Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
4.ARALIK 1990
ISTANBULDA BUGÜN ~
• Amerfkan Bristol Hastanesi'nin 70. kuruluş
yıldönümü çerçevesinde düzenlenen "Koroner Kalp
Hastalığından Korunma" konulu konferans saat
13.05'te hastanenin konferans salonunda yapılacak.
KKYFKAŞAM :UMHURİYET/9
BiR MEKTUP
Otobüsler temizlenemez mi?
• İfcl 1 otobüslerinin içini temiz görmemiz mümkün
olmayacak mı? Her gün binlerce kişinin taşındığı bu
otobüslerin garajlarda daha sık temizlenmesi gerekiyor.
Bu konuda IETT'nin daha titiz davranmasını istiyoruz.
HALUK ÖNER
'EYAZITTAN
Satıcılar çarşıyı engelliyor
• Sahaflar Çarşısı'mn Beyazıt çıkışmda biriken satıcılar
çarşıya giriş çıkışı etkiliyor. Bu konuda belediyenin
önlem almasım isteyen yurttaşlar çarşıya girişin
rahatıllatması gerektiğini belirtiyorlar.
SHP'den sanatçılara kokteyl
• tstanbul Haber Servisi — SHP Istanbul ll Başkanlığı
sanatçılar için bir kokteyl verdi. Dün Macka Oteli'nde
verilen kokteylde bir konuşma yapan SHP'nin Gölge
Kabinesi Kültür Bakanı Fikri Sağlar, "Bizim asıl
amacımız ileride yapacağımız çalışmalann, hazırlığını
yapmak" dedi. tl Başkanı Ercan Karakaş ise bugüne
kadar kültür konulanmn ihmal edildiğıni; SHP'nin
amacının bu kültür politikalannı netleştirmek olduğunu
söyledi. Kokteyle Şişli Belediye Başkanı Fatma Girik'in
yanı sıra, Demirtaş Ceyhun, Prof. Dr. Tolga Yarman,
Edip Akbayram, Tanju Gürsu, Türker lnanoğlu ve
birçok sanatçı katıldı.
Hakyol Vakfı sempozyumu
• tSTANBUL (AA) — Aya Irini'de, 10 kasımda
düzenlenen "Vefatmm 10. yılında Mehmet Zahit Kotku
ve Tasavvuf" konulu sempozyumda, suç unsuru
saptanamadığı bildirildi. Hakyol Vakfı'nca düzenlenen
sempozyumla ilgili olarak İDGM Başsavcılığı'nca
başlatılan inceleme tamamlandı. Savcıhk yetkilileri,
TCK'mn 163. maddesi çerçevesinde yapılan inceleme
sonucu, toplantının içeriğinde ve konuşmalarda suç
unsurunun saptanamadığını belirttiler.
'Ifolnız Değilsiniz'e ilk gösterim
• tstanbul Haber Servisi — Yonetmenliğinı Mesut
Uçakan'ın yaptığı "Yalnız Değılsiniz" Fılminin gala
gösterimi dun Ataturk Kultur Merkezi'nde (AKM)
yapıldı. Finansmanı "tslamcı" işadamlan tarafından
karşılanan "Yalnız Değilsınız" filmi, Üstün Inanç'ın aynı
adlı romanından uyarlandı. Gala gecesinde film
oyunculanndan, Gamze Tunar Ercivan (solda) Akın
Tunç, Funda Birtek (sağda), Murat Soydan, Efkan
Efekan, Nulifer Aydan, yönetmen Mesut Uçakan ile
Islahatçı Demokrat Parti Başkanı Aykut Edibali de hazır
bulundular. Film öncesi bir konuşma yapan yönetmen
Mesut Uçakan fikir sansurüne karşı olduğunu belirterek,
şöyle devam etti: "Bu ulkede her şey anlatılınca ortaya
bir şey çıkmıyor. Turk sineması bir kriz içinde, bir
kurtuluş gerekiyor. Minyeli Abdullah gibi bu filmin de
kunuluş olacağı inancındayım" dedi.
Öğretmenler Haftası nedeniyle, 'Cumhuriyet'in ilk öğretmenleri onuruna' tören
Bakan Akyol, "Öğretmeni sevmek milleti
sevmektir. Atatürk'ü sevmektir. Çünkü ilk,
tek ebedi öğretmenimiz de Atatürk'tür.
Oğretmeni yüceltmenin yanı sıra ona layık
olduğu değerleri ve imkânlan vermeliyiz'dedi.
ŞÜKRAN PLAKETt — Lnite Dergileri Birliği'nce düzenlenen torende 40-50 }ii hizmet vermiş
37 ögretmene Bakan Avni Akyol tarafından plaket verildi. (Fotoğraf: Suat Kozluklu)
İstanbul Haber Servisi —
Milli Eğitim Bakanı Avni Ak-
yol, "Oğretmeni yüceltmek
yetmez, ona layık olduğu de-
ğerleri ve imkânlan
vermeliyiz" dedi.
Öğretmenler Haftası dolayı-
sıyla, Ünite Dergileri Birliği-
nce dün, Anadoluhisan Sa-
bancı Oğretmen Evi'nde
"Cumhuriyet'in ilk öğretmen-
leri onuruna" bir tören düzen-
lendi.
Törende konuşan Milli Ej£i-
tim Bakanı Avni Akyol "Ög-
retmeni sevmek milletini sev-
mektir. Atatürk'ü sevmektir.
Çünkü ilk, tek ebedi öğretme-
nimiz de Ataturk'tur. Oğret-
meni yüceltmenin yanı sıra ona
layık olduğu değerleri ve im-
kânlan vermeliyiz" diye ko-
nuştu.
Daha sonra, Orhan Şaik
Gökyay, Refet Angın, Cevat
Memduh Altar, Faik Gökyay
gibi 40-50 yıl hizmet vermiş 37
oğretmene şükran plaketleri
verildi. Bakan Akyol'un Bolu
Oğretmen Okulu'ndaki öğret-
meni Mustaf a Tömekçe de öğ-
retmenlik mesleğini kelimelerle
anlatmanın çok zor olduğunu
belirterek "onu anlayabilmek
için oğretmen olmak lazım"
dedi. Töreni düzenleyen Ünite
Dergileri Birliği Başkanı Fer-
han Çelik de konuşmasında,
öğretmenleri muma benzete-
rek, "onlar yandıkca çevreleri-
ni aydınlatırlar" dedi ve mes-
leğin onemini anlattı.
Toren sırasında Bakan Av-
ni Akyol'un yanına gelen 80
yaşındaki emekli oğretmene
Nevare Özmen adındaki 42 yıl-
lık oğretmen, Bakan Akyol1
dan Validebağ'da bulunan
Mustafa Necati Öğretmenler
Huzur Evi'ni ziyaret etmeleri-
ni istedi.
Yaklaşık dört saat süren ge-
ce orkestra ve dans oyunlany-
la son buldu.
KONUK YAZAR
Kara-deniz
ÇELİK GÜLERSOY
Bilindiği gibi bu şehir, iki kıtanm in-
ce bir bağlantı yerinin, güneydeki iki
uç noktasına kunılmuş: Kadıköy ve
karşısındaki yarımada. Tarih boyunca
gelişmesi de bu iki merkezden doğu ve
batı yönlerine doğru olmuş. Güneye za-
ten olamaz, çunkü deniz. Kuzeyi açık
ama, Boğaz'ın iki kıyısındakilere, yer-
leşim denemez. Bin yıldan fazla zaman,
onlar ancak belli noktalara tutunma-
lardır. Beş yüz yüda Osmanlı, Boğazı
kendinden öncekilerden daha fazla sev-
miş, ama onun da yaptığı, kolye gibi
bir dizi yalı ile vadi içlerine birkaç köy-
dür. Yerleşim ve birikim, hep güneyde.
Bunun başlıca sebebi, iklim. Garip
bir şekilde, coğrafyanın buradaki biçi-
mınde, kuzeyle onun birazıcık altı, ik-
limde çok aynlır. Hafif hafıf tepelerle
biraz orman, güneyi ılıman yapar,
onun ustünü ise hep serin ve nemli tu-
tar. Yukarıda kocaman bir su yüzeyini
yalayıp gehnekte olan rüzgâr, hep se-
rinlik ve rutubet getirir. Eskiler de nem-
den, Allah'tan korkar gibi korkardı.
"Dnvan nem yıkar, yiğidi gam yıkar"
atasözü bile bunu dile getirir. Çocuk-
luğumda, Kireçburnu gibi Karadeniz'e
dönuk Boğaz tepeleri ve yamaçlan için,
"Orada oturulmaz. Çünkü mendil as-
san, kunımaz!" derlerdi.
Bu kaçışın da nedeni, ısınmak güç-
lüğü. Uzun tarih boyunca petrolü bil-
meyen, hatta kömürü bilmeyen insan-
hk, teknolojisini de geüştirememiş, di-
yeh'm, bir merkezi ısıtma formülünü
bulamamış, sadece ağaç keserek, kışa
karşı kendini korumuş. Odun da sert
Karadeniz'in üflediği soğuğa dayana-
cak ve baş edecek şey değil.
Kış, yani tstanbul ikliminde 6-7 ay,
böyle. Peki, bari yazları Karadeniz'in
nimeti bilinseydi. Öyle, ama onun da
engelleri vardı. önce ulaşım tekniği za-
yıftı. Karadeniz'in dalgalanna karşı bu-
günkü gelişmiş vapurlar bile, pek gu-
venceli sayılmaz. Onların ilk biçimleri
de, bu diyara ancak 1800'ler ortasında
gelebilmiş. Osmanlının geliştirdiği in-
ce, uzun, hafif ve zarif kayık, biraz dur-
gun sular ister. Karadeniz'e o kayıkla
çıkılabilemez.
Denize girmek de uzun tarihte, bili-
nen ve topluma yaygm bir alışkanlık
değil. Tüm dünya için bu boyle. Mavi-
nin, iyodun, güneşin keyfini, insanlık
19. yy sonunda anlamış, tstanbul'a da
20. yy başında dökulen Beyaz Ruslar
öğretmiş. O da şehirden epey uzaklara
kaçarak: Florya.
Cumhuriyet'in mutlu ve onurlu dö-
neminde halka yayılan plaj keyfı, yine
"sıcak deniz ve bela çıkarmayan, dal-
gasız çarşaf gibi deniz" anlayışı ile gü-
ney kıyılannda gelişti. Çoğunluk, Flor-
ya ve Suadiye eksenme gider, ancak bir
tutam genç, Küçüksu ile Altmkum'a çı-
kardı.
Yemek zevki ve balık külturu açısın-
dan alsak, itiraf etmeli ki Türk mutfa-
ğı, göçerlik kökeni ile ete dayanır. Ba-
lık (ve onun arkadaşı sayılan beyaz şa-
rap), Batı'mn bir motifidir. Bir de bu-
radaki azınlıkların. lstanbul, Karade-
niz'in her türlü bahğım bir oranda sev-
miş ve yemiştir. Bunu inkâr etmiyorum.
Ama daha çok, onlan "yoldan geçer-
ken yakalamayı" tercih etmiştir! O îez-
zetlı suruler, kışlıktan yazlığa giderken,
yolda, lstanbul'un ağlanna takılmıştır.
Karadeniz'de tutup, kıyıda mangal ate-
şinde yemek âdeti, bu şehirde yok.
Bu şehir hep, ustündeki bu büyük
suya sırtmı dönmuş yaşadı. Belki biraz
da "Rus korkusu" olayımn payı var
bunda. Kuzey, sade nemli değil, aynı
zamanda "netameli" sayıldı. Orada sa-
dece koruganlar ve kaleler yer aldı.
"İstanbul Şarkısı" kitabımda sözu-
nü ettiğim gibi, güneydeki bir yaşam,
önce, yazın mehtaplan ve bahçe sefa-
larıyla, kışın helva sohbetleriyle, son-
raki dönemlerde tiyatrolan ve sinema-
lan ile yoğrulur giderken, yukarıda ko-
ca ve vahşi bir derya, sanki hiç uğul-
damıyor, hırçın sular gece gundüz hay-
kırmıyor, kışın balıkçı kulübelerini ve
kıyıya devrik yatan sandalları karlar
örtüp kapatmıyor gibi kuzeyden haber-
siz, iç ısıtan ve insanı avutan hayatı ile
haşır neşir olmuştur.
Karadeniz'i, lstanbul gündemine,
politik bir grup getirdi: Demokrat Parti
erkânı, galiba, eski anüan olmayan, ye-
ni bir çevre aradılar: Kilyos'ta "turis-
tik tesis" kurdular. 1953'te bile, burası
askeri yasak bölge. Mareşal Çakmak
sağ olsaydı, 50'lerde bile izin vermez-
di. DP kodamanları, 5-6 yıl, yazları,
gunduz tertemız dalgalarla "boğuşa-
rak", gece denize karşı kadeh kaldırıp
danslar ederek iyi vakit geçirdiler.
1960'lar ve 70*16^6, Kilyos'un ve Şile'
nin "müdavimleri" arttı. özellikle de
soğuk denize aşina olan yabancüar. Bir
de benim gibi vahşi doğa sevdalıları.
Ama ne kadar kısa sürecekmiş, bu
Karadeniz aşkımız! Meğer biz bihne-
den, y'avaş yavaş zehirlenmiş bu sevgi-
limiz. Hoyrat insanoğlu, bu kocaman
su hazinesinin 15-20 yılda canına oku-
muş. önce, Sovyet endüstrisinin atık-
ları var. Dinyeper, Dinyester, Volga,
asitleri ve boyalan, buraya aktarmış
durmuş. Sonra kıyılartndaki nufus ar-
tınca, lağım da buna eklenmiş. bugün
Trabzon kıyılarında neden "denize
girilmez" levhalan dikili? En sonra da
merkezi Avrupa, Tuna nehrini, bir ka-
nalizasyon hattı gibi kullanmış. En teh-
likelisi de küçük tonajlı teknelerin su-
rekli taşıdığı, nükleer santrallann kül-
leri.
Dalan'm "imar hamksi" içinde Ha-
liç*in zehirinin de dev kolektörlerle Bo-
ğaz akıntısına havale ediüp Karadeniz'e
aktardması "başarılı icraat" sayıldı ya.
Süprüntüyu halının altına itmenin ma-
rifet sayıldığı yerdeyiz.
Sonunda, Karadeniz, bitmiş tüken-
miş, hatta mahvolmuş. En garibi de
1550'lerde bunu haber veren Fransız
kâhini Nostradamus ile şimdüerde Sov-
yet bilginlerinin aynı akıbeti haber ver-
mede birleşmeleri. Bu da Gorbaçov-
un işi değil ya. Demek ki bu acı son,
Karadeniz'jn baştan alnına yazıhymış?
Bızim yerli fılmlerin iki üç temasın-
dan biri vardır: Oğlan bir kızı sever,
ama parası yoktur, iki genç evlenemez-
ler. Sonra çocuk "çalışır, zengin olur"
(ne mucize!), yıllar sonra kızı almaya
koşar, fakat ne görsün? O inci gibi kız
yoksulluğa dayanamamış, orospu ol-
muştur.
Ona benzemiyor mu, benim de du-
rumunV? Zekeriya Köyü'nde küçük bir
çiftlik yaptım, âhir ömrümde oturuyo-
rum ve sevgili Karadeniz'e karşıdan ba-
kıp bakıp, bu mersıyeyi karalıyorum.
Goleri • Ately* • 146 97 38 • 132 64 26
(OPERAJ
SANAT CAIE RIS I
REMZİ İREN'fn
Resimleri Eşliğinde Anadolu Aşiret
Kilimleri ve El Becerileri Seraisi
3 Aralık - 22 Aralık
S*{kk Sok. Omra Hmn 43/16 [The Marmara Oleh Yan.) Tdtskn 149 92 02
YAMKA AİT NOSTAUİLER/DUNDEN KALMA KEHÂNETLER
Turtayenın en buyuk resımı • Besımdcr ozgun muzık • Me«ân
EKREMCAmAMAN
Sergishow 3-15 Aralık 1990
Atatürk Kültür Merkezi Taksim 151 56 00
Bu bir ART C0RP0RAT10N organızasyonudur 144 53 10 -152 23 49
HABİP
5.12.1990/18.12.1990-
RAMKOSANAT MERKEZİ
Ati>e Sok. Yuva Apt 8/2
-Teşvüaye 136 15 38.
Vakko Sanat Galerileri
Sunar:
ERGİN İNAN
Resım Sergısi
Vakko / Beyoğlu
4 Aralık-31 Aralık 1990
Vakko / Ankara
6Arahk-31 Aralık 1990
Vakko / İzmir
8 Aralık-31 Aralık 1990
TESMKHE
SANAT
GALERİSİ
SÜLEYMAN
SAİM
TEKCAN
Resım Sergısi
5-29 ARALIK 1990
ABDİ İPEKÇİ CAD 4*-l M2M
(1) - 14» t 7 t l (I) - 141 ( 4 Sl
(1) - 147 74 7< F\X (1) 116 47 U
VİNCİ
MAHİR GÜVEN
SERGİSİ
28 Kasım - 24 Aralık 1990
MAHİR GÜVEN SERGİSİ'nin Çerçevelefi,
tablolann karakterienne göre uzman kuruluş
olan RORANSA ÇERÇEVE taratından
"Floransa Ekolû"
el yapısı çerçevelerden yapılmtştır
Teşvtldye (Camı oıkası) Ihlarnut Yolu Gûnol Apt
Tet 144 39 66-133 06 19
SARA
HATEM
Heykel Sergisl
3 Aralık-15 Aralık
Vapur Iskeleti Sok. No.5
Ortakfiy 159 19 11
AEDPA
JiaTekstilbank Sanal
Galcrisi
FAHRİ
SÜMER
Yağlıboya Resım Sergısi
28 Kasım - 17 Aralık
Hüırev Gefede Cad. 126
Te»»lkl/e M«y<tanı 136 12 79
BİLİM
SANAT GALERİSİ
RAMİZ
AYDIN
Ay Işığı ResimJeri
Resım Sergısi
1 Arahk - 25 Aralık
Caferağa Muhurdar Cad
Akmar Ps| 70-1/2 Kadıkoy
Tel 349 26 10/338 84 83
TÜRK RESİM
ŞANAT1NDA USTALAR
Sürekli değişen resimlerte sergimiz
27 Arabğa kadar devam etmektedir.
Halıl Pasa
Hoca Wı Rıza
Feyliaman Ouran
Nazmı Zıya
ŞevKet Dağ
Vecıh Bereketoğlu
Hıkmet Onat
Ibrahım Çallı
Nacı Kalmukoğkj
Hamıt Gorele
Mahmut Cuda
tbrahıın Safı
Fıkret Mualla
Şeref Akdık
Bedrı Rahmı Eyüboğlu
Cevat Derelı
Edıp H Kûseoglu
Mustaia Esırkuş
Cevdet Paşa Cad 384 Bebek
Şefik Bursalı
Ayetullah Sumer
Hayrı Çıze)
Malık Aksel
Zekı Kocamemı
Orhan Pekel
Cemal Tollu
AhÇetet»
Nun lyem
Cıhat Burak
Nedım Gunsur
Turan Erol
Adnan Varınca
Can Göknıl
Komet
Burhan Uygur
UgurCan
Salıh Turan
Tel 165 74 96
Dcğerlendirilmek üzere
oryantalist ressamların
eseıieri aranıyor
HORHOR SANAT GALERİSİHoıhor Bll Pazan
Kınk Tulumba Sok ia/22 Fat* 34260 t
Tel 524 35 92 Fax 531 47 48
7 28Aralık 1990,1100-18.00
HaJaskâıgaa Caddes36
Hatbıye Istanbul W1324717
Resim Sergjsi
NEJADDEVRİM
' G A R A N T l S A N A T G A L E R İ S İ
SATIŞLAR ÇOK DÜŞÜK — Gunde ortalama bin kişinin gezdiği pazarda üç yü2 kadar kişinin aJış-
veriş yaptığını belirten esnaf, kriz nedeniyle satışların çok duştuğunu belirtiyor.
'Körfez krizi' Çiçek
Pazarı'nı da etkilediİstanbul Haber Servisi —
Gunlerini muşteri yolu gözle-
mekle geçiren ve dükkân kira-
larını nasıl odeyeceklerini ka-
ra kara düşunen Çiçek Pazan
esnafı, kuş ve çiçek merakhla-
nyla dolup taşan günleri yeni-
den yaşayabilme ozleminde.
Eminönu Yenicami arkasın-
daki alanda kurulan Çiçek Pa-
zarı, iki yıldır Vakıflar Genel
Mudürlüğu tarafından kiraya
verilen dükkânlarda ve duvar
dibindeki tezgâhlarda faaliye-
tini sürdüruyor. Her esnafın
kendi maddi olanaklarıyla
yaptırdığı dukkânlar için Va-
kıflar Genel Müdürlüğü'ne
500 bin ile 1.5 mılyon lira ara-
sında değişen kiralar ödeniyor.
Daha önceleri özellikle ba-
har ve yaz aylarında gunde or-
talama bin kişinin pazan gez-
diğini ve yine ortalama uçyüz
kişinin alışveriş yaptığını soy-
leyen Çiçek Pazan esnafı, kriz
nedeniyle satışlann çok düştü-
ğünü, artık sadece hafta son-
lannda gezmek için pazara ge-
lenlerin hiçbir şey almadan
döndüklerini belirtiyorlar. Pa-
zarda bulunan 40 dükkânın,
günde toplam 12 milyon iira-
ük gelir elde ettiği günlerin ar-
tık yaşanmadığından yakınan
satıcılar, kriz döneminin atla-
tılmasını ve önumuzdeki ba-
har-yaz aylannda pazann es-
ki canklığına kavuşmadığını
bekliyorlar.
Alışveriş yapanlann Emino-
nu Meydanı'nda doğayla bu-
luşabildiğimiz ve nefes alabil-
diğimiz bir "vaha" dedikleri
Çiçek Pazan'nda, çiçek ve
sebze tohumlan, fidanlar, sa-
lon bitkilen, kimyevi tanm
ilaçları ve malzemelerinin ya-
nı sıra kuş ve bahk cinslerinin
her türünü bulabilmek müm-
kün.
Evinde çiçek yetiştirmeye ve
hayvan beslemeye çok meraklı
olduğunu ve her fırsatta Çiçek
Pazarı'nı dolaştığını söyleyen
butik işletmecisi Gül Sallı, ça~
lışma hayatı ve bıktırıcı şehir
trafiğinden sonra burada ra-
hat bir nefes alabildiğini, ara-
dığı her şeyi çok ucuza satın
alabildiğini belirtiyor. Ipsala'-
da gumrük mudurluğünde me-
mur olarak çalışan ve çiçek to-
humu almak için gelen Hüse-
yin Şaşan ise Çiçek Pazarı'nın
sadece İstanbullular için değil
diğer şehirlerde oturanlar için
de vazgeçilmez bir tutku oldu-
ğunu söyluyor.
r
EREKLI
TELEFONLAR
Priblatot 055
000
056
527 57 00
• MKMttlar MMârtata:
172 13 73 -74-75 ve 088
• İSKİ «ua: 068
Hmr »ci: 077
H 511 89 18
pf *: 588 48 00
Çapa Tıp: 534 00 00
MansMa T»: 340 01 00
Mljtoşışa H M N M : 345 46 80
$tşH Ettt: 131 22 09
THcsti tkyarfta: 152 43 00
SSK Smatft: 588 44 00
SSK O o a y t a : 132 30 00
SSK GiztapK 358 67 60
• TlUrtt:
Trsflk $ake I M . : 176 24 14 (tst).
356 04 85-86 (Kadıkoy)
BM«e TraHk: 377 22 07 (E-5).
356 04 86 (ŞetıınçO.
314 36 (B Çekmece)
• THT:
Içtator 573 13 31,
hf IMIar 573 04 33.
Sartnfc 574 73 00.
BtnnasTM: 574 82 00 (25 hal)
• DDT:
Shtad DMNŞM: 527 00 50.
HJHş* B M * M : 338 30 50
ŞaHt ItaUan: 526 40 20.
144 42 33
•Mb Taltan (Ae«rt»): 145 53 66,
144 25 02, 149 18 96
•Mb Otaktsi: 543 05 25
• METEOmiOJİ:
(Hava tatımını öğrenme) 573 89 80
• EUKTRİK A M U :
526 62 74.
150 83 50,
r. 348 71 40
• TEK: 069
• UZ AMU:
i: 585 19 90 • 91
152 10 15,
r. 339 46 48
SUMBA:
I: 522 97 03
147 51 10,
KaMcty: 391 14 82.
• kTT Gn. IN.: 145 07 20 (17 hat)
• PTT:
011 (Bılınmeyen lumaralar ve
nibetçı eczane sorma),
021 (arıza).
02S (danışma).
031 (şehırlerarası) 0 ( 1 (sıra sorma),
032 (rmlletterarasi! 062 (sıra sorma).
Bakırköy
Aktıına
doğalgaza
' dedi
İSKİ ve İGDAŞ'ın
Bakırköy'deki çalışmaları
Yıldınm Aktuna
tarafından durduruldu.
tstanbul Haber Servisi — Ba-
kırköy Belediye Başkanı Yıldı-
nm Aktuna, kazı çalışmaların-
da çevre güvenlik önlemlerinin
yeterince alınmaması nedeniyle
İSKİ VE İGDAŞ'ın Bakırköy^
deki çaLşmalannı durdurdu. Ye-
terli önlem alınana kadar çalış-
malara izin verilmeyeceğini soy-
leyen Aktuna, "Bakırköy halkı
adına isyan ediyor, çevre önlem-
leri alınana kadar kazı miisaa-
desi vermiyonım" dedi.
Çalışmalann durdurulduğuna
ilişkin yazılı tebligatlann 1 ara-
hk gunü ilgili müdürlüklere bil-
dirildiğini belirten Yıldınm Ak-
tuna, ilçe belediyelerinin söz ko-
nusu protokolde yetki ve sorum-
lulukları olmamasına rağmen,
Bakırköy halkı adına kendisinin
tepki gösterdiğini soyledi. Aktu-
na, "Akıllanıu başlanna topla-
sınlar, halkın gu\enliğini sağla-
yarak çalışmalarını sürdürsun-
İer. Herkes duzene uymak zo-
runda. Çalışmalar çe>re halkını
canından bezdirme noktasına
geidi. Gelişigüzel kazı yapılmaz"
dedi.
Otopark
zorunluluğu
getirîliyor
Nüfusu 50 binin üzerinde
olan yerleşim bölgeleri de
'otopark yönetmeliği'
kapsamına ahndı.
tSTANBUL (AA) — Bayın-
dırlık ve Iskân Bakanı Cengiz
Alünkaya, nüfusu 50 binin uze-
rin'de olan yerleşim bölgelerinin
de "otopark yönetmeliği" kap-
samına alındığını bildirdi.
Bakan Altınkaya, konuya iliş-
kin olarak "Yeni taslakla, önce-
den her 4 daire için getirilen oto-
park zorunluluğu 3 daireye in-
dirildi. Buyükluğu 80 metreka-
reden küçuk daireler için oto-
park zorunluluğu gerekmezken,
şimdi bu koşul getiriliyor" dedi.
Cumhurbaşkanı ve Başba-
kanlık Muhabirleri DerneğTnde
düzenlediği basın toplantısında,
yönetmelikle belediyelere de
yaptınmlar getirildiğinı vurgula-
yan Altınkaya, "Belediyeler oto-
park için tahsis ettikleri kaynak-
lan artık başa alanlarda kullan-
mayacaklar. Otopark besabında
toplanan miktann harcanması
valiliklerin onayına bağlı olacak.
Belediyeler bu miktan iki yıl
içinde kullanmazsa yetki valilik-
lere geçecek" diye konuştu.
Bakan Altınkaya, "Taslak ha-
znianırken belediyelerin görüşn
alındı mı?" biçimindeki bir so-
ruya da "Taslak İmar Komisyo-
nu'nda uzun çaltşmalar sonu-
cunda hazırlandı. Bu komisyon
sürekli belediyelerle işbirliği
içindeydi" biçimınde yamt ver-
di. Ceogiz Alünkaya şöyle dedi:
"Yeni yönetmelik kaldınm ve
sokaklara park eden araç gonin-
tttlerinin sona ermesini sağlaya-
cak. Ancak bu yonetmelikte ön-
görülen hükumler ruhsatlannı
almış binaları kapsamayacak."