Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 15MART1994SAU
12 EKONOMI
DÜNYA BANKASI'NA GÖRE
Türkiye'ninderdi
'yaturmsızlık'
• Dünya Bankası tarafından yayımlanan "Atlas
1994" başlıklı doküman, uluslararası planda
yapılan değerlendirmede Türkiye'nin "yatınm
eğilimi zayıf' ülkeler arasında yer aldığını ortaya
çıkardı.
ANKARA (ANKA) - Dün-
ya Bankası tarafından yayı-
mlanan "Atlas 1994" başlıklı
belge, uluslararası planda
yapılan değerlendirmede Tür-
kiye'nin yatınm eğilimi zayıf
ülkeler arasında yer aldığını
ortaya çıkardı.
Dünya Bankasf nca yapılan
beşli sınıflamada, Türkiye
sondan ikinci grupta yer aldı.
Yatınmlar ,, gsyin oranının
yüzde 15'ten az olduğu
son grupta, genellikle
Afrika ülkeleri bulunu-
yor. Yatınm eğilimi en
yüksek ülkelerin başmı
Güneydoğu Asya ülke-
leri çekti. Bu ülkeler arasında
yer alan Singapur'da yüzde
41, Tayland'da yüzde 40, Gü-
ney Kore'de yüzde 39. En-
donezya'da yüzde 35, Çin ve
Malezya'da yüzde 34 olan
yatınm oranı, Türkiye için ise
yüzde 19 olarak gösterildi.
TİSK Genel Sekreteri Kubi-
lay Atasayar, dokümana iliş-
kin olarak yaptığı değerlendir-
mede, "yatınm oranının istik-
rarlı şekilde yüzde 30'un üze-
rinde rutulmasının, bugün ulus-
lararası alanda sınıf atlamanın
ölçüsü sayddiğını" belirtü.
Atasayar, dokümanda yüzde
19 olarak gösterilen oranın
Türkiye için ashnda 16.5 ol-
duğuna dikkat çekti. Atasa-
yar, TİSK tarafından yapılan
araştırmada Türkiye'de milli
gelirden yatınmiara aynlan
payın 1990'da yaklaşık yüzde
20ıken, 1992'de 16.5'a
gerilediğini ifade etti.
Ozel imalat sanayii ya-
tınmlannın sabit fiyat-
larla 1990 yılında yüz-
de 64 ile büyük bir
sıçrama yaptığını, ancak bu
sıçramanın sonraki yıllarda
düşüşe ve durgunluğa dönüş-
tüğünü belirten Atasayar.
bugünkü durgunluğu ik
uygun
ortam olmamasına" bağladı.
Atasayar, uygun ortam oluş-
turulmasının ilk koşulunu
"1994'te mali piyasalarda baş
gösteren, daha sonra reel kesi-
me sıçravan kriz şartlarının
sona erdirilmesi" olarak açık-
ladı.
Arçelik'tende
trüyonlukkar
• Koç Holding'in bir trilyon liralık net kânndan
sonra Koç topluluğunun büyük kuruluşlanndan
Arçelik de geçen yılı 1.1 trilyon liralık kârla kapattı.
Ekonomi Servisi - Türkiye'-
nin en büyük özel sektörgrubu
olan Koç topluluğunda 1993
yılını trilyonluk karla kapatan
şirketier artıyor. Koç Hol-
ding'den sonra Koç toplulu-
ğunun büyük kuruluşlanndan
Arçelik de trilyonluk kar açı-
kladı. Arçelik geçen yıl
bir trilyon 119 milyar
lira net kar elde etti.
Arçelik geçen yıl 13
trilyon 648 milyar lira
tutânnda satış geliri
sağladı. Satış gjderleri
ise 10 trilyon 290 mil-
yar lira olarak gerçekleşen ku-
ruluşun saüş kan 3 trilyon 358
milyar lira düzeyinde belirlen-
di. Bir trilyon 643 milyar liralık
da faaliyet giderlerinin oluş-
ması sonucunda Arçelik'in
esas faaliyet kan bir trilyon
715 milyar lira olarak açı-
klandı. Şirketin diğer faaliyet-
lerden 280 milyar lira düzeyin-
de gideri bulunuyor. Böylece.
Arçelik bir tilyon 435 milyar
lira tutânnda vergi öncesi İcar
sağladı. Kuruluşun vergi ve
yükümlülük karşılığı olarak
316 milyar lira ayırmasıyia
1993 yılı net kan bir
trilyon 119 milyar li-
ra olarak gerçekleşti.
Arçelik 1992
yılında ise 589 milyar
Ura net kar elde et-
mişti. Buna göre, şir-
ket geçen yıl kannı
yüzde 90 oranında arttırmış
oldu.
Daha önce Koç Holding bir
trilyon 19 milyar lira düzeyin-
de net kar açıklamıştı. Koç
Holding kannı bir önceki yıla
göre yüzde 129 oranında
arttırmıştı.
ABC Finans Menkul
Değerlereldeğiştirdi
ANKARA (ANKA) - Borsa
aracı kurumlannda hareketli-
lik yaşanıyor. ABC Menkul
Değerler ikinci kez el değişti-
rirken, Nema Menkul Değer-
Jer'in ismi .yenilendi. Aktif
Menkul Değerler şube ka-
pattı. Önce Menkul Değerler
de acentelik oluşturdu.
ABC Finans Menkul De-
ğerler'de bir süre önce, 8.7 mil-
yarlık hisseyi şirketin Yönetim
Kurulu Başkanı Mustafa Er-
gun Çakır'dan alan Nazmi Ne-
jat Köklü, bu hisselerini dört
kişiye devretti. Buna göre,
Köİclü'nün 3.4 milyarbk his-
sesini Hakkı Ergin Civan, 3
milyarlık hissesini Fanık Sa-
vaş Karakaya alırken. Ömer
Fikret Yalkın 1.5 milyarlık.
VeM Öztflrk de 800 milyon li-
ralık hissesinin yeni sahibi
oldu.
Hisse devirleri sonrasında
Nazmi Nejat Köklü yönetim
kurulu başkanhğından aynldı,
yerine Ömer Fikret Yalkın ge-
tirildi.
Yönetim Kurulu Başkan-
lığı'nı Mehmet Üstünkaya'nın
yaptığı Aktif Menkul Değer-
ler AŞ, İstanbul Kadıköy'deki
şubesini, sözleşmesini feshede-
rek kapattı.
ÇAPRAZKURLAR
1
1.6815
1.4092
118355
6.5613
5.4775
57177
18890
13832
7.8420
14155
166350
10490
13570
73010
3.7493
ISMk
IBft
Wfc
Wl
ABDDOLARI
ttwim«
Instnlyı Nın
«mtrrıfM
Mmtrülrm
FkMarttası
fmtafnm
byaytlPuttıs
jmflrm
jırttrı TPMP
MpıUna
imdıMrı
MmçlrM
UntMaHjıl
14985«a M n
ii4&5AMWın
14061 UIMn
28404.08TL
MERKEZ BANKASI KURLARI
CİNSİ
lABODoları
1 Alman Markı
1 Avustralya Dolan
1 AvusturyaŞıiını
1 BdçıkaFrangı
IDanimarkaKronu
IFinMarkkası
IFransızFrangı
1 HollandaFlorını
HsveçKronu
11sviçre Frangı
lOOttalyanLıretı
1 Japon Yeni
IKanadaDoları
INorveçKronu
1 Sterlin
1 S.Arabistan Riyali
DÖVİZ
AU?
20159.60
11989.05
14305.25
1703.32
581.05
3072.50
3680.43
3525.82
10672.10
2570.72
14242.04
121188
192.18
14856.01
2761.21
30209.16
5376.89
SATIŞ
20200.00
12013.08
14333.92
1706.73
582.22
3078.66
3687.81
3532.89
10693.49
2575.87
14270.58
1214.31
192.56
1488578
2766 74
3026970
5387.67
14 15-18 MMT1994
EFEKTİF
AUŞ
2013944
1197706
14090.67
170162
575.24
304178
364363
3522.29
1066143
2545.01
1422780
1199.76
189.30
14633.17
2733.60
30178.95
^ 2 9 & 2 4 ,
SATIŞ
20260.60
12049.12
14376.92
1711.85
L 583.96
3087 90
3698.87
3543.49
10725.57
2583.60
14313.39
1217.95
193.14
14930.44
2775.04
30360.51
5403.83
DÖVİZ CAIMLI YAYIN
3 ^ 0900 9911104 fe
Para krizi sonrasında, bankalar tüketici kredi faizlerini ve kredi kartı faizlerini arttırdı
Baııka faizi tüketicinin eliııi yakıyor• Faizlerin sürekli değiştiği bu ortamda, uzun vadeli kredi
kullandırma risk taşıyor. Bankalar,riskiazaltmak amacıyla
faiz oranlannı yüksek tutuyor.
CÜNEYT TOROS
Pi>asalan ıki aydır sarsan kriz, ban-
kalann kredi ve gecikme faizlerini art-
tırmalanna neden oldu. Bankalann
kredi kartlanndan aldığı faiz oranı ay-
lık yüzde 7 ile 10 arasında değişiyor.
Gecikme faizi yıllık yüzde lOOcivann-
da seyrederken, Pamukbank'ta yıllık
yüzde 225'e kadar yükseliyor.
Faizlerin sürekli değiştiği bu ortam-
da. uzun vadeli kredi kullandırma risk
taşıyor. Bankalar, riski azaltmak ama-
cıyla faiz oranlannı yüksek tutuyor.
Bazı bankalar ise hala tüketici kredisi
kullandırmıyor.
Kredi faizlerinde artışlar sürerken.
bazı bankalar geriye dönük olarak da
faizleri yükseltiyor. Örneğin geçen
hafta içinde Yatınm Kalkınma Ban-
kası tüketici kredilerinde geriye dönük
olarak vüzde 0.5 oranında arttırdı.
Büyük bankalardan Yapı Kredi
Bankası, 1 marttan itibaren kredi
kartlanndan aldığı faizi yüzde 7.6'dan
yüzde 8.75'e çekti. Banka aynı zaman-
da aylık gecikme faizini yüzde 5.6 ola-
rak belirledi.
İş Bankası ise tüketici kredisi vermi-
yor. Bunun yanında kredi kartlannda
aldığı faiz oranını yüzde 8.33'den yüz-
de 9.44'e çıkardı.
Tüketici kredisi kullandırmayan
bankalar arasında Pamukbank da yer
abyor. Banka, tüketici kredilerinde
yıllık gecikme faizini ise yüzde 225'e çı-
karttı. Pamukbank, 25 ocaktan bu
yana, kredi kartı sahiplerinin nakit
çekmeleri durumunda yüzde 8.75 na-
kit çekme faizi uyguluyor.
Akbank ise nakit çekme faizini 7 şu-
batta yüzde 10'dan yüzde 11.1'e çı-
karttı. Bankanın aldığı yıllık gecikme
faizi oranı ise yüzde 100.08. Akbank
ticari kredilerde yıllık yüzde 140-150
arası faiz uyguluyor.
Ziraat Bankası ise kredi kartlannda
nakit çekme faizini yüzde 8.75 olarak
belirledi. Banka, 28 şubattan itibaren
gecikme faizini aylık yüzde 9.25'e çı-
kardı. Tüketici kredilerinde bankanın
uyguladığı aylık faiz oranı ise yüzde 7.
