Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
Cumhuriyet Strateji 26 Ocak 2009/239 ST R A T E J İ c 11 Prof. Dr. Necdet ADABAĞ ayın Carlo Marsili ile farklı nedenlerden dolayı bir söyleşi ilgimizi çekti. Sayın Büyükelçi 45 yıldan bu yana ülkesini Türkiye’de temsil ediyor. Ülkesini gerektiği biçimde temsil ettiği gibi ülkemizin siyasal, ekonomik ve ekinsel sürecini yakından izliyor. Ayrıca Sayın Büyükelçiye Türkçe konusunda eşi Sayın Selva Marsili danışmanlık yapıyor. Bugün Sayın Büyükelçinin iyi Türkçe konuşmasında güzel eşinin katkısı su götürmez. Söyleşiye gerekçe oluşturan bir başka neden Sayın Büyükelçinin Türkiye’yi AB yolunda destekleyen bir ülkenin temsilcisi olarak ülkemizde bulunuyor olmasıdır. Bugüne kadar beş kez yapılan Türkİtalyan forumunda duyarlılıklarımızı bilen biri olarak, Türkiye’nin AB üyesi olabilmesi için ne yapılması gerektiğini, bu bağlamda, öteki AB ülkelerine aktarmıştır. Sayın Marsili, PKK terörü konusundaki kararlı tutumunu da sürdürmektedir. Son olarak bir de, Sayın Büyükelçi, Ankara Üniversitesi Dil ve TarihCoğrafya Fakültesi İtalyan Dili ve Edebiyatı Anabilim Dalı’yla, özellikle öğrencileriyle, geldiği günden beri, yakından ilgilenmektedir. Marsili’nin sorularımıza verdiği yanıtlar şöyle: İtalyaTürkiye arasındaki ilişkileri nasıl değerlendiriyorsunuz? Türkiye ile İtalya arasında var olan stratejik ortaklık, beş İtalyan bakanı ve yedi Türk bakanının katılımı ile geçtiğimiz 12 Kasım günü İzmir'de düzenlenen 1. Türkİtalyan Hükümetler Arası Zirve vesilesi ile Başbakanlar düzeyinde de tescil edildi. Siyasi ilişkilerde tesis edilen mükemmel ilişkiler etkilerini, en başta olağanüstü güçlü ticari münasebetlerde göstermektedir. 2002 ila 2007 yılları arasındaki 5 yıllık dönemde ticaret hacmi 9 milyar dolardan 17 milyar dolara çıkarak ikiye katlanmıştır. Bu sene sonu itibari ile 20 milyarın aşılması öngörülmektedir. Önümüzdeki beş yıllık dönemde hedefimiz, bu hacmin yine ikiye katlanarak 40 milyar dolara ulaşmasıdır. Ekonomik sistemlerimizin sinerjisi ve birbirlerini tamamlayıcı özellik taşıması nedeni ile konulan hedefin gerçekçi olduğu kanaatindeyiz. Türkiye’de faaliyette bulunan İtalyan işletme sayısı yaklaşık olarak 700 olup; enerji, altyapı, savunma sanayi gibi stratejik öneme sahip sektörlerde de İtalya’nın varlığı söz konusudur. İtalya, Ankara’nın üçüncü ticari ortağıdır. Türkiye, İtalyan ürünlerinin Akdeniz'deki en önemli pazarını oluşturmaktadır. Son olarak, 18 Aralık tarihinde toplanan Savunma Sanayi İcra Komitesinin "Göktürk” uydu projesini Finmeccanica grubuna mensup İtalyan Telespazio firması ile yürütme kararı aldığını hatırlatmak isterim. Son derece önem taşıyan bahse konu projenin toplam bedeli yaklaşık olarak 200 milyon Euro'dur. Kültürel bağların daha güçlendirilmesi için de aynı seviyede çaba sarf etmekteyiz. Bu çerçevedeki en önemli gelişme, 12 Kasım tarihinde S nadabag@gmail.com ‘İtalya Türkiye’nin AB’deki avukatıdır’ İtalya Büyükelçisi Marsili: ‘Başbakan Berlusconi'nin de belirttiği üzere İtalya, Türkiye'nin Avrupa'daki avukatıdır. Siyasi kanatların tamamının destek vermesi ile İtalya, Türkiye’nin gerçek yerinin AB’nin içinde olduğuna inanmaktadır.’ Türk ve İtalyan Dışişleri Bakanlarınca imza altına alınan ve İstanbul'da bir Türkİtalyan Üniversitesi’nin kurulmasını öngören anlaşmadır. Bu üniversite Türk öğrencilerine, İtalya’yı dünyada üne kavuşturmuş olan dizayn, sanat, mühendislik gibi sektörlerde eğitim verecektir. Söz konusu Üniversite öte yandan, 300 öğrencisi ile Türkiye’nin köklü eğitim kurumları arasında yer alan İstanbul İtalyan Lisesi’nin doğal bir devamını oluşturacaktır. Türkiye–AB ilişkilerini nasıl değerlendiriyorsunuz? Başbakan Berlusconi'nin de birçok defa belirttiği üzere İtalya, Türkiye'nin Avrupa'daki en önemli avukatıdır. Parlamentoda yer alan belli başlı siyasi kanatların tamamının destek vermesi sebebi ile "devlet politikası" olarak tanımlayabileceğimiz bir yaklaşım çerçevesinde İtalya, Türkiye’nin gerçek yerinin AB’nin içinde olduğuna kesenkes inanmaktadır. Geçtiğimiz 5 kasım tarihinde Roma'da beşincisi düzenlenen Türkİtalyan Diyalog Forumu çerçevesinde de, İtalya'nın Türkiye’nin AB üyeliği için göstermiş olduğu sürekli ve güçlü çaba bir kez daha teyit edildi. Bununla birlikte, üyelik sürecinin 2008 yılında bir yavaşlamaya uğradığı gerçeğini de göz ardı etmemek gerekir. Yavaşlamanın başlıca nedenleri arasında, Türkiye’nin iç meseleleri ve özellikle de, iç siyaset meselelerini ve önyargılarını teknik müzakerelere yansıtan bazı birlik üyesi ülkelerin geniş çaplı stratejik vizyon eksikliği vardır. 19 Aralık günü Brüksel’de düzenlenen katılım konferansı ile iki yeni müzakere oynayacağı başrolden yararlanacaktır. Türkiye’nin bölgesindeki konumunu kıyaslayarak değerlendirir misiniz? Türkiye’nin uluslararası seviyedeki profili, son yıllarda olağanüstü bir gelişme sergilemiştir. Başlatmış olduğu girişimler sayesinde Türkiye'nin stratejik önemi herkesin gözünün önüne serilmiştir: Afganistan ve Pakistan ile olan üçlü toplantılar, Suriyeİsrail arasında arabuluculuk ve son olarak da, geçtiğimiz Ağustos ayında yaşanan vahim RusGürcü krizini müteakiben Kafkas İstikrar Girişimi. Bahse konu girişime, ilgili ülkelerin olumlu yaklaşımları olmaktadır. 20092010 döneminde BMGK’de geçici üye ile görev yapacak olan Ankara, bu hareket alanını yoğunlaştırma adına fırsat bulacaktır. Bölgesel düzeyde sahip başlığı açılmış olup (sermayenin serbest olduğu bu önemli uluslararası profil, dolaşımı ile bilgilendirme ve medya Türkiye'nin AB üyeliğini elzem kılan kuruluşları), açılan toplam başlık sayısı faktörlerden bir tanesidir. Bu bağlamda, 10’a ulaşmıştır. Bunlardan sadece biri AB açısından Rusya'nın Türkiye’ye geçici olarak kapatılmıştır. Çek alternatif olabileceğini zannetmiyorum. Cumhuriyeti’nin dönem İtalya’nın PKK ile ilgili başkanlığının sona ereceği duruşu nedir? Haziran 2009 tarihine kadar İtalya ve tüm AB yeni başlıkların açısından PKK, bir açılabileceğini ümit terör örgütüdür. ediyorum. Öte Geçtiğimiz yandan, Türkiye ile haftalarda AB arasındaki Türkiye’nin gümrük Güney anlaşmasının Doğusunda genişletilmesine meydana gelen Türk tarafınca terör eylemleri onay ile ilgili olarak verilmemesi da İtalya, bu tür üzerine Avrupa barbarca Konseyinin belli olayları kesin sayıdaki başlığı bir dille ve askıya almış derhal kınamış, olması, Türk halkı ile önümüzdeki dayanışmasını aylarda ilan etmiştir. kaydedilebilecek Teröre karşı somut gelişme marjını vermekte olduğu düşürmektedir. Bu mücadelede Avrupa İtalya Büyükelçisi bağlamda yeni bir açılımın ülkelerinin Ankara’ya Marsili gerekliliğine inanıyorum. destek vermesi önemlidir. Dışişleri Bakanı Sayın Kuruluşunun 50. yılında Babacan'ın açıklamış olduğu yeni Ankara Üniversitesi’ndeki İtalyan reformlar planı bu açıdan yerinde Dili ve Edebiyatı bölümü ile ilgili olmuştur. düşünceleriniz? Gelecekte, Türkiye'nin AB'ye tam İtalyan kültürü ile dilinin üye olacağına dair inancımı muhafaza Türkiye'de yaygınlaştırılması ediyorum. Bu sadece bir zaman faaliyetlerimizin tamamlayıcı unsuru meselesidir. Türkiye üye olurken de, olarak gördüğümüz Ankara Üniversitesi güçlü demokratik geleneğinden, yarım İtalyan Dili ve Edebiyatı Bölümü ile asrı aşan NATO üyeliğinden, Akdeniz olan işbirliğimizi yakından ve dikkatle ve Ortadoğu sağlanacak istikrarda takip ediyorum. İtalyanca’nın iş, sanat ve bilim dünyasında giderek geçerli bir lisan haline gelmesi sebebi ile, halen 250 olan öğrenci sayısının daha da artmasını temenni ediyoruz. Öğrencilerin eğitimlerini tamamlayabilmeleri amacı ile İtalya’ya gitmelerini sağlamak adına, Ankara’da bulunan İtalyan Kültür Merkezi ile bir burs sistemi geliştirdik. Öğrenciler ile bir araya gelmek, fikirlerini dinlemek ve sorularına cevap vermek, bana her zaman büyük mutluluk veriyor. Geçtiğimiz Ekim ayında, 7. İtalyan Haftasını İtalyanca Bölümü nezdinde açma fırsatını buldum. Benimle beraber bu etkinliğe katılan eşim Selva da aynı bölüm mezunu. Gördüğünüz gibi, Ankara'da bulunan İtalyanca Bölümü benim açımdan bir aile meselesidir.