26 Aralık 2024 Perşembe Türkçe Subscribe Login

Catalog

20 C S TRATEJİ it d h a e t l d e n s su e r u ü t l K ru ğ o d Doç. Dr. İhsan BAL İstihbaratın değişen seyri rına yönelik olarak, ekonomik, askeri, stratejik, kriminal istihbarat şeklinde ifade edilebilir. İstihbarat bilgi hâkimiyeti, bilmek ve bilgiye dayalı kararlar vermek veya önlemler almak şeklinde de ifade edilebilir. Küresel dönem ve istihbarat Güvenlik ve istihbarat anlayışının dünyadaki ekonomik, siyasal, sosyal alandaki değişimlere paralel olarak değişmesi beklenir. Özellikle güvenlik alanındaki istihbarat çalışmaları, suç ve stratejik güvenlik alanlarındaki değişimlerin sonucuna bağlı, zorunlu gelişimler göstermektedir. Son 15 yılda Dünyadaki hızlı değişimin motoru kabul edilen küreselleşme ve aktörleri birçok alanda fikirsel ve buna bağlı kurumsal değişimlere yol açmaktadır. Küreselleşmeyle birlikte en çok sözü edilen 11 Eylül olayları, küresel güvenlik ve küresel terörizm kavramları istihbaratın işleyişine ve yerine getiriliş biçimine de yön vermektedir. Küresel dönem; ekonominin ulusötesi aktörlerinin öneminin artması, insanların sınırları daha hızla ve sıklıkla aşması, fikirlerin dünyanın ekseninde yeni teknolojinin olanaklarına paralel olarak şaşırtıcı bir hızla seyahat etmesi olarak karşımıza çıkmaktadır. Ayrıca küreselleşme ulusal sınırları farklı bir anlamlandırmaya tabii tutmaktadır. Bu çerçevede küreselleşme, dünyadaki güvenlik kavramlarını da değiştirmektedir. Devletlerin ve toplumların güvenliği, bireyler ve gruplar tarafından daha büyük ölçekte ve sıklıkla tehdit edilebilir, tehlikeye sokulabilir hale gelmiştir. Dolayısıyla küresel dönemde eskiye göre, daha güçlü ve yaratıcı olan birey ve küçük gruplar, büyük tehditler oluşturabilme yeteneğine sahip olmuşlardır. Bunun en belirgin örneğini de hiç şüphesiz 11 Eylül saldırıları oluşturmaktadır. 19 kişiden oluşan organize küçük bir grubun, dünyanın en güçlü ülkesinin tüm güvenlik sistemlerini aşarak, en önemli ticaret ve savunma merkezine saldırmayı başarması ve İkiz Kuleler’de bulunan üç bine yakın kişiyi öldürmesi, yeni nitelikte bir güvenlik tehdidini açık bir şekilde ortaya koymuştur. Kavramların değişimi Küresel çağda güvenlik, hedefleri, yetenekleri, varlıkları ve tehdit boyutları bakımından büyük değişimlere uğramaktadır. Yeni dönemde "güvenlik tehdidinin" görünür bir cephesi, sınırları ve orduları yoktur; yine karşımızda haritada sınırları tanımlanmış ülkeler de yoktur. Küresel dönemin ürettiği bu tehdit/suç gruplarının ortak noktası, dünyanın dört bir yanına yayılmış, birbirleriyle çıkar veya ortak düşman manifestosunda örtüşmeleridir. Bu yeni gurupların yarattığı tehdit ve tehlike, yeni bir güvenlik stratejisini ve istihbarat anlayışını zorunlu hale getirmektedir. Küresel dönemden önceki istihbarat mantığının temelinde, düşmanların güçlerini, yeteneklerini ölçme, bitirme ve keşfetme yatıyordu. Böylece, istihbarat çalışmaları sonucunda devletlerin geleceğe yönelik stratejik planları oluşur ve hükümetlerin karar verme başarıları, istihbaratın doğruluğuyla orantılı olarak artardı. Soğuk Savaş dönemi güvenlik Küresel çağda önlemleri ve istihbagüvenlik; hedefleri, ratı, askeri yetenekleri ve tehdit güçlerin ve boyutları bakımından ülke yeteneklerinin büyük değişimlere olası saldıuğradı. Yeni dönemde rılar ve tehditler karşıtehdidin görünür sında en vecephesi, sınırları ve rimli bir şeorduları bulunmuyor. kilde kullanılması ve Düşman tanımı ve bu doğrultehdit algılamalarındaki tuda ulusal hızlı değişim, güvenlik istihbaratının güvenliğin aktörlerini, yapılması olanaklarını, şeklinde ceniteliğini, istihbaratını reyan etmekteydi. da önemli ölçüde Ancak, gesorguluyor rek düşman ve değişime zorluyor. tanımlarındaki değişim ve gerekse dünyadaki güvenlik ve tehdit algılamalarındaki hızlı değişimi, güvenliğin aktörlerini, güvenlik sağlama olanaklarını, niteliğini ve istihbaratını da önemli ölçüde sorgulamakta ve değişime zorlamaktadır. Ulusal güvenliğin sağlanmasında istihbaratın yeri ve önemi kuşkusuzdur. Her ülkenin güvenliğinde en önemli kurumlar arasında istihbarat örgütleri gelmektedir. Bununla birlikte, istihbaratın çalışma şekli ve istihbarat örgütlerinin kontrol edilmesi gibi konular da sıklıkla gündeme gelmektedir. Bu bağlamda, 11 Eylül saldırıları dünyanın en ünlü istihbarat örgütlerinden CIA ve FBI’ın sorgulanmasına yol açmış ve hatta daha geniş kapsamda yeni dünya düzeni içerisinde istihbaratın rolü tartışılmıştır: Küresel teröristlerin bu ölçekteki saldırılarının gözden kaçırılmasının olanaksız olduğu, dolayısıyla güçlü istihbarat örgütlerinin, küresel gizli ve derin devleti oluşturma yolunda bu saldırıları ya gerçekleştirdiği veya bilinçli bir şekilde göz yumduğu dahi ile 1 Eylül terör olaylarının tetiklediği yeni güvenlik tartışmaları hiç kuşkusuz istihbarat örgütlerinin de derinden sorgulanmasına neden oldu. Hatta tartışmanın odağında dünya genelinde üne sahip olan CIA gibi büyük örgütlerinde olması konuyu daha da dikkat çekici hale getirmektedir. 11 Eylül saldırıları, görünenin ötesinde bir tartışma başlattı ve saldırıları önlemekle görevli istihbarat örgütlerini hedef tahtasına yerleştirdi. İstihbarat; kısaca, eldeki verilerin en iyi şekilde kullanılması ve bilginin gücü olarak tanımlanabilir. Bu açıdan, istihbarat hem içinde bulunulan zamandaki hem de geleceğe yönelik çıkarımları içerir. İstihbaratı çok farklı şekillerde tanımlamak olasıdır. Amaçla 1 Bilgi toplama süreçlerinde köklü değişikliklere yol açan 11 Eylül saldırısı...
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear