Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
1 8 Cumhuriyet haberler 1 Şubat1992
BULMACA
SOLDAN SAĞA: 1 2 3 4 5
1/ XX. yüzyıl baş-
larında İtaha'da
başlayan ve dina-
mik duyarlılığın
sürekliliğini amaç-
layan resim ve ede-
biyat akımı. 2/ İm-
kân... Konut. 3/
Halk arasında ey-
liil ayına verilen
ad. 4/ Uğras... Kla-
sik Türk müziğin-
de kullanılan telli
bir çalgı. 5/ Yara
ya da çıban nede-
niyle vücudun her-
hangi bir yerinde oluşan şişkinlik...
Bir cetvel türü. 6/ Rus köylü top-
luluğuna verilen ad... Düşüncesiz-
ce her işe atılan. 7/ "Ben Musa-
yım, sen firavun / İkrarsız şeytan-
ı / Üçüncü ölmem bu hain
/ Pir Sultan ölür dirilir"... Bir asit-
teki hidrojenin yerini bir bazın al-
masıyla oluşan bileşim. 8/ Düz ve
ensiz bağ... Bir nota. 9/ 935-969 yıl-
ları arasında Mısır'da hüküm süren
Turk hanedanı.
YUKARIDAN AŞAĞIYA:
1/ Vlaminck, Derain, Marquet, Matissegibi ressamların XX.
yüzyıl başlannda oluşturdukları ve renk değerlerini ön plan-
da tutan resim akımı... Bizmutun simgesi. 2/ Hisse... Tanrı.
3/ Halk müziğine özgü telli bir çalgı... Dal, kol. 4/ Birim...
Uluslararası Tiyatro EnstiUisü'nün simgesi. 5/ Oruç ayı. 6/
Bir yerde oturma... Yapısına girdiği sözcüğe "iki, çift" anla-
mı katan yabancı önek. 7/ Iterbiyum elementinin simgesi...
Mercanların bir araya gelmesiyle oluşmuş adacık. 8/ Kuzu se-
si... Zafer. 9/ Bir kalenin ya da berkitilmiş bir yerin teslimi...
İnce deri ya da ince kabuk.
AT YARIŞLARI
FİKRET DAĞLIOĞLU
1. KOŞU: F: (3) Seren 2, P: (6) Rakkase, P: (4) Ünlübey, S:
(ll)Şans7.
2. KOŞU: F: (6) Yelinoğlu, P: (5) Sayyad, P: (4) Ganiiy, S:
(1) Fırat 16,
3. KOŞU: F: (9) Fazilet, P: (2) Ereğli, P: (10) Feeling, S: (3)
Oğuzhan I.
4. KOŞU: F: (6) Didar, P (2) Akifbey, P: (3) Akçay 2, S: (7)
Şerife.
5. KOŞU: F: (4) Aşkar, P: (3) Minnola.P: (2) Gülser.S: (8)
Sempati.
6. KOŞU: F: (4), Albayım, P: (3) Erdal, P: (1) Küçükşerife,
S: (5) Ercan 77, S: (8) Hazar.
7. KOŞU: F: (2) Tolgaer, P: (7), Sabur, P: (3), Bursagüzeli,
S: (10) Eserbatur.
GÜNÜN PROGRAMI ADANA
2. KOŞU: (Açık) C Gr. Araplar (KUM)
Saat: 13.45 18.000.000 TL. 1500 M.
*
* *
• • •
1. Fırat 16
2.Sek Sek
3.AİOS III
4 Ganiiy
5Sayyad
6Yelinoglu
60.5 Saim (M)
60.5 C.Guven
58 I.Akkılıç (M)
58 Y.Tunç M
58 Dede (M)
58 A.Birdal
7 Bağdatgülu 42/M 55.5 R.Telik
8 Gulumser I 56.5 K.Melike (M)
(100)
(033)
(032)
(-2)
(101)
(121)
(143)
(120)
3. KOŞU: (Maiden) 3 Yş. İngilizler (KUM)
Saat: 14.15 14.000.000 TL. 1400 M.
l.Alpbey
* * 2 Eregli I
* 3 Ognzhan
4Gulzer
5Yeşiltepe
6 Damla III
7 Dilsah
g.Eftal
* * * 9Fazilel
* * 10. Feeling
I I.Primadonna
12 Ouick Flash
13Selenay
58 Aykut
58 Saim (M)
56 Y.Tunç
58 G.Gul
58 Tekin
58.5 Halis
54.5 Hakan
56.5 R.Telik
4
6
11
13
8
12
4
9
54.5 S.Yılmaz (M) 10
56.5 Dede 7
56.5 Y.Konuk I
54.5 H.Mullu 2
56.5 A.Karakuş 5
(-0)
(030)
(-04)
(-00)
(120)
(003)
(000)
(430)
(002)
(005)
(000)
(000)
(...)
4. KOŞU: (Handikap) A Gr. Araplar (KUM)
Saat: 14.45 17.000.000 TL. 1400 M.
**
I.Boray
2.Akifbe>
3.Akçay II
4 Adlan
S.Arkadaş I
6 Didar
7 Şerife
g.Arslaner
9Nilufer
lO.AIiş
ll.İlkgan
12Yener >
13 Kamalı II
14 Aldemir
(Arkadas I,
61
64
57
53
54
54
53
52
51
50
49
46
45
44
Arslaner
Dede
A.Birdal
A.Kıhç
Y.Tunç (M)
Aykul (M)
G.Gül
Halis
R.Tetik (M)
K.Melike (M)
S.Yılmaz (M)
İ.Gur
Özölke
E.Baysal
Eskitıiluncu
ve Aliş ekuridir)
6
8
9
2
13
5
4
12
14
II
10
7
1
3
(302)
(221)
(000)
(040)
(400)
(220)
(000)
(000)
(033)
(000)
(400)
(000)
(400)
(000)
5. KOŞU: (Şarth)
Saat: 15.15
3 Yaşh İngilizler (KUM)
14.000.000 TL. 1400 M.
**
**
• * *
l.Portakal
2 Gulser
3 Minnola
4.Aşkar
5 Casablanca
6 Plevne II
7 Ahum
8 Sempati
9Sevil
lO.Şeker
56 Y.Tunç
56.5 Saim
58.6 R.Tetik
50 C.Giıven
56 Dede
56 Kâzım
54.5 A.Karakuş
54.5 G.Gul
54.5 A.Kıhç (M)
54.5 A.Birdal (M)
7
6
8
3
5
2
I
9
4
10
(001)
(010)
(421)
(003)
(000)
(304)
(.00)
(130)
(003)
(300)
6. KOŞU: (Ş.Handikap) B Grubu Araplar (KUM)
Saat: 15.45 12.000.000 TL. 1400 M.
l.Altugbey
* * 2Kiçükşerife
* * 3EnlalI
* * « 4 Albayım
* 5 Ercan 77
6Tesadüf III
7 Roza I
8.Hazar I
9Llnbey
lO.Korsan I
11 .Onurnan
12 Cemil I
U.Canoy
14Gev Gev
15.Sezeotay
(Ercan
61 Dede I (011)
61 N.Kulak 12 (110)
60 A.Kılıç 14 (442)
58.5 C.Guven (M) 10 (222)
58 Y.Tunç (M) 5 (311)
55.6 F.Çeltik 11 (000)
55 G.Gül 3 (030)
52.5 H.Mullu 2 (001)
46 Özölke 13 (400)
44 E.Baysal 15 (000)
54 Halis 6 (000)
57 R.Tetik (M) 4 (200)
51 S.YUmaz (M) 9 (000)
48 C.Dursun 7 (030)
48 l.Gür M 8 (400)
77 ve Roza I ekuridir)
7. KOŞU: (Handikap) A Gr. Araplar (KUM)
Saat: 16.15 24.000.000 TL. 1400 M.
***
* +
* *
1 Sonbatur
2Tolgaer
3.Taam
4.Ann Bahm
5.B«rsagüzeıl
6.Talnea
7.Sabnr
8.SaTatb
9.Senad
lO.EatrtMtar
ll.OrtakörHi
12FHkaI
60 Y.Tunç
57 Dede (M)
58.5 S.Yılmaz
56 Tekin (M)
56.5 G.Gul
12
8
4
10
7
55 Ç.Ayduı (M) 1
54 R.Tetik 11
53.5 F.Çeltik M 6
53 C.GS»eB 3
52.5 A.Birdal 2
51 Hakan 5
30 Ayknl 9
(330)
(013)
(214)
(000)
(300)
(040)
(220)
(000)
(000)
(020)
(440)
(000)
(SavaA ve FOJka I Ektridir)
ALTILI GANYAN
9
2
10
3
HAVADURUMU
Kars -13 -5 karfı
Kastamonu -11 -3 kariı
Kayserı -12 -3 kafiı
Kırklarelı -7 -1 p. bulutlu
Kırşehır -12 -3 kartı
Kocaeli -5 0 kartı
Konya -13 -2 p. bulutlu
Kütahya -11 -1 az bulutlu
Malatya -8 -2 karlı
Manisa -3 7 az bulutlu
K.Maraş -4 3 az bulutlu
Mardin -5 -0 kartı
Muğla -7 4 az bulutlu
Muş -13 -3 karlı
Nevşehır -13 -3 kartı
Nifrte -14 -4 kartı
Ordu -3 1 kartı
Rize -2 1 kartı
/OT.T.T.T.r
( HAVA SICAKLIĞl)
Bdu -11 -2 kartı Sakarya -5 -1 kariı
Burdur -11 0 az bulutlu Samsun -4 0 kartı
Bursa •6 0 kartı Siirt -5 0 kariı
Türkiye'de
Çanakkate
Çankın
Çorum
Denizli
Diyarbakır
-5
-12
-12
-8
-6
1
-4
-3
4
0
p. bulutlu
p. bulutlu
kartı
p. bulutlu
kartı
Sinop
Sıvas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
-4
-14
-6
-11
-2
2
-4
0
-3
1
kartı
kariı
p. bulutlu
kariı
kariı
Adana
Adıyaman
Afyon
Amasya
Ankara
Antarya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Brtlis
0
-4
-13
-10
-13
-1
-6
-3
-9
-6
-11
-1-
8
1
-3
-2
-3
8
-1
7
0
-1
-3
-2
az bulutlu
çok bulutlu
az bulutlu
kariı
p. bulutlu
az bulutlu
kariı
az bulutlu
p. bulutlu
kartı
kartı
kariı
Edime
BazıQ
Erzincan
Erzurum
Eskiaehir
Gaziantep
Giresun
Gümüshane
Hakkâri
Hatay
Isparta
Istanbul
Izmir
-8
-8
-11
-12
-12
-6
-3
-11
-12
-1
-12
-4
-2
0
-3
-4
-5
-3
1
1
-3
-4
7
-1
1
6
p. bulutlu
kartı
karlı
kariı
p. bulutlu
kariı
kariı
kariı
kariı
az bulutlu
az bulutlu
kartı
az bulutlu
Tuncelı
Ş.Urfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şımak
Bartın
-10
-3
-10
-10
-14
-4
-14
-12
-13
-14
-5
-8
-S
-1
2
-1
-4
-4
2
-2
-3
•3
-3
0
-2
•1
kariı
kartı
az bulutlu
kariı
kariı
kartı
p. bulutlu
kartı
p. bulutlu
p. bulutlu
kartı
kartı
kartı
Sıcaklık
azalacak
Çevre Bakanlığı Meteoroloji
Genel Müdürlügü'nden alınan
bilgiye göre yurdun Kuzey ve
Dogu kesimleri çok boJutİu,
Mannara aın doğnsu,
Karadeniz, lc Anadolu'nun
kuzeydoğusu ik Dogu ve
Güneydogu Anadolu bölgesi
kar yağışlı, öteki bölgeler
parçalı ve az bulutlu geçecek.
Hava sıcaklığı azalmaya
devam edecek. Rüzgâr Kuzey
ve Dogu yönierden hafif, ara
sır» orta kuvvette, yurdun
kuzeyinde yer yer kuvvetli
esecek. Deaizlerimizde
rüzgfir, giinbaüsı ve lodos,
Bab Akdeniz'de giinbaüsı ve
karayel, diger denizlerimizde
yıldız ve karayelden 3-5, yer
yer 6-7, Bab Karadeniz, Ege
ik Akdeniz'de zaman zaman
8-9 kavvetiode, saatte 10-21,
yer yer 27-33, Batı
Karadeniz, Ege Ue
Akdeniz'de zaman zaman
40-45 deniz raili hızla esecek.
Van Gölii'nde hava çok
bulutlu ve kar yağışlı
geçecek. Rüzgâr, güney ve
dogu yönierden hafif, ara
sıra orta kuvvette esecek.
Görttş uzakhği 1-5 kilometre
dolayında olacak.
Kahıre»
t r ^ I L T T,T~|
HAVA SICAKLIĞI)|
Dünyada
Frankfurt
Halsinld
Kahire
Kopenhag
Londra
Madrtd
MOnir)
4
4
17
2
5
10
2
siali
p. bukıttu
p. bulutlu
p. butuflu
p. buNjdu
p. buMhı
Arnatardam
Atina
Brüksel
Berlin
Barsetona
Beigrad
Bağdat
Bonn
Budapeste
Cenevre
Cezayir
4
3
42
2
12
2
12
6
3
2
16
az bukrttu
sisli
sisli
sisli
p. bulutlu
çok bulutlu
az bulutlu
sisli
sisli
sisli
çok bulutlu
Moafcova
Milano
Oeto
Paris
Roma
St Petersburg
Sofya
Şam
Varaova
Viyana
Zürih
-2
5
-1
5
11
-1
1
10
1
4
1
kartı
siali
p. buhjtlu
sisli
sisü
çok buhıtki
sMi
p. bulutlu
çokbuhıöu
sisli
sisli
TKK vazgeçsîn, af
• Baştarafi 1. Sayfada
şöyle dile getirdi:
PKK'ya genel af
"Açık söylüyorum. Önümüz-
deki dönem, Türk Silahlı Kuv-
vetleri çok büyük bir güçle
bölgeye gelecek. Hatta bu güç
olağanın çok üzerinde bir güç.
Yani dağında taşında bırakmaz-
lar o eşkıya denilen adamları.
Hatta o yüzden de ikaz ettim.
Vazgeçin bu işten diye. Hatta şu-
nu söylüyorum: Vazgeçin, vaz-
geçtiğinizi söyleyin. Ben bir genel
afçıkarayım.
Kendi adamlannı öldürdü. Öl-
dürdükleri aynı soydan insanlar
değil miydi? Şimdi ondan sonra
şehirlere kaydırılmış. Bu doğru
değil ki, bu sizin geleceğinizi ala-
kadar eder. Orada harp gibi bir
şey olursa, bu çocuklar ne olur?
Yani bir de şunu düşünün; Türk-
iye devletiningücüyle bunlar kar-
şı karşıya gelebilir mi? Biraz
mantığınızolsa, Irak'tauzunza-
mandır peşmergeler muharebe
yapıyor. Saddam'ın iki buçuk
kuvveti karşısında ne hale geldi-
ler. Türkiye'de böyle bir şey ya-
pılıyor mu? Saddam gibi
davranılsa orada insan mı kalır?
Ben Cumhurbaşkanı olarak o
bölgedenim. Hatta bu yüzden
bana kızıyorlar. Ben söylüyo-
rum, çekinmiyorum. Amabirta-
kım adamlar var, gelip orada
insanlan öldürüyorlar. Güvenlik
Inomı,
M Baştarafi 1. Sayfada
mak için buradayım" dedi.
Türk-İş Genel Başkanı Şevket
Yılmaz da İzmir Belediyesi işçi-
lerinin 520 kilometreyi geride bı-
raktıklanm anımsatarak Başkan
Yüksel Çakmur'un, yürüyüşçü
işçilerin sıkıntısını gelip görme-
sini istedi.
SHP Genel Sekreteri Cevdet
Selvi de görüşmeden önce gaze-
tecilere yaptığı açıklamada İz-
mir Büyükşehir Belediye BaşVa-
m Yüksel Çakmur'la uzun süren
görüşmeler yaptığmı, ancak hu-
kuki açıdan yapılacak bir şey ol-
madığı yanıtmı aldığını söyledi.
Daha sonra Başbakanvekili
Erdal İnönü, Çalışma ve Sosyal
Güvenlik Bakanı Mehmet Mo-
ğultay ve SHP Genel Sekreteri
Cevdet Selvi ile Başbakanlık'ta
yaklaşık 2 saat süren bir görüş-
me yaptı. İnönü, görüşmeden
sonra yaptığı açıklamada, işçi-
lerin sorununa şu anda çözüm
bulunamadığınj, ancak bu ko-
nuda yarın (bugün) İzmir Bü-
yükşehir Belediye Başkanı Çak-
mur ve ilçe belediye başkanlarıy-
la görüşeceğini söyledi.
îşçilerin sorununa çözüm bul-
mak için görüşmelerde bulun-
duğunu belirten İnönü, şöyle
devam etti:
"En kolayı, işçilerimizin geri
dönmeleri ve çözümün İzmir'de
sağlanmasıdır. Yürümekle her-
hangi bir şey halledilmiyor. Çö-
zümün yeri îzmir'dir. Olay, di-
siplin konusu olduğu için iş zor.
Konunun halli için iyi niyet ge-
rekli, ancak bunu hallederken,
her türlü disiplinsizliğe yol aça-
cak izlenimleri verirsek, bu da
yanlış olurî'
Ankara'ya 50 km kaldı
İzmir'den Ankara'ya yürüyen
işçiler Ankara'ya yaİclaştı. An-
kara'ya 50 kilometre uzaklıkta
bulunan işçilerin pazartesi günü
başkente gelmeleri bekleniyor.
Toros Gübre işçileri
îzmirli işçilerin yürüyüşleri
sürerken önceki gün Adana'dan
otobüslerle Şereflikoçhisar'a ge-
lerek yürümeye başlayan Toros
Gübre işçileri ise işverenle anla-
şarak geri döndüler.
kuvvetleriniöldürüp, bölüklere
baskın yapıyorlar, birisi de kal-
kıp,'Bunlar kötüiş yapıyor' de-
miyor. Gazetede beyanatım var,
dedim ki 'HEP milletvekilleri'
ashnda onlar öyle anlamış, 'bana
karşı çıkan milletvekilleri şu terör
örgütünün yanında değiliz' de-
sin. Ben bunuistiyorumsadece.
' Biz bunun karşısındayız' desin.
Ama demezler, ben size söyleye-
yim. Çünkü dedikleri zaman se-
çilmeyeceklerini bilirler. Bu da
bir nevi seçim hikâyesine dön-
müş. Biz onu da biliyoruz. Ama
bu.orahaJkınınakyhineoluyor.
Ben oranın halkını en çok se-
venlerden biriyim. Diyarbakır'-
da çıktım, 'Kürt-Türk meselesi
yoktur' dedim. 2932 sayılı kanu-
nu kim kaldırdı? Kürtçe kaset çı-
kıyor, gazete de çıkıyor. Şunu
söyleyin; bizim zamarumızm hü-
kümeti Güneydoğu'ya çok şey
yaptı Daha dayapardık, ama şu
engelleme olmazsa. Oraya kalite-
ü adam gönderemiyorum. Verdi-
ğimiz para iki misli olmasına
rağmen" bu sırada bir kişi,
özal'uı sözünü keserek, güvenlik
görevlilerinin kendilerine baskı
yapüğını söyledi. özal da'' Biraz
da güvenlik güçlerini düşünün.
Tabur taranıyor. Ailelerinden bi-
ri yaralanırsa, onlar da size kötü
bakmaya başlarlar. Bu hadisenin
temelini kaldırmamız lazım"
karşılığını verdi.
Vatandaşlar da bölgeye aske-
ri güç gönderilmesi yerineyatıhm
yapılmasını ve Kürtçe radyo ya-
yınlarına izin verilmesini istedi-
ler. özal da bu istekleri şöyle
yanıtladı:
'' Ben bu işin içindeyaşıyorum.
Hadiseyi kadcme kademe götü-
ren adarrum. Alışılmış bir sistem-
den ba$ka bir sistemegeçmek pek
kolay değil. Kafalar alışmış.
Biraz yavaş olalım. Kademe
kademe gidelim. Birden bire
'Her şeyi alacağız' veya 'Kışkır-
tılan şeyleri alacağız' derseniz.
Çok ters kuvvetler meydana ge-
lir. Bugün korkum ne, bakın size
açıkçasöyleyeyim. Biraz sertgö-
rünüyorum. Değişmemin nede-
ni, korkuyorum. Bunun
karşısında Türk müliyetçüiği fık-
ri gelişir. Bu, o vakit memleketi
altüsteder. OvakitsizGüneydo-
ğu'da 4-5 milyon iseniz, o bölge
halkının 5-6 milyonu da batıda
var. Batıya gitmiş, kendisinin
Kürt olduğunu bilmeyen insanlar
var. Bu sefer onlann üstüne degi-
derlerdiğergruplar. Yani korka-
nm o noktaya doğru gidiyor
hadiseler. Zaten PKK'nın yap-
mak istediği de bu. Türkiye içeri-
sinde karışıklık çıkarmak.
Türk-Kürt aynmı diye bir şeye
gitmezseniz sizin için çok daha iyi
olur. Birbirimizisevelim."
Cumhurbaşkam'nın, konuş-
masını tamamlamasından sonra
Idil heyeti.salondan aynldı.
ttalyanlar
4
ölümü
9
izledi
• Baştarafi 1. Sayfada
mahkûm; bir-kaç kez titredikten
sonra bir et ızgarasma dönüştü.
En acımasız son anı bile izleyi-
cilerin meraklı bakışlarından
esirgemeyen film, mahkûmun
ayaklarından ve boynunun ar-
dından çıkan dumanlan da gös-
terdi. Sunucu, filmin, hapisha-
nedeki bir mahkûmla işbirliği
yapılarak dışarı kaçırıldığım
söyledi.
Yarattığı tüm ilgiye rağmen
bir Amerikan hapishanesinden
gelen bu görüntüler, tepkiyle
karşılandı. Reklamlarla bölünen
bir varyete programının ortasın-
da; elektrik iskemlesinde ızgara-
ya dönuşen insan "show"un ül-
kenin bellibaşlı yaym organla-
nnda kınandı. "Bu insanhk mı-
dır?" diye yazdı örneğin "Cor-
riere della Sera" ve ekledi; "Tüy-
ler ürpertici ölüm spazmlan ara-
sına televizyon kameralarını
sokmak insanlığa yakışmaz. Bir
suçun cezasım çekmek için san-
delyeye gönderilen kişinin ölü-
mü, şov olamaz. Hangi neden-
le ve nasıl olursa olsun ölüm, en
yüce yalnızlık anıdır. Bir insanın
elinden bu hakkı almak, utanç
vericidir!'
"Rebupplica" gazetesi ise
Middle West Hapishanesi'nde
sandalyeye oturtulan mahkû-
mun ölümünü seyreden TV iz-
leyicilerini Ortaçağ'da engizis-
yon mahkemeleri tarafından
alevlere atılan Giordano Bruno
1
yu seyredenlere benzetti. "La
Stampa" olayı son günlerde po-
lemik yaratan Benetton'un
AIDS'li hasta reklamıyla karşı-
laştırdı.
"La Stampa", "Artık öyle bir
toplumda yaşıyoruz ki" dedi,
"mahrem sayılan hiçbir şey kal-
madı. Seks, hastalık, savaş, tra-
jedi... Her şeyi herkesin gözleri
önünde yaşıyoruz."
Programın yapımcısı Mino
Damato, kendisini "naklen
ölümü" pedagojik nedenlerle
yayıma soktuğunu söyleyerek
savundu. Filmin kopyasını Jtal-
ya'daki "Amnesty Internatio-
nal"dan (Uluslararası Af Örgü-
tü) alan Damato, ölüm cezası-
nın korkunçluğunu gözler önü-
ne sergilemek maksadıyla bu
tartışmah yayıma giriştiğini
açıkladı. Ancak bu açıklamayı
rakip gazeteciler ikna edici bul-
madılar. "Böyle bir prçgram
elektrikli iskemleyi uygulayan
ABD televizyonları için
düşünülebilir" dedi örneğin ün-
lü gazeteci Furio Colomba ve
ekledi: "Ama Italya'da ölüm ce-
zası yok. Italyan seyircisi için
naklen ölümün tek amacı gös-
teridir. Bunun ise savunulacak
hiçbir yani yokturî'
Sting, 5 haziranda çevre için Türkiye'ye geKyor
• Baştarafi 1. Sayfada
Oğuz Özerden, çevre için yapı-
lacak büyük kampanya ve orga-
nizasyonlanndaki büyük sürp-
rizin 'Sting' olduğunu söyledi.
Organizasyonlann ve Efes'teki
büyük konserin tüm finansma-
nının Alo Bilgi'den sağlanaca-
gını belirten Ozerden, konser ve
diğer kampanya gelirlerinin de
çevre orgütlerine verileceğini be-
lirtti.
Öncelikle medyadan destek
istedigini söyleyen Özerden,
"Kampanya çığ gibi büyüyecek
ve sonucunu alacağız. Zaten ge-
çici faali>etlerden ote kalıcı bir-
takım olaylar gerçekleştirmek
istiyorum" dedi.
Yardım konserierinin gedik-
lisi Sting'in Türkiye'ye getiril-
mesi için tüm ilişkilerin hemen
hemen sağlandığı belirtildi.
Ünlü "The Polke" grubunun
kurucusu olan Sting, 1987 yılın-
dan bu yana Amazon Orman-
lan'nın korunmasına büyük ça-
ba harcıyor ve bu amaçla çev-
reci örgütlerin düzenledikleri
toplantı ve gösterilere katılı\or.
Yine aynı amaçla hazırlanan
çevreci bir televizyon programı-
nın da sunuculuğunu yapıyor.
İşsizliği protesto gösterilerine
katılan ve işsizlere konserleri
için indirimli biletler satan
Sting, 1988in eylül ayında "İn-
san Hakları Şimdi" konserleri
dü/enledi.
Sting'in öncülüğünde birçok
ünlü sanatçı 6 hafta boyunca 5
kıtada bu konserlerc katıldılar.
İnsan Haklan BUdirgesi'nin 40.
yılı nedeniyle verilen ve tüm
dünyada TV kanallarından >a-
yımlanan konserlerin daha son-
ra Turki>e'de gosterilmesi ise
yılan hikâyesine dönmüştü.
Sting 12 mayısta Kürt sığın-
macılara yardım konserlerine de
katıldı.
Ünlü Dire Straits topluluğu-
nun 1985'te liste başından inme-
yen "Money For Nothing" ad-
lı parçasında ana vokali üstlenen
Sting "Live Aid" konserlerine
de bu toplulukla katıldı.
Gerçek adı Gordon Sunmer
olan Sting, The Police toplulu-
ğunun kurucusu ve solistliğini
yaptı. İngiliz reggae müziğine
yenı soiuklar getirmek için ça-
lışmalarına 1970'li >ıllarda baş-
ladı. Ancak çizgisini sadece
reggae oluşturmuyordu. Ama
müziklerinin ana hallarını Ka-
rayib kökenli direniş ezgilerinin
oluşturduğu belirtilivor. Grup-
tan ayrıldıktan sonra büyük il-
gi toplavan ilk plağı "Umarım
Ruslar da çocuklannı seviyor-
lardır" 1984'te piyasa>a çıktı.
Enılakbank
• Baştarafi 1. Sayfada
kıp bir süreden beri Emlak
Bankası'nın hesaplarını ve geç-
miş dönemde verilen ihalelerle
ilgili dosyaları inceliyor. Mura-
kıplann incelediklerı dosyalar
arasında ESKA'ya verilen yük-
sek bedelli ihalelerin de yer al-
dığı belirtilirken eski Genel Mü-
dür Engin Civan'ın görevden
aynlmadan hemen önce Kutlu-
taş ve ESKA'nın toplam 650
milyar lira dolaylarındaki borç-
larıyla ilgili olarak 5 yıl vadeli
ve çok düşük faizli bir borç
konsolidasyonuna gittiği öne
sürülüyor. Emlakbank'a 30 mil-
yon dolar (yaklaşık 170 milyar
lira) tutarındaki bilgisayar alı-
mının da murakıplar tarafından
ıncelemeye alındığı söyleniyor.
Demirel hükümeti göreve gel-
dikten sonra kamu bankalarıy-
la ilgili ilk atamasını Tütünbank
genel müdur yardımcılarından
Şukrü Karahasanoğlu'nu Em-
lakbank'a atayarak yapmış, an-
cak bu atama tam 18 gün sürey-
le Cumhurbaşkanı Turgut
Özal'ın sumeninin altında bek-
letildikten sonra onaylanmıştı.
Eski Genel Müdür Engin Civan,
Özal'ın atamayı beklettiği gün-
lerde Ankara'da Devlet Bakanı
Ekrem Ceyhun'u ziyaret ederek
bankadaki 3 yıllık görev süresi-
nin dolacağı ocak başına kadar
süre istemişti.
Cumhurbaşkanı Özal, Kara-
hasanoğlu'nun kararnamesini
18 gün beklettikten sonra Em-
lak Bankası Yönetim Kurulu
üyelikleri ve genel müdür yar-
dımcılıklarıyla ilgili atama ka-
rarnarnelerine de geçit vermedi.
Özal, İşletme Fakültesi Dekan
Yardımcısı Prof. Erol Eren ve
Çiller'in danışmanı Dr. Yücel
Edil'in Emlakbank Yönetim
Kurulu üyeliklerine, Akbank
yöneticilerinden olan İbrahim
Kısacık ve Ali Kuşçu'nun Em-
lakbank genel müdür yardımcı-
hklanna ve Dr. Sudi Apak ile
Engin Özhan'm hem genel mü-
dür yardımcılığı hem de yöne-
tim kurulu üyeliğine atanmala-
rıyla ilgili kararnameyi tam 25
gün beklettikten sonra önceki'
gün veto ederek geri gönderdi.
Ancak kararname hemen er-
tesi gün yeniden imza için Çan-
kaya'ya gönderildi ve halen
Çankaya'da beklemede. Bu ara-
da Engin Civan döneminde ata-
nan ve Semra Özal'ın yeğeni ol-
duğu belirtilen yönetim kurulu
üyesi Veli öztürk ile Osman
Okyar, hem yönetim kurulu
uyesi hem de genel müdür yar-
dımcısı olarak görev yapan Re-
şat Bedirhanoğlu ve Hüseyin
Kömürcüoğlu, eski yönetimin
devamı olarak koltuklannda.
oturuyorlar.
Fransa
• Baştarafi 1. Sayfada
Bu konumda Kıbns'ta sorun-
laıın devam edeceğini kaydeden
Atun, çözümü "2 devletli, 2
toplumlu, 2 halkın siyasal eşit-
liğine ve egemenliğine dayanan,
Türkiye'nin garantisini içeren
federasyon ya da
konfederasyon" olarak açıkla-
dı. Atun, "Türk bayrağı gönde-
re bir kez çekildi, bundan son-
ra indirilmez" dedi.
Marmara Grubu'nun toplan-
tısına Atun'la birlikte katılan
Kıbns işlerinden sorumlu Dev-
let Bakanı Orhan Kilercioğlu da
Rumlann Kıbns'ta işlerin bu şe-
kilde sürüncemede kalmasını is-
tediklerini söyledi.
Fransa'nın Türk tarafına ta-
kındığı tutumun da ortaya koy-
duğu gibi Rum kesiminin ada-
da avantajlı bir konumda oldu-
ğunu belirten Kilercioğlu,.
"Oyalama taktiğiyle sorunlann
çözüme kavuşmasını engelleyip
uygun ortamda adayı Yunanlaş-
tırmayı planlıyorlar" dedi.
Fransız Konsolosluğu'nun
Strasbourg'daki Avrupa Konse-
yi Parlamenterler Meclisi'nin
kış dönemi toplantılanna katıl-
maları için vize vermediği
KKTC meclis üyelerinin ise Ali
Süha, Hüseyin Serdaroğlu ve
Hüseyin Curcioğlu olduğu öğ- •
renildi. !
KüLİS
• Baştarafi 1. Sayfada
Belki de Demirel'in geçen genel idare kurulunda da
söylediklerini yeniden anımsadı. Demirel, DYP'nin genel
idare kurulunda üyeleri Papandreu örneğini vererek
uyarıyordu:
"Bu yolsuzluk işlerinin üzerine çok dikkatli ve sağlıklı
gitmek durumundayız. Düzgün gidelim. Bu iddialan iyice
inceleyelim. Yoksa ters tepebilir. Bakın Papandreu için
açılan davalara. Bazılarından beraat etti. Yeniden iktidara
gelebilir."
TÜRKSAT dosyasının açıklanmasıyla birlikte DYP
teşkilatından bakanlara ve DYP yöneticilerine de
Demirel'in dile getirdiği benzer bu kaygılar iletiliyordu.
Yaşar Topçu'nun suçladığı ANAP'lı Bakan Cengiz
Tuncer'in TÜRKSAT ihalesinin gizli bir Başbakanlık
genelgesi uyarınca yapıldığını ve ihaleyi alan Fransız
firmasının diğer firmalara göre en düşük teklifı verdiğini
açıklaması, DYP'lilerde TÜRKSAT yolsuzluk ihalesine
ilişkin bazı kuşkular yaratmıştı. Bir bakanın dediğine göre
"bulanık suda bahk mı avlanıhyordu?" ya da aceleci
davranılarak "ANAP'lı eski bakanlara kendilerini aklama
fırsatı mı sağlanıyordu?".
DYP kulislerine yansıyan söylentilere göre Cumhurbaşkanı
Özal, Başbakan Demirel'e TÜRKSAT ihalesi ile ilgili
iddialar konusunda bilgi vermiş olabilirdi. Cumhurbaşkanı
Özal TÜRKSAT işi gündeme geldiğinde başbakandı, ihale
bağlandığında da cumhurbaşkanı... İşin başından sonuna
dek Fransız, İngiliz ve ABD firmalarının tekliflerini,
kapsamın genişletilmesi konusunda Dışişleri Bakanlığı'nın
önerisini iyi biliyordu. lkinci kez ihale açılmasını gerektiren
sürecin tam da ortasındaydı.
TÜRKSAT yolsuzluk iddialan artık savcüıkta. Hatta ihale
komisyonu üyelerine işin Fransız firmaya veriknesi
konusunda baskı yaptıkları öne sürülen dönemin PTT
Genel Müdürü, şimdi Cumhurbaşkanı Danışmanı Emin
Başer ile ihale komisyonu başkanı Osman Gözüm, Ankara
Cumhuriyet Başsavcısı Hayri Tayham'a ifade de verdiler.
Süreci geri çevirmek mümkün değil.
DYP kulislerinde, TÜRKSAT olayı ile ilgili mahkeme
kararı merakla bekleniyor. DYP'lilerin bir bölümü, "Bu iş
dönemin siyasi sorumlularını yüce divana götürür"
göruşunu taşırken bazı DYP'liler, "Sakın ola ki
ANAP'lılara kendilerini aklama kapısı açmış olmayalım"
endişesinde.