25 Kasım 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CUMHURİYET/6 DIŞ HABERLER 29 KASIM 1990 TÜRKİYE'NİN BM TEMStLCİSİMUSTAFA AKŞİN7N CUMHURİYETEDEMBCb BM,kimseyi savaşa zorlayamaz"Birleşmiş Milletler olsa olsa savaş yapılması caizdir diyebilir. Bu iznin kullanılması herkese kalmış bir karardır. Ülkeler egemendir. Egemen olduklarına göre BM bir ülkeyi savaş yapmaya zorlayamazî' — 2 — ŞEBNEM ATİYAS Turkiye'nin BM Temsilcisi Mustafa Akşin, kendisi ile yaptığımız soyleşinin ilk bölümünde, bugun Güvenlik Konse- yi'nde göruşülecek olan karar tasarısının "Saddam Huseyin'e son uvan" olacağını söyledi. Akşin aynca bugun çıkması bek- lenen karan, BM'nin savaş karanndan çok "Güvenlik Konseyi kararlannın ye- rine getirilmesi için kuvvet kullanımına Izin verilmesi" şeklinde nitelendirdi. Akşin'le mülakatımjzın ikinci bölümü jöyie: — Kore bnnalımı sırasında Konsey'in dmruma farklı>dı anlaşılan. Nasıl geliş- mişti bn karar sureci? AKŞİN — Zannedersem, Kore buna- hmı'sırasmda 1950'de, Sovyetler Birliği Güvenlik Konseyi'ni boykot ediyordu. Boykot nedeni ise Çin'di. Çünkü Çin'de komünist rejim yerleşmişti, ama Çin'i hâ- lâ Güvenlik Konseyi'nde eski Çin rejimi- nin temsilcileri temsil ediyordu. Sovyet- ler de bu durumu protesto etmek için Konsey'de bulunmuyordu. Bu fırsattan istifade, -çünkü veto haklan olduğu için kararı engelleme haklan var- ancak Kon- sey'de bulunmadıkları için Güvenlik Konseyi bu karan aüyor. Kore'de durum daha karmaşık idi. Çünkü "bu bir iç sa- vaş mıdır yoksa dışarıdan bir saldırı mıdır" sorusu tartışılıyordu. Çünkü o ta- rihte Kuzey Kore ile Güney Kore bölün- muşluğu vardı, ama tek devletin bölün- müşlüğüydu bu aynı zamanda. Birleşmiş Milletler'in etki alanına giriyor mu bilin- miyor. Buna rağmen o zaman "saldın- dır ve puskurtiılmesi gerekir" şeklinde bir karar çıkıyor. Hatırlarsanız ABD'nin ko- mutanlığı altında, Birleşmiş Milletler bayrağı altında Birleşmiş Milletler kuv- veti olarak savaşmıştır butün orada bu- lunan birlikler. — Son kararlar sırasında da böyle bir tartışma gündeme geldi. Hatta Sovyetler Birliği, ABD komutasında bir girişimden kaçuulması için Birleşmiş Milktler Askeri Komitesi'nin canlandınlması girişimlerin- de bulundu. AKŞtN — Sovyetler Birliği şimdiye dek çalışmayan askeri komitenin çalıştı- nlmasını istedi. Askeri komite beş ülke- nin askeri temsilcilerinden oluşuyor. Na- zari olarak Birleşmiş Milletler adına yü- njtülen askeri harekâtı bunlann yönetme- si lazım. Zannedersem ABD bunu pek kabul etmedı. Sanınm burada her kuv- vet kendi komutasında savaşacak ve çok sıkı bir koordinasyon olacak, çünkü bu koalisyon biraz başka türlü bir koalisyon. Suudilerin ABD komutasında savaşaca- ğını sanmıyorum, Amerikalılar Suudile- rin komutasında olmak istemez, Suriye kimsenin Jcomutasında olmak istemez. Onlann savaşıp savaşmayacaklan da belli değil, yani savaş olursa oraya asker gon- dermiş olan herkesin katılrnası diye bir şey yok, çünku bir kısmı kuvvetlerini Su- udi Arabistan'ın korunması için gönder- diğini söylüyor, Irak'a bir saldırı olursa buna kanşmak istemediğini söylüyor, an- ladığım kadarıyla Suriye'nin durumu böyle. Böyle bir durumda kimsenin kim- senin komutası altına gireceğini zannet- miyorum. Hele beş büyuklerin askeri ko- mutası altına gırmesi gerçekçi olmaktan iyice uzak. —Yani bu Birleşmis Milletler gücü mii olacak? AKŞİN — Birleşmiş Milletler bayrağı çekilmese bile herkes BM'den aldığı yet- ki uyannca kendi başına bir hareket ya- pıyor olacak. Birleşmiş Milletler örneğin ambargo karan alır ve ticaret yapılma- masını ister. Ama aynı şekilde kimseyi kimseyle harp yapmaya zorlayamaz. Bir- leşmiş Milletler olsa olsa savaş yapılma- sı caizdir diyebilir. Bu iznin kullanılma- si herkese kalmış bir karardır, ülkeler egemendir, ülkeler egemen olduğuna go- re Birleşmiş Milletler herhangi bir ulke- yi savaş yapmaya zorlayamaz. — O zaman alınacak karar bir savaş karan değil, çiınku ortaya boyle bir so- ru çıkıyor. tngiltere ve ABD, 51. madde (raeşnı savunma) uyannca Suudi Arabi- tan'ın çağnsından sonra her an Irak'a karşı bir askeri müdahaleye girişebilme hakkına sahip olduğunu savunmuşlardı. Bu durumda herkes bağımsız kalacaksa bu karann anlamı nedir? AKŞİN — ABD'nin baştan beri söy- lediği de buydu, şimdiye kadarki gelişme- lerin meşru savunma hakkı verdiğini, bu- nu tek başına yapabileceği gibi toplu hal- de yapmak imkânı olduğunu belirtiyor- du. Kuveyt bir saldınya uğramıştır, Ku- veyt bütün dostlanndan yardım isteğin- de bulunmuştur, bu yardım isteğine ce- vap vermek Birleşmiş Milletler'in yasa- sının Sl. maddesi gereğince mümkundür. Bu nedenle ABD ve İngiltere, BM Anaya- sası 51. maddesi çerçevesinde zaten Irak'a karşı kuvvet kullanabileceklerini söyledi- ler. Bunun yasaya uygun olduğunu da söyluyorlar. Aynca 42. maddeye ihtiyaç- lannm olmadığını belirtiyorlar. Ama bir kısım ülke bu konuda aym kanıda değil, bazı kuşkulan var. Zannedersem amac bu tereddutleri ortadan kaldırmak. Ay- nca bazı ülkeler, örneğin ABD'ye katıl- mak istiyorlar, ama iç kamuoylan bakı- mmdan bir gerekçeye ihtiyaç duyuyorlar. Kamuoyuna, bir Birleşmiş MiUetler'in karanydı, onun için ona uyduk diyebil- mek istiyorlar. Bilhassa Ortadoğu'da de- mokratik olmayan rejimler bir çeşit meş- ruiyet gereksinimi duyuyorlar. Dolayısıy- la bu ülkeler bir meşruiyet tabanı oluş- turmak için böyle bir karara gerek duyu- luyor zannedersem, yoksa ABD'ye ve In- giltere'ye gore 51. madde askeri muda- hale için yeterli yetkiyi sağhyor. BİTTt ABDKONGRESİ Kerkük yine gündeme geldiABD Kongresi Senato Silahlı Kuvvetler Komisyonu'nda sürdürülen Körfez krizi görü^meleri sırasında, Turkiye'nin Kerkük'e ilişkin bir planının olup olmadığı da tartışıldı. WASHINGTON (AA) — ABD Kong- resi Senato Silahlı Kuvvetler Komisyonu, Körfez bunalımı uzerındeki göruşmelerini surdürurken oturumlarda yine Turkiye'- nin "Kerkuk" senaryoları ile ilgisi tartı- şıldı. Oturumlara uzman olarak katılarak se- natörlerin sorulannı yarutlayan ve savun- ma ve enerji bakanlıklarının yani sıra C1A Başkanlığı görevinde de bulunan Ja- mes Schlesinger, Cumhuriyetçi Senator Slate Gorton'un "Irak'a karşı kuvvet kul- lanılırsa Turki>e'nin fırsattan yararlanıp Kuzey Irak'taki bazı petrol yataklannı iş- gal etmesi ve bunalım sona erdikten sonra bu bolgeden çekilmede isteksiz kalması ihtimali yuksek mi" sorusu ile karşılaştı. Schlesinger buna karşılık, "Sanınm bu bir seçenek. Ancak fazla buyuk bir ihti- mal değil. Turkiye, ulke içindcki goniş ay- nlıklarından ötiiru askeri operasyonlara katılmakta çok isteksiz olacaktır" dedı. Demokrat Partı Senatoru James Exon'un, "Arap ülkelerinin toplam sila- hı ve ordusu Saddam'ınkinden fazla. Ne- t*len bu ülkeler birleşip bi/dea daha^ok katkı sağlamıyorlar" biçimindeki sorusu sırasında Türkiye'yi de Arap ulkelerine katması üzerine Schlesinger, Turkiye'nin Arap olmadığını, ancak yüzyılın başına kadar Arapları yoneten Osmanlı Impa- ratorluğu'nun mirascısı olduğunu söyle- di. Irak konusunda Türkiye"de "biiyük gö- riiş aynlıklan olduğunu" söyleyen eski C1A Başkanı, askeri yetkililerin "Bu bi- zim savaşımız degil, kayıp vermek istemiyoruz" dediklerini, siyasi görüş ola- rak da Arap komşularla sorun çıkmaması gerektığinin savunulduğunu kaydetti. James Schlesinger, Arap ulİcelerinin Osmanlı döneminden kalma tepkilerin- den vazgeçmediklerini vurguladı ve şöy- le konuştu: "Turkiye'nin Arap dünyasına herhan- gi biçimdeki mudahalesi İran'ın hatta bir başka kapsamla da olsa Batılı gıiçlerin mudahalesinin yarattığı kaygılan yeniden canlandıracaktır. Arap ülkelerinin ortak olarak bu sonına bir Arap çözümü bu- lunması gerektiği inancını taşıdıklannı sanıyorum." ,. . , »ASKERLER VE BASIN — MjttrordnSuna mensup komaadolar eğitiın çaUMnültti yaparken basın da topyekfin izliyor. (Fotoğraf: AFP) "ANKARA Türkiye'den Irak'a sert tepkiIrak Ticaret Bakanı'mn ülkedeki açlık tehlikesinden Türkiye'yi sorumlu tutması, Ankara'da olumsuz karşılandı. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) — Irak Ticaret Bakanı Mehdi Salih'in ABD, Ingiltere, Mısır ve Turkı>e'yi ulkesindeki açlık tehlikesinden sorumlu gostererek bu devletlere karşı tazminat davası açacak- lan yolundaki sozlerine Ankara sert tep- ki gosterdi. Dışişleri Bakanı Kurtcebe Alptemoçin- in önceki gunku basın toplantısında "net" bir karşılık \ermekten kaçındığı de- meç konusunda, bakanhk sözcusü Mu- rat Sungar kapsamlı bir açıklama yaptı. Sungar, haftalık basın toplantısında bir soru üzerine, Mehdi Salih'in sözlerinin sa- dece hukuktan yoksun bulunmadığıru, aynı zamanda gerçeklerle de tam olarak bağdaşmadığını söyledi. Turkiye'nin kri- zin bir çatışma çıkmadan çözumlenme- sinden yana olduğunu her vesileyle ifade ettiğini anımsatan Sungar şoyle konuştu: "Bu çerçevede. Irak Ticaret Bakanı'mn ithamlan ile talep ve iddialarını ulusla- rarası kaza merciîerine goturecekleri yo- lundaki beyanlan, hukuki temelden tii- müyle yoksun sözlerdir. Iraklı bakanın atıfta bulunduğu kalemlerden bir kısmı BM Güvenlik Konseyi kararları muvace- hesinde Irak'a sevki mümkün olmayan mallardır. Turkiye, BM Güvenlik Konse- yi'nin kararlannı. hukukdışı bir işgali ve Uhakı ortadan kaldırmak için tek bansçı yol olarak ve ttimıi ile hukuk çerçevesin- de uygulamaktadır." Sungar açıklamasında, a>Tica Turkiye^ nin halen Irak Kızılay kuruluşu ile işbir- liğini sürdurdüğunu ve bu çerçevede am- bargo kapsamı dışında kalan ilaç ve tıb- bi malzemenin bu ulkeye gonderilmesi- ne engel olmadığını da vurgulayarak Irak Ticaret Bakanı'mn açıklamasının "ilaç yönünden gerçeklerle bağdaşmadığını" söyledi. Ambargoyu kaldırdı Öte yandan Isviçre, "Guneydoğu'da kullanılacağı" gerekçesiyle, Türkiye'ye si- lah sevkıyatının durdurulmasma ilişkin olarak mayıs ayında aldığj karan kaldır- dı. Ancak Isviçre Federal Konseyi'nde 14 kasımda alınan son kararda, Turkiye"de- ki insan haklan ihlallerinın "takbih" edil- meye devam edileceğinin ve bu çerçeve- de, Türkiye'ye gönderilecek silahlann "iç kanşıklıklarda kullamldığı yolunda cid- di emarelerin ortaya çıkması durumunda" soz konusu silahlann ihra- catının "derhal durdurulacağının" belir- tilmesi Ankara'da tepki ile karşılandı. Dışişleri Bakanlığı Sözcüsu Murat Sun- gar, dünkü basın toplantısında bu konuya da değindi. BULGAR BTAAJANSl BÂŞBAKANINÎSTİFA EDECEĞtNİDUYURDU Lukanov'u baskılar yıprattı POLİS, GÖSTERİCİYE KARŞI — Sofya'da meydana gelen ola>larda polis gostericilere sert davranıyor. (Fotoğraf: Reuter) JIVKOV GUNAH ÇIKARDI 'Komünizm bir hataydı'Dış Haberler Servisi — 35 yıl boyun- ca Bulgaristan'ın kaderine hâkim olan ve "Moskova'nın en sadık adamı" olarak bilinen eski Komünist Parti lideri ve Dev- let Başkanı Todor Jivkov, komünizmin bir "yanlışlık" olduğunu belirterek "Ya- şasaydı, Lenin de benimle aynı görüşte olurdu" dedi. Görevini kötuye kullandığı, etnik hu- zursuzluklan kışkırttığı ve yolsuzluğa bu- laştığı gibi çeşitli suçlamalarla yargı önü- ne çıkanlması beklenen Jivkov, hapiste tutulduğu evde ABD'nin saygın gazete- lerinden New York Times'a bir mulakat verdi. "Yeniden başlasaydım, komünist bile olmazdım" diyen Jivkov, "daha kavram aşamasında dahi, sosyalizmin olü olarak doğduğuna inandığım" belirterek "Eger bu işler için yeniden bir şansa sahip ol- saydım, asla komünist olmazdım. Bugnn yaşıyor olsaydı, Lenin de aynı şeyi söy- lerdi" diye devam etti. Bulgaristan'ın, İkinci Dünya Savaşı sonrasmda Sovyetler Birliği yerine Batı dünyası ile ittifak yapsaydı çok daha ıyi bir durumda olacağını ileri süren Jivkov, "Stalinist kampa teslim olduk. Bulgaris- tan, Batı yönelimli olsaydı, şimdi bulun- duğu yerden çok daha ileride olacaktı" dedı. Jivkov, onceleri Bulgaristan ve SSCB'nın "tek bir vücut gibi hareket et- tiklerini, aynı kandan beslendiklerini ve aynı ciğerle soluduklarını" soylediği anımsatılınca, "Bunlar sadece retorikti, onlar, başka zamanlardı" diye konuştu. Komünist sistem ile ilgili "ilk kuşku- lannı" 195O'li yıllarda duymaya başladı- ğını "açıklayan" Todor Jivkov, şunlan kaydetti: "Ben bir askerdim, bir komunisttim. Ülkeme ve halkıma hizmet verdiğime ke- sinükle inanıyordum. Ancak yanlış bir te- melden yola çıktığımızı kabul etmek zo- rundayım. Sosyalizm temelde yanlıştı..." Jivkov, Çekoslovakya Haber Ajansı CTK'ya verdiği demeçte ise Varşova Pak- tı'nın 1968 Çekoslovakya askeri muda- halesini eleştırdi. "Bu mudahalenin haklı hiçbir yani yoktu" diyen Jivkov, ülkesinin sadece pakt içındeki yukumlülüklerinden dola- yı müdahaleye katıldığını belinti. Jivkov, Çekoslovakya müdahalesine Bulgar askerlerinden kuçuk bir grubun katıldığını ve bu askerlerin Sovyet aske- ri uçaklarında bulunduğunu hatırlattı. 79 yaşındaki Jivkov, ulkesindeki Türk azınhğa karşı uygulanan baskı ve eritme politikalannın da mimarı idi. POLONYA Mücadele sertleşiyorDış Haberlerl Servisi — Polon-| ya'da ikı başkan adayı Dayanışma Sendikası'nın lide- ri VValesa ile işada- mı Tyminsky ara- sındaki mücadele W»lesa sertleşirken Mazo- wiecki'nın istifası siyasal buhranı da- ha daderinleştirdi. VValesa ve muhale- j fet liderleri, Mazo- wiecki'nin istifası- _ nı eleştirirken seçi- Tyminsky mın ilk turunda 5. sırada yer alan Çiftçi- lerin lideri Bartozçe, Mazovviecki'nin ka- rannı "ülkenin iki hafta boyunca istikrar- sızlığa süriiklenmesi" olarak nitelendirdi. Walesa ise ulkenin kaderinin "henuz denenmemiş, göriışleri açık olmayan ve arkasında kimsenin bulunmadığı birinin eline terk edilemeyeceğini" belirterek 'Tyminsky'yi suçladı. Tyminsky ise VValesa'nın kendisinden korktuğunu one sürerek Polonya'ya re- fah vaat eden göruşlerini yineledi. Dü- zenlediği basın toplantısında, özellikle Dayanışma yanhsı gazetecilerin soru bombardımanına göğüs germeye çalışan Kanada göçmeni işadamı, "Eğer organi- ze olamazsak ve stratejik bir iktisadi kal- kınma planı yapamazsak, yoksulluktan kurtulamayacağız" dedi. Dayanışma'nın 1989'da kurduğu hükümetin, ülkeyi 1981'de General Jaruzelsky'nin kurduğu hükümetten daha kötü yönettiğini one süren Tyminsky, "Yabancı şirketlerle 10, 20,30 yıllık anlaşmalar yapmayı" savun- du. Japonya'nın yeni pazarlar aradığını, ancak Polonya'nın Japon girişimcileri ul- keye çekmekte başansız kaldığını öne sü- ren Tyminsky, buna neden olarak da Po- lonya'nın "ciddi yabancı şirketleri çek- mek için gerekli siyasal ortamı" sağlaya- madığını ileri sürdü. Siyasal gozlemcıler, Polonya'daki si- yasal kargaşanın, Batı'da bir sure hay- ranlıkla sozü edilen Mazovviecki'nin 'şok tedavisi'nı tehlikeye atabileceğini belirti- yorlar. Resmi haber ajansı BTA'nın haberine göre sosyalist hükümetin istifasının ardından bir koalisyon hükümeti kurulacak. Yeni başbakanın ise Sosyalist Parti veya muhalif Demokratik Güçler Birliği ile bağlantısı bulunmayan adaylar arasından seçileceği bildiriliyor. Dış Haberler Servisi — Bulgaristan Başbakanı Andrei Lukanov'un, muhale- fetten ve halktan gelen yoğun baskılar ne- deniyle istifa edeceği bildirildi. Bulgar resmi haber ajansı BTA dun verdiği ha- berde, Lukanov'un istifa edeceğini du- yurdu. Ajans, sosyalist Lukanov huku- metinin istifa etmesinin ardından, geçici bir koalisyon hukumeti kurulacağını, ye- ni başbakanın ise iktidardaki Sosyalist Parti ve muhalif Demokratik Guçler Bir- liği ile ilgisi olmayan adaylar arasından seçileceğini duyurdu. BTA'nın verdiği habere göre hükümet- le muhalefet arasında ıki gun suren gö- rüşmeler sonunda ülkedeki krizi çözmek için bir koalisyon hukumeti kurulması kararlaştırıldı. BTA'nın, Devlet Başka- nı Jelyu Jelev'e yakın bir kaynağa daya- narak verdiği haberde, Başbakan And- rei Lukanov'un en kısa zamanda göre- vinden ayrılarak, yerini Sosyalist Parti'- den ve ana muhalefet partisi olan De- mokratik Güçler Birliği'nden bağımsız bir başbakana bırakacağı bildirildi. Lukanov, istifa edeceği yolundaki ha- berlerin duvulmasının ardından gazete- cilere yaptığı açıklamada, haberleri ya- lanlamamakta birlikte, konunun henuz goruşme aşamasında olduğunu söyledi. " I r a a n m hükümetle muhalefet arasın- da yakın bir zamanda uzlaşma sağlanır ve koalisyon hukumeti kurulur" diyen Lukanov, mevcut krizın surmesinın ul- keye büyük zarar vereceğini söyledi. Lu- kanov, Bulgaristan'ın krizden çıkması için taraflar arasında ılımlı göruşmeler yapılmasından yana olduğunu belirtti. Andrei Lukanov, önceki gun yaptığı bir açıklamada, başbakanlık gorevini terk etmeyeceğini ve ülkeyi ekonomik krizden çekip çıkarmak için cesur politi- kalar izleyeceğini söylemişti. Lukanov, daha önce muhalefet partilerine yaptığı çağnlarda, Sosyalist Parti ağırhklı bir ko- alisyon hukumeti kurulması konusunda muhalefeti ikna etmeye çalışmıştı. Sofya'da çatışma Başbakan Lukanov'un istifa edeceği yolundaki haberlerin duyulmasından ön- ce başkent Sofya'da oğrencilerle polis arasında çıkan çatışmalarda bir polis ya- ralandı, iki öğrenci de tutuklandı. Sofya'da dün sabah 200 kadar öğren- ci, insan zinciri oluşturarak kent merke- zindeki bir köpruyu trafiğe kapattı. Pa- zartesi gununden bu yana grevde olan iş- çilerin ve halkın da katılımıyla sayılan 2.000'e yukselen gosterıciler, Lukanov'- un istifasını isteyen sloganlar attılar. Gös- tericileri puskurterek köpruyu yeniden trafiğe açmaya çalışan polisle öğrencıler arasında çıkan çatışma sırasında bir po- lis yaralandı. Polisin göstericilere karşı sopa kullandığı kısa çatışmanın ardın- dan, her iki taraf geri çekildi ve köprü trafiğe açıldı. Sofya radyosunun verdiği habere göre olay sırasında ıki oğrenci tu- tuklandı. Sofya Belediye Başkanı Alexander Ka- rakaçanov, çatışmalardan sonra Sofya radyosuna verdiği demeçte, polisin gös- terilere mudahalesini eleştirerek polisle- rin, göstericilere kötu davrandığının be- lirlenmesi durumunda sert biçimde ceza- landırılacaklarını söyledi. Grev tehdidi Başbakan Lukanov'un istifa etmesi için muhalif işçi sendikası PODKREPA'- nm geçen pazartesi günu başlattığı gre- vin ardından, resmi Bağımsız İşçi Sendi- kaları Konfederasyonu da dün bir açık- lama yayımlayarak Lukanov'un pazarte- si gunune kadar istifa etmemesi duru- munda greve gideceklerini bildirdi. 3 mil- yon 600 bin uyesi bulunan konfederas- yon, daha once grev yapmayı reddetmiş- ti. Lukanov'un istifa edeceği haberinden önce yapılan açıklamada, ülkenin içinde bulunduğu krizden sosyalist Lukanov hü- kümetinin sorumlu olduğu ve krizin çö- zümü içm hükümetin çekilmesinin gerek- • tiği savunuldu. WASHINGTON Irak, 6 aya kadar nükleer silah yapacakVVASHINGTON (AA) — Amerikan haber alma servislerinin hazırladığı çok gizli bir raporda, Irak'ın 6 aya kadar "düşük nitelikli" nükleer bir silaha sa- hip olabileceği bildirildi. YVashington Times gazetesinin haberi- ne gore bu rapor, CIA Başkanı VVilliam VVebster'a bağlı olan ve CIA ile diğer bazı haber alma örgutlerini bir araya getiren "Ulusal Haber Alma Konseyi" tarafın- dan hazırlandı. Bu ay içinde Amerikan yöneticilerine iletilen raporu hazırlayanlar, İsrail gizli servislerinin, Irak'ın, basit bir nükleer si- lahı yapmayı başardığına inandıklannı belirtiyorlar. Üst duzey bir Amerikan yetkilisi, W'as- hington Times gazetesine, "Irak'ın çalı- şabilir durumda bir nükleer silahı varsa, bunun Korfez'de diplomasinin bütün di- namiğini degiştirebileceğini" söyledi.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle