Katalog

21 ŞUBAT 1996 ÇARŞAMBA CUMHURİYET SAYFA HABERLER Pazarlık Dört bakanlıkta pürüz ANKARA (Cumhuriyet Bfirosu)-Hükümen kurmak- la göre\ li ANAP Genel Baş- kanı Mesut Yıimaz ileRPli- deri Necmettin Erbakan'ın çatısında anlaştığı ANARE- FAH koalisyonunda bakan- lıklann paylaşımı için ko- misyon görüşmeleri bugün başlayacak. 6 kişiden olu- şan komisyonda, devlet ba- kanlıklan ve bunlara bağlı kuruluşlann paylaşımı ya- nında. henüz ihtilaflı olan tçişleri, Maliye, Milli Eğitim . ve Kültürbakanlıklannın du- rumu ele alınacak. ANAP, tçişleri Bakanlığı yerine Mil- li Savunma Bakanlığı'nı ver- meyi önerdiği RP'den olum- lu yanıt alamadı. RP'nin, Milli Savunma Bakanlı- ğı'nda istediği dûzeyde kad- rolaşmaya gidemeyeceği noktasmı dikkate aldığı öne sürüldü. Komisyonun, çalış- malanm olumlu bir şekilde sonuçlandırması durumunda, liderlerin cuma günü yeniden bir araya gelerek protokol görüşmelerini başlatabilece- ği kaydedildi. ANAP'tan Grup Başkan- vekili Ülkü Giiney, Genel Başkan Yardımcısı Mehmet Keçeciler ve Sinop Millet- vekili YaşarTopeu ile RP'den grup başkanvekilleri Oğuz- han Asiltürk, Şevket Kazan ve Istanbul Milletvekili Ay- dın Menderes'den oluşan ko misyon, bugün ANAP Mec- lis Grup Yönetim Kurulu sa- lonunda çalışmalanna başla- yacak. RP, ANAP'ın, Içişleri Ba- kanlığı yerine önerdiği Mil- li Savunma Bakanlığf nası- cak bakmadı. Örgütlenmeyi planladığı Içişleri Bakanlı- ğı'nı bırakmamakta kararlı olduğu belirtilen RP, daha önce ANAP'a vermeyi kabul ettiği Milli Eğitim Bakanlı- ğı 'nı da yeniden pazarlık ma- sasına getirdi. RP Van Mil- letvekili Fethullah Erbaş da dün bayram nedeniyle gitti- ği Van'da yaptığı açıklama- da, RP'nin "örgütlenmeyi amaçladığı" Içişleri Bakan- hğı'nı ne kadar istediğini bir Tcez daha ortaya koydu. Er- baş, Devlet Hastanesi Baş- hekim Yardımcısı Dr. Ab- duDah Lenk'i ziyareti sıra- sında yaptığı konuşmada şunlan söyledi: "Içişleri Bakanlığı'nın RP'de kalması için ağırlıgı- mı/ı koyacağız. Bunun ya- nında da 5-6 devlet bakanlı- ğı yeter. RP için önemli olan Içişleri Bakanlığı'dır. Çün- kii valiler. etnniyet müdürle- ri buim kontroİümüzde ola- cak. Bu yüzden tçişleri Ba- kanlığı bize verilse yeter." Ekonominin yönetimine geç- meyi hedefleyen ANAP ise ekonomiden sorumlu Devlet Bakanlığı yanında, Maliye Bakanlığı'nın da kendisine verilmesini istedi. ANAP'lı- lara göre Hazine Müsteşar- lığı kendilerinde kalacak. Mesut Yıimaz ile Necmet- tin Erbakan'ın görüşmeleri sırasında Dışişleri, Çalışma ve Sosyal Güvenlik, Milli Savunma. Enerji, Turizm ba- kanlıklannın ANAP'ta; Ba- yındırlık ve lskân, Tanm, Orman, Adalet, Sağlık. Ulaş- tırma, ÇevTe ve Kültür ba- kanlıklannın RP'de kalması kesinleşti. Yılmaz'ın protokol koşulu Komisyon, devlet bakan- lıklan ve bağlı kunıluşlarile kamu bankalannın dağılı- mını da görüşerek karara bağlayacak. Komisyonun ça- lışmalanndan olumlu bir so- nuç çıkması durumunda ANAP ve RP lıderlerinın ye- niden bir araya gelerek pro- tokol görüşmelerini başlata- cağı bildirildi. Protokol ça- lışmalannın en geç bu ay so- nuna kadar tamamlanması bekleniyor. Yıimaz, önceki günkü görüşmeden sonra, " 1 martta hükümetin kurul- ması şart Biz şubat sonun- da koalisyon protokolünUn bitirilmesini koşul koyduk. Protokol şubat sonuna >etiş- tirilenıezse bu koalisyon ku- rulmaz" dedi. ANAP Genel Sekreteri Rüştü Kazun Yücelen, ko- alisyon görüşmelerinin olumlu bir noktada olduğu- nu belirterek. "Eğer RP de bizim gösterdiginıiz uzlaş- macı yaklaşımı gösterirse gö- rüşmelerden olumlu sonuç ahnır" dedi. Yapı Kredi Bankası Kredi kartımı ve nüfus cüzdanımı kaybettim. Hükümsüzdür. GÜZEL TOPKARA Yıimaz, cumhuriyetin temel ilkelerinden ödün verilmeyeceği mesajını verdi bîze güvence vermelTANKARA (Cumhuriyet Biirosu) - RP Ge- nel Başkanı Necmettin Erbakan ile koalisyon hükümetinin çatısı konusunda uzlaşma sağ- layan. ANAP lideri Mesut Yıimaz, bakanlık- larla ilgilı görüşmelerin devam ettığini ancak bu aşamada körümser olmak için bir neden bulunmadığını söyledi. RP ile mutabık kal- dıklan işbiriiğtnin Türkiye'nin gerçeklerin- den hareket eden, cumhunyetin temel ilkele- rine dayalı olan ve ülkenin temel sorunlannı aşmayı arayan işbirliğı olduğunu savunan Yıimaz, "Bu konularda mutabakat olmazsa zaten ortaya koalisyon protokolü çıkmaz, pro- tokolortaya çıksa bile uygulamada ona riayet edflmezse koaBs\«n yürümez" dedi. RP ile yap- tıkJan ışbırlığinın normal iki parti arasında ya- pılan bir işbirlıği olmadığını kaydeden Yıi- maz, "RP, böyle diger bütiin partiler tarafın- dan dışlanan. işbiriigi reddedilen bir parti ol- duğuna göre bizim kendileriyle işbirtiği yap- manıız için gerekli gördügümiiz giivenceleri de mutlaka bize sağlamak durumundadır- lar" diyc konuştu. Erbakan'la yeniden bir araya gelecekleri- ni belirten Yıimaz, başbakanlıkla birlıkte ba- zı bakanlıklann da dönüşümlü olabileceğinı bildirdi. Yıimaz, DYP'nin daha önce reddet- tiği önerilen kabul etme durumuna gelmesı. kendilerinin de RP ile kesin bir anlaşmaya va- ramaması halınde bunlan yeniden değerlen- dirme olanağı doğabileceğinı söyledi. ANAP lideri Yıimaz, dün gazetecileri ko- nutunda kabul ederek bayramlaştı. Gazeteci- lerin sorulan yanıtlayan Yıimaz. bakanlıklar ile ilgilı pazarlıklann sürdüğünü söyledi. Ko- alisyon protokolü ile ilgili görüşmelerin cu- ma günü başlamasını ve bir haftada çalışma- lann bitmesini öngördüklerini belirten Yıimaz, bir soru üzerine, bütçeyi yetiştirmek için ace- le ettiklerini bildirdi. RP ile bakanlık aJterna- tiflerinin farklı olduğunu belirten Yıimaz, ancak bu farkhlıklann aşılacağmı ümit etti- ğini söyledi. Bu ümıdi taşımasının nedenınin RP'nin uzlaşmacı tutumu olduğunu kaydeden Yıimaz, şöyle konuştu: "RP ilemutabık kaldığunız işbirtiği Türki- ye'nin gerçeklerinden hareket eden cumhu- riyetin temel ilkelerine dayalı olan ve Türki- ye'nin temel sorunlannı aşmayı arayan işbir- Bğidir. Bu konularda mutabakat olmazsa za- ten ortaya koalisyon protokolü çıkmaz, pro- tokolortaya çıksa bile uygulamada ona riayet edibnezse koalisyon yiirümezrBaştan bütün zorulukları görerekyolaçıktığını, şuandada kötümser olmak için bir neden olmadığını söyleyen Yıimaz. bir soru üzerine bazı bakan- lıklann başbakanlığa bağlı olarak dönüşüm- lü olmasının gündemde olduğunu söyledi. Mesut Yıimaz, DYP'nin RP'ye yaptığı ko- alisyon önerileriyle ilgili olarak da "Ben RP'yesöyledim. Bizden başka işbirtiği yapma imkinlan varsa. kendilerine bö>le bir teklif varsa oniarla görüşebilirier, uzlaşabüûierse onlarla hükümet kurariar. Kim kiminle uzla- şırsa hükümeti o partilerin kurması lazon" de- di. Partilerin açıkladıklan resmi tutum itiba- nyla, RP'nin ANAP'tan başka hiçbir partiy- le bir koalisyon hükümet kurmasınm olanak- lı görülmedığıni ileri süren Yıimaz. "RP Ue işbirligimiz. normal iki parti arasındaki işbir- iigi degU RP. böyle diğer bütün partiler tara- fından dışlanan. işbiriigi reddedilen bir parti olduğuna göre hizini kendilerrç le işbirtiği yap- mamız için gerekli gördüğümiiz giivenceleri de mutlaka bize sağlamak durumundadır- lar" dedi. ANAP lıden Yıimaz, Başbakan Çıller'ın yeniden koalisyon önermesi, dönüşümlü baş- bakanlığı ya da 3. kişinin başbakanlığına ha- zır olduklannı açıklaması durumunda ne ya- pacaklanna ılişkın bir soru üzerine, şöyle de- di: "20 güne yaklaşan süredir hükümet kur- ma görevini sürdürüyorum. Ben Sayın Çiller'e, DYP\e öncelikverdim. 7 alternatifli teklif gö- türdüm. Şündi bu reddettikleri önerilen ka- bul etme durumuna gelirlerse, biz de RP ile kesin bir anlaşmaya varamazsak o zaman bunlan tekrar değerlendirme imkânı olur. Ama, RPile bu müzakeremizi sonuçlanduma- dan yeni bir müzakereve güişmeyiz." Yıimaz, bazı kadın gruplannın RP ile iş- birliği yaptığı gerekçesiyle ANAP aleyhine gösteri yapan kadınlann bir bölümünün DYP'li kadın komisyonu üyeleri olduğunu, eylemle- rtn de organize eylemlerolduğunu söyledi. Yıi- maz, bazı basın organlannın da ülke çıkarla- nnı korumak için değil, kendi küçük çıkar- ları için ANAP-RP işbirliğini engellemek ıs- tediklerini ilerı sürdü. ANAP lideri Yıimaz, Maliye Bakanlığı ve Sayıştay'dan vize almayan tüm ihalelerin hu- kuken ıptal edilmesinın mümkün olduğunu bildirdi. DYP'de muhalefet 'ÇiUer fir fir dönüyor' • DYP Kuruculan Icra Kurulu sözcüsü Mehmet Dülger, DYP'nin yolunun doğru olması gerektiğini belirterek "DYP kuruculan, doğru yolda devam edecekler" dedi ALPER BALLI ANKARA - DYP'de gazete ilanla- nyla desteklenen muhalif hareketin sözcüsü Mehmet Dülger. DYP Genel Başkanı TansuÇüler'in hiçbir koşul- da hükümet kurmayacakJannı dile ge- tirdiği RP ile bazı partili milletvekil- lerinin temasa geçmesini eleştirirken "Bu kadar fir fir dönen siyaset izienir- ken hangi yetkili kurullara danışıb- yor" dedi. Dülger, DYP'nin çizgisinden saptı- ğını belirterek arnaçlannın partiyi es- ki istikrarlı çizgisine getirmek ve "ger- çek demokradk zemine" taşırnak ol- duğunu söyledi. Çilleryönetimine kar- şı harekete geçen DYP kuruculan, mü- cadelenin "dofru yoJda" sürdürüle- ceğini açıkladılar. Mehmet Dülger. Cumhuriyet'e yap- tığı açıklamada, ANAP-DYP ortakJı- ğını ifade eden ANAYOL tartışmala- nnı değerlendirdi. Yeni bir oluşum- da, yapıyı oluşturacak partilerin sağ- lıklı olması gerektiğini vurgulayan Dülger, "ANAYOL kiminle olacak? DV P nin bu yaptsyia mı? Doğru Vbl'un, doğru bir yolaginnesi gereki>or. Pren- sipleri aşmdırdılar. Partiyi felsefesinden sapürdılar. Teşkilatı ihmal ettilcr, sırt- lannı döndüler. Bu yapılanmalar fev- kalade rahatsa edickür" görüşünü di- le getirdi. Dülger, Çiller'in seçim kampanya- sı sürecinde "laik cumhuriyeti koru- mak adına" RP ile koalisyon kurma- yacağı vaadinde bulunmasına karşm, bazı partili millervekillerinin RP yet- kilileri ile temaslarda bulunduğunu anımsattı. Çiller'in. birgazeteciye ver- diği demeçte "RP ile seçim hüküme- tine yeşil ışık \aktiklannj" dile gerir- diğini, daha sonra bu sözlerini inkâr ettiğini anlatan Dülger,"Seçim kam- panyası boyunca 'RP ile koalisyon kurmayız diyeeeksiniz, daha sonra si- zin bir millervekiliniz. üstelik sizden habersiz hiçbir şey yapamayan bir mil- lervekiliniz, RP ile koalisyon girişimle- rinde bulunacak. siz de bunlan redde- deceksiniz. Böyle ilkesizliklerle parti- yi getirdikleri noktayı göriiyoruz. Bu kadar 'fir fir dönen' bir siyaset yürü- tülürken hangi kurullara danışıirvor? Kararlar konutta aluuyor, uygulanryor. Birtakım adamlar bunlara e\et' di- vebilir, ama biz demivonız" dedi. Başbakan Tansu Çiller, Şeker Bm ramı nedeniyle Seyranbağlan Güçsüzler Yurdu'nu ziyaret ederek buradaki vatandaşlarla bayramlaştı. (Fotoğraf: AA) Liderler Şeker Bayramı'nı 'siyasi etkinliğe' dönüştürdü Tansu Çiller: Mesut Yıimaz benden kıırtıılıııakIstiyorANKARA / ISTANBUL (Cumhuriyet) - Bayram tatilini Istanbul'da geçiren Cumhurbaşkanı SûleymanDemirel. bayram namazını Bezm-i Âlem Valide Sultan Camii'nde vatandaşlarla birlikte kıldı. Başbakan Tansu Çiller, bayram nedeniyle Seyranbağlan Yaşlılar Huzurevi ile Gazi Kız Yetiştirme Yurdu'nu ziyaret ederek yaşlı ve çocuklarla bayramlaştı. TBMM Başkanı Mustafa Kalemli bayram namazmı ANAP liden ıMesut Yıimaz ile birlikte Kocatepe Camisi'nde kıldı. RP Genel Başkanı Necmettin Erbakan ıse bayram namazını Antalya'da kaldığı Kaleınli, GATA'da tedavi gören yaralı askerleri ziyaret etti. (Fotoğraf: AA) otelin mescidinde kılmayı tercih etti. Siyasi partilerde bayramlaşma bugün yapılacak. Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel. dün »abah Dolmabahçe'deki Bezm-i Âlem Valide Sultan Camıi'ne gelerek kalabalık bir vatandaş topluluğuyla birlikte bayram namazını kıldı. Istanbul Vali Vekili Rıdvan Yenişen ve eski milletvekili Murat Sökmenoğlu ile birlikte camiden aynlan Demirel. cami önünde bekleyenleri de selamlayarak "Bayramınız kutlu oLsun" dedi. Daha sonra Etiler'deki evine dönen Demirel, bayram ziyaretlerini kabul etti. llk olarak gazeteci-yazar Hulusi Turgufu kabul eden Demirel, daha sonra Devlet Bakanı Münif İslamoğlu ile görüştü. Demirel"i ziyarete gelenler arasında işadamı Nevzat Ak'ın da olduğu görüldü. Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel 'in eşi Nazmiye Demirel de görevliler aracılığıyla konutun dışında bekleyen koruma görevlileri ve gazetecilere badem ezmesi ikram ederek bayramlannı kutladı. Çiller'in ziyarederi Çiller, dün Seyranbağlan Yaşiılar Huzurevi"ni ziyaret ederek burada kalan yurttaşlarla bayramlaştı. Yaşlılara birer kazak armağan eden Çiller, büyüklere, ailelere ve geçmişe saygının önemini vurgulayarak, "Bizzat sizleri kucaklamaya geldim" dedi. Çiller. daha sonra. Gazi Kız Yetiştirme Yurdu'na geçerek, çocuklarla bayramlaştı. Çiller, kendisine "Mesut Yıimaz sizden kurrulmak istiyor" diye seslenen bir çocuğa "Doğru, doğru'" karşılığını verdi. TBMM Başkanı Kalemli, bayram namazını birlikte kılmak amacıyla dün sabah ANAP lideri Yılmaz'ı konutundan alarak Kocatepe Camisi'ne gitti. Namaz saatine kadar camide vaaz dinleyen Kalemli ve Yıimaz, namazın ardından vurttaşlarla bayramlaştılar. Kalemli. daha sonra Gülhane Askeri Tıp Akademisi (GATA) Tıp Fakültesi Hastanesi'nde tedavi gören Doğu ve Güneydoğu gazileri ile Keçiören Atatürk Çocuk Yuvası, Seyranbağlan Huzurevi ve Genelkurmay Başkanı İsmai) Hakkı Karadayi'ya bayram ziyaretinde bulundu. Antalya mulıabirimizin haberine göre RP Genel Başkanı Necmettin Erbakan, bayram namazını Antalya'da kaldığı otelin mescidinde kıldı. Erbakan, yayımladığı mesajda Şeker Bayramı nedeniyle dün yayımladığı mesajında. birçok yurttaşm dertlerinin bir an önce çözümü için yeni hükümetin bir gün daha kaybedilmeden kurulması gerektiğini söyledi. RP-ANAP koalisyon hükümetinin bir an önce kurulmasını istediklerini belirten Erbakan, "Bir avuç rantiyecinin bütün güçleriyle yaphklan cırpınmalar yüzünden olmayacak şeyler için çok şeyler kaybedildi. Bununla beraber, neticede bugün için en iyi çözümün RP- ANAP koalisyonu olduğu görüldü** dedi. Bayram nedeniyle partilerde bayram ziyaretleri bugün gerçekleştirilecek. OTLARI ORAL CALIŞLAR Bayramda açık görüş, siyasilere yine yasak Nüfus cüzdanımı kaybettim. Hükümsüzdür. MERVE TOPKARA C ezaevlerinde açık gö- rüş yapılıyor. iki gün- dür gazetelerin ve TV ekranlannın önemli haberlerinden birisi bu. Tutuklu ve hükümlüler, ailele- riyle tel örgüler ve camekânlar ar- dında değil, yüz yüze görüşüyor- lar. Birçok bayramı cezaevinde ge- çirmiş deneyimli bir mapushane- ci olarak, açık görüşün cezaevle- ri için ne anlam taşıdığını iyi bili- rim. Tutuklular günlerce önceden açık görüşe hazırlanırlar. En güzel giyecekler o güne saklanır, en gü- zel sözcükler o gün için bir kena- ra kaydedilir. Cezaevinde açık görüş, şenlik- tir. Bu şenlik, o gün bütün sıkıntı ve acılan unutrurur. Cezaevinde olmanın aileye ve tutukluya yük- lediği tarif edilemez sızılar bir an için diner, yerini bir arada olma- nın keyfı kaplar. Eşlerle, çocuklar- la, kardeş ve annelerle çekilen bü- tün acılara rağmen, tatlı, insanın içi- nı ısıtan dakikalar yaşanır. Cezaevinde açık görüş günleri çabucak geçiverir. Aileler, tutuk- lu ve hükümlüye ulaşabilmek için saatler ve günler süren yolculuk- laryaparlar. cezaevinin İcapısında saatlerce kuyrukta beklerler. Yol- larda ve kapılarda geçirdikleri on- ca saatlerden sonra, bazan ancak 10 dakikalık bir açık görüş yapa- bilirler. Bu kısa sürenin ardından gardi- yanın "bitti" düdüğü duyulur, he- nüz ne olduğu anlaşılmadan veda kucaklaşması zorunlu hale gelir. Son öpücükleryanaklara konulur, iyi dilekler söylenir ve buruk bir vedalaşma sahnesiyle günler süren bekleyiş sona erer. 1985'lerden sonra, siyasi tutuk- lu ve hükümlüler, uzun mücade- lelerle açık görüş hakkını elde et- tiler. Cezaevlerinde daha önce açık görüş yapılamazdı. Bu olanağı si- yasiler gündeme getirdiler ve bi- leklerinin hakkıyla kabul ettirdiler. 1985'lerden sonra. siyasiler açık görüş olanağından bolca yararlan- dılar. Bu hak daha sonra bütün ce- zaevlerine yayıldı ve gelenek ha- line geldı. Ancak gel gör ki siyasi muha- lifleri her zaman baş düşman gö- ren yönetim anlayışı kendini yeni- den ortaya koydu. 1991 yılında TCK'nin 141-142. maddelen kal- dınlırken bunlann yerini Terörle Mücadele Yasası aldı. Bu yasa ge- reği, düşünce de terör suçu kapsa- mı içine sokuldu. Daha önce 141 - 142. maddelerden suçlananlar. ya- sa karşısında "terörist" sayılmaya başlandılar. Doğal hakka yasak Ardından, "terör suçlulan"nın açık görüşten yararlanamayacağı karan alındı. Yani artık siyasiler açık görüş yapamayacaklardı. Ya- nı, Devlet Güvenlik Mahkeme- si'nde, Terörle Mücadele Yasa- sı'ndan hüküm giyip cezaevıne konulan veya bu maddeden tutuk- lanan yazar, çizer, çevirmen, ga- zeteci, düşünür kim varsa terörist sayıldı, tutuklu ve hükümlüler do- ğal haklanndan yoksun bırakıldı- lar. Siyasiler, artık açık görüş yapa- mıyorlar. Hangi suçtan tutuklu ve hüİcümlü olursanız. yakjnlannızı kucaklama olanağı bulabilirsiniz. Hısızlık, rüşvet. cinayet. dolandı- ncılık, ırza geçme gıbi her türden suçlama ve hüküm, açık görüşe engel değildir, ama yazdığınız bir makale veya bir dergi veya gaze- tenin yazı işleri müdürü olmanız, terörist sayılmanız için yeterlidir. Bu yüzden açık görüş dahil birçok doğal haktan yoksun kalırsınız. Orneğin İsmail Beşikçi, gazete- ci IşıkYurtçu,sendikacı Atilay Ay- çin, Münir Ceyian, avukat Eşber Vağmurdereli, yasanın ve devie- tin gözünde "terörist" sınıflama- sı içinde kabul ediliyorlar. Bunla- nn cezaevlerinde açık görüş yap- malan, avukatlanylayalnızbaşla- nna görüşmeleri yasaktır. TV kanallannda açık görüş ha- berlenni izlerken. birden önemli bir haberin atlandığını fark ettim. Bu açık görüş olanağı siyasilere kapan- mıştı. Siyasiler böyle bir olanak- tan yoksundular. Açık görüş hak- kını büyük acılarla onlarkazanmış- lardı. ama şimdi bu hak onlara ya- sak edilmişti. Muhabirlerin bundan sanki haberi yokmuş gibi. hiç sö- zünü etmiyorlar. Ama bu Türki- ye'nin gerçeğidir, muhalif olmak en büyük suçtur. Hele de cezaevi- ne girerseniz. bunun ne anlama geldiğini daha iyi anlarsınız. Şu anda Türkiye'nin cezaevle- rinde binlerce genç. siyasi tutuk- lu olarak süre dolduruyorlar. Ga- zeteci arkadaşım Işık Yurtçu ceza- evinde, İsmail Beşikçi yıllardır sırf düşüncelerini korkmadan açıkla- dığı için cezaevi cezaevi dolaşıyor. DEP millervekilleri cezaevinde- ler. .Melik Fırat cezaevinde. Başta siyasiler olmak üzere ce- zaevindeki herkesin buruk bayra- mını kutluyorum. Bayramın ülke- mize, banş ve özgürlük getirme- sini temenni ediyorum. Sıyasile- rin hapishanede olmadığı bayram- lara ulaşmak umuduyla, bütün okuyucularımıza iyi bayramlar diliyorum. POLİTİKA GÜNLÜĞÜ HİKMET ÇETİNKAYA Paıti mi, Vakıf mı?.. Özgürlük ve Dayanışma Partisi (ÖDP) Genel Baş- kanı Ufuk Uras şöyle demiş: "Biz de sol Fetuşçuluk yapacağız, RP'nin ipliğini pazara çıkaracağız..." ÖDP Genel Başkanı Uras'ı birkaç televizyon tartış- masında izledik. Konuşmalan etkileyici ve güven ve- riciydi... Türkiye'nin gerçek bir sol partiye gereksinimi var... Ufuk Uras'ın ÖDP'yi bir tarikat baronunun yaklaşık 30 yıl önce 'nurkamplan 'nda başlaftığı bir hareket ile özdeşleştirmesini gerçekten yadırgadık... önce şunu beürtelim: Sosyalist hareket başka şey- dir, Islamı siyasete ve ticarete araç edip örgütlenmek başka şeydir... Ufuk Uras bir bilim adamı, üstelik ekonomist ola- rak bu gerçeği çok iyi bilir... Ufuk Uras, Fetuş hareketinin ne olduğunu, örgüt- lenme yöntemini nasıl gerçekleştirdiğini acaba bili- yor mu? Tarikat baronu siyasal çıkariarını ticarete dönüştür- mek için Izmir'deki Kestanepazan'nı kendisine mes- ken seçmiştir. 1970 öncesi ve sonrası Adalet Parti- si'ne çok yakın olan bu 'muhterem kişi' 12 Eylül 1980 sonrası ise cuntacı generallere sığınmıştı. 1980'li yıllarda Amerika'daki 'Moon tarikatı'yla iliş- kiye giren tarikat baronunun parasal gücü Turgut Özal'ın 1983 yılında başbakan olmasıyla başlar ve bu- günkü duruma gelir... Tarikat baronunun hareketini siyasi-ticari olarak de- ğerlendirmekte yarar var... Bunun için ne yaptı baron hazretleri? Önce gazete, ardından televizyon yayınına başla- dı. Daha sonra medyanın dönek sosyalistleriyle iliş- ki kurdu... Tarikat şeyhinin tabanda örgütlenme modeli, 1980 öncesi kimi sol örgütlerin 'mahalle komiteleri'nin ben- zeridir: Esnaf komiteleri... Ancak burada birfark vardır O fark çıkar ilişkisi üze- rinedir. Çünkü bu komiteler işi 'parasal' amaçla yük- lenir. Hakem heyeti, işin 'üçkâgıdı'nt oluşturur. Yaşlı zengin kişilerin ellerindeki mallan tann adına' vakrf- lara aktarma görevini de yine onlar üstlenir. Hertürlü üçkâğıt, dolandırıcılık 'tann adına' geçer- li kılınır... • • • ÖDP Genel Başkanı Ufuk Uras, tarikat baronunun elinde bulundurduğu vakfın, 1995 yılında kurban de- risi, fitre ve zekâtlardan ne kadar para topladığını bi- liyor mu? Sanmıyoruz... Baron hazretlerinin sadece kurban derisi, fitre ve zekârtan topladığı (1995 yılında) 2 trilyon liradır... Bugün tarikat baronunun yurtiçi ve yurtdışında 135 okulu, Türkiye'de 400'ü aşkın yurdu, dershanesi, 6O'ı aşkın şirketi bulunmaktadır. Tarikat baronu 'yabancı sermaye' ile ilişki içinde- dir. Israil'den Amerika'ya, Almanya'dan Japonya'ya dek bağlantıları vardır. Tarikat baronu laik demokratik cumhuriyeti yıkmak için 'darbeyi' değil, sandığı seçme yoluna gitmiştirar- tık. Her partide (ANAP, RP, DYP) adamlan bulunmak- tadır. Bütent Ecevit'ten Hikmet Çetin'e, Tansu Çil- ler'den Mesut Yıimaz a dek pek çok politikacıyla çok samimidir. Tarikat baronunun ilkesi şudur: Savaşta hile yön- temini uygulayacaksın. Sen hile yapıp karşındakine hoşgöriılü davran ki o da sana hoşgörijde bulunsun... ••• özgürlük ve Dayanışma Partisi'nin güçlenip ivme kazanması için, önce Türkiye gerçeğinden yola çık- ması, kendisini bir tarikat baronunun örgütlenmesi gi- bi görmememesi gerekir... Türkiye'nin gerçek bir sol partiye gereksinimi var... Bu nedenle ÖDP'nin önü açıktır... Devletle siyasi ve ticari çıkarlar üzerine uzlaşan bir tarikat baronunu ÖDP kendisine örnek almamalı ve bunu söylememeli... Araştırmacı-yazar Erdoğan Aydın'ın deyişiyle baş- langıcın kadük kalmaması için tüm demokrasi güç- lerine önemli sorumluluklar düşmüyor mu? Yeni parti, toplumu eşitlik, özgürlük ve dayanışma yönünde dönüştürebilmenin artık bizzat kendisini dö- nüştürme eyleminden geçtiğinin bilincine varanların partisi olarak kurulmadı mı? Yeni parti, eşitlik, özgürlük ve kardeşliği, burjuva dev- riminin çerçevesiyle sınırlayan yaklaşımlann aksine, bunlan sosyalizmin yeniden var edilmesinın 'olmaz- sa olmaz'm\ görenlerin partisi olarak kurulmadı mı? Daha ötesi laiklik, demokrasi ve banş mücadele- sini, sosyalizme yürümenin üstünden atlanamaz öğe- leri olarak görenlerin partisi olarak kurulmadı mı? Solun Fetuş'u olmaya hiç özenmeyin. Çünkü sos- yalist bir parti devletle alışverişe girmez. ÖDP'nin çiz- gisi de belli, yönü de. Önce halkın sorunlanna sahip çıkıp kokuşmuşluğun üzerine gidin... Eğer ciddi bir siyasal örgütseniz böyle yapın. Vakıf- sanız, diyeceğimiz bir şey yok!.. Gazetecilere bayram hediyesi DYP'den 'rüşvet' savuııması • DYP'den yapılan açıklamada muhabirlere verilen alışvenş çeklerinin. ancak bir giyim firmasında kullanılrnasının olanakh olduğu, çeklerin paraya tahvil edilebilir banka çeki olarak göstenlmesinin ve bir rüşvet şeklinde sunulmasının üzüntü yarattığı belirtildi. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - DYP. partinin çalışmalannı izleyen muhabirlere bayram hediyesi olarak venlen hediye çekleri konusunun "yanlış anlaşıldığuu" savundu. DYP basın merkezinden dün yapılan yazılı açıklamada. bayTamlann insanlan bir araya getiren kutsal günler olduğu belirtilerek bu nedenle parti çalışmalannı izlemekle görevli muhabirlere hediyenin "aüşveriş çeki" olarak verildiğı bildirildi. Hediye çeklerinin. ancak bir giyim firmasında kullanılrnasının olanakh olduğu ifade edılen açıklamada, çeklerin paraya tahvil edilebilir banka çeki olarak gösterilmesinin ve bir rüşvet şeklinde sunulmasının üzüntü yarattığı kaydedildi. Açıklamada şöyle denildi: "Şerefli Türk basınını rüşvete yönelik bir yapı içerisinde gösterme, bu arada da çok partili demokrasimizin temel taşlanndan olan partimizL, bu tarz yöntemlere te\essül edebilecek zihniyertc takdim etme çabalarını esefle karşılıyoruz. Değerli basın mensuplarunı/ı satın alnıa>a kimsenin gücünün yetme>ecegini iftiharla savunan, şerefli Türk basını ile her zaman övünen DYP, bu güzel geleneğe ayn ve maksatlı bir anlam izafe edilmesi gayretleri karşısında, konunun kamuovuna duyunılmasında yarar görmektedir."