29 Nisan 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Cumhuriyet70. VILSAYI24977 S A N A T K U L T U R M A G A Z I N T E L E V I Z Y O N 24ŞUBAT19S4PERŞ»t8E Varlığında birlikte kafa çektiğimiz, yokluğunda gözyaşı döktüğümüz Galata Köprüsü, güzel İstanbul'un güzel simgesi; senin adın özlem olsun Hasretinlegeçenniceyıllar eskittikYALÇIN ÇAKIR "Senin adın ozlem olsun." Boyle demışük setıı uğurlarken Hatırlar mısın. > ıllar oncevdı hanı babamın olduğu akşam "Olümün şokunu" bu kez gazetecı soğuk- kanhhğı ıçınde değıl de, bıre bır ya- şayınca soluğu sende almıştım Sar- dunyalarla suslu demır parmaklı- klann kenanna oturmuş. o çıçeklı muşamba masa ortusunun uzenne bırakılan acılı ezme, peynır ve rakı- dan oluşan mezeyle yutkuna yutku- na ve ağlamaktan uianarak kafayı çekmıştık birlikte Ve babam ıçın gecenın bır saatı. sarhoş kafa ve duygusallıkla bır beyaz peçeterun ustune yazdığım, hanı sonralan ez- berledığımız şıın okumuştuk bağıra bağıra "Seni düşünmek güzel şey / Şu > ağ- murlu İstanbul akşamında/ \rama- ya çıkmak seni.../ Seni duşunmek gu- zel şey / Bırakıp boğazı, rakıy ı ve sar- dunyâları/ Aramaya çıkmak seni.../ Seni düşünmek güzel şev" Evet dostum. babamın olumu nun uzennden 7 yıldan fazla zaman geçtı. neredeyse 3 yıldan fazladır da sana hasretız Doğru >a. neler gel medı kı başınıza Ikınız de çok çek rruştınız. "resmi" gorev hlerden Çok da vetasız çıktık, değıl mı' Bır zıyaret edıp habru haünnı sora madık ıkınızın Neler oldu neler' 1 Kolun bacağın kınldı, çokmedın Yaşlandı deyıp bır kenara ıttıler yuksunmedın Dı rendın yıllara karşı Alevlertumvu cudunu sardı. ama sen gene de >enıl medın yalımlara Çapkın martilar Haurlıyorum da, gecelerı. kenün gurultusu çekıldıkten sonra loş oda- lara senın ınlemelenn kaplardı saa- tını şaşırmış zampara mariılann ve gece kaçkınlannın yureklennı Ve bı/ senınle sabahlardık çoğu geceler. 'Arzu'nun yeri'nde (Yanı bızım kuf kokan Kurt meşhanesın- de) Kımler gırmedı kı koynuna 9 Kımbılır kaç sarhoşla aldatlın benı. bızı, bızlen 9 Kaç evsıze kucak açtın'' Kaç kımsesızı konuk ettın kollan- nda 9 Ve kaç aşk > azıldı senın kalbı- ne gızlenmış Benım gıbı kaç aşıkla ağladın sabaha kadar, bıkmama- casına dınle>erek Yıtık aşklar. yıtık >aşamlar, yıtık umutlar hep senın dostluklannın konusu oldu Kımı gun "1 Majıs" dıllendı. kırru gun arabesk bır muzık. kımı gun de Ahmet Kaya'nın sesı etkıledı kuşaktan kuşağa değışen değer yargılan ıçınde senın konuklannı Şımdılerde Unkapanı"nda takılı- yormuşsun Parça parça etmışler Ve her bır parçanı ayn ayn sanp sar- malamışlar Duydum kı yakında da Haskoy'emekankuracakmışsın Ve bız tekrar kav uşacakmışız sana, bır daha kaybetmemecesıne Ne guzel Hanı şu yıllar once yazdığımız şı- ırde olduğu gıbı, ınan kı, "Seni dü- şünmek güzel şey" Ne güzeldi 'di' mi? Bedn Ağabey'le laflıyorduk once- kı gun Bedri Baykam yanı "Ne yazıyorsun" dıye sorduğunda, "Ga- lata Köprüsü'nü" dedım Önce bır duraksadı. ardından," Ne