06 Mayıs 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
1 Şubat1992 haberler Cumhuriyet3 Ozal: Topçu, TURKSATtan anlamıyorCUMHURİYET (Ankara) - Koalisyon hükümetinin iş yapmadığını öne süren Cumhurbaşkanı Turgut Özal, TÜRKSAT ihalesinde yolsuzluk yapılmadığmı söyledi. Ulaştırma Bakanı Yaşar Top- çu'nun TÜRKSAT ihalesini anlamadığını ileri süren Cumhur- başkanı, "thalede hiçbir şey yoktur. En ucuz verene ihale edilmiştir. Gerisi safsata" dedi. Ulaştırma Bakam'nın ihaledeki yolsuz- luk iddialarını savcılığa verdiğini hatırla- tan Özal, "Madem savcılığa verdin, ko- nuşmaman lazım" diyerek Topçu'yu uyar- dı. özal, "Menderes döneminden bu ya- na iş yapamayan iktidarlar, gecmiş iktidar- lan yolsuzluİda suçlamışlardır" diye ko- nuştu. Cumhurbaşkanı Turgut Özal, hüküme- tin kuruluşundan bu yana ilk kez dun TBMM'ye gelerek Eskişehir'den gelen nıuhtarlan kabul etti. Muhtarlarla sohbet eden Cumhurbaşkanı özal, hükümetten yakındı. Özal, muhtarlara tüm köylerde otomatik telefon santrali olup olmadığını sordu. "Sadece beş köyde yok" yanıtım alan özal, "Şimdi başka işlerle uğraşıyorlar" dedi. özal, muhtarlara, "TMO'dan alacakları olup olmadığını" sordu. Özal, aJacakların yeni odendiğini öğrenince de "Bu sefer geç kaldı. Eskiden kasımda ödenirdi. O zaman muhalifleri- miz kıyameti kapanrlardı" diye konuştu. Özal, bir köy muhtannın köye doğaigaz istemesi üzerine de gaz şebekesinin köyle- re kadar gitmesi gerektiğini savundu. Hu- kümetin 50 milyar dolar borç devraldığı yolundaki eleştirilerini de hatırlatan özal, "Bunu söyleyenler aktife bakmıyorlar. Eğer varhklannız borçlarınızdan fazla ise siz iyisiniz demekrir" diyerek muhtarlara ANAP döneminde yapılan yatınmları an- lattı. Özal, Mesut Yılmaz hükümetinin 12.5 milyar dolar döviz rezervi bıraktığını, 2.5 milyar dolar da dış kredi alacağı bulundu- ğunu belirtti. Cumhurbaşkanı, ANAP hu- kümetleri döneminde yapılan icraatları şöyle sıraladı: Türkiye 18 bin megavat elektrik üreten ülke haline geldi. Her kö- ye felefon getirildi. 60 baraj yapıldı. Köy yolları 350 bin kilometreye, karayolları standardı yükseltilerek 46 bin kilometre- ye çıkarıldı, 1500 kilometre otoyol yapıl- dı. F-16 fabrikalan kuruldu. yeni üniver- siteler açıldı. TV yaymları altı kanala yuk- seltildi ve renkli yayına geçildi. Özal, "Bir ulkenin hesabını böyle çıkarmak lazım. Bunları toplayın, borç 16 milyardır ama ilave ettiğimiz 100 milyar doların üzerin- dedir diye konuştu. Muz ithal edildiğinde dönemin muhale- fetinin kıyameti kopardığını ifade eden özal, "Eğer muz ithal edilmeseydi siz şim- di muzu 50 bin liraya yiyemezdiniz" de- di. Türkiye'nin komşu ülkelerden en az 10 yıl ileride olduğunu belirten Özai, "Ümit ederim ki yanlış yola gitmeyelim. Biz bu işleri hep düşünerek yaptık" diye konuştu. Özal, ANAP'ın 1983'te iktidara geldi- ğinde güvenoyu alır almaz 20 tane Kanun Hukmünde Kararname (KHK) çıkardığı- nı, derhal bakanlıkiarın ve idari yapının düzenlendiğini, para serbestisinin sağlan- dığınj örnek vererek, "Esas yolsuzluk da- ha önceki dönemde vardı. Serbest ekono- mide yolsuzluk olmaz" dedi. TÜRKSAT ihalesi Cumhurbaşkanı Özal, "Her şey açık or- tada. Serbest dönemde yolsuzluk olur mu" diye sorarak, konuşmasını şöyle surdürdü: "Ama bizde âdet olmuş. Ulaştırma Ba- kanı TÜRKSAT ihalesini ortaya attı. Adamcağız meseleyi de anlamamış, hu- kukçu olduğu için bilmiyor. O ihalede hiç- bir şey yoktur. En ucuza verilmiştir, en iyi- ye verilmiştir. Gerisi safsata. Madem sav- cıhğa verdin, konuşmaman lazım. Ama her şeye bir çamur atma hevesi var." Özal, PTT'nin yıllardır en iyi çalışan teş- kilat olduğunu belirterek, "Bu bürokrasi- nin başında olanlara çamur atılırsa nasıl çalışılır" diye sordu. özal, PTTeski Genei Müdürü Emin Ba- şer'i danışman olarak Çankaya'ya aldığı- nı da anımsatarak, "Bana 'niye aldın' di- yorlar. Gayet tabii alacağım ve koruyaca- ğım. O bürokratlar işbilmez adamlann eli- ne bırakılırsa, kurtların onüne atılırsa Türkiye'de hiçbir iş yapılamaz" dedi. Hükümetin kadrolaşma politikasını da eleştiren Özal şöyle dedi: "Bunlar devle- tin memuru, partinin veya hükümetin de- ğil. Devletin memurlanna sahip çıkmaz ge- rekir." Türkiye'nin önünde büyük imkânlar açıldığını ifade eden Özal, konuşmasını şoyle surdürdü: "Inşallah yanlış yapılmaz, daha iyi iş- ler yapılır. Umut ederim ki Türkiye'nin önünde açılan yeni imkânları görüp değer- lendiririz. Hep doğruları söylemek gere- kir." özal, Erken Emeklilik Yasası'na karşı çıktığını da hatırlatarak kararnameyi im- zalamaması üzerine yasanın TBMM'den geçtiğini ancak kendisinin yasayı yeniden veto edeceğini söyledi. Erken Emeklilik Yasası'nın işsizliği arttıracağını ve emekli sandığının açıklarını arttıracağını belirten Özal, hükümetin yanlış işler yapmaması- nı da istedi. FIJ MüUyet'i protesto etti Istanbul Haber Servisi — Uluslararası Gazeteciler Federasyonu (FIJ), çahşan- lanna, Türkiye Gazeteciler Sendikası'n- dan (TGS) istifa etmeleri konusunda bas- kı yaptığı gerekçesiyle, Müliyet gazetesi sahibi Aydın Doğan'ı protesto etti. FIJ Genel Sekreteri Aiden White'm imzası ve "Gazetecilerin Sendika Hak- larına Tecavüz" başlığıyla Aydın Do- ğan'a faksla gönderûen mesaj şöyle: "Dünya çapında 54 ülkede 200 binden fazla gazeteciyi temsil eden Uluslararası Gazeteciler Federasyonu, Milliyet gaze- tesinde gazetecilerin birlik kurmak için temel haklannı inkâr etme çabalanna karşı savaşan Türkiye Gazeteciler Sendi- kası'nın (TGS) raporlan ile çok ilgilen- miştir. TGS üyelerinin sendika üyesi olduklan için hem manevi hem maddi zarar gör- düklerini sanıyoruz. Aynca gazetenizde sendikanın mevcudiyetine karşı olduğu- nuzu açıkça belirttiğinizi de anlıyoruz. TGS 18 Aralık 1991 tarihinde Türk hu- kümeti ile bir toplantı yapmış. Bu top- lantıda hükümet yetkilileri, çalışma şart- ları ve demokratik haklar konusunda sendika istekJerine olumlu cevap vermiş- ler. Gazetecilerin bu haklannı reddetme- meniz hususunda ısrar ediyoruz. FIJ dünyada çalışan gazetecileri en çok temsil eden kuruluştur. Gazetecilerin bir- lik ve sendikalarda organize olma hürri- yetleri ile kuvvetlenen gazetecinin bağım- sızhğı kavramından büyük gurur duyu- yoruz. Gazeteciler ve sendikalann de- mokratik hak ve hürriyetine getirilecek her türlü sınırlama Türk toplumunun de- mokratik yapısını yaralayacaktır." Kahveci'den Mumcu'ya çağrı: Hesaplaşalım Istanbııi Haber Servisi - ANAP Istan- bul Milletvekili Adnan Kahveci, Uğur Mumcu ile Basın Konseyi önünde hesap- laşmak istediğini belirtti. Kahveci'nin ba- sın açıklaması şöyle: "Uğur Mumcu'nun Milliyet gazetesi- ne girmesi benim için çok iyi oldu. Ar- tık Basın Konseyi önünde hesaplaşmak- tan kaçamaz. Daha önce Uğur Mumcu'yu, Basın Konseyi önünde hesaplaşmaya davet et- miştim. Çünkü Basın Konseyi kendi mes- lektaşlarından oluşan bir kurul. Basm Konseyi kimin yalan, kimin doğru söy- lediğine karar versin. O zaman Uğur Mumcu, "Ben Konsey'in üyesi değilim" diyerek kaçmıştı. Şimdi aynı daveti tek- rarhyorum. Çünkü Milliyet gazetesi Ba- sın Konseyi üyesi. Kendisini Basın Kon- seyi'nde kendi meslektaşları önünde he- saplasmaya çağınyorum. Herhaide ken- di meslektaşları bana değü, ona sıcakba- kacaklardır. Buna rağmen gerçeğin or- taya çıkacağına eminım. Kimin yalan, ki- min doğru söylediği bir kere daha orta- ya çıkacaktır." Basm Konseyi Hürriyet'i kınadı tstanbul Haber Servisi — Basın Kon- seyi, "Prof. Dr. îlhan Arsel'e inançlan nedeniyle ağır ve haksız bicimde saldınl- dığı ve cevap yazısına da yer veril- mediği" gerekçesiyle Hürriye gaze- tesi hakkında kınama karan aldı. Arsel, Hürriyet gazetesinin 15 Kasım 1991 ta- rihinde "Cuma Sohbetleri" köşesinde Yaşar Nuri öztürk'ün "Tez ve Antitez" başlıkh yazısında kendisine ağır ve hak- sız biçimde saldırıldığinı bildirerek basın ve meslek ilkelerinin 1. ve 4. maddeleri- \ nin çiğnendiğini ileri sünnüstü. y\ öztürk'ün yazısında tlhan Arsel, ~ "Din, Allah ve Muhammed düşmanlığV' ile suçlanmış, Arsel'in düşünceleri "akıl almaz kin, nefret ve sadist bir manzara arzeden saldırganhk" olarak anlatüdık- tan sonra yazüarı için "kudurgan bir nef- ret ve şevhetle, en iğrenç ifade ve üslup içinde ortaya konmuştur" cümlesi kul- lanılmıştı. Basm meslek ilkelerinin 1. maddesi: "Yayımlarda hiç kimse, ırkı, cinsiyeti, sosyal düzeyi ve dini inançlan nedeniyle kınanamaz, asağılanamaz" diyor. 4. madde ise şöyle: "Kişileri ve kuruluşla- n, eleştiri sınırlannın ötesinde küçük dü- ştlren, aşağılayan veya iftira niteliği ta- sayan ifadelere yer verilemez." Tahran, TÜRKSAT'ı izlemeye aldıTAYFUN GÖNÜLLÜ (Istanbul) - İlk Türk uydusunun 1993'ün so- nunda devreye girmesiyle Tür- kiye'nin Orta Asya'daki Türk cumhuriyetlere yönelik yaym yapacak olmasından rahatsız olan Iran TÜRKSAT'a talip. Iran'ın uydu projesiyle ilgilenmesi Şah Rıza Pehlevi'nin dönemine kadar gidiyor. Ancak Şah'ın tahttan duşmesi ve ardından patlayan lran-Irak savaşı nedeniyle proje askıya alındı. Projenin askıya ahnması Iran'ın bu konuda oldukca geri teknolo- jisi ve yeterli insan gücüne sahip olmama- sından kaynaklandı. Türkiye'nin bir uydu üzerinde çalıştığı- nı duyan Iran, projeyi tekrar yürürlüğe koydu. TÜRKSAT'ın tüm fizibilite çalış- malarmı Türk mühendislerinin yapması- na karşın Iran uydu projesinin fizibilite ra- porunu hazırlaması için Alman ANT fir- ması ile anlaştı. Iran bu arada projesini de ihaleye açtı. Ancak lran, uydu projesinde çok önemli bir değişiklik yaptı. TÜRKSAT projesini inceleyen Iranlılar, Türk uydularırun Or- ta Asya'daki bağımsız Türk cumhuriyet- lerini de yayın kapsamına aldığını gördü. Bunun üzerine lran kendi projesini de de- ğiştirerek daha önceden planlanan sadece lran üzerine yayın yapacak uydunun kap- sam alanlarını genişletti. Bir-iki ay sonra tamamlanacak Iran'ın uydu ihalesindeki teknik değişiklik de TÜRKSAT düzeyine getirildi. Iranlıların uydusu da Orta Asya'- daki Türk cumhuriyetlerini kapsayacak. Iran'ın uydu ihalesine Fransız Alkater fırması ile Alman ANT firması katıhyor. Ancak TÜRKSAT projesindeki son yol- suzluk iddialan Iran'ın dikkatini bir kez daha Türkiye'ye çevirdi. Çünkü TÜRKSAT uydusu Iran'ın uy- dusundan üç yıl önce yörüngeye oturacak. Bu gelişmeden oldukca rahatsız olan Iran, TÜRKSAT uydusuna talip olduğunu be- TÜRKSAT uydusu, projede değişiklik olmazsa 1993'ün sonunda yörüngeye oturtulacak. Çift uydulu projede toplam 32 kanal bulunuyor. Uydunun yayın alanlan içine Orta Asya'daki cumhuriyetler, Türkiye ve Batı Avrupa ülkeleri giriyor. hrtiyor. Yetkililer, TÜRKSAT projesinin iptali durumunda Iran'ın daha düşük fıyata Türk uydusuna sahip olabüeceğini belir- tiyorlar. Ancak 315 niilyon dolara mal ola- cak TÜRKSAT'm iptal edilmesi durumun- da bile Türkiye bu paranın yüzde 80'ini ödemek zorunda. Fransızlar bu durumda Türkiye'den sadece fırlatma parası alma- yacak. TRT, Orta Asya'ya açılıyor PTT ve TRT, Kafkasya ve Orta Asya'- daki Türk cumhuriyetlerde Türk radyo ve televizyon yayınlannın izlenmesi için ça- lışmalar yapıyor. TRT ve PTT ile Türki Aralannda Kazakistan, Taçikistan, Türkmenistan, Kırgızistan, Özbekis- tan'ın da bulunduğu Türk cumhuriyet- leri ile karşılıklı haberleşme ağını düzen- leyecek olan protokol çerçevesinde, PTT, bu cumhuriyetlere uydu istasyon- ları kuracak. Bu uydu istasyonlan TRT'nin çeşitli televizyon kanalları ile radyolannın bu cumhunyetlerde izlen- mesini sağlayacak. Protokol, cumhuri- yetlerin radyo ve televizyon yayınlannın da Türkiye'den alınmasını içerecek. PTT, yayınlann dağıtımını kiralaya- cağı bir uydu sayesindegerçekleştirecek. Reklamcılar TV yasasında söz hakkı istedi Haber Merkezi - Reklamcılar Derneği'nce hazırlanan raporda, özel radyo ve TV yasasının reklamla ilgili bölümlerinin, medya, rek- lamveren ve reklam ajanslarının görüşü de alınarak düzenlen- mesi istendi. Raporda, reklamm, ticari televizyonla- nn varlığını sürdürmeleri için yaşamsal önem taşıdığı vurgulanarak "Medya, rek- lamveren ve reklam ajanslarının görüşleri alınmazsa, ticari televizyonlar da, yasa da ölü doğar. Böyle bir durumda mevcut kar- maşa sürer, korsanhk ve yasadışılık güç kazanır" denildi. Derneğin raporunda özel TV yasası hazırlanırken Avrupa Konseyi Sınırötesi TV Yaymlan Konvansiyonu, MU- letlerarası Ticaret Odası'mn Reklam Uygu- lamalannda Uluslararası Ahlak Yasası ve Avrupa Topluluğu Yayın İlkeleri Yönerge- si'nin esas âlmması istendi. Raporda şu gö- rüşlere yer verildi: • Özel radyo ve televizyon yasası iletişim teknolojisinin sınır tanımayan gelişmesini göz önünde bulundurmalıdır. Yasak ve kı- sıtlamaların ağır bastığı bir yasal düzenle- me ölu. doğmuş olacak ve bu tür yasaklar yurtdışmdan yasa kapsamı dışında Türk- çe ya da başka dillerde yapılacak yayınlarla kolayca aşılabilecektir. • Yapılacak yasal düzenleme ticari ya- yıncılık esaslanna uygun olmalıdır. özel yayın kuruluşları ticari çıkarlannı, kârh- lıklarını, reklam tarifelerini, yayın süre ve biçimlerini serbest piyasa mekanizması ku- rallarına göre ve hiçbir makamın onayına tabi olmaksızın serbestçe belirleyebil- melidir. • Özel radyo ve TV kuruluşlanmn temel gelir kaynakları reklam olacaktir. Hazır- lanmakta olan yasada reklam yayın ilke- leri, reklam standartları ve tanımları ile uyulması gereken asgari kurallar reklam- veren, reklamahk ve yayıncılık meslek ku- ruluşlanmn aktif katkısıyla oluşturulma- lıdır. Yoksa yasa da, ticari televizyon da ölü doğacaktır. • Oluşturulacak ilke ve kuralların uygu- lanması, reklamveren-reklamcılık- yayıncıhk meslek kuruluşlanmn çoğunluk- la temsil edileceği bir özdenetim mekaniz- ması tarafından izlenmelidir. • Avrupa'da yayın öncesi denetim yok- tur. Ülkemizde de basın mecrasında bir öz- denetim yöntemi olan ulusal ve uluslara- rası basın ahlak yasalarından başka bağ- layıcı düzenlemeler yoktur. Basında yıllar- dır geçerli olan bu uygulamada ciddi hiç- bir sıkıntı yaşanmamış, daha sıkı bir de- netime gereksinim duyulmamıştır. Aynı yaklaşım ticari radyo ve televizyon için de geçerli olmalıdır. Ânlaşmazlık halinde ya da yasalara konu olan durumlarda yasal yollar zaten açıktırT dan adamlar n çok neden ÖZELLİKLERİ: ÛUARTZ ISITICILARl!• YÜKSEK KALORİ • FANLI ISI DAĞILIMI • GÜVENİLİRLİK? OUART2 ÇUBUK FAN SISTEMI EMNIYET DÖĞMESI 2000 W : 1000 * 1000 Ayarh I TÜRKİYE GENEL TEUSILCİSI .CORAU A.Ş. ÜRETİCİ FİRMA: FANSET SAN.İ ÖZELLİKLERİ: aUARTZ ÇUBUK FAN SİSTEMİ EMNİYET DÜĞMESİ 1600 W SABIT ISI 180° DONEH KAFA DAIVVA SAT1CILARINDAN ARAYINIZ M.Ali Birand Sabah'a geçti Haber Merkezi - Mehmet Ali Bi- rand, Milliyet gazetesinden ay- nldı. 32. Gün programının yapımcısı Birand, mart ayın- dan itibaren Sabah gazetesin- de köşe yazarı olarak çalışmaya başlayacak. Mehmet Ali Birand, şubat ayı boyun- ca dinlenerek sadece 32. Gün programıyla ilgilenecek. Milliyet gazetesinde haftada üç gün yazan Birand'ın Sabah gazetesin- deki köşe yazılannın sayısı dörde çıkacak. Birand'ın yakın çevresine, Milliyet'ten dostça aynldığını söylediği öğrenildi. Yargılanmaya başladı TRT'nin suç duyurusu üzerine Anka- ra Cumhuriyet Başsavcılığı'nca, bir süre önce haklannda, "evrakta sahtekârhk yapmak suretiyle haksız kazanç sağlamak ve görevi kötüye kullanmak" iddiasıyla dava açılan Birand ile kurumun merkez muhasebe müdürü Yıünaz Güngör ve vardımcısı Şaban Adıgüzel'in yarguanma- lanna dün başlandı. Ankara 17. Asliye Ceza Mahkemesi'n- de başlayan duruşmaya, Birand ka- tılmadı. Mahkemede okunan iddianamede, programm yayımlanmaya basladığı tarih olan 1985 yılından beri kurumdan çeşitli tarihlerde birçok defa fazla ve haksız ka- zanç temin edildiği öne sürüldü. Birand'ın avukatı Ali Karaküçük de müvekkilinin iddia edilen suçlan işleme- diğini, ancak TRT'nin iddia ettiği 799 milyon liralık zarann miktarı konusun- da hiçbir tanışmaya girmeden ödemek için kurumla bir protokol yaptığını beürt- ti ve mahkeme başkanına bu protokolu sundu. Mahkeme Başkanı Şemsettin Bilgin, dava sanıklanndan Mehmet Ali Birand'ın Istanbul Beykoz Asliye Ceza Hâkimliği'nden talimatla istenen ifadesi- nin beklenmesini kararlaştırarak duruş- mayı başka bir güne bıraktı. Atyanşlan Show-TVdeHaber Merkezi - Türkiye'nin 3. özel te- levizyonu Show-TV, futboldan sonra at yanşlanna da el attı. Deneme yayınına başlayan ve yakında tam kapasite ile fa- aliyete geçecek olan Show-TV, Türkiye Jokey Kulübü ile yaptığı anlaşma gereği nisan ayından itibaren Istanbul at yanş- lannı naklen yayımlayacak. Türkiye Jo- key Kulübü yöneticileri ile Show-TV'nin spor sorumlulan arasında bugün imza- lanacak olan sözleşme sonrası ât yanş- laraun tüm yaym hakkı Show-TV'de ola- cak. Yanşlann naklen yaymı nedeniyle Show-TV TJK'ya yüklüce bir miktar pa- ra ödeyecek. Bu paranın miktarı bugün yapılacak toplantı sonucu belli olacak. Ahmet Özal'a tutuklama istemitstanbul Haber Servisi - MagİC Box'ın ortakları Cem Uzan ile Ahmet Özal arasındaki kavga giderek kızışıyor. Dün iki taraf damahkemeye başvurarak kar- şılıklı suçlamalarda bulundu. özal adına mahkemeye başvuran avu- kat Münci Inci, 20 Eylül 1991 tarihinden itibaren, Imar Bankası Gayrettepe Şubesi nezdindeki 20060150 sayüı Magic Box he- sabından Cem Uzan'ın, tek imzayla da- hili ve harici para transferi yaptığını ileri sürdü. fnci, söz konusu tarihten itibaren, pa- ra transferlerinin banka kayıtlanndan tes- piti ve şirket reklam gelirleriyle, şirket he- sabına ne zaman ne meblağ yatınldığınm behrlenmesini istedi. İkinci cephe Cumhurbaşkanı Turgut Özal'ın büyük oğlu Ahmet Özal, Uzan'a karşı yürüttü- ğü savaşta dün ikinci bir cephe daha aça- rak Starl'e reklam veren firmalardan, ödemeyi kendi şirketi olan Magic Box AG'ye yapmalannı istedi. Starl'e reklam veren kuruluşlara, Ma- gic Box Incorporated AG antetli bir kâ- ğıtla ve Ahmet özal imzasıyla gönderi- len yazıda, Cem Uzan'm, kontrolündeki MBI AŞ'nin fatura bedellerinin tahsilatı konusunda girişimlerde bulunduğu, oy- sa bu hakkın Ahmet Özal'ın kontrolün- deki Magic Box AG'ye ait olduğu öne sürüldü. Yazımn şirketlere ulaştığı saatlerde, Cem Uzan da İstanbul Cumhuriyet Baş- savcıhğı'na başvurarak Isviçre'de görül- mekte olan ticaret davasında Ahmet özal'ın avukatlan tarafından mahkeme- ye delil olarak sunulan belgelerin mah- kemeyi aldatmak amacıyla tahrif edildi- ğini öne sürdü. "Ahmet özal, Teleon namına Sayın Cem Uzan tarafından Ingiliz devlet tele- vizyon kuruluşu BT ile yapılan sözleşme- nin imzalı ikinci sayfasına, aynı metnin Magic Box AG adına hazırlanmış imza- sız bir taslağmı eklemek suretiyle mah- kemeyi aldatmaya teşebbüs etmiştir. In- giliz BT televizyon şirketi, yapılan sahte- kârlığı ve Ahmet özal'ın İcendilerini de aldatmaya çahştığını teyit etmiştir" iddi- asına yer verilen başvuruda, Ahmet özal'ın sahtekârhk ve emniyeti suiistimal suçlarmdan tutuklanması istendi. Cem Uzan'ın Ahmet özal'a karşı yü- rilttüğü savaşm ikinci ayağını ise dün sek- reteri hakkında suç duyurusunda bulun- ması oluşturdu. Uzan dün İstanbul Cum- huriyet Savcılığı'na yaptığı başvuruda sekreteri Selma özkanh'nın emniyeti su- iistimal ettiğini öne sürdü.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle