Katalog

29 KASIM 1990 PVE İNSANLAR F Ü S U N Ö Z B İ L G E N CUMHURÎYET/7 G Ö R Ü Ş Moda Benim için modem bir modaevi çokuiuslu bir mikro şirkettir. Ben modayı bir bakımdan da meteoroloji istasyonuna benzetiyorum. KATILMA YOK, BIRLEŞME VAR DIYORLAR Solda birlesen isimler SİYASt yel- pazenin sol ka- nadında kaç tane parti var. Sayalım: 1- SHP: Ge nel Başkanı Er- dal İnönü (Sosyal de- mokrat) 2- DSP: Ge- Nihat Sargın nel Başkanı Bülent Ecevit (Demokratik sol) 3 HEP: Ge nel Başkanı Fehmi Işıklar (SHP'den ayrı- lan Doğu kö- kenli milletve- Haydar k i l l e r i n c e kuruldu) 4- SP: Genel Başkanı Ferit îlsever (Doğu Perinçek ve Yüz- yıl Dergisi'nin görüşlerine ya- km, sosyalist) 5- TBKP: Genel Başkanı Nihat Sargın (Birleşik Komü- nist Parti) 6- TSİP: Genel Başkanı Ah- met Kaçmaz. (Sosyalist Birlik Partisi'ne katılma amacıyla kendini feshetti) 7- Sosyalist Birlik Partisi: Ankara'da hafta sonu yapılan kurultayda kuruluş karan alın- dı. TBKP bu partiye katılmak için üyelerini serbest bıraktı. TStP bu partiye katılmak için kendini feshetti. Mihri Belli ta- raftan eski Türkiye Emek Par- tisi üyeleTİnin bir kısmı Mark- sist aydınlar, SHP'den aynlan bağımsız milletvekillerinin de katılımı ile bir Sosvalist Birlîk Ziilfü Dicleli Sadun ArenAhmet Kaçmaz Halil Berktav Dflkmen Akın Birdal Çagatay Anadol Partisi olarak kuruluşu karar- laştınldı. Hedef, köklü dönüşümler, geniş bir tarihsel blok oluştu- rulması, işçi hareketi, kadın hareketi, banş hareketi, çevre hareketi. HEP ve diğer ilerici parti, grup ve kişilerle bir- îeşmek. Ayrıca Kuruçeşme toplantı- larında yolları aynlan Sosya- list Devrimci Blok ve Ferit İl- sever'in başkanı olduğu Sosya- list Parti'yle de dirsek temas- larını sürdürmeye çahşıyor, birleşebilmek için. Hafta sonu Ankara'da Şato Yazar Gazinosu'nda yapılan kuruluş kurultayında partinin program ve tüzük taslağı kabul edildi, adı belirlendi, kurucu- lar kurulu belirlendi. 15 oca- ğa kadar parti kurulacak. Par- tide yer alan ban isimler şöyle: "Kemal Anadol, Kânıil Ate- şoğulları, Husnü Okçuoglu, Ekin Dikmen, Haydar Kutlu, Nihat Sargın, Çağatay Ana- dol, Atilla Aytemur, Akın Bir- dal, Zülfu Dicleli, Yusuf Işık, Umur Coşkun, Tektaş Ağaog- lu, Halit Çelenk, Sadun Aren, Nedim Tarhan, Mina Urgan, Erdal Talu, Ahmet Kaçmaz, Halil Berktay. "TBKP ile birleşeceksiniz ama daha SP var, HEP var, DSP var, SHP var. Soldaki bö- lünmenin sonunda bir birieş- me olacak mı?" sorusunu Ke- mal Anadol şöyle yanıtlıyor: "Solun odağı, merkezi oldu- ğumuz iddiasında olmadık hiçbir zaman, şimdi de değiliz, bundan sonra da olmayacağız. IRAKLI HANIMLARIN SUSU Saddam kolyeleriBütün dünya Kuveyt'i yuttu diye Irak lideri Saddam Hüseyin'den nefret ederken, Iraklı hanımlar aynı şe- kilde düşünmüyorlar. Üstünde Saddam Hüseyin'in fotoğrafı bulunan kolyeler Iraklı bayanlar- ca kapış kapış satın ahnıyor. Bağdat'tan dönen bir arkadaşımız, Iraklı hanımların göğüslerinde taşıdığı Saddam kolyelerinin bir fotoğrafını gönderdi. Saddam, Kuveyt'te olduğu gibi kolyeler- de de bulunduğu yerden pek mutlu gülümsüyor... ILHAMI SOYSAL'IN ANILARINDAN llk kontrgerillazede TÜRKİYE'nin ilk kontrge- rillazedelerinden olduğunu söyleyen Ilhami Soysal, yıllar- ca önce Kontrgerilla'dan yedi- ği dayağı ğeçenlerde bir top- lantıda anlattı. Bursa'da bulunan Çağdaş Gazeteciler Derneği Güney Marmara Şubesi'nin gelenek- sel "perşembe söyleşileri"nin konuğu olan gazeteci-yazar İl- hami Soysal son günlerin en çok tartışılan konulanndan bi- ri olan Kontrgerilla'dan söz et- meden geçemedi. 1966 yılında dönemin Genelkurmay Başka- nı Cemal Tural'ın bazı eylem- lerini eleştiren yazılar yazdığı için sık sık tehdit edildiğini, uyarıldığını söyleyen İlhanli Soysal, en sonunda bir gün işe giderken bindiği bir otomobil- de bulunanlar tarafından ka- çırıldığım, Polatlı yakınların- da kaburgalan kınlmış, kafa- sında iki delik açılmış durum- da arabadan "şeker çuvalı" gibi atılıverdiğini anlattı. Da- ha sonra, yapılan ihbarlar so- nucunda kendisini kaçırma emrini verenin Seferberlik Tet- kik Kurulu Başkanı General Salih Raci Tekin olduğunun anlaşıldığını söyledi. KOY ENSTİTÜLERİNDE TİYATRO Özden Toker'in heyecanı SHP Genel Başkanı Erdal Inönü'nün kızkardeşi Özden Toker, pazar günü Kartal'da Hasan AIi Yücel Kültür Mer- kezi'nin açılışına katıldı. Ken- disi de bir Köy Enstitüsü me- zunu olan Kartal Belediye Baş- kanı Mehmet Ali Biiklü, Kar- tal'a kazandırdığı kültür mer- kezine Köy Enstitüleri'nin ku- rucusunun adını verirken, bu enstitülerin yetiştirdiği değer- li isimleri de davet etmişti. Mahmut Makal, Mehme» Ba- şaran, Rauf tnan, Osman Şa- hin, Talip Apaydın, Hasan Kı- yafet, paketlerini alırken anı- lanndan söz ettiler. Mehmet Başaran'ın plaketi- ni veren özden Toker çok he- yecanlandı ve şu anasını anlat- tı: "Küçükken babam elimden tutar ve beni Köy F.nstitüsü- ne götiihirdii. Ben hayatımda tiyatroyu ilk kez Köy Enstitü- sü sahnesınde seyrettim." Mehmet Başaran da bu söz- lerden sonra şöyle dedi: "Ben de ilk ödüliimü İsmet tnönü'nün elinden almıştım, şimdi plaketimi de kızının elin- den aJıyorum." Daha sonra yapılan ve ba- sının demokratikleşmedeki ye- rini irdeleyen panelde konuşan Hürriyet Vakfı Genel Müdü- rü, gazeteci ve politikacı Or- han Birgil de şöyle dedi: "Burada basının neden tira- jını arttıramadığını konuşuyo- ruz. Bir de şöyle düşünelim. Eğer Köy Enstitüleri kapatıl- mamış olsaydı, bugün her köyde gazete okuyan en azın- dan birkaç kişi bulunacaktı ve o zaman Türk basınının tirajı neden bu kadar diişiik diye tartışmayacaktık." Umur Coşkun Aleşoğullan Biz düzene muhalif olan, res- mi ideolojiyle çatışan, çelişen bütün güçlerin birlikteliğini sa- vunuyoruz. Bizim sözlüğü- müzde katılma yok, birleşme var. Bütün solun, düzene mu- halif olan, resmi ideolojiyle çe- lişen bütün solun, partilerin, grupların, kişilerin bir araya gelmesi de ana hedefimizdir. Bu ârayışlanmızm partinin ku- rulmasından sonra sürmesi doğaldır ayrıca ivme kazana- caktırT — HEP ile oldukça yakın- lıgınız var, birleşmeyi düşünii- yor musunuz? — Her iki örgütün tabanı da birleşmek istiyor. Doğru, önü- ne geçilmez bir istek. — Sosyalist Parti? — Sosyalist Parti seçimlere girme hakkını almış, düzene karşı kavga veren bir parti. Onunla da ilişkilerimizin iyi ohnası ve demin söylediğim bu kapsam içerisinde belirlenme- si de doğal bir şey. GREVDEKİ İŞÇİNİN OĞLUNDAN Atatürk olsaydı çadır kurardı YÖK Başkanı thsan Doğra- macı'nm yönetimindeki Tepe Mobilya ile Hak-Iş'e bağlı Öz Ağaç-lş Sendikası arasındaki uyuşmazlık sonucu 1600 işçi- nin başlattığı ve 3 ayı aşan grevle ilgili bir mektup aldık. Grevci işçinin ortaokuldaki oğlu Ahmet K... şöyle yazmış: "52 yıl sonra 10 Kasım. Okulumda 10 Kasım tören- leri yapılıyor. Onun yokluğu- nun iliklerime kadar işlediği- ni ve yokluğunu en çok hisset- tiğim gün. 10 Kasım'ın acısı- nı unutturacak bir acı daha var ki, o da Tepe grevi. Ba- bam sabah grev nöbetinden döndüğünde soğuktan kaska- tı kesilmişti. Ben 10 Kasım di- yorum, o ise soba, ateş, çay, çorba, grev, para, Doğrama- cı, bitmez... devlet yetki- li gibi ne dediği anlaşılmaz bir sürü cümleler mınldanı- yordu. Babamı ısıtmak, önü- ne sıcak çay veya çorba koy- mak mümkün değildi. Odun ve kömürü nasıl alsındı ki, greve çıkan işçinin grev esna- sında çalışması yasakmış. Babama sordum, dedim ki, 'Baba nöbet yerinde soğuktan korunmak için çadır, battani- ye filan yok mu?'. O da 'O tür şeyler yasak. Hatta, işyeri bi- nasının sperliklerine sığınmak bile yasak ve bu yasaklar sa- dece bizim ülkemizde var. Di- ğer ülkelerde yok. Bizim işve- renlerin devletten bile güçlü ol- duğunu söylüyorlar. Herkes seyirci kalıyor bu duruma' dedi. 10 Kasım sabahı akhmdan şunlar geçti. Atatürk'ün za- manında kimse devletten güç- lü değildi. O olsaydı grev nö- betçilerine çadın kimse yasak- layamazdı. Ve saygı duruşun- da istemeyerek şunları mırıl- danıyorum: 'Yazıklar olsun o ve dedelerimizin kanı pahası- na kurtardığı bu ülkede devlet- ten güçlülerin 140 bin liraya iş- çi çalıştırmasına ve yine binler- ce kere yazıklar olsun -vatan çalışanların omuzunda yükselir- sözünü hiçe sa- yanlara.' Ayağımda kara lastik ve yır- tık çorap. Elimde komşular- dan toplama okul malzemele- ri bir de karnı aç öğrenci. Bü- tün umutlar bir simit için. O da bizim için bugünlerde lüks. Çünkü cebimde beş yüz değil, beş lira bile yok. Kara lastik, yırtık çorap. Lüks olan simit ve Tepe grevi... 10 Kasım'ın 52. yıldönümü hepimize özel- likle Doğramacı'ya kutlu olsun. Ahmet K...." HAYVANLAR is\L4İL GVLGEÇ HIZLJ GAZETECİ NECDET ŞEN ÇİZGİLİK KÂMİL MASARACI AĞAÇ YAŞKEN EĞİLİR KEMAL GÖKHAls GIRSES GARFIELD JM DAVIS TARİHTE BUGÜN MLMTAZ ARIKA\ 29 Kasım PASTEL P0RTREY£ 7,8MtLYON # 1388'DE 8UCÜM,ÜNLÜ SAUArçl PASLO PtCASSO'NUH rAPTIĞI SİR POKntE.UOUDKA'PAKi SOTH£8Y'S MÛZA- Y£DE SALOHUNM 7A4İLYOU &3S SİM OOLABtf SA- 192i Y/4ZIMOA, PrCASSO ı/£ £?/ OUSA, O4M/$77. , SU £>£(/*£&£ KiASiK YUNAM Men.r£YOİ. tÇK -GÖt££Yİ ÖNE SU &ES/ML£gJtJC>E HEyKElSİ MOP£LLE£ÎA//' STtUZE EPİYOIS.DU-. M/ i/EeO/eı PAST£L BU sf<eA>iAe ae- İLAN MENGEN KADASTRO MAHKEMESİ'NDEN 1982/209 Es. 1990/51 Kar. Davacı Or. Idaresi'nin davalılar Mehmet Akdemir ve müşterekleri aleyhine mahkememize açtığı tapulama tesp. iptali ve tescil davası- mn açık yargılaması sonunda, davacı Orman Idaresi'nin davasırun kıs- men kabulüne, niza konusu edilen Mengen Kadılar köyü 12 parsel sayıh taşınmazm 975 m*'lik bölümünün tapulama tesp. iptaline iliş- kin olarak verilen karar davalılar Mengen Kadılar köyünden Nazmi- ye, Taylan, Talat Aşuroğlu, Gülşen Sezgin, Aysel Çolak, Aynur Ay- dın, Niyazi Akdemir, Cemile Çetiner, Durmuş Aslan'a tebliğ edile- memiş olduğundan adı geçenlere ilanen tebliğine, ilan tarihinden iti- baren 15 gün i^inde temyiz isteginde bulunulmadıgı takdirde kararın kesinleşeceği hususu ilanen tebliğ olunur. Basın: 48693 SIVAS KADASTRO MAHKEMESİ'NDEN Esas No: 1988/181 Karar No: 1989/204 1988/190 1989/142 1988/248 .1989/228 Davacı Hazine tarafından, davalılar Garip Alkılıç ve müşterekleri aleyhlerine açılan kadastro tespitinin iptali ve tescil davasında mah- kememizden verilen Sıvas Akpınar köyündeki 2996, 2664 ve 2913 par- seller hakkındaki davanın reddine ilişkin karar davalılardan Ali mirasçılan Galip Alkılıç, Kema) Alkılıç ve Pamuk Alkılıç'ın tüm ara- malara ragmen açık adresleri tespit edilemediğinden tebligat yerine geçerli olmak üzere ilanen tebliğine, ilan tarihinden itibaren 15 gün sonra tebliğ edilmiş sayılacağı ve temyiz dilekçelerinin tebliğinin ila- nen tebliğ olunur. Basın: 48707 GAYRİMENKUL AÇIKARTTIRMA İLANI ANTALYA MAHKEME SATIŞ MEMURLUĞU'NDAN Esas: 1990/24 Antalya Çığluk köyü Aktaşlar mevkii 567 parselde kayıtlı taşın- maz Antalya 1. Sulh Hukuk Mahkemesi'nin 8.6.1987 tarih ve 1986/1456 esas, 1987/599 sayılı karan gereğince satılacaktır. Tapu kaydına göre 210250 m : genişliğinde olup tanm arazisidir. Ziraate müsait olup mahalli rayiçlere göre m: 'si 2.000 TL'den mu- hammen bedeU 420.500.000 TL'dir. Parsel üzerinde aynca 80.000.000 TL değerinde zeytin ağacı mevcut olup toplam taşınmazın değeri 500.500.000 TL'dir. 1. Satış: 24.12.1990 günü saat 15.00-15.15 arasında Antalya Özel tdare binası kat: 6'da açıkantırma ile yapılacaktır. Bu satışta mu- hammen bedelin yüzde 75'ini bulmadığı takdirde 3.1.1991 tarihinde 2. arttırma yapılacaktır. 2. Satışta ise değerinin yüzde 40 ve mahke- me masraflannı geçtiği takdirde en çok arttırana ihale edilecektir. Satışa iştirak edenlerin değerin yüzde 20'si oranında teminat yatır- ması şarttır. Satış peşin para ile olup isteyen alıcıya 20 günü geçme- mek üzere mehil verilebilir. Ihaleye iştirak edenlerin şartnameyi görmüş ve münderecatını kabul etmiş sayılacaklan ve başkaca bilgi almak isteyenlerin memurluğumuzun 1990/24 esas sayılı dosyasına başvurmaları ilan olunur. SIVAS KADASTRO MAHKEMESİ'NDEN Esas No: 1988/232 Karar No: 1989/102 Davaa hazine tarafından, davalılar lsmail Gökdemir~ve müşterekleri aleyhlerine açılan kadastro tespitinin iptali davasında Mahkememizden verilen Sıvas Akpınar köyünde bulunan 3073 parselin tespitinin ip- tali ile mera olarak sınırlandınlmasına ilişkin karar davalılardan ls- mail mirascılarından ALTIN GÖKDEMİR ile Şaban oğlu İSMAİL GÖKDEMIR'in tüm aramalafa rağmen açık adresleri tespit edileme- diğinden tebligat yerine geçerli olmak üzere ilanen tebliğine, ilan ta- rihinden itibaren 15 gün sonra tebliğ edilmiş sayılacağı ilanen tebliğ olunur. Basın: 48708