Katalog

CUMHURİYET/10 HABERLER 21 EYLÜL 1990 Korumaya alınmayan tarilı • ZONGULDAK (Cumhuriyet) — Zonguldak iline bağlı KozJu bucağında 1880 tarihinden kaldığı belirtilen kilisenin tarihi eser kapsamına alınmasına rağmen korunmaya alınmadığı belirtildi. O yıllarda Kozlu maden ocaklannda çalışan Italyan ve Fransızlann kullandığı kilisenin, bu maden ocaklarının devletleştirilmesinden sonra uzun yıllar kütüphane ve sinema olarak kullanıldığı, bugün de Kozlu Belediyesi'nin deposu olarak kullanılmaya devam edildiği öğrenildi. (Foto: Hayri Ünlütürk) Firari ölü bulundu . • İstanbul Haber Servisi — Bayrampaşa Cezaevi'nden 28 şubat günü fırar eden ve yasadışı TKP-ML TÎKKO örgütünün Marmara bölge sorumlusu olduğu öne sürülen Baba Erdoğan'ın Tokat'ın Almus ilçesine bağlı Gümeleönü Köyü yakınlarında ölü bulunduğu belirtildi. Tokat Emniyet Müdürlüğü yetkilileri, bir hafta kadar önce Gümeleönü Köyü Jandarma Karakolu'na silahlı iki kişi tarafından baskm düzenlendiğini ve bir jandarma erinin öldüğünü anımsattılar. Baskını gerçekleştirenlerden biri olduğu öne sürülen Erdoğan'ın askerlerle aralannda çıkan çatışma sırasında yaralandığı, arkadaşlannca taşındığı ve yolda kan kaybından öldüğü kaydedildi. Yetkililer, cesedin nerede ve nasıl bulunduğu konusunda aynntılı bilgi vermekten kaçındılar. Pembegül Binbir'e tahliye • İstanbul Haber Servisi — Amerikan Konsolosluğu bahçesine bomba attığı gerekçesiyle 1 yıldır yargılanmakta olan Pembegül Binbir DGM ile İstanbul S. Ağır Ceza Mahkemesi arasındaki anlaşmazlık sonucu Yargıtay uyuşmazlık mahkesine sevk edildi. tstanbul 2 nolu DGM'deki duruşmada savcı sanığın herhangi bir gizli örgütle bağlantısının saptanamadığı, tek başına hareket ettiği gerekçesiyle DGM'nin görev alanına girmediği yolunda görüş bildirdi. Sanık ile avukatı ise bir yıldır yargılanmanın yeri konusunda karara varılamadığını ve bu durumun öğrenci olan Pembegül Binbir'i mağdur durumda bıraktığı gerekçesiyle tahliye talebinde bulundular. Mahkeme heyeti görevsizlik kararıyla tstanbul 5. Asliye Ceza Mahkemesi'yle DGM arasında oluşan uyuşmazlığın çözülmesi için dosyanın Yargıtay 3. Dairesi'ne gönderilmesine ve sanığın tahliyesine karar verdi. Memurun hastane ticreü • ANKARA (AA) — Devlet hastanelerinde tedavi ve muayene olan Emekli SandığYna mensup memurlardan da üniversite hastaneleri düzeyinde ücret alınacak. Uygulama, 1 Eylül 1990 tarihinden itibaren geçerli olacak. Devlet hastanelerindeki tedavi ve muayene ücretlerinin üniversite hastaneleri düzeyinde ödenmesi uygulamasınm kapsamına, SSK ve Bağ-Kur'lulardan sonra Emekli Sandığı'na bağlı olanlar da alındı. Sağlık Bakanı Halil Şıvgın'ın, Maliye ve Gümrük Bakanı Adnan Kahveci ile yaptığı görüşmelerden sonra kapsam dışı bırakılan Emekli Sandığı mensupları için de 1 eylül tarihi itibarıyla uygulamanın başlatılması kararlaştınldı. Bu arada Maliye ve Gümrük Bakanı Adnan Kahveci'nin, ilgili kurum ve kuruluşlara bu konuda bir tebliğ gönderdiği öğrenildi. Evren, çıkarma bölgesinde • LEFKOŞA (Cumhuriyet) — KKTC'yi ziyaret eden eski Cumhurbaşkanı Kenan Evren, dün sabah Girne'de Türk çıkarmasının yapıldığı bölgeyi gezdi. Evren, Karaoğlanoğlu Şehitliği'ne çelenk koyup saygı duruşunda bulunduktan sonra, Barış Harekâtı'nda şehit düşen Binbaşı Ibrahim Karaoğlanltoğlu'nun müze haline getirilen karargâhım gezdi. Evren daha sonra 39. Tümen Komutanı Tümgeneral Necati özgen'i ziyaret etti. Güzelyurt ve Lefke'de incelemeler yapan Evren, helikopterle KKTC'nin Batı sımnnı havadan inceledi. Ahmet Kaçmaz tahliye oldu • İstanbul Haber Servisi — Geçen pazartesi günü Türkiye'ye dönen ve çıkarıldığı mahkemece tutuklanan, kapaülan TSİP Genel Başkanı Ahmet Kaçmaz, avukatlarının bir üst mahkemeye başvurusu üzerine tahliye oldu. Atatürk Havalimanı'nda polis tarafından gözaltına alınan ve Gayrettepe'deki Siyasi Şube"de yapılan sorgusu sonucu Beyoğlu Sulh Ceza Mahkemesi'ne çıkarılan Ahmet Kaçmaz, hakkındaki gıyabi tutuklama karan vicahiye çevrilerek Bayrampaşa Cezaevine gönderilmişti. Kaçmaz'ın avukatları Turgut Kazan ve Ali Er'in tutukluluğun kaldınlması amacıyla bir üst mahkeme olan 2. Asliye Ceza Mahkemesi'ne yaptıkları ^aşvuru üzerine tutuklama kararı kaldırıldı. Ahmet Kaçmaz, aynı gece Bayrampaşa Cezaevi'nden tahliye edildi. Behramoğlıılar'a çarpan genç • İstanbul Haber Servisi — Ozan Ataol Behramoğlu ve eşi Ludmilla Behramoğlu'na geçtiğimiz pazar günü otomobiliyle çarparak kaçan Cem Cesur adlı sürücü, dün Beyoğlu Emniyet Amirliği'ne gelerek teslim oldu. Cesur, burada verdiği ifadede, kaza sonrası korktuğunu, yaralılann bir araca bindirildiğini gorünce geri dönmekten vazgeçtiğini öne sürdü. Öğleden sonra Beyoğlu Cumhuriyet Savcılığı'na sevk edilen Cesur, tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakıldı. öte yandan, Taksim-flkyardım Hastanesi'nde yatan Ataol Behramoğlu'nun omuzundaki kırık nedeniyle bugün ameliyata alınacağı bildirildi. Hastane yetkilileri, Ludmilla Behramoğlu'na yapılan ameliyatla da dizine ve kalçasına metal konulduğunu belirttiler. Köprübaşı Şöleni • lç Politika Servisi — Trabzon'a bağlı Köprübaşı'nın ilçe oluşu nedeniyle, Köprübaşı Kültür ve Dayanışma Derneği tarafından "Tanışma, kaynaşma, kutlama şöleni" düzenleniyor. 22 eylül cumartesi günü 16.00-21.00 saatleri arasında İstanbul Atatürk Kültür Merkezfnde gerçekleştirilecek şölene, Cumhurbaşkanı Turgut Özal, Başbakan Yıldınm Akbulut, SHP Genel Başkanı Erdal tnönü, DYP Genel Başkanı Süleyman Demirel, bakanlar, milletvekilleri ve Karadeniz yöresinin devlet protokolünde yer alan tüm kişilerinin çağrıldığı bildirildi. Şölende, Köprübaşı'nda üretilen ürünler ve el sanatlan sergilenecek. Dernek yöneticilerinin günün anlam ve önemini belirten konuşmalannı, müzik ve folklor gösterileri izleyecek. ÖLÜM Prof. Dr. Vural Aygen • Istanbul Haber Servisi — Prof. Dr. Vural Aygen dün Istanbul'da öldü. İTÜ Elektrik-Elektronik Fakültesi, Elektrik Mühendisliği Bölümü Öğretim üyelerinden Prof. Vural Aygen için bugün saat 10.30'da İTÜ Taşkışla binasında bir tören yapılacak. Aygen daha sonra Kartal Merkez Camii'nde kılınacak öğle namazından sonra Kartal Mezarlığı'nda toprağa verilecek. TÜSİAD'ın hazırladığı raporfarklı yorumlarayol açtı Eğitimde Vapor'tarüşmasıANKARA (Cumhuriyet Bft- rosu) — Türk Sanayici ve tşa- damlan Derneği'nin (TÜSİAD) hazırladığı "eğitim raporu" de- ğişik değerlendirmelere yol aç- tı. Milli Eğitim Bakanı Avni Ak- yol, eğitim sisteminden kendisi- nin de şikâyetçi olduğunu belir- tirken Devlet Bakanı ve eski Milli Eğitim Bakanı Vehbi Din- çerier, "lşadamlannın eğitim konusuyla yakından ilgilenme- si ho$uma gitti, demek ki mad- di destek de sağlayacaklar" de- di. Eğitim bilimleri fakültelerinin yönetici ve öğretim üyeleri de konunun gündeme gelmesinin ve tartışılmasmın olumlu oldu- ğunu vurguladılar. öğretim üye- leri dini eğitimin yaygınlaşması konusunda ise hep sonuçlann dile getirildiğini, öncelikle ne- denlerin ele alınması gerektiği- ni söylediler. Milli Eğitim Bakanı AkyoL llk-San'ın kongresinde TÜSİ- AD'ın raporunu değerlendirir- Devlet Bakanı ve eski Milli Eğitim Bakanı Vehbi Dinçerler, "îşadamlarının konuya eğilmesinden mutlu oldum, demek ki maddi katkıda da bulunacaklar" dedi. Milli Eğitim Bakanı Akyol; "Eğitim sisteminden ben de şikâyetçiyim. tşadamlan bizim sıraladığımız sorunlara '...malıdır, ...melidir' deyip rapor yazmışlar!' Eğitim fakültelerinin yöneticileri, konunun gündeme gelmesinden memnun olduklanm belirtirken "Hep sonuçlar üzerinde duruyoruz, eğitimdeki soranların kaynaklarma inmeliyiz" dediler. DİNÇERLER — Ugi olumlu. AKYOL—Ben de şikâyetçiyim ken sistemi eleştirdi. Akyol, "Eğüira sisteminden ben de şi- kâyetçiyim. O nedenle yeniHkter getirmeye çalışıyoruz. Onlemleri birer birer almaya baştedık. TÜ- SİAD raporunda belirtildigi gi- bi ögretmenlerin maaşlan dü- şüktttr, gönlümüzden gectiği se- viyede degildir. Ancak raporda bizim daha önce sıraladığınuz sorunlar ve önerdigimiz çözüm- ler, melidir, malıdır diye yazıl- mış. Tabii ki raporun eğitim so- nınlaruun çözümüne katkısı olacakür" dedi. Dinçerler ise Utanbul'daki toplantıdan önce işadamlanyla bir araya geldiğini ve konuyu görüştüğünü belirterek şunlan söyledi: "Toplanüda sadece takdim yapıldı. Ben bunun kamuoynn- da geniş bir şekilde tartısılma- sından yanayun. Böylece arada- ki görüş farkhlıkJan da octadan kaldınlabilir. Bu cabşmalar bir- leştirici yönde olman." lşadamlannın konuyla ilgi- lenmesinden memnun olduğunu söyleyen Dinçerler, "Demek ki maddi katkı da saglayacaklar" diye konuştu. Üniversite çevreleri ise eğitim sorunlannın gündeme gelmesin- den ve tartışma konusu olması- nın kendilerini de sevindirdiği- ni belirttiler. öğretim üyeleri, imam hatip liselerinin sayıları- nın artması konusunda sadece sonuçlann dile getirilmesinden ÇAĞDAŞ YAŞAMI DESTEKLEME DERNEĞt Kuran kursları yeriııe saııat okıılu açılsın Haber Merkeri — Çağdaş Ya- şamı Destekleme Derneği, Baş- bakan Ydmdınm Akbulut'un 11 Müftüleri Semineri'nde yaptığı konuşmayı, "Toplumu dine dognı yönlendirme, toplum ve devlet içinde dinin konumunu yükseltme girişimlerinin açıkça sergilenmesi" olarak değerlen- Ş. Urfa'da imam- îlahiyatçı kavgası MEHMET FARAÇ ŞANLIURFA — Cuma hut- belerinde, "üniversitelerin ilim yeri olmadıgım" savunan ko- nuşmalar yaptığı öne sürülen Ulucami imamı Yaşar Seker*e tepki gösteren Şanlıurfa tlahiyat Fakültesi Dekanı Prof. Rami Ayaz, "Bazı din adamlanniB Mniversite çevrelerini etkflemeye çalışugım" bildirdi. Şanlıurfa Ulucami'de geçen cuma günü verilen hutbe sırasın- da yaşanan bir olay, üniversite- lerdeki türban tarüşmalanna ye- ni bir boyut kazandırdı. Edini- len bilgiye göre Şanlıurfa tlahi- yat Fakültesi Dekanı Prof. Ra- mi Ayaz'ın da bulunduğu cuma namazı sırasında Ulucami ima- mı Yaşar Şeker, "Başı baldın acık kadınlann bulunduğu yer- de ilim olmaz. Üniversite profe- sörünün, doçentinin öğrettifi ilim degildir. Yarm bu üniversi- telerde geri kalırsak bizi din ge- ri bırakü derler" diye konuştu. Dekana kafa tuttu Şanlıurfa tlahiyat Fakültesi Dekanı Prof. Rami Ayaz, hutbe- den sonra imam Yaşar Şeker'e bu şekilde konuşmaması için uyanda bulunduğunu, ancak imamın camı çıkışında kendisi- ne yönelik sözlü saldında bulun- duğunu, araya vatandaşlann gir- mesiyle olayın yatıştığını anlattı. Rami Ayaz cami imamlannın müftülüğün kontrölü dışında hutbeler verdiğini, bu hutbeler- de haksız saldınlarda bulunduk- lannı söyledi. Ayaz, "Biz kötü düşüncelere fırsat venneyecegiz. Bu gibi kişüer geçen yü öğretim görevlDerimizi kötii düşüncele- riyle etkilemiştir. Bu yayüırsa büyük tehliketere yol açar" di- ye konuşurken yerel bir gazete- ye gönderdiği "Hey insafsu" başhklı makalesinde de "Üni- versitelere karşı çıkanlan tsla- mın dimağına işlemiş esaret zin- drinin halkalan olarak" yorum- ladı. Ayaz, din çevrelerini eleş- tirdiği yazısının bir bölümünde şöyle dedi: "Sen Miislümaıılıgı tekeHne aldın? Sana insanlan dioden so- ğutma icazetini kim verdi. Haz- reti Peygamber 'tüm Çin'de de olsa gidin, öğrenin' derken sen peygamberden daha iyi mi bili- yorsun ki iiniversitelere karşı çı- kıyorsun. Müslümanlar KHran^ dan ilham alıp katlan ortaya koymamışlarsa kimin yüziin- dendir. Onlar kimdir? Sen on- larm dışında nusın? Sen dediko- du kültttrünttn insanı ne yapa- lım ki sen ve senin gibiler agır- lıklan Islam topluluklannın g#nlüne ve dimağına nüfuz et- miş olan esaret ancuierinin hal- kalansınız. Seni ve senin gibile- rini Allah'a şikâyet ediyorum." Ulucami imamı Yaşar Şeker, söz konusu iddialan yalanlaya- rak "Biz aktüel hadiseler konu- sunda Miislümanlan aydınlat- mak zorundayız" diye konuştu. İmam Şeker, "Ben üniversiteye karşı çıkmadım. Ancak bazı profesörterin çocuklanmızın ah- lakım bozduğunu söyledim. Ah- lak bozacak profesörler var de- dim. Hutbelerimizin gayesi, in- sanlann eksiküklcrini tamamla- mak, onlan aydınlatmaktır. ts- lama aykın bir şey konuşma- dım. Yarası olan gocunur" dedi. dirdi. Derneğin yazılı açıklaması şu görüşlerle sürüyor: "Bunca imam hatip lisesinin yanında, üahiyat fakültelerinde aynca meslek yiiksek okullan açmak, 18 milyarhk Diyanel tş- leri Başkanlığı bütçesini 1 trilyo- •a çtkarmak, yazılı, sesli, görün- tülü dini yayınlan geliştirmeye çabafaunak ve özeDOde yaüh böl- ge kuran kurslan açmak, kesin- ükle AMtiirk'ün direktifleri yö- niinde işler yapmak degilmdir. Diyanet tşleri Başkanlıgı'nın kuruiuş amacı, din hizmeti bek- leyen vatandaşlanmıza bu hiz- metleri saglamaktan öteye gide- mez. Kalkuunada önceükli yö- relerde yatılı bölge kuran kars- lan açmak, 7 ile 14 yaşlar ara- sındaki, ahinsel olarak henüz tam gelişmemiş çocuklanmızı geceli gündüzlü yoğun bir din- sel ideoloji baskısı altında tut- mak. Kuran kurslannın da Di- yanet tşleri Başkanlıgı'nın da kuruiuş amaçlannın dışma çık- maktır. Büyük bir bölü- mü ynrtdışına çahşmaya gitmiş elsanatçılannuzuı, marangozla- nnuzın, kuyumcutanmızm, tes- viyecilerimizin ve benzeıierinin yerlerini doldurmak için sanat okullan açmak, çokdahage- reklidir." yalandılar. Bir öğretim üyesi, özellikle gelir dengesinin bozul- duğu dönemlerde dinin kullaml- dığını vurgulayarak şöyle dedi: "Rakamlar ortada. Bu danı- ma gelinmesinde ader etkea ol- du. Demek ki Atatirk flkderi- nin anlaümı tam olarak gerçek- kşmemiş. Otayın bir de ba yo- •ü var. Sadece rakurian bakn karamsar degerleiMUrBeler yap- makla bir yere vanlaauu." Gazi Universıtesi Eğitim Bi- limleri Fakültesi öğretim üyele- rinden Prof. Dr. Cevat Alkan, hiçbir kurumun ve kuruluşun eğitim olayından kendisini so- yutlayamayacagına dikkat çek- ti. Prof. Alkan, imam hatip okullannın artışı konusundaki soruya ise "Rakamlar ortada. Eğitim sosyal geUşmelerle ölçi- lür" dedi. Eğitimin sorunlan GÜ Eğitim Bilimleri Fakültesi'nin düzenle- diği ulusal kongre ile 24 eylül- den itibaren bir hafta süreyle tartışılacak. Ankara'daki kong- rede genel politika ve dini eği- tim konulan da ele alınacak. Asiltürk'ün sözleri Refah Partisi (RP) Genel Sekreteri Oguzhan Asfltürk, ik- tidarın imam hatip okullarma karşı ambargo uyguladığını id- dia ederek "Iktidarı bu ambar- godan vazgeçmeye, binası yapılıp bitmiş imam hatip lise- lerini açmaya davet ediyoruz. Bu yapılmadıgı takdirde şunu iyice bilmdiyiz ki milletle harp etmiş olursunuz" dedi. TÜRKtYE GENEL SÎGORTA A.Ş. İDARE MECLİSÎNDEN OLAĞANÜSTÜ GENEL KURUL İÇİN ÇAĞRI Sidl No: 88676/1404 Aşağıda yazılı gündemi görüşmek üzere Ortaklar Olağanüstü Genel Kunılunun 17.10.1990 Çarşamba günü saat 10.00'da İstanbul Salıpazan, Meclisi Mebusan Cad. No:91 ve 8.katta Şirketimiz merkezinde olağanüstü olarak toplantıya çağnlmasına idare meclisince karar verilmiştir. Türk Ticaret Kanunu ve Ana Sözleşme hükümlerine göre bütün ortaklanmızın bu toplantıya katılmaya ve oy vermeye haklan bulunduğunu ve bu toplantıya katılabil- mek için hisse senetlerini en geç 10.10.1990 günü akşamına kadar şirket merkezine tevdi Ûe giriş karü almalan ve kendilerini başkası ile temsil ettirmeyi istedikleri tak- dirde verecekleri yetki mektubunun ömeğini şirket merkezinden tedarik etmeleri ge- rektiği ilân olunur. TÜRKIYE GENEL SİGORTA A.Ş. KAŞE VE İMZALAR Türkiye Genel Sigorta A.Ş. 17.10.1990 tarihinde yapılacak Olağanüstü Genel Kurul Gündemi: 1) Başkanlık Divanı Seçimi ve Divana toplantı tutanaklannın imzası hususunda yet- ki verilmesi. 2) Şirket Ana Sözleşmesinin 7.maddesi olan Şirket Sermayesinin artışı ile ilgili mad- desinin aşağıdaki biçimde tadilinin görüşülmesi ve karar ittihazı. 3) Rüçhan haklannı kullanmayan ortaklar olduğu takdirde bu haklan dilediği kimse- lere dilediği şart ve bedelle satma hususunda yönetim kuruluna yetki verilmesi. TÜRKİYE GENEL SÎGORTA A.Ş. ESAS MUKAVELE TADÎL METÎNLERÎ DOĞRAMACI Üniversite öğrencisi giyiminde özgür YÖK Başkanı Prof. Dr. Ihsan Doğramacı 5. Balkan Ülkeleri Rektörleri Konferansı açılışında yaptığı konuşrnada, "Hiçbir Avrupa ülkesinde bizimki kadar değişik programlar yok. Yüzlerce kişilikli saygm hoca işbaşında" şeklinde konuştu. Eski Metin Sermaye ve Hisse seneüeri Madde 7: Şirket Sermayesi: 75.000.000.000.- TL'sı olup herbiri 500. (Beşyüz) TL iti- ban değerde nama yazılı 150.000.000 adet hisseye bölünmüştür. Bu sermayenin 61.466.400.000.- TL'lık kısmının tamamı ödenmiştir. Bu defa attınlan sermeyeden beheri 500 TL itiban değerde nama yazılı 27.067.200 adet hisseye tekabül eden 13.533.6OO.OOO.-Ti;iık kısmı 5422 sıyı- lı Kurumlar Vergisi Kanununun Geçici 10.maddesi gereği Şirket gayrimenkul- lerinden bir kısmının saüşmdan doğan kazancın sermayeye ilavesinden oluş- muştur. Sermayeye ilave edilen işbu 27.067.200 hisseye tekabül eden nama yazüı 13.533.6O0.0O0.-TL I lık hisse se- netleri hissedarlara hisseleri nisbetinde bedelsiz olarak verilecektir. T.C. Başbakanlık Müşteşarhğı Yabancı Sermaye Başkanlıgı'nın 5 Haziran 1989 Tarih ve UTD/NAG 4757 sayılı yazısı ile olur alınmıştır. Hisse senetlerinin 1,2,3.4,5,6 ve 7. seri- si bir, on ve'yirmilik tertiplere, 8. ve 9. seri bir, on, yüz, bin, onbin,yüzbinlik tertiplere, 10.11.12. ve 13. seri hisse se- netleri bir, on, yüz, bin, onbin, yüzbin ve mirmilyonluk tertiplere bölünmüş- tür. Yönetim Kurulu hisse senetleri 500 TL veya bunların misli küpürleri halinde ihraç edilebilir. Şirketin kuruluşunda önemli hizmetleri bulunanlara kurucular karan ile evvelce dağıtılmış bulunan bedelsiz ve isme ya- zıh 200.- (ikiyiiz) kurucu senedine ait haklar mahfuzdur. Yeni Metin Sermaye ve Hisse Senetleri Madde 7: Şirket Sermayesi: 80.000.000.000.- (seksen milyar) TL'si olup herbiri 500.- (Beşyüz) TL itibari değerde nama yazı- lı 160.000.000. adet hisseye bölünmüş- tür. Bu sermayenin 75.000.000.000.- TL'lık kısmının tamamı ödenmiştir. Bu defa attınlan sermayede a) Beheri 500 TL itibari değerde nama yazılı 305.246 adet hisseye tekabül eden 152.623.000.- TLlık kısmı, 5422 sayılı Kurumlar Vergisi Kanununun ge- çici 10.maddesi gereği şirket gayrimen- kullerinden bir kısmının satışından do- ğan kazancın sermayeye ilavesinden oluşmuştur. Sermayeye ilave edilen iş- bu 305.246 hisseye tekabül eden nama yazıh 152.623.000.-TLlık hisse: senet- leri hissedarlara hisseleri nisbetinde be- delsiz olarak verilecektir. b) Beheri 500.-TL itibari değerde nama yazılı 2.627.302 adet hisseden oluşan 1.313.65l.OOO.-TL'lık sermaye kısmı işe yeniden değerleme fonundan oluş- muştur. Sermayeye ilave edilen işbu 2.627.302 adet hisseye tekabül eden na- ma yazılı 1.313.65l.OOO.-TL'lık hisse senetleri hissedarlara hisseleri oranında bedelsiz olarak verilecektir. c) Beheri 500.-TL itibari değerde nama yazılı 7.067.452 adet hisseden oluşan 3.533.726.0OO.-TL'lık sermaye kısmı- nın ise tamamı hissedarlarca taahhüt edilmiş ve tamamı nakden ödenmiştir. T.C. Başbakanlık Devlet Planlama Teş- kilatı Müşteşarhğı Yabancı Sermaye Başkanhğmm 31.7.1990 tarih ve UTD/ NG 6083 sayılı yazısı ile olur alınmış- tır. Hisse senetlerinin 1,2,3,4,5,6 ve 7.serisi bir, on ve yirmilik tertiplere, 8. ve 9. seri bir, on, yüz, bin, onbin ve yüzbinlik tertiplere 10,11,12,13 ve 14 seri hisse senetleri bir, on, yüz, bin, on- bin, yüzbin ve birmilyonluk tertiplere bölünmüştür. Yönetim Kurulu hisse se- netlerini 500 TL veya bunlann misli küpürlen halinde ihraç edebilir. Şirket kuruluşunda önemli hizmetleri bulunanlara kurucular karan ile evvelce dağıtılmış bulunan bedelsiz ve isme ya- zılı 200.- (ikiyiiz) kurucu senedine ait haklar mahfuzdur. Dqgramacı İstanbul Haber Servisi — YÖK Başkanı Prof. Dr. thsan Doğramacı, üniversite öğrenci- lerinin istedikleri gibi giyinmek- te özgür olduklannı söyledi. Prof. Doğramacı, "Ancak giysi bir dini, bir tarikatı simgelerse o zaman siyasi bir konudur" dedi. Boğaziçi Üniversitesi'nde dün başlayan 5. Balkan Üniversitele- ri Reİctörler Konferansı'nın açı- lışını yapan YÖK Başkanı, açı- lış töreninden sonra gazetecile- rin çesitli sorulannı yanıtladı. Prof. Ihsan Doframacı, üniver- site öğrencilerine kayıt sırasında verilen çekle ilgili bir soru üze- rine, "Ögrendnin devlete kaç li- raya mal olduğunu, üniversite ögrenimi sırasında kendisi için ne kadar harcama yapıldığuu bilmesi gerekir. Öğrenci bunun bilincinde olursa okula devam eder, daha iyi çalışır. tkinci kez tiniversiteye girmek isteyen para- sı varsa okur, parası yoksa izin versin de onun yerine hiçbir şe- ye giremeyen okusun. Yatay ge- çişlerde, önlisansı bitirip lisan- sa ya da lisanüstüne devam et- mek isteyenlerden para isten- miyor" diye konuştu. Bazı öğretim üyelerinin YÖK'ü eleştirmelerini, "yönet- melikleri, kanunlan yeterince okumamaları"na bağlayan Prof. Ihsan Doğramaa bu ko- nuda şunlan söyledi: "Yeterince incelemeden, bazı varsayımlardan yola çıkarak eleşüriyorlar. 'YÖK tek tip öğ- renci yetiştiriyor' deniliyor. Hiç- bir Avrupa ülkesinde bizimki kadar degişik programlar yok. 9 yıldır hiçbir öğretim elemanı- na, 'niye bu dersi anlatıyorsun?' demedik. Örnegin ekonomi der- sinde Marksizm doktrininden bahsetti diye bir araşOrma olma- mıstır. olmasına da imkân yok- tur. 'YÖK geldi, herkes onun emrinde' deniliyor. Öyle bir şey yok. Prostesto edip aynlan yok, yüzlerce kişilikli, saygm hoca iş- başında." Bir soru üzerine de en büyuk eksikliklerinin "YÖK'ü yeterince tanıtamamak" olduğunu belir- ten Prof. Doğramacı, Balkan ül- kelerindeki üniversitelerin de YÖK modelini uygulamak iste- diklerini öne sürdü. öğretim üyeleri için 67 olan yaş sınınnın 70'e çıkanlmasının da yararlı olacağını belirten YÖK Başkanı, kendisinin de 75 yaşında olduğunu söyledi. Prof. thsan Doğramacı, S. Balkan Ülkeleri Rektörleri Kon- feransı'nın açıhş töreninde yap- tığı konuşmada ise Doğu Avru- pa'da meydana gelen köklü de- ğişim sonrasında ülkeler arasın- da sıcak yakınlaşma başladığı- nı, bunun doğal sonucu olarak üniversitelerin de daha yakın iş- birliği içine girdiklerini bildirdi. Konferansa katüan rektörleT adına bir konuşma yapan Bük- reş Teknik Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Constantines- cu da, Doğu Avrupa, özellikle de Balkan ülkelerindeki üniver- sitelerin "dısa açılmaya" başla- dıklarını belirterek, "Balkan üniversiteleri arasında çok iyi iş- birligi yapümalı. Öğretim üyesi, öğrenci değiş-tokuşu, ortak araştırmalar büyük yarmr saglar" dedi. Açılış töreninden sonra başla- yan konferansın ilk gününde, "Ögrencilerimizi yarına hazuiama" ve "Araştuma ve yükseköğretim" konulan ele abndı. Arnavutluk, Bulgaristan, Ro- manya, Yunanistan, Yugoslavya ve Türkiye'den toplam 52 rektö- rün katıldığı konferans bugün sona erecek. Egitim-lş dosyası cumhuriyet savcılığında ANKARA (Cumhuriyet Bü- rosu) — Ankara 2. tş Mahkeme- si, Eğitim-lş Sendikası ile ilgili dosyayı, cumhuriyet savahğına geri gönderdi. Ankara Valiliği, Eğitim-lş Sendikası kurulduktan sonra, Ankara Cumhuriyet Savcılığı'na başvurarak, memur sendikası- nın kurulamayacağını iddia et- miş, Ankara Cumhuriyet Savcı- lığı da Eğitim-lş yöneticileri hakkında takipsizlik karan ve- rerek dosyayı Ankara 2. tş Mah- kemesi'ne iletmişti. Eğitim-tş Sendikası da Anka- ra 2. Iş Mahkemesi'ne bir dilek- çe vererek valiliğin bir dilekçe ile doğîudan iş mahkemesine baş- vurması gerekirken, bu koşulla- ra uygun olarak düzenlenmiş bir davanın olmadığmı, bu neden- le dava dosyasının mahkemeye geldiği usül çerçevesmae geri gönderilmesini istemişti. Ankara 2. İş Mahkemesi, dün yapılan duruşmada, "davana- menin tanzim edflmemiş oldu- ğu, dolayısıyla istenOen ne oktu- ğu anlaşılamadıgından, davaaa- me tanzim edilmek üzere dosya- nın cumhuriyet savcılığına iadesine" karar verdi. İş mahke- mesi aynca, duruşmayı bir baş- ka güne erteledi. Eğitim-tş Sendikası Genel Başkanı Niyazi Altunya, sendi- kanın her bakımdan yasal oldu- ğunu belirterek iş mahkemesinin son karannı olumlu bulduklan- nı bildirdi. Altunya, "Öğretmen arkadaşlarımuın hiçbir kuşku duymadan sendikamıza nye ol- malannı beldiyoruz. Bugüne de- ğin sendikamıza nye olan eğithn çalışanının sayısı 10 bine yaklaş- mışör" dedi.