Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
•SAYFA CUMHURİYET 15MART1994SALI
OLAYLAR VE GORUŞLER
Seçimlerde oy kullanırken...
Baskı altında kalmış duy gu ve düşüncelerını dışa vurma olanağmı
bulamamış va da dışa \-urdukca suçlanrruş kışıler, gelişmeye ve
değışmeye karşı çıkan, geçmışı ozleyen "tutucu ve gericı" pobtıkaa
tipiru oluştururlar.
AHMET COŞAR Emekli Yargıtay Başkanı
Y
erel seçımler, guncel
konular arasına gırdı
27Mart I994gunuya-
pılacak yerel seçımlenn
sonuçlan ne getınr'
Turkıy e'yı erken bır ge-
nel seçıme goturur mu goturmez mı
konusunu. seçım sonuçlan bellı olma-
dan kestırmek olanaksızdır Ana mu-
halefet partısı, yerel seçım sonuçlan-
nm, koahsyonu oluşluran ıktıdardakı
partıler ıçın bır guveno>u oluşturaca-
ğını, seçım sonucunda ıktıdar partıle-
nnın halk desteğmı kaybettıklennın
anlaşılması hahnde genel seçımleregıt-
mek zorunda kalacaklannı ıddıa et-
mektedır
Hukumetı oluşturan partıler ıse ar-
kalannda halk desteğının devam ettı-
ğını, muhalefetın hayalı ıhracaıa he-
veslı olduğu ıçın hayal peşınde koştu-
ğunu savunmaktadırlar
Hangı tarafın sozlennın gerçek ol-
duğunu kuşkusuz seçmen ıradesı bellı
edecektır Çunku demokrasılerde ol-
çu, seçmenın karandır Gerçı 27
Mart'ta yapılacak seçım. bır yerel se-
çım olup parlamentonun oluşumunu
ve parlamentodakı dengelen etkıleye-
cek nıtelıkte bır genel seçım değıldır
Ama yerel seçım de olsa, sonucun seç-
menın eğıhmını bellı edeceğınde kuşku
yoktur Bıbnır kı. bugun Turk toplu-
munda ekonorruk duzen, toplumsal
yapı bozulmuş. ulke genelınde gorulen
ışsızhk, kentlerde gozlenen plansız şe-
hırleşme, kırhlık olgusu, hayat pahalı-
lığı, değer yargılanndakı kargaşa.
kurumlara ve kuruluşlara karşı duyu-
lan guvensızlık, ınsanlan tedırgın et-
mektedır
Önumuzdekı seçımler, yerel yone-
tımlenn başına gelmek ısteyen kışılerle
ılgılı olsa da yukanda sozu edılen top-
lumsal sorunlann çozumu, seçmenın
vereceğı oylarla seçılecek olan yonetı-
cılenn kulturune, bınkımıne deneyı-
mıne. belde halkı ıle olan ılışkısıne,
guverulırlığıne. durustluğune, saygın-
îiğına. partı \e parucılık anlayışına
bağlıdır
Yerel yonetım bınmıne aday olan
kışı. hangı partıden ve hangı düşünce
yapısı ıçınde olursa olsun, sorun. ada-
vın belırttığımız nıtelığı ıle yakından
slgıhdır
Insanlann toplumsal olaylara katıl-
ması, gosterdığı davranı^ ve evlem.
onun kışılık yapısından soyutlana-
maz Kışının toplum veyonetım basa-
maklanndakı yen değıştıkçe ve so-
rumluluğu çoğaldıkça. kışıhğınden
gelen davranışlan, toplumu ve top-
lumsal olaylan etkıler
Toplumbıhmaler. oteden ben polı-
tıkayla uğraşan kışılıklenn uzerınde
kafa yormuşlardır Orneğın Atına de-
mokrasısı. halkı guzel \e boj sozlerle
oyalayan, toplumun duvgulannı ok-
şavarak kendı çıkarlannı duşunen
demagog tıpını çıkarmıştır 18 yüzyıl
Avrupasfnda 'ıyılık yapar' gorunumu
vererek halkı ezen zorba yonetrcı tıpı
turemıştır
Din sömürücüleri
Eskı çağlardan gunumuze dek Aris-
toteles, MachiaveÜi, Robert Michels,
Charles Merian, Max Weber gıbı du-
şunurler. polıtıkacılann kışılıklen uze-
nne çeşıtlı araştırmalarda ve yakla-
şımlarda bulunmuşlardır Son yıllarda
Harold D. LassweÛ, "Psikopatoloji ve
Poütikacı" adlı araştırmasında, polıtı-
kaa tıpler arasında en zararlı olanın,
kendı kın. ofke ve ıç çatışmalarını top-
luma >ansıtan tıpler olduğunu, bunla-
ra "kışkırtKr denıldığını. bu tıplenn
toplumun duygulanna seslenıp dın.
mezbep. ıdeolojı gıbı konularda coş-
ku. taşkınlık. genlım varatarak kendı
ustunluklennısurdurmeyeçahştıklan-
nı vurgulamıştır Baskı altında kalmış
duygu ve duşuncelennı dışa vurma
olanağını bulamamış ya da dışa vur-
dukça suçlanmış laşıler, gelişmeye ve
değışme>e karşı çıkan. geçmışı ozleyen
"tutucu \e gerici" polıtıkacı tıpını oluş-
tururlar
Rahat ve kolay bıçımde doyum ara-
yan, kısa yoldan maddı olanak ve top-
lumsal saygınlık peşınde koşan kışıler
"propagandist" pobtıkacı tıpını temsıl
ederler
Toplumu olumsuz yonde etkıleyen
bu polıtıkacı tıplerının yarunda, her
konuyu en ınce aynntısına kadar araş-
tıran, duşunüp danışmadan karar ver-
meyen, "bürokrat" denılen polıtıkaa
tıpı de vardır Bu tıp pohtıkaa, atılım-
cı olamaz Ancak lıdenn en yakın ve
en ı>ı destekleyıcısı ve guvenılır adamı
olur
İç dunyasında coşkuyu toplumsal
sorunlara ve toplumun gelışmesıne
yansıtmış kışıler "reformcu" üplerdır
Bunlar, gerçekçı olmalan nedenıyle
toplum ıçın yararb hızmet yapabılır-
ler Ancak kendı guçlen ve yetenekle-
n>le yaşadıklan toplumun ozellıklen
arasında sağlam bağlar kuramazlarsa
bojlukta kalırlar ve sonup gıderler
Iç çatışmalarını ve coşkulannı yu-
celtrruş, toplumsal duzeyde doyuma
enşmış kışıler, kışılıklennın_gucuora-
nında ılkelı bır bıçımde, toplumun ge-
lışmesı, esenlığı ve mutluluğu ıçın cıddı
olarak çaba gostenrler Bu tıp pobtı-
kacılann ustun >eteneklen ve guçlen
vardır Bunıtelıklenyonundenbunla-
ra "karizmatik" tıp polıtıkacı derur
Bunlann a>nı zamanda lıder ozellıkle-
n olduğu ıçın bu tıpler toplumda sey-
rek orta>a çıkarlar Lstun ve guçlu
kışılıklenyle >alnız mensup olduklan
siyası partıyı değıl, tum toplumu etkı-
leyen atıbmlar ve değışıklıkler yapabı-
hrler
Bıreyler arası ıhşkılen ıyı duzenleye-
bılen, her çeşıt tartışmaya açık olan,
kendını sureklı yenıleyebılen kışıler.
polıükada bırleştıncı, çozumleyıcı bır
rol oynayabıbrler
Güncel duzeyde Turk toplumunun
beklentısı, laık, demokratık, terruz bır
yonetımde, ozgur, refah ve banş ıçınde
yaşamak, ılerlemek, gelışmektır Bu
beklenülenn gerçekleşmesı, bebrlı bır
olçu ıçınde polıtıkacılann tutumuna
bağlıdır Bu nedenle seçmerun, onlann
tutumlannı yakından ızleyıp kışılıkle-
nnı ıyı taruyıp oyunu ona gore kullan-
maşı gerekır
Örneklemeye çalıştığımız pobtıkaa
tıpler her partıde bulunabıbr Bu tıp-
ler, o tıpı yaratan kışıbğın ozelhklenne
gore topluma yararlı ya da zararlı ola-
bıbrler
Toplumsal banşı sağla>acak ortak
değerlen, sosyal veekonomık sorunla-
rı çozecek kışılen, seçmenlenn oylan
saptayacakür Bu nedenle seçmen
yurttaşlar, seçımde oylannı kullanır-
larken ıyı duşünmelı, oy vereceğı par-
tıyı ve adayı yakından tanımalıdır
ARADABIR
SADİYE AKAY Emekli Yazın Öğretmem
Kirler, Kirlilikler...
Istanbul'da havaçok kırlı bu kış Insan yaşamını olum-
suz etkıleyecek boyutlara ulaştığını her gun duyuyor,
okuyoruz Bundan kurtulmak ıçın doğalgaz kullanılması
salık verılıyor yetkılılerce Ama o yetkılıler, doğalgaz da-
ğıtımını ustlenen IGDAŞ adlı ortaklığın yaptığı çalışma-
ların nasıl yurutulduğu ıle hıç ılgılenmemış, onu hıç
denetlememışler anlaşılan Bu kentte yaşayanları ay-
larca tedırgın eden, uzun uzadıya suren kazılar sonunda
ancak kımı caddelerın, sokakların bır bolumune değın
ulaştırıldı o temız hava umudu gaz
1
Bır an once doğalga-
za kavuşmak ısteyen -bızler gıbı- nıce kentlıler de yapı-
lan on tasarıya -bılınmez hangı nedenle- caddelerı ya da
sokakları alınmadığı ıcın bundan yoksun kaldılar Boyle-
ce kentın ancak -anlaşılan ayrıcalıklı- bır kesımı doğal-
gaz kullanmak olanağına kavuştu Gerı kalanlar komur
odun, yanargaz gıbı yakıtlarla ısınmayı surdurmek zo-
runda bırakıldı Boylece hava kırlılığınden kurtulmamız
olanaksız Cevreme bakıyorum da kırlılık yalnız hava-
da değıl, her yerde her şeyde yoğunlaşmakta sankı
Arabasının ıçınde yedığı şeyın kabuğunu kâğıdmı, tut-
turduğu sıgaranın kulunu, ızmarıtını sokağa fırlatan, çop
kutusu bıraz otede olduğu halde bır ıkı adım yurumeye
uşenıp çoplerınf hemen kapısı onune bırakan, daha ko-
tusu, kuçuk çocuğunun sıkışmasını sokağın, caddenın
kıyısında gıdermekte sakınca goremeyen kışıler çevre,
kent kırlılığını arttırmıyor mu
9
Yalnız havada, çevrede
değıl kı kirler kırlılıkler
1
Buyuklerımız, buyuk sanarak,
bızler adına, yaranna yasalar yapmak uzere Turkıye
Buyuk Mıllet Meclısı ne gonderdıklerımız arasında kımı-
lerının bırbırıne soyledığı sozlerı duyduğumuz, okudu-
ğumuz zaman şaskınlık ıçınde kalıyor, onları secmış
olduğumuzdan dolayı kendımızı suçluyoruz
1
Bır de za-
manımızda gıttıkçe artan kımı gorevlılere bulaşan para
kın olan ruşvetvar kırlılığı arttıran Bakıyorum duyuyo-
rum kentımızın kımı seçkın semt okullarında oğretmen-
lere ozel gunler nedenıyle verılen dahası gelenek halı-
ne getırılmeye çalışılan yukte hafıi, pahada ağır arma-
ğanlarla başlıyor bu kırlılık o korpecık çocukların
gozlemınde Gorevını yapana devletınodedığınındışın-
da katkıda bulunma hakkını nasıl kendınde buluyor bunu
yapan oğrencı yakını, ana-baba (velı)? Öğretmem ne
denlı guç durumda bıraktığının, kendı çocuğuna da kotu
bır ornek olduğunun ayırdında değıl mı'? Bu alışkanlık
ılerdekı yıllarda tum kamu gorevlılerıne dek uzanacak
sakıncalı bır başlangıç değıl mı para kırlılığı konusun-
da? Tum bu kırlerden, kırlılıklerden arınmak ıçın, an-
cak, ış ışten geçmek uzereyken doğaya çevreye goster-
meye başladığımız sevgıyı bırlıkte yaşadığımız ınsanla-
ra, bırbırımıze ozellıkle yarınlarımızın umudu çocukları-
mıza da gostersek onlann her turlu kırden kırlılıkten
uzak olmalarını sağlamaya çaba harcasak dunyamız,
yaşamımız ne denlı guzellesecek dıye duşunurken o
gunlere buyuk bır ozlem duyuyorum ta yurekteni
Yerel Seçımlere Doğru
Seçmenın El Kıtabı
İSTANBUL'U
SARSAN
ONYIL
(1983-1993)
OKTAYEKİNCİ
Anahtar Kitaplar Yayınevi
Klodfarer Cad \o 7 2
tletışım Han - Cağaloğlu İST
Tel 5185442Fax 6381112
-ÇIKTI-
UNUTMAYIN /
kalbiniz sizin
için çalışıyor,
YA SİZ ?
Yolsuzluk ve Demokrasi
Önümüzde genel > erel seçımler \ ar. Oy kullanacak olan herkes, kımi
neden seçeceğını ı>ıce düşunmelı ve hesabını yapmabdır.
MEHMET KOYUNOĞLU Çahşma ve Sosyal Güvenlik
Bakanlığı Müşavırı
S
on yıllarda yolsuzluk soylentılen
gıderek artıyor Her yerde yol-
suzluk yapıldığı ya da yapılabıle-
ceğı. yapanın yanına kar kaldığı
soylentılen toplumu dejenere et-
mektedır Neredeyse şuyuu vu-
kuundan beter hale gelmektedır Oysa yol-
suzluk uzenne değıl. durustluk uzenne
oturmuş kamuoyu kanısı egemen olmalı.
bunun ıçın de herkes uzenne duşenı yap-
malıdır
Tersı durumda. toplumu adeta kemıren
yolsuzluk soylentılen yenı kuşaklan gele-
ceğe hazırlayan karakter oluşumunda
olumsuz rol alacaktır Bu kaçınılmazdır
Ne ganptır kı bu dunımu herkes sankı
sey retmektedır Şayet ortbas edılemeyecek
derecedebır yolsuzlukvaısa. olay yargıya
ulaşmakta ve yargının yıllarca suren seyn
ızlenmektedır Basının gosterdığı duyarlı-
lık, toplum katmanlannın etkılı odaklann-
da da paylaşıldığı an. Turkıye sılkınecek ve
ışte o zaman. yolsuzluk kıskaca alınacak-
tır
Öte yandan. yolsuzluğu onleyecek oto-
kontrol sıhn ve sıstemı demokrasının
ozunde yatmaktadır Şayet bugun yolsuz-
luk soylentılen genıs. halk yığınlan tarafın-
dan yoğun şekılde dıle getınlıyorsa. burada
demokrasının değennın, erdemının \e gu-
cunun halk tarafından kullamlmaması
kullanılmamasının gerçeğı de yatar De-
mokrasının erdemı, cıddıyetı ve onum, de-
mokrasının gucunü ve etkısını ortaya ko-
yar Demokrasının gucu de, yolsuzluğu
daha doğmadan boğacak buyuk guçtur
Önumuzde genel yerel seçımler var Oy
kullancak olan herkes, kımı neden seçece-
ğını ıyıce duşünmelı ve hesabını yapmalı-
dır Adaylar hakkında oğrenme. ınceleme
v e araştırma gorev ını çok cıddı şekılde y en-
ne getırmelıdır Seçmenler oy kullanırken
kendılennı sorgulamalı, yargılamab ve vıc-
dan muhasebesmın baskısı ıçınde eormelı-
dır
Yolsuzluk yapan ya da yolsuzluğa eğılı-
mı olan kışıler mutlaka dışfanmalıdır Üze-
nnde yolsuzluk soylentılen yoğun olan kı-
şıler hakkında bır yargı karannın olma-
ması seçmenlen duşunmeye zorlamalıdır
Yargı. kanat yetersızhğınden ya da başka
hukukı nedenlerden karar vermeyebıhr
Ote yandan her yolsuzluk olayı yargıya ın-
tıkal etmez Bunun ıçın onemh olan. ^eçıle-
cek kışılenn yolsuzluk yapmaya eğılımı
olup olmadığı kanısını ve gerçeğını yakala-
yabılmektedır Seçmen bu gerçeğı yakalar-
ken, olaya salt partıcıbk açısından yaklaş-
ması doğru bır davranış olamaz
Sağ ya da sol goruşlu seçmenlenn, sağ ve
sol partıler arasında durust ve yeteneklı
adayı bulma ve seçme olanağı vardır Çok
yakınılan sıyasal partılenn sayısının fazlab-
ğı, bu bağlamda seçmenlere çeşıtb seçenek-
ler sunması bakımından yararb bır demok-
ratık ortamı sağlamaktadır Durust, bece-
nklı, yetenekb ve vatansever ınsanlan seç-
mede ısabetb davranamazsak, o zaman
yolsuzluğa ve ehıl olmayan ortama çanak
tutuyoruz demek ruç de yanlış olmaz
Bu "mega" zıncınn halkalannı durust ve
ehıl eller oluşturursa, ışte o zaman durust-
ler, yetenekbler ve vatanseverler ulkeyı
baştan başa ağ gıbı oreceklerdır Bundan
sonra yolsuzluk duracak mf Keşke evet
dıye yanıt verebılsek
1
Yolsuzluk ve fuhuş,
ınsanlığın tanhı kadar eskıdır Her donem-
de, her toplumda. her ulkede olagelmıştır
Önemlı olan, meydanı bu vıruslere kapur-
mamak. yolsuzluğun belını kırmaktır Bu
da yukanda behrttığımız gıbı, demokrası-
nın gucu ve seçme hakkını ısabetb kullan-
makla mumkundur
Kuşkusuz bu guce guç katacak etkılı ad-
lı ve ıdan onlemlerden soz etmeden geçe-
meyız Ne hıkmetse. Turkıye'de memurla-
nn, gorev len ıle ılgılı suçlardan yargılan-
malan. ımparatorluk donemınden kalma
"Memunn Muhakematı Kanunu Muvak-
katı" adlı geçıcı bır yasa nedenıyle ve mıl-
letvekıllennın de dokunulmazbk zırhı al-
tında adlı kovuşturmaya uğramalan çok
zor olmakta, çok zaman almakta, bu da
caydıncılığı ortaya koymamaktadır
Yıllardırsurup gelen yolsuzluklar. yuka-
nda belırttığımız nedenlerle çok zor engel-
len aşıp yargılama aşamasına ulaşabılmış-
se. bu kez yargılamanın uzaması, değıl
caydıncılık sankı ozendıncı olmakta ve
"gecıkmış adalet, adalet değıldır" deyışıne
hakhlık kazandırmaktadır
TARTIŞMA
Atatürk'ün kültür kurumlanna kilit
TÜRK KALP VAKFI
19MayısCad No 8 Şışlı İSTANBUL
Tel 275 12 44/45 • FakS 266 47 12
B
ılındığı gıbı
Atatürk. Kurtuluş
Savaşı ndan sonra
kurduğu genç
Turkıye
Cumhunyetfnın
oncelıkle kulturel temellenrun
araştınlmasına onem vermıştır
BuçerçevedeTurk kulturune
veAnadolukulturmırasına
butunuy le sahıp çıkrruş, bu
topraklann tanhın ılk
çağlanndan ben Turk yurdu
olduğunu butun dunyaya ılan
etmıştır Bunun ıçındır kı
"Cumhunyet'ın ıkı onemlı
ekonorruk kurumuna
Sumerbank ve Etıbank adlan
venlmıştır
Turk ve Anadolu kultur
mırasını bılımsel yollarla
araştırmak ve butun duny ay a
sunmak uzere de bızzat
Ataturk tarafından once
İstanbul Cnıversıtesı ıçınde
Türkıy at Ensutusu (1924),
ardından da Ankara'da Turk
DılKurumu(l932)
kurulmuştur
TurkıyatEnstıtusu.
Ataturk'un ımzasını taşıyan
bakanlar kurulu
kararnamesıy le kurulduktan
sonra ılk ış olarak. ozel bır
Turkolojı Kutuphanesı
kurulma çalışmalanna
gıdılmış. Rus turkolog
Katano\'un kutuphanesı 3000
altınodenerekalınmiştır O
donemde bu buyuk bır paradır
ve genç Turkıye Cumhuny etı
yoklukıçındedır Buolay.
Buyuk Ataturk"un Turk
kulturune verdığı onemın
derecesını gostermektedır
Sonrakı yıllarda Turkıy at
Ensutusu nde Turkıye'nın en
buy uk ıhtısas kutuphanesı
oluşmuş ve kıtap sayısı 50 bın
olmuştur Bu enstıtu. bırçok
yayınlar v e çalışmalarla Turk
kulturune yıllar yılı hızmet
etmıştır Ulusalveuluslararası
duzenledığı kongrelerlede
Turk kulturunu dunyay a
duy urmaya çalışmıştır
1980'h yıllardan sonra Turk Dıl
K.urumu"nun başına gelenler,
Konuşma sanaü
onuşmak
canlılar
duny asında
ınsana ozgu
bır nıtelıktır
Konuşmak
ınsanoğlu ıçın bır
gereksınımdır İnsanlann
onemlı ozelbklennden bınsı de
gereksınımlennı gıdenrken
bunlan bırer şanat halıne
getırmesıdır İnsanlar,
ısteklennın ıfade y olu olan
konuşma ışlemını zamanla
"Konuşma Sanatı" halıne
getırmıştır Hersanatınbırde
eğıhmı vardır Bu bağlamda
"Konuşma Eğitimi" hepımızın
sorunudur Turkçemızın gelışıp
guzelleşmesı hepımıze duşen bır
gorevdır Aslında ıkı ;,orun v ar
önumuzde Turkçe'yıTurkçe
konuşmak. Turkçe'yı guzel
konuşmak
Ben burada bunlardan sadece
bınsıne değınebıleceğım
Kım ıstemezguzel ve"eıkıh
konuşmayı Ozellıkle
oğretmenlenmız ıçın
konuşmak bır araç değıl mıdır
1
Araç olduğu kadar etkıb bır
sılah değıl mıdır
9
Canlı, akıa.
guzel ve etkılı bır dılle konuşan,
ıy ı bır hatıp olan öğretmenlennı
oğrencıler. canla başla
dınlemek ıstemezmı
r>
Ders
dısıplını boy lece kendılığınden
sağlanmaz mı° O zaman gerek
kalır mı. oğrencılere argo
konuşmay a, kıncı konuşmay a.
bağınp çağırmaya. hatta ılkel
bır şekılde day ağa başvurmay a
gerek kalır mı
9
Bılıy oruz kı konuşma ıçgudusel
bır v en değıl. eğıtımle kazanılan
bırbecendir Dunyaya
gozlennı açan çocuk konuşma
bılmez İngılızbıranne
babadan olan çocuk, zamanla
İngılızceoğremr, Ingılızce
konuşur Bır Turk anne
babadan olan çocuk Turkçe
oğrenır Turkçe konuşur
Geleceğımızı teslım ettığımız,
umutlanmızı bağladığımız
oğreımenlenmıze çokış
duşuy or konuşma eğıtımı
uzenne Oğretmen,
Turkıyat Enstıtusu'nun de
başına gelmıştır 1983'ten sonra
Turk Dıl Kurumu'nuTurk
kultur v e edebıy atının dışına
ıten v e boy lece adı v ar kendı
yok halıne getırenzıhnıyet,
Turkıyat Enstıtusu'nu de
sıradan bır araştırma merkezı
halıne getırmıştır Turkolojı
kongrelen tanhe kanşmış, o
gunden bu gune bu kuruluş
tarafından bır tek y aprak bıle
yayımlanmamıştır 1989
yıbndaTurkıyat'amudurolan
Prof Dr Mertol Tulum, o güne
kadar araştırmacılara açık
kalabılen Turkıyat'ın
kutuphanesını bır başka yere
taşıyarak kapısına kara kıbdı
asmış, Turkıyat'ın butun
dunyaca tanınan bınasını da
Kultur Bakanlığf na
dev retmeye kalkrruştır O
donemın rektoru bınayı
kurtarmış. ama Turkıyat'ın
akıbetıyle ılgılenmemıştır
Daha sonra gelen mudur Prof
Dr KemalEraslandaTurkıyat
Kutuphanesı'ru hızmete
oğrenalenn bılgı ve becenlennı
gebştıren, onlan bır hey keltıraş
gıbı ışleyen sanatçıdır
Okullanmızda Turkçe,
edebıy at derslen v ardır Bu
derslerdedılbılgısı. yazın turlen
okutulur, oğrenılır "Gelgelelım
konuşma oğretılmez ve
oğretılemez Çunku Turkçe
dılbılgısı ve yazın turlennı
oğreten kışı Turkçe nın nasıl
konuşulacağını, nasıl
konuşulmamaM gerektığını
oğrenmeden oğretmen
olmuştur Öğrenmek
ıstemedığı ıçın değıl, oğreten
olmadığı ıçın oğrenmemıştır,
oğrenememıştır Oysa gelışmış
Baü ulkelennde "Konuşma
Eğitimi ve Diksiyon Öğrenimi"
gormey en kışı oğretmen
olamamaktadır
Konuşmanın kışıler arasında
sadece bır ıletışım aracı. bır
haberleşme bıçımı değıl, aynı
zamanda ve oncelıkle
etkıleşıme, ınandırmaya,
anlaşmaya y onebk. en onemlısı
de kışılık oliışumu ıle zıhınsel
açmamakta dırenmıştır Artık
Turkıyat, kutuphane bıle
değıldır
1994'te İsıanbul Unıversıtesı'ne
gelen yenı yonetımın de daha
once Turkıy at'ı kapatan Prof
Dr Tulum'u buraya mudur
olarak ataması ıse uruversıte
çevrelennde şaşkmlık
yaratmıştır
Ataturk "e saldınlann ayy uka
çıktığı bugunlerde. Auturk'un
dırektıfleny le kurulmuş olan
Turk Dıl Kurumu, Turkıyat
Ensutusu gıbı bılımsel ve
kulturel kurumlara da sahıp
çıkmak. hepımızın gorevı
olmalıdır Çunku Ataturk.
kurdurduğu bu kurumlann
onun ılkelen doğrultusunda
>,alışıp Turk rrulletıne ışık
tutmasıyla yaşayacaktır
Ataturkçuluk nutuklanyla bır
verevanlamayacağı.bu
nutuklann da Ataturkçuluğe
bır katkısı obnadığı yıllardır
gorulmuştur
Orhan Doğru
gebşımde son derece etkın ve
ıslev sel rolu olduğunu
duşunursek, Batılı oğretmen
adayının gereklı konuşma
eğıtımınden geçınlmesındekı
zorunluluğu anlamakta guçluk
çekmeyız
Bızdekı oğretmen yetıştıren
eğıtım fakultelenn'de ıse aksıne,
konuşmayla ılgıb hıçbır ders
yoktur Bu fakultelen bıtıren
bırçok oğretmenımız
oğrencılenne. kanşık-karmaşık
bır dılle, monoton-boğuk bır
ses tonuyla. sıkıcı-durgun bır
konuşmavla ders anlatırlar
Pek doğaf olarak da oğrencıler
derste uyur Ya da bılmem neye
bakar gıbı bakarlar
oğretmenlenne
Sozlenmı Gorkf nın bır
oykusunde yer alan guzel bır
soruyla bıtırmek ıstıyorum
"Nasıl olur da rehberliğe
kalkarsın, yolu sen kendin
bilmezsen eğer?.."
Keramettin Çetin
Tanh Öğretmeni
PENCERE
Boğaz Cehenneminde
Seyirlik...
Şılebın radar kulesınde sahanlık gıbı bır yerde bellı
belırsız ıkı kışı
Televızyonda konuşmacı
-Kurtarılmayı beklıyorlar, dıyor, seslerı duyuluyor,
yardım ıstıyorlar
Gerçek mı9
Gemı cayır cayır yanıyor
Denız tutuşmuş
O kıyamette kurtulmak ıçın dıreğın tepesıne tırman-
mış ıkı adamın seslerı duyulur mu'7
İstanbul Boğazı'ndaçarpışantankerleşılep, kımsenın
unutamayacağı bır televızyon fılmıne donuştu, gecenın
karanlığında kıpkızıl alevler goğe yukselıyor, alevlerın
aydınlatamadığı kuytularda, insanlar canlarını kurtar-
mayaçabalıyorlar, Boğaz'ın ıkı kıyısında yaşayanlar, ıkı
duygu arasında gıdıp gelıyorlar, gemıcılere acıyorlar,
ama bır kaygıları daha var, yanan tanker, kıyıya vurursa
ne olacak? Ya da buyuk bır patlamayla Istanbul'un başı-
na gokten ateş yağdırırsa koca kent cayır cayır yanmaya
başlamaz mû
- Patlamaolur mu''
- Olmaz, bu tankerler bolmelı yapılmıştır, bıranlam-
da guvenceye alınmıştır
- Yokcanım
- Sen bahkları duşun1
Denız yanıyor
- Ya ınsanlar"?
•
Korfez Savaşı'nda Amerıka'nin kafakola aldığt tele-
vızyon yayını, olen ınsanlan gostermedı, atılan fuzelerın
ışıklarını beyaz camda bayram fışeklerı gıbı seyrettık,
sonra bır tek canlının petrol deryasında can çekışen bır
karabatak kuşunun olumunu ızledık, yureklerımız bur-
kuldu
Televızyon, bır şeytan aygıtı
Ne olursa olsun, buyuk bır ınsanlık devrımıne yol aça-
bılecek guçte
İstanbul Boğazı'nda yaşanan cehennem gecesınde
ekranın başından ayrılamadım, aklım fıkrım dıreğın te-
pesındekı sahanlıkta dıkılen ıkı kışıde Ustlerme arada
sırada zoom yapılıyor, bellı belırsız goruluyorlar, ne ya-
pıyorlar, ne duşunuyorlar, ne duyumsuyorlar, olum bu-
runlarınındıbınde
Bır ressam mı cızdı bu tabloyu"
7
- Helıkopter kurtaramaz mı?
- Helıkopter yaklaşamaz
1
Hem sen ıkı kışıyı değıl,
Istanbul'u duşun kente alev yağabılır
Denız tutuşmuş yer yer yanıyor
Neyse kı lodos, kentın ımdadına yetışıyor, cehenne-
mın dumanlarıyla yalazlarını Karadenız'e doğru suruk-
luyor
Televızyon kameraları radar kulesınde kurtarılmayı
bekleyen ıkı adamdan koptu, her fılmın sonundakı The
end' sozcuğu mu gorundu ekranda
7
•
İstanbul Boğazı bu gıdîşle sonuna yaklaşıyor, buyük
bır kaza hem doğayı yok edebılır hem yaşayanları
Eskıden guzel bır havada Boğaz kıyısında oturan Is-
tanbullu, bır gemının geçmesını sevınçle gozlerdı, şımdı
yoğun trafıktekı koskoca tankerler, yurek hoplatıyor, ge-
rılım yaratıyor, kıyıdan Boğaz ı seyretmek, ıp uzerınde
en tehlıkelı numarasını yapan sırk cambazını ızlemek
kadar heyecanlı Karşılıklı ıkı tanker Boğaz ınortalık ye-
nnde rastlaştılar mı haçarptılar ha çarpacaklar duygu-
suyayılıyor
Gemıler oylesıne buyudu kı İstanbul Boğazı ıster ıste-
mez kuçucuk bır suyoluna donuştu Tankerler geçerken
eskı yalılar soluklarını tutuyor Avrupa ve Asya yakala-
rından bırbırlerıne kaygıyla bakışıyor
İstanbul Boğazı ndan dakıkada bır karşılıklı tanker ge-
çırmek, Persepolıs ya da Efes ın tarıhsel sokaklarında
TIR'ları yarıştırmak gıbı Dir şey
•
Bır de Orta Asya ve Azerbaycan petrolunu Karade-
nız'e ındırıp Boğaz'dan geçırerek Batı ya tankerlerle
taşımayı cıddı cıddı duşunmuyorlar mr?
1
ÇIKTI
EKİN YAYINLARI
Bdjındır Sokak 14/17 Tlf:4318752
Yenişehir-ANKARA
Metafizik ve Gülümseme
Trabzon Beledıyesı Kultur Muduru, felsefecı
Kenan Sarıalioğlu'nun
bu şıır kıtabı Fe Yayınları (Ankara) tarafından
yayımlandı
Bir Mendil Gökyüzü
Metin Demirtaş'ın
bu şıır kıtabı kısa surede tukendı ve ıkıncı basısı
Ankara'da Fe Yayınları nca yenıden yayımlandı
ÇOKKAPILIODA
Asım Bezirci
3 baM 40 000 (KD\ ıçınde)
Ya\mları Turkoıağı Cad 39-41 Cagaloğlu-Isıanbul
Ödemeti gonderilmez