Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
29 KASIM 1990
HAVA DURUMU TURKIYE DE BUGUN
Devlet Meteorolojı Işlen Ge
nel Mûdürluğü'nden alınan
btlgıye göre, yurdun batı ke-
amlen buluiu, Trakya Mar-
mara ıle kuzey ve kıyı Ege
yaOmurlu ötekı yerler açık
geçecek Hava sıcaklığında
önemlı bır değışıklık olma-
yacak Denızlerde Rüzgâr
Akdenız'de kıble ve keşışle-
meden dığer denızlerde kıb-
le ve lodostan 2-4 Ege ve
Karadenız actklannda 6 kuvvetınde saatte 4-16
yer yer 21, Ege ve Karadenız açıklarında 27 de-
nız mılı hızla esecek Van Gölû açık görüş uzak-
lığı 10 km olacak
Baltes
Bılec*
B-ngo
Bftbs
Bokj
Burea
Çanaluale
Comm
Dene*
A 23° 11° Dtyartalı.r A
Y 16° 10" Edırne
A 18° 5°Erarcan
A 15° 1° ErTururrı
A 9° 2° Eslaşetnr
A 15° 2°Gaaantep
A 21° M° Onsun
A 22°10
o
GunuşraneA
A 14° 7°HaMdn A
Y 21° 10° Isparta A
Y 18° 4°lstanbul Y
Y 15" 8°lz™ Y
A 11° l°Ka,-s A
A 10° 3° Kastanıo™ A
A 16° 3°Kaysen A
Y 18° 7°Kırtoare* Y
v 18°H°Konya A
A W 2° Kutahya Y
A 18° 8°U3)3tya A
19° 3°Manısa
17» 11° K Maraş
13° FMerem
5° 5° Muğia
14° 1° Muş
19° 5°NJ<le
16° 11° Ortu
11° 2°Rz*
12° 1° Samsun
17° t<* Sırt
16° 12° S«wp
20°13°S.vıs
6° 4° fenrdag
8° 1° Trabsm
15° 1° Tımce*
15° 10° Uş»k
16° 0°van
16° 2°vozga
12° f Z
Y 20° 11°
A 19° 6°
A 22° 13°
Y 18° 9°
A 11° 0°
A 15° 0°
A 16° 11°
A 17° 11°
A 18° 11°
A 16° 2°
A 18° 13°
A 13° 0°
Y 14° 11°
A 17° 11°
A 12"> 0°
A 17° 11°
A 10» 0°
A 14° 4°
A 19° 13°
•0; »Ç* yoûmuriu ask >? A-açrt B-DumOu G-guneş* K-kart S-sst Y-yaJnnırlu
BULMACA
8
SOLDAN SAĞA:
1/ Kaba saba, gör-
güsüz. 2/ Kanşık
renkh Yazıh kâğıt
3/ Bır nota Tarla
sının Avuç ıçı 4/
Dıkıhtaş. 5/ Çıy
Genelhkle ateşb has-
tahklar, ruhsal bu-
nalımlar sonucu de-
nde fiskeler duru-
munda behren ka-
barcık 6/ Oyunda
cczalı çocuk Enge-
be. 7/ Felsefede nes-
nenın kendısı 8/ tn-
ce pıde halınde ek-
mek Radyum elementının sımgesı
9/ Üzen ekmek kınntılanyla kaplan-
mış yıyecekler ıçın kullarulan söz-
cük.. Alaturka müzıkte tempo
YUKAKIDAN AŞAGlYA:
1/ Madenlerle bırleşınce tuz verebı-
len flor, klor, brom, ıyot ve astat ele-
menüenne venlen ad 2/ Bırlıkten
yoksun ve anlaşamayan gemı muret-
tebatı ıçın kullanılan sözcük. 3/ Fas1
ın plaka ışaretı öğe. 4/ Bır tur In-
güiz bırası HaTYa'nın Batı dıllerındekı adı 5/ Fatıh Sultan
Mehmet'ın şıırlennde kullandığı mahlas... Vahde. 6/ Lantan ele-
mentının sımgesı Kale duvan Bır gösterme sıfatı 7/ Üzerı-
ne sarık sarılan keçe külâh ya da kavuğun altına gıyılen takke.
8/ Denk, eşıt Elı ışe yatkın, becenkh Yuz 9/ Tekerlek bıcı-
mınde, san renkte bır tür peynır
60 YDL ÖNCE Cumhur.yet
îlk seçme
ELEKTRKSuPuRGESi
?rfi::r3
:
29 KASIM 1930
Türkıye Ses Krabçesı müsabakasının ılk kısmı dün
büyük bır muvaffakıyetle ıcra edılerek ıştırak eden 38
hanun arasından, evvelce de yazdığımız gıbı, altısı
ıntıhab edıldı
Mfi
r
abaka, Ünyon Fransez salonlannda üç dört yüz
davw!ının huzurunda yapıldı ve hepsının seslen güzel
olan müsabık hanımlar, samıın tarafından pek çok
alkışlandılar
Hakem hey'etı evvelâ, hususî bır ıçtıma aktederek
müsabakada nasıl not venleceğını ve ıntıhabın ne şekılde
yapılacağını kararlaştırdı
Ondan sonra müsabakaya
gırenlere numaraian tevzı
edıldı ve kayıt sırasıle
sahneye çıkarak şarkılarmı
sdylemeğe başladılar Vaktın
darhğı ve ıştırak edenkrın
çokluğu hasebıle hakem
hey'etı, hanımlardan yalnız
bırer klâsık şarkı
söylemelerını rıca ettı Klâsık
eserler ezberlememış olanlar
da kendı bıidıklerı şarkılan
söyledıler
lkıncı ve sonuncu müsabaka
yann, sabahleyın saat
9.30'dan ıtıbaren Glorya
sınemasında ıcra edılecekûr Hakem bey'etınden dün
teşnf eden zevat ıle yukanda numara ve ısımkrını
yazdığımız sekız hanımın yann saat 9.30 dan ıtıbaren,
Glorya sınemasında bulunmalannı nca edenz
Müsabakamıza ıştırak etmek lûtfunda bulunan
hanımlarla muhterem hakem hey'etıne ve müsamereyı
şereflendıren kanlenmıze ve salonlannı bu musabakaya
tahsıs etmek nezaketınde bulunan Ünyon Fransez hey'etı
ıdaresıne gazetemız namına teşekkürler ıdenz.
Tahdidi teslihat
Tahdıdı teslihat komısyonunda, tahdıdı teslihat
mukavelenamesının mevcut muahedelere müteallık
maddesının müzakeresı esnasında Fransız heyetı
murahhasası, mevcut muahedename ıçın esası şart olmak
uzere devletlenn teshhatını tahdıt eden ve halen
mer'ıyyette mutazammın bır metnın ılâvcsını talep
etmıştır Kont DernstorfFun ızhar etmış olduğu kat'ı
arzu Üzenne umumı bır münakaşa başlamıştır
Komısyon, 5 muhalıf reye (Almanya, Türkıye, ltalya,
Rusya, Bulganstan) a karşı bu maddenın terkı teslihat
umumı konferansına göndenlmesı hakkında Türkıye
tarafından denneyan edılen teklıfı 12 rey ıle
reddetmıştır
30 YIL ÖNCE Cumhurıyet
Lumumba kaçtı
29 KASIM 1960
Sabık Kongo Başbakanı Lumumba
dün gece muhafaza altında
bulunduğu ıkametgâhından gızlıce
kaçmağa muvaffak olmuştur
Lumumba'nın taraftarlarının çok
kuvveth bulunduğu Stanleyvılle'e
gıttığı öğrenümıştır
Lumumba'nın kacışı Kongo'da
büyük bır heyecan uyandırmıştır.
Yenı hadıseler çıkması beklenmektedtr Lnmnmba
Lumumbanın kalesı sayılan Stanleyvılle, Onental
eyaletımn başşehndır. Bu eyalet Lumumba'nın kardeşı
Luıs ıle eskı rejımın Başbakan Yarduncısı Gızenganın
dahıl bulunduğu üç kışüık bır komıte tarafından ıdare
edılmektedır Komıtenin emrınde Lumumba'ya sadık
jandanna Inıvvetlen vardır. Bu kuvvetler eyalette
duruma tamamen hâkımdır
GEÇEN YDL BUGÜNCumhur.yet
Borsada skandal
29 KASIM 1989
Sermaye Pıyasası Kurulu'nun, Istanbul Menkul
Kıymetler Borsası'nda faahyet gösteren AOG-Türk-
Invest hakkında bankalara fıküf devlet tahvüı ve Hazıne
bonosu sattığı gerekçesıyle soruşturma açtığı bılduılıyor
AOG-Türk-lnvest'uı sahıbı Nasnıllah Ayan'ın aralannda
Uluslararası Endüstrı ve Tıcaret Bankası, Esbank,
Dısbank, TekstıJbank, Türkıye Kalkınma Bankası ve
Türkıye Yatmm Bankası'nın da bulunduğu çeşıtlı
bankalara toplam 25 mılyar dolaylannda devlet tahvüı
ve Hazıne bonosunu repo ışlemıyle sattığı, ancak ödeme
tanhlen geldığmde ne anaparayı ne de faızlen ödedığı
belırtılıyor
CUMHURÎYET/21
DUNYA'DA BUGÜN
1ARTISMA
Satrançta
2415 ratmgi ile Turkiye'nin ELO puanı en yuksek oyunCusu
olan Suat Atahk'ı parlak bir gelecek beklemektedir. Yeter ki
fırsatları ve koşulları çok iyi değerlendirebilsin.
Yugoslavya'nın Novı-Sad şehrınde de-
varn eden 29. Satranç Olımpıyatı'nda mıllı
takımımızda buyukusta olmaya en vakın
Turk oyuncusu Suat Atalık ver alma-
maktadır
Türkıye Satranç Federas>onu (1954),
ohmpıyat ekıbını tespıt ederken son Turki-
ye Satranç Binociiigi'nde ılk dört dereceyı
alan oyuncuların form ve konsantrasyon
durumlannı mcele>erek takıma almaktadır
Ancak oumpıyata gıtmek ısteyen dığer mıllı
oyunculardan da ıstek formu alarak maze
ret beyan eden oyuncunun yerıne mıllı ta-
kıma ko>Tnaktadır 2 Eylul 1990 tanhmden
önce başvuruları ınceieyen TSF, mıllı takı-
mımızın taslak sıralamasını hazırlamış ve
Suat Atalık'ı 4 masa oyuncusu tayın etmış-
tır Bunu yaparken Atalık'ın ıkı yıldır
Türkıye Satranç Bınncılığı'ne katılmama
sını, daha oncekı ohmpıyat ve Balkan sat-
ranç bınncılıklennde dısıplınsız davranışı
nı dıkkate almıştır.
Mıllı takımının sıralama yetkısı TSF'ye
aıttır Tabıı bunu yaparken, objektıf ve
yansız davranması gerek lıdır Bıhndığı gı-
bı 28 Ohmpıyat Oyunları Atına'da 1988 >i
lında yapılmıştı Atalık bu ohmpıyatta çok
başanlı oyunlar çıkararak 1 masada 10
oyunda 7 5 puan almıştır Başan oranı yuz-
de yetmış beş olarak 1 Masada Kasparov
ve Porttşın ardından ohmpıyat üçünculü-
ğü gıbı umulmadık bır performans göster-
mıştır Bu başarısı bır madalya ve plaketle
ödullendırıhnıştır
Atalık'ın, Atına Satranç Ohmpıyat'uîda
kazandığı bu başan ıle kendısıne buyukus-
ta olmak ıçın ılk ayak oluşmuştur lkıncı
defa aynı başanyı gösterebılırse ılk defa ola-
rak bır Turk satrançcısı, büyükusta unva-
nını kazanmış olacaktı Ancak mıllı takı-
ma gıren tum oyunculanmızın da buyukus-
ta olma ıdeallen vardır Mıllı takıma gıre-
bdmek ıçın öncelıkle o yıl yapılan Türkıye
Satranç Bınncıhğı'ne katıhnası ve ıyı dere-
ce alması gerekhdır Aynca uluslararası de-
neyım geçırmıs ohnalan çok önemüdır Nı-
tekun mılh takıma gıren oyunculanmız Tu-
ran Yılmaz, Can Arduman, Cem Karadağ,
Suat Soylu, ulkemızı yıllardan berı başan
ıle temsıl etmışlerdır Kaldı kı buyukusta
normunu doldurmak ıçın 1 masada oyna-
mak şart değıldır 4 masada da aynı nor-
mu doldurmak oiasıhğı bulunmaktadır
Turk satrananın yetıştırdıgı ender bır ka-
bılıyet olan Atalık'ın bır ortayol bulunarak
olımpıyata gönderılmesıni çok arzu eder-
dık Atahk'ın, TSF'ye yazdığı dılekçede,
'sadece ve sadece, bınnct masada' yanşmak
ıstemesını TSF çok anlamsız bulmuş, Ata-
hk'ın ısteğını yukanda bahsetuğunız gerek-
çelerle reddetmıştır Bu nedenlerle Atahk'ın
yerıne Suat Soylu, Novı-Sad 29 Ohmpıyat
Oyunlan'na gıtmıştır
Ben bu durumu Amenkah Bobby Fıs-
her'uı, kaprıslen yuzünden Karpov'la dün-
ya bınncıhğını oynamaması, dolayısıyla
Dünya Satranç bırıncıhğını Karpov'a kap-
tırmasına çok benzetıyorum Duygusalhğı
yuzünden dunyanın en bıiyuk satrançcısı
Fısher'ın adı bugun unutulmuş gıbıdır
2415 ratıngı ıle Türkıye'nın ELO puanı
en yuksek oyuncusu olan Suat Atalık'ı par-
lak bu- gelecek beklemektedir Yeter kı, fır-
satlan ve koşullan çok ıyı değerlendırebıl-
sın
ÜMİT YURTSEVEN
tstanbul
\ eteııeklî Satranççı Desteklenmeli
2605 ELO'luk performans gosterip buyukusta normu elde
etmenın ve her ulkenin en kuvveth o>unculannın yer aJdığı
birıncı masalarda °/ol5 başan oranı ıle 108 oyuncu arasında
3. olup bronz madalya almanın neresının "izafi" olduğunu
anlamak çok guç.
16 Kasım 1990 tarıhlı Cumhun>et Gaze-
tesı'nın 6 sa>fasında Gursel Goncu'nun,
Suat Atalık"la yaptığı roportajda Satranç
Mıllı Takımı seçımı ıle ılgılı olarak Sayın
Celil La>ıktez'ın ıddıalan benı çok uzdu
1 On beş vıla da>anan arkadaşhğımız-
da bırçok kereler yurtıçı ve yurtdışı yanş-
malarda Suat Atahk'ın hıçbır uyumsuz dav-
ranışına raMİamadım Suat'a uyumsuz dı-
\enler onu >akından tanıma\an kısılerdır
2 "Atalık'ın o\namssı\la mıllı takımın
ancak ıkı derece ılen gıdebılecegı, bunun da
onemsız oldugu" belırtılıvor Demek kı
hem Suat'ın takıma katkısı olduğu kabul
edılıyor hem de mıllı takımın kuvvetlı oyun
culardan kurulmadığı belgelenmış oluyor
Kaldı kı, "buyuknsta" normuna yetışmış
bır 0) uncunun takıma etkısı kesınlıkle tar-
tışma konusu olamaz
3 Atalık, ıkı değıl, bır buçuk yıldır res-
mı turnuvalara katılmamaktadır Büyükus-
ta normuna erışmek ıçın yahıız turnuva oy-
namak yetmez Sıkı bır çalışma gerekmeİc-
tedır Kendısı bır buçuk yıldır bunu gerçek-
leştırmektedır Bu sevıyede bır oyuncunun
bu çalışma temposuyla formsuz olmasını
duşünmek, gerçeğı görmemektır Olsa ol
sa bır-ıkı maç eksığı olur kı bu da turnuva-
dan once vapacağı ozel karşılaşmalarla ra-
hatça gıderılebılır Bır buçuk yıl aradan
sonra Forh'dekı uluslararası turnuvada
2400 ratıng ortalamalı buyukustalarla oy-
Hilli Takıııı Seçimi llaialı
Kanımca, l^HH Selanık ülimpıyatrndakı derecesı lürk
satranç tarihındekı en buyuk başarıdır.
Ulkemızı defalarca yurtdışında temsıl et-
mış bır satranççı olarak 16 Kasım 1990 ta
rıhınde gazetenızde \a\ımlanan Sual Ata-
lık'la ılgılı roportajınızda, Turkı>e Satraoç
Federasyonu Başkanı Celıl Layıktez'ın bazı
açıklamalarıyla ılgılı olarak aşağıdakı nok-
talara değınmek ıstenm
• Suat Atalık'la bırlıkte mıllı takımda yer
aldığım hıçbır uluslararası karşılaşmada
kendısının uyumsuz veya takım performan-
sını olumsuz etkıleyebılecek bır davranışı-
nı görmedım
• Kanımca, 1988 Seianik Oiimpıyatı'nda-
kı derecesı Turk satranç tarihındekı en bu-
yuk başarıdır
• Suat Atalık, şu anda Turtdye'de tartış-
naması ve 8 olması buna en ıyı örnektır
4 Atalık, sıradan bır oyuncu değıldır
"Form dıınnnunıı bilemeyiz" dıyerek onu
yıpratmak yerıne, ıkıncı normunu doldur-
masına yardım etmek ve Turkıye'ye ılk
"bu\ukus(ayı"yı kazandırmak ıçın ona
şans venlmelıdır
5 Bu yazıda en anlayamadığım nokta da
Suat Atahk'ın geçen ohmpıyatta elde ettı-
ğı başannın "îzsfı oldugu" hususudur
2605 ELO'luk performans gösterıp büyü-
kusta normu elde etmenın ve her ulkenin
en kuvveth oyunculannın yer aldığı bırmcı
masalarda °7o75 başan oranı ıle 108 oyun-
cu arasında 3 olup bronz madalya alma-
nın neresının "izafi" olduğunu anlamak
çok guç
"İzafi" de olsa bu tur başanlar elde ede-
bılen değerlerın, Türk satrancının gehşme-
sı açısından, bırakın kntık edümelerını, tam
tersıne olanaklann sonuna kadar zorlanıp
desteklenmelennı dıhyorum
FATtH ATAKİŞt
Millı Oyuncu/tstanbul
masız en guçlu satranççıdır
• Ohmpıyat takımında yer alması takım
başansı uzerınde kesınlıkle etkılıdır
Değındığım bu noktalar kışısel deneyı
mım ve satranç karıyenm göz önüne alın-
dığında önem kazanmaktadır
Saygılanmla
CAN YURTSEVEN
MUli Oyuncu, FIDE Ustası
tstanbul
GÜNÜMÜZTÜRKİYESİNDE
KİM KİMDİR
WHOS WHO IN TURKEY"
1990-1992
KIM
KIMDIR
150 yıildcdünya geteneği 13 biii aşkn biyoyafi
Süleyman Nazıf Sok. 14/4 Nşartaşı (stanbul 140 7026
HmM «uaaw sou« n IÜLIH KHUI MLEIM ^
TEORISOSYALIST PARTI YAYIN ORGANI
KASIM ARALIK
1990 SAYISI
CIKTI
Nuruosmamye Cad
No 19/3 34410
Cağaloğlu istanbul
Te( 513 83 52 53
Doğu Perlnçek Ile Söyleşi
ITanıu Akad Ömer Laçıner ve Faık Bulut a, Yenl Demokrasi
Ozgurluk Dunyası ve Komun Dergılerıne Yanıtlar)
KÖRFEZ KRİZİ
ARAPLAR KÜRTLER VE
TÜRKIYE DEVRİMİ
Sosyalisf Partİ Kore'deydl
Ferit llsever Kort Socraüm Ipkmdm Karariı
Sibel Pekşenlik Karaoglu MUıati AHc
Vecıhı Tımuroğlu nkaıı Ir4t1'um
Meslek kuruluşumuza her donem buyuk destek veren
dostumuz, ağabeyımız, meslektaşımız
OZAIV SUNGURLU'yu
kaybettık
onu unutmayacağız
TMMOB
PETROL MLHENDİSLERİ OD\SI
ACI KAYBIMIZ
Derneğımızın değerlı uyesı, eskı başkanımız,
ağabeyımız, lyıhk tımsalı eşsız ınsan
OZAN SUNGURIlPyu
kaybetmenm derın acısı ıçındeyız Kederlı aılesme,
yerbıhmcıler camıasına ve tum meslektaşlanmıza
başsağhğı dılenz
TURKİYE PETROL JEOLOGL4RI DERNEĞt
Guzel ınsan, eşsız dost
OZAN SUNGURLU
kardeşımızı kaybettık Acımız tanfsızdır.
Kalanların başı sağolsun.
TPAO ARAMA GRUBU ARKADAŞLARI
ANKARA NOTLARI
MUSTAFA EKMEKÇt
Hasan Âli'nin Gözyaşlan...
Kartal'da, "Hasan Âlı Yucel Kultür ve Sanat Merkezı"nı,
Hınt horozu Erdal Bey açtı Açılışta, bır anısını da anlattı, şöyte
dedı
' Benım yaşımdakı ınsanlar, rahmetlı Hasan Âlı Yücel'ı
çok ıyı tanıyorlar Ama, sanmayın kı, butun gençler onu bı-
zım kadar ıyı tanıyor Sıze bır hatıramı söyleyeyım Bır sure
önce, Boğazıçı Ünıversıtesı nde öğretım uyelığı yaparken, ora-
da ünıversrte oğretım uyelerının yemek yedığı yerde, karşım-
dakı genç bır oğretım uyesıyle konuşuyordum, yanımda kızı
vardı ılkokula gıden kızı
— Hangı okula gıdıyorsun'' dıye sordum kuçuk kıza
— Hasan Âlı Yucel Okulu'na gıdıyorum, dedı Ben de çok
memnun oldum Aklıma geldı
— Nıye o okula, Hasan Alı Yucel adını verdıler, bılıyor mu-
sun"? dedım
Kız, bır an duşündü
— Bılmıyorum' dedı, herhalde zengın bınsı olmalı, para-
sını vermıştır, dedı (Kahkahalar)"
Erdal Bey, surdürdü konuşmasını
"O zaman anladım kı, Hasan Âlı Yucel gıbı bızım ıçın mıllı
eğıtımın sembolu olmuş bır ınsan, bugunku genç kuşaklar
ıçın hıç de bıhnmıyor, hıç de tanınmıyor Bu da normal tabıı
Zaman değıştıkçe, bız kendımızı değışmıyor sanıyoruz ama,
yenı gelen ınsanlar, bugunun ınsanlannı tanıyorlar 1950'lenn
ınsanlannı tanımak ıçın bır zorunluluk karşısında değıller,
ama ışte, onlara bu zorunluluğu, onlara bu ıhtıyacı, onlara
bu t>layı anlatacak bugunun yetışmış ınsanlarıdır, bugunün
yönetıcılerıdır Beledıye başkanlarımızın o açıdan, boyle bır
hareketınden çok mutlu oldum
Köy Enstıtülerı de bızım mıllı eğrtımımızın pek parlak eser-
lerınden bırıdır Bır zamanlar, yıne başka bır hatıramı söyle-
yeyım, UNESCOda görev yapıyordum, uluslararası bır eğrtım
teşkılatı, orada gördum kı bu uluslararası eğıtım teşkılatının,
genel dırektoru, galıba 1960 larda yaptığı bır gezıden son-
ra, 'Dunyadakı eğrtım hareketlert ıçınde, Turkıye'dekı Köy Ens-
tıtülerı yenı bır harekettır, yenı bır başarıdır, boyle kalmaya
degerdır' dıye yazıyordu Yanı uluslararası bır teşkılatın ön-
de gelen temsılcısı, Turkıye'dekı Köy Enstıtülerı hareketını,
Turkıye'de doğmuş, kendıne özgü bır eğıtım devrımı, ne der-
senız deyın, bır eğıtım hareketı dıye değerlendırıyordu Işte,
ben de onu anlatmaya çalışıyorum Bız kendı yeteneklerımı-
ze güvenerek, kendı fıkırlerımıze guvenerek, bugünkü dun-
yanın ıhtıyacı olan gelışmelerı pekâlâ sağlayacak hareketler
yapabılırız Bunun ıçın tmkâmmız var, bunun ıçın aklımız da
var Bunun ıçın gereklı eğıtımı vermeye devam ederek, bu
hareketlerı demokrası ıçınde yapabılırız, yapmalıyız Bunda
beledıye başkanlarımızın önculuk ettıklerını gormekten de
çok kıvanç duyuyorum "
Erdal Bey, konuşurken yan yana olurduğumuz Mualla
Eyuboğlu'na bakıyordum nasıl da heyecanlıydı Mualla Ha-
nım, Koy Enstıtülerı'nde emekler vermış bır kışı Erdal Bey,
Hıkmet Çetın le bırlıkte gelmıştı Mehmet Moğoltay, uçu yan
yanaoturuyorlardı Kartal Kultur ve Sanat Merkezı'ne "Ha-
san Âlı Yucel" adını veren, Kartal'ın SHP'lı Beledıye Baş-
kanı Mehmet Âlı Buklu, Köy Enstıtulu çıkışlıydı Istanbul'un
en etkın ılçelermden bırınde, beledıye başkanı olunca, ken-
dısını yetıştıren kurumu, o kurumu kuran ınsanları anımsa-
mış, bır kultur merkezıne Koy Enstıtulerının kurucularından
Hasan Âlı Yucel'ın adını vermeyı kafasına koymuştu Bunu
gerçekleştırdığı ıçın Mehmet Âlı Buklu yu kutluyorum Sız,
hıç Kenan Bey'd«>n, Süleyman Bey'den, Hacı Turgut Bey'-
den Köy Enstıtulerı'nı öven bır tumce duydunuz m u ' Duy-
mazsınız Koy Enstıtülerı onların gözünde "komunıst
yuvalan"dır Ağababalan, öyle soyiemış, onlar öyie bellemtş-
lerdır Türk köylusu okursa, bır daha kendılenne oy vermez,
gözlerı ne açılır, dıye anmazlar Koy Enstıtulerı'nı 'Eskı De-
mokratlar"ın, toprak ağalarından yana olan CHP'lılerın Köy
Enstrtulen'nı kapattıklan ıçm yatacak yerlerı yoktur bılesınız
Erdal Bey'tn konuşmasının, boyle önemlı bır gunde, bır bö-
lumunu daha vermek ıstıyorum Şoyle dedı Hınt horuzu
" Mıllı eğıtımımızın en parlak donemlerınden bırınde, öğ-
retmen olarak Mıllı Eğıtım Bakanı olarak, hızmet vermış olan
rahmetlı Hasan Âlı Yucel ın adını anarak bır kultur merkezı-
nın açılması hem örnek alınacak bır kadırşınaslık, hem de
gerçek bır yurtseveriık, gençlere yol gösterecek davranış Ha-
san Âlı Yücel, yakından tanıdığımız bır sıyaset, kultur ve ba-
şan ınsamydı Bır halk adamıydı Bır kultür adamıydı, bır fıkır
adamıydı, ama çok değeıiı, çok başanlı bır uygulayıcıydı
Onun Mıllı Eğıtım Bakanı olarak hızmet yaptığı dönem, lkın-
cı Dunya Savaşı'nın çeşıtlı zorlukları ıçınde, mıllı eğıtımımı-
zın en parlak bır dönemı olarak her zaman anılacaktır
Yatırımlarıyla, atılımlarıyia ve yetıştırdıgı ınsanlarla Koy Ens-
tıtülerı, en parlak örneklerınden bınsı Burada, bıraz sonra
konuşacak değerlı yazarlarımız, Koy Enstıtülerı nde yetıştı-
ler O zaman, kultür alamnda yapılan atılımlar, operasıyia,
konservatuvarıyla, klasıklerın tercumelerıyle ve her turlü
gençlıkle, bılım alanındaKi ılerlemeler, unıversıtelerdekı ge-
lışmeler, teknık alandakı gelışmeler, bunların hepsı lkıncı Dun-
ya Savaşı'nın zorlukları ıçınde, bır ulusun kendı yeteneklenne,
kendı gençlerının yeteneklenne guvenmesıyle gerçekleştırıl-
mış hamlelerdı Klasıklerı tercume ederken, eskı Yunan'da,
eskı Roma'da, eskı çağlardakı buyuk ınsanların eserierını ter-
cüme ederken, nasıl o ınsanlar, o zamanlar, bugunkü me-
denıyet yokken, boyle guzel fıkırlen, yazmışlar, bunlar ıçın
yaşamlarım değerlendırmışlerse, bugünku Turkıye'de yaşa-
yanlar da guçluklere rağmen, kendı yeteneklerıyle, boyle bu-
yuk eserler yapabılırler Böyle, dunyada un salabılırler Bu
yetenek bızde de vardır Kendımıze guvenelım ve kendımıze
guvenımızı, bu eserler ıçınde ortaya koyalım anlayışıyla ya-
pılmıştır Insanlarımız, korkmadan.geleceğımıze guvenerek,
ınsanlanmıza güvenerek, onların kendı yeteneklerını gelış-
tırmelerıne engel olan her turlu setlerı aşarak, bu afolımları
yapmışlardır Onun ıçın, şımdı Turkıye'de Avrupa nın yenı al-
dığı, dunyamn yenı aldığı konumda,' Nasıl kendımızı goste-
receğız9
Nasıl kendımıze ıtıbar kazandıracağız''' dıye, bugün
gorduğumuz, bırtakım çağdışı, çağın çok gerısmde kalmış,
ıstersenız harp maceraları deyın, butun bunlardan medet
uman davranışlar, bugun Hasan Alı Yucel'ın başlattığı hare-
ket karşısında, ne kadar saçma, ne kadar ılkel görunuyor
Ama, yapılacak şey bunun tersı Nasıl o zaman ınsanların
kendı yeteneklerıne guvenerek çağın gerektırdığı gelışme-
lerı Turkiye'nin yapacağına guvenerek, hıçbır şeyden kork-
madan gelışmeye Türkıye açılmışsa ve arkasından demokrası
de gelmışse, bugun de Turkıye'nın mevcut yeteneklerını, mev-
cut olanaklarını tam anlamıyla değerlendırerek, böyle çağ-
dışı harp maceralarını fılan bır tarafa bırakarak, külturumüzü,
sanatımızı, bılımımızı, teknığımızı, ekonomımızı gelıştırecek
hareketlere butun gucumuzle gıımelıyız Bunun da temelı de-
mokrasıdır, bunu da yapmalıyız Butun bunları yapmanın yolu,
kendımıze guvenerek, o zaman Hasan Âlı Yucel'ın yaşamın-
da başlatılmış olan hareketlerı sonuna kadar götürefek bu-
lunacaktır "
Bu toplantıyı, Hasan Âlı Yucel'ın bır koşeden ızledığını dü-
sundum Faşızmın bın bır gazabına uğramış, Hasan Âlı Yu-
cel'ın sevınç gözyaşlarını tutamayışını gözledım sankı
İLAN
LAPSEKİ KADASTRO
HÂKİMLİĞİ'NDEN
Esas No 1990/5
Karar No 1990/3
Davacı Orman Idaresı
Davalı İLYAS SUNAR, Ahroet oğlu, Lapsekı, Gazısüleyman
Mah'den
Dava Kadaslro (espıtıne ıtıraz
Mevlcı Lapsekı, Gazısüleymanpaşa Mahallesı, Fehımbey Çıftüğı
Davanın reddıne, dava konusu 106 ada, 84 parsel sayıh taşınmazın
tespıt gıbı davalı adına tescılıne daır yasa yolu açık olmak üzere raah-
kememızden verılen 15 8 1990 tanhlı gıyabı hukmün yukarıda açık
kımlığı yazılı davalıya teblığı mumkün olmadığından, gazetede ılanı-
na, ılandan ıtıbaren 15 gun sonra teblıgatın yapılmış sayılacagı ve sü-
resı ıçınde temyız yoluna gıdılmedığı takdırde karann kesınJejecegı
ılanen teblığ olunur
Basın 48694