Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 18ŞUBAT1996PAZAR
HABERLERIN DEVAMI
Dernek ûyeieri, Törk hükümctinin Balkan I ürklerine
'gereken ilgiyi göstermediğini belirttiler.
Balkan Türkleri Dayanışma Derneği
'BulgaristanMa
iç savaş çıkabilir'
tstanbul Haber Servisi -
Balkan Türkleri ile Dayanış-
ma ve Yardımlaşma Derne-
ği, Bulgaristan'da Tûrklere
daha önce yapılan baskıla-
nn, Türkiye'deki hükümet
boşluğundan yararlanılarak
yeniden gündeme getirilme-
ye çalışıldığını öne sürdü.
Dernek Başkanı Ismet Sezer,
"CMaylan apaçık nrmandır-
maya devam ederlerse Bul-
garistan'da iç savaş çıkacak-
ör" dedi.
Dernek üyeleri, Türk hü-
kûmetini, Balkan Türkle-
ri'nin kimlikJerini koruma-
lannda gereken önemi ver-
meyerek pasif davranmakla
sucladı.
Demeğin Çemberlitaş'ta-
ki genel merkezinde düzen-
lenen basın toplantisında ko-
nusan Başkan Ismet Sezer,
Bulgaristan'da yeniden ve
yalnız Türkle-
re karşı değil
diğer azınlık-
lara karşı bas-
kılann uygu-
landığını söy-
ledi. Todor
Jivkov döae-
minde "Türk
ve Türkiye
düşmannğı ile
buuıen" Prof.
tlço Dimit-
rov'un Kültür
ve Eğitim Ba-
kanlığı'nage-
tirilmesinden
sonra okullar-
da Türkçe
egitimi yasak-
ladığını anla-
tan Sezer, si-
yasal ve eko-
nomik baskılar sonucu, ta-
nmda, fabrikalarda ve diğer
iş sahalannda işçi olarak ça-
lışan Türklerin işlerinden
atıldıklannı iddia etti. Kır-
cali Belediye Başkanı Ra-
sim Musa'nın görevden
alınmasının ardından dün
yapılmak istenen mitinge
Türk basınmın girişine izin
verilmediğini bildiren Sezer
şöyle konuştu:
"1989'da Türidye'ye sğı-
nan soydaşlannuzuı birçoğu
çifte vatandaş srtatryla genel
seçimlerde oy kullanmış. fa-
kat yerel seçimlerde o> kul-
buunalanna müsaade edil-
memişrir. Sosyalistler, çifte
vatandaşlık sorununu aski-
ya almışlardır. Resmi daire-
lerde Türkçe konuşanlara
100 dolar ceza uv gulanmak-
tadır. Balkan Türkleri konu-
sunda ortak bir senaryo gü-
XJalkan
Türkleri ile
Dayanışma ve
Yardımlaşma
Derneği Başkanı
Sezer,
Bulgaristan'da
Tûrklere daha
önce yapılan
baskılann
yeniden
gündeme
getirilmeye
çalışıldığını iddia
etti.
dülüvor. Türk hükümeti de
bu konuda çok yetersiz kai-
mıştır. Türklerin oralarda
yasadıkianıun kabui edilme-
si Balkan banşının ana den-
gesini oluşturacaktır. Biz
Bulgaristan'da yaşayan soy-
daşlarımıza iktidarın ovunu-
na gelmeyerek daha önce ol-
duğu gibi sağduy ulannı kul-
lanmalannı söy İüyoruz. On-
ların haklannı uluslararası
platformlara taşıyacağımızı
da buradan duyuruyoruz."
Sezer, Bulgaristan hükü-
metinin yalnız Tûrklere kar-
şı degıl Türkiye'ye karşı da
olduğunu, bunu en çok da
teröristlere kucak açarak
yaptığını öne sürdü. Türki-
ye'nin, göç anlaşması sıra-
sında Bulgaristan'da uzun
yıllar çalışan Türklerin sos-
yal haklannı hâlâ geri ala-
madığını ve göçmenlere
karşı ilgisiz
davrandığını
belirten Sezer,
YÖK Yasa-
sfnagetirilen
bir madde ile
üniversite sı-
navına Bulgar
köken'ilerin
alınmamasını
eleştırdi.
Bulgaristan
göçmeni \e
mizah yazan
Nihat Aİtinok
ise "Halklara
müsaade et-
sinler, istedik-
leri gibi kendi
küttürlerini
korusunlar.
Yıllar boyubu
halklar bir-
bûieriyle iç içe yaşadılar.
Kültürteri, mutfaklan hep
aynı. Birbirlerinin komşula-
n. Ben orada Türk halkının
sağduyusuna güvendiğûn
kadar. Bulgar halkına da gü-
veniyorum. Basiretsiz siyasi-
leredinilen bu dostluklan bir
darbede silmek istiyorlar*
diye konuştu.
Bulgaristan göçmeni ya-
zar, şair ve tiyatro sanatçısı
Durhan Hatipoğlu da Batı
basınmın. en temel insan
haklannın ihlal edildiğini
görmelerine karşın ilgisiz
olduğunu söyledi.
Derneğin Eski Başkanı
Vlehmet Çavus da Bulgaris-
tan'la bu konudaki ilişkiler-
de Dışişleri Bakanlığı'nın
kendilerine danışmalannı ve
oraya giden heyetlere yol
göstermek istediklerini be-
lirtti.
G Ü N D E M MUSTAFA BALBAY
• Baştarafı 1. Sayfada
Önceki akşam iki partinin kurmayian
diken üstündeydi. ANAP'tatüm milletve-
killerinin katılımıyla yapılan grup toplan-
tısı akşam yemeğinden sonra saat
19.00'dabaşladı. Gündüzoruçtutupher
şeye tövbe eden milletvekillerı, gece da-
ha rahat konuşuyor olmalı. RP kurmay-
lannın toplantısı da sabaha kadar sürdü.
ANAP ve RP'liler gündüzü tannya, ge-
ceyi iktidara adadılar.
Ûncekı akşama dek, RP'lilerin izledi-
ği politika şuydu:
"Hükümeti RPkuracak. Bukesin. Her-
kes bunu kabui etsin..."
Ama, Mesırt Yılmaz başbakanlığında
RP destekli bir ANAP azınlık hükümeti
formülü de kulislerde yayılınca hesaplar
değişti. RP'liler açıklama üzerine açıkla-
ma geçmeye başladılar:
"ANAP azınlık hükümetine RP'nin
destek vereceğiyolundakihaberterdoğ-
ru değıldir..."
Zıra, RP Genel Merkezi'ni saran iktida-
ra susamış parti kadrolan, Erbakan'ın
başbakan olmadığı bir hükümete soğuk
bakıyoriardı.
ANAP ile RP arasındaki sıkı pazariıŞı
bir yana bırakıp 24 aralıkta seçmen eğı-
liminin oluşma biçimini kısaca anımsa-
talım.
Sol tabanda küskünlük vardı. Pek çok
kişi RP'nin iktidara gelmemesi için mer-
kez sağ bir partiye oy vermeyi cıddi cid-
Kalîtesiz Yoğunluk...
di düşündü ve yaptı. Kimi, "Yılmaz, Çil-
ler'den inandıncı. Ona verelim"dedi. Ki-
mi, "Tansu Çiller her şeye karşın cağdaş
bir kadın, ona verelim" dedi. özellikle
Istanbul ve Izmir'de bu politika etkili ol-
du.
Merkez sağdaki seçmen de kendi için-
de parçalıydı. Bu partilere kızan saö seç-
men RP'yı destekledi. ANAP ve DYP'nın
kejrdi içinde kaymalar oldu. Zira, Çiller,
"Ozal'/n devamına" oynarken, eski tü-
fek DYP'liler de ANAP listelerinden se-
çimlere girdiler.
Işte bu seçirne karmakanşık gidişten
karrnakanşık bir sonuç çıktı. Bu karma-
kanşık sonuçtan da karmakanşık bir hü-
kümet modeli oluşturulmaya çalışılıyor.
Tümce de karmakanşık oldu gibi a-
ma, bugünkü tablo bu...
Dileyelim ki bu tablo da karmakanşık
bir gidiş getirmesin...
Kjmin oyu hangi partide belli değildi...
Şimdi de kimin ılkesi kimin programın-
da o belli değil. Seçim öncesi 71 imam-
hatip lisesine vize veren, seçım alanla-
nnda ise "Kuran öperek" başlayan Çil-
ler, bugün laikliğin yılmaz savunuculu-
ğuna soyunmuş görünüyor.
Hükümete dönersek...
öncelikle şunu vurgulamalıyız ki, her
iki parti de tabanına "bu işin kolay olma-
dığı, çok sıkı amansız pazahıklardan
sonra gerçekleştirildiği" mesajını vermek
dururnunda. Bunun da başanyla verildi-
ğini söyleyebiliriz. Pazarlık elbette zorlu
geçiyor ama, yukarıda vurguladığımız
durumu da tümüyle gözardı edemeyiz.
ANAP ile RP arasında günlerdir de-
vam eden pazarlığın görünen yüzü baş-
bakanın kim olacağı. Bu sorunun yanıtı
kesinleştikten sonra, buna uygun senar-
yolar üretmek zor değil.
Yılmaz'ın başbakanlıkta ilk sırayı al-
rpak için Erbakan'ı ikna ettiği söylentile-
rinin ardından, sorulan ikincı soru da şu:
- Bakanlıklann paylaşımı nasıl olacak?
Çoktan seçmeli hükümet senaryolan
arasında ANAP'ın azınlık kurmasına ön-
celik verilirse, birsüre için bakanlık pay-
laşımı sorun olmayacak. Ama böyle bir
hükümette RP'nin "istimam ettiği" ata-
malara ANAP'lılann hayır demesi de el-
bette güç.
Bu bağlamda ANAP azınlık hüküme-
tine, "/4AM/?P;At/dan"diyebiliriz. Ancak,
dün yaklaşık üç saat süren toplantıda,
öncelikle ANAP'ın azınlık hükümeti kur-
ması formülünün rafa kalktığm anımsa-
talım.
ANAP-RP ortaklığı ile gündeme gele-
cek "harbi koalisyon"da ise bakanlık
paylaşımı şimdiden gündemde. Bugüne
ertelenen son pazanığın ana konusunu
bakanlıklann ve sürenın paylaşımı oluş-
turacak. Kimin gönlünden hangi bakan-
lık geçiyorsa, nedense o bakannğın mut-
laka kendi partisine verilmesı gerekiyor.
Bunun somut örneği hafta içinde ya-
şandı. Eski Milli Eğitim bakanlanndan
ÂNAP'lı Avni Akyol kuliste durumu de-
ğerlendirıyordu:
"Milli Eğitim'; mutlaka Anavatan Par-
tisi almalı. Bu başbakanlık kadar önem-
li bir öncelik olmalıdır..."
Bizcede...
Dün saat 13.00'te başlayan üçüncü
görüşrnenin pazarlığı hangi noktaya ge-
tireceği tartışılırken, DYP'den farklı bir
ses geldi.
Tansu Çiller'in malvarlığını kılıfına uy-
durup sumenaltı etmekten sorumlu DYP
Genel Başkan Yardımcısı Haluk Müftü-
ler, yeni bir öneri ortaya attı:
"Hefah 'la seçim hükümeti kurabiliriz."
Çiller, düne kadar sistemin en büyük
düşmanı ilan ettiği Refah Partisi ile bir-
likte seçime gidebileceğini, özel koltuk-
larla ödüllendirdiği kişilere açıklatıyor.
Bu ne laiklik, ne kohuk hırsı.
DYP'nin bu önerisi ister istemez Re-
fah'ı ANAP karşısında daha güçlu yaptı.
Çiller'i Istanbul rantiyelerinin sözcülü-
ğüyle suçlayan Erbakan...
Erbakan'ı rejim düşmanlığıyla suçla-
yan Çiller...
Dün iktidar hırsında buluşup farklı bir
noktaya geldiler. Senaryolar demetine
yeni bir halka mı eklenecek? Bu sooı
henüz yanıtsız.
Sehitler bugiin toprağa verilecek
Helikopter çıkarıldı, kayıp bulunatnadı
ALPERBALLJ
MARMARİS - Marmaris-Ak-
saz Deniz Üs Komutanlığı liman
içinde denize düşen Türk Silahlı
Kuvvetleri'ne (TSK) aıt Sikorsky
helikopter 15 saat süren çalışma-
lann ardından deniz altından çıka-
nldı. Kaza sırasındakaybolan De-
niz Astsubay Kıdemli Üstçavuş
Ali İhsan Çakmak'ı arama çalış-
malanndan ise henüz sonuç alına-
madı.
Kazada şehit olan 1 subay ve 4
astsubay için Istanbul Beykoz
Kurtarma Grup Komutanlığı'nda
bugün tören düzenlenecek.
15 şubat akşamı eğitim uçuşu
dönüşünde liman içinde teknik bir
anza nedeniyle düşen Sikorsky
helikopter, dün ögle saatlerinde çı-
kanldı.
Aksaz Üs Komutanlığı Lima-
nı'na 300 metre uzaklıkta, 40 met-
• Marmaris-Aksaz Deniz Üssü liman içinde 15 şubatta düşen
helikopter, 15 saat süren çalışmalann ardından dün çıkanhrken kazada
kaybolan Üstçavuş Çakmak'ı arama çalışmalanndan henüz sonuç
alınamadı. Kazada yaşamını yitiren TSK mensuplan için, Istanbul
Beykoz Kurtarma Grup Komutanlığı'nda bugün tören düzenlenecek.
re derinlikte bulunan helikopteri
kurtarma çalışmalan Akm kurtar-
ma gemisi tarafından yürütüldü.
Önceki gün saat 16.00'da bölgeye
ulaşan Akın kurtarma gemisinin
çalışmalanna gece 02.00'de ara
verildi ve dün sabah saat 08.00'de
yeniden başlayan kurtarma çalış-
malan saat 13.15'te noktalandı.
20 kişilik teknik ekibin görev
yaptığı çalışmalar sonucu Akın
kurtarma gemisinin askısına alı-
narak limana getirilen helikopter,
piste yerleştirildi.
Helikopterin burun kısmında
ağır hasar gözlenirken, gövde kıs-
mında eziklerin dışında fazla ha-
sar olmaması dikkat çekti. Helı-
koptenn denizden çıkanlması ça-
lışmasının, bugüne kadar gerçek-
leştirilen en seri kurtarma operas-
yonu olduğu belirtilirken kaza ne-
deninin uzman ekiplerin incele-
meleri sonucu ortaya çıkacağı kay-
dedildi.
Aksaz Deniz Üs Komutanı Tu-
ğamiral Orhan Aydın. kurtarma
çalışmalannı izlerken gazetecile-
rin, "Kazada pikrtaj hatasının söz
konusu olup olmadığına" ilişkin
sorulan üzerine, "Kazanın kesin
nedeni helikopterin çıkanlmasının
ardından yapdacak teknik inceie-
me sonucu ortaya çıkacak, ama pi-
lotaj hatası olduğunu sanmıyoruz.
Hiçbirikaz verilmemiş. Pikrtlar ho-
ca, ders veriyorlar. İvı eghimü ve
fevkalade pilotlar. Pilotaj hatası ol-
ması mümkün değil" yanıtını ver-
di.
Helikopterin denize düşmesinin
ardından dalgiçlar tarafından ger-
çekleştirilen arama ve kurtarma
çalışmalan sırasında bulunama-
yan Deniz Astsubay Üstçavuş Ali
İhsan Çakmak'ı arama çalışmala-
nnın da sürdürüldüğü bildirildi.
Üs Komutanı Tuğamiral Aydın,
"Şu ana kadar bulamadık. ama li-
man içini kanş kanş an\oruz. En
kısa zamanda bulabfleceğimizi sa-
nrvorum'' dedi.
Şehitier için tören bugün
Genelkurmay Başkanlığı Genel
Sekreterliği'nden dün yapılan
açıklamada, kazada şehit olan De-
niz Kıdemli Üsteğmen Bülent Us-
ta, Deniz Astsubay Başçavuş Ah-
met Toprakkanşüran. Deniz Ast-
subay Kıdemli Üstçavuş Ahmet
Sek;uk, Deniz Astsubay Üstçavuş
Ali İhsan Çakmak ve Deniz Ast-
subay Üstçavuş Aykut Tetik için,
bugün saat 10.00'da Beykoz'daki
Kurtarma Grup Komutanlığı'nda
tören düzenleneceği kaydedildi.
Şehitlerin askeri törenden son-
ra Selimiye Camisi'nde kılınacak
cenaze namazının ardından topra-
ğa verilecekleri bildirildi.
Cesefleri bulunan Necdet KürtüL İhsan Çoiak ve Afet Aslan'ın cenazeieri askeri törenle toprağa verildi. Bulunamayan 7 mürettebat için de gıyabi cenaze namazı kıündı.
Namaza katılan yakınlan tabuüann başında gözyaşı döktü. Diğer mürertebaün vakınlan ise cesederin bir an önce bulunmasuıj istediler. (Fotoğrafiar: SAADET USLU)
Yolcu uçağının 3 mürettebaü toprağa verildi
İstanbul Haber Servisi - Domi-
nik Cumhuriyeti'nden Alman-
ya'ya gitmek üzere havalandık-
tan kısa bir süre sonra 189 yolcu
ve mürettebatıyla Atlas Okyanu-
su'na düşen Birgen Air Havayol-
lan'na ait Boing 757 tipi yolcu
uçağının 11 Türk mürettebatının
3'ü dün toprağa verildi.
Kaza sonrası cesetleri bulunan
ve önceki gün Türkiye'ye getiri-
len teknisyen Necdet KürtüL ka-
bin amiri tbsan Çolak ve kabin
memuru Afet Aslan'ın cenazeie-
ri dün askeri bir törenle toprağa
verilirken bulunamayan 7 müret-
tebat için de gıyabi cenaze nama-
zı kılındı. Kürtül, Çolak ve Aslan
için Ataköy 5. Kısım Camii'nde
kılınan cenaze namazına katılan
yakınlan, tabutlann başında göz-
yaşı dökerken yakınlannın ceset-
leri henüz bulunamayanlar, ceset-
lerin bir an önce bulunmasını is-
tediler. İhsan Çolak'ın annesi Se-
bahat Çolak, kızının tabutu ba-
şında "10 gündür bu günü bekle-
dim. Sana saruacağun günü" di-
ye gözyaşı dökerken henüz cese-
ti bulunamayan Binnaz Banal'ın
kız kardeşi Banu,ablasının çiçek-
ler içindeki resmine sanlıp za-
mansız ölümüne isyan ediyordu.
Uçak kazasında şehit düşen
Birgen Air ekibinin cenaze töre-
nine, Necdet Kürtül 'ün eşi Hati-
ce Kürtül. kızı Kıvucım, oğlu
Çağdaş. Afet Aslan'ın babası Ce-
vatve annesi Mualla Aslan, ihsan
Çolak'ın eşi Dikran Çolak, oğlu
Serkut ile Birgen Air'in sahibi ve
Yönetim Kurulu Başkanı Çetin
Birgen, yönetim kurulu üyeleri,
DYP Istanbul Milletvekili Bahat-
tin Yücel, Bakırköy Belediye
Başkanı Ahmet Bahadıru, THY
ve özel havayollan şirketlerinin
temsilcileri, pilotlar, hostesler ve
askeri erkân katıldı. Bulunama-
yan 7 mürettebat için de gıyabi
olarak düzenlenen törene, bu ki-
şilerin aileleri ve yakınlan katıl-
dı.
Cenazeler, öğle namazından
sonra Edirnekapı Şehitliği'nde
toprağa verildi. Türkiye'ye geti-
rilen diğer teknisyen Cuneyt Ak-
türk'ün cenazesi ise memleketi
olan Manisa'nın Akhisar ilçesin-
de toprağa verilecek.
Yurtlarda
kalan
öğrenciler
zor durumda
• Yurtlarda kalan
üniversite ögrencileri
kayıt ücreti engeliyle
karşı karşıya kaldı. Üç
ayda bir ödenen 750 bin
liralık kayıt ücreti için
belirlenen sürenin bu yıl
uzatılmama karan
öğrencilenn tepkisine
neden oldu. Uygulamayı
protesto eden öğrenciler
yurtlan terk ediyor.
tZMİR (Cumhuriyet Ege
Bürosu) - Öğrenci yurtlan
boşalıyor. Kredi ve Yurtlar
Kurumu'na bağlı yurtlarda
kalan öğrencilerin üç ayda
btrödemesi gereken ücretler
için belirlenen sürenin ilk
kez bu yıl uzatılmaması, öğ-
rencileri zor durumda bırak-
tı. Uygulamayı protesto e-
den öğrenciler, yurtlan terk
ediyor.
Kredi ve Yurtlar Kurumu
Bölge Müdürü Metin Ayık,
uygulamanın yönetmelik
gereği olduğunu belirterek,
"Kayıtlar her sene uzanb-
yordu. Genel müdür,' Uzat-
mıyorum' dedLboyleoldu"
diye konuştu.
Yurtlarda kalarak öğreni-
mini sürdüren üniversite öğ-
rencileri, "kayıt ücreti'' en-
geliyle karşı karşıya. Üç ay-
da bir ödenen 750 bin lira-
lık kayıt ücreti için belirle-
nen sürenin, bu yıl Kredi ve
Yurtlar Kurumu Genel Mü-
dürlüğü'nün başlattığı uy-
gulamayla uzatılmama ka-
ran ahnması öğrencilerin
tepkisini çekti.
Çoğunluğunu dar gelirli
öğrencilerin oluşturduğu
kayıt ücretini yatıramayan-
lann yurtla ilişkisi kesiliyor.
Yeniden geri dönmeleri için-
se 2 milyon lira vermeleri
gerekiyor. Öğrenciler, uygu-
lamayı evlere çıkarak pro-
testo etmek istiyoriar. An-
cak bu kez de karşı lanna
maddı olanaksızlıklar çıkı-
yor.
'Ücretler yafarılmalı'
Alınan kayıt ücretlerinin
yönetmelik gereği olduğu-
nu belirten Kredi ve Yurtlar
Kurumu Bölge Müdürü
Metin Ayık konuyla ilgili
şunlan söylüyor:
"Öğrencilerin yurtlarda
kalabiimesi için, bu ücretle-
ri yatırnıası gerekmektedir.
Kayıtlar, her sene u/aütayor-
du. Ancak bu kez, genel mü-
dür 'Uzatmıyorum' dedi,
bö> le oldu. Herkesin parası-
nı zamanında yatırması is-
tendL Zamanında yaarma-
yan öğrencilerden iki katı
para aunıyor. tzmir'deki
yurtlarda, bu durumda olan
öğrenci saytsı çok degildir.
Yürtlanmızda kalan 12 bin
öğrenciden sadece 40 tanesi
kayıtlaruu yenilememiştir."
Oğrencilerse, uygulama-
nın kendilerini zor durumda
bıraktığını belirterek şu gö-
rüşlere yer verdiler:
"Toplam 40 kişi olması
mümkün değil. Her bloktan
50'ye yakın arkadaşumz
yurtlara ahnmadı. 'Öğren-
ciler yurtlarda kalmıyor' di-
\t)riar, ögrencileri yurtlar-
dan kendikri aOyoriar. 750
bin lirahk ücreti 2 mirvon
olarak almaya çalışıyorlar.
Amaçları öğrenciden kâr
sağlamak mı, yoksa öğren-
ciye hizmet etmek mi? Zaten
yurtlarda dar gelirli öğrenci-
ler kalıyor. Bu uygulamayı
protesto etmek için evlere
çıkmayı düşünüyoruz. An-
cak maddi olanaklanmız la-
sıtlı olduğu için ne olur,
bilemi>oruz."
Kırcali
Musa'nın
görevden
alınması
kınandı
KIRCALt (Cumhuri-
yet)- Bulgaristan'ın Kırcali
kentinde dün düzenlenen
gösteride, Bulgar hükümeti-
nin Türldere ve diğer azınlık-
lara yaptığı baskılar ve de-
mokratik seçimlerle işbaşına
gelen Kırcali Belediye Baş-
kanı Rasim Musa'nın görev-
den alınması kınandı.
Yaklaşık 10 bin kişinin ka-
üldjgı gösteriye Türklerin ya-
nı sıra diğer azınlıklara men-
sup Bulgar yurttaşlan ile ay-
nmcılığa karşı çıkan bir grup
Bulgar da katıldı.
Hükümet aleyhine slogan
atan göstericiler, ırkçılık yap-
makla suçlanan Eğitim ve
Kültür Bakanlığı'na atanan
Öço Dimitrov 'un istifa etme-
sini ve Türkçe eğitim ve iş-
yerlerindeki Türkçe yasakla-
rtnın kaldınlmasını; Türkler
ve diğer azınlıklar üzerinde-
ki baskı yapılmamasını is-
tediler.
Trafik terörüne karşı vakıf Ingüizce dersinde şeriat propagandası
İZMİR (Cumhuriyet Ege Bürosu) -
TMMOB Makına Mühendısleri Odası
Izmır Şubesı'nın gınşımıyle başlatılan
Türkiye Trafik Güvenlığı Vakfi
kuruluş çalışmalan tamamlandı.
Vakfin 168 kurucu üyesi resmen
kuruluş başvurusunu yaptı.
Türkiye Trafik Güvenliği Vakfi
kurucu üyelen adına bir açıklama
yapan Makina Mühendislen Odası
Izmir Şube Sekreteri Kazım Umdular,
trafik terörüne karşı yürüttükleri
mücadeleyi bundan sonra vakıf
bünyesinde bir sivil toplum hareketine
dönüştürmeyi hedeflediklerini söyledi.
Ülkemizde yaşanan trafik terörünün
sivil inisiyatiflenn ve baskı
gruplannın müdahalesini zorunlu
kılan boyuta ulaştığmı vurgulayan
Umdular, şu görüşlere yer verdi:
"Trafik kazası olmayan gfin, gazete
manşetlerinde haber olacak kadar
önem kazanmışsa bu sonına toplumun
shil baskı gruplan ile müdahak etme
zanıanı çoktan geuniş demektir.
Şubemiz ve >akıf girişimcüeri olarak
amacunız, tzmir'de başlatügımız bu
tarz bolgesd örgütJenmenin ülkemizin
her kentine, ilçesine yayılmasıdır.
Trafik sorununa duyarlı. bilimsel
çözüm üretcn. maddi kaynaklan ile
çozümc kaOlma\ı hedefleyen bu
örgüüenmelerin giderek ülke çapında
trafik sorununun çözümünde önemli
rol oynayabilecegine inaıuyonız."
"Trafik terörü' ile mücadelenın,
'canavar imajına' karşı sloganlar
savaşı açılarak yapılamayacağını
savunan Umdular, trafık canavannı
doğuran ve her gün ortalama 25
insanın yaşamı ile beslenerek bugünkü
halıne getiren koşullan bilımin, aklın
ve gelişen teknolojinın desteğini
alarak değiştirmek gerektiğini, vakfin
da önüne koyduğu en önemli hedefin
bu olduğunu bildırdi. Trafik
güvenliğini, yaşama hakkının aynlmaz
parçası olarak gördüklerini, yönetim
erkını, bu hakkı topluma bilimsel
koşullarda sağlamakla ve trafik
ortamında her bireyin can ve mal
güvenlığinden sorumlu olmakla
görevli saydıklannı kaydeden
Umdular. "Oysa ülkemizde trafik
sorunu, sorumluluklann, \etkilerin.
yapûnmlann birbirine kanşbğı
çözülemez bir y umağı andırmaktadır.
Bu sorunlan aşmada yeni bir umut
olabilecek Trafik Yasası, tüm iyi niyetli
önerilere ve çalışmalara karşın
gedkmekte veya geciktirilmektedir''
dedi. Umdular, böylesi bir ortamda
görevin büyük ölçüde toplumun
kendisine ve oluşturacağı sivil
inisiyatiflere, baskı gruplanna
düştüğünü kaydetti.
"Açık Radyo."
94-9
Her Pazar 11.00 -13.00
YAVUZ BAYDAR
Açık Radyo'ya özgii bir brunch
I Baştarafı 1. Sayfada
netici, kentteki Bedrazzaman Vakfi'nın yö-
neü'mindeler. Türkiye'de ilk kez kurulan
vakfin, Harran Üniversitesi'nın yürütece-
ği politikalan ve alınacak personeli belir-
lemede etkin olduğu öne sürülüyor.
Nur tankatının önderlerine fahri doktora
vermesiyle de tanınan ünıversıtede son ola-
rak bazı derslerde Said Nursi'mn nsalelen-
nin de okutulduğu, öğrencilerin sınavlarda bu
risalelerden sorumlu tutulduğu ögrenildi.
Oniversite yönetıminin yalanlamasına karşın
Cumhuriyet'in yaptığı araştumada. Veteriner
Fakültesi okutmanlanndan NihatAnç'ın, öğ-
rencilerine ezberlemesı için Ingılizce sınavı
öncesi dağıttığı metnin, Said Nursi'nin Söz-
leradlı kitabının 18. sayfasından alındığı or-
taya çıktı.
Fen Edebiyat Fakültesi Beden Eğitimi ve
Spor Bölümü ile Veterinerlik Fakültesi'nin
de aralannda bulunduğu fakültelerde tngiliz-
ce derslerine giren Nihat Anç'ın final önce-
si öğrencilere dağıtarak bir üst sınıfa geç-
mek için sorumlu tuttuğu ve sağ-sol kavram-
lannm karşılaştınldığı Ingilizce konuda sol-
culuk kötülenirken sağcılık göklere çıkartı-
lıyor. Anç'ın Said Nursi'nin Risale-j Nur
külliyatımn "Sözter" adlı eserindeki "Üçfln-
cü Söz" başlıklı bölümden alıp tngilizce ve
Türkçesini çoğaltıp öğrencilere dağıttığı me-
tınde ıkı asker konu ediliyor.
Daha çok öğrencilerin siyasi tercihlenni
etkilemeyı ve onlan Nurculuğa yönlendir-
meyi amaçlayan yazı şöyle:
"Bir vakit iki asker, uzak bir şehre gitmek
için emir alıyoriar. Beraber giderier; ta. yoi
ikileşir. Bir adam orada bulunur, onlara der:
'Şu sağdaki yol. hiç zaran olmamakla bera-
ber, onda giden yolculardan, onda dokuzu
büyük kâr ve rahat görür. Soldaki yol ise men-
faaü ounamakla beraber,on yokusundan do-
kuzu zarar görür. Hem ikisi, kısa \v uzunluk-
ta birdirler. Yalnız bir fark var ki, intizamsız,
hükümetsiz olan sol yolun yolcusu çantasız,
silahsız gider. Zahiri bir hifTct. yalancı bir ra-
hatlık görür. İntizam-ı askeri alnndaki sağ
yolun yolcusu ise, mugaddi hülasalardan do-
lu dörtokkalık bir çanta ve her aduvvii alt ve
mağlub edecek iki kıvyelik bir mükemmel
miri silahı taşımaya mecburdur. O iki asker,
0 muarrif adamın sözünü dinledikten sonra
şu bahtiyar nefer, sağa gider. Birbatman ağır-
lığı omuzuna ve beline y ükler. Fakat kalbi ve
nıhu, binler batman minnetlerden ve korku-
lardan kurtulur. Öteki bedbaht nefer ise as-
keriiği bırakır. Nizama tabi otmak istemez.
Sola gider. Cismi. bir batman ağırlıktan kur-
tulur. Fakat kalbi, binler batman minnetler
alnnda ve nıhu, hadsiz korkular altında ezi-
lir. Hem herkese diienci, hem her şeyden, her
hadiseden titrer bir suretle gider. Ta, mahall-
1 maksuda yetişir. Orada, asi ve kaçak ceza-
suıı görür."
Anç'ın öğrencilere sınıf geçmelen ıçın bu
konuyu ezberlemelerini isteyerek, "Sınifgeç-
mek için bu metni biuneniz gereldyor. Final
olsun, bütünkme sınavları olsun, buradan
alacağuuz iyi sonuçlar yeterli değil. Sınıf geç-
mek için buıüan bilmeniz gerekiyor" dediği
kaydediliyor.
Fen Edebiyat Fakültesi Dekan Yardımcı-
sı MuammerGürbüz."01ayıbilmiyorunı.Şi-
kâyet de gelmedi. Okutmanı çağınp konuyu
soracağım"dedi.
Cumhuriyet
40 bin lira
• Baştarafı 1. Sayfada
de medya dünyasında yer
almaktadır. Kupon bağım-
Iılığı basının bir ayn sonı-
nudur. Cumhuriyet, bildi-
ğiniz gibi bir holding gru-
bunun gazetesi değildir.
Tirajımızı arttırmak için
kupon da vermiyoruz. Bü-
tün öteki gazetelerden fark-
lı olarak yalnızca gazeteci-
lik yapıyor ve yalnız satış
gelirleri ile fikir gazetesi
olma özelliğimizi sürdür-
menin savaşımını venyo-
ruz. Içeriğimizi, yayın dü-
zeyimizi ve bağımsızlığı-
mızı korumak için tek da-
yanağımız olan okurlan-
mızın bu savaşımımıza
verdikleri desteğin önemi-
nin ve değerinin ayırdında-
yız. Bu nedenle okurlan-
mızın bizi hoşgörü ve öz-
ven ile karşılayacaklanna
inanıyoruz.
Nüfus cüzdanımı ve sağlık
kamemi kaybettim.
Hükümsüzdür.
ALİ ÇOLAK