9*a yükseldi. Ziraat Bankası. ticari
kredilerde yıllık yüzde 98 faiz uygulu-
yor.
Verginin ceza faizi yüzde 12
Faizlerin çok yüksek oranlarda
seyretmesi nedeniyle mart ayı gelirleri-
nin çok düşük düzeyde kalması bek-
leniyordu. Bu nedenle, Resmi Gazete'-
de yayımlanarak yürürlüğe giren Ba-
kanlar Kurulu karanyla amme ala-
caklanndan abnan gecikme faizi oranı
yüze 9'dan yüzde 12'ye çıkanldı. Bu
kararla devletin aldığı gecikme zammı
yıllık yüzde 108'den yüzde 144'e çıktı.
'ZengiıılerKıılübü'
çözüm arayışında
• G-7 bakanlan büyümeyi hızlandırma, istihdam engellerini azaltma çabasında
ABD Başkanı BiU Clinton G-7'nin istihdam konusunda ortak
bir strateji çıkarmasını beklediğini beiirtti.
DETROIT (AA) - Önde ge-
len sanayileşmiş ülkelerden olu-
şan Yediler Grubu (G-7) üyesi
ülkelerin çalışma bakanlan.
dünya çapında had safhaya
ulaşan işsizlik sorununa çareler
araştınyor.
ABD'nin otomotiv sanayii
merkezi Detroit kentinde bir
araya gelen G-7 ülkeleri bakan-
lan, global ekonomide büyü-
meyi hızlandıncı ve istihdam
artışı önündeki engelleri azaltıcı
bir paket hazıriamaya çalışıyor.
Toplantıda alınacak tavsiye
nıteliğindeki kararlar, G-7 ül-
keleri devlet ve hükümet baş-
kanlannın temmuzayinda İtal-
ya'nın Napoli kentinde yapıla-
cak zirve toplantısı için anahtar
teşkil edecek.
G-7 üyesi ABD, üye ülkeler-
de çok yüksek düzeylere ulaşan
işsizlik ve istihdam güvencesin-
deki azalmayı gidermek için or-
tak stratejisi geliştirilmesinden
yanadeğil.
ABD, bunun yerine. G-7 ül-
keleri ekonomi, çalışma ve be-
şeri kaynaRlann geliştirilmesin-
den sorumlu bakanlannın. bu
ilk toplantıda, G-7 ülkelerinde
30 milyonu aşkın işsize nasıl
yardım cdileceğinin tartışılması
ve fıkir teatisinde kullanı-
lmasını istiyor.
Nitekim, ABD Başkanı Bill
Clinton da, Detroit Free Press
gazetesine verdiği demecinde,
iki gün sürecek bu toplantıdan.
G-7'nin istihdam konusunda
ortak bir strateji çıkmasını bek-
lediğini bildirdi.
İngiliz heyetinden edinilen
bilgiye göre toplantıda, istih-
dam pıyasasına yönelik ekono-
mik büyümeyi hızlandıncı
muhtemel tedbirler ve reform-
lann tartışılacağı ortak bir plat-
form ve eylem paketi üzerinde
duruluyor.
Bu ortak platformun. konfe-
ransın sona ereceği salı günü
ABD Hazine Bakanı Lloyd
Bentsen tarafından açıklanması
bekleniyor.
Söz konusu pakette, vergi in-
dirimleri. Avrupa'da faiz oran-
lannın düşürülmesi ve istihdam
yaratıcı programlar, ABD'nin
İşlem hacmi 5 yıl içinde 1 milyar dolara ulaştı
Factoringsektörühızlagelîşiyor
ANKARA (AA) - Factoring faaliyetine
1988 gibi çok yakın bir geçmişte başla-
yan Türkiye, bu sektörde çok hızlı bir şe-
kilde ilerleyerek, dünya ülkeleri arasında
ilk sıralara yerleşti. öyle ki, Türkiye'de
1988'de sadece 3 milyon dolar olan top-
lam factoring işlem hacmi, geçen 5 yıllık
sürede 323.3 kat artarak 970 milyon do-
lara yükseldi.
Factorler Federasyonu, Europe Fac-
toring'den yapılan hesaplamalara göre
Factoring nedlr?
Factoring,
alacak hakkının bir başka kunıluşa
devri sonucunda likit fon elde
edilmesini sağlayan mali işlemi.
uluslararası factoring ise genellikle 1
milyon dolann üstünde ihracata
sahip işletmelere pazar araştırması.
kredi istihbaratı, ticari riskin
üstlenilmesi. muhasebe kayıtlannın
tutulması gibi işlemleri kapsayan bir
hizmetpaketini
içeriyor.
1983'te 64 milyar 994 milyon dolar olan
dünya factoring toplam işlem hacmi
1991 yılında 266 milyar dolara ulaştı. Bu
tarihten sonra geriiemeye başlayan dün-
ya factoring toplam işlem hacmi 1992
yılında 264.3 milyar dolara. 1993"te ise
260.8 milyar dolara düştü. Türkiye'de ise
1988-1993 arasında dolar bazında her yıl
yüzde 100'ün üzerinde bir artış sağlandı.
1989'da dolar bazında yüzde 566.7 olan
artış oranı geçen yıl yüzde 113.7 olarak gerçek-
leşti.
Türkiye, 270 milyon dolarlık uluslararası fac-
toring işlem hacmiyle dünyada 10'uncu sırada,
toplam ve yurtiçi işlem hacminde ise 24'üncü sı-
rada yer alıyor. Dünyada toplam ve yurtiçi işlem
hacminde ilk sırayı ABD, uluslararası factoring
işlem hacminde ise ilk sırada Hollanda geliyor.
Dünyada 44 ülkede factoring faaliyeti bulunu-
yor. Factoring şirketi sayısı ise 587'yi buluyor.
Türkiye. 45 factoring şirketi ile şirket sayısı açısı-
ndan dünya 4'üncüsü.olurken, ilk sırada 75 şir-
ketle İtalya yer alıyor. İtalya'yı 55 şirketle Meksi-
ka, 46 şirketle Güney Kore izliyor.
Konuya ilişkın olarak görüşlerini açıkla-
yan Facto Finans Genel Müdürü İsmail
Emen, ekonomide yaşanan krizin devam
etmemesi halinde Türkiye'nin 1994
yılında toplam 1.4 milyar dolarlık facto-
ring işlem hacmine ulaşabileceğini bildir-
di. Sektörün fon problemi olduğunu be-
lirten Emen, bu problemin çözülmesi ile
Türkiye'nin factoringde patlama yapa-
bileceğini de kaydetti. Emen. şunlan söy-
ledı:.
"Örneğin Fnterbank'tan \ararlan-
mamız sağlanırsa, vergide bazı muafiyet-
lerden yararianabilirsek factoringde bir
patlama yapabiliriz. Bugün, Türkiye'de
270 milyon dolar uluslararası factoring
var. İhracanmız 15-16 milyar dolar. Bu-
nun yüzde 25'ini factoring içine alabiliriz.
Yüzde 10'unu alsak, 1.5-1.6 milvar dolar
eder. Bunda avantajımız da var. Türkiye,
ihracatının büyük kısmını OECD ülkele-
rine yapıyor. Bu ülkelerde factoring çok
yaygın. Sonra Türk ihraç ürünleri facto-
ringe çok uygun."
Topiam Islem hacmi
Yıllar
Dünya Türkiye
(Milyon dolar)
Dünya Türkiye
(Yüzde)
1983
1985
1986
1989
1990
1991
1992
1993
64.994
85.300
160.186
244.327
266 000
264.309
260.844
3
20
62
183
454
970
89
-0.6
-13
566.7
210.0
195 2
148.1
113.7
Olke
1-ABD
2- İtalya
3-B Krallık
4- Japonya
5- Meksika
6- Fransa
7- G. Kore
8- Almanya
9- Hollanda
10- İspanya
11-Belçika
24- Türkiye
- Avrupa
- Amerika
-Asya
- Okyanusya
- Afrika
Dünya
Ülke içi
(Milyon
55.500
50.250
28 000
18 900
18.000
15.700
11500
9.300
8000
4.100
2.800
700
133 461
77 088
33 879
1320
540
246.288
Uluslararası
Dotar)
Toplam
1500
1300
900
643
150
1200
450
2000
3000
190
1.200
270
11.101
1794
1.558
60
43
14 556
57 000
51.550
28 900
19 543
18 150
16 900
11.950
11.300
11.000
4290
4.000
970
144 562
78 882
35.437
1380
583
260 844
bütçe ve tıcaret açıklannı azalt-
ması. Japonya'nın makro-eko-
nomik düzeyde teşvik tedbirleri
alıp iç talebi canlandırması ön-
görülüyor.
Bu arada, İngiliz heyetinden
adının açıklanmasını istemeyen
bir yetkili toplantıda, uzun sü-
redir işsizlerin işgücüne tekrar
nasıl kazandınlacağı ve hangi
mesleki eğitim programlannın
en fazla etkin olduğu gibi spesi-
fık konulann araşünlması için
çalışma gruplannın oluştunıla-
bıleceğini de açıkladı.
Kanada
Kanada Beşeri Kaynaklar
Bakanı Lloyd Axworthy de,
G-7 ülkelerinde çok yüksek dü-
zeylere varan işsizlik sorununa
bigane kalınamayacağı, bu ko-
nunun G-7"nin en önemli gün-
dem maddesi haline getirilmesi
gerektiği hususunda ısrarlannı
bildirdi.
A.\worthy, "önde gelen sa-
nayileşmiş ülkelerin bu konuda
işbirtiğine gitmesi, aksi takdirde,
bazı hallerde, her bir ülkcnin di-
ğerinin vaptıklarına zarar vere-
bileceği" görüşünü savundut
Kanadalı Bakan Axworthy|
Fransa'nm "Daha fazla kişiye
istihdam imkânı sağlayabibnek
için haftalık çaltşma süresinin
dört güne indirilmcsi" önerisinin
de etraflıca incelenmeye değer
oldueunu sövledi. •
Öte yandan ABD Başkanı
Clinton, Detroit'te, ABD'nin
tümü için model oluşturması
düşünülen. kamu ve özel sektör
yardımlanyla, "Focus: Hope"
adlı cemaatin girişimivle kuru-
lan mesleki eğitim merkezini tö-
renle açtı.
Sorunlar aşüacak
İmalat sanayiine eleman ye-
tiştirecek ve personelin mevcut
yeteneklerini daha da geliştire-
cek mesleki eğitim merkezinin
açıhşında konuşan Clinton,
"Fşsizlik, şehirlerin bozulması ve
ırkçdık sorunlarının üstesinden
gelinebileceğini kanıtladık" de-
dı.
Detroit'teki söz konusu bir-
lık. geçen yıl da. işsiz ve toplu-
mun zayıf kesimlerine yüksek
teknolojiye dayalı imalat sana-
yiinde çalışabilecek becerileri
kazandıran "\üksek Teknoloji
Merkezi" kurmuştu.
Konuk
Yazar
Duyarlıesnaf-bilinçlitüketiciyaratmadaanahtar
insan, ihtisaslaşmışzabıta örneği: "Sağlık zabıtası
Dr. NEZİH VAROL
Cumhuriyet t'n. Sağlık Bilimleri
Ens. Halk Sağlığı doktora öğr.
Yerel yöneticilerimizi seçeceği-
miz şu günlerdo, adaylar şehrin so-
runlarını nasıl çözeceklerini, par-
tilerinin ve kendi siyasal görüşleri
doğrultusunda birçok proje ve çö-
züm yolları ile göstermektedirler.
Ancak hepsi, parasal kaynak bulun-
masını da beraberinde getirdiğin-
den, gerçekleşebileceği konusun-
da kafalarda soru işareti bırakmak-
tadır.
Çevre, sağlık, trafik, kentleşme,
imar vs. sorunların çözümünde
hem belediye bütçesinden hem de
devletin bütçesinden yeterli pay
ayırabilme zorluğu yanında, çözü-
mü gerçekleştirecek birimlerin ye-
terli kadroda ve kişilerin de bu işi
becerebilme yeteneğinde ve bilgi-
sinde olması gerekmektedir. İşin bu
yönü dikkatli analiz edildiğinde, so-
runların yığılarak karmaşık hale
gelmesinde. belediyelerin yetersiz
kadrosu ile mevcut personelin ve-
rimsiz kullanılmasının da sorumlu
olduğu görülür
Yasalar ne kadar olumlu ve
eksiksiz yapılırsa yapılsın. projeler
ne kadar çözüme yönelik olursa ol-
sun, hüner uygulayıcıdadır. Kötü
uygulayıcının elinde en iyi düzenle-
menin kötüye, iyi uygulayıcının elin-
de ise en kötü düzenlemenin bile
iyiye dönüştüğü çok görülmüştür.
Her ne kadar bazı adaylar tarafın-
dan 1930 yılında hazırlanan Beledi-
ye Yasası çağın gerisinde kalmıştır
denilse de, iyi araştırıldığında, o yıl-
larda hazırlanan gerek 1580 sayılı
Belediye Yasası, gerekse 1593 sa-
yılı Umumi Hıfzıssıhha Kanunii'nun
(Halk Sağlığırtı Koruma Kanunu)
son derece çağdaş yasalar olduğu,
sadece dili Osmanlıca olduğundan
bugün için ifadede zorluk yarattığı
görülecektir. 1930 yıllarındaki çağ-
daş yasaları hazırlayan temel anla-
yış ile 1960 yılında çıkarılan 224
sayılı Sağlık Hizmetlerinin Sosyal-
leştirilmesi Hakkındaki Kanun, 1978
yılında (*) 134 ülke ve 67 uluslarara-
sı örgüt tarafından, altına imza ko-
nularak bir bildirge haline getirile-
rek 2000 yılında herkese sağlık slo-
ganı ile hedefe dönüştürülmüştür.
Ne yazık ki bugün bazılarımız, dün-
ya ülkelerinin kendilerine hedef
yaptıkları anlayışı çağdışı bularak
kendi çağdaş anlayışlarını dile geti-
rebilme cehaletini gösterebilmek-
tedir. Aslında hizmeti üretenler
(üretmeye adaylar), hizmetlerini en
modern yöntemleri izleyerek yeri-
ne getirirken aynı zamanda çağdaş
yaşam ve düşünce biçiminde dav-
ranış değişikliği de göstermek zc-
rundadırlar.
Temel hizmet programlannın su-
numunda önemli olan yedi ana
maddenin amacı, ekonomik kalkın-
mayı ve insanlığın gelişmesini sağ-
lamak olmalı ve önceden iyi ifade
edilmelidir. Bu yedi ana madde:
(1) önemlilik: Ele alınacak prob-
lem(ler) ne kadar önemlidir,
(2) Etkinlik: Problem(ler) için etkili
bir çözüm var mıdır,
(3) Güvenlilik: Kullanılan yöntem,
hizmetlilerin vekullanıcıların elinde
güvenli bir şekilde kullanılabiliyor
mu,
(4) Yerel talep: Hizmet için yerel
talep var mı,
(5) Hizmet götürme kolaylığı: Hiz-
met, toplum çalışanlarına verîlecek
sınırlı bir eğitimle sağlanabilir mi,
kişiler hizmetten kolaylıkla yararla-
nabilir mi,
(6) Lojistik: Araç, gereç, malze-
meler vs kolaylıkla depolanıp çalı-
şanlara dağıtılıp kullanıcılara ilete-
bilir mi, tüm yöreye hizmet ağı için-
de ulaştırabilir mi,
(7) Maliyet: Hizmetin maliyet-
etkinlik yönü ne kadardır, elde var
olan kaynaklar kullanılıyor mu,
Bu hizmet programının uygulayı-
cısı ise belediyenin icra organı ve
tatbikçisi olan zabıtalardır. Zabıta-
lar belediyenin çalışma programla-
rını, yasalarla kendilerine verilen
görevlerle birlikte uyum içinde yap-
mak zorundadırlar. (1593 sayılı
UHK, 3194 sayılı imar Kanunu, 775
sayılı Gecekondu Kanunu, 394 sayı-
lı Hafta Tatili Kanunu, 6301 sayılı
Öğle Dinlenmesi Hk. Kanun. 1782
sayılı Ölçü ve Ayarlar Hk. Kanun,
3489sayılı PazarlıksızSatış Kanunu
vs.)
Bugün için zabıta denilince akla,
hep sokaklarda seyyar satıcı kova-
layan, pazarda kasılarak (!) dola-
şan, gecekondu yıkımında yarala-
nan, esnafm gördüğünde "gene
geldi" dediği kişiler gelir. Bu yapay
olumsuz görünüm her meslek ala-
nında olduğu gibi hizmetin sunu-
munda demoralizasyona ve dolayı-
sıyla başarısızlığa neden olmakta-
dır. Bunu aşmanın yolu, bu hizmet
birimini ihtisaslaştırarak, koordine
olmuş, eğitilmiş ve yönlendirilmiş
bir birim haline getirmektir. (Sağlık
Zabıtası, Çevre Zabıtası, İmar Zabı-
tası, Trafik Zabıtası, Denetim Zabı-
tası vs.) Planlı, sistemli ve iyi verile-
re sahip bir çalışma ile belediyele-
rin kördüğüm olmuş sorunlarının
çözümünde bu insanlar anahtar rol
oynarlar.
Bu anahtar insanlar yukarıda be-
lirrtiğimiz hizmet sunumundaki yedi
ana madde içinde önemli fonksiyo-
na sahiptirler. 1993 yılında Ümrani-
ye Belediyesi Sağlık Işleri Müdürlü-
ğü bünyesinde oluşturulan sağlık
zabıtası birimi, bolgedeki sağlıksız
işyerlerinin yarattığı problemin çö-
zümünde oluşturulan programın te-
mel maddelerine büyük uygunluk
göstermişler ve eğitilmiş olmaları-
nın getirdiği fonksiyon ile işyerlerin-
de olumlu davranış değişikliğiyle
duyarlı esnaf yaratmışlardır.
Halkanın diğer yanı olan 'bilinçli
tüketici'yi yaratmak ise böylesi ça-
lışmaların tüketici dernekleri tara-
fından izlenmesi, desteklenmesi ve
toplumu hizmete katılabilme bece-
risi gösteren, çağdaş anlayışa sa-
hip bir belediye yönetimi ile olabile-
cektir.
C) 12 Eylül 1978 günu Kazakistan'ın baş-
kentı Alma-Ata da yapılan Uiuslararası Te-
mel Sağlık Hızmetlerı Konferansında hazı-
rlanan ve dunyadakı herkesın sağlığını koru-
mak ve yukseltmek ıçın bütun hızmetlerin
sağlık ve kalkınmada görevli tüm eleman-
ların ve dünya toplumunun ıvedilikle hareke-
te geçmesı gerektığını belirten Alma-Ata B^
dirgesı.