Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 2 6 NİSAN1994 ÇARŞAMBA
İsveç Kamu Memurlan Sendikası geniş çaplı bir anket yaptı:
Erkek,kadınüzerindehâlâegemen
GÜRHAN UÇKAN
STOCKHOLM - İsveçin en bü-
yük sendikalanndan Kamu Me-
murlan Sendikası (SKTF), geçen-
lerde sendikal etkinliklere katılan,
görev alan çok sayıda kadına, "Bu-
gfin kadınlan en yakından etkileyen
sonın nedir" sorusunu yönelttı.
Yanıtlann bır bölümünü ile'tiyoruz:
- Kadının kendi geliriyle, baş-
kasının yardımına gerek duvmadan
yaşayabilmesi,
- Toplumda kadınlarla erkekler
arasında eşitsizlığin var olduğunu
erkeklerin kabul etmesi.
- Cinsiyete bakmadan, eşit işe eşit
ücret ödenmesi,
- Kadınlara ış hakkı. İşgücü ge-
rektiği zaman kadınlar çağnlacak.
piyasa koşullan olumsuzlanınca
önce kadınlar ocak başına geri gön-
derilecek. Bunu önlemek gerek!
- İş pivasasmda eşitlik,
- Kadınlann çoğunlukta olduğu
işkollannın gerçek değerinin kabul
edilmesi.
- Kadınlann, erkeklerin \e çocuk-
larm harmoni içinde yaşadıklan eşit
ve değerlere say gılı bir toplum oluştu-
nılması.
SKTF"nin soruşturmasına veri-
len yanıtlar. daha önceden saptanan
gerçekleri bir kez daha doğruladı:
İs\eç'teki belediye ve il meclısle-
rinde erkeklerin ücret ortalaması 15
bin 261 kronken. kadınlannki 11
bin 987 krondu( 1991).
Belediyede çalışan kadınlann
aldığı ücret. erkeklerinkinin % 82.
2'siydi. Aynı oran. ıl meclislennde
dahadadîişüktü: % 78.5. Bölgeyö-
netimlerinde bölüm şefi olarak çalı-
şan kadınlann ortalama gelin. er-
kek şeflerinkinden 3 bin kron daha
azdı. İşin ilginç yanı. bu işkollannı
temsil eden SKTF"nin üyelerinin ° o
75"inin kadın olması!
SKTF. bu tabloyu şöyle özetlı-
yor: "Ekonomik bunalunın bedelinin
arslan pay ını kadınlar ödemekte. Son
sveç'te 1 Ocak 1993'ten itibaren yeni bir'Eşitlik
Yasası' yürürlükte. Bu yasaya göre en az 5 kişinin çalıştığı
bütün işyerleri, işyerinde geçerli olacak bir 'eşitlik planı'
yapacak. Bir yıl sonra ise bu planın ne kadannm
yaşama geçirildiği değerlendirilecek.
genel seçimlerden bu yana geçen za-
man içinde. kadınlar işlerinden oldu-
lar. Önce işten atılan kadınlar daha
sonra aynı işe, geçici görevli olarak
ve çok daha diişük ücret ve sınırlı
haklarla geri alınıyorlar. Standartlar
Enstitüsü bu tür işleri "basit işler" ola-
rak sınıflandırarak ücretlerin düşük-
lüğünü savunmaya kalkışıyor, işsizli-
ği azaltmak için başvunılan bir yön-
tem olarak gösteriy or.
Bir kadın doçent, 19301u yıllara
özgü "ev hizmetçisi gündelikçi
kadın' kavramını önerebiliyor ve bir
erkek profesor de vergi kolayJıklan
sağlamaya kalkışarak ona destek
oluyor! Günümüzde kadın ve erkek
değer yargdarı arasındaki büyük
uçurum haJa duruyor. Erkekler,
kadınlar üzerindeki egemenliklerini
I^enaSvenaeus Eşitlik Denetmeni
(JO). Görevi, gûnlük yaşamın her
diliminde bireyler arasında cinsiyet-
ten kaynaklanan aynmcılık, eşitsiz-
lik konusunda kamuoyunun dikka-
tini çekmek. Kendisi ve bir avuç
yardımcısı, yargj ya da yürütme yet-
kisine sahip değil. Toplum içinde za-
ten var olan kuruluşlar ve yetkili ki-
şiler, JOnun dikkati çektiği olum-
suzluklara kendı görevleri dahilinde
eğilebilirier. Lena Svenaeus, ülke
çapında bir iş değerlendirmesi1
yapı-
Imasından yana. Buna karşılık çö-
zümün merkezi değil, yerel önlem-
lerle sağlanabileceğine inanıyor. Gi-
rişimde bulunmayı da kadınlann
görevi olarak görüyor:
"Stockholm'deki teorisyen uz-
manlarm önerilerinin, ülke çapında
önemli bir etkisi olacağmı sanmıyo-
rum.
Değerlendirme, işyerinde, gerçek
vaşamın koşulları altında yapılmalı.
Iş değerlendirmesinde somut ölçekler
kullanılmalı; örneğin, yetenek, yeter-
lilik, sorumluluk. girişimcilik ve de-
neyim. İş arkadaşları \e işveren, işye-
rindeki ilişkiler konusunda görüşbir-
liğinde olmaJı. İşyerinde eşitliği sağ-
layıp korumak için içten bir istek du-
yulmalı.
Kadınlaruı daha çok girişimde bu-
lunmasından yanayun. Erkeklerin
gönüllü olarak, işinin değerlendiril-
mesini ve ücretinin ona göre ayarlan-
masını isteyen kadınlardan yana giri-
şimde bulunacağını sanmak hayalci-
lik olur. Bu nedenle kadınlar kendile-
ri. eşitsizlığin somut örncklerini bu-
lup bize getirmelidir. Biz de buna
göre İş Mahkemesi'ne başvurahili-
riz."
İsveç'te 1 Ocak 1993'ten itibarcn
yeni bir 'Eşitlik Yasası1
yürürlükte.
Bu yasaya göre en az 5 kişinin
çalıştığı bülün işyerleri, işyerinde ge-
çerli olacak bir 'eşitlik planı' yapa-
cak.
Bir yıl sonra ise bu planın nc ka-
dannın yaşama geçirildiği değerlen-
dirilecek. Eşitlik planı yapmayanlar
ya da değerlendirmeden kaçınanlar
ağır para cezalanna çarptınlacak-
lar. 1994'te ilk değerlendirmeler
yapılmış olacak.
Eşitlik Denetmeni Svenaeus. ücret
miktannın her şeye karşın. egemen
güç kimse onun tarafından sap-
tandığının ortaya çıktığını söylüyor
veişdeğerlendirmelerinin,kadınlann
büyükçoğunluğunun, hakettiklerin-
den az ücretle çalıştınldığını ortaya
çıkaracağını vurguluyor.
GAPta
kirli hava
sorun
olacak
GAZİANTEP (AA) - GAP
bölgesi illerinde, ekonomik
gelişmeye paralel olarak hava
kirliliğinin gündeme geldiği
bildinldı.
Turizm Bakanlığı Yatınmlar
Genei Müdürlüğü Uzmanı
Şevki Çivı, Gaziantep.
Şanlıurfa ve Diyarbakır gibi
büy ük merkezlerde. hav a
kirliliğinin şimdiden
başladığını söyledi.
Çivi, bölgedehızlı kentleşme
sonucu kentlenn büyümesiyle
hava kirliliğinin daha büyüİc
sorun olacağmı kaydetti.
Bölgede oluşacak hafif sanayi
ile hızlı otomobilleşme sonucu,
egzoz gazlannın da bir sorun
olacağına dikkat çeken Çi vi, şu
önerilerde bulurçdu:
Kaliteli kömür ithal
edilmeli
"Isıtma için kaliteli kömür itha]
edilmeli, elektrik ve güneş
enerjisine dönük ısıtma
modelleri geliştirmeleri.
Sıvı ve gaz atık bırakan eskı
model teknolojili sanayi
tesislerinin kurulmasına izin
verilmemeli. çevreye duyarlı
yeni teknoloji tesislerinin
yapımı teşvik edilmeli.
Zehirli egzoz gazı üretmeyen.
kurşunsuz benzin kullanan
yeni teknolojili otomobil.
otobüs, kamyon kullanımına
ağırlık verilmeli, demiryolu
ulaşımı desteklenmeli ve ön
plana çıkanlmalı."
Çivi. kentsel ve bölgesel
ulaşımda elektrik enerjisi
kullanımının gerektiğini de
sözlerineekledi.
Erkeğeilaçla
kısırlık
testi
yapılacak
LONDRA (AA) - Erkekler, kısır
olup olmadıklannı,
önümüzdeki hafta piyasaya
sürülecek bir ilaçla kendi
kendilerine yapacaklan testle
öğrenme imkaruna
kavuşacaklar.
Bu yeni teknik. özel bir boya ile
spermlerin renk
değiştirmelerinedayanıyor. Bir
erkeğin spermleri pembe renge
dönüşürse her mililitrede 20
milyon aktif sperme sahip
olduğu ve bunun da baba
olabileceğini gösterdiği
belirtiliyor.
Spermlerde mor renk ortaya
çıkması dunımunda ise her
mililitrede 10 milyon aktif
sperm bulunduğu ve baba
olmasının şüpheli olduğu
anlaşılıyor.
İngiltere Tıbbi Araştırma
Konseyf nden Dr. Richard
Sharp yeni testin olumlu
sonuçlanna rağmen. yine de bir
erkeğin baba olmasıru
engelleyen düşük sayıda
spermlere sahip olup olmadığı
konusunda bir hastanede yoğun
deneylerden geçmesinin de şart
olduğunu söyledi.
Ulusal Doğurganhk Derneğı
ISSUE'nin sözcüsü Susan Rice,
İngiltere'de önümüzdeki hafta
piyasaya çıkacak "kısırbk
testinin" gerek erkek gerekse
kadınlar üzerindeki şüpheieri
ortadan kaldıracağını belirtti.
"Demolition Man" adlı bilimkurgu filminde yapımcı Joel Silver, bir derginin kapağında göriip çok etkikndiği fürürist otomobili kullanmak konusunda ısrar efmişfi.
Filmleralışverişlerinıizietkiliyor
ELITE Servîce
CURTSCHLEIER
B,John Travolta. 1977 yılında "Cu-
martesi Gecesi Ateşi" fiîminin disko
sahnelerinde o ünlü dans figürlerinı
yaptığında binlerce genç kadın he-
yecandan kendinden geçmişti; bin-
lerce genç erkek ise Travolta'nın
giydiğine benzer beyaz bir takım
bulmak için en yakındakı mağaza-
lara koşmuşlardı. Travolta tek başı-
na diskolan günün modası haline
getirmişti. Bu filmden bırkaç yıl
sonra "Kent Kovboyu"nda ise Tra-
volta, bu kez aynı erkeklen dans
ayakkabılannı atıp çizme giymeye
ikna etmişti. Böy lece başka bir akım
doğdu.
Bu iki filmin kültürümüz üzerin-
de ve tüketim alışkanlıklanmız üze-
rinde yaptığı etkı bu filmlere özgü
bir şey değil. Sinema tarihi. filmlerin
insan davranışlannı nasıl etkileye-
bildiğini gösteren örneklerle dolu:
1934 yılında çevirdıği "Bir Gecede
Oldu" filminde Clark Gable gömle-
ğini çıkanr. İçine hiçbir şey giymedi-
ğinin görülmesi üzerine atlet satışia-
n bir anda düşer.
Marion Brando'nun 1951 yapımı
"Üıtiras Traımayf'nda tışört gıyme-
1
ir Gecede Oldu filminde Clark Gable gömleğini çıkanr. İçine
hiçbir şey giymediğinin görülmesi üzerine atlet satışlan bir anda
düşer. Tom Cruise, 'Riskli İş' filminde Ray-Ban'in Wayfarer güneş
gözlüklerini takar. Bunun üzerine Ray-Ban fırması, üretimi
durdurulmuş olan bu modeli yeniden üretmeye başlar.
sı. tişört satışlannı inanılmaz dere-
cede arttınr.
Tom Cruise, "Riskli İş" filminde
Ray-Ban'm Wayfarer güneş göz-
lüklerini takar. Bunun üzerine Ray-
Ban firması. üretımi durdurulmuş
olan bu modeli yeniden üretmeye
başlar.
Amenkan şırketlen. ürünlennın
fılmlerde görülmesinın kendileri ıçın
ne denli önemli olduğunu anlayalı
çok oldu Buiş. geleneksel reklamcı-
Iığın dışına çıkmayı sağlamanın ya-
nı sıra ünlülerin de tüketicıyle aynı
safta görünmesinı sağlamak açısın-
dan da yararlı oluyor.
Arnold'a. Tom'a. Mıchelle'e (ya-
ni Schvvarzenegger. Cruise ve Pfeif-
fer) bertzemek ıstediğimiz doğru.
Ürününüziın bu vıldızlarla birlikte
ekranda görünmesı diğer reklamla-
rın etkılennın olumJu yöndearttınl-
ması anlamına geliyor. Aynca gazo-
zunuzu içmeleri ya da ayakkabılan-
nızı giymeleri için bu yıldızlara mil-
yonlarca dolar ödemekten de daha
ucuza geliyor. Ancak işe yanyor
mu?
Evet. Araştırmalar. izleyicilerin
ekranda gördükleri belli başlı bazı
markalan unutmadıklannı gösteri-
yor.
Rogers and Covvan adlı halkla
ilişkiler şirketinin Başkan Yardım-
cısı Frank Devaney, "İnsanlar, gale-
rilere girip, biimem hangi filmde gör-
dükleri bilmem hangi marka arabayı
satın almak istediklerini söylüyor-
lar" dıyor. Başanlı bir fılm ve filmde
kullanılan herhangi bir ürün. sadece
ABD'de yaklaşık 10 milyon kişi ta-
rafından ızleniyor. Buna bir de tüm
dünyadaki milyonlarca izleyiciyi ek-
lemek gerekiyor.
Bu anlaşmanın üretıci için ne den-
li değerli olduğunu söylemeye gerek
vok. Ancak bunun yanı sıra film ya-
pımcısı için de avantajlan yok değil.
Bu avantajlar arasında yapım mas-
raflannın azalması ve promosyo-
nun artması bulunuyor.
Tabbi ki ürün yerleştirimi açısın-
dan ideal sayılmayan filmler de var.
Örneğin pek'çok şirket, 18 yaşından
küçüklere yasak olan filmlere katıl-
mak istemez. Bunun yanı sıra ürün-
lerinin uygun bir biçimde gösterildi-
ğinden emin olmak istiyorlar. Kali-
forniya"da aralannda Chevrolet'in
de bulunduğu pek çok araba mar-
kasının temsilciliğini yapan Norm
Marshall ve Ortaklan adlı şirketin
sahıbı olan Norm Marshall, "125
aracımız var. Ancak istek üzerine he-
men bir Corvette yollamıyoruz. Se-
naryoyu okumak konusunda ısrar
ediyoruz ve arabamn nasıl kullanıla-
cağını öğrenmek istiyoruz. Arabamı-
zın bir öğrencinin ezildiği y a da alkol-
lü bir sürücünün olduğu bir sahnede
kullanıunası en son isteyeceğimiz şey
olurdu" diy or.
Hangi ürünlerin fılmlerinde kul-
lanılacağı konusunda son karan yö-
netmen veriyor Örneğin. Michael
Crichton'un "Jurassic Park" adlı ki-
tabında ziyaretçiler. hayali parkta
bir Toyota ciple dolaştınlıyorlar.
Filmdeyse Spielberg'in bir Ameri-
kan arabasını kullanmak istemesi
üzerine Ford cipleri seçildi. Wesley
Snipes'in başrolünde oynadığı "De-
molition Man" adlı bilimkurgu fil-
minde y apımcı Joel Silver, bir dergi-
nin kapağında görüp çok etkilendiği
fütürist otomobiü kullanmak konu-
sunda ısrar etmişti. Öte yandan bazı
yönetmenler de filmlerinde hiçbir
şekilde ürün yerleştirimi yapılmasını
ıstemiyorlar. Örneğin. Barry Levin-
son. kendisının yazıp yönettiğı 1992
yapımı "Oyuncaklar" adlı filmde
hiçbir ürünün promosyonunun ya-
pılmasına izin vermedi.
Pepinoile
tanışacağız
ANTALYA (AA) - Türk tanmı,
ziraat fakülteleri, araştırma
kuruluşlan veözel sektörün
çalışmalan ile meyve ve sebze
çeşidi bakımından zenginleşiyor.
Bu çalışmalardan biri de Akdeniz
Üniversitesi Antalya Ziraat
Fakültesi'ndegcrçekleştinldi ve
deneme üretimi yapılan 'pepino'
adlı mey\eden olumlu sonuç
alındı.
Ziraat fakülteleri ile araştırma
enstıtülerinın adaptasyon
çahşması yaparak Türkıye"de
üretimini sağladığı yeni mey veler
arasına, böy lece Latinceadı
•salonum murikatu' olan pepino da
katılmış ojdu.
Akdeniz Üniversitesi Ziraat
Fakültesi Öğretim üyesi Doç. Dr.
Musıafa Akıüı, sera ortamında
yetiştınlen \e üretim
çalışmalanndan olumlu sonuç
alınan pepinonun, çiftçi bazında
üretiminin yaygınlaştınlacağını
söyledi.
Antalya 'dan çeşitli Avrupâ
üikelerine sebze meyve ihracatı
yapan bazı fırmalann. pepino
üretimi için çalışmalara
başladığını da bildıren Doç. Dr.
Akıllı. fırmalann önümüzdeki
sezondan itibaren fıdan temin
ederek üreticilere dağıtacağını ve
elde edilen ürünü ihraç
edeceklerini söyledi.
Akıllı. iç piyasadan da pepino
talebi aldıklannı hatırlatarak. bazı
marketlerde bu meyvenin
tanesının 20-30 bin liradan alıcı
bulduğunu kaydetti.
Daha çok sıcaic ülkelerde yetişen
ve anavatanı Yeni Zelanda olan
pepino. Avrupa ülkelerınde çok
sevilen bir meyve. Elma
büy üklüğünde. aroması kav unu
andıran pepino. şekeroranı düşük
olduğu için. şeker hastalanna da
tavsiyeedılıyor.
Tanesi 9 mark
Avrupa"\ a Y'eni Zelanda'dan
ihracatı > apılan bu meyvenin
tanesi. 9 Alman Markı'na alıcı
buluyor.
Almanya ve Hollanda'da da
adaptasyon çalışmalan
sürdürülen pepinonun yetiştirilme
şeklınin domates. biber ve patlıcan
gibi sebzelere benzediği bildirildi.
Araştırmay! sürdüren Doç. Dr.
Akıllı. biıkinin meyve tutma
sorununun bulunmadığını. salkıı-ı
şeklinde oluşan mey velcrin bir
salkımında 8-10 adet meyve
bulunduğunu kaydetti.
Salkımlarda oluşan meyvelerin
seyreltilmesi gerektiğini söyleyen
Doç. Dr. Akıllı. her salkımda 1-2
mey\ e bırakılması halinde mey\ e
ağırlığının 200grama uhışacağını
ve bir bitkiden 3-4 kilogramlık
meyve almanın mümkün
olabileceğini anlattı.
Akıllı. Ziraat Fakültesi araştırma
seralannda sürdürülen
adaptasyon çalışmalannın
tamamlandığını belırterek.
önümüzdeki yıldan itibaren çiftçi
bazında üretimegeçmenin
mümkün olabileceğini vc ihracat
amaçlı olarak çiftçıye
önerilebileceeini sözlcrinc eklcdi.
Olimpiyatlar, Lillehammer'a hâlâ kazandınyorSTOCKHOLM (Cumhuriyet) -
Lillehammer Kış Olimpiyatı'nın
ardından yapılan bilanço, Norveç
ve hatta bütün İskandinavya için
çok olumlu bir sonuç gösteriyor.
Işin parasal yanı şöyle: Norveç,
olimpiyat için toplam 7 mılyar kron
(21 trilyon lira) tutannda yatınm
yaptı. Yatınm diyoruz. çünkü kuru-
lan bütün yeni tesisler ve hatta olim-
piyat köyü bile sürekli olarak değer-
lendirilebilinecek. Bu 7 milyann 3"ü,
doğrudan doğruya gışelere ödenen
para olarak geri geldi. Buna, yak-
laşık 1 milyar kron tutannda yayın
hakkı. satış gelırlen vs. ekleniyor.
Aynca, bu amaçla yenileştirilen. ge-
liştirilen telefon hatlanndan, yollar-
dan ve altyapıdan doğan kazanç da
artı hanesine yazılıyor. 60 milyon
krona yapılan olimpiyat köyünden
oyunlar süresince edınilen kira geliri
20 milyon. Bu köy bundan sonra.
giderek artan tunst akınına evlik
edecek. Bır-ıkı yıl için bütün mas-
rafını kendi çıkarmış olacak.
Lillehammer Kış Olimpiyatfnın
parayla ölçülmesı pek kolay olma-
yan artı değerleri de var. Bunlann
başında; Olimpiyat Komitesi"nin
oyunlann bu küçük yerleşim yenne
verildiğini açıklamasından önce bü-
tün işyerlerinin peşpeşe kapanma-
sından ötürü halkın terk etmekte ol-
duğu kasabarun yeniden canlan-
ması geliyor. 1988"de, buradaki
dünyaca ünlü pipo fabrikası, mobil-
ya yapımevleri ve tekstil fabrikası
üretimini hemen hemen durdur-
muştu. Şimdi ise bunlar ve diğer iş-
yerleri, kapasitelerinin üzerinde üre-
tim yapıyorlar. Halk kasabaya geri
dönüyor. Üstelik, havalann da
Norveçlilerden yana olmasından
ötürü bol güneşİi. karlı, çamlı. ve
göllü Norveç'in kış güzellikleri, hiç-
bir turizm kampanyasının başara-
mayacağı etkinlikte dünyaya tanıtıl-
dı. Norveçlilerin, güler yüzlü ve her
sporcuyu candan alkışlayan sporse-
verük anlayişı. bu imajı daha da
olumlu etkiledi. Gerçek kazancın
"milyarlaria ölçülemeyecegJ" turizm
dalında çahşanlann genel karusı.
Lillehammer aynca turizm konu-
sunda Norveç'le rekabette olan di-
ğer İskandinay üikelerine de yar-
dımcı oldu. Örneğin Stockhoim.
"Norveç'e gelmişken bir de Stock-
holm'ü, İsveç'i görelim" diyecek
uzun yol turistlerini bekliyor. örne-
ğin Japonlan ve Amerikahlan. İs-
kandinav ülkeleri içinde kış sporla-
nna en az ilgi duyan Danimarka'da
bile Lillehammer yüzünden kış tu-
rizmı büyük bir canlanma gösterdi
\e halk. yakındaki ve uzaktaki spor
merkezlerine olan turlan neredeyse
kapıştı. Aynı şekilde. kış sporiannın
malzemelerini satan dükkanlann da
hallerinden çok hoşnut olduğu bil-
diriliyor.
Lillehammer Kış Olimpiyatlan'-
nın yapıldığı yerleri toplam 2.1 mil-
yon kişi ziyaret etti. Yalnızca kapa-
nış gününde Olimpiyat Parkfnı 300
bin kişi gezdi. Bu arada. Norveç en-
düstrisini yurtdışında tanıdan Ex-
port Kurulu, birçok ülkede sergiler
açtı. Norveç ürünlerini tanıttı. Bu
arişimin meyvelerinin de sonra ah-
nacağı açık.
Bu küçük ülkenin kazandığı ulus-
lararası prestij şu örnekle bir kez
daha kanıtlahdı. Güney Afrika
Cumhuriyeti, ülkede yapılacak ilk
serbest seçımlerin ülke içindeki
tanıtımı için Norveç Olimpiyat Ko-
mitesi'nden "bilgi satın almak" için
başvurdu.