güzel- di değil mi?" dedı ve tekrar durak- sadı Bılıyor musun sen gıdelı çok şev değıştı Eskıden "Ben Atatürk- çüyüm" dıyenlere -o kadar- saldı- rrriazlardı Şımdılerde onune gelen "şeriat istediğini" açıkça soyleyebılı- yor Bılıyorum "Demokrâsi guzel şey. Tabii ki isteyen istediğini soyle- Galata Köprüsü, bugünlerde L nkapanı kıv ılarına "takılıyor..." Her v anı parça parça ay rılmış, sarılıp sarmalanmış Hasköy 'e takılacağı gunleri bekliyor. O beklerkcn, eskî "Kopru Mudavimleri" de gun sav ı\or o kuçuk "me- kanlarda" yeniden buluşabilmek, ona kavuşabilmek için. (Fotoğrafîar G ARBIS OZÂTAV ) sin" dıyorsun ama. bızım tavta gene konuşturulmuyor Yanı bıldığın du- zen devam edıyor Her gun gazetelerde "Bilmem kaç gazeteci içerde, bilmem kaç ay dın gö- rüşunu kağıda doktu, kitaba donüş- türdiı dive aranıyor" haberlennı okuyuruz 'gene 1 . Çoğu da serun tanıdığın. bıldığın. mısafır ettığın ın- sanlar Neyse lafı çok uzatmavalım Gc- çenlerde senın tanhçenı buldum Se- ceren ne kadar da eskıymış Taa Le- onardo da Vına'ye kadar uzanıvor geçmışın Duşunsene Leonardo bıle senın ıçın tasınmda bulunmuş Ama sonunda Almanlara nasıp ol- muş seni ınşa etmek Bır ara ahşap yapmışlar seni sonra çelıkten Mıadının dolduğunu one surenler çıkmıştı Ne uçuk projeler uretmış- lerdı senın ıçın Yok"jiletvapalım" "yok hurdacılara satalım" tartışma- lan surup gıtmıştı Ama en guzel proje de Mımar Sı- nan Unıversıtesı Guzel Sanatlar Fa- kultesı oğrencılennden gelmıştı O da "uçuktu" ama olsun, guzeldı Ne dıyorlardı "Kopruyü bize verin, üzerini trafi- ğe kapatalun. Olduğu gibi çimenlen- direlim. \ltındaki dukkanlar da ol- duğu gibi konursun ama yenilensin, bovansın. Bayram ycri gibi olsun" Ölamadı tabıı 1 Bız. uçan çocuklann bu projesı protokol ağabe\lenmıze fazla uçuk geldı Sen bılmezsin hanı o yangını atlattığında neler olduğunu Ben sana anlatavım ıstersen enı alevlerin sardığı o sabah ayazında gözlerimizden akan yaşlar bile yangınını söndürmeye yetmemişti, denizkızlanna çektirttik kalıntılarmı. Nice "yeniden diriltme" tasanmlan ürettik senin için; nice akşamlan, seni dolu dolu anarak sabaha eriştirdik rakı sofralannda... Galata Köprüsü 'nün y anmadan bir gün onceki gorunumü. " O gece biz İstanbul Buyukşehir Beledive Başkam Nurettin Sözen'le birlikteydik. Yağmurlu bir akşamdı. Sabaha karşı beledive telsizlerinden yankılandı senin alevler içinde kaldığui. Nasıl toparlandık, nasıl bin- dik arabalara hatırlamıyorum. Gel- diğimizde senin alevlerle ısınan celik vücudun \eni Cami'nin minarelerini aydınlatıyordu. Sabahtı, ayazdı ama sen yanıyordun." Çocuğu hastalanmış babalar gıbı hıssetmışuk kendımızı Hele, Sozen Hatırhyonım, (bel- kı ınanmayacaksın ama gerçek bu) Sozen arabasına bındığınde gozle- nnden bırkaç damla yaş dokulmuş- tü Sondurduler seni, sonra bır tartı- şmadır başladı "Sabotaj mıydı? Köprii esnafı mı yakmıştı? Bomba mı atümıştı?.." Ne olursa olsun. olan sana olmuş- tu ışte Enyen çelıklenn uzenne, ka- buk bağlamış kan pıhtılan gıbı as- valtın yayılrruştı Kolun kanadın kopmuş, parçaîanndan bır tanesı de sulara gomulmuştu Ancak bu kez hızlı davrandı beledıye Sozen talı- matınısenşekıldeverdı Oburokra- tık ışleyış bır anda sarsılıvermıştı Ay larca suren ıhaleleryenne "3gün- de" bağlanıverrruştı senın yenılenme ıhalen Ve o muthış fınal gelmıştı İstersen onu da anlatayım bır guzel Hıç unutmuyorum Sozen'ın. kuçuk bnfıng odasındayız Tartıştığımız konu "senin" sana yakışır bır şekılde taşınmanın nasıl sağlanacağını konuşuy orduk Kım- ler yoktu kı odada' Buyukşehir Be- ledıyesı Genel Sekretcn Tuğrul Er- kin. Kultur Daıre Başkanı Hilmi Yavuz, Basın Danışmanı Özer Oral. mımarlar muhendısler Denizkızlan çekecekti seni Sonra şaırlığını hıç ıkıncı plana atmavan "Hilmi Hoca" guzel bır proje onerdı "Seni denizkızlanna çektirecektik" \ e bu "uçuk proje" kabul edıldı bu kez 1 Ben kollan sıvadım gıttık bır ajansla anlaştık Bırbınnden guzel manken kızlar bulduk Onlara kur- şunı renktegıysılerdıktırdık Denız- kızı goruntusune soktuk hepsını Sonra sana halatlar bağladık Her tarafını balonlarla. çıçeklerle susle- dık Halatlann tamammı karanfıl- lerle sardık Halatlan da bır romor- kore bağladık Sembolık olarak "de- nizkızlan" çekıyordu seni \avaş yavaş Halıç'ın ıçlerıne doğru suzu- lurken bınlerce karanfıl bırakıldı de- nıze Martılar sanki göz\ aşı dökü\orlardı Vapurlar. motorlar duduk çaldı ardından. uzun uzun Martılar san- kı gozyaşı dokuyorlardı. o yıllarca yuva yaptıklan sevdıceklenne Bız havanın soğuğuna ve ruzgara karşın denızkızlany la birlikte çeke çeke seni yıllanmış dostun L nkapanı Koprusu"nun yanına doğru gotu- rurken o çok çok ozel. pay- laştığımız gece geldı aklıma Hanışu babamın olduğu gece Seni düşünmek güzel şey Ve o gece bır beyaz peçeteve yazıp sarhoş kafayla bağıra çağıra okuduğumuz şıır "Seni düşünmek gü>el şey / Şu y ağ- murlu İstanbul akşamında/ \rama- y a çıkmak seni.../ Seni düşünmek gü- zel şev / Bırakıp boğazı, rakıy ı >e sar- dunyalan/ Aramaya çıkmak seni.../ Seni düşünmek guzel şey " Gule gule Oğrendık kı bundan boyle. yanı pek yakın zamanda Hasko\"e demırleveceklermış seni Mutluluklar sana \enı \ennde \ 'Animasyon rehberi hazırlansın' ANKAR \ (AA) - Halk kuturu uzmanıKamilToygar,Turkıye'de kulturel anımasy on konusunda cıddı çalışmalar y apılmadığmı be- lırterek, en kısa surede "Türk halk kültürü animasyon rehberi"nın ha- zırlanması gereküğıru büdırdı Kamıl Toygar. msanlann dın- lenmek. gezdıklen ulkelenn denız, guneş ve doğasından yararlanmak kadar. yenı karşılaştıklan msan ve topluluklann kulturel değerlennı tanımak ve yaşamak istediğini be- hrttı Toygar,Turkıye'dekı tunzm ışletmelennde hızmet \ eren anı- matorlenn yuzde 90'ının yabancı- lardan oluştuğuna dıkkatı çeke- rek. "Yabancı animatörlerin, kendi kultur v e doğal değerlerimizi tanıt- ması son derece olumsuz. Turkiye, kesinlikle turizm sektonınde kendi animatörlerini yetiştirmek zorun- dadır. Biz, kendi kultur ve doğal değerlerimizi daha iyi tanıtırız" dı- ye konuştu Tunstık tesıslerdekı en buyuk eksıkhğın animasyon olduğunu soyleyen Toygar. bu konudakı açı- ğın kapatılması ıçın Tunzm Ba- kanlığj. vakıflar ve gonullu kuru- luşlann en kısa zamanda onlemler alması gerektığını kavdettı ErozyonyüzündenTürkiyeçölleşiyor ÇETİN YİĞENOĞLU ADANA - Evınızdekı saksının toprağını ıthal etmek zorunda kala- bıleceğınızı hıç duşundunuz mu° Bu "uçuk" soruyu okuyunca du- dağmızı bukmuş olabılırsınız Ama uzennde yaşadığıruz topraklarla ıl- gılı şu venlen okuyunca sorunun çağnştırdıklanndan kotu olasılı- klan duşünürsunuz • Türkiye erozyona karşı en du- y arlı bölgelerin başında yer alıyor. • Topraklann yaklaşık 3 4'unde (yuzde 72) ağır erozyon var Eroz- yon etkısındekı alanlarda topraklar taşmmış, anakaya açığa çıkmış • Meraların tamamı erozyon et- kisinde. • Osanlı donemınde ormanlann >ansı. Cumhunyet donemınde ıse kalanın yansı (3'4'u gıtmış) çeşıtlı nedenlerle yok edılmış • Yüda 500 milyon ton toprak de- nizlere taşınıyor. Birim alandan taşı- nan toprak miktarı Afrika'dan 22, Avrupa'dan 17 ve Kuzey Amerika'- dan 6 kat daha fazla. Uzmanlann deyımıyle bu "sinsi tehlike erozyon" sonucu durum tek kelımeyle vahım Çukurova Ünıversıtesı Fen-Ede- E,'rozyon, yanlış arazi kullanımı, bilinçsiz otlatma sonucu Türkiye'nin doğal yapısmın bir daha elde edilemeyecekşekilde yok olduğu belirtildi. bıyat Fakultesı Bıyolojı bolumu oğ- retım uyesı Prof Dr Vtabay Düzen- li, "gürültüsû duyulmayan" tehlıkeyı anlatmaya çalışırken Doğu ve Gu- neydoğu Anadolu, Toroslar ve Ege bolgelennın erozyon yonunden en tehhkelı bolgeler durumuna geldığı- ne ışaret ederek. "Böyle devam etti- ğinde ülkemiz çöUeşecektir. Hatta çölleşmede kamulaşma olayı söz ko- nusu ise ülkemizin çöUeşmenin de ötesinde ağacı, çalısı, otu, hayvanı. toprağı yok olursa geride kum değil, bize taş kalacaktır. O halde dlkemiz taşlaşacaktır" dıyor TEMA (Turkiye Erozyonla Mu- cadele. Ağaçlandırma ve Doğal Varlıklan Koruma Vakfı) Başkanı Hayrettin Karaca da kaygılı "Toprak kendini besleyemiyor. Türkiye çolleşiyor, çoraklaşıyor. kimsenin haberi yok. Kimsenin aldırdığı yok!" Sorunun bu sıyası kadrolarla ço- zumlenemeveceğını ılen suren Ka- raca. "Soruna çozum bulmadıkça ik- tidar olamay acaklannı inandırmak- tan" geçtığını belırterek şoy le konu- şuy or "On altı baraj dolmuş. devre dışı kalmış durumda. Her yıl barajlarda 350 milyon ton toprak birikiyor. Her yıl bir barajımız devre dışı kalıyor. Kleralar verimsizleşmiş; çayır, or- man, makilikler gjdiyor. Gediz Nehri denize akmıyor artık. Şile'den Sarp'a kadar yemyeşil dcdiğimi/ Karade- niz'deki tarım alanlarının yuzde 93'u sorunlu. sadece y uzde y edisinde tarım yapılabiliyor." Topraklann 1971 denbuyanase- kız kat çoraklaştığına dıkkat çeken Karaca, yılda bır mıhon dort \MZ bın kışının goçtuğunu. İstanbul un nufusunun 2007 yılında 20 milyon olacağım belırterek eklıvor "Koyunde uç katlı evi var adamın. C amisi, okulu, teiefonu, elektriği var. Bu terkedilen köylerde hepsi var da üç şey yok: İş, aş ve su."' Prof Atabay Duzenlı'nın verdığı bıgıye gore dunyada 300 bın çeşıt bıtkıvar Turkiye. doğal bıtkı çeşıdı yonunden en zengın ulkelerden bın On ıkı bın çeşıtle Avmpa'ya eşıt Ancak bır yandan erozyon. bır yan- dan yanlış arazı kullanımı. aşın ve bılınçsız otlatma ve ormanlann tah- np edümesı sonucu bu doğal yapı bır daha elde edılmeyecek şekılde yok edıhyor Bıtkısel çeşıtlıhk açısından Turki- ye'nın dunya ıçın buyuk şans oldu- ğuna dıkkat çeken Atabay Duzenlı, doğal canlı yaşamın erozyonun teh- dıdı altında olduğunu anımsatarak, "Bir ülkenin topraklarına en çok bit- kiler (ağaç, çalı, ot) sahip çıkar. Çalısız, otsuz, sadece ağaçlandırma erozyonu önlemede tek başına yeterli değildir" dıyor DPT ve TÜBİTAKın desteğıyle başlaülan ven tabanı unjversıteler- de herbanum (doğal bıtkı muzesı) ve ulusal herbanum çalışmalannın çok olumlu gınşımler olduğunu be- lırten Duzenlı. "Projeler sonuçlandı- ğında INTERNETe dunya herbari- umlarıyla entegrasyon bağlanıla- caktır. Ancak şu anda doğal çevreyle ilgili araştırmaları. değerlendirecek, eşgüdumü sağlavacak kurum yok." dıyor ve "çevre spekulatörleri" konusunda şu uyanda bulunuyor "Çevrecilik prim yapınca poli- tikacılarla kendilerini göstermek is- teyen bazı kariyerist kişilerin ilgisini çekti. Bu kişilerin ön plana çıkması, yanlış mesaj vererek toplumu yanlış noktalara gotürmesi çok tehîikeli- dir." Turkıye'de erozyonun onlenmesı konusunda neler yapılmah sorusu- na Orman Bakanlığı. TEMA Vakfı ve çevre kuruluşlannca "öncelikle kamuoyu oluştunıunalı" yanıtı ven- lıyor ve alınması gereklı onlemler şoyle sıralanıyor "Doğal dengenin yeniden oluşumu- na çalışılmalı. Orman alanları yuzde otuzlann uzerine çıkarılmalı. \lera- lar ıslah edilmeli. Ahır hayvancılığı ozendıriuneli. Hayvan otlatma dene- tim altına alınmalı. V anlış arazi kul- lanımı onlenmeli." Gebelikten korunma yöntemini sık değiştirmeyin İST\NBLL(\NK\)-lnsan Kaynağını Gehştırme Vakfı Genel Muduru Nuray Fincancıoğlu, gebelikten koruma \ontemlerını sık sık değıştırmenın gebehk nskını arttıracağını soy ledı Fincancıoğlu. gebelikten korunma y ontemlennın tumunun yuzde yuz etkılı olmadığını. ancak ay nı yontemın dev amlı kullanımının gebehk nskını azaltacağını bıldırdı Fincancıoğlu. gebelikten korunmak ısteyenlenn bırkaç yontem değıştırdıkten sonra kendılenneen uygun yontemı bulduklannı belırttı Fıncanaoğlu beklenmedık yan etkıler. yaşın ılerlemesı ya da sağlık durumunda değışıklık nedenıyîe bır yontemı bırakıp da başkasını kullanmak ısteyenlenn de çok fazla olduğunu kaydettı Fincancıoğlu. "Eğer insanlar kullandığı yontemi benimsivorlarsa, değiştirsin. Y ontem değiştirmek kotu bir şey değil. \ncak, bir yontemi denemeden once, kişi duyduklarını, duşunduklerini, aklına takılan şeyleri tartışmalı," dedı
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle