Katalog

22ŞUBAT1994SALI CUMHURfYET SAYFA HABERLER 120 bin ktsîye 1 hastane •GAZİANTEP(AA)- GAPbölgesi illerinde 119 bin 901 kişiyebir hastane, 14 bin 178 kişiye ise bir uzman hekim düştüğü bildirildi. GAPbölgesindeki8ilin sağlık müdürlüklerinm verilerine göre 5 milyon 515 bin 460 kışinin yaşadığı bölgede; 119 bin 901 kişiye bir hastane, 18 bin 633 kişiye bir sağlık ocağı. 5 bin 727 kişiye bir sağlık evi, 324 bin 439 kişiye bir verem savaş dispanseri ve sağlık meslek lisesi, 275 bin 773 kişiye bir ana ve çocuk sağlığı ve aile planlaması merkezi. 919 bin 243 kişiye bir halk sağlığı laboratuvan hizmet veriyor. Bölgede, Sağlık Bakanlığı'na bağlı 46 hastane. 296 sağlık ocağı. 963 sağlık evi. 17 verem savaş dispanseri. 20 ana ve çocuk sağlığı veaile planlaması merkezi. 17 sağlık meslek lisesi ve 6 halk saehğı laboratuvan buiunuyor. Türk-İş'ten enflasyon araştırması • ANKARA (AA)- Türk-İş tarafından >apılan araştınnada. şubat ayında, dört kişilik biraileningıda harcaması tutannın 3 milyar 399 bin liraya yükseldiği bildirildi. Araştırmada, devalüasyonun etkisini öncelikle mutfakta gösterdiği belirtilerek. bir aylık fıyat artışının yüzde 7.8 olduğu kaydedildi. Türk-İş'in araştırmasında. bir aylık fıyat artışının aile bütçesinegetirdiği ek yükün 242 bin lira olduğu ifade edilerek, yapılan son zam ile en temel gıda maddesi olan ekmekte yıllık fiyat artışının yüzde 11 Ö'aulaştığı vurgulandı. Araştırmada gıda harcamasında son 12 aylık artış oranının ise yüzde 72.2 olduğu belirtildi. SHÇEKyolsuzluk davası • ANKARA (AA)-özel işleri ıçın kurum arabalanndan - yararlandıklan, ihale işlemleri sırasında da görevlerini kötüye kullandıklan gerekçesiyle haklannda dava açılan Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esiraeme Kurumu'nun (SHÇEK) eski il yöneticileri hakkında 3'er yıla kadar hapis cezası isteniyor. Ankara 10. AsliyeCeza Mahkemesi y nde dün yapılan duruşmaya sanıklar. Atilla Aslan ve Süleyman Konak ile taraf avukatlan katıldılar. Mahkeme başkanı. bilirkişiye gönderilen dava dosyasının geldiğini hatırlattı. Kurum avukatı da, bilirkişi raporunun kendilerini doğruladığını belirterek. bilirkişi raporuna karşı söyleyecekleri bir şey olmadığını ve istemleri doğrultusunda karar verilmesini istedi. Mahkeme başkanı, kurum satın alma komisyonunda bulunan Selami Karbova ve Nevzat Çolakoğlu"nun savunma tanığj olarak dinlenilmesini ve dosyada eksik bulunan belgelerin tamamlanması amacıyla duruşmayı başka birgünebıraktı. PTTnin57 milyartık alacağı • ANKARA (ANKA)- Sovyetler Birliği'nin dağümasından sonra kurulan Türki cumhuriyetler ile Türkiye'nin ilişkılennın geliştirilmesi amacıyla yapılan yatınmlar PTTye 57.3 milyar liraya mal oldu. BaşbakanhkYÜksek Denetleme Kurulunun PTT raporunda yer alan bilgilere göre, Türkiye ile Azerbaycan, Kazakistan. Kırgızistan, Özbekistan. Tacıkistan ve Türkmenistan cumhuriyetleri arasında televizyon ve haberleşme konulannda yapılan anlaşmalar çerçevesinde. Milli Güvenlik Kurulu, PTTye bir yazı gönderdi. 19 Şubat 1992 tarihli MGK"run yazısı uyannca,PTT1992yıb sonuna kadar Türki cumhuriyetlere 7.7 milyar liralık harcama yaptı. Yapılan yatınm giderleri ve uzay kesımi yıllık kira bedelleri ile bakım ve işletme giderlerinin, Hazine tarafından karşılanacağı, MGK'nın yazısında belirtilmesi'ne karşın PTTnin yapüğı harcamalar için kar marjı dikkate alınmadı. Yüksek Denetleme Kurulu'nun PTTde yapüğı incekmede, PTTnin harcamalannın 57.3 milyar lira>a ulaşüğı ancak Haane'den nerhangi bir ödeme yapılmadığı belirlendi. MemurbugüneylemdeKamu çalışanlan sendikal haklan için ülke çapında iş bırakıyor. Daçe'den uyan: Sokağa dökülmeyin ANKARA (Cumhuriyet Bü- rosu) - Kamu çalışanlan. hükii- metin hazırladığı memur sendi- kalanna ilişkin yasa taslağında. "grev ve toplusözleşme hakları- na yer veriJmemesini". bugün ülke çapında iş bırakarak pro- testo edecek. Orgütlü olduklan işyerlerinde toplu vizite. iş ya- vaşlatma ve iş bırakma eylemle- rini gerçekleştirecek olan kamu çalışanlan, Ankara, (stanbul ve İzmir başta olmak üzere büyük kentlerde alanlarda toplanarak bildirilerini okuyacaklar. Ka- mu kesimi toplusözleşmelerin- den sorumlu Devlet Bakanı Be- kir Sami Daçe, memurlara ''So- kağa dökülmeyin, yasaları ihlal etmeyin" çağnsında bulunur- ken Ankara Emniyet Müdürlü- ğü'ne çağnlan sendika temsilci- leri "taşkınlık yapmamaları uyanldı. Kamu çalışanlan, 13 ocakta coplanmalannın ardından, bugün yine sokaklara çıkarak. "Sorumlusu ol- madığımız ekonomik krizin bedelini öde- meyeceğiz" diyecek. Kamu Çalışanlan Seıidikalan Platformu'nu (KÇSP) oluş- turan 25 memur sendikasırun üyeleri, iş bırakacaklar. Başkent Ankara "da bu sabah saat 10.00'dan itibaren ışyerlenn- de viziteye çıkacak olan memurlar, saat 12.45"te toplanacaklan Sakarya Mey- danı'nda basın açıklaması yapacaklar. Ülke çapında çeşitli yerlerde aynı saatte yapılacak olan basın açıklamasıncja. "sendikaları derneğe dönüştürmeyi amaçlayan" yasa taslaklannın kabul edilmeyeceği \ urgulanarak, şöyle denil- Hükümetinikranüyeoyıavu 500 bin kamu işçisinin martta verilecek ikramiyesi 28 şubataçekildi ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Hükümet. işçinin 2 trilyon lira tutanndaki ikramiyesinı, vermeden geri aldı. 500 bin kamu işçisinin mart ayında alması öngörülen ikramiye ödemeleri. bir gün öne çekildi. Bakanlar Kurulu'nun bu ka- ranyla işçi. 2 trilyon lira tutannda kayba uğ- ratıldı. . 6772sayılı "Devlet veOna Bağlı Müesseselerde Çalışan tşçilere tlave Ödeme Yapılmasına Dair Yasa" gereğince. kamu işçisine ikramiye ödeme tarihleri belirlendi. Daha önce mart ayında yapılan ödeme, Ba- kanlar Kurulu'nca ahnan karar uyannca, 28 Şu- bat 1994 tarihine çekildi. Hükümet böylece. I Mart 1994 tarihinden itibaren, şubat ayı enflas- yonu üzerinden 3. altı aylık ücret zammını ala- cak olan yaklaşık 500 bin kamu işçisinin ikrami- ye tutarlannda 2 trilyon lira tutannda kesinti yaptı. Türk-Iş Genel Başkanı Bayram Meral, hükü- metın bu karannı eleştirerek, "Türk-tş Yönetim Kurulu, koalisyon hükümetini, bu karannı göz- den gecirmeye davet ederken, rüm memurlan ve tüm kamu kesimi işçilerini, önümüzdeki avlarda kazanılmış hakların ödenmemesi gibi bir tehlike karşısında şimdiden birlik ve beraberiiklerini daha da pekiştirmeye ve hazırlıklı olmaya çagırır" dedı. ıçın di: "Biz kamu çalışanlannın insan onu- runa yakışır bir ücret ve iş koşullarını ka- zanmasımn tek yolu, grevli toplusözle- meli sendikal haktır. Grevli ve toplusöz- leşmeli sendika, demokratik ve ekono- mik kazanımlarunız için olmazsa olmaz bir şarttır. Sorumlusu ulmadığımız eko- nomik krizin bedelini ödemeveeeğiz. Gün geçtikçe artan baskılara, saldınlara boyun eğmeyeceğiz." Sendikal örgütlenmede "grev ve top- lusözleşme"nin vazgeçilmez ilkeler ol- duğuna da dikkai çekilerek şu açıklama yapıldı: "Bu yasal düzenlemenin gereekleşme- si için siyasi partilere 1 marta kadar süre >erdik. Mücadelenıizin bir aracı olarak, seçmen gücümüzü kullanacağımızı, grev ve toplusözleşme haklaranızı ve vazgeçil- mez ilkelerimizi içermeyen bir yasal dü- zenlemenin day atılmaya çalışılması kar- şısında, ülke genelinde iş bırakarak, on- binlerle Ankara'da olarak böyle bir da- yatmayı engelleyeceğimizi bir kez daha açıklıyonız." Türk Kamu Sen Konfederasyonu'na bağlı memur sendikalan da, partilere yerel secimlerde oy vermeme kampan- yası başlattı. Türk Kamu Sen Genel Başkanı Ali Işıklar. hükümetin iki yılda güvenilirli- ğini yitirdiğini kaydederek, "Memur, yaşayamaz haie getirilmiştir. Ekonomik soykınma tabi tutulmuştur. Memunı al- datan ve sefaiete iten koalisyon hüküme- tine, demokrasinin en büyük silahı olan oylanmızla, iyi bir ders verme- nin zamanı gelmiştir" dedi. Ankara'daki memur sendi- kalannın başkan ve yöneticile- rinin, bugün yapılacak eylem nedeniyle, dün Ankara Ernni- yet Müdürlüğü'ne götüriildük- leri ve bilgilerine başvurulduğu bildirildi. Eğit-Sen Ankara Şu- be Başkanı Kemal Ünal ile Tüm Maliye-Sen Ankara Şube Baş- kanı Hasan Yağız'ın önce, gö- rüşme gerekçesiyle çağnlarak gözaltına alındıklan ileri sürül- dü. Ancak sendikacılar daha sonra serbest bırakıldılar. Em- niyet yetkililerinin sendikacı- lardan, bugünkü açıklamalan sırasında "taşkınlıkta bulunma- malanm" istedikleri öğrenildi. Eğit-Sen Ankara Şube Başkanı ' Kemal Ünal, emniyet yetkilile- rinin aksi halde daha önceİci yürüyüşte olduğu gibi müdahalede bulunup en- gelleyeceklerini belirttiklerini bildirdi. Ünal. "Sizi yine dağıtınz şeklinde uya- nda buiundular" dedi. Sendikalarla Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı arasındaki taslak çalışması, dün gerek- çesiz olarak iptal edildı. Kamu sözleşmelerinin koordinasyo- nundan sorumlu E)evlet Bakanı Bekir Sami Daçe de, memurlan "Sokağa dö- külmeyin, yasalan ihlal etmeyin" söz- leriyle uyardı. Daçe, hükümetin sendi- kalaria ilgili yasal düzenleme üzerinde çalıştığına dikkat çekerek, "ikide bir so- kaklara dökülmenin" yanlış olduğunu söyledi. Daçe, grevli sendika hakkının Anayasa'ya aykın olduğunu savundu. Hazine mülkleri saüşa çıkb Kamu açıklannı kapatmak için satışa sunulan gayrimenkulleriçinde, ahırdan tarlaya, bostandan 4 metrekarelik arsaya, mezarlıktan tek odaya kadar her türlü taşınmaz var ANKARA (Cumhuriyet Bü- rosu) - Kamu açıklannı kapat- mak için kaynak arayışına gi- ren hükümet. Hazine'ye ait gayrimenkulleri satışa çıkarma projesini uygulamaya koydu. Istanbul ve Ankara"da satışa sunulan gayrimenkuller içinde. arurdan tarlaya. bostandan ah- sap evlere, mezarlıktan tek oda- ya kadar her türlü taşınmaz mal bulunuyor. İstanbul, Ankara ve İzmir defterdarlıkları aracılığıyla ilk etapta toplam 446 parça Hazi- ne arazisi. 101 milyar 460 mil- yon 549 bin 999 lira muham- men (tahmini) bedelle dün satı- şa çıkanldı. Gayrimenkul satış- lannın, 1994 yılı boyunca aylık 400-500'erlik paketler halinde sürdürüleceği bildirildi. Ankara'da belediye imar planlannda, konut ve ticaret alanı olarak aynlan Hazine ara- zilerinden 80'i dün ihale yoluyla satışa sunuldu. Gazetelerde dün yayımlanan ilanlara göre Anka- ra Defterdarlığı, Çankaya. Ma- mak, Yenimahalle. Keçiören semtlerindeki 40 adet taşınmaz için toplam 17 milyar 460 mil- yon 549 bin 999 lira muhammen bedel belirlerken, İzmir Defter- darhğı. Çeşme'den Karşıyaka'- ya. Gaaemir'den Bomova'ya kadar bölgedeki 258 taşınmaz için toplam 32 milyar 714 mil- yon 640 bin lira değer biçıi. İstanbul Defterdarlığı Milli Em- lak Müdürlüğü de 148 adet taşın- maz için toplam 68 milyar 709 milyon lira muhammen bedel belirledi. Ankara ve İstanbul'da satışa çıkanlan gayrimenkuller arasında. 4 metrekarelik arsa- dan tarlaya, bahçeden eve, ahı- rdan, mezarlıktan tek odaya ka- dar her türlü taşınmaz bulunu- yor. İstanbul ve Ankara defter- darlıklannın açıkartırma ihale- leri, tatil günleri haricinde 1-30 mart tarihleri arasında yapıla- cak. İzmir DefterdarlığYrun ta- şınmazlan ise bağlı bulunduk- lan mal müdürlüklerince belir- lenecek tarihlerde saülacak. Ankara Milli Emlak Müdür- lüğü yetkilileri, 80 parça gayri- menkul için dün yapılan ihaleye ilginin büyük olduğunu belirte- rek yıl sonuna kadar yaklaşık 10 bin parça gayrimenkulun ayııı şekilde sauşa sunulacağmı bil- dirdiler. AtatürkçüDüşünceDerneğj'nindüzenlediği"Mustafa K e m a | ^deTİ v e Günümüz Türk GençUği" başhkh pe- nel, dün demeğin söyleşiye çağırdığı 50'nin üzerinde mankenle Mecidiyeköy Kültür Merkezi'nde gerçekleşti. Panele konuşmaa ola- rak Bedri Baykam, Cem Özer. Esin Afşar ve dernek başkanı Oğuz Gündoğdu katıldı. Panelde bir konuşma yapan Cem Özer. insan- lann ılkelen olması gerektığmı belirterek. "TGRT kanalından çok para da verseier; o kanala bir dakikalık bile program yapmam" dedi. Tansu ÇiDer'ın her konuşmasına "Şu ezan sesleri" diye başladığını belirterek. Imam Hatıp Okullannın çokluğundan yakınan Cem Özer, "Bu kadar imarru Türkiye'de ne yapacağız" diye sorduktan sonra sözlerini şöyle sürdürdü: "Her halde çok günahımız var ya da fran'a imam ihrac edeceğiz.'' Ressam Bedri Baykam da konuşmasında 1983 Özal dönemi sonrası insanlara "Köşe Dön- me"nin yollanrun öğretildiğini belirtti ve Kamuoyuna "Tüm özgürlüklennizi Atatürk'e borçlusunuz. Sonımluluk alın. günün 2 saatini çevrenize ayınn. Üstünüze düşeni yapmazsanız, kendi sonunuzu haarlarsıruz" diye seslendi. Sanatçı Esin Afşar da gençleri Türkiye'nin İran'a dönme tehlikesi karşısında uyardı. (Fotoğraf: UGUR GÜNYÜZ) Kübalılarla dayanışma günleri İstanbul Haber Servisi- Küba Dostluk ve Dayanışma Girişi- mi beş gün sürecek "Küba Gün- leri" düzenliyor. Yann başlaya- cak olan hafta boyunca fılm ve müzik gösterileri, resim sergisi ile bir panel düzenlenecek. Küba Dostluk ve Dayanış- ma Girişimi etkinliklerin amacını şöyle açıkladı: "Küba günleri, Birleşmiş MİJIetler'in 3 Kasım 1993 tarih ve 4816 sayılı karanna ABD hükümetinin derhal uyması tale- biyle gerçekleştiriliyor. Söz ko- nusu karar Küba'ya uygulanan ambargonun kaldırdmasuu, ABD'nin baskı politikasına da- yanak oluşturan Toriçelli Ya- sası'nın feshini, Guantanamo Deniz Üssü'nön kapatılmasım, Küba üzerindeki sürekli askeri tehdide son verilerek. Küba ile bağımsızlık temelinde yeniden ilişkiye girilmesi hükümlerini içeriyor." Küba Büyükelçiliği'nin de kat- kıda bulunacağı etkinlikler 27 şubata kadar sürecek. Sembol olmuş bir fotomuhabiri ORHAN ERİNÇ Basınımızın büyük ustalann- dan Selahattin Giz'i de yitirdik. Gazeteciligin ağabey-kardeş. usta-çırak ilişkileri ile sürdürül- düğü bir dönemin sonlannda mesleğe giren bizirn gibi ara ku- şak gazetecileri için gerçekten sembol olmuş ve bunu sonraki kuşaklarda da sürdürmüş bir foto muhabiriydi. Kendisini. gazeteciliğe başladığım günJer- den birinde Milli Eğitim Mü- dürlüğü'ndeki bir basın top- lantısında görmüştüm... İnce uzun masada basın top- lantısının başlamasını bekler- ken kapıdan, herkesi saygıyla selamlayan bir beyefendi girdi. Oturdu. Bizler gibi dinlemeye başladı. Gözü hep Milli Eğitim Müdürü'ndeydi. Sonra hiç beklemedigim bir şey oldu. Elini sol ce- bine soktu. Çıkardığında, küçük bir fo- toğraf makınesi (Leika) tutuyordu. Ayannı yaptı. Deklanşöre bir kere bas- tı, makineyi tekrar cebine koydu. Yine saygıyla izin istedi ve aynldı. Kim oldu- ğunu kıdemli arkadaşlara sorduğumda "Cumhuriyet'in Fotoğraf Servisi Şefi Selahattin Bey" dedıler. Daha dün gibi SelahattinGiz'i kaybettik Gazeteci Selahattin Giz (80), önceki gün İstanbul'da vefat etti. Giz'in cenazesi, bugün Şişli Camii'nde kılınacak öğle nama/mın ardından Beylerbeyi Küplüce Mezarlığı'nda toprağa verilecek. 1914 yılında Selanik'te doğan Selahattin Giz, Balkan Savaşı sırasında Istanbul'a göç etti. Galatasaray I isesi'nde sınıf arkadaşı olan Doğan Nadi ile fotoğraf çalışmalarına başladı. Giz. mesleğe 1932 yılında Cumhuriyet Gazetesi'nde başladı. Emekli oluncay a kadar mesleğini gazetemizde surdüren Giz, nadide bir Atatürk fotoğraf koleksiyonuna sahipti. Bu fotoğrafların bir bölümünü de "Fotoğraflarla Ataiürk" Lsimli kitabında vayunlandı. 1985 yılında aldığı Burhan Felek Hizmet Odülü gibi birçok ödüJ sahibi olan Giz, Basın Şeref Kartı sahibiydi. geliyor, ama 38 yıla jnerdiven dayamış bir arular dizisinin başlangıa. Sonra Cumhuriyet'te uzun süre birlikte olduk. Çalışma sırasında ne kadar ciddiyse, boş zamanlannda da o kadar "faaşan bir çocuk" gibiydi. İnsanlara takılmak- tan, işletmekten büyük zevk alırdı. Doğan Bey'in (Nadi) Galatasaray Li- sesi'nden sınıf arkadaşı olarak Cumhu- riyet'e geliş gidişleri sırasında başlamıştı fotomuhabirliğine. Biz ona hep "Sela- hartin Abi" derdik. O ise bizlere hiç şaş- maz bir bicimde adlanmızdan sonra ya "beyefendi" ya da "hanımefendi" sıfat- lannı eklemeden konuşmazdı. "Agop'un Kahvesa" denilen ressam Agop Arad i!e üstat Elif Naci'nin oda- lanna geldığinde tam bir şamata ko- pardı. Odada Seuni Andak da olursa tartışmalann keyfıne doyamazdınız. Fotoğraf çekmesini sevdiği kadar ko- nuşmayı da severdi. Bir kez bunun aksi- ne tanık oldum. 1985 yılında. Türk basınına seçkin hizmetler vermiş ustalar için konulmuş Burhan Felek Basın Hizmet Ödülü'ne layık görülmüştü. Cemiyetteki göre- vim nedeniyle ödülü aldıktan sonra kendine söz verdim. Hayrettir, sadece teşekkür ve mutluluk belirten birkaç cümle söyleyebildi. Belli ki -ve belki de ilk kez- çok heyecanlanmıştı. Son aylardaki en büyük ya- kınması fotoğraf çekememek- tendi. Biz fark etmiyorduk, ama "EKm titriyor" diyordu. Atatürk "ün son yıllanndan başlayarak siyasal ve sosyal ta- rihimize yalnız tanıkhk etmekle kalmamış, bunlan başlangıçta imalatı olan ve magnezyum to- zunun ateşlenmesiyle çalışan flajınm da yardımıyla belgeye dönüş- tünnüştü. Bu yüzdendir ki eski bir tarihi olaya veya Istanbul'un köşelerinden birinin eski halini gösteren bir fotoğrafa ihtiyaç duyulsa her gazetede "Selahattin Giz'in arşhinde mutlaka vardır. Bir arayalım" diye düşünülürdü. Selahattin Ağabey artık yok. Ama gazeteler, dergiler ve ansiklopedilerde imzalannı. içimiz burkularak da olsa görmeye devam edeceğiz. ARAYIŞ TOKTAMIS ATES Kûrt Çalap Çingen Oynar... Ilginç bir deyiştir bu "Kürt çalar, Çingen oynar." Bir yanda dağ gibi sorunlar dururken; kimilerinin kendileri- ni eğlenceye vurduklarını, sorunları gözardı ettiklerini betimler. Işlerin şirazesinden çıktığını ifade eder. Dr. Ufuk Uras da mahkemede öyle demiş. Aynen şöy- le konuşmuş: "Bizim burada yargılanıyor olmamız bile, işlerin şirazesinden çıktığını gösteriyor." "Ne mahkemesi, ne yargılaması bu?" diyeceksiniz. Efendim, hocası ve meslektaşı olmaktan hep onur duy- duğum Yrd. Doç. Dr. Ufuk Uras, aynı zamanda bizim Mezunlar Cemiyeti'nin Başkanı'dır. Yani İstanbul Üni- versitesi iktisat Fakültesi Mezunları Cemiyeti'nin. Yıllar- dır, "Artık yoruldum, başkaları bu görevi üstlensin"der, bizler bırakmayız. ' Pek güzel, yürütüyorsun, senden iyi yapacak kimse yok" deriz. O da çaresiz devam eder. (Acaba naz mı yapıyor dersiniz)? Bizim Mezunlar Cemiyeti heterojen, yani türdeş olma- yan bir üyeyapısınasahiptir. İstanbul Üniversitesi İktisat Fakültesi'nin tüm mezunları üye değildir, ama bir kısmı pasif durumda olsalar bile, çoğu üyedir. Eli kanlı katiller dışında her düşünce ve inançtan insanlar bir aradadır. Taksim'deki güzel lokalde akşamları ufak ufak demle- nenlere de rastlarsmız, iftar sofraları kuranlara da. Yani o çatı altında her düşünce özgür ve saygındır. Hele yaşlı ağabey ve ablalarına çok saygı gösterirler. (Tabii yöne- time talip olmazsanız). istanbul Üniversitesi İktisat Fakültesi Mezunları Cemi- yeti'nin "İktisat" ad\ı aylık bir yayın organı vardır. Nere- deyse yarım yüzyıllık bir dergidir ve üyelerin her türlü yazı ve araştırmalarına açıktır. Gençliğimde bir süre de ben çıkarmıştım. O zamanlar pek reklam toplayamaz- dık. Ve Şeref özgendl, birilerine inat tüm masraflarını üstlenmişti. İktisat dergisi zaman zaman kaliteli bir der- gi olarak yayımlanır. Kimi zaman kalitesi biraz düşer, yani kan yitirir. Ancak bilebildiğim kadarıyla en eski ikti- sat dergisidir ve bana sorarsanız hiçbir zaman şimdiler- deki kadar kaliteli olmamıştı. Gerek teknik vfe gerekse içerik olarak. Derginin Yazıişleri Müdürü Hakan Gûlbağ adında ta- nımadığım ya da şimdi ayrımsayamadığım bir genç. Ufuk Uras da Mezunlar Cemiyeti'nin Başkanı olarak derginin sahibi durumunda. iktisat dergisinin Eylül 1993 sayısında araştırmacı- gazeteci Ragıp Ouran'ın "Kürt Çalar, Çiller Oynamaz" başhkh bir yazısı yayımlanmıştı. Yazıyı okuduğumda "esprianiayışını" pek sevmemiştim. Ama derli toplu bir değerlendirmeydi. Hiç kimse herkesi memnun etmek zorunda değil elbette. Ne de olsa memleketimizde de- mokrasi var... (mı acaba)? Derken "uyan//f"savcılarımı- zın bu yazıda suç unsuru bulduklarını duyduk. Derginin sahibi, yazıişleri müdürü ve yazar; Devlet Güvenlik Mahkemesi Cumhuriyet Başsavcılığı'nda sorgulandı. Güldük. "Nasıl olsa dava açmazlar" dedik. Davayı da açmazlar mı? Vallahi pes. Duruşmalar sürüyor. Perşembe günü, yani şubatın 24'ünde, gene yargıç karşısına çıkacaklar. Kendi ara- mızda kimi zaman dalga geçiyoruz, ama işin şakaya ge- lir yani dakalmadı gibi. Mahkemenin gidişatı üzerine bir şey yazamıyorum. Malum, sürmekte olan davalar hakkında yazı yazamaz, değerlendirme yapamazsınız. Suç olur. Tabii SHP yöne- ticileri, Nurettin Sözen, Ergün Göknel gibi "solcu" kişi- leryargılanırken istediğinizi yazabilirsiniz. Ozamansuç olmaz. Zaten bizim demokrasimizde yasalar; sağ için farklı uygulanır, sol için farklı. Aynı biçimde, yasalarımız zengin için farklıdır, fukara için farklı. (Toplumun değer yargıları da bu yönde değiştiriliyor zaten). Zenginin lüks otellerdekumaroynaması, "eğlence'dir,fukarakahve- de oynarsa "suç "olur. Zenginin babası belirsiz bebeği, "yasak aşkın meyvesi"d\r, fukaranınki "zina "ya girer. Garip bir gidişimiz var. Her yani "çifte standart" deni- len ve bulaşıcı olan bir hastahk sardı. Kimileri, "Beni yargılayamazsınız, ben hesabımı Mahkeme-i Kiibra da veririm" der, kimileri böyle yazılardan ötürü yargılanır. Allah sonumuzu hayretsin. Dr. Ufuk Uras, böyle bir mahkemede ve böyle bir ko- nuda sanık değil; olsa olsa "bilirkişi" olabilecek nitelikte bir siyaset bilimcidir ve konunun uzmanıdır. Ama kade- rin cilvesine bakın: Yargılanıyor... TV'de değişiklik 'SemSeviyorum Roso 9 'erkertsoateahıuh TV Servisi- Show TV dün ya- yımlayacağını açıkladığı "Seni Seviyorum Rosa" adlı filmi bu- gün ekrana getiriyor. Son dönemde tüm özel TV- lerde, neredeyse günü gününe yapılmaya başlanan değişiklik- lere Show TV yeni bir "tarz" ek- ledi. Pazartesi günü yayın akışı- na aldığı filmi bir gün sonraya erteledi. Show TV Program Mü- dürü Faruk Bayhan gazetemize yaptığı açıklamad.\ "Filmin daha erken bir sakttc yayımlana- rak daha çok insan tarafından iz- lenmesini hedefledik" göriişüne yer verdı. Film pazartesı günü 23.30'da ekrana gelecekken, böylece 45 dakika daha erkene alınmış oldu. "Seni Seviyorum Rosa" bugün 22.45'te yayımla- nacak. "Seni Seviyorum Rosa"nın daha erken yayımlanabilmesi için yapılan program değışikli- ğinde dün yayın akışına ahnan film ise Cüneyt Arkın ve Orhan Günşiray'ın başrollerini paylaş- tıklan Sdahaddin Eyyubi" oldu. Show TV'nin degişikliği sonucu, bugün yayımlanması gereken "Zorro" adb dizi ile "155 Polis İrodat", "Aramyor" adb "reality show"lar da yayı- ndan çıkanldı. Buna göre ka- nalın bugün 13.10 - 02.30 arası- ndaki yayın akışı ise şöyle ola- cak: 13.10 Saklambaç 13.40 Yabancı Film: Öldürme Göre\i 15.20 Yerli Film: Yağmur Alündaki Kedi 16.50 Ağız Tadıyla Tencere Sohbetleri 17-OOÇarkıfelek 17.30 Yerli Film: Yannsız Adam 18.55 PlastipShow 19.00 BaşSayfa 19.30 Haber 19.55 SporSayfası 20.00 Yerli Film: Gülen Göz- ler 21.45 Dizi: Sevginin Gücü 22.45 Yerli Film: Seni Sevi- yorum Rosa 00.20 Plastip Show - Haber 00.30 Yabancı Film: Kayıp Aşk Davası 02.00 Dizi: Şirket Sırian 02.30 Kapanış.