Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
10KASIM1993ÇARŞAMBA CUMHURİYET SAYFA
DUNYADAN
vietnam
•
Insan
haklan
sicüi
düzelmiyorİnsan haklan gruplan Vietnam'ı
seçkin bır siyasal tutukluya kötü
davranmakla suçluyor.
İnsan haklan savunuculan ve
yabancı dıplomatlar. Vietnam'ın
hükümete karşı yönelttiği sert
eleşüriler ve demokratık bir
harekeü örgütleme çabalan
nedeniyle son on beş y ılın büyük
bır bölümünü hapishanede
geçıren seçkin bır sı>asal
tutuklusuna kötü davrandığına
ilişkin raporlar almakta olduklan
belirtiliyor.
Söz konusu hükümlü Nguyen Dan
Que'nın sağlık dunımu oldukça
kötü. İnsan haklan savunuculan
ileQue'nin ABD'deki ailesı, 51
yaşındaki radyolojı uzmanının
Güney Vietnam'daki bir
tutukevınde hücre hapsine aüldığı
ve ağır ış görmek zorunda
bırakıldığına ılışkın guvenılır
haberler aldıklannı söylüyorlar.
Que hakkındaduyulan kaygılar
ağustos ayında, o sırada
Vietnam'a bir ziyaret yapmakta
olan Senatör Charks S. Robb'ın
Que ile yapacağı görüşmemn
Vietnamh yetkiülerce kesin olarak
iptal edılmesı üzenne
yoğunlaşmışü.
Devlet Bakanlığı ve Robb,
Que'nin ıçınde bulunduğu kötü
durumu Vietnamlı yetkihlerle
yapüklan son görüşmelerde
gündeme getirip, Que'ye yönehk
kötü tutumun Vietnam'la ABD
arasındakı dıplomatik ve tican
ilişkilerin normalleştırilmesi
sürecinı yavaşlatacağını behrttiler.
Que'nın ailesince, hapishaneden
dışan kaçınldığı belirtilen 29
ağustos tarihlı. elle yazılmış bır
mektupta Que, Ross'la yapacağı
görüşmenin iptal edilmesının
kamuoy unda varatlığı kötü
etkiden dolayı. Hanoi
hükümetinın kendisinden "öc"
almaya çalıştığını dile getiriyordu.
Quemektubunda, "Hûkümet,
Senatör Charies Robbia
yapacağım görüşmenin
gerçekleşmemesinden sonra.
siyasal tutuklulara karşı birçok
baskı ve terör önlemleri
uygulamaya başladı" diyordu.
Vietnamriükumetiıse doktora
kötü davrandığını reddediyor.
Gecen hafta Hanoi'de yaptığı
açıklamada Dışişleri Bakaru,
Que'nin durumunun gayet iyi
olduğunu. normal olduğunu ve
ağır iş görmeye zorlanmadığını
söyledi.
Vietnam'ın komünist hükümeü
son yıllarda yüzlerce siyasal
tutukluyu serbest bıraİcarak
imajını güçlendirmekle birlikte,
Que'nın de aralannda bulunduğu
demokrasi yanhsı etkın
kampanyalar yürüten
muhalıflerini tutuklamayı
sürdürüyor.
Robb geçen ay Vietnam Dışişleri
Bakan Yardımcısı Le Mai iİe
yaptığı görüşmede. "Dr. Que'nin
sağlığı ve huzuruna du>duğum derin
ilgiyi bir kez daha dile getiriv orum.
Komünist yetkililer Que\ i ağır iş
görmeye zorlaınaktadır. Acımasız
koşullar, hiç kuşkusuz sağlığmm
bozulmasına yol açmaktadır" dedi.
Llusal İlerleme Cephesi olarak
adlandırılan demokrasi yanlısı bir
gnıp kurduktan sonra 1978'de
"isyancı" suçlamasıyla tutuklanan
Que, yargılanmaksızın on yıl
boyunca hapishanede kalmıştı.
1988'de serbest bırakılmasından
sonra demokrasi ıçın mücadele
edecek yeni bir grup kurdu ve
1990'da yenıden tutuklandı. Bir
sonraki yıl yapılan
yargılanmasında "Halk İktidarTnı
devirmeye çabşan etkinliklerT
yüzünden suçlandı Queşuanda.
yargılaması sonucu giydiği yirmi
yıllık hapis cezasını çekiyor.
The New York Times
Avrupa Konseyi
Kredilerde
yolsuzluk
STRASBOLRG (AA) - Avnıpa
Konseyi'nin, Sosyal Kalkınma
Fonu'nda yolsuzluk vapıldığı.
kredilerin ciddi projeler ıçın veril-
mediği, verilen kredılenn de ülke-
ler tarafından öngörülen projeler-
de kullanılmadığı ileri sürülüyor.
Avrupa Konseyi'nin direktifi üze-
rine, konu ile ilgili olarak araştı-
rma yapan uzmanlar komitesinin,
Sosyal Yardım Fonu'ndan verilen
kredilerde yolsuzluk yapıldığı yo-
lunda rapor hazırladığı bildirili-
yor.
Raporda, verilen kredilenn dogru
yerlerde kullarulması için fon ta-
rafından gerekli deneümin yapı-
lmadığı da ıleri sürülüyor. Usulsüz
kredi verilmesinde, 1979yılından
buyana, Sosyal Kalkınma Fonu
Genel Müdürü olarak çabşan, Ro-
ger Van Den Branden suçlanıyor.
Sosyal Kalkınma Fonu Yönetim
Kurulu'nun, bu hafta Strasbo-
urg'da yaptığı toplanülara katılan
Van Den Branden'in suçlamalan
kabul etmedıği bildınlıyor.
Banş,Hamas'ıngücünü azaltiyor
Shc Jfa» JJork eûncs
-m- zak Rabin ve Yaser Arafat'ın
I banş pakünı mühürlemek
A amaayla Washington'da el
sıkıştıklan gün, Gazze kutlamalara
sahne olurken, Atıf Advan aynı
kentte yer alan İsrail ordusuna ait
bir merkezde gözleri kollan bağlı
oturuyordu.
Atıf Advan. "Hapishaneran dışın-
dan şarkılar söyleyen kalabahğın sesi
geüyordu. İçerde ise Arafat yanlısı
tutuklulann sevinç çtğlıkları işjtüi-
yordu" sözleriyle anlatıyor o günü.
Tarih. 13 eylülü gösteriyordu. Ha-
mas adıyla bilinen Filistin İslami
İsrail ile FKÖ
arasındaikiyıl
boyunca süren ve
hiçbir sonuca
varmayan görüşmeler,
Hamas'ın Filistinliler
arasında sevilmesini
sağlamıştı. Ancak
FKÖilelsrail'inbir
anlaşmaya vardığı şu
günlerde, Hamas
giderek gözden
düşüyor.
Direnış Hareketi'nin önderlerinden
biri olan Advan, sürgünde bulundu-
ğu Güney Lübnan'dan döndüğü 9
evlülden sonra birkaç gün gözaltın-
da tutulmuştu. Geçtığirnız aralık
ayında Filistinliler tarafından dü-
zenlenen bir dızi saldınntn ardın-
dan, İsrail tarafından sürgüne yolla-
nan 400 İslama militanın neredeyse
yansı da onunla birlikte ülkeye geri
dönmüştü. İsrail. sınırdışı edilen di-
dün'de eğitilmiş Filistin polisinin, o
ülkelerde kullanılan yöntemlerin
eşini şeriatçılara karşı kullanabilece-
ği uyansında bulunuyorlar. Hamas
tetikçilennin İsrailli askerlere ve
göçmenlere yönelttiği saldınlar po-
lis tarafından engellenmeye çabşıb-
rsa çatışma olma olasıbğının yüksek
olduğunu belirtiyorlar.
Sınırdışı edildikten sonra geri dö-
nen İslam Üniversitesi akademik
ılişkiler dekanı Salim Salamah, "En
önemli konu. polisin halk için mi çah-
şacağı yoksa Mısır ya da Cezayir'de
olduğu gibi halka karşı mı çalışaca-
ğı" dı>or ve eklıyor: "Karşıt grupta
olduğumuz için mezunlarunıza hükü-
mette iş verilıneyeceğinden ve halkı-
mıza izin, nıhsat ve ehlivet gibi hak-
ların tanınmayacağından korkuyo-
rum."
İ Hamas seçimlere
katılacak mı?
Hamas örgütü tsrail ile FKÖ arasında imzalanan banş antlaşmasım çeşitli gösterilerle protesto etmişti. (Fotoğrai: RELTERj
ğer kişılenn de bu yıl sonuna kadar
gen dönmelerine izin verdi.
Gazzedeki İslam Üniversitesi'-
nde polıtika bilimi ve tarih dersleri
veren Advan. döndüğünde bambaş-
ka bir kent buldu. Gazze'nin her
yarunda Filistin bayraklan dalgala-
nıyordu. Binalar, Ârafat'ın resimle-
riyle süslenmişti. Binlerce Arafat
yanbsı yürüyüşlere ve toplanülara
katıbyordu. Sokaklan Filistin Kur-
tuluş Örgütü taraftarlan doldur-
muştu. İsrail'le yapılan banş antlaş-
masına şiddetle karşı çıkan Hamas,
bir anda kendini savunma durumu-
nadüşmüştü.
İsrail ve Filistin arasında hiçbir
sonuç vermeden iki yıl boyunca sür-
dürülen görüşmeler sırasında halkın
umutsuzluğu arttıkça. Hamas'ın da
popülerliği artmıştı. Filistinliler'in
Gazze şeridindeki özerkbği konu-
sunda anlaşmaya vanlması Ha-
mas'ın popülaritesini büyük ölçüde
sarstı. Hamas, İsrail ve Filistin ara-
sındaki anlaşmayı hızlandırmak ça-
basıyla İsrailli askerlere ve sivillere
yönelik kimi zaman öldürücü ola-
bilen düzenli saldmlarda bulunduy-
sa da. örgüt şu anda politik bir
şaşkınbk içerisınde.
ısraıl'in Gazze'den çekılmek için
hazırlıklanru sürdürdüğü şu günler-
de Hamas, İsraıl'ın FKÖ'ye meşruı-
yet tanıdıjn ve İslama mılıtanlara
karşı örgütle ışbırbğı ıçıne girmeyı
umduğu yeni bir politik sahneye
uyum sağlamak zorunda. Hamas
önderleri, FKÖ'nün Mısır ve Ceza-
yir'deki laik hükümetlenn yapuğı
gibi, gelecekteki özerk bır düzenle-
me içinde, yetkisinı İslamcı muhalif-
lennı bastırmak ıçın kullanacağın-
dan endişe ediyorlar Mısır ve Ür-
Hamas'ın yayımladığı bildirilerde
özerklik planlanna karşı ödün ver-
meyen mücadele yeminleri edilmesi-
ne ve Filistinülerin İsrailli askerlere
ve göçmenlere saldmlarda bulun-
malan için teşvik edıhneye çalışıl-
masına karşın, ortaya çıkmaya baş-
layan yeni pobtik düzenın dışında
kalmama ısteğini yansıtan bazı ya-
tışüncı sesler de var.
Geçenlerde bır Fibstin gazetesi,
Lübnan'dan dönen sürgünlerin ara-
sında yer alan ve İslam dünyasının
önde gelen din adamlanndan olan
Şeyh Hamit Bitavi'mn "FKÖ'nûn
iilkemizin bir bölümünü ele geçirme
çabalanna karşı değiliz" şeklındeki
sözlenne yer verdi Şeyh. öte y andan
Filistin'in hıç bir bölümünden vaz-
geçemeyecekleri konusunda da ısrar
ediyor.
Advan, Hamas'ın "oylamanın bir
polirjka ortaya koyabilecek yetkiye
sahip bir hükümet ve Parlamento için
yapdması koşuluyla" önümuzdekı
yıl düzenlenmesi planlanan seçimle-
re katılabileceğini bebrtiyor.
Italya, Aldo Moro dosyasını yeniden açtı
S
avaş sonrası İtalya'sına en bü-
yük darbeyi indiren Aldo Mo-
ro'nun kaçınlması ve ardı-
ndan da öldürülmesi olayından on-
beş yıl sonra, araştırmacıİar cinayet-
ten vanhş kişinin suçlandığı ve
yargılamalardaki iddianamenin ha-
talı kurulduğuna ilişkin yenı kanı-
tlarla karşı karşıya kalmış durum-
dalar. John F. Kennedy cinaycu
nasıl Amerikalılann kafalanna
kazıb ise, Moro davası da İtalyan-
lann zihinlerinde sabit fıkre dönüş-
tü ve 1963'de Teksas'daki cinayet
gibi,eskı başbakanın 1978'deki katlı
de sonu gelmez bir komplo kuram-
lan dalgasına yol açtı.
Eğer kanıtlanabilseler, sÖ2 konu-
su kuramlann bugün halen hayatta
olan pob'tikacılan da ışın içjne kanş-
tıracak olması ilginç. Işte Italyanla-
nn ülkenın büyük bır rüşvet ve yoz-
laşma skandaiyla karşı karşıya ol-
duğu, siyasal ve ekonomik değişıme
gereksindiğı bir dönemde, söz ko-
nusu kuramlan böylesine büyüle-
yia bubnalannın nedeni de bu.
Olay, buradaki .\merikan asker-
lerine karşı Kızıl Tugaylar hareketi-
nin yeniden gündeme geüyor gibi
göründüğü şu sıralarda yeni bir
önem kazanıyor. 1970'lerde Av-
rupa'daki kent gerilla çetelerinin en
acımasızlanndan bin olan Kızıl Tu-
gaylar, o dönemde Moro'nun kaçı-
nlması ve öldürülmesinden sorumlu
tutulmuştu.
Geçen ay Amerikan askerlerinin
Bosna-Hersek üzerinde devriye
uçuşlan yapmak için kullandıklan
Aviano hava üssünde silahlar patla-
dı. Kızıl Tugaylar'ın üç üyesiyle bir-
likte dört örgütlü suç zanlısı iki haf-
ALDO MORO
STATO ASSASSINATO
Kızıl Tugaylarm Aldo Moro'yu öidürmea ûlkede tepkiyle karşılanmtştı. (Fotoğraf:REUTER)
ta önce tutuklandı; polis, üst düzey
işadamlannm kaçınlmasını hedefle-
yen, büyük bir beceriyle haarlanrruş
planlar ele geçirdı.
İçişleri Bakanı Nicola Mancino te-
röristlen yetersiz kanıt nedeniyle
serbest bırakırken, bazı yorumcular
terörizmin yeniden canlanmasından
duyduklan korkulan dile getirdiler.
Geçen ay. içlerinde Kızıl Tugay-
lar'a bağlı eski teröristlerin de bu-
lunduğu. Moro cinayetınde rol oy-
nayan kişilerin tanık olarak verdik-
leri ifadeler, faıllerin yargılandığı sı-
rada iddianamede yer alan olaylarla
karşıtlıklar sergilıyordu.
Tanıklann verdikleri ifadeler ara-
sında en çarpıcı olanı da, Kızıl Tu-
gaylar'a üye eski bir terörist olan
Adriana Faranda'nın soruşturmayı
Çingenelere Macaristan da yurt değil
Slovak sınınnda eski bır en-
düstri kenti olan Ozd'da yer
alan büyük apartman bloku,
kirb pencereleri ve çevredeki çöp
yığınıyla boş ve sahipsız gibi görü-
nüyor.
Dört katlı binanın bahçesı insan-
larla dolu. Çamaşırlar sıra sıra
asılmış, çocuklar. geçen yıl sanbk
salgınına yol açan fare yuvası çöple-
rin ve pislığin içinde oynaşıyor. Bina
sakınlerinin hemen hemen tümünü
Çıngeneler oluşturuyor. Bu Çinge-
neler, Ozd'un bir yüzyıldır geçimini
sağlayan çelik fabrikası ve kömür
madeni, üretimlerini yanya indirdi-
ği ya da kapatıldığı zaman işten
çıkanlmıştı.
IÇalışma yaşına gelmiş
Çingenelerin hepsi işsız
Eskiden 2-3 bin kişiye iş olanağı
sağlayan maden, 199İ'de kapatıldı.
Bir zamanlar 14 bin işçinin çabştığı
fabrikada şimdi 2 bin kişi çalışıyor.
Komünistlerin tam istihdam po-
litikasının yerini serbest pazar eko-
nomisine bırakması ve hükümetin
kar getirmeyen girişimlere yaptığı
teşvikleri kesmesi üzenne Ozd'un 22
bin kişilık işgücünün yaklaşık yansı
işinı kaybetmış. A^mlıklar kurulu
başkanı Sandor Agyagasi. kentte ya-
Tarih boyunca en son işe alınıp, en önce kapı dışan
edilen Çingeneler, pazar ekonomisinin sosyalist
sistemin yerini aldığı Macaristan'da da ekonomik zorluklann
faturasınıödüyor. ÇoğuÇingene, sosyalizmgünlerini
özlemle anıyor.
şayan 8 bin Çingene arasındaki iş-
sizlik oranının yüzde 90'dan fazla
olduğunu söylüyor. Halen çelik fab-
rikasında çalışan Agyagasi. "Çalı-
şma yaşına ulaşmış iş sahibi tek bir
Çingene bOe görmek olanaklı değil"
1
diyor. Mühendıs \e öğretmen olan
Agyagasi, Çingene değil.
Tarih boyunca işe hep en son ab-
nan ve en önce işten çıkartılan Ma-
car Çingeneleri arasındaki işsizlik
oranı, yüzde 40-45'lere vanyor. Bu
sayı. tüm ulus çapındaki işsizlik
oranının üç katına eşıt. Hükümet
yetkilileri ve Çingene örgütlerinin
önderlen. 10.5 milyon nüfusluk bu
ülkede yaşayan Çingenelerin
sayısının 500 bin olduğunu söylü-
yor.
Geçenlerde bir öğleden sonra Sa-
rolta Horvath (42). sekiz yaşındaki
kızıyla. kendisi de sekız yaşında bir
kız ^ocuğu annesi olan dığer bir
kızını, Eva Bari'yi(25) ziyarete gıt-
mişlerdi. Her iki kadın da bo-
şanmıştı ve işsizdı.
Kızına yemek olarak en son ne
yediğini sorduğunda, Eva Bari yü-
zünü elleriyle gizleyecek kadar
utanıyordu.
Itşsizlik parası
kesilivorkesiliyor
Annesi onu yüreklendirdi: "Anlat
ona". Eva. sessızçe oturmaya devam
ederken, annesi onun ve küçük
kızının en son geçen sabah boğaz-
lanndan bir şeyler gcçtığini söyledi.
Kahvaltı. bir dilim ekrnek ve bır
bardak kakaodan oluşuyordu.
Bayan Bari kurye olarak çabştığı
çelik fabrikasındaki işini, tüm bö-
lümle birlikte 1992 kasımında kay-
betmişti. Annesi de aynı tarihte işin-
den çıkanlmıştı.
Her ikisı de. gelecek mayısa kadar
yaklaşık 68 dolarhk bır işsizlik aylığı
alacak. Mayıs ayında a> lıklar 64 do-
lara inecek. bu üç ay böyle sürecek.
sonra da tamamen İcesilecek.
Agyagasi kendısiyle yapılan gö-
rüşmede. aylıklan da kesıldikten
sonra kadınlann yabıızca beledıye-
nin hayırseverliğine bağlı olarak ya-
şayacaklannı belırtti. &d'daki Çin-
genelenn çoğunun işsizlik ödenekle-
rini tümüyle almış olduklannı da
sözlenne ekledi.
Agyagasi. "İnsanlar hırsızlık yapı-
yorlar, çünkü açlar" dıyor. İki yıl
önce madentn kapanması üzerine
altı yaşındaki küçük çocuklann bile
yiyecek çalarken yakalandığını da
belirtiyor.
Bayan Bari ile Bayan Horvath
binalannm, işten çıkanlmalanndan
hemen sonra h'arabeye döndüğünü
söylüyor. Bari ve Horvath. bazı
"kötü" Çıngelerin apartmanlann
onünde bağdaş kurup ıçkı içtıklerinı
ve kimı zaman bıçak bıle kullandı-
klan kavgalara giriştiklerini anlatı-
yorlar.
Agyagasi. kentin yetersiz kaynak-
lannın bu kış insanlann açbktan öl-
meleri ya da soğuktan donmalanna
karşı daha fazla önlem alınmasına
olanak vermediğinı ifade ediyor.
ISosyalizme duyulan
özlem
Bayan Bari oturduğu daireyı
mutfağındakı ocakta odun yakarak
ısıtmaya calışacağını söylüyor; an-
cak, odununu hırsızlara karşı koru-
yup koruyamayacağından kuşku
duyuvor. Elektriklı bir ısıtıcısı var
ama. elektrik faturalannı ve kirayı
zaten aylardır ödeyemiyor.
Bayan Horvath'a komünist reji-
me geri dönüşü terah edip etmediğı
sorulduğunda. "Elbette!"" dıyor.
Her ıkıside bu soruya, sanki soru
kendı kendisıni yanıtlıyormuşcasına
içten bir şaşkınlıkla karşıbk venyor:
"Eski hükümet zamanında çok daha
iyi yaşı>orduk. yaşadığınuz çevre de
çok daha iyiydi. Herkesin bir işi
vardı. İnsanlar içki icmezlerdi. Sabah
herkes işe giderdi; kimsenin hırsızlık
yapacak zamanı yoktu. Şimdi ise, her
şey çok daha kötüleşti."
Henry Kamm
The New York Times
yoirütenlere. 55 gün süren bir tutuk-
İuluktan sonra Moro'yu öldürmek-
ten suçlu bulunan Prospero Galli-
nari'nin (Bır Kızıl Tugaylar üyesi
olarak kendisi de cınayetın sorum-
luluğunu kabul etmekle bırbkte) bu
cinayetı işlemediğinı söylemesiydı.
Faranda, Moro'nun Roma'daki
bır apartman dairesındekı tutsaklığı
sırasındaki, dördüncü kişiyı de ta-
nımladr Germano Maecari. Önce-
den, Moro'nun başına gelen tüm bu
olaylar sırasında faillerin yalnızca
üçü tanımlanabilmişti.
Maccan, o sırada Moro soruştur-
masına dahil edilmemıştı. Şımdıyse
Faranda'nın tanıklığı sonucu ola-
rak kendisine yöneltilen cinayet,
adam kaçırma ve terörist bır gruba
üye olmak suçlamalannı reddettı.
Faranda'nın verdiğı ifadelerin ak-
sine. bır başka eski Kızıl Tugaylar
teröristi olan Mario Moretti, uzun
süren suskunluğunu iki hafta önce
iki İtalyan gazetecisıyle yaptığı gö-
rüşmede bozarak, öldürücü atışlan
kendisinin tek başına yaptığını açık-
ladı.Moretti "Bu işi kesinlikie bir
başkasına btrakmazdHn" dedi. Fa-
randa ıse tam tersine araştırmacıla-
ra Moretti'nin cinayeti Maecari ile
birlikte ışlediğini söyledi.
Cinayetten suçlu bulunan Galli-
nan sol içenkb İİ Manifesto gazete-
sine gönderdığı bır mektupta bunun
"halkın ağaçlardan ormanı göreme-
mesini" sağlamak ıçın yapıldığmı
behrterek. söz konusu çelişkileri bir
kenara itti. Gallınari şu anda ömür
boyu hapis cezasını çekiyor.
Moro, 16Mart 1978'de, arabasıy-
la Meclis'e giderken kaçınlmış, beş
koruması öldürülmüştü. Moro, 55
gün sonra, tutsak olarak tutulduğu
apartmanın garajında vuruldu ve
cesedı daha sonra Roma'nın merke-
zınde parkedilmış bır kamyonun
kasasında bulundu.
Bu gizemli gelışmelerin temebn-
de, Moro'nun kendisini kaçıranlara
ne söylediği sorusu yatıyor. Moro'-
nun sorulara verdığj >anıtlardan
oluşan bir çabşma hazırla>an Fran-
cesco Bisctone'ye göre, 1978 ve
1990"da Milano'da Kızıl Tugaylar'a
ait bir örgüt evinde bulunan belge-
lerden. politikaanın yazdıklannın
bir kısmının esrarengız bir biçimde
çıkanlmış olabıleceğı anlaşıhyor
Biscıone "Libya'daki gizli servis-
ler ve Andreotti ile gizli servisler ara-
sındaki ilişkilere değindiği iki bölüm-
de, metnin eksik olduğu anlaşılıyor"
diyor. Guiüo Andreotti kaçınlma
olayı sırasında başbakandı; hükü-
metten kendisini kurtarmak üzere
Kızıl Tugaylar'la anlaşma yapması-
nı isteyen Moro'nun yakarmalannı
reddetmişti. Bıscione, "Bu yalnızca
bir varsayım, bir şeylerin kaybolduğu
konusunda kesin kanıt yok" diye
sözlerini sürdürüyor.
Moro'nun yanıtlannın tam met-
nini gören iki kişi (Bunlardan bıri
gazeteci olan Mino Pecorelli, diğeri
General Cario Alberto Dalla Chiesa
idi) daha sonra öldürülmüşlerdi. Bir
Mafya muhbiri olan Tommaso Bus-
cetto, Androetti'yi her iki cinayette
de "vur" emrini vermış olmakla suç-
ladı. Androetti bu suçlamalan "ger-
çek dışı ve yalan" şeklinde tanımla-
d l
AlanCovvell
The New York Times