Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
4 ARALIK 1990 DIŞ HABERLER CUMHURİYET/3
Petar Beron
ayrüıyor
• SOFYA (AA) —
Bulgaristan'da muhalefette
bulunan Demokratik
Güçler Birliği'nin (UDF)
Başkanı Petar Beron'un
görevinden aynlacağı
bildirildi. UDF Başkan
Yardımcısı Filip Dimitrov,
düzenlediği basın
toplantısında, Beron'un bu
kararını önceki gün
UDF'nin bir toplantısı
sırasında açıkladığını ve 50
yaşındaki liderin zooloji
alamndaki doktorasım
hazırlamak istedigini
söyledi. Bazı güvenilir
kaynaklar ise, Beron'un,
geçmişi ile ilgili olarak
geçen hafta sonu Devlet
Başkanı Jelyu Jelev'e bazı
belgeler verilmesi nedeniyle
görevinden aynlacağını
söylediler. Bulgaristan
Sosyalist Partisi'nin yayın
organı Duma'da geçen
hafta yeralan bir haberde,
Beron'un eski Lider Todor
Jivkov zamanında Bulgar
gizli servisleri ile işbirliği
yaptığı ileri sürülmüştü.
Mısır'da seçim
iktidann
• KAHİRE (AA) —
Mısır'da parlamentonun
yenilenmesi için 29 kasımda
yaptlan erken genel seçimin
ilk turunda alınan sonuçlar
açıklandı. lktidardaki
Ulusal Demokratik Parti
454 sandalyeli
parlamentoda 144 üyelik
kazanırken 38 sandalye de
bağımsız adaylar arasmda
paylaşıldı. Mısır'daki
seçimlere fcatılan beş
muhalefet partisinden ise
sadece Ilerici Birlik Partisi
lideri Halit Muhyittin
parlamentoya girmeyi
başardı. Birçok seçim
bölgesinde adaylann yüzde
50 oy barajmı aşamaması
nedeniyle 261 parlamento
" üyeliğinin belirlenmesi için
6 aralıkta ikinci tur
seçimler yapılacağı
bildirildi. Kahire'deki siyasi
gözlemciler, ikinci tur
sonunda da Devlet Başkanı
Mübarek liderliğindeki
Ulusal Demokratik
Parti'nin parlamentodaki
ezici çoğunluğunu
korumasına kesin gözuyle
bakıldığını belirtiyorlar.
G.Afrika'da
çaüşma: 64 ölü
(AA) — Güney Afrika'da
siyahlararası şiddet
olaylarına sahne olan 4
yerleşim merkezi "isyan
bölgesi" ilan edildi. Güney
Afrika Yasa ve Düzen
Bakanı Adriaan Vlok,
önceki geceden bu yana
çatışmalarda ölenlerin
sayısının 64'e yükseldiğini
bildirdi ve düzenin
sağlanması için
Johannesburg kenti
yakmlannda siyahların
oturduğu 4 yerleşim
merkezinin "isyan bölgesi"
ilan edildiğini belirtti.
Vasiliu Atina'ya
gidiyor
• LEFKOŞA (AA) —
Rum yönetimi lideri Yorgo
Vasiliu, Kıbns konusunda
temaslarda bulunmak üzere
yarın Atina'ya gidecek.
Vasiliu'ya Atina ziyaretinde
Dışişleri Bakanı Yorgo
Yakovu, Savunma Bakanı
Andreas Aloneftis, Rum
yönetimi sözcüsü Akis
Fandis ve Dışişleri
Bakanlığı Kıbns Masası
Şefi Mihalis Attalis eşlik
edecekler.
Guatemala'da
çatışma: 24 ölü
• GUATEMALA (AA) —
Guatemala'nın Santiago
Atitlan kentinde önceki
gece, göstericilerle asker ve
polis arasında çıkan
çatışmada en az 24 kişinin
öldüğü haber verildi. Görgü
tanıkları, olaylarda 20
kişinin de yaralandığını
söylediler. Çatışmalann,
bölgede yaşayan bir kişinin
esrarengiz bir şekilde
ortadan kaybolması üzerine
çıktığı belirtiliyor. Görgü
tanıkları, bir grup
göstericinin bu durumu
protesto amacıyla askeri
kurumların önünde
toplandığını, ancak
askerlerin göstericilere ateş
açtığını kaydettiler.
Azerbaycan ve Özbekistan'da çatışmalar: 14 ölü
Sovyetler'de kanlı günÖzbekistan
Cumhuriyeti'nde
askerlerle sivillerin
çatışmasında 7 kişi
öldü. Azerbaycan'da
Ermeni teröristlerin
saldırısında 7 kişi
yaşamını yitirdi.
MOSKOVA (AA) — Sovyet-
ler Birliği'nin Azerbaycan ve
Özbekistan cumhuriyetlerinde
çıkan olaylarda toplam 14 kişi
öldü. Azerbaycan'da Ermeni te-
röristlerin saldınsı sonucu 7 ki-
şi yaşamını yitirirken Özbekis-
tan'da askerlerle sivil halk ara-
sında çıkan çatışmada 4'ü asker
3'ü sivil 7 kişi yaşamını yitirdi.
Azerbaycan Cumhuriyeti'nin
ikinci büyük kenti Gence'nin
güneyindeki Hanlar bölgesinde
Ermeni teröristlerin Azerbay-
canh polislere pusu kurmasıyla
çıkan silahlı çatışmada dördü
Azeri polis olmak üzere 7 kişi
öldü, olay üzerine bölgeye tak-
viye birlikler gönderildi.
Azerbaycan Haber Ajansı
Azerinform'un bildirdiğine gö-
re Hanlar bölgesinin Martuna-
şen köyü yakınlarında önceki
gün Azeri polislere pusu kuran
Ermeni teröristlerin saldırısında
üç Azeri polis yaralandı, iki po-
lis de kayboldu. Bu polislerin
kaçırıldıklan sanıhyor.
Azerbaycan îçişleri Bakanlı-
ğı çatışmada saldırgan Ermeni-
lerden de üç kişinin öldüğunü ve
ikisinin yaralandığını duyurdu.
Ancak ajansın yayımladığı
Azerbaycan Îçişleri Bakanlığı
açıklamasında saldınyı düzenle-
nen teröristlerin toplam kaç ki-
şi olduğu ve bunların kaçının
olay yerinden kaçmayı başardığı
konusunda bilgi verilmedi.
Öte yandan Özbekistan'da
askerlerle sivil halk arasında çı-
kan çatışma sonucu 4'ü asker,
üçü sivil olmak üzere 7 kişi öl-
dü.
Interfaks servisinin haberine
gore Özbekistan'ın Namangan
kentinde belediye otobusunde
yolculuk eden kent sakinleri ile
bölgede görevli ordu birlikleri-
ne bağlı askerler arasındaki tar-
tışma yumruklaşmaya ve sonra-
sında çatışmaya dönüştu.
Olay yerine gelen öteki asker-
lerle polisİeri taşa tutan halkın
da katılımıyla genişleyen olay-
larda yaklaşık 2 bin kişi "birbi-
rine girdi."
DUNYADA BUGÜN
,# f r-
HEDEF KIZIL ORDU — Sovyet cumhuriyetlerinde Kızıl Ordu'ya karşı saldınlar giderek artıyor. (Fotograf: Reuter)
Çatışmalarda 2 askerle 28 po-
lisin de yaralandığı bildirildi.
SSCB'de son aylarda ordu
aleyhtarlığının kaygı verici bo-
yutlara ulaşrnası üzerine Savun-
ma Bakanı Mareşal Dmitri Ya-
zov, geçen hafta televizyondan
halka hitaben akşılmadık bir
konuşma yapmış ve askeri bir-
liklere, saldırılardan kendilerini
koı umak için ateşli silah kullan-
ma talimatı verildiğini açıkla-
mıştı.
Ülkedeki ordu aleyhtarlığına,
artan milliyetçilik eğilimleri yu-
zünden Sovyet ordusunun "iş-
galci" olarak görülmesi ve or-
dudaki disiplinsizlik sonucu her
yıl 15 bin dolayında gencin öl-
mesi yol açıyor.
Birlik sözleşmesi
Öte yandan SSCB'nin sürqk-
li parlamemosu Yüks'ekSovyet,
dun yaptığı genel görüşmede
Başkan Mihail Gorbaçov'un
"yeni birlik sözleşmesi taslagı"-
nı ilke olarak benimseyerek tas-
lağın gorüşulmek üzere 17 ara-
lıkta toplanacak 4. Halk Tem-
silcileri Kongresi'ne sunulmasını
kararlaştırdı.
Başkan Gorbaçov'un da ha-
zır bulunduğu dünkü oturum sı-
rasında liberal milletvekilleri,
yeni birlik sözleşmesi taslağmı,
Stalin doneminin ilk yılı olan
1922'de imzalanan ve SSCB'nin
bugünkü hukuki yapısının te-
melini oluşturan sözleşmeden,
ozunde hiçbir değişiklik içerme-
diği gerekçesiyle eleştirdiler.
Muhafazakâr milletvekilleri
ise birlik sözleşmesinin
SSCB'nin yeni bir federatif ya-
pıya kavuşmasında vazgeçilmez
bir yere sahip olacağuıı savun-
dular.
Rusya Federasyonu'nda tarihi karar
Toprakta'özelmülkiyet'Rusya Federasyonu'nda dün akşam alınan kararla
SSCB'nin kuruluşundan bu yana ilk kez köylülerin toprak
sahibi olması hakkı kabul edildi.
MOSKOVA (AA) — SSCB'nin en
buyük cumhuriyeti olan Rusya Federas-
yonu'nun en yüksek yasama organı olan
Halk Temsilcileri Kongresi, Başkan Mi-
hail Gorbaçov'un ancak bir halkoyla-
masıyla benimsenmesi zonınlu gördüğü-
nü açıklamasına karşın, dün akşam yap-
tığı oylamada, toprağın özel mülkiyet
konusu olmasını onayladı.
Böylece Sovyet devletinin kuruluş dö-
neminden beri, köylülerin toprağın sa-
hibi olabilmelerine ilk kez olanak sağ-
lanmış oldu.
Rusya Federasyonu Halk Temsilcile-
ri Kongresi'nin, tarım sektörünün, kır-
sal kesimi ve tarırasal sanayii canlandır-
mayı amaçlayan özel gündemli toplan-
tısının dünkü oturumunda ad okunarak
yapılan oylamada, milletvekilleri, top-
rağın belirli kısıtlamalarla satışına onay
veren kararı büyük bir çoğunlukla be-
nimsediler.
Benimsenen karara göre, toprak sa-
hibi kişiler, bu toprağı en az 10 yıl elle-
rinde tutmadan satamayacaklar ve sat-
mak istedikleri zaman da ancak yerel
Sovyetlere ve dolayısıyla devlete satabi-
lecekler.
Geçen salı günü başlayan Rusya Halk
Temsilcileri Kongresi'nin en tartışmalı
gündem maddesi haline gelen toprakta
özel mülkiyet konusu böylece bir uzlaş-
mayla karara bağlanmış oldu.
Liberal milletvekilleri, toprağın özel
mülkiyetinin hiçbir sınırlama getirilme-
den kabul edilmesini isterken başını Ko-
münist Partili milletvekillerinin çektiği
muhafazakârlar, toprağın özel mülkiyet
konusu olmasına ilke olarak evet der-
ken, toprağın satış konusu olmasına şid-
detle karşı çıkmışlar ve işlenmeyen top-
rağa devletin el koyması formülünde ıs-
rar etmişlerdi.
SSCB'nin en büyük cumhuriyetinin
benimsediği bir karar, Başkan Gorba-
çov'u köşeye sıkıştırmış bulunuyor.
Başkan Gorbaço\, piyasa ekonomisi-
ne geçiş tartışmalannın gündemde oldu-
ğu günlerde, toprağın özel mülkiyet ko-
nusu olup olamayacağına ancak halkın
doğrudan karar verebileceğini belirtir-
ken, geçen hafta Moskova Komünist
Parti Örgütü'nün toplantısında yaptığı
konuşmada, toprakta özel mülkiyete bü-
tün gücüyle karşı çıkmaya devam ede-
ceğini söylemişti.
Rusya Halk Temsilcileri Kongresi, fe-
derasyonun kırsal ekonomisini canlan-
dırmak amacıyla bir dizi karar daha al-
dı.
Bunlar arasında tanm sektörüne fi-
nansman desteği sağlanması ve tanma
dayalı sanayilerin güçlendirilmesi de yer
alıyor.
Washington ve Bağdat diyaloğun 'ikili' olmasında anlaştı
ABD ile Irakyalnız görüşecekDış Haberler Seo isi — Was-
hington ile Bağdat, ABD Baş-
kanı George Bush'un önerdiği
görüşmenin "ikili" olarak ya-
pılması ve başka ülke temsilci-
lerinin bu gorüşmelerde yer al-
maması konusunda anlaştı.
ABD Dışişleri sözcüsu Mar-
garet Tutweiler tarafından dün
yapılan açıklamada, "Mütte-
fiklerimiz, Bağdat'taki elçiliği-
miz \e Irak hükiimetiyle yap-
tığımız görüşmekrden sonra,
diyaloğun ABD ile Irak arasın-
da ikili olarak yapılması kara-
rına vardık" dedi. Tutweiler
Irak'm henuz ABD'nin diyalog
çağrısına resmen cevap verme-
diğini hatırlattı.
Başkan Bush diyalog çağrı-
sında ABD'nin önde gelen
müttefiklerinin de gorüşmeler-
de yer almasını önermişti. Bu-
nun üzerine Irak da kendi müt-
tefiklerini davet edeceğini bil-
dirmişti. Irak'ın görüşmelere
katılmasını istediği müttefikle-
rinden birinin Filistin Kurtuluş
Örgütü olacağmın öğrenilmesi
üzerine Washington bu isteğin-
den vazgeçti. Böylece goruşme-
lerin iki taraf arasında "ikili"
olarak yapılması konusunda
anlaşma sağlandı.
Cheney
ABD Savunma Bakanı Ric-
hard Cheney, Irak'a karşı yap-
tınmların sonuç vermesinin
uzun süre beklenemeyeceğini
söyledi ve "Ne yapacaksak
şiradi yapalım" dedi.
Cheney, Genelkurmay Baş-
kanı Colin Powell tarafından
da desteklenen ifadesinde,
uluslararası koalisyonu uzun
süre bir arada tutamayacakla-
rını söyledi ve "Saddam ile
şimdi, koalisyon sağlamken,
BM arkamızdavken, 26 ülke-
nin silahlı kuvveti bölgedeyken
uğraşmak, 5-10 yıl sonra koa-
lisyon iiyeleri kendi yollanna
gittiğinde ve Irak daha da iyi si-
Saddam'ın nükleer ihtırasına
dikkat çektiğini söylediler.
Oturum sırasında Cheney,
Irak'ın füze gücünü de vurgu-
ladı ve Irak fuzelerinin bölge-
ye olan etkisini gosteren bir ha-
rita sundu. Haritada Türkiye'-
nin de Irak fuzelerinin menzili
içinde yer aldığı görüldü. Che-
ney, yaptırımların şimdiye dek
başarılı biçimde uygulandığını,
ABD, Irak'ın Filistin Kurtuluş Örgütü'nü
çağıracağını öğrenince, müttefik ülkelerin de
görüşmelere katılması isteğinden vazgeçti.
ABD Savunma Bakanı Cheney, Irak'a karşı
yaptırımların sonuç vermesinin uzun süre
beklenemeyeceğini söyledi ve "Ne
yapacaksak şimdi.yapalım" dedi. Cheney
"Türkiye bizim için çok önemli bir ülke ve
koalisyonun da kilit organı" diye konuştu.
Irak Savunma Bakanı Abdüsselam
Muhammed Said, ülkesine karşı uygulanan
ambargonun, ilaç ve sütü de kapsaması
nedeniyle 5 yaşın altında 1416 çocuğun
ölmesine yol açtığını bildirdi.
Turkiye'nin petrol hattını kes-
mesi sonucu Irak'ın ihracat ge-
lirinin sıfıra indiğini anlattı.
Cheney, "Türkiye bizim için
çok onemli bir ülkedir ve koa-
lisyonun da kilit ortağıdır" de-
di.
ııış uoijjesel super giiç
olduğunda uğraşmaktan daha
Iyidir" diye konuştu.
Senato Silahlı Kuvvetler Ko-
misyonu'nda yönetimin Körfez
politikasını savunan ve üyele-
rin sorulannı yanıtlayan Che-
ney ve Powell, Irak'ın nükleer
gücünu abartarak harekâtı ba-
hane olarak kullandıkları yo-
lundaki iddiaları da reddettiler
ve yonetınıiıı başından berı
1416 çocuk öldü
Irak Savunma Bakanı Ab-
düsselam Muhammed Said, ül-
kesine karşı uygulanan ambar-
gonun 5 yaşın altında 1416 ço-
cuğun ölmesine yol açtığını bil-
dirdi.
Bakan, olümlerin, ilaç vesü-
tün de ambargo kapsamında
tutulması yüzünden meydana
geldiğini one sürdü.
Kimyasal tatbikat
Irak'ın önceki gun kendi
topraklarında füze atış dene-
mesi yaparken, aynı zamanda
kimyasal silahla saldırı tatbika-
tı da yaptığı açıklandı.
İngiliz Haber Ajansı Press
Association'ın (PA) Batılı İs-
tihbarat Servisleri'ne dayana-
rak bildirdiğine gore. Irak Ku-
veyt'in kuzey sınınndan 150
km. uzaklıkta 4 adet El Huse-
yin ve El Abbas füzesini dener-
ken, bu füzelere kimyasal baş-
lık yerleştirme tatbikatı da yap-
tı.
50 bin asker
Almanya'da uslenen Ameri-
kan 7. kolordusundaki 50.000
askerin ocak sonuna kadar
Körfez'e gonderilecegi bildiril-
di.
Açıklamayı yapan Avrupa'-
daki Amerikan kuv\etlerinin
komutanı General Crosb> E.
Saint, gönderilecek 50.000 as-
kerin, VVashington tarafından
daha önce açıklanan Körfez'e
gönderilecek 200.000 kişilik
takviye birliğin bir bölümünu
oluiturduğunu belirtti.
Parlamento
feshedildi
N'DJAMENA (Ajanslar) —
Çad'da yönetimi ele geçiren va-
tansever Kurtuluş Cephesi'nin
lideri İdris Deby, anayasayı as-
kıya aldı, ulusal meclisi de fes-
hetti.
Bu karar gözlemciler tarafın-
dan önceki gün başkenti ele ge-
çiren İdris Deby'nin uzlaşmaya
niyeti olmadığını ve Yurtsever
Kurtuluş Hareketi'nin yürütme
komitesi tarafından hazırlanan
programı uygulamaya kararlı
olduğu şeklinde yorumlandı.
Başkentten cumartesi günü ka-
çan eski Devlet Başkanı Hisane
Habre'nin akıbeti hakkında ise
çelişkili haberler geliyor. Kimi
kaynaklar Habre'nin komşu
Kamerun'a gittiğini bildirirken
Libya resmi haber ajansı JA-
NA, Habre'nin öldürüldüğünü
öne sürdu.
İdris Deby, önceki gece baş-
kente geldikten sonra yaptığı kı-
sa açıklamada, devlet başkanlığı
görevini üstlenip üstlenmeyeceği
konusundaki bir soruyu "Şu
anda onu düşünmüyorum. Bu
konuda kararı partim
verecektir" şeklinde yanıtladı.
Idris Deby, daha sonra Fran-
sa Büyukelçisi François Gende-
ru ile görüştü. Ancak görüşme
konusunda bir açıklama yapıl-
madı.
Geçen yıl Hisane Habre, İd-
ris Deby'yi darbe hazırlamakla
suçlamıştı. Deby, bunun üzeri-
ne Sudan'a kaçmış ve eski müt-
tefikine karşı gerilla gücünü ör-
gütlemisti.
ALISIRMEN
Hayır Bay Taner
Şu ANAP'lılar bir garip insanlar. Sanki muhalefetteyrniş-
ler gibi kendi icraatlarını eleştirmekte üstlerine yok. Türkiye1
deki kavram kargaşası o hale gelmiş ki iktidar olanlar yan-
lışları düzeltecekleri yerde diie getiriyorlar, ama düzeltmek
için hiçbir şey yapmıyorlar.
Güneş Taner'in Sabah muhabirleri Emre Aygen ile Emin
Varol'a Brüksel'de söyledikleri, bu tutumun tipik bir örneğini
oluşturuyor. Sayın Taner, TRT'nin eski Genel Müdürü Cem
Duna'yı savunurken bakın neler söylemiş: "Cem Duna'nın
görevinden alınması için çalışanlar, şimdi daha fazlasını ya-
panlara ağzını açmıyorlar. Niye, deger yarşıları mı değişti?"
Sanki Cem Duna'yı getiren ANAP ve Ozal'dı da şimdiki
Genel Müdür Kerim Aydın Erdem'i getiren de muhalefet. ik-
tidar partisinin bir bakanı TRT'yi eleştiriyor. TFTT'ye yönelti-
len eleştiri ise ANAP'ın ve fiili başkanının borazanlığını yap-
mak ve Türk-İslam sentezci yayınları sürdürmek. Bunu do-
laylı yoldan eleştiren de muhalefetten ve basından gelen tüm
eleştirilere kulak tıkayan iktidann bakanlarından biri.
Pes doğrusu!
Ama artık bu tür pişkinliklere de alıştık. Bizim bugün üs-
tünde durmak istediğimız nokta Sayın Bakan'ın konuşması-
nın bir başka bölümü.
Bay Taner konuşmasının bir bölümünde Avrupa ile Türki-
ye arasındaki sorunun ekonomi değil din olduğunu söylüyor
ve ekliyor: "Papa, AT'ye ilk geldiğinde 'Hıristıvan Avrupa' dedi.
Papa'nın yaptığı faundamantalızm değil mi?" •
Doğrusu Papa'nın Avrupa'yı olu,şturanların çoğunluğunun
Hıristiyan olduğunu vurgulamasını yadırgamak ya da işine
öyle geldiği için olayın bu yanının altını çizmek pek inandırı-
cı bir davranış değil.
Türkiye ile Avrupa arasındaki esas sorunun din olduğunu
söylemek ise tümüyle yanıltıcıdır. Bugün Avrupa'da din öğe-
sinin hiç geçerli olmadığım, insanların dine boşverdiklerini
söylemek istemiyoruz. Ama şu gerçeği de görmemiz artık
zorunludur: Avrupa büyük çoğunluğunu Hıristiyanların oluş-
turduğu bir laik ülkeler topluluğudur ve bu topluluk, şimdi
bir Avrupa Birliği'ne doğru yol almaktadır.
Avrupa ülkeleri içinde din öğesinin öbürlerine oranla da-
ha ağır bastığı diyarlar vardır. (Polonya ve İtalya gibi.) Ama
oralarda bile kılisenin ya da Papa'nın ruhani etkisi, siyasal
iktidan sultası altında tutmaz. Türkiye ile Avrupa arasındaki
bu farklılık, Hıristiyan dini ile Müslümanlık arasındaki ayrı-
lıktan çok Avrupa'yı oluşturan ülkelerin taa 14. yüzyıldan baş-
layarak laiklik yolunda ilerlemiş ve sonunda bu kurumu geri
dönülmez biçimde toplumlarının temel taşlarından biri hali-
ne getirmiş olmalarından doğuyor.
Türkiye ile Avrupa arasında büyük ekonomik sorunlar bu-
lunduğu bir gerçektir. Enflasyonu yeniden üç rakamlıya tır-
manma eğilimi gosteren Turkiye'nin, bu durumuyla Avrupa
ekonomisine ayak uydurması zordur. Türkiye'deki sosyal gü-
vence kurumları Avrupa'nın çok gerisindedir. Bütün bunlar
bir gerçek.
Ama yine de sorunu yalnız ekonomik açıdan görürsek ya-
nılırız. Avrupa, uluslaşmış toplumlann şimdi daha üst düzeyde
bir bütünleşmeye yönelme süreci içindedir.
Türkive'de ise uluslaşma süreci tersine çevrilmeye çalışıl-
makta, din, kimliğin belirleyicı öğesı olarak sunulmaya uğra-
şılmaktadır.
Özgür, temel hak ve özgürlüklerine sahip bireylerden olu-
şan bir topluluğun içinde, temel hak ve özgürlüklere boy ve-
ren bir kullar toplumunun doğallıkla yeri olamayacaktır.
Temel hak ve özgürlükler. bireyin değeri gibi konularda or-
tak ölçütlerde birleşenler, insanının bu yönünü görmezden
"• gelen, eğitim düzeyi ile onu bulunduğu yerden de daha ge-
riye iten, istihdam sorununu başkalarının sırtından çözmek
isteyen bir toplumu aralarına almazlar.
Şimdi bu denli basit gerçekleri görmezden gelerek. ,"On-
lar Hıristiyan, bizi Müslüman olduğumuz için istemiyoriar"
derseniz Sayın Bay Taner, bunu kaburettifemezsiniz." "
Hayır, Bay Taner! gerçeği saptırmayın. Avrupa ile Türkiye
arasındaki sorun din değil, çoğu sizin iktidarınızın da sorum-
lusu olduğu öbür oğelerdir.
ANKARA
AT Konseyi'ne
hazırlıkAT Komisyonu'nun Akdeniz havzasından
sorumlu komiseri Abel Matutes'le 6 aralıkta
başlayacak temasların ağırlık noktasını
dördüncü mali protokol üzerindeki Yunan
engelinin aşılması oluşturacak.
YASEMİN ÇONGAR
ANKARA — Avrupa Top-
luluğu'nun (AT) Türkiye ile
ilişkilerinin geleceğini büyük
ölçüde belirleyecek olan işbir-
liği paketinin iki hafta sonra
onayianması bekleniyor.
Topluluk Bakanlar Konse-
yi'nin 18 aralıktaki toplantısın-
da ele alınması beklenen işbir-
liği paketinin en kritik unsuru-
nu, 12 Eylül askeri müdahale-
si dolayısıyla askıya alınan dor-
düncü mali protokol oluştura-
cak. Türkiye açısından mali
hiçbir onemi olmayan, ancak
bir "siyasi sınav" niteliği taşı-
yan bu protokolün Yunanistan
vetosu aşılarak uygulamaya
konulması yönündeki girişim-
ler, bu haftadan itibaren hız-
landınlıyor. Bu çerçevede, ya-
nn Ankara'ya gelecek olan AT
Komisyonu üyesi Abel Matutes
ile de yoğun görüşmeler yapı-
lacak.
Topluluk Komisyonu'nun
Akdeniz havzasından sorumlu
İspanyol Komiseri Abel Matu-
tes 6 aralıkta başkentteki yet-
kililerle bir araya geldiğinde,
Ankara'nın işbirliği paketinden
neler beklediğini son kez en
kapsamh biçimiyle öğrenmeye
çalışacak. Dışişleri Bakanlığı
yetkililerinden edindiğimiz bil-
giye göre Matutes'e Turkiye'-
nin kendisini topluluk tam üye-
liğine hazırlayıa nitelikte bir iş-
birliği paketi istediği, bu amaç-
la var olan geniş kapsamlı pa-
ketin dinamik biçimde uygu-
lanmasını beklediği aktarıla-
cak. Matutes aracılığıyla Brük-
sel'e iletilecek temel mesajı ise
Yunanistan'ın dördüncü mali
protokol üzerindeki engelinin
aşılması yönünde topluluk üye-
lerine büyük bir görev düştüğü
ve bu görevin yerine getirilip
getirilmemesinin Ankara'nın
geleceğe yönelik planlarını ya-
kından ilgilendireceği doğrultu-
sunda olacak.
Gümrük birliğinin 1995 yılı-
na kadar sağlanması, mali iş-
birliği, sınai-teknolojik yakın-
laşma ve siyasi ilişkilerin güç-
lendirilmesi olmak üzere dört
ana başlıktan oluşan işbirliği
paketinin Ankara açısından en
sorumlu boyutunu oluşturan
"mali işbirliği" konusunun na-
sıl yürütüleceği 18 aralıkta ke-
sinlik kazanmış olacak. Dör-
düncü mali protokol üzerinde-
ki engellemesini sürdüren Yu-
nanistan'ın bu tarihte yapıla-
cak oylamada veto hakkını
kullanması durumunda, proto-
koller aracılığıyla yürütülen
mali işbirliği programı Türki-
ye açısından fiilen yürürlükten
kalkacak. Dışişleri Bakanlığı
yetkilileri, topluluğun paketin
unsurlannı yaşama geçirmeye
yonelik gerekli mali imkânlan
butçesine koyduğunu ve Avru-
pa Yatırım Bankası'nı hareke-
te geçırme eğiliminde olduğu-
nu anımsatarak mali protoko-
lün işlevsel önemini ikinci pla-
na itiyorlar. Ancak protokolün
Yunan vetosuna takılması ha-
linde, topluluk ile Türkiye ara-
sındaki mali işbirliğinin resmen
1964'ten beri yürürlükteki
üçüncü mali protokol düzeyin-
de kalacak olmasının siyasi sa-
kıncalarına da dikkat çekiliyor.
Yunanistan sıkıştı
Bu arada, Kıbns sorunu çö-
zülnıediği sürece dördüncü ma-
li protokolü engelleyeceğini res-
men bildiren Atina yönetimi,
bu tutumu nedeniyle giderek
artan eleştirilere hedef oluyor.
Yunanistan Başbakanı Kons-
tantin Mitsotakis'in kendisin-
den önce bu görevi yürüten
Andreas Papandreu'ya göre
topluluk çevrelerinde daha çok
sevilmesi de bu eleştirileri yu-
muşatmaya yetmedi.
Öte yandan, Turkiye'nin
topluluktan beklentileri hâlâ
"tam üyelik" olarak özetlen-
mekle birlikte Ankara, toplu-
luk dışı ülkelerle geliştirdiği
ekonomik işbirliğini bu isteği-
ni destekleyen önemli bir koz
olarak öne sürmeye başladı.