24 Kasım 2024 Pazar Türkçe Subscribe Login

Catalog

16 Kuzey Kore’nin uzun menzilli balistik füze denemesinin dünyanın barış ve güvenliği için tehdit oluşturacağını savunan ABD, nükleer silahlara izin vermeyeceğini ve ciddi tedbirler alacağını açıkladı. Başkan Bush, Kuzey Kore’yi uzun menzilli füze denemelerini yasaklayan uluslararası anlaşmalara uymaya çağırdı. Bush, yaptığı açıklamada Kuzey Kore’nin deneme yaptığı takdirde, uluslararası toplumdan daha da fazla soyutlanacağı uyarısında bulundu. Amerikan keşif uçaklarının Kuzey Kore’nin füze denemesi yapmayı planladığı alanı gözetliyor olabileceğinin ve ABD Savunma Bakanlığı’nın temel füze kalkanı sistemini harekete geçirdiğinin öne sürülmesinin ardından Kuzey Kore Ordusu, ABD’yi hava sahasını ihlal etmekle suçladı ve casus uçaklarını düşürecekleri uyarısında bulundu. Ancak uzmanlar, ABD’nin füze kalkanı sisteminin bir füzeyi havada etkisiz hale getirebileceği konusunda şüphe duyduklarını belirtiyor. Güney Kore’nin eski Devlet Başkanı Kim Dae Jung’un Pyong Yang’a yapacağı 4 günlük ziyaretin füze krizi nedeniyle iptal edildiği açıklanırken, bu denemeyi yapması halinde Kuzey’e yapılması planlanan gıda yardımlarının kesilebileceği açıklandı. gerginlik ve Kuzey Kore’nin nükleer programıyla ilgili tartışmaların kritik bir noktaya geldiği belirtilerek, tüm bu sorunların birleşerek büyük bir küresel krize dönüşebileceği uyarısı yapılıyor. Kuzey Kore’ye, büyük olasılıkla, gelecekte ABD hükümetinin karşı karşıya olacağı en önemli krizlerden birisi olarak bakılıyor. Bu aşamada ABD Başkanı Kuzey Kore’yi ya bir nükleer güç olarak kabul etmek zorunda kalacak ya da askerî operasyon gündeme gelecek. Dolayısıyla uzmanların vurguladığı gibi, ABD’nin uygulayacağı politika, durumun bu aşamaya gelmemesini sağlamaya çalışmak olacak. Nitekim Bush’un Kuzey Kore konusunda yeni bir politika benimsemesi bekleniyor. Politika değişikliğinin, danışmanları tarafından Bush’a önerildiği ve önerinin beğenildiği, ancak Kuzey Kore’nin çok taraflı görüşmelere yeniden başlaması koşuluyla bu politikanın izlenebileceği duyuruldu. Bush yönetimi, Mayıs ayı sonunda Kuzey Kore’yle 1953’te imzalanan paktın yerine geçecek yeni bir anlaşma düşünebileceklerini açıkladı. Ancak, Amerika’nın Cenevre’deki BM Silahsızlanma Konferansı’na sunduğu öneride, plütonyum ve C S TRATEJİ Amerikan saldırısına karşı savunabilmek için nükleer silahlara sahip olduğunu belirtti. Bush 29 Ocak 2002’de ulusa seslenişinde Kuzey Kore, İran ve Irak’ı "şer ekseni" olarak tanımlarken, bu ülkelerin dünya için ciddi anlamda bir tehlike oluşturduklarını beyan etmişti. ABD 2002 yılında, Kuzey Kore’yi Batıyla vardığı anlaşmayı ihlal ederek uranyum zenginleştirmekle suçlamıştı. Kuzey Kore, Aralık 2002’de Uluslararası Atom Enerjisi Ajansı (IAEA) müfettişlerini ülkeden çıkarıp, nükleer tesislerde yerleştirmiş oldukları kamera ve diğer denetleyici araçları yerlerinden söktü. O zaman başlayan altılı görüşmeler geçen Eylül’de yapılan 4. turdan sonra, karşılıklı verilen vaatlerin ilk adımı karşı tarafın atmasının beklenmesi sonucu tıkanmış ve çok taraflı görüşmeler Kasım ayında kesintiye uğramıştı. Çin dört kez ev sahipliği yapmış ancak bunlardan hiçbirinden sonuç alınamadı. Kuzey ve Güney Kore ile Amerika, Japonya, Rusya ve Çin arasında yapılan görüşmeler, nükleer silah programından vazgeçmesi karşılığında bu ülkeye ekonomik yardım yapılmasını öngörüyor. Kuzey Kore, Amerika’nın kendisine saldırmayacağı ve bir rejim değişikliği çabasına girişmeyeceği Kuzey Kore’yi yönünde yazılı protesto eden bir garantinin Güney Koreliler.. yanı sıra, ilişkilerin normalleşmesini talep ediyor. Ayrıca Clinton döneminde imzalanan 1994 Çerçeve Anlaşması’nda yer alan enerji yardımını istiyor. Buna karşılık plütonyum işlemeye son vermeyi, 1994 öncesinde üretilen plütonyumu bile uluslararası denetime sokmayı ve karşılıklı atılacak adımlar sonunda nükleer silah programına tamamen son vermeyi öneriyor. Pyongyang, uzun zamandır, Kore Savaşı’nı sona erdiren 1953 tarihli ateşkes anlaşmasının yerini alacak bir barış anlaşması imzalamayı istiyor. Bush Hükümeti kısa vadede dış politikada ağırlığını Ortadoğu’ya kaydırmış durumda ve bunun yanında Kuzey Kore meselesini de ele alamıyor. Kısa vadede Ortadoğu sorunu bir ölçüde çözümlenmeden, uzun vadede ABD’nin dış politika hedefinin Kuzey Kore mi yoksa Çin mi olacağı dikkat çeken bir konudur. Çünkü Amerika, Kuzey Kore’nin bir nükleer silah ihracatçısı olmasından Çin’i sorumlu tutuyor. ABD’li uzmanlar, "eğer Bush taktik değiştirmeye zorlanacaksa, bu Çin’e daha fazla baskı yapmak ve Çin’in ekonomik araçları devreye sokarak Kuzey Kore’nin nükleer programını engellemesini sağlamak olmalıdır" diye düşünüyorlar. Nitekim ABD Dışişleri Bakanı Condoleezza Rice, son gelişmelerin ardından Çin’den, balistik füze denemesi gerçekleştirmemesi için Kuzey Kore yönetimine baskı yapması talebinde bulundu. Çin, Japonya’nın Kuzey Kore’ye tepki olarak bir nükleer güç haline gelmesini veya Amerika’nın füze savunma sistemini daha da hızlandırmasını göze alamaz. Ayrıca Kuzey Kore nükleer krizi, Japonya, Güney Kore ve diğer Asyalı ülkeleri nükleer silah üretmeye sevk edebilir. Bu durumda Çin, çevresinde Rusya, Japonya Güney Kore, Pakistan ve Hindistan gibi altı nükleer gücün ortasında kalacaktır. KUZEY KORE’NİN NÜKLEER HATTI Kuzey Kore yetkilileri, Başkan Bush görevde olduğu sürece Kuzey Kore’nin nükleer programı konusunda herhangi bir anlaşmaya varmanın olanaklı olmadığını savunuyor. Kuzey Kore’nin bu denemeyi gerçekleştirmesi durumunda başta kendisi olmak üzere tüm ülkeler için kötü sonuçlar doğuracağı biliniyor. Böyle bir denemenin Japonya’da militarizmi güçlendireceği, Çin ve Güney Kore’yi ise Pyongyang yönetiminden uzaklaştıracağı öne sürülüyor. Peki Kuzey Kore, bütün eleştiri, uyarı ve tehditlere rağmen uzun menzilli füze denemesinde niçin ısrar ediyor? Pyongyang yönetiminin bu çıkmaza son vermek için füze denemesi tehdidini koz olarak kullanabileceği ileri sürülüyor. Christian Science Monitor’a göre, Kuzey Kore Hükümeti bazı ekonomik tavizler koparmaya çalışıyor. Açıklama bir blöf olabileceği gibi asıl tehlike, Kuzey Kore’nin nükleer silah sahibi olması değil, sahip olduğu nükleer teknolojiyi başkalarına satmasıdır. Bush yönetimi, Kuzey Kore’ye yönelik saldırgan bir politika izlemekle suçlanıyor ve eğer Kuzey Kore, önümüzdeki günlerde bir füze denemesi yaparsa, yaşanacak krizin tek sorumlusu olmayacağı savunuluyor. Pyongyang, sürekli uygun bir bedel karşılığında füze programına son vereceğini söyleyip durdu. Uzmanların da belirttiği gibi, Kuzey Kore’nin nükleer silahlanmasının temel amacı Amerika’yı bir anlaşmaya zorlamak ve Washington’la doğrudan pazarlık yapmaktı. Kuzey Kore’nin amacı, kritik vaziyette füze denemesi meselesini ortaya atarak ABD’yi ikili görüşme masasına oturtmak ve pazarlıklarında kozlarını kuvvetlendirmek. Nitekim şimdiye dek ikili görüşmelere pek yanaşmayan ABD’nin, Eylül ayında Kuzey Kore ile ikili görüşme gerçekleştireceği 23 Haziran’da açıklandı. Kuzey Kore’nin yeni bir füze denemesi yapacağını açıklaması, yeni krizi gündeme getirdi. Çin bölgesinde yeni bir nükleer kriz istemiyor. Ortadoğu’ya konsantre olan ABD, doğrudan görüşmeyi kabul etti. Japonya ve Avustralya ABD’ye destek veriyor. zenginleştirilmiş uranyum üretiminin yasadışı kabul edilmesi isteniyor. Amerika Temsilcisi Stephen Rademaker, nükleer silah programlarıyla ilgili olarak İran ve Kuzey Kore ile yaşanan gerginliğin yasağı gerekli kıldığını savunuyor. Kuzey Kore Hükümeti, 10 Şubat 2005’te, nükleer silahlara sahip olduğunu ilk kez resmen kabul etti. Kuzey Kore Dışişleri Bakanlığı’nın yaptığı açıklamada, Kuzey Kore’nin kendini muhtemel bir ABD’NİN YENİ POLİTİKASI Mayıs ayının sonunda açıklanan Uluslararası Stratejik Çalışmalar Enstitüsü’nün küresel güvenlik tehditlerini değerlendirdiği yıllık raporunda, Irak ve Afganistan’daki savaş, Batı’yla İran arasında artan
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear