14 Kasım 2024 Perşembe Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
C İmtiyaz Sahibi: CUMHURİYET VAKFI adına ORHAN ERİNÇ Yayın Kurulu: Orhan Erinç (Başkan), İbrahim Yıl Ankara Temsilcisi: Utku Çakırözer Ahmet RaGenel Yayın Yönetmeni: İBRAHİM YILDIZ l Yazıiş l İstihbarat: Cengiz Yıldırım dız (Başkan Yardımcısı), Cüneyt Arcayürek, Ali Sir sim Sok. No: 14 Çankaya 06550 Ankara Tel: leri Müdürleri: Murat Ataş l Ayşe Yıldırım Başlangıç l Ekonomi: Hasan Eriş (0312) 4423050 Faks: (0312) 4423010 l İzmir l Dış Haberler: Özgür Ulusoy men, Hikmet Çetinkaya, Şükran Soner, Emre Kon Temsilcisi: Serdar Kızık, H. Ziya Blv. 1352 S. l Aykut Küçükkaya (Yazıişleri Müdür Yrd.Sorumlu l Kültür: Celâl Üster gar, Orhan Bursalı, Mustafa Balbay, Hakan Kara. 2/3 Tel: (0232) 4411220, Faks: (0232) 4418745 Müdür) l Haber Merkezi Müdürü: Hakan Kara l Spor: Arif Kızılyalın Yayımlayan ve Yönetim Yeri: Yeni Gün Haber Ajansı Basın ve Yayıncılık A.Ş, Prof. Nurettin Mazhar Öktel Sk. No: 2. 34381 Şişli/İstanbul Tel: (0212) 343 72 74 (20 hat) Faks: (0212) 343 72 64 23 ŞUBAT 2014 eposta@cumhuriyet.com.tr Yaygın süreli yayın Baskı: DPC Doğan Medya Tesisleri Hoşdere Yolu 34850 Esenyurt İstanbul Dağıtım: YAYSAT Doğan Medya Tesisleri Hoşdere 34850 Esenyurt İstanbul l Mali İşler: Bülent Yener l Satış: Tunca Çinkaya l Cumhuriyet Reklam: Genel Müdür: Özlem Ayden lGenel Müdür Yardımcısı: Nazende Körükçü Tel: (0212) 251 98 74 75 /251 98 81 82 Faks: (0212) 251 98 68 Rezervasyon: (0212) 343 72 74 Faks: 212 343 72 53 l Cumhuriyet’te yer alan haber, yazı ve fotoğrafların yeniden yayım hakkı saklı tutulmuştur. İzin alınmadan ve kaynak göstermeksizin yayımlamak Basın Kanunu gereğince hukuki ve cezai yaptırıma tabidir. İmsak: 5.15 Güneş: 6.41 Öğle: 12.25 İkindi: 15.23 Akşam: 17.56 Yatsı: 19.15 HALET ÇAMBEL ANILDI Bu ülkeye ışık tutan ‘Mars’a yolculuk haram’ fetvasına proje merkezi ‘geri alın’ çağrısı yaptı aydınlardandı Hollanda’dan ayetli yanıt Dış Haberler Servisi Birleşik Arap Emirlikleri İslam İşleri ve Aydınlanma Genel İdaresi’nin Mars’a yapılacak yolculuğun haram olduğu yolundaki fetvasına Mars’ta insan toplulukları kurma amacı taşıyan Mars One Projesi’nin Hollanda merkezinden yanıt geldi. Merkezden yapılan açıklamada, Mars’a gitmenin her ulus ya da dinden insan için onur olduğu vurgulanarak “lütfen fetvanızı geri alın” denildi. Projenin dini ya da siyasi çıkar gözetmediğinin de belirtildiği açıklamada, Kuran’ın 30. ayet 22. suresinde yer alan “Göklerin ve yerin yaratılması, dillerinizin ve renklerinizin farklı olması da O’nun delillerindendir. Şüphesiz bunda bilenler için elbette ibretler vardır” bölümüne yer verildi. Açıklamada, büyük İslam gezgini İbni Battuta’nın yaşamından örnekler de hatırlatılarak Mars’a yerleşecek olan ilk kişilerin Battuta’nın yolundan yürümüş olacakları belirtildi. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Bilim insanı Halet Çambel, dün, Ankara temsilciliğimizde yer alan Cumhuriyet Kültür Merkezi’nde düzenlenen toplantıyla anıldı. Toplantıya katılan eski Osmaniye Valisi İsa Küçük, Halet Çambel’in Türkiye için önemine değinerek Cumhuriyetin ilk kuşağının önde gelen aydınlarından biri olan Çambel’in ülkeye kazandırdığı ilke ve çalışmalardan söz etti. Belgeselci Hasan Özgen de Halet Çambel ve eşi Nail Çakırhan’ın kişilik olarak bu ülkeye ışık saçtıklarını dile getirdi ve onlara ilişkin duygularını anlattı. Cumhuriyet okurlarının düzenlediği toplantıda, İsa Küçük “Halet Abla Destanı” adlı kitabından seçkiler okurken Hasan Özgen’in “Toroslarda Bir Efsane” adlı belgeseli de izlendi. Geleceğin çizerleri sertifikalarını aldı Türkiye Gazeteciler Cemiyeti’nin (TGC) düzenlediği “Haydi Karikatür Çizelim” başlıklı karikatür atölyesi, sertifika töreniyle sonra erdi. 7 Aralık’ta başlayan ve 3 ay süren atölyenin koordinatörlüğünü TGC Yönetim Kurulu üyesi ve karikatürist Kamil Masaracı üstlendi. Karikatürün ustaları Ercan Akyol, Latif Demirci, Musa Kart ve Semih Poroy, atölye çalışması kapsamında karikatürün inceliklerini, çizim tekniklerini gençlere öğretti. Çemberlitaş’ta bulunan TGC Basın Müzesi’nde düzenlenen törende konuşan Masaracı, “Geleceğin ünlü karikatüristleri, hepinizi selamlıyorum. Çizginiz de, keyfiniz de bol olsun” diyerek gençlerin çizmeye devam etmelerini istedi. Karikatürist Musa Kart ise “Hayatın her alanına mizah duygusuyla bakmayı becerebilirsek bu çalışmalardan ciddi yarar sağlamış olacağız. Ne yaparsanız yapın mizahla beraber olmayı sürdürün” dedi. Milano beyazı Milano Moda Haftası tüm hızıyla sürüyor. İtalyan moda devi Versace de 201415 Sonbahar Kış kreasyonlarını tanıttı. Önceliği beyaz renkle belirleyen Versace bordo ve siyahı da seçti. (Fotoğraf: AP) Ünlü sunucu ölü bulundu Televizyon sunucusu jüri üyesi Charlotte Dawson evinde ölü bulundu. Yeni Zelanda doğumlu Dawson’ın Sidney’in Woolloomooloo bölgesindeki evinde öldüğü belirtildi. 47 yaşındaki Dawson’ın ölümü arasında ünlü aktör yönetmen Russel Crowe’un da bulunduğu arkadaşlarını yasa boğdu. Bir Çift Spor Ayakkabı Bugünkü yazıma öncelikle kocaman bir teşekkürle başlamak istiyorum. 18 Şubat 2014 tarihli “Anacığım Bu Porno!” yazıma benimle birlikte olduklarını ifade eden öyle çok kişiden email aldım ki, doğrusu şaşırdım. Yeniden teşekkür ederim. Bu arada pek çok küfür emailli de aldım. Küfürleri burada yazamam, gazete kapatılır. Onlara da teşekkür ederim. Herkes bir gün doğru yolu bulabilir. Şimdi yazıma başlayabilirim... Bir ülkede bir küçük oğlan çocuğu yaşarmış, oğlan çocuğunun tek rüyası bir spor ayakkabıymış; çünkü bu spor ayakkabısı onu pek bir golcü yapacakmış... Ama bu ayakkabının fiyatı çok pahalıymış. Mahallede çocuklar, spor ayakkabısı olmadığı için onu oyuna almazlarmış. Küçük oğlan çocuğunun babası işsizmiş, bütün gününü kahvede geçirirmiş, annesi temizliğe gidermiş ve onun kazandığı para oğlan çocuğuyla birlikte yedi kardeşin anca karnını doyurmaya yetermiş. Bir gün küçük oğlan çocuğunun futbol oynayan arkadaşlarını mahzun mahzun izlerken gören annesi karar vermiş, kefenlik olarak tuttuğu tek altın dişini çektirip ona istediği ayakkabıyı almış. Bu oğlan çocuğu Türk müymüş, Kürt müymüş önemli mi?.. O sadece diğer çocuklarla birlikte futbol oynamak istiyor, bir çift iyi ayakkabısı olsun istiyor... Bu ülkede bir kız çocuğu yaşarmış, annesi doğum üstüne doğum yapınca kız çocuğuna “Artık okul önlüğünü çıkar, çocuklara sen bakacaksın” denmiş. Ardından gelen bütün çocuklara bakmış ve henüz on yaşında yaşlanıvermiş. Kurabildiği tek hayal, iyi bir gençle evlenip kendi çocuklarına bakabilmekmiş. Bu kız çocuğu Türk müymüş, Kürt müymüş önemli mi?.. Sabah sabah sizlere Kemalettin Tuğcu edebiyatı yapmışım gibi geliyor, haklısınız... Ancak bu oğlan çocuklarının, bu kız çocuklarının sayısı sanılandan daha fazla ve ne yazık ki, hepimizi kuşatan tuhaf ve bence fevkalade tehlikeli gündemin, bu çocuklar hiç umurunda değil. Ve ben müthiş bir hayal kırıklığı içinde, BDP’nin ilk yola düştüğün günlerde neler kurmuştum; onları düşünüyorum. Yapabilirlerdi, spor ayakkabısı olmadığı için top oynayan arkadaşlarına mahzun mahzun bakan küçük oğlan çocuğu için, henüz on yaşındayken hayallerine kıyılan küçük kız çocuğu için, sosyalist bir söylemi bir zamanlar Türkiye İşçi Partisi’nin yaptığı gibi Meclis’e taşıyabilirlerdi. Bu ülkede yaşayan mazlumların partisi olabilirlerdi. Kadınların partisi olabilirlerdi. İşçilerin partisi olabilirlerdi. Tarımı çökertilmeye çalışılan bu tarım ülkesinde topraksız köylünün partisi olabilirlerdi. Madenleri yabancı şirketlere peşkeş çeken kanunların karşısında durup, en kahramanca savaşabilirlerdi. Dipsiz bir kuyuda cebelleşen işsizlerin partisi olabilirlerdi. Binlerce üniversitelinin partisi olabilirlerdi. Benim, sizin, hepimizin partisi olabilirlerdi... Böyle bir partiye hepimizin ekmek ve su kadar ihtiyacı vardı. Bütün bunlar için hem Kürt milliyetçileriyle, hem Türk milliyetçileriyle savaşmak gerekirdi. Elbette bu, dağda savaşmaktan daha zor bir şey; yüzlerce yıllık önyargıları kırmak zor iştir...Ama onlar bu zor işi başarabilirlerdi. Ve hayal bile edilemeyecek bir desteği arkalarına alabilirlerdi. Batının, doğunun, kuzeyin, güneyin partisi olabilirlerdi. Ne yazık ki, olmadı... Meclis’e girdiği için çok sevindiğimiz kadınlar bile çok erkekçe bir söylemin peşine takıldılar. Ve işte geldiğimiz nokta... Bu ülke bir müthiş fırsatı daha kaçırdı. Ama çıkmayan candan umut kesilmezmiş; galiba bizim Türk, Kürt, Laz, Çerkez hepimizin yıllardır süren ve dönüp kendimizi vuran, şu çok erkekçe söylemi ve davranış biçimlerini değiştirmemiz gerektiği. Evet... Analar, bacılar, gelinler... Yola çıkmalısınız; siz küçük kızlarınızın mahzun yüzünü bilirsiniz, ayakkabısız oğlan çocuklarının çektiği utancı da... Umut sizde! Not: Bu yazıyı 13/12/2009 günü yazmışım. Hiçbir olgunun değişmemiş olması bana her zamankinden daha çok acı veriyor.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear