Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
8 ST R A T E J İ c zaman olduğu gibi, sessiz kalması akıllıca olacak. Bu belki de “kabahat şefkat ile orantılıdır” sözü gibidir. Bizim bölgemizde, ne yazık ki, biz genellikle iktidara gelen ve bundan dolayı karar verme hakkına sahip olanlarla buna ulaşmak için sıralarını bekleyenleri ayırmayız. Bu nedenle bizim için Obama’nın birçok kere tekrarladığı “Amerika’nın bir kere de sadece bir başkanı vardır” sözünün manasını anlamak zordur. Obama Müslümanlarla görüşmeye başlayacağına ve başkanlığının ilk yüz günü içerisinde Müslüman bir ülkenin başkentinden onlara hitap edeceğine söz verdi. Yakınlarda verdiği bir röportajda bahsettiği gibi, kendisinin seçilmesini ABD’nin dünyadaki, özellikle de İslam dünyasındaki, imajını düzeltmek için az bulunur bir fırsat olarak değerlendiriyor. Miras aldıklarının ağırlığı büyük olmasına rağmen ilk adımlar cesaret verici görünüyor. Bunlara Guantanamo kampını kapatma ve işkence yöntemlerini sorgu tekniği olarak kullanmayı yasaklama isteği ve Obama’nın başlangıçtan beri karşı çıktığı ABD’nin Irak işgalini sona erdirmek. Bununla beraber, Obama’nın bölgede karşılaşacağı iki kriz iki sorun tarafından temsil ediliyor. İlki Afganistan’da devam eden anlaşmazlık ve El Kaide’nin takibi. Böyle bir durumda Obama’nın duruşu Bush yönetiminin duruşundan çok da farklı değil. Aslında, bu örgütün liderlerinin yakalanması konusunda daha da sıkı olabilir. İkinci kriz ise İran rejimi ile devam eden anlaşmazlık. Bu anlaşmazlık, Arapİsrail çatışması da dahil olmak üzere Arap bölgesindeki krizleri kendi açık savaş alanına çevirdi. Bir yorumcu ABD ve İran arasındaki mücadeleyi Soğuk Savaş sırasında ABD ve Sovyetler Birliği arasındaki çekişmeye benzer bir şekilde tanımladı. Böyle bir karşılaştırma abartı olmasına rağmen, İran’ın çözümleri engelleme kabiliyeti sadece geçmişte Moskova’nın bölgede oynadığı role benzetilebilir. İran ile olan mücadelede, Obama’nın duruşu ile Bush yönetiminin politikası arasında büyük bir değişime tanıklık etmeyeceğiz. Buradaki bir değişim İranlıların çözümsüz nükleer anlaşmazlık konusundaki davranışlarına bağlı olacak. Eğer İran Cumhurbaşkanı Ahmedinejad Amerika’nın İran politikasında bir değişiklik bekliyorsa, o halde yeni ABD Başkanı da karşılık olarak İran’ın nükleer anlaşmazlık konusunda BM kararlarını kabul etmesini ve bölgede karışıklıklara nende olan müdahalelerine son vermesini bekleyecektir. Cumhuriyet Strateji 26 Ocak 2009/239 Umutlar gergefinde Obama Elias Harfoush ElHayat/19.01.2009 Çeviri: İbrahim Özgür Bektaş alı Washington’da yaşananlar için söylenebilecek en hafif şey tarihi bir gün olacağı, ancak bunun nedeni ABD tarihinde ilk defa bir siyahın başkanlık yapacak olması değil. Esas neden Barack Obama’nın ABD başkentinde kendisine “eşlik etmesi” için seçtiği tarihi figürler. Abraham Lincoln’ün Washington’a ulaşmak için kullandığı demiryolu rotasının aynısını kullanmayı seçti. Ve Amerikan halkına Franklin Roosevelt’in 1932’de miras aldığı ekonomik bir duruma benzer bir durumu miras aldığını hatırlatmak için Roosevelt’in “Mutlu Günler Tekrar Bizimle” sloganını çağrıştıran “Değişim” sloganını kampanyasında kullandı. Buna ilaveten, göreve başlama töreni, ünlü “Bir Rüyam Var” sloganını taşıyan adamın doğum günü olan, Marthin Luther King Günü’ne rastlıyor. Aslında, Obama’nın seçilmesi bu rüyanın gerçekleşmesi yolunda önemli bir adımı temsil ediyor. ABD’nin yakın tarihinde başkanlık makamına Obama kadar çok umut getiren bir başkanı hatırlamak zor. Umarım ki Amerika değişir ve geçtiğimiz sekiz yılda George Bush’u başkan seçmenin intikamını kendisinden alır. Umarım ki Obama dünyaya, anlayış için isteğin nefrete eğilime üstün geleceği ve bir önceki dönemi karakterize eden “Ya Bizdensin Ya Bize Karşı” sloganından uzak bir pencereden bakar. Umarım ki, bizim Arap dünyası da dahil olmak üzere, bütün dünya bu adamın seçilmesini Amerikan halkının diğerleri ile barışma arzusunun bir yansıması olarak görür. Buna ABD’nin yurtdışında yürüttüğü savaşlar ve izlediği pervasız politikalar için özür dileme eğilimi de dahil. Obama’nın karşılaşacağı ilk ve en zor testin Arap bölgesindeki krizler ve George Bush’un teröre karşı savaşının ABD’nin İslam dünyası ile ilişkileri üzerindeki etkileri olacağını söylemek abartı olmaz. Belki de Obama’nın, İsrail’in Gazze’ye yönelik ezici savaşı sırasında Arapların çoğu tarafından suçlandığı Obama S Göreve başlayan ABD’nin 44. Başkanı’nı tüm dünya merakla bekliyor... Obama’nın küresel seçenekleri Ali ER Y eni ABD Başkanı Barack Obama 44. ABD Başkanı olarak, 56. kez yapılan yemin töreni ile göreve başlarken; küresel güvenlik beklentileri de ABD’nin iç politika ve ekonomik sorunları kadar önem ve öncelik almış durumdadır. Belki ABD’nin unutulmayan demokrat başkanı John F. Kennedy’nin 20 Ocak 1961’de 35. Başkan olarak yemin ettiği 44. yemin töreni, Demir Perde ülkelerinin istihbarat örgütleri dışında dünya kamuoyunun özellikle sokakların böylesine ilgi odağı olmamıştı. KÜRESEL LİDER ALGILAMASI ABD Başkanı Obama ise, masasına otururken daha önce hiçbir ABD Başkanına nasip olamayan özel bir güçle göreve başlıyor. Bu gücü; son yirmi yılda oluşan ağ merkezli küresel düzenin sağladığı sanal da olsa, küresel lider algılamasıdır. İrlandalı ünlü grup U2’nin solisti Bono "Bu sadece bir Amerikan rüyası değil, bu aynı zamanda bir İrlanda rüyası, Avrupa rüyası, Afrika rüyası, İsrail rüyası ve aynı zamanda bir Filistin rüyası" sözleri ile bitirdiği “PrideIn The Name Of Love” şarkısı ile Obama’yı bir küresel lider olarak karşılamıştır. “Hüseyin” adını da kullanarak yemin eden yeni ABD Başkanı ise yemin töreninde yaptığı konuşmada; ” Bugün dünyanın en büyük başkentlerinden, babamın da doğduğu en küçük köylerden bizleri seyreden herkese sesleniyorum” sözleri ile bunun farkında olduğunu göstermiştir. Gerçekten de son yirmi yılın ağ merkezli küresel düzeni insanlar arasındaki mesafeyi sadece ekran uzaklığına indirmiştir. Dayanılmaz çekiciliğe sahip “değişim ve değişiklik” sözleri her alanda umutların kaynağı olmuştur. Umut; gelecektir, sönünceye kadar yaşamın kaynağıdır. Toplumun da afyonu olmaya adaydır; eğer yaratılan umut dünyası somut projelerle gerçeğe dönüştürülemezse… İşte yeni ABD Başkanı bu umutları ne kadar canlı tutabilecektir veya umutları yaşanabilir kılacaktır. Aslında