Catalog

19 EYLÜL 2013 PERŞEMBE CUMHURİYET kultur@cumhuriyet.com.tr SAYFA KÜLTÜR 17 ATATÜRK ANITLARIYLA ÜNLENMİŞTİ Antalya’nın ünlü Kaleiçi sit yerleşmesi Muratpaşa Belediyesi’ne bağlı... Antalya’nın Muratpaşa Belediyesi için ‘sosyal demokrat kent kültürü’ tanımlanıyor. yana belediyecilik Yerel seçimler yaklaşırken CHP’nin “Parti Okulu” kapsamında aday adaylarına yönelik başlattığı eğitim çalışmalarının bir konusu da “kentsel dönüşüm”. Hükümetin özel yasayla desteklediği bu gündemin “toplumcu bakış”la değerlendirilmesi eğitimin temel amacını oluşturuyor… Çünkü artık herkesin bildiği gibi, hem yasada hem de uygulamada “önce”lik “insan”da değil; “rant”... Kentlilerin yaşadıkları semtlerde kalarak sağlıklı çevrelere kavuşmaları hedeflenmiyor; yüksek emlak geliri sağlayacak arazilerde yeni müşterilere “konut ve yapı pazarı”nın oluşturulması başlıca “niyet”i oluşturuyor. Bu anlayışın kentsel öncelikleri ise özetle şöyle: 1 “Çarşı ve pazar”ların korunup geliştirilmesi yerine “AVM ve süpermarket”lerin çoğaltılması; 2 “Mahalle kültürü” ve dokularının sürdürülmesi yerine “site”lerin yaygınlaştırılması; 3 Sokak düzeni içinde “komşuluk”ları güçlendiren bir yapılaşmanın tasarlanması yerine “birbirlerinin aynısı yüksek bloklar”ın planlanması. İşte, hem “tarihsel kent kültürümüz”ü tümüyle yadsıyan; hem de özünde “hemşeri”lik geleneğimiz bulunan insancıl değerlerimizin yerini “tüketici”lik ve “sömürgeci”liğin almasını özendiren bu süreci durdurmak, sosyal demokrat belediyeciliğin de “öncelikli görev”leri arasında... Sözde “modern!” kentleşme adına hemen “tüm geleneksel değerlerimizi ortadan kaldırmaya niyetlenen bir anlayış”ın, nasıl oluyor da kendisini “muhafaza”kâr saydığını sorgulamaksa toplumbilimcilerin konusu... Peki, yerel yöneticilerin bu anlamda “fark”ını gösterecek köklü anlayış değişikliğini kanıtlamanın önkoşulu nedir? Yanıt, elbette ki adayların verecekleri “söz”lerden başlıyor... Günümüzde hangi siyasi eğilimde olursa olsun bir seçmenin, örneğin AVM’leri destekleyen bir adaTartışmalı AVM’lere toplumsal tepki giderek yükseliyor. Halktan Hüseyin Gezer yaşamını yitirdi Eski kent merkezindeki Balbey semti sakinleri de kültürel etkinliklere kavuşmak istiyorlar. ya artık “kuşku”yla bakacağı açık değil midir? Bu nedenle seçim sözleri arasında “esnafı yeniden güçlendireceğiz; AVM yerine çarşılarımızı geliştireceğiz” diyebilen CHP’li bir aday, sadece partisinin halkçı siyasetine değil, halkın beklentisine de uygun bir duruş sergilemiş olacaktır. Muratpaşa örneği İşte bu duruşun seçim söylemlerine de şimdiden açıkça yansıyıp yansımadığını merak ederken Antalya merkezindeki Muratpaşa Belediye Başkanlığı için aday adayı olan Ömer Melli’nin tanıtım broşürlerini görünce yüreğimize su serpildi... Antalya’nın Kaleiçi, Kalekapısı, Balbey, Haşimiççan, Kırcami gibi tarihsel semtlerini içeren Muratpaşa’yı yönetme ilkelerine ait; aynı siyaseti paylaşan tüm adaylara da örnek oluşturabilecek broşürlerde kentsel dönüşüm için bakın ne söyleniyor: “Kentlerimizi bekleyen en önemli sorun ve tehlike, hükümetin çıkardığı riskli alanlar ve kentsel dönüşüm yasalarının uygulanmaları olacaktır.” Makine mühendisi Melli, kentini bu “tehlike”den korumak için sosyal demokrat belediyeciliğin önkoşulu olarak emlak pa zarına hizmet eden kentsel dönüşüm yerine ‘insan’ı esas alan “kentsel sağlıklaştırma”yı hedefleyeceklerini vurguluyor. Bu nedenle kültürel mirası korumanın yanı sıra AVM işgaline son vererek çarşıpazar zenginliğimizi destekleyeceklerini vurguluyor. Melli’nin belediye yönetimine tüm ilgililerin katılımını sağlamak için “mahalle ve sokak temsilcileri”nden söz etmesi de şehircilikte toplumsal demokrasinin güçlendirilmesi için önemli bir duyarlılık göstergesi. Bu gibi cesur ve gerçekçi açıklamalar, AVM’lere sevdalı, mahalle geleneğimizi sitelerle yok eden, blok türü yapılaşmayla sokak zenginliğimizi unutturan sözde “muhafazakâr”larla çağdaş toplumculuğun insani ölçütlerini savunanlar arasındaki “fark”ları da göstermiş oluyor. Bakalım, Muratpaşa örneğinin tüm kentlerimizde yaygınlaştığını görebilecek miyiz? CHP Parti Okulu’nun böylesine heyecan verici görüşlerin egemenliğini tüm yurtta sağlaması dileğiyle... 20. Altın Koza Film Festivali’nin Ulusal Jüri Başkanı Beki Probst: ‘Serüven ASLI SELÇUK ADANA 20. Uluslararası Altın Koza Film Festivali Ulusal Uzun Metraj Yarışması’nın jüri başkanlığını 1988’den beri Berlin Film Festivali’nin European Film Market (Avrupa Film Pazarı) bölümünün yöneticisi Beki Probst yapıyor. İstanbul doğumlu Probst 1960’da İsviçre’ye yerleşti. 1981’den 1988’e dek Berlin Film Festivali’nin Türkiye ve Yunanistan temsilcisi oldu. Avrupa Film Pazarı onun yönetiminde güçlü, büyük bir film pazarına dönüştü. Toronto, San Sebastian, Kudüs gibi çok sayıda festivalde jüri üyeliği yapan Probst’la, Türk sineması, yarışma filmleri, Altın Koza Türk izleyicisi üstüne bir söyleşi yaptık. İstanbul doğumlu olmanıza karşın 60’lardan beri İsviçre’de yaşıyorsunuz. Avrupa’dan bakıldığı zaman Türk sinemasını nasıl değerlendiriyorsunuz? Avrupa’dan Türk sinemasına bakıldığında her zaman egzotik bir havası var. Türk sinemasını İran sineması ile karşılaştırırsak çok başarılı oldukları yıllar var. Türk sineması son yıllarda Cannes’da, Berlin’de ödüller aldı, bu çok beklenilen bir durumdu. Berlin’e gelen yapım şirketleri Amerikan filmlerinden başka neler var diye bakıyorlar. Türk filmlerine büyük ilgi var. İnsanlar Türkiye’den bir şey çıksın diye bekliyorlar. Bu şarap gibidir, bazı yıllar rekolte iyi olur, bazı yıllarda olmaz. Unutmamak lazım ki öyle bir devirde yaşıyoruz ki sinema seyircisi çok değişti. Benim gençliğimdeki gibi değil. Her cumartesi dört seansına bilet alıp Beyoğlu’nda sinemaya giderdik. Halbuki bugün medyadaki tüm değişiklikler, insanlara sunulan çeşitli seçimler sonucu bir filmin tutması, başarılı olması çok zor. Altın Koza’daki yarışma filmlerini hangi bakış açısıyla değerlendireceksiniz? sokaktadır’ Benim kriterlerim yoktur, içgüdülerimin sesini dinlerim. Beni jüri başkanı yapmaları büyük bir şeref. Görevim ne gerektiriyorsa onu yapacağım. Her insan filme sübjektif bir şekilde bakar, film sizde iz bırakıyor mu yoksa bırakmıyor mu diye düşünürsünüz. Altın Koza festivali ve etkinlikleri sizin için ne anlam taşıyor? Henüz 24 saattir Adana’dayım, anladığım kadarıyla bu festival Adana için çok önemli bir etkinlik. Büyükşehir Belediyesi yapıyormuş, herkes filmleri ücretsiz izleyebiliyor. Muazzam bir organizasyon bu. Adanalılar Türk sinemasının dışında dünya sinemasını da izliyorlar. Halka bu hizmeti sunmak çok önemli. Gençleri yönlendirme açısından da çok önemli. Türk ve özellikle Adana izleyisine vermek istediğiniz bir ileti var mı? Bol bol sinemaya gidin. Filmleri bilgisayarda, internette, cep telefonunda, tablette izlemeyin. Fransızların çok güzel bir sloganı vardır: Serüven sokağın başındadır. Bence her film insana yeni bir dünya açar, yaşamla ilgili yeni bir şey öğretir. İstanbul doğumlu Probst, sinemaseverlere bol bol sinemaya gitmelerini öneriyor ve ‘Filmleri bilgisayarda, internette, cep telefonunda, tablette izlemeyin. Fransızların çok güzel bir sloganı vardır: Serüven sokağın başındadır’ diyor. Kültür Servisi Türk heykel sanatının en önemli isimlerinden Prof. Hüseyin Gezer, 27 Ağustos’ta yaşamını yitirmesine karşın, sanatçının ölümü sanat dünyası, dostları ve öğrencileri tarafından yeni öğrenildi. Bazı çevreler, Gezer’in ailesinin üniversite camiasına duyduğu kırgınlıktan ötürü ölüm haberinin verilmemiş olabileceğini belirttiler. Karacaahmet Mezarlığı’ndaki aile kabristanında toprağa verildiği öğrenilen Hüseyin Gezer 93 yaşındaydı. Ünlü heykeltıraş 2000’lerin ortalarına doğru u Ünlü Alzheimer hastalığına yakalanmış ve son yıllarını özel heykeltıraş bir klinikte geçirmişti. Gezer 27 Özellikle Atatürk anıtlaAğustos’ta rı ve büstleriyle tanınan sanatçının öğrencileri, büyük yaşama veda bir üzüntü içinde olduklarıetmesine nı belirtti. Hüseyin Gezer 1920’de karşın, ölümü Mersin’in Mut ilçesinin Kı yeni öğrenildi. ravga köyünde doğdu. İlkokulu Mut’ta, ortaokulu Silifke’de okuduktan sonra, Balıkesir Necatibey Öğretmen Okulu’nu bitirdi (1940). 1 yıl öğretmenlik yaptıktan sonra, askerlik hizmetini tamamladı. Dönemin Milli Eğitim Bakanı Hasan Âli Yücel’in emriyle, mecburi hizmeti ertelenerek Güzel Sanatlar Akademisi Helkel Bölümü’ne girmesi sağlandı (1944). Belling’in öğrencisi oldu ve 1948’de okulu bitirdi. Burslu olarak Paris’e gitti ve burada Julian Akademisi’nde Prof. Gimond’un atölyesinde çalıştı. Yurda dönünce, Güzel Sanatlar Akademisi Heykel Bölümü’ne asistan olarak girdi (1950). Modlaj öğretmenliği, atölye öğretmenliği, müdür yardımcılığı, müdürlük (daha sonra başkanlık), ayrıca 196976 yılları arasında Resim ve Heykel Müzesi müdürlüğü yaptı. Hüseyin Gezer, pek çok önemli heykele imza attı. Başlıca yapıtları arasında Türbanlı Kadın, Çıplak Kadın, Yatan Kadın, Çocuk ve Ana, Efe’nin Aşkı, Köprülü Mehmet Paşa büstü, Atlılar, Akhisar, Antalya, Polatlı Atatürk anıtları, Mut Karacaoğlan heykeli, 50. Yıl Atatürk büstleri sayılabilir. T.C. MANİSA 3. İCRA DAİRESİ TAŞINMAZIN AÇIK ARTIRMA İLANI 2012/2858 ESAS Satılmasına karar verilen taşınmazın cinsi, niteliği, kıymeti, adedi, önemli özellikleri: 1 NO’LU TAŞINMAZIN Özellikleri : Manisa İl, Merkez İlçe, 2669 Ada No, 22 Parsel No, Adakale Mahalle/Mevkii, B Blok 2. Kat 6 Bağımsız Bölüm. Daire 3 Oda 1 Salon, Mutfak, WC, Hol ve Banyodan İbarettir. 1 odası karanlıktır. Dairenin ön ve arka cepheye bakan 2 adet balkonu vardır. Tavan ve duvarlar saten alçı üzeri plastik boyalıdır. Daire Soba ile ısıtılmaktadır. Kalorifer hattı mevcut olup, petekler ve kombi takılı değildir. Tüm iç kapılar ahşap kapıdır. Pencereler PVC doğrama ve ısı camlı, dairede hol, odalar ve salon yer döşemeleri laminant parkedir. Banyo, Mutfak , WC ve Balkon yer döşemeleri seramik ile kaplıdır. Su ısıtması elektrikli şofben ile yapılmaktadır. Mutfak hazır mutfak, tezgahı granit kaplıdır. Şehir merkesine yürüme mesafesindedir. Yaklaşık kullanım alanı 100 m2’dir. Adresi: Adakale Mah. 2206 Sk. No: 8 Kat: 2 D: 6 Merkez/MANİSA Yüzölçümü : 100 m2 Arsa Payı : 10/180 İmar Durumu : Var, Kat sayısı 0, İnşaat tarzı Bitişik Nizam 3 Kata İmarlı Mesken Kıymeti : 95.000,00 TL KDV Oranı : %1 Kaydındaki Şerhler : 1. Satış Günü : 28/10/2013 günü 11.00 11.10 arası 2. Satış Günü : 25/11/2013 günü 14.00 14.10 arası Satış Yeri : MANİSA ADLİYESİ 3. İCRA MÜDÜRLÜĞÜ Z/57 SATIŞ ODASI Satış Şartları: 1 İhale açık artırma suretiyle yapılacaktır. Birinci artırmanın yirmi gün öncesinden, artırma tarihinden önceki gün sonuna kadar esatis.uyap.gov.tr adresinden elektronik ortamda teklif verilebilecektir. Bu artırmada tahmin edilen değerin %50’sini ve rüçhanlı alacaklılar varsa alacakları toplamını ve satış giderlerini gidermek şartı ile ihale olunur. Birinci artırmada istekli bulunmadığı takdirde elektronik ortamda birinci artırmadan sonraki beşinci günden, ikinci artırma gününden önceki gün sonuna kadar elektronik ortamda teklif verilebilecektir. Bu artırmada da malın tahmin edilen değerin %50’sini, rüçhanlı alacaklılar varsa alacakları toplamını ve satış giderlerini geçmesi şartıyla en çok artırana ihale olunur. Böyle fazla bedelle alıcı çıkmazsa satış talebi düşecektir. 2 Artırmaya iştirak edeceklerin, tahmin edilen değerin %20’si oranında pey akçesi veya bu miktar kadar banka teminat mektubu vermeleri lazımdır. Satış peşin para iledir, alıcı isteğinde (10) günü geçmemek üzere süre verilebilir. Damga vergisi, KDV, 1/2 tapu harcı ile teslim masrafları alıcıya aittir. Tellaliye resmi, taşınmazın aynından doğan vergiler satış bedelinden ödenir. 3 İpotek sahibi alacaklılarla diğer ilgilerin (*) bu gayrimenkul üzerindeki haklarını özellikle faiz ve giderlere dair olan iddialarını dayanağı belgeler ile (15) gün içinde dairemize bildirmeleri lazımdır; aksi takdirde hakları tapu sicil ile sabit olmadıkça paylaşmadan hariç bırakılacaktır. 4 Satış bedeli hemen veya verilen mühlet içinde ödenmezse İcra ve İflas Kanunu’nun 133’üncü maddesi gereğince ihale feshedilir. İhaleye katılıp daha sonra ihale bedelini yatırmamak sureti ile ihalenin feshine sebep olan tüm alıcılar ve kefilleri teklif ettikleri bedel ile son ihale bedeli arasındaki farktan ve diğer zararlardan ve ayrıca temerrüt faizinden müteselsilen mesul olacaklardır. İhale farkı ve temerrüt faizi ayrıca hükme hacet kalmaksızın dairemizce tahsil olunacak, bu fark, varsa öncelikle teminat bedelinden alınacaktır. 5 Şartname, ilan tarihinden itibaren herkesin görebilmesi için dairede açık olup gideri verildiği takdirde isteyen alıcıya bir örneği gönderilebilir. 6 Satışa iştirak edenlerin şartnameyi görmüş ve münderecatını kabul etmiş sayılacakları, başkaca bilgi almak isteyenlerin 2012/2858 Esas sayılı dosya numarasıyla müdürlüğümüze başvurmaları ilan olunur. 07/09/2013 (İİK. m.126) (*) İlgililer tabirine irtifak hakkı sahipleri de dahildir. *: Bu örnek, bu Yönetmelikten önceki uygulamada kullanılan Örnek 64’e karşılık gelmektedir. “Resmi ilanlar: www.ilan.gov.tr’de” (Basın: 55651) 21. YIL KURBAN BAYRAMI REZERVASYONLARIMIZ BAŞLAMIŞTIR Bodrum’un Mavi Bayraklı Bitez koyunda doğanın güzelliğini cömertçe yansıttığı, yeşilin, kumsalın bütünleştiği ve sımsıcak dostlukların buluşma yeri. Kurban Bayramına Özel Eğlence Programları 10 Adımda Odanızdan Plaja Tatil Keyfi Denize sıfır özenle dizayn edilmiş kumsal plajı, 20 yılı aşkın kalite ve güler yüzün hizmete yansıdığı, evinizi aratmayacak lezzet ve damak tadını ön planda tutan titiz ve zengin mutfağı... • 2013 yılı restore edilmiş odalar • Tamamıyla yenilenmiş plaj alanı • Yepyeni restaurant, mutfak ve bar alanı • Odalarda uydu sistemli LCD TV • Kablosuz internet • Bitez’e özgü yürüyüş turları keyfi • LİG TV Keyfi TEL: 0252.363 79 04 • GSM: 0533.722 81 81 Daha fazla bilgi için: www.manuelahotel.com