25 Kasım 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 5ŞUBAT1995PAZAR HABERLER Polis tartışması kanlı bttti • İstanbul Haber Servisi - Bursa Polıs OkuJu'ndan yeni mezun olan ve yann Zeytinbumu tlçe Emniyet Miidürlüğü'nde göreve başlayacak ıkı polis. aralannda çıkan tartışma sonrasında silahla birbirlcrinı vurdu. DQn akşam saat 17.00 sıralannda Topkapi Kaleiçi Özvural Otel'in 106 numaralı odasında meydana gelen olayda yaralanan Özcan Demir ve Kenan Soylu adlı polısler, İstanbul Üniversitesi Tıp Fakültesı Hastanesine kâldınldı. Özcan, yapılan tüm müdahalelere rağmen kurtanlama>arak yaşamını yıtırdı. Diğer yaralı polis Soylu'nun durumu ise ciddiyetini koruyor. Bombacı terörist topraga veriltfi • İSTANBUL (AA) - Haliç Köprüsü'nün ayağına yerleştinmek istediği bombanın erken patlaması sonucu ölen Gülsen Özdemir dün toprağa verildi. Özdemir'in cenazesi. Karacaahmet Camıi'nde kılınan namazın ardından. ailesinin Ümraniye Mustafa Kemal Mahallesi'nde bulunan evine götürüldü. Ailesi ve yakınlannca, üzerine san, kırmızı ve yeşil renklerin bulunduğu bir örtü kaplanan cenaze, polisin sıkı güvenlik önlemleri aldıgı Ümraniye Kocatepe Mezarlığf nda toprağa verildi. Çeçenlerden protesto • IstanbuJ Haber Servisi - Beyoğlu'ndakı Galatasaray Lisesi'nın önünde dün saat 15.30'da toplanan 50 kışilik birgrup, "Bağımsız Çeçenya", "Yasasın birleşık Kafkasya" bıçiminde sloganlar atarak, Rus Konsolosluğu'na kadar yürüdü. Polisin müdahale etmediği yürüyüş sırasında göstenci grup. Rusya Konsolosluğu'nun önünde de sloganlar atarak sessizce dağildı. Kuyumcu soygunu • İSTAiNBUL(AA)- Bağcılar Çiftlik Velikonağı Caddesi üzerindeki "Kardeşler Kuyumcusu" dün saat 12.45 sıralannda silahlı 3 kışi tarafından soyuldu Işyeri sahibi Vedat Ateş'i etkısiz hale getıren soyguncular daha sonra vitrinde bulunan ve yaklaşık 2 milyar lira değenndeki altınlan alarak kaçtılar. Polis, eşgalleri belirlenen soygunculann arandığını açıkladı. Binahaneye ses bombası I İstanbul Haber Servisi - Kulaksız Fatıh Sultan Mehmet Caddesi üzerindeki Star Bırahanesi'nın önüne kimliğı belirlenemeyen kişı ya da kışilerce bırakılan ses bombası dün akşam saat 19.30'dapatladı. Saldında ölen ya da yaralanan olmazken birahanede maddi hasar meydana geldi. Saldınyı üstlenen olmadı. Milli Eğitim'de sahte tayin • ANKARA(ANKA)-Mi!Iİ Egıtim Bakanlığı Personel Genel Müdürlüğü Ilköğretim Atama Dairesi'nde bir süre önce yapılan sahte tayinin arkasından BBP Kahramanmaraş Milletvekih Esat Bütün çıktı. Bir süre önce Milli Eğitım Bakanlığı'nda Tokat'tan Ankara'ya lıstede olmadığı halde özür grubunda göstenlerek yapılan sahte tayinin BBP Kahramanmaraş Milletvekilı Esat Bütün'ün isteğiyle yapildığı öğrenildi Tokat'tan Ankara'ya taymi yapılan Nemihal Aytemız isimli sınıf öğretmeninin BBP Esat Bütün'ün sekreten Keramet Çınar'ın kardeşı olduğu saptandı. Doğramacı'ya kutlama • ANKARA(ANKA)- Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel. UNICEF'in "Maurice Pate" ödülünü vermeyi kararlaş.tırdığı Prof. Dr. ihsan Doğramacı'yı bu başansından dolayı kutladı. Cumhurbaşkanlığı'ndan yapıian yazılı açıklamada, ödülün ana ve çocuk saglığı konulanndan Türkiye ve uluslararası alandaki hızmetlerinden dolayı Dogramacı'ya verildigı anımsatıldı. Her iki partinin merkez yürütme kurullarınm istifa etmesi gerektiği belirtiliyor Çatıdaıı sonra MYK pürüzüANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - SHPıleCHPnın 18şubatgünü yapılacak bütünleşme kurultayı öncesinde "çatı*" kavgası büyürken. kurultaydan sonra yeni yönetimın oluşturulması konusunda pürüzler ortay, a çıktı. Bütünleşmi^ solun genel başkanı olması konusunda uzlaşılan Gazıantep Millet\ekili HikmetÇetin'e "yönetimini oluşturma olanağı" veımek için kurultaydan sonra iki partinin Merkez Yürütme kurullannın (MYK) istifa etmesi gereği dile getiriliyor. SHP Genel Sekreten Mustafa Timisi "siyasi nezaketin geregini yerine getirip istifa edeceklerini" sövlerken. CHP Genel Sekreten Adnan Keskin "INiçin istifa edelim, seçimle geldik7 " dedi. Bütünleşnıiş solun genel başkanı olması beklenen Hikmet Çetın, protokol gereği ıkı partinin partı meclıslerinın (PM) biraraya gelmesı>le oluşacak 120 kişilık PM ve • SHP Genel Sekreteri Timisi, siyasi nezaket gereği, MYK'lerin istifa etmesinin zorunlu olduğunu söylerken, CHP Genel Sekreteri Keskin ise seçilmiş MYK'nin istifasının anlamlı olmadığını ileri sürüyor. 40 kişilik MYK ile partiyi yönetmenin güçiüklerine dikkat çekince, yeni bir yönetim modeli konusunda uzlaşmaya vanldı. Çetin'in MYK içinden 14 kişiyi seçerek bir başkanlık kurulu oluşturması ve parti yönetimine ilişkin yetkilerin büyük ölçüde bu kurula aktanlması konusunda anlaşmaya vanldı. 18 şubat günü toplanacak SHP ve CHP kurultaylarında. bu yönde tüzük değişiklikleri yapılacak. Kurultaydan sonra iki partinin MYK'lerinin de istifa etmesi ve böylece Cetin'e 120 kişilik PM içinden yeni bir MYK listesi hazırlama olağanı verilmesi bekleniyor. SHP Genel Sekreteri Mustafa Timisi bu konuda şunlan söyledi: "Siyasi nezaket bunu gerektirir. Biz istifamızı sunmak karannday u. Yazıiı olmayan kurallardan biridir. Yeni bir dönem baştyor, yeni bir genel başkan seçilecek. Bu noktada siyasi nezaket kendi hükmünü ortaya koyacaktır. Yeni genel başkana bu fırsat tanınmalıdır." CHP Genel Sekreten Adnan Keskin ise "M YK'ler niye istifa etsin. Secimle geldiler. Şimdi istifalarını istemek nezaketsiztik" dedi. Keskin. 14 kişilik başkanlık kurulu için de SHP ve CHP MYK'lerinden 7'şer kışi seçilecegini söyledi. Son günlerde başlayan hükümet tartışmalan üzerine, SHP yönetimi "Hükümetin siirmesi için çatı SHP oJmalı" kozunu kullanmaya başladı. SHP'liler "Çab SHP obun, biz sonra CHP adını alınz" derken, CHP Genel Sekreteri Adnan Keskin "Kimlik kavgası doğnı degil. Biz deiegenin karanna saygüıyiz. Protokolün sahibiyiz" dedı Keskin, dün düzenlediği basın toplantısında da bu konuda şunlan söyledi: "18 şubatta bir güzellik doğurabilmek için partilerin yönetim kadrolan ve üyeleri kendi parti yaftalanndan çıkarak bütünleşmede bir güzeüik yaratma anlayışı ile kumltay zeminine gelmelidiıier. BÖylesine yumuşak gidilmesi gereken kurultay sürecinde, maalesef gerilim yaratacak baa anlayışlar devreye sokulmaya çalışılmaktadır. özellikle parti künliği konusunda tartışmalar yaratılarak her iki partinin kurultay delegelerinin üyelerinin parti kamplaşmasına zemin hazırlayacak bir anlayışla kurultay salonuna gelmeleri için çaba sarfediMiğini görmekteyiz." Faili meçhul cinayetlerde, gözamnda kayıplarda yakınlannı y itirenler çözüm için bir an önce girişimlerde bulunulmasını istediler. Aileler, gözaltında kayıplar için parlamenterlerden yardım istedi Gö:/ıftındatstanbul Haber Servisi- Fa- ili meçhul cinayete kurban gi- denler ile gözaltında kaybolan- lann yakınları. SHP. CHP ve YDH'li milletvekillerinden so- rumlulann bulunmasını istedi. Mılletvekıllerıne yaşadıklan olaylan anlatan aıleler, Türki- ye'de ınsan haklan ihlallerinin her geçen gün arttığına dikkat çekerek yargısız infaz. işkence, failı meçhul cınayet ve gözal- tında kaybolmalardan devleti sorumlu tuttular. "Faili meçhul degil, faili deviet" diyerek duy- dukları tepkiyi dile getiren aile- ler. ınsan haklan ihlallerine iliş- kin olarak TBMM'ye soru önergesi verilmesinı istediler. Devleti zan altında bırakan olaylann sorumlulannın bulun- ması ıçın tçişleri ile Adalet ba- kanının uöreve çağnldığı top- lantıda "fşkenceye ve gözaltında kayıplara son" ve "İsmail Bah- arı\w çağıiçeci'yi sağ aJdınız,sağ istivonız" şeklindeki yazılı pankartlar dik- kat çekti. SHP Grup Başkanvekili ve İstanbul Milletvekili Ercan Ka- rakaş. CHP Genel Başkan Yar- dımcısı Algan HacaJoğlu. CHP Genel Sekreter Yardımcısı ve tstanbul Milletvekili Mehmet Sevigen, SHP Erzincan Millet- vekili ve TBMM Insan Haklan Komisyonu üyesi tbrahbn Tu- tu ile Yeni Demokrasi Hareketi (YDH) Muş Milletvekili Meh- met Emin Sever. Düşünce Öz- gürlügü Platformu tarafından dün istanbul Tabip Odast'nda düzenlenen toplantıya katıldı- lar. Toplantıda yakinlannın gö- zaltına alındıktan sonra kaybol- duğunu iddıa eden kişiler. so- runlarını milletvekıllenne an- lattılar. Toplantıdaki ilk konuşmayı, 1993 yılının temmuz av ında ka- çınlarak öldürülen Özgür Gün- dem gazetesi muhabıri Ferhat Tepe'nmbabasi İshakTepeyap- tı. 19 yaşındakı oglunun faili meçhul cinayete kurban gitme- sinden devleti sorumlu tutan Te- pe. "Oğiumun kaçınlmasından, o dönemde Tatvan Tugay Ko- mutanlığı'nı yapan Tuğgeneral Korkmaz Tagma bizzat sorum- ludur" dedi. 27 Mart yerel seçimlerinde Gaziantep-Nizip'te DEP Bele- diyesi başkan adayı olduktan sonra kaçırılarak öldürülen Mehmet Şen'in eşı Nuray Şen ise kocasının Kürt kimliğine sa- hip çıkarak mücadele verdiğı için öldürüldüğünü söyledi. Ko- casının sıvil polislerce kaçınla- rak işkenceyle öldürüldüğünü önc süren $en. "Bu tür olaylar annesı Hatice Toraman ise. og- lunun sivil polısler tarafından alınarak gözaltında kaybedildi- ğıni söyledi. Toplantıya katılan ve gözaltında kaybedildıkleri öne sürülen İsmail Bahçeci, Yu- suf Erişri ve Veysel Düz'ün ya- kınları da kamuoyunu insan haklan ihlallen konusunda du- yarli olmaya çağırdılar. ismail Bahçeci 'nin kardeşi Metin Bah- çeci. abisinın gözaltında kaybe- dildiğıni ileri sürerek "İki ABD'li kaybolduğu için bütün Türkiye ayaga kalkıyor. Abinıin bulunması için ille de ABD'li mi olması gerekiyor. Kamuoyunu bu konuda duy arlı olmaya çağn nyorum. Çünkü söz konusu olan, insanlann hayaMır" dıye konuştu. CHP Genel Başkan Yardım- için artık faili meçhul degil, faili cısı Algan Hacaloglu. ülkenin devlettir diyoruz" dedi. büyük birbölümünün şiddet ve Kayıp Hüseyin Toraman'ın terörün kıskacı altında olduğu- nu vurgulayarak şöyle dedi: "Türkiye, faili meçhuller, in- fazlar, işkenceler üzerindeki perdeyi kaldırmalıdır. Türkiye kendi "gladıo'su üzerindeki per- deyi kaldırmalıdır. Geçmişte. Şi- li'de, Arjantin'de yaşanan bu olaylar, Türkiye'deyaşannıama- İKÜr." SHP TBMM Grup Başkan- vekilı ve İstanbul Millervekilı Ercan Karakaş ise Türkiye"de- kı insan haklannın çağdaş normlann çok gerisinde oldu- ğunu söyledi. İnsan haklan ol- madan demokrasinin de olama- yacağına işaret eden Karakaş. failı meçhul cinayetler, işkence ve yargısız infazlarla gözaltın- da kaybolmalara ilişkin olarak "Bu ateş bütün Türkiye'yi yakı- yor" dedi. SHP Erzincan Milletvekili İbrahım Tutu ise Türkiye'yi, "insan haklan cehennemi" ola- rak niteledi. CHP Genel Sekre- ter Yardımcısı Mehmet Sevigen de insan haklan ihlallerinin ön- lenebilmesi için duyarlı olan Pariamenterierellerindengeleniyapacaklanmsöylediler.(Fotoğraflar: YASEMİN KOYUTÜRK) herkesi birleşmeye çağırdı. TBMM Başkanı Hüsamettin Cindoruk, Cumhurbaşkanı Demirel ile görüştü: Meclis başkanlığından memnunum • Hüsamettin Cindoruk. "Görev verilirse kabul edebıleceğınızi söyledinız. Cumhurbaşkanı böyle bir görevden söz ctti mi?" sorusuna da, "Hayır. O uzun bir konuşmanın bir cümlesi. Ben bunu bugün söylüyor değilim. Her zaman söylüyorum" yanıtını verdi. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - TBMM Başkanı Hüsamettin Cindoruk, partısinin vereceği her türlü göreve hazır ol- duğu yolundakı sözlerını her zaman söyle- diğını belırtcrck. "!>imdiltk meclis başkan- lığından memnunum" ıledı Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel ile dün Çankaya Köşkü'nde bir saate yakın gö- rüşen Cindoruk, köşkten ayrılırken gazete- cilerin sorularını yanıtladı. Cumhurbaşkanı ile aylık olağan görüş- mesini >aptığını belırten Cindoruk. Demı- rel'ın. kendisine Hındistan gezısine ılışkın izlenimlerini anlattığını soyledı Bir soru iizenne, göriişmede siyasi gelişnıeler ve ye- ni hükümet tartışmalanna değınılmedığını kaydcden Cindoruk. "Sayın Cumhurbaş- kanımızzaten o konulan si/eaçıklıyor. Ben kendisine sormadım. Bizinı konumuz o de- gil. Panlamentoda birikmiş işler \ ar, anaya- sa değişikliği \ar. Ben yakında partilerimi- ze, önceliği olan güncel konularda bir gün- dem yapılmasını öneriyorum" dedı. Cindoruk. "Görev verilirse kabul edebi- lcceğinizi söylediniz. Cumhurbaşkanı böy- le bir görevden söz etti mi?" sorusuna da, "Hayır. O uzun bir konuşmanın bir cümle- si. Ben bunu bugün söylüyor değilim. Her zaman söylüyorum. Benim 2 sıfatım var, parti üyeliği ve meclis başkanlığı. Partinin bana verdiği görev i, şartlar elvcrirse kabul ederinı. Bunu her zaman söylüyorum. Şim- dilik meclis başkanlığından memnunum" yanıtını verdı. Cindoruk. Demirel ılegörüş- mesındesoldabirlikkonusunadeğınmedik- lcrını clc bclırttı. yola DYP'li Dedelek: Yenilenerek devam edeceğiz KÜTAHYA(AA)- Dogru Yol Partisı (DYP) Genel Başkan Yardımcısı Yaşar Dedelek, partisının 18 şubattan sonra, 'venilenmiş bir hükümet' ile yoluna devam edeceğıni söyledi. Yaşar Dedelek, partısınce Kütahya'da düzenlenen 'egitim semineri'nin açılışında yaptığı konuşmada. son bir aym. SHP'nin28ocaktaki' "Birleşme Kurultayi" ile ılgılı olarak ortaya atılan bir takım söylentilerle geçtığıni. kendileri için de bu sürecin önemli olduğunu kaydetti. Bırleşme kurultayı ile ilgili bazı spekülasyonların yapılacağını bildiklerini, siyasette de bunlann normal olduğunu belirten DYP Genel Başkan Yardımcısı Yaşar Dedelek, şöyle devam etti: "Hükümet kurulurken en fazla sandalyeye sahip parti yetkiyi alıp hükümeti kurar. Merhum Turgut Özal'ın Cumhurbaşkanlığı döneminde. 1991'de Sayın Demirel 178 milletvekiİi ile birinci parti oldu. DemireL "Bu görevı ben alınm ve gerekırse gökkubbeyi başlanna yıkanm' diyecek kadar cesur, kararlı ve demokrat bir tutum sergiledi. Sayın Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel'in, Bombay dönüşü söylediği sözler yanlış anlaşılmasın. D\ P şu anda başka bir arayış içinde degildir. Genel başkanı kongrede seçmiştir ve şu anda genel başkan, Başbakanlık görevini sürdürmektedir." MIKRO DİNÇ TAYANÇ Canım Sıkılıyor Sabah evden çıkıp, kibrit almak için bakkala giriyorum; bir kutu kibrit 2 bin TL! "Sigaraya gizlizam" diye geçiriyo- rum içimden. Canım sıkılıyor... Bindiğim taksinin sürücüsü, bir karış suratla "Yüzde 50 zamlıdır, haberin varmı?" diye "buyur ediyor!" Canım sı- kılıyor... Yolda konuşuyoruz "Yüzde 50 kurtanyormu?" diye so- ruyorum, vereceği yanıttan emin bir alaycılıkla... "Kurtanr mı abi! Fiyat arttı, yolcu azaldı..." diyor ve Kadıköy'e gi- den yollann en dolambaçlısına sapıveriyor. Canım sıkılı- yor... Vapura binip çayımı söylüyorum, garsonun ilk sözü "10 bin oldu abi..." Can sıkıntısıyla sigaramı yakmaya çalışı- yorum, ancak dördüncü "çöp" kibrit olduğunu anımsıyori Canım sıkılıyor... Sirkeci'den Cağaloğlu'na dolmuş 13 bin 500 TL olmuş. "Ben bir zamanlar koşar adım çıkardım bu yokuşu " diye söyleniyorum. Canım sıkılıyor... Gazeteden içeri girer girmez, ekonomideki arkadaşlar "Ocakenfiasyonu toptandayüzde 8.4, tüketicide 6.8"di- ye "muştuyu" veriyorlar! Canım daha bir sıkılıyor... Gazetelere göz atıyorum; kıminde Türkiye'nin kumar cenneti olacağı, kiminde özelleştirme yağması, kiminde particılerın karşılıklı suçlamaları ve elbette ki sol(!)da birlik "arayışlan!.." Canım iyice sıkılıyor... Haber toplantısına başlıyoruz, haber müdürümüz, Tan- su Çiller'/n sadece koltuğu ve bazı taşınmazlan Türki- ye'deymiş. Geride ne varsa Amenka'da" diyor. Arkadaş- lara bakıyorum, hepimizin canı sıkılıyor... Haber akışı sürüyor, sırada "her ile 8 cezaevi" haberi var... Can sıkıntısmı bir yana fırlatıp, atıyoruz kahkahayı. "Demirel, bir zamanlar ne demişti?" dıyorum, "Türkiye'nin meseleleri, karşılıklı oturup birbirimize bakmakla çözüm- lenmez. Eğer öyle olsaydı, büyük bir park yapıp hepimiz oturur, birbirimize bakardık..." Ne demelı, şimdi çözüm için park yerine cezaevleri uy- gun düşüyor olmalıü! Can sıkıntımız, fırlattığımız yerden kalkıp bir kez daha yüreklerimıze çörekleniyor... Toplantı sonrasında, yağmalanan (yağmalamanın resmi adı özelleştirme oldu ya!) KİTIerın arsalannın nasıl pazar- landığını. dinci çevrelerle onlann besledikleri işçi(!) sendi- kası(!) arasındaki paslaşmalar üzerine dertleşiyoruz. Can sıkıntısı bir yoğun bulut oluyor artık... Gün boyu konuştuklarımız, okuduklarımız, yazıp çizdik- lerımiz arasında, can sıkıntımızi giderecek tek konu olma- dığını, ancak akşama doğru kavrıyorum. Çocukluğumun "akıl erer" çağlarında. babamın bir ban- kanın üst düzeyinde çalışan bir dostu vardı. Sık sık bize gelirler ve karşılıklı hal hatır sormanın ardından, bankacı amca hep aynı şekilde gırerdı lafa "Mirim, memleketin ah- valini nasılgörüyorsun?"\/e; babamın yanıtı da hiç değiş- mezdi: "Hiç iyiye gitmiyor mirim. Gideceği de yok. Gün günden beter oluyor. Bizden geçti, şu çocuklann gelece- ğine yanıyorum..." Aradan kırk şu kadar yıl geçmiş, ben de dostlarla otur- duğumda benzer laflarla giriyoruz söyleşiye... Ve; gele- cekten umut hâlâ yok... Canım, sıkılmayı bırakıp, daralı- yor... Gazeteden çıkıp, Topkapı Sarayı'nın bahçesine yöneli- yorum. Akşamın karanlığında, elindeki şişeden çekeceği yudum kalmamış bir berduş avaz avaz haykırıyor: "Alçak- lar, şu zıkkımın şişesi bunca para olur mu?" Sonra, gör- meye hali kalmamış, bir çukurda tökezlenip boylu boyun- ca yere seriliyof... Canımın sıkılacak hali kalmarrHş, omuz silkip yürüyorum. O anda aklıma, eski bir öykü takılıyor. Yazara, en kızdı- ğı "meslektaşını" çekıştiriyorlar. Hoşuna gıtsin diye "O ne- rifalçağın biridir" diyortar. Yazar, şöyle bir bakjp yanıtlıyor: "Alçaklık bıle bir irtıfa ıfade eder. Ona, dense dense çu- kurdenir!" Ansızın canımın sıkıntısı geçiveriyor ve karanlıkta çukur atlamaca oynamaya başlıyorum... Ana fikir Çukurlann çoğaldığı zeminlerde, sendeleyip düşmek için ayyaş olmak gerekmez. Ana fikrin ana fikri: Bizleri sendeleten çukurlan kendi ellerimizle kazmışsak ya bir gün mazoşizmden "malûrol- malıyız ya da budala! PSK, bu girişim içinde yer almayacağını açıkladı Burkaycılar 'Kürt parlamentosu'na karşı• Kürdistan Sosyalist Partisi Genel Sekreteri Kemal Burkay, PSK'nin böyle bir girişimin içinde olmadığını söyleyerek, "Yürütülen çalışma. halkımızın ulusal amaçlanna yanıt vermelidir. Ne yazık ki söz konusu girişim bu nitelikte degildir" dedi. ERGÜN AKSOY ANKARA - DEP mılletvekil- leri tarafından oluşturulması dü- şünülen "sûrgünde Kürt parla- mentosu" çalışmalannı Kürdis- tan Sosyalist Partisi (PSK) Ge- nel Sektererı Kemal Burkay'ın desteklemediği bıldirildi. Bur- ka>. "Yürütülen çalışma. halkı- mızın ulusal amaçlanna yanıt vermelidir. Ne yazık ki söz konu- su girişim bu nitelikte degildir. Partimiz böyle bir gişimin içinde degildir" dedi Belçika'da bulunan DEP mil- lervekilleri Remzi KartaL AJi VI- ğit, Zübeyir Aydar, Ni/amettin Toguç, Naif Güneş ve Mahmut Kılınç ile PKK'nın siyasi kana- dı ERNK'nin temsılcisı Ali Sa- pan tarafından Avrupa'da oluştu- rulması tasarlanan sûrgünde Kürt parlamentosuna. PSK'nin destek vermediğ'i bildınldı. Kürdistan Sosyalist Partisi Genel Sekreteri Burkay adına PSK tarafından Cumhuriyet'e yapılan açıklamada. şu görüşle- re yer verildi: "Bizgeçmişten bu yana. Kürdistan'ın dört parça- sında ulusal örgütterin ve seçkin şahsiyerterin katılacağı bir ulu- sal kongreden yanayız. Başka ulusal örgütlerle biriikte bu yön- de çalışmalar da yaptık. Ancak böyle bir kurum gerçekieşmedi. Ozeükie Güney Kürdistan'da 1991'den itibaren ortaya çıkan yeni durum. bu çalışmatann er- telenmesine yol açtı. Kürt halkı- nın iradesinin belirlenmesine t+- verecek tüm yasal ve meşnı ka- pılan kapayan, siyasi partileri ya- saklay an. parlamenterlcri tutuk- layan ve halkımızı sürgüne tabi tutan Türkiye, Kürt ulusal hare- ketini böyle bir seçenekle karşı karşıya bırakmıştır." Açıklamada. sûrgünde oluştu- rulacak Kürt parlamentosuyla ortaya çıkacak olan yapının ulu- sal ve uluslararası aianda önem- li rol oynayabileceğine dikkat çekilerek şöyle dendı: "Buyapı Kürt sorununda taraf olabilir. Ancak bu da cephe olayı gibi yurtsever örgütler arasında iyi bir uyum ve güven sağlamaya bağlıdır. O, mümkün olduğunca bu parçadaki tüm yurtsever par- tileri. demokratik kitle örgütle- rini. seçkin aydınlan kapsamalı ve tüm üy le demokratik biçimde. Burkay: Desteklemivoruz. bağımsız bir çalışma yapmalı, halkumzm ulusal amaçlanna ya- nıt vermeödir. Ne yazık ki Rem- zi Kartal ve AS Sapan tarafın- dan yürütülen girişim. bu nite- likte degiL Belli bir kesim tarafın- dan. acele ve oldu bitîi şekünde kamuoyuna sunulmuştur. Tüm ulusal güçleri temsil edebilecek bir parlamento. konsey veya ben- zeri bir kurum böyle oluştunıl- maz." Açıklamada, PSK'nin şimdi- lik böyle bir girişimin içinde ol- madığı vurgulanarak "Bu ne- denle, böyle bir kurum için ön- celikle yurtsever güçler arasın- da konuyu görüşmek, taröşmak, olgunlaştırmak ve birtikte adım atmak gerekir" eörüşü sav unul- du. Yılmaz: Şartınıız hüküıııetin çekîlmesi MİJNİH (AA)-Almanya'nın Münıh kentinde yapılan güvenlik politıkaları konulu konferansa katılan ANAP Genel Başkanı Mesut \ılmaz. TBMM Başkanı HüsamettinCindonık'un so/le- riyle ılgilı bırdeğerlendırme yapmak i.stemediği- nı belirterek "Bu hükümetçekilmeden nbyeni hü- kümet oluşumu konusunda hiç kimseylc görüşe- mcyiz" dedi. Yılınaz, Turkıyc'de yeni bir hükü- met tartışmasına gırmeden önce bir hususun açık- lığa kavuşması gercktiğini belirterek şunlan sö> - ledi: "Eğer bugün Türkiye'yi yönetmekteolan ko- alisy on hükümeti başanlı ise. eğer Türkiye'nin bu- günkü durumu iyi ise. o zaman bu hükümet ay- nen devam etmelidir. Bu doğru ise yeni hükümet tartışmaian yanlıştır. Ama bizim iddia eftigimi/gi- bi hıı hükümet. gelmiş geçmiş cumhuriyet hükü- metleri içerisinde en başansız hükümet ise ve Tür- kiye'yi cumhuriyet tarihinin en kötü durumuna götüren hükümet ise. o zaman bu hükümerin bir an önce çekilmesi isuımöır."
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle