Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
CUMHURİYET/6 DIŞ HABERLER 29 KASIM 1990
TÜRKİYE'NİN BM TEMStLCİSİMUSTAFA AKŞİN7N CUMHURİYETEDEMBCb
BM,kimseyi savaşa zorlayamaz"Birleşmiş Milletler olsa olsa savaş yapılması caizdir diyebilir.
Bu iznin kullanılması herkese kalmış bir karardır. Ülkeler
egemendir. Egemen olduklarına göre BM bir ülkeyi savaş
yapmaya zorlayamazî'
— 2 —
ŞEBNEM ATİYAS
Turkiye'nin BM Temsilcisi Mustafa
Akşin, kendisi ile yaptığımız soyleşinin
ilk bölümünde, bugun Güvenlik Konse-
yi'nde göruşülecek olan karar tasarısının
"Saddam Huseyin'e son uvan" olacağını
söyledi. Akşin aynca bugun çıkması bek-
lenen karan, BM'nin savaş karanndan
çok "Güvenlik Konseyi kararlannın ye-
rine getirilmesi için kuvvet kullanımına
Izin verilmesi" şeklinde nitelendirdi.
Akşin'le mülakatımjzın ikinci bölümü
jöyie:
— Kore bnnalımı sırasında Konsey'in
dmruma farklı>dı anlaşılan. Nasıl geliş-
mişti bn karar sureci?
AKŞİN — Zannedersem, Kore buna-
hmı'sırasmda 1950'de, Sovyetler Birliği
Güvenlik Konseyi'ni boykot ediyordu.
Boykot nedeni ise Çin'di. Çünkü Çin'de
komünist rejim yerleşmişti, ama Çin'i hâ-
lâ Güvenlik Konseyi'nde eski Çin rejimi-
nin temsilcileri temsil ediyordu. Sovyet-
ler de bu durumu protesto etmek için
Konsey'de bulunmuyordu. Bu fırsattan
istifade, -çünkü veto haklan olduğu için
kararı engelleme haklan var- ancak Kon-
sey'de bulunmadıkları için Güvenlik
Konseyi bu karan aüyor. Kore'de durum
daha karmaşık idi. Çünkü "bu bir iç sa-
vaş mıdır yoksa dışarıdan bir saldırı
mıdır" sorusu tartışılıyordu. Çünkü o ta-
rihte Kuzey Kore ile Güney Kore bölün-
muşluğu vardı, ama tek devletin bölün-
müşlüğüydu bu aynı zamanda. Birleşmiş
Milletler'in etki alanına giriyor mu bilin-
miyor. Buna rağmen o zaman "saldın-
dır ve puskurtiılmesi gerekir" şeklinde bir
karar çıkıyor. Hatırlarsanız ABD'nin ko-
mutanlığı altında, Birleşmiş Milletler
bayrağı altında Birleşmiş Milletler kuv-
veti olarak savaşmıştır butün orada bu-
lunan birlikler.
— Son kararlar sırasında da böyle bir
tartışma gündeme geldi. Hatta Sovyetler
Birliği, ABD komutasında bir girişimden
kaçuulması için Birleşmiş Milktler Askeri
Komitesi'nin canlandınlması girişimlerin-
de bulundu.
AKŞtN — Sovyetler Birliği şimdiye
dek çalışmayan askeri komitenin çalıştı-
nlmasını istedi. Askeri komite beş ülke-
nin askeri temsilcilerinden oluşuyor. Na-
zari olarak Birleşmiş Milletler adına yü-
njtülen askeri harekâtı bunlann yönetme-
si lazım. Zannedersem ABD bunu pek
kabul etmedı. Sanınm burada her kuv-
vet kendi komutasında savaşacak ve çok
sıkı bir koordinasyon olacak, çünkü bu
koalisyon biraz başka türlü bir koalisyon.
Suudilerin ABD komutasında savaşaca-
ğını sanmıyorum, Amerikalılar Suudile-
rin komutasında olmak istemez, Suriye
kimsenin Jcomutasında olmak istemez.
Onlann savaşıp savaşmayacaklan da belli
değil, yani savaş olursa oraya asker gon-
dermiş olan herkesin katılrnası diye bir
şey yok, çünku bir kısmı kuvvetlerini Su-
udi Arabistan'ın korunması için gönder-
diğini söylüyor, Irak'a bir saldırı olursa
buna kanşmak istemediğini söylüyor, an-
ladığım kadarıyla Suriye'nin durumu
böyle. Böyle bir durumda kimsenin kim-
senin komutası altına gireceğini zannet-
miyorum. Hele beş büyuklerin askeri ko-
mutası altına gırmesi gerçekçi olmaktan
iyice uzak.
—Yani bu Birleşmis Milletler gücü mii
olacak?
AKŞİN — Birleşmiş Milletler bayrağı
çekilmese bile herkes BM'den aldığı yet-
ki uyannca kendi başına bir hareket ya-
pıyor olacak. Birleşmiş Milletler örneğin
ambargo karan alır ve ticaret yapılma-
masını ister. Ama aynı şekilde kimseyi
kimseyle harp yapmaya zorlayamaz. Bir-
leşmiş Milletler olsa olsa savaş yapılma-
sı caizdir diyebilir. Bu iznin kullanılma-
si herkese kalmış bir karardır, ülkeler
egemendir, ülkeler egemen olduğuna go-
re Birleşmiş Milletler herhangi bir ulke-
yi savaş yapmaya zorlayamaz.
— O zaman alınacak karar bir savaş
karan değil, çiınku ortaya boyle bir so-
ru çıkıyor. tngiltere ve ABD, 51. madde
(raeşnı savunma) uyannca Suudi Arabi-
tan'ın çağnsından sonra her an Irak'a
karşı bir askeri müdahaleye girişebilme
hakkına sahip olduğunu savunmuşlardı.
Bu durumda herkes bağımsız kalacaksa
bu karann anlamı nedir?
AKŞİN — ABD'nin baştan beri söy-
lediği de buydu, şimdiye kadarki gelişme-
lerin meşru savunma hakkı verdiğini, bu-
nu tek başına yapabileceği gibi toplu hal-
de yapmak imkânı olduğunu belirtiyor-
du. Kuveyt bir saldınya uğramıştır, Ku-
veyt bütün dostlanndan yardım isteğin-
de bulunmuştur, bu yardım isteğine ce-
vap vermek Birleşmiş Milletler'in yasa-
sının Sl. maddesi gereğince mümkundür.
Bu nedenle ABD ve İngiltere, BM Anaya-
sası 51. maddesi çerçevesinde zaten Irak'a
karşı kuvvet kullanabileceklerini söyledi-
ler. Bunun yasaya uygun olduğunu da
söyluyorlar. Aynca 42. maddeye ihtiyaç-
lannm olmadığını belirtiyorlar. Ama bir
kısım ülke bu konuda aym kanıda değil,
bazı kuşkulan var. Zannedersem amac
bu tereddutleri ortadan kaldırmak. Ay-
nca bazı ülkeler, örneğin ABD'ye katıl-
mak istiyorlar, ama iç kamuoylan bakı-
mmdan bir gerekçeye ihtiyaç duyuyorlar.
Kamuoyuna, bir Birleşmiş MiUetler'in
karanydı, onun için ona uyduk diyebil-
mek istiyorlar. Bilhassa Ortadoğu'da de-
mokratik olmayan rejimler bir çeşit meş-
ruiyet gereksinimi duyuyorlar. Dolayısıy-
la bu ülkeler bir meşruiyet tabanı oluş-
turmak için böyle bir karara gerek duyu-
luyor zannedersem, yoksa ABD'ye ve In-
giltere'ye gore 51. madde askeri muda-
hale için yeterli yetkiyi sağhyor.
BİTTt
ABDKONGRESİ
Kerkük yine
gündeme geldiABD Kongresi Senato Silahlı Kuvvetler Komisyonu'nda
sürdürülen Körfez krizi görü^meleri sırasında, Turkiye'nin
Kerkük'e ilişkin bir planının olup olmadığı da tartışıldı.
WASHINGTON (AA) — ABD Kong-
resi Senato Silahlı Kuvvetler Komisyonu,
Körfez bunalımı uzerındeki göruşmelerini
surdürurken oturumlarda yine Turkiye'-
nin "Kerkuk" senaryoları ile ilgisi tartı-
şıldı.
Oturumlara uzman olarak katılarak se-
natörlerin sorulannı yarutlayan ve savun-
ma ve enerji bakanlıklarının yani sıra
C1A Başkanlığı görevinde de bulunan Ja-
mes Schlesinger, Cumhuriyetçi Senator
Slate Gorton'un "Irak'a karşı kuvvet kul-
lanılırsa Turki>e'nin fırsattan yararlanıp
Kuzey Irak'taki bazı petrol yataklannı iş-
gal etmesi ve bunalım sona erdikten sonra
bu bolgeden çekilmede isteksiz kalması
ihtimali yuksek mi" sorusu ile karşılaştı.
Schlesinger buna karşılık, "Sanınm bu
bir seçenek. Ancak fazla buyuk bir ihti-
mal değil. Turkiye, ulke içindcki goniş ay-
nlıklarından ötiiru askeri operasyonlara
katılmakta çok isteksiz olacaktır" dedı.
Demokrat Partı Senatoru James
Exon'un, "Arap ülkelerinin toplam sila-
hı ve ordusu Saddam'ınkinden fazla. Ne-
t*len bu ülkeler birleşip bi/dea daha^ok
katkı sağlamıyorlar" biçimindeki sorusu
sırasında Türkiye'yi de Arap ulkelerine
katması üzerine Schlesinger, Turkiye'nin
Arap olmadığını, ancak yüzyılın başına
kadar Arapları yoneten Osmanlı Impa-
ratorluğu'nun mirascısı olduğunu söyle-
di.
Irak konusunda Türkiye"de "biiyük gö-
riiş aynlıklan olduğunu" söyleyen eski
C1A Başkanı, askeri yetkililerin "Bu bi-
zim savaşımız degil, kayıp vermek
istemiyoruz" dediklerini, siyasi görüş ola-
rak da Arap komşularla sorun çıkmaması
gerektığinin savunulduğunu kaydetti.
James Schlesinger, Arap ulİcelerinin
Osmanlı döneminden kalma tepkilerin-
den vazgeçmediklerini vurguladı ve şöy-
le konuştu:
"Turkiye'nin Arap dünyasına herhan-
gi biçimdeki mudahalesi İran'ın hatta bir
başka kapsamla da olsa Batılı gıiçlerin
mudahalesinin yarattığı kaygılan yeniden
canlandıracaktır. Arap ülkelerinin ortak
olarak bu sonına bir Arap çözümü bu-
lunması gerektiği inancını taşıdıklannı
sanıyorum." ,. . , »ASKERLER VE BASIN — MjttrordnSuna mensup komaadolar eğitiın çaUMnültti yaparken basın da topyekfin izliyor. (Fotoğraf: AFP)
"ANKARA
Türkiye'den
Irak'a
sert tepkiIrak Ticaret Bakanı'mn
ülkedeki açlık tehlikesinden
Türkiye'yi sorumlu tutması,
Ankara'da olumsuz karşılandı.
ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) —
Irak Ticaret Bakanı Mehdi Salih'in ABD,
Ingiltere, Mısır ve Turkı>e'yi ulkesindeki
açlık tehlikesinden sorumlu gostererek bu
devletlere karşı tazminat davası açacak-
lan yolundaki sozlerine Ankara sert tep-
ki gosterdi.
Dışişleri Bakanı Kurtcebe Alptemoçin-
in önceki gunku basın toplantısında
"net" bir karşılık \ermekten kaçındığı de-
meç konusunda, bakanhk sözcusü Mu-
rat Sungar kapsamlı bir açıklama yaptı.
Sungar, haftalık basın toplantısında bir
soru üzerine, Mehdi Salih'in sözlerinin sa-
dece hukuktan yoksun bulunmadığıru,
aynı zamanda gerçeklerle de tam olarak
bağdaşmadığını söyledi. Turkiye'nin kri-
zin bir çatışma çıkmadan çözumlenme-
sinden yana olduğunu her vesileyle ifade
ettiğini anımsatan Sungar şoyle konuştu:
"Bu çerçevede. Irak Ticaret Bakanı'mn
ithamlan ile talep ve iddialarını ulusla-
rarası kaza merciîerine goturecekleri yo-
lundaki beyanlan, hukuki temelden tii-
müyle yoksun sözlerdir. Iraklı bakanın
atıfta bulunduğu kalemlerden bir kısmı
BM Güvenlik Konseyi kararları muvace-
hesinde Irak'a sevki mümkün olmayan
mallardır. Turkiye, BM Güvenlik Konse-
yi'nin kararlannı. hukukdışı bir işgali ve
Uhakı ortadan kaldırmak için tek bansçı
yol olarak ve ttimıi ile hukuk çerçevesin-
de uygulamaktadır."
Sungar açıklamasında, a>Tica Turkiye^
nin halen Irak Kızılay kuruluşu ile işbir-
liğini sürdurdüğunu ve bu çerçevede am-
bargo kapsamı dışında kalan ilaç ve tıb-
bi malzemenin bu ulkeye gonderilmesi-
ne engel olmadığını da vurgulayarak Irak
Ticaret Bakanı'mn açıklamasının "ilaç
yönünden gerçeklerle bağdaşmadığını"
söyledi.
Ambargoyu kaldırdı
Öte yandan Isviçre, "Guneydoğu'da
kullanılacağı" gerekçesiyle, Türkiye'ye si-
lah sevkıyatının durdurulmasma ilişkin
olarak mayıs ayında aldığj karan kaldır-
dı. Ancak Isviçre Federal Konseyi'nde 14
kasımda alınan son kararda, Turkiye"de-
ki insan haklan ihlallerinın "takbih" edil-
meye devam edileceğinin ve bu çerçeve-
de, Türkiye'ye gönderilecek silahlann "iç
kanşıklıklarda kullamldığı yolunda cid-
di emarelerin ortaya çıkması
durumunda" soz konusu silahlann ihra-
catının "derhal durdurulacağının" belir-
tilmesi Ankara'da tepki ile karşılandı.
Dışişleri Bakanlığı Sözcüsu Murat Sun-
gar, dünkü basın toplantısında bu konuya
da değindi.
BULGAR BTAAJANSl BÂŞBAKANINÎSTİFA EDECEĞtNİDUYURDU
Lukanov'u baskılar yıprattı
POLİS, GÖSTERİCİYE KARŞI — Sofya'da meydana gelen ola>larda polis gostericilere sert davranıyor. (Fotoğraf: Reuter)
JIVKOV GUNAH ÇIKARDI
'Komünizm bir hataydı'Dış Haberler Servisi — 35 yıl boyun-
ca Bulgaristan'ın kaderine hâkim olan ve
"Moskova'nın en sadık adamı" olarak
bilinen eski Komünist Parti lideri ve Dev-
let Başkanı Todor Jivkov, komünizmin
bir "yanlışlık" olduğunu belirterek "Ya-
şasaydı, Lenin de benimle aynı görüşte
olurdu" dedi.
Görevini kötuye kullandığı, etnik hu-
zursuzluklan kışkırttığı ve yolsuzluğa bu-
laştığı gibi çeşitli suçlamalarla yargı önü-
ne çıkanlması beklenen Jivkov, hapiste
tutulduğu evde ABD'nin saygın gazete-
lerinden New York Times'a bir mulakat
verdi.
"Yeniden başlasaydım, komünist bile
olmazdım" diyen Jivkov, "daha kavram
aşamasında dahi, sosyalizmin olü olarak
doğduğuna inandığım" belirterek "Eger
bu işler için yeniden bir şansa sahip ol-
saydım, asla komünist olmazdım. Bugnn
yaşıyor olsaydı, Lenin de aynı şeyi söy-
lerdi" diye devam etti.
Bulgaristan'ın, İkinci Dünya Savaşı
sonrasmda Sovyetler Birliği yerine Batı
dünyası ile ittifak yapsaydı çok daha ıyi
bir durumda olacağını ileri süren Jivkov,
"Stalinist kampa teslim olduk. Bulgaris-
tan, Batı yönelimli olsaydı, şimdi bulun-
duğu yerden çok daha ileride olacaktı"
dedı. Jivkov, onceleri Bulgaristan ve
SSCB'nın "tek bir vücut gibi hareket et-
tiklerini, aynı kandan beslendiklerini ve
aynı ciğerle soluduklarını" soylediği
anımsatılınca, "Bunlar sadece retorikti,
onlar, başka zamanlardı" diye konuştu.
Komünist sistem ile ilgili "ilk kuşku-
lannı" 195O'li yıllarda duymaya başladı-
ğını "açıklayan" Todor Jivkov, şunlan
kaydetti:
"Ben bir askerdim, bir komunisttim.
Ülkeme ve halkıma hizmet verdiğime ke-
sinükle inanıyordum. Ancak yanlış bir te-
melden yola çıktığımızı kabul etmek zo-
rundayım. Sosyalizm temelde yanlıştı..."
Jivkov, Çekoslovakya Haber Ajansı
CTK'ya verdiği demeçte ise Varşova Pak-
tı'nın 1968 Çekoslovakya askeri muda-
halesini eleştırdi.
"Bu mudahalenin haklı hiçbir yani
yoktu" diyen Jivkov, ülkesinin sadece
pakt içındeki yukumlülüklerinden dola-
yı müdahaleye katıldığını belinti.
Jivkov, Çekoslovakya müdahalesine
Bulgar askerlerinden kuçuk bir grubun
katıldığını ve bu askerlerin Sovyet aske-
ri uçaklarında bulunduğunu hatırlattı.
79 yaşındaki Jivkov, ulkesindeki Türk
azınhğa karşı uygulanan baskı ve eritme
politikalannın da mimarı idi.
POLONYA
Mücadele sertleşiyorDış Haberlerl
Servisi — Polon-|
ya'da ikı başkan
adayı Dayanışma
Sendikası'nın lide-
ri VValesa ile işada-
mı Tyminsky ara-
sındaki mücadele W»lesa
sertleşirken Mazo-
wiecki'nın istifası
siyasal buhranı da-
ha daderinleştirdi.
VValesa ve muhale- j
fet liderleri, Mazo-
wiecki'nin istifası- _
nı eleştirirken seçi- Tyminsky
mın ilk turunda 5. sırada yer alan Çiftçi-
lerin lideri Bartozçe, Mazovviecki'nin ka-
rannı "ülkenin iki hafta boyunca istikrar-
sızlığa süriiklenmesi" olarak nitelendirdi.
Walesa ise ulkenin kaderinin "henuz
denenmemiş, göriışleri açık olmayan ve
arkasında kimsenin bulunmadığı birinin
eline terk edilemeyeceğini" belirterek
'Tyminsky'yi suçladı.
Tyminsky ise VValesa'nın kendisinden
korktuğunu one sürerek Polonya'ya re-
fah vaat eden göruşlerini yineledi. Dü-
zenlediği basın toplantısında, özellikle
Dayanışma yanhsı gazetecilerin soru
bombardımanına göğüs germeye çalışan
Kanada göçmeni işadamı, "Eğer organi-
ze olamazsak ve stratejik bir iktisadi kal-
kınma planı yapamazsak, yoksulluktan
kurtulamayacağız" dedi. Dayanışma'nın
1989'da kurduğu hükümetin, ülkeyi
1981'de General Jaruzelsky'nin kurduğu
hükümetten daha kötü yönettiğini one
süren Tyminsky, "Yabancı şirketlerle 10,
20,30 yıllık anlaşmalar yapmayı" savun-
du. Japonya'nın yeni pazarlar aradığını,
ancak Polonya'nın Japon girişimcileri ul-
keye çekmekte başansız kaldığını öne sü-
ren Tyminsky, buna neden olarak da Po-
lonya'nın "ciddi yabancı şirketleri çek-
mek için gerekli siyasal ortamı" sağlaya-
madığını ileri sürdü.
Siyasal gozlemcıler, Polonya'daki si-
yasal kargaşanın, Batı'da bir sure hay-
ranlıkla sozü edilen Mazovviecki'nin 'şok
tedavisi'nı tehlikeye atabileceğini belirti-
yorlar.
Resmi haber ajansı BTA'nın haberine göre sosyalist
hükümetin istifasının ardından bir koalisyon hükümeti
kurulacak. Yeni başbakanın ise Sosyalist Parti veya muhalif
Demokratik Güçler Birliği ile bağlantısı bulunmayan adaylar
arasından seçileceği bildiriliyor.
Dış Haberler Servisi — Bulgaristan
Başbakanı Andrei Lukanov'un, muhale-
fetten ve halktan gelen yoğun baskılar ne-
deniyle istifa edeceği bildirildi. Bulgar
resmi haber ajansı BTA dun verdiği ha-
berde, Lukanov'un istifa edeceğini du-
yurdu. Ajans, sosyalist Lukanov huku-
metinin istifa etmesinin ardından, geçici
bir koalisyon hukumeti kurulacağını, ye-
ni başbakanın ise iktidardaki Sosyalist
Parti ve muhalif Demokratik Guçler Bir-
liği ile ilgisi olmayan adaylar arasından
seçileceğini duyurdu.
BTA'nın verdiği habere göre hükümet-
le muhalefet arasında ıki gun suren gö-
rüşmeler sonunda ülkedeki krizi çözmek
için bir koalisyon hukumeti kurulması
kararlaştırıldı. BTA'nın, Devlet Başka-
nı Jelyu Jelev'e yakın bir kaynağa daya-
narak verdiği haberde, Başbakan And-
rei Lukanov'un en kısa zamanda göre-
vinden ayrılarak, yerini Sosyalist Parti'-
den ve ana muhalefet partisi olan De-
mokratik Güçler Birliği'nden bağımsız
bir başbakana bırakacağı bildirildi.
Lukanov, istifa edeceği yolundaki ha-
berlerin duvulmasının ardından gazete-
cilere yaptığı açıklamada, haberleri ya-
lanlamamakta birlikte, konunun henuz
goruşme aşamasında olduğunu söyledi.
" I r a a n m hükümetle muhalefet arasın-
da yakın bir zamanda uzlaşma sağlanır
ve koalisyon hukumeti kurulur" diyen
Lukanov, mevcut krizın surmesinın ul-
keye büyük zarar vereceğini söyledi. Lu-
kanov, Bulgaristan'ın krizden çıkması
için taraflar arasında ılımlı göruşmeler
yapılmasından yana olduğunu belirtti.
Andrei Lukanov, önceki gun yaptığı
bir açıklamada, başbakanlık gorevini
terk etmeyeceğini ve ülkeyi ekonomik
krizden çekip çıkarmak için cesur politi-
kalar izleyeceğini söylemişti. Lukanov,
daha önce muhalefet partilerine yaptığı
çağnlarda, Sosyalist Parti ağırhklı bir ko-
alisyon hukumeti kurulması konusunda
muhalefeti ikna etmeye çalışmıştı.
Sofya'da çatışma
Başbakan Lukanov'un istifa edeceği
yolundaki haberlerin duyulmasından ön-
ce başkent Sofya'da oğrencilerle polis
arasında çıkan çatışmalarda bir polis ya-
ralandı, iki öğrenci de tutuklandı.
Sofya'da dün sabah 200 kadar öğren-
ci, insan zinciri oluşturarak kent merke-
zindeki bir köpruyu trafiğe kapattı. Pa-
zartesi gununden bu yana grevde olan iş-
çilerin ve halkın da katılımıyla sayılan
2.000'e yukselen gosterıciler, Lukanov'-
un istifasını isteyen sloganlar attılar. Gös-
tericileri puskurterek köpruyu yeniden
trafiğe açmaya çalışan polisle öğrencıler
arasında çıkan çatışma sırasında bir po-
lis yaralandı. Polisin göstericilere karşı
sopa kullandığı kısa çatışmanın ardın-
dan, her iki taraf geri çekildi ve köprü
trafiğe açıldı. Sofya radyosunun verdiği
habere göre olay sırasında ıki oğrenci tu-
tuklandı.
Sofya Belediye Başkanı Alexander Ka-
rakaçanov, çatışmalardan sonra Sofya
radyosuna verdiği demeçte, polisin gös-
terilere mudahalesini eleştirerek polisle-
rin, göstericilere kötu davrandığının be-
lirlenmesi durumunda sert biçimde ceza-
landırılacaklarını söyledi.
Grev tehdidi
Başbakan Lukanov'un istifa etmesi
için muhalif işçi sendikası PODKREPA'-
nm geçen pazartesi günu başlattığı gre-
vin ardından, resmi Bağımsız İşçi Sendi-
kaları Konfederasyonu da dün bir açık-
lama yayımlayarak Lukanov'un pazarte-
si gunune kadar istifa etmemesi duru-
munda greve gideceklerini bildirdi. 3 mil-
yon 600 bin uyesi bulunan konfederas-
yon, daha once grev yapmayı reddetmiş-
ti. Lukanov'un istifa edeceği haberinden
önce yapılan açıklamada, ülkenin içinde
bulunduğu krizden sosyalist Lukanov hü-
kümetinin sorumlu olduğu ve krizin çö-
zümü içm hükümetin çekilmesinin gerek- •
tiği savunuldu.
WASHINGTON
Irak, 6 aya
kadar nükleer
silah yapacakVVASHINGTON (AA) — Amerikan
haber alma servislerinin hazırladığı çok
gizli bir raporda, Irak'ın 6 aya kadar
"düşük nitelikli" nükleer bir silaha sa-
hip olabileceği bildirildi.
YVashington Times gazetesinin haberi-
ne gore bu rapor, CIA Başkanı VVilliam
VVebster'a bağlı olan ve CIA ile diğer bazı
haber alma örgutlerini bir araya getiren
"Ulusal Haber Alma Konseyi" tarafın-
dan hazırlandı.
Bu ay içinde Amerikan yöneticilerine
iletilen raporu hazırlayanlar, İsrail gizli
servislerinin, Irak'ın, basit bir nükleer si-
lahı yapmayı başardığına inandıklannı
belirtiyorlar.
Üst duzey bir Amerikan yetkilisi, W'as-
hington Times gazetesine, "Irak'ın çalı-
şabilir durumda bir nükleer silahı varsa,
bunun Korfez'de diplomasinin bütün di-
namiğini degiştirebileceğini" söyledi.