, çok özlüyoronu... Ya adam ne yapıyor, neler düşünüyor kadın için? Adam için bir bilmece o!.. Diyor ki: "Sürebilir mi böyle bir aşk, bir gün bırakıp gitmez mi beni?" Adam, kadının elini özlemle okşuyor. Kadın ise so- luğunu tutmuş bekliyor... Kadın, adamın saçlarını okşarken konuşuyor: ''Sen benim aydınlık umudumsun!" Nice masallara ımzasını atan bir adam dışandan iz- liyor tüm bu olup bitenleri. Denn bir gecede görüyor 0 görüntüleri... İki gölgenin ayakta ve beyaz bir perdenin üzerinde olduğunun da farkında... Gecede iki gölge... Yalnız ve yüz yüze... Bir lamba yanıyor arkasında bu ekranın. Fısıldaşı- yoriar belki ve belki eğilmişler. Canlı arzularına karşın dokunamıyorlar birbirlerine. Karşı karşıya, yüz yüze duruyorlar öylece... Gecede iki gölge, ayakta, önünde bir ışığın... Yalnız ve delice arzulayarak birbirlerini... Yavorov'a inat orada bir erkek gölgesi ve bir kadın... Bir çocuk çığlığı bozuyor her şeyi... Derin bir gecede, o bitmeyen masal zaman ayar- lamasına yenik düşüyor... • • • Eksilmiş ve delip geçen dipsiz avuntulara ne der- siniz? Yaşanmış günlerden arta kalan sevişmelere tanık olmak ister misiniz? Ahmet Haşim, "Dönsek mi bu aşkın şafağından "di- yor, yarin dudağından getırilmiş karanfilin 'bir katre a/eu'olduğunudüşünsebile... D. H.Lawrence,"Sev- gın köklüydü, eksiksizdi senin" derken baktıkça uta- nıyordu tutkusuyla yanıp tutuştuğu aşkına. Tüm tutkular güneşe doğru yürürdü... Keskin aydınlıklarçocuksu sevinçleri yüceltiyordu. Yarı üşengeç, yarı sevecen öpücüklergözbebekleri- nin derinliğini kucaklıyordu. Osip Mandelştam, uzun bekleyişleri anlatıyordu bilinmez destanların içinde... Diyordu ki: "O incecik omuzlann kırbaç altında, kızarmak için 1 kırbaç altında kızarmak ve alev alev yanmak için, kuru soğukta IO çocuk parmaklann ütuleri kaldırmak için, I ütüleri kaldırmak ve düğümlerı atmak ıçın ip- lere." Sesini bile unuttuğunuz sevgili eksilmiş ve delip ge- çen dipsiz avuntulara bırakır kendini. Uzun geceler- de sevişme sonu yalnızlığı sarar bedenini. Artık teh- likeli bir yay çiziyordur kaşlannın yayı... Ve şaır bakar kadına, bakar da şöyle der: "Ben de sevdalandım mı yoksa sana!.." Kadın utangaçtır, gözlerini kapatır... ••• Aşk duygusu sıkıştırdığfnda yüreklerinizi, ne yapa- cağınızı şaşırır mısınız? O zaman bir şiir okuyun soluk soluğa... Seslenin var gücünüzle duysunlar aşkınızı. Gör- sünler Paul Eluard'ın içinizde renk renk çoğalan çi- çeklerini: "Yavrum bu senin gülüşünün ardında I Bütün sev- da kelimeleri çmlçıplak I Memelerini bulup çıkarıyor- lar boynunu I Sonra kalçalannı gözbebeklerini I Son- ra ne varsa okşayış adına I Bütün bunlan bulup çı- kanyorlar I Seni öptüğüm zaman gözlerinden I Yal- nız sen görûnesin diye I Bu sevda kelimeleri." Kısa... Kısa... Kısa. • fşadamı Sakıp Sabancı, kardeşi Özdemir Sabancı'nın öldürülmesinin ardından 52 gün geçmesıne karşın katillerin bulunamamasını değerlendirirken "Temennimiz katillerin bir an önce bulunmasıdır" dedi. • CHP Samsun Milletvekili Vlurat Karayalçın, tütüne verilen başflyatın yetersiz olduğunu söyledi. Karayalçın. Çarşamba-Bafra metro hattının bir an önce hayata geçirilmesini istedi. • Marmara \e Boğazları Beledıyeler Bırlığı'nın Sapanca'da süren toplantısında konuşan Bırlık Genel Sekreterı Fıkret Tokgöz. "Clkemızde yerel >önetımlere katılım kültürü gelışmedı" dedi. ABD'nin Idaho evaletınin başkentı Boıse Belediye Başkanı Brent C'olas de kentindeki halkın yönetime katılım modellerinı anlattı. • Türk Mühendis Mimar Odaları Birliğine (TMMOB) bağh Orman Mühendisleri Odası ile Ziraat Mühendisleri Odası'nın gencl kurulları dün başladı. - Türkiye Kamu Çalışanları Sendikaları Konfederasyonu (Kamu-Sen) Genel Başkanı Resul Akay. işçilere 1947'de sendikal hak. 1963'te de grev ve toplusö/leşme hakkının verildiğini hatıriatarak "Memurlara sendikal hakkın verilmemesi ayıptır" dedi • Türkiye Yazarlar Birliği'nin (TYB) 9. Genel Kurul toplantısında konuşan Devlet Bakanı Ay\az Gökdemir. TBMM ıradesi üzerinde baskı bulunduğu sa\larınm "mayet ve dedikodu" olduğunu söyledi. • Genelkurmay Başkanlığı, 28 Aralık 1995 tarihinde olağan görev uçuşu sırasında Ege Denizi'nin uluslararası sularında denize düşen F-4 uçağı ve olayda kaybolan Hava Pilot Teğmen Altuğ Karaburun'u arama çalışmalannın sivil olanaklarla gerçekleştirilebilmesi için araştırmalara başlandığını bildirdi. • Gıresun Barosu Başkanı Av. E. Şansal Dikmen. CHP'nin ülke çapında 'dibe vurmasmın' nedenlenni içeren bir değerlendirme raporunu CHP Genel Merkezi'ne sundu. • Kamu İktisadi Teşebbüsleri (KİT) ile bağlı ortaklıklarında çalışan sözleşmeli personelin temel ücretleri belirlendi. Sözleşmeli personelin tespit edilecek temel ücret tutaıiarı, hiçbir sekilde o uman veya görev için emsali olan devlet memuru kadro ayiığı net tutarının yüzde 110'unu geçemeyecek. • Mülkıveliler Bırlığf nın yeni yönetım kurulu üyeleri, Anıtkabirı ziyaret ettıler. Anıtkabır'e saygı ve bağımlılık ziyaretinde bulunan Mülkıyel'ler Bırlığı'nın yeni Başkanı Aİper Aktan \e üyeler. Atatürk'ün mozolesıne çelenk koyarak. saygı duruşunda bulundular.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle