15 Kasım 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Cumhuriyetl Sahibi: Cumhuriyet Matbaacılık ve Gazetecilik Türk Anonim Şirketi adına Berin \adi 0 Murahhas Üye: Emint Uşaklıgil 0 Genel Yayın Müdüru: Hasan Cemıl, Yazı lşleri Müdüru: Ok«> Gonensin 0 Yazı işlerı Müdür Yardımcıları: Salim Alpaslaa, Kerera Çalışkan, Necdel Dogan, Lulfu Tınç Sayfa Düzeni Yönetmenı: Ali Ac« 0 Ankara Timsılcısı: Ahmet Tın tç Politika: Mehmel Tezkan Ekonomi: Meral Tamer, Kültür: Celal Uster, Istanbu] Haberleri: Muhittin Sirer, Spor: Abdolkıdir Yucelmuı, Makaleler Şahin Alpay, Düzeltme: Abdullah Yazıcı • Koordina- tör: Ahmet Korulsan 0 Malı tşler: Eroi Erkut 0 Muhasebe: Bulent Yener 0 Bütçe-Planlama: SevgJ Osmanbeşeoğlu • Reklam: Ayşe Torun 0 İdare: Hüseyin Gürer 0 Işletme: Önder Çciik 0 Bilgi-Işlem: Nail tnal * Personel: Sevgi Bostancıogltı Basaa vt Yayan. Cumhuriyet Mubucıhk ve Gazdealik TA-Ş. Tttrkoca» Cad. 39/41 CaiaJoihı 34334 Ist PK 246 Isıanbul Tel 512 05 05 (20 hal). Teta: 22246, Fax (1) 526 60 72 0 Bümlar A.İUB1: Zıy» GöJcalp Bl> tnkılap S. No 19/4, 10. 133 11 41-47, TOa 42344, Fajt: (4) 133 05 6İ 0 lanlr H Zıya Blv 1352 S. 2/3, Td 13 12 30, Teto 52359, Fu. (51) 19 53 60 0 M K InOoü Cad 119 S No: 1 K« 1, TU- 19 37 52 (4 hal), TMet: 62155, FM. (71) 19 25 7t TAKVIM: 1 ŞUBAT 1992 Imsak: 5.40 Guneş: 7.08 Öğle: 12.22 Ikindi: 15.02 Aksam: 17.27 Yatsı: 18,48 Yeni Fransız Büyükelçisi François Dopffer'in eşi Bathilde Türkiye doğumlu ve Dame de Sion mezunu 'Fransız kız' Istanbııl'a dönüyor Müzikavizyon Fuarı • tstanbul Haber Servisi - TÜYAP taraândan düzenlen;n Müzûkavizyon 1992 10. Müzik, Viceo ve Televizyon Fuarı TUYAP Istamul Sergi Sarayı'nda açıldı. Beş gün sürecek olan fuann açılışı Elektronik Imalatçılan Derneği Başkanu Maral Öztekin ve Yonca Evcimik tarafından gerçekleştirildi. 90 yıbancı, 37 yerli firmanın katıldığı fuarda, televizyon, video, uydu, ses ve ışık sistemleri ile klasik ve elektronik müzik aletleri teknolojisindeki son gelişmeler ve yenilikler tanıtılıyor. Levent Köksal ve Dans Grubu'nun yapacağı "Rap Dans Show"la ziyaretçilere neşeli dakikalar geçirtilmesi amaçlanan Müzikavizyon 1992 Fuan, 4 Şubat 1992 akcşamma kadar açık kalacak. İzmirteönlem • CUMHLRtYET(tzmit)- Kent içinde dün geceden itibaren araçlann egzozlanndan çıkan gaz mikuan ölçülmeye başlandı. Kocaeli Valiliği'nce alınan karar gereği İzmit'ten transit geçecek kamyon, TIR gibi ağır taşıtlar E-5 kent içi geçişini kullanmadan otoyollardan gidecekler. Egzoz gazı ölçü aleti dünden itibaren kullanılmaya başlandı. Egzazu hatalı olan araç sürücüleri uyanlarak kendilerine onanmlannı yapmalan içinsüreverildi. İstanbul'da ikâ intihar • AA (İstanbul) - Şişli'de 17 yaşındaki bir genç ile Bakırköy'de 32 yaştndaki bir kadın evlerinin balkonundan atlayarak intihar ettiler. Okmeydanı İETT Blokları, Yolgeçen Sokak B Blokta meydana gelen olayda, 7. katta oturmakta olan Mesut Öztürk (17), dıin sabah saat 08.30 sıralarında henüz bilinmeyen bir nedenle kendisini balkondan aşağı atü. Bakırköy Güneşli Köyü'nde Gülhan Akmaz (32) adlı kadın da 7. kattaki evinin balkonundan atlayarak intihar etti. Atatürk değişiyor • AA (Antalya)- İngiltere'deki dünyanın en ünlü kişilerine ait heykellerin bulunduğu Mademe Tussaud's Müzesi'ndeki Atatürk heykelinin, Atatürk'e benzememesi üzerine Dışişleri Bakanlığı müze yetkilileri ile görüşerek heykelin aslına uygun yapılmasını istediler. Antalyah müteahhit Süleyman Güdül'ün müzedeki Atatürk heykelini gördükten sonra Başbakan ve TBMM Başkanı'na yazdığı mektup etkisini gösterdi. Güdül'e Başbakanlık'tan, TBMM Başkanlığı'ndan, Kültür, Turizm ve Dışişleri bakanlıklanndan birer mektup geldi. Dışişleri Bakanlığf ndan Süleyman Güdül'e gonderilen mektupta ise şikâyetin ı müze yetkililerine iletildiği ve Atatürk heykelinin aslına uygun şekilde yeniden yapılacağı belirtildi. Yangın: 1 ölü • tstanbul Haber Servisi - Mecidiyeköy Mecidiye Caddesi Cami Çıkmazı Sokak 38 numaradaki Yusuf Kara Apartmanı'nın kapıcısı Şükrü ve Neriman Yağız'ın 4 yaşındaki çocuğu Gökhan Yağız, evde yalnız kaldığı bir sırada ateşle oynayarak yangın çıkardı. Kapının kilitli olması nedeniyle dışarı çıkamayan Gökhan Yağız, dumandan zehirlenerek hayatını kaybetti. Olay yerine gelen itfaiyenin müdahalesiyle, yangın fazla büyümeden söndürüldü. En bûyik kristal • Haber Merkezi -Baccarat French (irmasının Paris'teki atölyesinde dünyanın en büyük kristal vazolanndan birinin dizaynı yapıldı. Celimene adı verilen vazonun boyu l.70cm. ağırhğı ise 850kilo. MtNE G. SAULNIER ÇParis) - Yeni Fransız Büyükelçisi François Dopffer'in kansı Bathilde, İstan- bul'da doğmuş, büyümüş ve Not- re Dame De Sion'dan mezun ol- muş bir "Türkiyeli". "Her başanh erkeğin ardında bir kadın vardır," sözünün ne denli doğru olup ol- madığını bilmiyorum. Ama eğer doğruysa, Fransa'nın yeni Türkiye Büyükelçisi Fran- çois Dopffer'in, kısa süre önce devraldığı Ankara'daki görevine, kesin bir avantajla başladığı söylenebilir. Yeni büyükelçinin kansı Bathilde Dopf- fer, Istanbullu bir Fransız. Türkiye'ye yöne- lik duygulan, "uzun yülar özlemini çektiği vatanına kavuşan" bir yurttaşımızınkinden farksız olan Bayan Dopffer'le Paris'te, An- kara'ya uçmasmdan birkaç saat önce Cum- huriyet okurlan için bir söyleşi yaptık. Bathilde Dopffer, özgün kişiliği ve tekil yaşamıyla. olağandışına çıkan bir kadın. Türkiye'de gecen çocukluk ve gençliğini, üs- telik yaşını da gizlemeden, şöyk anlatıyor "1941 yılında İstanbul'da doğdum. Ai- lem, Fransız, Italyan, Avusturyab, Macar karması; Tanzimat ile birlikte 1850 ilâ 1880 arası Osmanlı İmparatorluğu başkentine 'servet' yapmaya gelen yabancılardan. O zamanlar, İstanbul kimi Batüılar için 'Eldo- rado' idi." Livantantapm Bayan DopfFer, verdiği bu bilgiye karşın, levanten bir aileden geldiği savını kabul et- miyor: "Levanten olmak için Arap kökenli de olmak gerekiyor. Ben de eskiden sizin gibi levanten olduğumuzu düşünürdüm. Fakat Paris'teki Doğu Dilleri Ensütüsü'ndeki eği- timim sırasmda, levantenliğin başlı başına bir göç olayı oluşturduğunu, özgün bir tari- hi olduğunu öğrendim. Levantenlerin Mısır'a dayanan, Ortadoğu'dan gelen bir geçmişleri var. Oysa bizim aile, bir göçün ürünü değil. Arap soylanyla hiçbir ilgisi yok. Doğrudan Avrupa'dan 'para yapma- ya' gelen serüvenciler." "Genç kızlık adınızı öğrenebilir miyiz?" "Büyükbabamın adı Yosifti. Çünkü bü- yükannem Kadıköy'lü bir Rumla evlenmiş. Hatta zavallı büyükbabam, kendisiyle evle- nebilmek için Ortodoksluktan çıkıp Kato- lik olmak zorunda bile kalmış. Zaten böyle çokuluslu bir ailede, bunca değişik kökenli dayüar, amcalar, teyzeler takımında nasü olup da Fransız tarafın ağır bastığını anla- mak güç." "İstanbul'daki yabancüann kendi ara- lannda Fransızca konuşmalanndan ileri ge- liyor belki de bu?" "Beni babaannem yetiştirdi sayılır. Ve babaannem için benim yurdum hep Fransa ve yazgımın geçeceg yer Fransız toprak- lanydı. Italyan olan annem, kendi dilini ko- nuşmayı bırakmıştı, Fransızca konuşurdu Yeni Fransız biiyiikelçisinin eşi Bathilde Dopffer'e yeni Türk romanı hiç yabancı değil. evde. istanbuTdaki çocukluğum çok mutlu geçü. Yazgım ve yurdum Fransa idi, ama büyümeyi beklerken Türkiye'de çok güzel bir parçası geçti yaşarrumın." KamHiliamlan Bathilde Dopffer, üç yaşından öteye her şeyi anımsıyor. Burgaz adasında yaz sefa- lan, deniz ve güneşle ısınan bir imgeler dizisi çocukluğu. Sonra ICandilli'ye taşınmış aile- si. 1950-51 yıllannda, her pazar Kandilli te- pesine çıkar, Bulgaristan'dan gelen Türk göçmenlerin evlerini yapmalannı seyreder- lermiş. Derken, okul zamanı gelip çatmış: "llk ve ortaokulu Saint Pulcherie'de, lise- yi Notre Dame de Sion'da okudum. Bir tey- zem vardı. Dame de Sion'da rahibeydi. Ba- bam, dikiş dikip Tann'ya yakarmaktan başka iş yapmayan bu kızkardeşine kızdığı için mümkün olduğu kadar geç yazdırdı beni Dame de Sion'a. Bu okul sıralannda- ki anılanm çok renkli. Her ulustan, her dinden çocuklann arasında bü>ümek mut- luluğunu yaşadım. En büyük üzüntüm, hazırlık yapmadığım için hepsinden iki yaş küçük olmaktı. Ne resim, ne dikiş becerebilirdim. Ke- nanna adımızı işlediğimiz küçük kırmızı mendilimi. mürekkep lekeli ellerimin üs- tüne ağladığım için kirlettiğimi hiç unu- tamam. Sınıftaki tek Katolik olduğum için rahibeler bana iltimas geçiyor havası ver- memek amaayla mesafeli dunırlardı. TamyakftşkB Bugün düşününce, tutumlannı doğru buluyorum. Tarabya'daki köşke giderdik yılda birkaç kez. Deniz kıyısında Dame de Sion'a ait bir kabin vardı. Geceliklerle aldığımız 'deniz banyolannın" tadını hiç unuünayacağim... On alü yaşımda, sınıf mümessiliydim, öyle çekingendim kı 'buz dolabı' adını takmışlardı. Insanın o yaşta hafıf "buz dolabı' olması doğaldı herhalde." Şimdiki haliyle neşeli ve sıcakkanlı biri olan Bayan Dopffer: Notre Dame de Sion'- daki öğretmenlerini, Mevlana'dan şiirler okurken sınıfta ağlayan "Mevlana' takma adlı Türkçe öğretmenini, edebiyatçı Leyla Hanımı ve Ahmet Haşim tutkusunu unut- muyor. Okulun en ünlü ve sert coğrafyaası Zafer Hanım sayesinde ise "dünyanın en so- ğuk yerinin Sibirya'daki Verkoyong nok- tası" olduğunu hiç aklından çıkarmamış. _ Dame de Sion'dan sonra bir yıl İstanbul Üniversitesi'nde Fransız edebiyan okuyan Dopffer. 18 yaşında ailesini İstanbul'da bı- rakarak Fransa'ya gjtmeye karar vermiş. Strasbourg'daki Notre Dame de Sion öğ- renci yurduna yerleşerek "ana yurdunu" tanımaya başlamış, önce edebiyat, sonra ta- rih ve coğrafya okumaya başfayan Bathil- de, Cezayir savaşına giren Fransa'da siyasal bir kimlik bunahmına düşmüş. "İstanbul'daki yabancılar topluluğu poli- tikadan uzaktı. İlk kez siyasal tercihlerimi kullanıyor, ilk siyasal büincimı oluşturuyor- dum Cezayir savaşıyla birlikte." Ctzaylr'ıitstık Cezayir'in bağımsızlığını savunan Fran- sızların yanında yer alan genç Bathilde, bu >onde aktif çajışmalara katılmış. "Cezayir savaşı süresince fazla bir eğitim yaptığım söylenemez. Geceler boyu Gene- ral De Gaulle'e telgraflar yazıyor. Cezayir'e bağımsızlığının verilmesıni istiyor, gündüz- leri de ders çalışmaya zaman bulamıyor- duk. Okul arkadaşlanmdan biri, Qaude Reni- er, şimdi Strasbourg Üniverşitesi'nin baş- kanı olmuş ve Straşbourg Üniversitesi'ni, Ankara Üniversitesi'yle kardeş okul yap- mak konusunda çok istekliymiş. Ben bunu raslanü sonucu öğrendim. Şimdi Ankara'ya gider gitmez kendisine telgraf çekip kardeş üniversite çalışmalanna destek olmaya hazınm, diye yazacağım. Claude Renier, Cezayir olaylan sırasında De Gaulle yanlısıydı, kendisine General derdik o yüzden. Benim adım da Türk idi. Türkiye'den geliyorum ya, herkes Türk, diye çağınrdı. Bizim generalle birlikte Stras- bourg ve Ankara üniversitelerini kardeş ya- pabiliriz, umanm." Bayan Doppfer, Fransa'nın küzeyinde öğretmenlik yaparken, kaymakamlık gö- revini yürüten eşi François ile taruşmış. Daha sonra eşinin diplomat olarak atandığı Romanya, Japonya, ABD ve Cezayir'de bulunmuşlar. Bathilde'in aklına Türkiye yeniden Ce- zayir'de düşmüş. Burada dostluk kurduğu Türkiye Büyükelçisi'nin kansı Nükhet Akay üe yeniden Türkçe konuşmak, ye- niden "ilk" ülkesine gelmek isteği uyan- dırrnış içinde. Yine Nükhet Akay'ın düzen- lediği bir Mavi Yolculuk sonucunda Türki- ye, Dopffer çiftinin görev yapmak istedikle- ri ülke haline gelmiş. TİPktytMvtad Bayan Dopffer, bu istek doğrultusunda Paris'teki Doğu Dilleri Enstitüsü'nde yeni- den Türkçe çalışmaya başlamış. Dördüncü yılını geçirdiği bu okulun sınavlanna bu >ıl dışandan katılıyor. Yeni Türk romanı ya- bancısı değil ve Osmanlıca öğrenmeye ha- zırlanıyor. Türlaye'ye yeniden gehşini olağanüstü bir sevinç ve heyecanla yaşayan Bathilde ve François Dopffer çifti, ikisi kız biri erkek, üç çocuk sahibi. Bathilde Dopffer, eşinin ailesi istediği için "mutlaka bir erkek çocuk" yap- mak gerektiğini belirtiyor. Ankara'daki Fransvz Büyükelçiliği'nin yeni patronlan, Türklerle pek çok ortak noktası olan insanlar kısacası. Astroloji Semineri'ne katılanlara yıldız haritası öğretiliyor 1 milyon lira ver, yıldızmdan yararlan FİGEN ATALAY Leyla Hanım yeni bir iş teklifi almıştı. Aslında işinden hoş- nuttu. Ama daha yüksek ücret, çekici olanaklar, yeni bir çevre... Belki de kaçı- nlmaması gereken bir fırsattı. Ne yapacağına bir turlü karar veremiyordu. Yanlış bir adım atıp sonradan pişman olmak da istemiyordu. Birden aklına Astroloji Danışma Bürosu'na başvurmak geldi. Danışma Bürosu'nda yıldız haritası çı- karıldı, "başarı evi" incelendi, olumsuz kare açılar saptandı, işini değiştirme- mesi önerildi. Leyla Hanım sonunda kararsızlıktan kurtulmuş, rahatlamıştı. Astroloji Danışma Büroları, Türkiye'de henüz yok, dolayısıyla yukandaki olay da gerçek değil. Ancak burçlann, yıldızlann in- san yaşamında önemli bir yeri bulunduğu- na inanan insan sayısı hiç de az değil. "Yıldızlarından yararlanmak" iste>en ki- şilerin çeşitli konularda yaşamlarına yeni bir yon vermeden once başvurabilecekleri Astroloji Danışma Buroları'nın açılması yakın bir gelecekte gerçekleşebilir. ABD ve Avrupa'da oldukça yaygın olan bu burolann açılmasının kaçınılmaz oldu- ğunu, ileride astrologistlerin bir cerrahın, bir psikoloğun, bir yoneticinin yanında da- nışman olarak gorev yapabileceklerini bize anlatan, Türkiye'de ilk kez Turizm Dış Ti- caret Eğitim Merkezi (TUDER) tarafından duzenlenen "Astroloji SeminerF'nin prog- ram yapımcısı, seminer yöneticisi ve hoca- sı Güngör Duru. Astrolojiyi, "Güneş Sistemi'ne bağlı yıl- dızlann canlılar uzerindeki etkisini yorum- lama sanatı" olarak tanımlayan Duru, bu alana çok buyük bir ilgi gosterildiğini be- lirtti. Güngor Duru, boyle bir seminerle neyi amaçladıklarını, neler öğrettiklerini şöyle anlattı: "Birinci neden astrolojiyi insanlara öğ- retmek. İkinci neden ise insanların bu ko- nuda yanlış yönlendirilmelerini, kandınlma- larını onlemek. Astrolojiyi bir bilim dalı olarak öğretmeye çalışıyoruz. İnşanın bir tek burcu yok. 12 burcu, 10 yıldızı var. Ve bunlardan sonsuzla istifade edebilir. Semi- nere katılanlara, burçlann, yıldızlann ne ol- duğunu anlatıyoruz. Doğum saatine gore yıldız '-'aritasını inceleyerek bir kişinin hangi yonlerinin sağlık açısından daha zayıf ol- duğu tespit edilebilecek" Gungor Duru'nun oğrencilenne oğrettı- ği yıldız haritası, 360 derecelik bir daireden oluşuyor. Daire, 30'ar derecelik 12 parçaya bolunuyor, bu parçalann adı "evf' Bu evle- rin adları da şunlar: "1. ev: Yukselen burç, insanın dış görünü- şunu çizıyor. 2. ev: Para evi. 3. ev: Yakınla- rıyla birlikte olduğu ev \e liseye kadar olan oğretim. 4. ev: Doğduğu ev, annesinin evi. 5. ev: Aşk evi. 6. ev: Sağlık evi. 7. e\: Evii- lik ve ortaklıklar evi. 8. ev: Hukuksal so- runlar ve seksle ilgili ev. 9. ev: Uzun yollar, uzun mesafeler ve yuksek oğretim evi. 10. ev: Başarı evi. 11. ev: Dostluk evi. 12. ev: Hayaller. umutlar ve kısıtlamalar evi. 1.5 ay süren Astroloji Semineri'nin ücre- ti 975 bin lira. Seminerde astroloji, "güneş sistemine bağlı yıldızlann canlılar uzerindeki etkisini vorumlama sanatı" olarak tanımlanıyor. Burdur'da erozyon, gölü dolduruyor GÜLÇtN tLCİ (Burdur) - Özellikle son yıllarda kirliliğin yoğun tehdidine uğrayan Burdur gölünün önemli bir so- runu da erozyon. Yılda yaklaşık 674 bin ton sediment, "suda asıh yük" olarak göle taşınıyor. Göle taşınan bu sediman- tasyon, göl çanağının dolmasına ve gö- lün su depolama kapasitesinin azalması- na neden oluyor. Aynca erozyonla taşınan kükürt gibi kimyasal maddeler, gölü kirletiyor. Geçen yıl göl havzasında 150 hektar alanda gerçekleştirilen erozyon kontrol çalışmasının yetersiz olduğunu belirten Orman İşletme Müdürlüğü yetkilileri, gölün dolmasını önlemek için yeni kay- naklar bulunarak erozyon kontrolü ve ağaçlandırma çalışmalannın hızlandınl- masını istediler. Erozyonla kaybedilen topraklan geri getirmenin ve dolan göl alamnı temizlemenin mümkün olmadı- ğım belirten yetkililer, "Erozyonu önle- mek için yapılan çahşmalarda en büyük sorun, kaynak teminidir"dediler. Göl havzası bitki örtüsünün toprağı erozyona karşı gereğince koruyacak özellikte olmadığını vurgulayan Orman İşletme Müdürlüğü yetkilileri, salt yüz- de 6.13'lük bölümü verimli orman alanı olan göl havzasının, yüzde 18'inde az, 22'sinde orta, 31'inde şiddetli, 29'unda da çok şiddetli erozyon olduğunu kay- dettiler. Lezbiyenbriç şampiyonları mah kemelik ŞEBNEM ATİYAS (New York) - Acil Servise gelen telefon üzerine zengin- lerin oturduğu Doğu yakasındakı 64. Sokak'ta bir apartman dairesine giren polisler, bir kadını yaralannı sarmaya çalışırken, ötekini de ıslak bir havluyla başından akan kanları durdurmaya uğ- raşırken buldular. Yaralı kadınlar 65 yaşındaki Kathie Wei, 41 yaşındaki Judy Radin idi. Lezbiyen çift aynı za- manda son yirmi yılın dünya kadın briç şampiyonluğunu ellerinde tutuyordu. Wei, polise Radin'in kas güçlendirmek- te kullanılan gümüş ağırlıklarla üzerine saldırdığından şikâyet ediyordu. Radin ise önce İVei'in saldırdığını, bu nedenle kendisini savunduğunu anlattı. Radin tutuklandı ve olay mahkemeye yansıdı. New York Bölge Mahkemesi'nde jüri olayı başından sonuna dek iki tarafın avukatlanndan dinledikten sonra Ra- din'in serbest bırakılmasına karar verdi. Çift arasındaki mali sorunlarla ilgili mahkeme devam ediyor. Judy Radin, Colombia Üniversitesi'- nde iken iyi bir briç oyuncusuydu. Ünü, New Yorİc'ta zengin ve güçlülerin oluş- turduğu briç çevrelerine kısa zamanda yayıldı. Radin bu dönemde, Amerika'- nın en zengin armatörlerinden biri olan Çin asıllı Charles Wei'in dikkatini çekti. Charles Wei. hastalandığı sırada hemşi- reliğinı yapan Kathie ile evliydi. Çiftin ortak tutkusu briçti. Wei aynı zamanda briç dünyasının ünlü bir teorisyeni idi. Ancak çift ortalama oyuncu olmaları nedeniyle amatör çevrede sıkışıp kalmış- lardı. Kendilerini bu sınırlardan kurta- racak parlak bir profesyonele ihtiyaçlan vardı. Wei, Radin'i bu sırada keşfetti. Wei, eşinin güzelliğini onu bir briç şam- piyonu yaparak ödüllendirmek istedi. Aynı zamanda kendisinin teorilerini güçlendirecek ve deneyecek bir briç oyuncusuna ihtiyacı vardı. Radin, iki ih- tiyacı karşılayacak fırsatı Wei çiftine verecek kadındı. Briç .uzmanlanna göre Judy Radin uzun yıllar dünyanın en iyi kadın briç oyunculanndan biri olarak tanımlandı. Kathie Wei ise iyi bir oyuncu olmasına rağmen Radin ayannda değildi. Kathie Wei bricin şöhret tarafı ile ilgilendi, İs- viçre'de Dünya Briç Federasyonu'ndan "iyi niyet büyükelçiliği unvanı"nı aldı. Aynca Çin Briç Birliği'ni kurdu. Radin'in avukatına göre Radin olma- saydı, Kathie Wei'nin dünya şampiyon- luğunu kazanması şansı son derece düşüktü. Charles Wei'nin dünya şampi- yonluğunu kazanması şansı son derece düşüktü. Charles Weı ise Radin olma- dan, parlak bir briç teorisyeni olarak tek tutkusu briç olan zengin işadamlanna ve güçlü politikacılara erişemezdi. îki kadın arasındaki lezbiyen ilişki Charles Wei ölmeden bir yıl önce başla- dı. İki kadın dünya şampiyonluğunu kazandıktan kısa bir süre sonra sıkı ar- kadaşlık ılişkilerini cinsel ilişkiye dönüş- türdüler. O sırada ikisi de evlivdi. Charles Wei öldükten kısa bir süre sonra Radin kocasından boşanıp Wei çiftinin Manhattan malikânesine taşın- dı. İki kadının başarısı ve ilişkileri bazen 14 gün 10'ar saatlık maratonlar şeklin- deki briç oyunlan ile sürdü. Radin'e gö- re ilişkileri bu dönemde aşk olmaktan çıktı ve bir iş ilişkisi durumuna geldi. Kadınlar, avukatlan ile birlikte sağlam bir kontrat imzaladılar. Bu kontrat gere- ği Radin profesyonel ilişkinin devam et- tirilmesi karşılığında bazı ödüller ve ikramiyeler aldı. Ancak iki yıl önce pro- fesyonel ilişki de bozuldu. Radin'e göre Wei son derece kıskanç biri haline geldi. Buna karşılık Wei, Radin'in kokain ve marijuana kullandığını, eve şüpheli tip- ler getirdiğint öne sürdü. İki kadın kısa bir süre sonra birbirlerine saldırmaya ve dövüşmeye başladılar. Takım olarak bir turnuvaya katılma ortamı ortadan kalk- tı. Aralanndaki ilişkinin şiddet boyutu- na ulaştığı briç dünyasında bilinir oldu.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle