Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
Cumhuriyet
Sâhıbt- Cumhun>et Matbaacilık ve Guetecıhk Türk Anonim Şirkcl) adına
Vadir Nadi 0 Gencl Yavın Mudurü. Hasuı Ccmal, MıKssese Muduru
Emint LşaUıta. Yazı Işkn Müdunı CHun Gontas». # Hatxr Merkezı
Muduru: YalpB Bıycr, Sa>fa Duzenı Yöoeuncnı. Ali Aor Q Temsılcıler
ANKARA. Akmtt T«n. IZMİR Hikmct Çetlaktn, ADANA Çctia 1 ijfno*)»
I, PolmU CHml latluvf. D» Haberkr Erpn Balcı. Ekooonu Cca(U Tn*u. Is-Smdıta Şakn* b M . Kultur Cctt l'Mr.
l<wnbu) Haberfcn Knaal Itoftt. Eg/'ım d n ı Şfilaa. lun HaOcrlen \ecdn D«tn. Spor Danısjnam. AMaUu.br Yactiau.
Dtfı YiMar I n a Çak)*«a. Anuıımul Şdbı Al«n, Duıchmc- «Mallak Yueı A KoordınuOr AkM Korelaıa # Malı
Ijjer Etol Eı*M 0 MulratK Bafcal Ymr 9 Buçc-PlnıUnu Sf»fi Oıautete^la # RckUm A»c b m
H«l»a Akjol 0 Idare H m i ı Gknr £ lî.etm< Öadfr ÇcHfc 0 Btlgj lilem NıU lul £ Peranc! S«*ı*
ı Kumhâ Ba*kAO- Nadir Sadi
. H Çcıiak»». Ok»
J U n c lltaa
Ab Sinaea. AMn Tu
AISOTT w yavoTL Cumhunyet MaıbAıcilık vc Gazetealık T-A^. Türfc Oc^ı CwL 39/41 <
WJ34 l« PK 246 . tslubui Tel 512 05 05 (20 hn). Tda. 2224i. F u 0) U> <0 <2 t
flu/otor Kmkm. Zıyı GOkalp Blv Inkılap S. So 19/4. Td. 133 II 41-47. Teleı: 42344, Fuc (4) 133
05 «5 0 !«««- H Zıyı K> IÎ52 £ 2/3, Td: I] 12 30. Tda 52359, F u (51) 14 53 <0
: Inooıl C«! 119 S No 1 KU I Td 19 37 52 (4 luD. Tdt». «2155. h l (71) 19 25 71
TAKVİM: 4 ARAUK J990 Imsak: 5.33 Güneş: 7.05 Öğle: 11.59 İkindi: 14.21 Akşam: 16.43 Yatsı: 18.08
i Lisanslı kayakçısayısı ülkemizde 1500. Bu rakam Japonya'da20 milyon, KuzeyAvrupa veKanada'da ülke nüfusunayakın
Türkiye yerinde 'kayıyor'İklim ve kayak
merkezleri elverişli
olduğu halde,
Türkiye'de kayak
sporu gelişmiş değil.
Sürat pateni, kızak,
kayakla atlama,
biatlon, kayakla
akrobasi dallarında
federasyona kayıtlı
sporcu bulunmuyor.
ADNAN BAŞTOPÇU
BURSA — Kayak sporu, ya-
rım yüzyıldır Türkiye'de bilin-
mesine İcarşın, 'sosyete hobisi'
olmaktan öte gidemedi.
On binlerce kişinin kış ayla-
rını Uludağ, Palandöken, Elma-
dağ gibi tatil merkezlerinde ka-
yak yaparak geçirdiği ülkemiz-
de, federasyona kayıtlı sadece
bin 500 kayakçı bulunuyor. Bu
rakam, kayakta ileri düzeyde üJ-
kelerle kıyaslandığında ortaya
kapatılması olanaksız uçurum-
lar çıkıyor. örneğin, Kuzey Av-
rupa iilkeleri ile Kanada'da ka-
yak yapan lisanslı insan sayısı
neredeyse ülke nüfusu ile eşit.
Kayakta orta dereceli başarıla-
rı olan Japonya'da ise 20 mil-
yon lisanslı kayakçı bulunuyor.
Elverişli iklim ve kayak mer-
kezleri bulunan ülkemizde ka-
yağın tüm çabalara karşın geliş-
memesini Kayak ve Buz Spor-
ları Federasyonu'nun eski Baş-
kanı Erdoğan Üstünsoylu şöy-
le dile getiriyor:
"Tiirkiye kayak sporunda
nlnslararası platformda gelişmiş
iilkelere göre pek başanlı degil-
dir. Ancak, uzun kışlann yaşan-
dığı Alp Dağlan'nın bulunduğu
üJketer sporculan arasında spor-
culanmız, yapüan yansmalarda
hiç de küçümsenmeyecek dere-
celer almaktadırlar. Kayagın
pabalı bir spor dalı olması ve
malzeme hususunda dışa ba-
ğımlı olunması nedenirle ülke-
mizde bu sporu >apan kitleler az
olmaktadır. Avrupa ülkelerinin
çogunda hemen bemen her ki-
şinin bu sporia ugraştıgı veya il-
gilendiği düşünüldiiğünde iilke-
mizin bu sporda yeterli olmadığı
görülmektedir."
KJŞ sporlan ve kış turizmi açı-
sından Türkiye'nin bir numaralı
RAKAMLARLA KAYAK
70 buz patenci var
Lisanslı sporcu sayısı: Bin
500, Bu rakam Japonya'da
20 milyon, Kuzey Avrupa
ve Kanada'da, neredeyse
ülke nüfusuna eşit.
Buz pateni yapan sporcu:
70
FlS'ın tescil ettiği pisüer:
Uludağ, Kuşaklıkaya,
Erzurum Palandöken,
Kayakla ilgili kulüp: 15.
Kayak faaliyetli il: 21
Uludağ'da pistlerin kayakçı
kapasitesi: 38 bin
Çalışmalarla ulaşılacak
kapasite: 70 bin
Sürat pateni, kızak,
kayakla atlama, biatlon,
kayakla akrobasi dallannda
sporcu sayısı: 0
Nerelerde kayak yapılıyor:
Uludağ, Palandöken,
Sarıkamış, Elmadağ,
Sakhkent, Erciyes, Ilgaz,
Kastamonu, Bitlis ve
Bingöl.
Buz pateni ve buz
hokeyi yapıiabilir iller:
Ankara, İstanbul, Izmir.
En uzun siire federasyon
başkanlığı yapan: Asım
Kurt 37 yıl (1934-1971)
KAYAK FİYATLARI
En az 1.5 milyonliraKomple: Ortalama 2
milyon
Ucuzu: 1,5 milyon
En iyisi: 4 milyon
Yünlü şapka: 20 bin
Kar botu: 80-90 bin
Gözlük: 20-100 bin
Eldiven: 60-120 bin
Baton: 90 bin
Kayaklar: 800 bin - 1,5
milyon
Kıyafet: 300-500 bin
YöKLAR
Kayakta en büyük ^sv^
merkezinde büyük slalomJa basiadı. Toplam 8 kategori üzerinden gerçekleşiirilen kupa dört ay
siirecek. 8-9 aralıkta yine Fransa'mn Val d'Isere kentinde devam edecek olan yarışma sırasıyla ttal-
ya, Yugoslavya, AJmanja, Avuslurya, Isviçre, Norveç, Amerika ve Kanada'da yapılacak ayaklarla
devam edecek. Son ayağı 22-24 mart tarihleri arasında Amerika'nın unlu kayak merkezi VVaterville
VaJley'de yapıiacak finallerle son buiacak. Geçen yılın şampiyonu P.Zurbriggen'in çekilmesi He bu
yıl ttalyan takımından Tomba ve Gbedina'mn arasında geçraesi beklenen birinciliğin en büyük adayi
daba önce biç şampiyon olmamasına ragmen Alberto Tomba olarak görülüyor. (Fotoğraf: AFP)
Ne tesis var ne de sporcu
Ülkemizde kayakla atlama,
kızak, biatlon, sürat pateni
ve kayakla akrobasi
dallannda ne tesis ne de
sporcu bulunuyor. Bu
sporlar yıllardır TV'de spor
programlarında seyircilere
iziettirilirken, federasyonun
'altyapı' oluşturulması
konusunda olanaksızlıklar
nedeniyle hiçbir çata
gösteremediği gözlemleniyor
kayak merkezi konumundaki
Uludağ'da halen var olan alan-
ların 38 bin kayakçıya hizmet
edecek kapasitede olduğu, yapı-
lan çalışmalarla çok yakın za-
manda kayak yapıiabilir alan
kapasitesinin 60-70 bin kişiye çı-
kanlacağı bildiriliyor. Türkiye'-
de Uludağ dışında en önemli ka-
yak merkezleri Bolu Kartalka-
ya ve Erzurum Palandöken.
Ancak konaklama ve kayak
sporu için gerekli diğer tesisle-
rin varlığı açısından Kars-
Sankamış, Ankara-Eimadağ,
Antalya-Saklıkent, Kayseri-
Erciyes, Kastamonu, Ilgaz, Bit-
lis've Bingöl diğer kayak mer-
kezleri olarak sıralanabilir.
Tatil yapmak için yeterli olan
bu merkezlerde uluslararası ya-
nşma yapılması, Uluslararası
Kayak Federasyonu'nun (FIS)
tescil etmesine bağlı. FIS Türki-
ye'de sadece Uludağ, Kuşaklı-
kaya ve Erzurum Palandöken
pistlerini tescil etmiş durumda.
Ülkemizde 21 ilin spor il mu-
dürlükleri bünyesinde kayak bir
faaliyet olarak yer alıyor. Kayak
Federasyonu'nun eğitim ve öğ-
retim faaliyetleri kapsamında
her yıl 1.500 2 bin kayakçı or-
dusu oluşturulmaya çahşıhyor.
Pilot bölgelerde açılan kayak
okulları ve Gençlik İl Spor Mü-
dörlükleri bünyesinde açılan kış
kayak okulları çocukların ve
gençlerin bu spor daiını daha
ekonomik olarak öğrenmelerini
sağlamakta ve her yıl binlerce
genç, bu sporu öğrenmekte. Ka-
yağa hevesli gençlerin eğer bu-
lundukları ilin bünyesinde ka-
yak faaliyeti varsa il spor mü-
dürlüğüne başvurmaları öneri-
liyor. Bu müdürlüklerde 7-14
yaşlan arasındaki öğrencilere
açılan kayak ve temel eğitim
kursları uzman eğiticiler tarafın-
dan veriliyor. Federasyon çalış-
malan arasında pilot bölge
okullannın yanı sıra 15 günlük
yaz kondisyon kampları da ya-
pılmakta. Kayakta gelecek va-
at eden 75-100 gençkayakçı bu
karnplara her yıl çağrılmakta.
Eski Kayak Federasyonu Baş-
kanı Erdoğan Üstünsoylu, tüm
bu altyapı çalışmalannın ürün-
lerinin 7-8 yıl sonra ahnacağını
ve Türkiye'nin uluslararası dü-
zeyde gerçek yerinin ortaya çı-
kacağını söyledi.
Ülkemizde kayak tekniği ola-
rak Avusturya yöntemi uygu-
lanmakta. Her yıl yurtdışında-
ki kurslara federasyon tarafın-
dan gönderilen antrenörler ve
öğretmenlerin kurslarda başanlı
sonuçlar aldıklar ve otoriteler-
ce de beğenildikleri öğıenildi.
Son yıllarda hız unsuruna bağlı
olarak yapüan araştırmalara gö-
re paralel kaymada dizlerin sı-
kı sıkıya kapanması yerine do-
ğal açıklıkta bırakılması; kayak
bele daha az yük vereceği için,
önerilmektedir. Özetle Türkiye
kayak tekniğinde gelişen yeni-
likîeri düzenli bir şekilde izleme-
ye çalışıyor.
İdeal pist
Ideal pistin uzunluğu, arazi-
nin durumuna göre değişir. Er-
kekler için 3 bin 500 ile 4 bin 500
metre, bayanlar için bin 500 ile
2 bin 500 metre arasında belir-
lenmeye çalışıJır. Uzunluklar er-
keklerin 2 dakika, bayanjarın
ise daha kısa sürede bitirmesi-
ne göre ayarlanır. Pistlerin ba-
şı ile sonu arasındaki yükseklik
farkj 750 ile 900 metre arasın-
da değişir. Geniş kapılar birbi-
rinden 8 metre uzakhkta çifter
çifter açılır. Ancak kapı araları
3 metreye kadar inebilir. Ulus-
lararası yanşmalarda erkekler
için 50-70 arasında kapı bulunu-
yor. Pistler yarışçının ortalama
hıa 100 km olacak şekilde ayar-
lanmaya çalışılır.
Biatlon nedir?
Biatlon, kros kayağı ile tüfek-
le atışı birleştiren bir spor dalı.
20 km bireysel, 10 km sürat ve
4x 7.5 km bayrak olmak üzere
3 ayrı kategoride yanşmalar ya-
pılır. 20 km'de vanş sırasmda 4
kez durarak 50 metre uzaklık-
taki hedefe tüfekle 5 kez atış ya-
pıhr.
Hedefi vuramayana 2 da-
kika kötü puan verilir. 10 km
sürat yarışında biri ayakta, biri
de yerde 2 seri atış yapılır. 5 atış
sonunda vurulamayaıi her hedef
için 150 metrelik ceza turu atı-
lır. 4 x 7.5 km bayrak yarışında
ise grup halinde yanşa başlanır.
Atletizmde olduğu gibi sürer. 2
seri atışta 8'er atış yapılır ve dü-
şürülemeyen her hedef için ce-
za turu atılır.
Kordonsıız
telefona
büyük ilgî
Kişilerin, evlerine
telefon bağlanması için
15 yıl beklediği
Budapeşte'de bir
Amerikan firması 10
milyon dolarlık sistem
kurarak 6000 aboneye
hemen hizmet vermeye
çalışıyor.
Dış Haberler Servisi —
1980'lerin başında satışa çı-
kan ve radyo frekansları ile
çalışan kordonsuz telefonlar
hızla yayılıyor. Newsweek
dergisinin haberine göre
Tokyo'da emlak komisyon-
cuları, raeşgul müşteriler ve
hızla büyüyen pazarla reka-
bet edebilmek için bu tele-
fonlardan yararlanırken
Bangkok'ta işadamları sü-
rekli trafik karmaşası içinde
işlerini görmek için kordon-
suz telefonlara başvuruyor-
lar.
Artık acelesi olan herkes
telsiz bir telefon edinmek is-
tiyor. Meksika, Venezuela,
Tayland, Macaristan, Çe-(
koslovakya ve diğer geliş-j
mekte olan ülkeler eskimiş'
telefon ağlanndan kurtul-
mak için çözümü kordonsuz
telefon sisteminde anyorlar.
Kişilerin evlerine telefon bağ-
lanması için 15 yıl beklediği
Budapeşte'de bir Amerikan
firması 10 milyon dolarlık
sistem kurarak 6000 abone-
ye hemen hizmet vermeye ça-
lışıyor. Ne var ki kimi yerde,
kordonsuz telefon sistemi
kendi başarısının kurbanı
oluyor. Büyük şehirlerde
hatlar son derece dolu oldu-
ğu için çevir sesi alabilmek
için çok uzun süreler bekle-
mek gerekiyor ve konuşma
sık sık kesiliyor. Almanya'-
da 270 bin kordonsuz telefon
kullanıcısı 700 kanal için sa-
vaşıyor.
80'lerin başında piyasaya
çıktığı zaman, kısıtlı bir pa-
zara hitap edeceğine ve zen-
gin oyuncağı olacağına ina-
ndan taşınır telefonlarda bu-
gün büyük bir patlama yaşa-
nıyor. 33 ülkede 9 milyon ki-
şi telsiz telefon sistemine
abone durumda. Bunların
yaklaşık yansının yaşadığı
Amerika'da her ay 160 bin
kişi abone olmak için başvu-
ruyor. Amerika'da 1993 yı-
lında 10 milyon telsiz telefon
abonesi olacağı tahmin edi-
liyor.
Cazın ^ağlayan ipekböceğf Baker
ANtTA BAKER — Son albnmtt Compositions'ta, duygusal yo-
ğunlukta ve kalitede bir anlık bile düşme buimak olanaksız.
YAVUZ BAYDAR
STOCKHOLM — Tam isa-
bet. Caz etkilerine açık soul'un
baladlardaki rakipsiz ismi, ko-
yu/kıvrımlı sesiyle kendine öz-
gü bir söylem kuran "ağlayan
ipekböcegi" Anita Baker'ın
"Compositions" başlıklı son ya-
pıtını kısaca, bu iki sözcükle yo-
rumlamak mümkün.
Tam isabet, çünkü yalnızlığın
derin kaygısı ile tutkunun yük-
sek gerilimini sıvı ipek gibi bir
benzersiz seste birleştiren, sah-
nedeki voltajı ile tüm dinleyici-
leri iletken kjlan bu soul ustasın-
dan uzun bir zamandır yalnız-
ca baladlardan kurulu bir albüm
beklenmekteydi, Baker'ın gerek
yapım/sound gerek müzikalite
açısından gösterdiği mükemmel-
likle muhtemel kuşkulan bir an-
da yok edecek güçteki bu yeni
yapıtı, sanki bu beklentilere kar-
şı "Işte, buyrun!" der gibi.
Günümüzün hararetli, içeri-
ğinde beğeni doruklanndan çok
inişler, düşkırıkhkları, vasatlık-
lar olan soul/funk dünyasında
gittikçe seyrekleşen bir görüntü.
"Compositions"da, bütün al-
büm boyunca, duygusal yoğun-
lukta ve kalitede bir anlık bile
bir düşme buimak olanaksız.
Yapıtı dinlerken yıllanmış bir şa-
rabı içermiş gibi oluyorsunuz.
"Compositions"ın yılın soul
çalışması seçilmemesi, yaratıcı-
sına bir(kaç) Grammy getirme-
mesi, sadece şaşırtıa değil hak-
sız bir davranış da olur.
Bir başka soul yüdızının, Mel-
ba Moore'un yeni albümü "So-
ul Exposed"da öne çıkan tek bir
parça var: "Iift Every Voice and
Sing". Moore, bu yoruma Stevie
VVonder, The Winans vs. gibi
pek çok siyah ses ustasını davet
etmiş; tabii Baker'ı da. Sadece
buradaki kısa, ama güçlii yoru-
mu bile "ağlavan ipekböcegi"
nin gospal'e ne kadar hâkim ol-
duğunu, ustahğının 1990'da
hangi irtifaya çıktığını görmek
için yeterli.
1990, hiç kuşkusuz, Anita Ba-
ker'ın yılı.
Bir şey daha var: Sarah Vaug-
ban ve Dinab Washinglon'dan
bu yana hiçbir şarkıcı baladla-
şarkı söylüyordu.
Caz söylemine iyice ısmmıştı
ki 1978'de kendisini "sıkı funk"
yapan bir grubun, Chapter 8'in
ön safında şarkı söylerken bul-
du. Grup, I980'de bir de albüm
çıkardı. Sonuç: Fiyasko. Baker,
o ortam içinde bir de "Sen şar-
kı filan söylejemezsin" gibi söz-
lere de muhatap oldu.
İki yıl kadar süren garsonluk,
tezgâhtarlık ve sekreterlik işle-
rinden sonra ilk solo albümünü
"The Songstress" adıyla çıkar-
1990, Anita Baker'ın yılı. Baker'ın
'Compositions'taki noktaya ulaşması kolay
olmadı. Müziğe 12 yaşında başladı. 3
kızkardeşi ile birlikte yaşamını o yaşlardan
itibaren çalışarak kazanmayı öğrendi. 16
yaşındayken Detroit barlarında şarkı
söylüyordu. îlk albümü 150 bin kadar sattı.
2. albümü Rapture büyük ilgi topladı. 3.
albümünü 1988'de çıkardı.
rın zarafetine Baker kadar ken-
disini katmayı başaramadı. Gos-
spel ve cazın 40 yü öncesine olan
sıkı bağı nedeniyle yarattığı tü-
re bir ad da takıldı: "Retro-
nuevo".
Baker'ın "Compositions"da-
ki noktaya ulaşması kolay olma-
dı. Müziğe 12 yaşında, Detroit-
in sert koşullu semtlerinden bi-
rinde gospel söyleyerek girmiş-
ti; Mahalia Jackson, Billie Hol-
liday, Sarah Vaughan, Nancy
WUson ve Roberta Flack'ın mü-
ziksel etkisi altmda olgunlaştı.
Üç kızkardeşi ile birlikte, yaşa-
mını o yaşlardan itibaren çalışa-
rak kazanmayı öğrendi: 16 ya-
şındayken Detroit barlarında
mayı başardı. Balad potansiye-
lini gösteren ve 150 bin kadar sa-
tan bu albümden pek para ka-
zanamadı.
Kazanamadj, ama yeterli öl-
çüde dikkati çekerek 1980'lerin
en önemli yapıtlan arasında sa-
yılan ikinci albümü "Rapture"
a gidecek olan yollan açtı. Ince
işçiliğin ürünü bestelerle dolu bu
yapıt, zamanın yıpratamayaca-
ğı bir müzikaliteye sahip bir
pırlanta.
Milyonlarca satan "Rapture",
Baker'a sadece Un ve para değil,
aradığı bağımsızüğını (plaklan-
nın yapımında söz sahibi olma
hakkını) da kazandırdı. Moni-
rux ve Kool caz şenliklerindeki
performanslanyla da ünün ken-
disini cazdan uzaklaştırmadığı-
nı kanıtladı.
1988'de çıkan üçüncü albümü
"Giving You the Best That I
Got", her ne kadar bir önceki-
nin düzeyine çıkamadıysa da
(oldukça inişli çıkışlı, Baker'ın
sesinin hakkını tam veremeyen
bir albümdü bu), gücünü duy-
gusal gerilimin egemenuğindeki
sahne performanslanyla telafi
etti Baker. "Rapture"la topladı-
ğı iki Grammy'ye bu çalışmayla
bir yenisi eklendi.
Ve, geçenlerde günyüzü gören
dördüncüsüyle, "Compositi-
ons"la dört dörtlüğü buldu Ani-
ta Baker. tşçilik açısından yeni
yapıtı, "Rapture" albümündeki
kazanımlarını birkaç adım daha
mükemmele yaklaştınyor.
Yapımı yine -bir önceki gibi-
gitarist Michael J. Powell üstlen-
miş. Müzik ekibinde Nathan
East (bas), Greg Phillinganes
(piyano) ve Steve Ferrone (da-
vul) gibi işinin ehli elemanlar
var.
9 bestenin ilk dördünde Baker
üst üste kaydı değil, -gerçek duy-
gu yoğunluğunu yakalamak için
olsa gerek- canlı icrayı yeğlemiş.
Bunlann içinde özellikle "Wha-
tewr Ü Takes" ile "Lonely" tüy-
ler ürpertici güzellikte. "More
Than You Know", Baker'ın şu
ana kadar yarattığı en mükem-
mel parça. Şarkıcının cazla iliş-
kisini merak edenler için de bir
pırlanta var: *Love You To The
Letter".
Soul'u damıtarak yudum yu-
dum içmek istiyorsanız Anita
Baker'ın bu son yapıtını mutla-
ka edinin.
Yalanlardan annacaksınız.
7 dalda ödtil
• BURSA (AA) — Çağdaş
Gazeteciler Derneği Güney
Marmara Şubesi'nin 1990
yılı "Basın özel", "Basın
Hizmet", "Insan Haklan",
"Hukuk", "Bilim", "Çevre",
"Kultür ve Sanat"
dallannda ödül kazananlara
ödülleri düzenlenen bir
törenle Basın Salonu'nda
verildi. "Basın özel"
ödülünü 748 yıl 6 ay hapis
cezasına hükümlü Halkın
Kurtuluşu Dergisi Yazı
Işleri Müdürü Veli Yılmaz
ve gazeteci Emin Çölaşan
paylaştı. "İnsan Haklan
Odülü"nü avukat Eşber
Yağmurdereli, "Basın
Hizmet Ödülü"nü Anadolu
Ajansı Bursa eski bölge
müdiirlerinden gazeteci
Erdoğan Binyücel, "Hukuk
ödülü"njJ kamuoyunda
"Küçük Hikmet Davası"
olarak bilinen Durmuş
Tekirtaş'ın avukatı Necdet
öztürk, "Bilim Ödülü"nü
Prof. Dr. Halis Ruhi
Ekingen, "Çevre ödülü"nü
Mithat Kıravoğlu ve Bursa
Anadolu Lisesi Mezunlan
Derneği, "Kültür ve Sanat
Ödülü"nü de Bursa Kültür
Sanat ve Turizm Vakfı aldı.
Ercan
Havaalanı
• LEFKOŞA (AA) —
Bakım ve onanm
çalışmalan nedeniyle 20
kasımda kapatılan Ercan
Havaalanı, bu akşam
yeniden ulaşıma açılacak.
Kapalı bulundurulduğu süre
içinde Ercan Havaalanı 'nda
hava trafik kontrol
sistemlerinin bakım ve
onarımı yapıldı, aynca
yolcu terminalinde yeni
düzenlemeler
gerçekleştirildi.
Yılın
öğretmenine
tepki
• GERGER (Cumhuriyet)
— 24 Kasım öğretmenler
Günü'nde Gerger'de yılın
öğretmeni seçilen Bayram
Ali Çeükten'in müdürlük
yaptığı Merkez Ataturk
İlkokulu'nda "Ataturk
büstü bulunmadığı"
bildirildi. Gerger'de görev
yapan bir grup öğretmen,
Bayram Aii Çelikten'in
"ydın öğretmeni"
seçiimesinin "politik"
olduğunu öne sürerek "Köy
ve mezralarda güç koşullar
altında görev yapan
öğretmenler varken yılın
öğretmenliğine okuluna
Ataturk büstü koymayan
kişi seçilmiştir. Seçimin
iptal edilmesini istiyoruz"
dediler.
Mevlana'ya gül
bahçesi
• KONYA (AA) —
Konya'da Mevlana
Müzesi'nin çevresinde
bulunan boş alanın gül
bahçesi olarak
düzenlenmesi çalışmalan
tamamlandı. Vaü Necati
Çetinkaya, büyük Türk
düşünürü ve sairi Mevlana
Celaleddin-i Rumi'nin güle
verdiği önemden esinlenerek
müze çevresindeki boş
alanın gül bahçesi olarak
düzenlendiğini belirterek,
"Amacımız müzeyi ziyaret
edenlerin dinlenebileceği bir
bahçe oluşturmanın yanı
sıra müzenin çevresinin
Mevlana'ya yakışır bir
şekilde olmasını
sağlamaktır" dedi.
Noel
çiçekleri
• ANTALYA (AA) —
Türkiye'de kesme çiçek
ihraeatının yüzde 90*lık
bölümünün yapıldığı
Antalya yöresindeki
çiçekçiler, Avrupa'da 15
aralık tarihinde başlayacak
olan "Noel" için koUan
sıvadı. Yöreden, Noel için
Avrupa'ya 10 milyon dal
karanfil ihraeatının
yapılması bekleniyor.
Dk kez9
gazeteci uzaya gitti
Japon televizyonundan Toyohhiro Akiyama,
uzaya 6 adet kurbağa ile birlikte gitti.
Akiyana, Sovyetler Birliği tarafından daha
önce uzaya yollanan Mir uzay aracında 8 gün
geçirecek.
olmayan bir ortamda ne yapa-
caklannı anlatacak olan Akiya-
ma, uzaydan "naklen yayın" da
EDİP EMtL ÖYMEN
1/3NDRA — Bir gazeteci, ilk
defa uzaya çıktı. Japon televiz-
yonunun "en çılgın" yarışma
programlanndan biri olan "Da-
yanıklılık"ın yapımcı ve sunucu-
su Toyohhiro Akiyama. 'Gezi'
için Japon TBS Televizyonu 10
milyon dolar ödedi. Akiyama,
uzaya 6 adet kurbağa ile birlik-
te gitti. Kurbağaların yerçekimi
gerçekleştirecek. Bunlardan bi-
rinde kurbağaların uzayda nasıl
hareket ettiklerini gösterecek.
Sovyetler Birliği tarafından
uzaya daha önce yollanan
"Mir" uzay aracında 8 gün ge-
çirecek olan Akiyama'ya, iki de
Sovyet kozmonot eşliİc ediyor.
Akiyama aynca dünyanın ilk
"uzay bileti"ni satm alan yolcu-
su da oldu. TBS, ödediği bilet
parasına karşılık kozmonotları
uzaya götüren roketin kenarla-
rına kendi logosunu yazdırdı.
Akiyama'nuı yarışma progra-
mı, örneğin gönüllü yarışmacı-
ları ağaçlara başaşağı asarak
pantolonlarından içeriye kara-
fatmalar doldurmak gibi "epey
tatsız" dayanıkbbk denemelerin-
den oluşuyor. Ancak programın
başta Japonlar olmak üzere uy-
du ile izlenen Pasifik bölgesin-
de seyircileri "ekrana yapıştıra-
rak çok eğlendirdiği" de bilin-
mekte. Yanşmayı bizzat takdim
eden Akiyama, yerinde durama-
yan, sürekli hareket halinde,
günde 80 sigara tüttüren bir iş-
kolik olarak uzaya çıkan ilk ba-
sın mensubu olma hakkını ken-
dinde gördüğttnü bir Ingiüz rad-
yosuna açıkladı.
Sovyet gazetecilerin ise uzaya
ilk kez çıkan gazetecinin bem de
bir Sovyet uydusunda 8 gün ge-
çirecek bir gazetecinin kendile-
rinden biri olmaması karşısında
çok öfkelendikleri anlaşıiıyor.
Sovyet gazetecilerin böyle bir ge-
zi için daha Önce başvurdukla-
rı, ancak kendilerine en erken
1992 için gün verildiği kaydedil-
di.