Katalog

1 8 ŞUBAT1996 PA2AB CUMHURfYET SAYFA DIŞ HABERLER 11 Endonezya'da şMıfetli deppem • CAKARTA(AA)- Endonezya'nın Irian Jaya eyaletinde dûn meydana gelen şiddetli deprerade 4 kişinin öldüğü, 18 kişinin yaralandığı bildirildi. Yetkihler, Rıchter ölçeğine göre 7.5 şiddetindeki depremin özellikle Cakarta'nın 3 bin 400 kilometre doğusundaki Bıak kentııu etkilediğini kaydetnler. Merkez üssü Biak kentinin 106 kilometre doğusunda, Pasifik Okyanusu'nda olan deprem, yerel saatle 12.59'da (TSl 07.59) meydana gelmişti. Depremde birçok binanın da hasar gördügû bildirilmişti. ABD'detren kazası: 12 öJü • SILVER SPREVG (AA) - ABD'de, VVashington'dan Chicago'ya giden yûk treni ile banliyo treninin Washington'un hemen dışmda çarpışması sonucu 12 kişinin öldüğü bildirildi. Yetküilerin verdiği bilgiye göre, iki trenin Silver Spring'de çarpışması üzerine 24 kişi de yaralandı. Ölenlerden çoğunun, Amtrak şirketine ait 175 kişinin bulundugu banliyö trenindeki yolculardan olduğu belirtiliyor. Banliyö treninin ilk vagonundan hepsi ağır derecede yanmış halde 11 ceset çıkanldı. Bir ceset de trenin dışında bulundu. Kazanın nedeni ise henüz belirlenemedi. Tayvan'da saunada yangm • TAIPEI(AA)- Tayvan'da 4 katlı bir saunada çıkan yangında, 17 kişinin öldüğü bildirildi. Çin haber ajansı, Tayvan'ın orta kesiminde bulunan Taicung kentindeki bir saunada yangm çıktığını, 100'den fazla itfaiye görevlisinin kurtarma çalışmalannı sürdürdüğünü duyurdu. Ajans, saunanın içinde halen çok sayıda kişinin bulunduğunun sanıldığını kaydetti. Yangının çıkış sebebinin bilinmediğini belirten yetkililer, etrafirun demir parmaklıklarla çevrili olması yüzünden insanlann, binayı zamanında terk edemediklerini açıkladılar. Tahran'ın eylem planladığı haberleri üzerine Türkiye, bölgeye giriş-çıkışlan sınırlandırdı K.Irak'ta Iran sabotajı hesapları LALE SARTİBRAHİMOĞLU ANKARA - Kuzey Irak'ta Türki- ye ve ABD'nin aktif diplomasi caba- lanna bir süre ara vermesınden ya- rarlanan fran'ın, bu bölgedeki başta Amerikan kuruluşlanna yönelik ol- mak üzere, sabotaj planlan yapnğı savunuldu. Bu gelişme üzerine Tür- kiye'nin, Habursırurkapısından Ku- zey Irak'a msanı yardıîn için geçiş yapan Birleşmış Milletler'e (BM) bağh ve diğer gönüllü kuruluşlann bölgeye gırişlenne uyguladığı dene- timi arttırdığı öğrenildi. ABD'nin de, kendine ve diğer ülkelere mensup gönüllü kuruluşlarda görev yapan- lann yakınJannın, tehlikeli olacağı gerekçesiyle Kuzey Irajc'a girişleri- ne Türkiye ile belirlenen ortak poli- tika çerçevesinde ızin vermediği be- lirtildi. Bir grupABD Kongresi üye- si, ABD Dışişlen Bakanı Wsrren Christopher'a 30 ocakta yazdıklan mektupta, gönüllü kuruluşlann Türk hükümetinin getirdiği kısıtlamalann daetkisiyle Kuzey Irak'ta insani yar- drm faaliyetlerini yerine getirmede ciddi zorluklarla karşı karşıya kal- dıklannı, bu durumun lran'ın bölge- de radikal dinci örgütlenmesıni ko- laylaşurdığını savundular. ABD'nin; Türkiye ve tngilte- re'nin gözetiminde Mesut Sarzani liderliğindeki Kürdıstan Demokra- tik Partisi (KDP) ile Cetol Talabani liderliğindeki Kürdistan Yurtsever Birliği (KYB) arasında devam eden ateşkesin kalıcı bir banşa dönüştü- rülmesi yolundaki çabalara 3 ayı aş- kın bir süredir ara vermesi tran'ın işine yaradı. Türkiye'de de 24 aralık erken genel seçimlennden bu yana bir hükümetin kurulamayışı ve Yu- nanistan ile Kardak, Suriye ile de su bunalunlan gibi gündemın ön sıra- lanna oturan sorunlarla uğraşıyor ol- ması, Ankara'nın Kuzey Irak'taki gelişmeleri kontrol altında tutmada zorlanmasına neden olduğu bildiril- di. Bu gelişmelerden yararlanan tran'ın, bir süredir Kuzey Irak'taki nüfiızunu artırma çerçevesinde, KDP ve KYB arasında uzlaşma bul- ma bahanesiyle Şii, Kürt ve Sünni- ler içinde mezhep çatışmalanna ne- den olabilecek kışkırtıcı faaliyetler- de bulundugu belirtildi. Bu amaçla son olarak tran Devlet Başkanı Ha- şimi Rafsancani'nın danışmanların- dan Ağa Muhammed"ın, ocak ayın- da Kuzey Irak'ı zıyaret ettiği ögrenil- di. Iran'uı Kuzey Irak'ta nüfuzunuar- urma çabalanna koşut olarak bölge- de görev yapan başta Amerikan ku- ruluşlan ve yurttaşlanna yönelik sa- botaj ve suikast eylemlenne hazır- landığı yolunda duyumlar alınması, Ankara ve Washington'u Habur ka- pısı ve Kuzey Irak'ta denetimi arthr- ma yolunda harekete geçirdi. Kongreden mektup 6 kongre üyesinin Dışişlen Baka- nı Christopher'a 30 ocakta yazdıkla- n mektupta, ABD yönetünınin kısa süreönce aldığı yenı önlemlerin Ku- zey Irak'taki gönüllü kuruluşlann bu bölgeye yaptıklan insani yardım ça- balannı daha dazorlaştırdığı belirtil- di. Mektupta, Ankara'daki ABD Bü- yükelçiliği'nin gönüllü kuruluşlarda görevli kişilenn yakınlannın Kuzey Irak 'a gitmeierine izin venneme yo- lunda yeni bir politıkayı uygulama- ya koyduğuna dikkat çekilerek, bü- yükelçıliğin buna gerekçe olarak bölgenin sonderece tehlikeli olduğu- nu gösterdiği anımsatıldı. Gönüllü kuruluşlar ve ailelennin dünyanın çok tehlikeli bölgelerinde görev yaptıldan anımsatılan mektup- ta, ABD'nin getirdiği sınırlama po- litikasını düzeltmemesi halinde gö- nüllü kuruluşlann bölgede insani yardım yapamayacaklan ve bunun da ABD'nin temel dış politika unsu- runa ciddi darbe vuracağı görüşü sa- vunuldu. Kongre üyeleri, yönetimden KDP ve KYB arasında uzlaşma saglan- ması yolundaki ABD çabalannın ye- niden başlatılması isteminde de bu- lundular. 5 şubatta bu kez ABD Başkanı Bffl CBnton'a gönderilen ve 22 Kongre üyesinin imzasını taşıyan mektupta da yönetimden Iran ve Irak'ta baskı- lar altında yaşayan ve temel insan haklarından yoksun bırakılan Kürt- lere yardım için önlem alması isten- di. Mektupta, Türkiye'deki Kürt asıl- lı Türk yurttaşlanna bir atıfta bulu- nulmazken, Iran ve Irak'ta yaklaşık 24 mılyon Kürdün yaşadığı yolunda abartmalı bir rakam venlmesı dik- kat çekti. Türkıye'nın, rakıbi KYB ile yeniden diyalog başlatmasından rahatsız olduğu bildirilen KDP'nin terör örgütü PKK ile bir süredir uy- guladığı ateşkesin koşullan üzerinde temaslarda bulunması, Ankara'yı te- dirgin ettı. KDP lideri Barzani. An- kara'ya verdiği mesajda, PKK ile gö- rüşmesinin buörgütün Kuzey Irak 'ta siyasi zernin arayışlan çerçevesinde yerleşmesine izin verileceği anlamı- na gelmedığinin altını çizdi. Suriye'de bannmasına izin verilen terör örgütü PKK'nin lideri Abdul- lah Ocalan ilezaman zamanbirara- ya gelen KYB lideri Talabani 'nin, bu kez Londra'da yaşayan kayınpe- deri tbrahim Ahmedbaşkanlığında bir heyetı bu ay başlannda Şam'a gönderdiği savlandı. Ibrahım Ah- med'in Şam'da Öcalan ile görüştüğü belirtildi. Ahmed'in bu görüşmede, KYB'nin PKK saldınsına uğrayan KDP'yi ikinci bir cephe açarak za- yıflatmamasından Öcalan'ın duydu- ğu rahatsızlığı gidermeye çaiıştığı öne sürüldü. Talabani'nin PKK'nin geçen yıl ağustos ayuıda başlattıgı saldından sonra aylarca çanştığı KDP'yi ikın- ci bir cephe açarak zayıflatma konu- sunda Öcalan'a söz verdiği de savu- nuldu. Talabani liderliğindeki KYB'nin maddi sıkıntı içinde bulun- dugu ve geçen ağustos ayında öca- lan ile yapılan görüşmeden sonra PKK'den yaklaşık 15 milyon dolar- lık yardım sağladığı öne sürüldü. WASHINGTON Suriye'ye PKK uyansıYVASHİNGTON (Cum- huriyet)-ABD. "teröredes- tek veren ülkeler'' listesınde bulunan Sıınye'yi uyararak, Hizbullah, Hamas gibi ör- gütlerin yanısıra PKK'yi de topraklannda banndırma- ması gerektiğini bildirdi. ABD Dışişlen Bakanlığı Sözcüsü Nichoias Bums, ön- ceki gün düzenlediği basın toplantısında, bir soru üzeri- ne, "Terörist grupian bann- dıran bütün hükümetlere, buna son vvrmelerini tavsiye ediyoruz" dedi. Burns, Suri- ye'nin desteklediği terör grupian arasında bir aynm- da bulunmalannın olanaksız olduğunu belirtti. Dışişlen Bakanlığı Sözcüsü, "Suriye, 'Tamam biz, Hizbullah ve Hamas'ı desteklemeyece- ğiz, ancak PKK'yi destekle- yeceğiz'dhe bir açıklama yapsa, ABÖ bunu kabul ed- er nri?"şeklindeki bir soru- yaşuyanıtı verdi: "Btz hiçbir terör örgütû- nü desteklemiyonız. Ve bü- tün hükümetlere. terör ör- gütlerine \erdikkri desteği durdurmalannı tavsiye edi- yonız. Bu, Aroerikan potiti- kasuıın çekirdegini oluştu- rur. Bu yüzden biz, 'Sız bu terör grubunu destekleyebi- Iirsiniz, şunu destekleye- mezsinız' deme durumun- da değfliz. Bütün hepsi önemlidir. PKK, masum Türkkrin öMürülnıesinden sorumlu Jdrli bir gruptur. Biz, PKK'ye ve onun bütün faaüyederine karsnız." Suriye, ABD'nin, '^erore destek veren ülkeler liste- a"nde bulunuyor. Listede bulunan diğer ülkeler ise şöyle sıralanıyor: "Kuzey KorcUbya,tran, Irak,SudanveKüİM." ABD'nin insiyatifinde sürdürülen Ortadogu banş sürecinde, tsrail-Suriye gö- rüşmelerinde, Şam yönetı- minin teröre sağladığı deste- ğe son vermesi gerektiği bil- dirilmişti. Şam'da yaklaşık 11 terör örgütünün konuşlu bulundugu; bunlardan özel- likle Hizbullah ve Hamas gi- bi şeriatçı öıgütlerin çok et- kin olduğu kaydedilmişti Türkiye, banş sürecinde P- KK'nin günıleme alınması konusunda hem lsrail, hem de ABD nezdinde girişim- lerde bulunmuştu. Ankara, ocak ayı içinde Şam'a bir nota vererek, PKK liden Abduilah Öcalan ın Türki- ye'ye iade edilmesini res- men istemişti. TEŞEKKUR BÜYÜĞÜMÜZ, IŞIĞIMIZ ProtDr. SAHIR ERMAN'mGerek hastahğı sırasında, gerek vefatmdan sonra yakın ilgilerini esirgenıeyen, başta CUMHURBAŞKANIMIZ Sayın SÜLEYMAN DEMİREL olmak üzere, BAŞBAKANIMIZ Sn. Prof. Dr. TANSU ÇİLLER BELEDIYE BAŞKANIMIZ Sn. RECEP TAYYİP ERDOĞAN İSTANBUL BAROSU BAŞKANI, DEĞERLİ DOST Sn. Av. TURGUT KAZAN İSTANBUL ÜNÎVERSfTESl HUKUK FAK. DEKANI Sn. Prof. Dr. AYSEL ÇELİKEL tSTANBUL EMNİYET MÜDORO Sn. ORHAN TAŞANLAR ISTANBLfL EMNÎYET MD.LÜĞÜ SOSYAL HİZMETLER MÜDÜRÜ Sn. HÜSEYtN DOĞDU ve dostumuz Sn. Dr. CAN GÖKDOĞAN'a Anayasa Mahkemesi, Yargıtay, Danıştay, Askeri Yargıtay Başkan, Başsavcı, Hâkim ve Savcılanna, telefon, telgraf, fax ile ve bizzat evimize gelerek acımızı paylaşan, lstanbul Oniversitesi'ndeki törene ve cenazeye katılarak vakaflara bağışta bulunup manevi desteklerini esirgemeyen değerli bakanlanmız, milletvekilleri, üniversitelerimizin değerli öğretim üyeleri, meslektaşlan, müvekkilleri, öğrencileri, dost ve kardeşlerine, Mezarlıklar Müdür ve Yardımcılanna, aynca hastahğı süresinde yardımlannı esirgemeyen, Dr. TAHStN AKGÜN, Prof. Dr. ÜMTT AKER, Prof. Dr. FtKRİ ALİCAN, Dr. RECEP BOZLAK, Dr. CİHANGtR KAYMAZ, Hemşire SEMRA KILIÇ, Hemşire SEMA ÜÇÜZLER ve tüm Amerikan Hastanesi mensuplanna CANDAN TEŞEKKÜRLERİMİZİ SUNARIZ. AÎLESİ HİZBULLAH LİDERİ KUDÜS GÜNÜ'NDE - Iran destekü terör örgûtû HizbuDah'm Uderi Şeyh Hasan Nasrul- lah, Beyrut'taki 'Kudüs Günü' törenJerinde örgütün üniformasını taşıyan küçük bir çocuğun başını okşuyor. Ankara'dan AKPM önergesine tepki: PKK teroriznıini destekliyor ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Türkiye, Avrupa Konseyi Parlamen- terler Meclisi 'nin (AKPM) Güneydo- ğu sorunu ile ilgili hazırladığı önerge- nin, "PKK teröorizmini destekJer gö- ründüğünü" vurguladı. TBMM Baş- kanı Mustafa Kalemli, AKPM Başka- nı Leni Fischer'e bir mektup gönde- rerek, mart ayındaki görüşmelerin er- telenmesini istedi. TBMM'den dün yapılan yazılı açık- lamada, Kalemli'nin Fischer'e bir mektup gönderdiği ve AKPM'nin 9 şubat tarihli Güneydoğu sorunu ile il- gili önergesinin "düşkınldığı'' yara- tacak nitelikte olduğunu kaydettiği be- lirtildi. Kalemli, AKPM'nin önergesinde, Güneydoğu sorununa "içsavaşaçısın- dan yaklaşılması, Türk hükümetine terörist bir örgütle görüşme tavsiye edilmesi"nin rahatsızlık yarattığını bildirdi. Önergedeki argümanlann adil ve gerçek olmadığına dikkat çeken Ka- lemli, Güneydoğu önergesinin "yan- hş istikamete götürücü ve kabulu oia- naksu" nitelıkler taşıdığını ifade etti. Önergenin PKK terörizmini destekJer nitelikte olduğunu belirten Kalemli, mektubunda şu görüşleri iietti: "TBMM, uiuslararası parlamenter kuruhışlara yoUayacağı yeni heyetle- rin teşkilin henüz tamamlamış değil- dir. İşte bu aşamada, AKPM'ye kaü- lacak yeni Türk heyetinin oiuşmaa için siyasi partiler henüz adayiannı belir- lemiş değildir. Ada>lann belirienmesi 19% Mart ayının sonuna sarkabilir. Bu yıl Türkiye, AKPM'nin Başkanhk Divanı'nda temsil edilntemektedir. Bu imkândan da mahrum olan Türkiye, mart a>ındaki komisyon toplantılan- na katJamamış olacaktır. Bu betirttiğim sebeplere binaen, önergenin Başkanhk Drvam'nın 26.2.19% tarihli toplantısında eteahn- mamasını ehemmiyetle telkin etmek isterim. Türk heyetinin karşı argümanlarv nı sunmasuıa imkan verilecek olursa. Avrupa Konseyi'nin işbirliği geleneği- ne daha uygun hareket edilmiş olacak- taf Pangalos^dan yeni tehdit ATİNA (AA) - Yunanistan Dışişleri Bakanı Teodoros Pangalos, AB'dan Türkiye'ye yapılacak yardımlardan başka, gümrük birliği işlemlerini de bloke etmeye kararlı olduklannı açıkladı. Pangalos, dün Selanik'de düzenlediği basın toplantısında, Türkiye'yi, Gümrük Birliği Anlaşmasını ihlal etmekle suçladıktan sonra "Yunan Hükümeti, AB'dan Türkiye've yapılacak ekonomik vardımlardan başka, 25 ve 26 Mart'ta göriişülecek olan Türkiye-AB Gümrük Birliği işlemlerini de bloke etmeye kararüdır" dedi. Pangalos, Türkiye-AB Ortaklık Konseyi ve AB Bakanlar Konseyi'nin 25 ve 26 Mart tarihlerinde programlanan toplantılannın, Yunanistan'da milli bayrama rastlaması nedeniyle ertelenmesini isteyeceklerini de bildirdi. Yunanistan Dışişleri Bakanı aynca, Avrupa Parlamentosu'nun Ikizce kriziyle ilgili benimsedigi karar suretinin de, Gümrük Birliği Anlaşması'na eklenmesini isteyeceklerini söyledi. Pangalos, Türkiye'den, tahsil edeceği yardım fonlannın nereye harcanacağını gösteren ve her biri, AB'da ayn ayn onaylanacak programlar sunmasını da talep edeceklerini belirtti. Türkiye'den Iran'a protesto ANKARA (Cumlıuriyet Bürosu) - Türkiye, önceki gün Tahran Büyükelçiliği önünde Türkiye aleyhine gösteri yapılarak Atatürk'ün resimJerinin yakılmasından dolayı tran'î protesto etti. Tahran yönetimi de, geçen hafta içinde Türkiye'de büyükelçiliği önündeki otaylar nedeniyle Ankara'yı protesto etmişti. Dışişleri Bakanlığı'ndan dün yaptlan yazılı açıklamada, önceki gün Tahran'da Türkiye Büyükelçiliği önünde düzenlenen gösteriye katılanlann, Atatürk'e, Türk hükümetine ve Türkiye Cumhuriyeti'nin temel ilkelerinden biri olan laikliğe dil uzatmaya yeltendikleri anımsatıldi. Gösteriyle ilgili olarak Ankara'daki Iran Büyükelçisi Muhammed Rıza Bagheri'nin Ehşişleri Bakanlığı'na çağınldığı beîirtilen açıklamada, "Büjükelci ye, Türkiye'nin bu çirkin gösteriden duydnğn rahatBzhk bikHrUmiş ve fran hükümeti böyie bir gösteriye olanak sağladığı için resmen protesto edilmiştir'' dendi. Tûrkiye'nin Tahran Büyükelçiliği önünde önceki gün gösteri yapan yaklaşık 50 tranlı, üzerinde Atatûrk resimleri bulunan bir kuklayı yaktı. Grup. büyükelçilik binası duvarlarına "Laikük, si>'onizmin gayrimesru çocuğodur", "TC'de fsiamcılann zaferi, siyonizmin ilk yenilgisidir", "Laikfik=Atarürkçülük=SiyoBİa^ yazılı pankartlar astılar. Gösteri sırasında Türkçe olarak, "Kahrohun Amerikan uşağı laik conta"gibi sloganlar da atıldı. Iran da protesto etmişti Iran'ın Ankara Büyükelçiliği önünde geçen hafta içinde rejim muhalifî tranlilar tarafindan yapılan bir gösteri üzerine, îran. Türkiye'nin Tahran Büyükelçisi Mitbat Balkanı Dışişleri Bakanlığı'na çağırarak, olayı protesto etmiş ve konunun araştınlmasını istemişti. Türkiye. söz konusu olayı üzüntüyle karşıladığıru açıkiamıştı. Türk Dışişleri Bakanhğı'ndan konu ile ilgili yapılan açıklamada, Türkiye'de bayrak yakılmasmm yasak olduğu anımsatılmış ve "Bu dunım. diğer devletlerin bayraklanna saygıyı esas alan Türk geleneklerine de aykındır'' denmişti. POLİTtKADA SORUNLAR ERGUN BALCI Avrupa'dan Önyapgıh Bip Karar Avrupa Parlamentosu (AP), Türkiye ile Yunanistan arasındaki Kardak (Ikizce) anlaşmazlığı konusunda perşembe günü aldığı kararda Türkiye'yi sert biçim- de suçlayarak Kardak kayalıklannın Yunanistan'a ait olduğunu, Türkiye'nin bu ülkenin egemenlik haklan- nı ihlal ettiğini savundu. AB'ye (Avrupa Birliği) üye 15 ülkenin parlamenteriennden oluşan parlamento, da- ha da ileri giderek Yunanistan'ın sınırlannın aynı za- manda AB'nin dış sınırian olduğunu belirtti ve Türki- ye'nin Ege'de kışkırtıcı tatbikatlar yaptığını, Yunanis- tan'dan toprak talep ettiğini ileri sürdü. Avrupa Parlamentosu (AP), böylece hukuki bakım- dan tartışmalı bir konuda gözü kapalı Yunanistan'ı destekleyerek taraf tutmanın, önyargının ve ciddiyet- sizliğin yeni bir örneğini vermiş oldu. Avrupa Parlamentosu'nda 11 çekimser, 21 aleyh- te oya karşılık 342 lehte oyla kabul edilen karar kuş- kusuz önemli olup, Türkiye'ye bir darbedir; bu kuru- luşun ülkemize karşı takındığı düşmanca tutumun devam ettiğini gostermektedir. ••• Ancak şu noktayı belirtmekte yarar var: AP'nin ka- ran bağlayıcı değildir. Avrupa Birliği (AB), Batı Avru- pa Birliği (BAB) ve Avrupa Konseyi'nin Parlamenter Asambleleri ya da parlamentolan tavsiye nitelikli ka- rarlaraîırlar. önemli sorunlarda nıhai karar yetkisi ise üye ülkelerin bakanlanndan oluşan, yani hükümet- lerin resmi politikalannı temsil eden Bakanlar Kon- seyi'ndedir. Nitekim AB'nin Bakanlar Konseyi, Par- lamento'nun karanna karşı mesafeli davranmış ve Türkiye'yi suçlamaktan kaçınmıştır. Bakanlar Konse- yi, geçen yıl Avrupa Parlamentosu'nun Türkiye'yi gümrük biriiğinin dışında bırakma eğilimine karşı da mücadele etmiş, sonunda Türkiye'nin birliğe girme- sine yeşil ışık yakılmıştı. AB, BAB ve Avrupa Konseyi gibi organlann parla- menterler meclısleri, her ülkenin parlamentosundan seçilen gruplardan oluşur; bu gruplar hükümetin res- mi politikasına değil, kendi ideolojik görüşlerine, çe- şitli çıkar gruplanna, seçim bölgelerine bağlıdırlar. Bir Batılı diplomatın deyimi ile "serseri mayına " ben- zetilebilirler. Ülkelerin resmi politikalannı ise kararla- n bağlayıcı olan Bakanlar Konseyi temsil eder. AB ülkelerinin resmi politıkalarının AP'nin karann- dan farklı olduğu, Dışişleri Bakanı Deniz Baykal'ın çarşamba günü Londra'da Ingiliz meslektaşı Mal- colm Rrfkind ile yaptığı görüşmede ortaya çıktı. Rif- kind görüşmeden sonra gazetecilere yaptığı açıkla- mada, Kardak sorununun Türkiye ile Yunanistan ara- sında müzakerelerle çözümlenmesi gerektiğini söy- leyerek Türkiye'nin tezine destek verdi. Almanya ile Fransa da AB'nin, Ege'deki kriz konusunda tarafsız kalmasından yanalar. Ancak Avrupa Parlamentosu'nun karannın önem- li olmadığı görüşüne kapılmak da hata olur. AP'nin karan her ne kadar bağlayıcı değilse de bir eğilimi gösteriyor. Aynca AP'nin kararlannı Avrupa kamu- oyunu, hatta bir noktada hükümetleri de etkileyebi- lir. ••• ABD'nin tutumunun ise Avrupa Parlamentosu'nun önyargılı ve sorumsuz davranışından farklı olduğu- nu belirtmek gerekiyor. Amerika Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Nichoias Bums, hafta ortasında yaptığı açıklamada, Ege bunalımı konusunda taraf tutmak istemediklerini, VVashington'un tarafsızlığını koruya- rak çözüme yardımcı olmayı amaçladığını belirtti. Burns, aynca Türkiye ile Yunanistan arasında "diya- log" önerdi. Bums'un bu önerisi tahmin edilebilece- ği gibi Atina'nın tepkisine yol açtı. Avrupa'nın "serseri mayınlan'' gözü kapalı Türki- ye'ye kin kusmak yerine, ABD'nin temkinli tutumu- nu benimseyebilseler, Türk-Yunan anlaşmazlığında çok daha yaptcı rol oynayabilirier. Bosna zirvesi Liderlerbanş güvencesi verdi • Richard Holbrooke, toplantının amacının Bosna banşının aksayan yönlerini düzeltmek olduğunu söyleyerek kelimelerin banşı yerine oturtmada yetersiz kalacağını vurguladı. Dış Haberler Scrvisi - Bosna Banşını yeniden güçlendirmek amacıyla dü- zenlenen Roma zirvesinde Balkan liderler Dayton an- laşmasını sonuna kadar uy- gulayacaklannı söyleyip banş güvencesi verdiler. Dün öğleden sonra başla- yan ve bugün sona erecek olan zirveye başkanhk eden ABD Dışişleri Bakan Yardımcısı Richard Holb- rooke ise toplantının ama- cının Bosna banşının aksa- yan yönlerini düzeltmek ol- duğunu söyleyerek kelime- lerin banşı yerine oturtma- da yeterii olamayacağını vurguladı. Holbrooke, Bosna, Hır- vatistan ve Sırbistan Devlet Başkanlanndan banş yö- nünde somut adımlar atma- lannı istedi. Dışişleri Ba- kanlık binasında gerçekle- şen zirvenin evsahipliğini üstlenen ve aynı zamanda AB dönem başkanlığını yürüten ttalya Dışişleri Ba- İcanı Suzanna Angelli de yaptığı açılış konuşmasm- da banşın uygulanması ko- nusunda umutlu olduğunu ve anlaşmazlıklann konu- şarak çözülebileceğine inandığını belirtti. Zirve sürürken, IFOR'un sonuncu birliğinin bölgeye gelip göreve başlamasıyla, ABD ordusunun ilk birlik- leri de Bosna'yı terketme- ye başladılar 3-325 Dayton anlaşmasına göre NA- TO'ya bağlı banş gücü uy- gulama birliklerinin (IFOR) en sonuncusunun da gelmesiyle ABD ordu- sunun görevinin sona ere- ceği ve bölgeyi terkedece- ği karara bağlanmıştı. Öte yandan, IFOR. Bos- na'daki çatışmış tarafiann kuvvetleri arasındaki 20 km'lik arabölgede bulunan ağır silahlann, toplanarak imha edilmesi emrini verdi. IFOR'un bildirisine göre, Bosna'da çatışmış tarafla- nn Dayton banş anlaşmala- nnı ihlal ederek, sözkonu- su bölgede hâlâ silah bu- lundurmalan üzerine bu emir verildi. Bildiride, ön- ceki akşam ara bölgede bir uçaksavar topunun ele ge- çirildiği belirtildi, ancak bu silahın kime ait olduğu hakkında bilgi verilmedi. Dayton banş anlaşmalan, kuvvetler arasındaki 10 ki- lometrelik ara bölgede, ağır silahlann 9 Şubat tarihine kadar çekilmesini öngörü- yordu. Öte yandan önceki gün Saraybosna yakınlannda ortaya çıkanlan eğitim merİcezındeki üç ıranlı eğıtmenin, bu ülkenin Sa- raybosna Büyükelçiliği gö- reviileri oldukian belirlen- di. IFOR tarafindan yapı- lan açıklamada söz konusu kişilenn diplomatik pasa- porta sahip oldukian ve serbest bırakıldıklan kay- dedildı.