22 Kasım 2024 Cuma Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
19 AĞUSTOS 2012 PAZAR CUMHURİYET SAYFA dishab@cumhuriyet.com.tr DIŞ HABERLER ANKARA (AA) Başbakanlık Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı (AFAD), Suriye sınırının sıfır noktasında insani yardım dağıtımına başlandığını bildirdi. AFAD’dan yapılan yazılı açıklamada, son dönemde Suriye’nin kuzeyinde yoğunlaşan şiddet nedeniyle bu bölgelere insani yardım ulaştırılmasında güçlükler yaşandığına işaret edildi. Bu güçlükler göz önüne alınarak AFAD’ın koordinasyonunda, uluslararası hukuka uygun olarak Suriye sınırının sıfır noktasında insani yardım dağıtımı 9 YARDIM DAĞITILACAK Türkiye’den sıfır noktası adımı Karkamış’ta birer, Hatay Cilvegözü ve Yayladağı’nda 2 olmak üzere Türk Kızılayı’nca oluşturulan 4 yardım kabul merkezinde yerelden sağlanacak yardımların kabul edildiği bildirilen uygulanmasına başlandığı belirtilen açıklamada, bu konuda hükümet tarafından BM’ye, Türk Kızılayı tarafından da muhataplarına bilgi verildiği kaydedildi. Kilis Öncüpınar ve Gaziantep açıklamada, uluslararası yardım kabulünün ise Gaziantep Havalimanı’nda oluşturulan merkezde yapılacağı ifade edildi. Yardım için sadece kuru ve konserve gıdalar, bebek maması, battaniye, sünger yatak, kadın pedi, çocuk bezi, şampuan, sıvı sabun, banyo sabunu, bulaşık deterjanı ve süngeri, diş macunu ve fırçası, çamaşır suyu ve deterjanının kabul edileceği belirtilen açıklamada, bunların dışındaki malzemeye bu aşamada ihtiyaç duyulmadığı kaydedildi. Putin Rejiminin Yeni Yüzü: Pussy Riot Dünya; Putin ve Ortodoks kilisesine meydan okuyan üç punkçı kızı iki yıla mahkum eden “Pussy Riot” davasını konuşuyor. Küresel TV’lerde davayla ilgili gelişmeler, kan gölü Suriye haberlerinin önüne geçerek birinci sıraya oturuyor. Gazetelerin manşetinde, “Pussy Riot” haberleri birbirini izliyor. Avrupa’nın insan hakları konularına en duyarlı ülkesi Fransa’da muhafazakâr yayın çizgisi ile tanınan “Le Figaro”; 20’li yaşlardaki punk grubu üyesi üç genç kadını; 40 yıl öncesinin Sovyet çalışma kampları olarak bilinen Gulag’lara gönderilen Nobelli şair Joseph Brodsky’ye benzetiyor. Karşı tarafta sol eğilimli “Liberation” da aynı şekilde “Gulag” tabirini kullanıyor ve “Bir Şarkı için Gulag’a!” başlığı ile grubun resmini boydan boya birinci sayfaya çıkarıyor. Üç “Pussy Riot” kızının mahkeme salonunda etrafa gülümseyerek bakan bakışlarına karşın gazete; Putin’in buz gibi soğuk ifadesine yaptığı bir göndermeyle; “Cellat, kendini kurbanının bakışından belli eder!” yorumunu yapıyor. Putin’in mesafeli, insanın kanını donduran bakışlarına bir bakın; bir şu genç kadınların aydınlık gülümsemelerine... Kimin haklı, kimin haksız olduğu hemen belli olmuyor mu? Fazla söze gerek yok anlamında… “Pussy Riot” şimdi neden böyle birdenbire “Putin’in zulmü” ile özdeş hale geliverdi? Putin 2000’lerin başından beri meydanda. O yıllarda Bush, Berlusconi, Blair, Schroeder, Chirac... Batı’nın el üstünde tuttuğu Putin neden tu kaka oluverdi? Son kertede Putin aynı Putin, kullandığı yöntemler aynı zulüm yöntemleri. Muhalif gazetecileri sindirdiği, oligarkların defterini dürdüğü dönemde dünya başını öbür yana çevirirken neden şimdi birden üç punkçı kadın için Madonna’sından Sting’ine herkes ayağa kalktı? Punk’ın, müziğin, sanatın kitleleri harekete geçiren artı gücü bir yana açık şekilde Putin’in bir imaj çürümesine girdiği ortaya çıkıyor. Kritik dönemeç Rus devlet başkanının Kremlin’e üçüncü dönem dönebilmek uğruna kitabına uydurduğu “Putin Medvedev” modelini ortaya atmasıyla alındı… Modelin gündeme gelmesiyle birlikte muhalif kesimler; Putinizmin otoriter sistemden direksiyonu diktatörlüğe kırdığını fark etti. “PutinMedvedev modelinden”, hızla bu sonucu çıkardılar ve dramatik bir değişiklik karşısında olduklarını düşünerek yollara döküldüler. “Putin III”ü hazırlayan mart seçimleri öncesinde; Medvedev’le dönüşümlü biçimde 2024’e dek uzayacak serüvenin önünü almak için yollara çıktılarsa da Kremlin planlarını engelleyemediler. Ama buna karşın protestodan vazgeçmediler. Putin, 3. kez cumhurbaşkanlığı sarayına dönerken göstericiler, Moskova meydanlarında eylemlerine devam ediyordu. “Pussy Riot”; bu dönüşümlü “PutinMedvedev imparatorluğunun” ilan edildiği dönemde kuruldu. Birkaç ay evveline kadar kimsenin tanımadığı “Pussy Riot”lu kadınlar; Rusya’da adlarını ilk kez “Putin III” protestoları sırasında duyurmuş oldu. Ardından hızla dünyaca ünlendi. Biri felsefeci, diğerleri gazeteci ve fotoğrafçı olan “Pussy Riot”ın feminist üç punkçısı; hem içerde hem dışarda Putin’e karşı duyulan tepki ve tereddütlere görülmemiş bir ivme kazandırmayı başardı… Muhalif eylemlerini kilise “Kurtarıcı İsa Katedrali” içinde düzenlemiş oldukları için başta muhalefet safları içinde bile tereddüt uyandıran punkçı kadınlar; “iki yıl” gibi ölçüsüz bir cezayla karşılaştıkları için bugün tamamen mazlum konumuna düştüler ve bölünen muhalefeti insafsız “Gulag cezası” karşısında, “yekvücut” oldu. “Punk grubunun” dine hakaret ettiğini düşünen, bu nedenle “Pussy Riot” kızlarına sempati beslemeyen sıradan Ruslar arasında bile bugün hapis cezasını aşırı bulanlar (üçte iki) çoğunlukta… İpin ucunu kaçıran Putin sonuçta kendi ayağına kurşun sıkmış oldu. Zulmün keyfiliği bazen böyle umulmadık sonuçlar verebiliyor. “Pussy Riot”a Rusya’da ilk kez sayfalarını açan “Esquire” dergisi yönetmeni Dmitri Golubovski’nin değerlendirmesiyle bitirelim bu yazıyı: Rasgele bir punk grubunun bu davayla umulmadık şekilde özgürlük simgesine dönüştüğünü ifade eden Golubovski; “Kremlin muazzam bir hata yaptı” diyor: “Davanın bunca ilgi toplayacağını hiç beklemiyordu. Kremlin’in tek derdi gözdağı vermekti!”… Üç genç kadının fendi özetle Putin’i yenmiş oldu! Binlerce göstericinin yaratamadığı ulusal ve uluslararası etkiyi; Nadia, Katia, Masha adındaki üç kadın yaratabildi. Neye niyet, neye kısmet! Barış dolu bir Şeker Bayramı geçirmenizi dilerken eylül başına dek izninizi rica ediyorum. Gözlemci grubu Suriye’den ayrılırken Annan’ın yerine gelen El İbrahimi diplomasiden umutlu Temsilci geldi ama BM gidiyor Dış Haberler Servisi Bir tesis etmesidir” denildi. leşmiş Milletler (BM) Arap Birl Şara bilmecesi liği Suriye özel temsilciliğine Muhalefetin saf değiştirdiğini Kofi Annan yerine atanan El Ahdar el İbrahimi, diplomasi iddia ettiği Suriye Devlet Başkan den hâlâ umutlu olduğu mesajı Yardımcısı Faruk el Şara’nın ofisinden yapılan açıknı verirken, Suriye’de lamada da İbrahimi’nin görevi sona eren BM atanma kararı memnugözlem misyonunun niyetle karşılandı. El şefi, hem Suriye orduŞara’nın ofisinden yasunu hem isyancı güçpılan açıklamada, muleri, sivilleri korumakhalefetin iddialarının ta yetersiz kalmakla aksine El Şara’nın bir suçladı. Görev süresi an için bile olsa ülkeyi bu akşam dolan misterk etmeyi düşünmeyonun Senegalli şefi diği bildirildi. Suriye General Babacak Gamuhalefeti ise El Şaye, Şam’da basına yapra’nın saf değiştirdiği tığı açıklamada, iki taFaruk el Şara ve Suriye rejimi tararafın da sivillerin kofından ev hapsinde turunması konusundaki yükümlülüklerini yerine getir tulduğu iddiasında ısrarlı. mediğini söyledi. BM Genel Seübnan ile kreterliği önceki gün, El İbrahimi’nin Suriye özel temsilcisi rehine teması Dışişleri Bakanı Ahmet Daolarak atandığını açıklamıştı. BM Suriye Gözlemci Gru vutoğlu, Lübnan’da kaçırılan bu’nun ülkeyi tamamen terk etme Türk vatandaşları ile ilgili olarak sürecine girmesi, yeni temsilci Lübnan Meclis Başkanı Nebih İbrahimi’nin Suriye’deki barış Berri ile görüştü. Davutoğlu, rehinelerin bir an önsürecine yapabileceği katkılar konusunda dünya kamuoyunu endi ce serbest bırakılması için gerekli şeye sevk ediyor. Ancak El Cezi girişimlerde bulunulmasını istedi. re’ye konuşan İbrahimi, diplomasinin hâlâ rolü olduğuna Ladin’le kahvaltı inandığını ifade etti. İbrahimi, uluslararası toplumun, savaşın yapan Yiğit’in pençesindeki ülkeye sırtını dönemeyeceğini ifade etti. öldürüldüğü bildirildi Rusya, Annan’ın yerine eski Cezayir Dışişleri Bakanı İbDış Haberler Servisi Suriye’de rahimi’ye destek mesajı verdi. muhaliflerin saflarında savaşan El Rusya Dışişleri Bakanlığı’ndan Kaide üyeleri Osman Karahan ve yapılan yazılı açıklamada, “İbMetin Ekinci’den sonra Baki rahimi’nin Kofi Annan’ın Yiğit’in de Suriye’de öldürüldüğü iddiası, El Kaide’nin Türkiye barış planını, Cenevre ankolunun da Özgür Suriye laşmasını ve BM Güvenlik Ordusu’yla bağlantısını gündeme Konseyi kararlarını dikkate getirdi. Halep’te öldürüldüğü iddia alarak hareket edeceğini edilen El Kaideci Yiğit, İstanbul’da umuyoruz. İbrahimi’den beklentimiz, siyasi diyaloğu E (Fotoğraf: REUTERS) İslam karşıtları ile Nazi karşıtları yürüdü OSMAN ÇUTSAY Baskıdan diktatörlüğe doğru L FRANKFURT Berlin’de aşırı sağcı “Pro Deutschland” (Almanya’dan Yana) partisinden yaklaşık 70 kişilik grup cami önünde yaptıkları provokatif eylemde Almanya’da İslam ve cami istemediklerini söyledi. Sol parti ve gruplarla sendikaların desteğindeki 100 kişilik bir başka grup da İslam düşmanlarını protesto ederken, SPD ve Sol Parti bayrakları taşıdı. Göstericiler “Naziler defolsun!” sloganları da attı. Berlin Eyaleti İçişleri Bakanı Frank Henkel caminin önüne gelerek kışkırtıcıların da umduklarını bulamayacaklarını belirtti. İslam Konseyi Genel Sekreteri Burhan Kesici, “Solingen’den gereken dersleri çıkardıklarını” hatırlatarak Müslümanların şiddetten kaçınacağı mesajını verdi. Cuma günü üç cami derneği, yüksek idare mahkemesi nezdinde bu gösterilerin engellenmesi için başvuruda bulunmuş, tartışmalı Hz. Muhammed karikaktürlerinin gösterilmesine engel olunmasını istemişti. Mahkeme kamu güvenliğinin tehdit altında olmadığı gerekçesiyle bu acil başvuruyu reddetmişti. Türk El Kaidesi Suriye’de cirit atıyor 2003’teki ikiz saldırıları organize ettiği iddiasıyla müebbet hapis istemiyle yargılanmış, polisteki ifadesinde Usame bin Ladin’le kahvaltı yaptığını anlatmıştı. El Kaide’nin Türkiye’deki yapılanmasını oluşturan beş kişiden biri olan Yiğit, örgütün “İstişare Şurası Üyeleri” arasında görünüyordu. Suriye televizyonu tarafından öldüğü duyurulan Metin Ekinci’nin kardeşi Azad Ekinci de 1520 Kasım 2003’te 57 kişinin hayatını kaybettiği, yüzlerce kişinin yaralandığı İstanbul’daki saldırıların faili olduğu gerekçesiyle aranıyordu. 1990’lı yıllarda İTÜ’de okuyan Yiğit, 1996’da Afganistan’da El Kaide kampına gittiklerini, örgütün kurucusu Usame bin Ladin’le kahvaltı ettiklerini anlatmıştı. Yiğit, 2008’de ağırlaştırılmış müebbet hapse mahkum olmuş, ancak Yargıtay 9. Dairesi bir yıl sonra bazı sanıklar hakkında verilen cezaları bozmuştu. Yiğit bir yıl sonra 2010’da yattığı yedi yıllık süre göz önüne alınarak tahliye edilmişti. ‘Kremlin’in beklenmedik hatası’ TÜRKİYE NOTA VERECEK Rus yetkililer, elçiliğe gelerek özür diledi MOSKOVA (AA) Rus yetkililer, önceki gün Pussy Riot müzik grubu üyelerinin 2’şer yıl hapis cezasına çarptırılmasının ardından bir eylemciyi takip eden iki polis memurunun Moskova’daki Türk Büyükelçiliği bahçesine girmesi nedeniyle, Türkiye Büyükelçiliği’ne gelerek özür diledi. Protesto gösterilerinde, polisten kaçan eylemcinin Türkiye Büyükelçiliği duvarından içeri atlaması ve iki polisin de göstericiyi yakalamak amacıyla elçilik sınırlarına girmesi, Türkiye’nin tepkisine sebep oldu. Moskova’daki Türk Büyükelçiliği’nden üst düzey bir yetkilinin AA’ya verdiği bilgilere göre yaşanan olayın ardından gece yarısı Rusya İçişleri Bakanlığı’ndan üst düzey yetkililer elçiliğe gelerek özür diledi. Elçiliğin bahçesine atlayan polislerin genç ve tecrübesiz olduğunu belirten yetkililer, bu tür bir olayın asla tekrarlanmayacağı yönünde garanti verdi. Diplomatik yetkili, yaşananları değerlendirirken şunları söyledi: “Bu münferit bir olaydır. Ancak uluslararası hukuka tamamen aykırıdır. Rus yetkililer bizden özür dileyerek bir daha böyle bir olayın asla yaşanmayacağını söyledi. Ancak biz olaydan duyduğumuz rahatsızlığı, Rusya Dışişleri Bakanlığı’na çok yakın bir zamanda nota vererek bildireceğiz.” Diplomatik yetkili, olayın Türkiye’nin egemenliğine yapılmış bir saldırı olarak değerlendirilemeyeceğini vurguladı. T.M.M.O.B Elektrik Mühendisleri Odası Onursal Başkanı ve Eski Başkanı; Türkiye İşçi Partisi Ankara il örgütünün değerli üyesi; bağımsızlık, demokrasi ve sosyalizm mücadelesinin emektarlarından; sevgili ağabeyimiz, örnek insan, yitirdik. Ailesine ve bütün sevenlerine başsağlığı dileriz. “Güle güle” sevgili Ahmet Ağabey, her zaman yüreğimizde yaşayacaksın. Ahmet VAROL’u Cenazesi, yarın, 19 Ağustos 2012’de, Giresun Hacı Hüseyin Camii’nde kılınacak ikindi namazından sonra Giresun Mezarlığı’na defnedilecektir. TÜRKİYE İŞÇİ PARTİLİ ARKADAŞLARI CUM OK İSTANB UL ÇA ĞRISI 242526 AĞUSTOS 2012 günleri GAZİ MUSTAFA KEMAL ATATÜRK’ün ÖNDERLİĞİNDE BAŞARILAN BÜYÜK TAARRUZ’UN 90. YILDÖNÜMÜNDE; AFYONKOCATEPE’yi, SAVAŞ ALANLARINI, ŞEHİTLİKLERİ, ANITLARI GEZİYOR; ULUSAL KURTULUŞ SAVAŞI TARİHİMİZİ YERİNDE BELLEĞİMİZE NAKŞEDERKEN, GAZİ ve ŞEHİTLERİMİZE SAYGI SUNUYORUZ. SEN GELMEZSEN BİR EKSİĞİZ. LÜTFEN YER AYIRTINIZ. AYRINTILI PROGRAM WEB SİTEMİZDEDİR. Not: 24.08.2012 Cuma S: 22.00’de Kadıköy H. Taner’den hareket edip;26.08.2012 Pazar S: 22.30’da geri dönüyoruz. İletişim: 0532 391 11 27 0536 739 02 29 0555 967 24 97 www. cum o ki sta nbu l. org ACI KAYBIMIZ Eski çalışma arkadaşımız Erzade Ertem’in babası Katliam nefsi müdaafaymış Haber Merkezi Güney Afrika Devlet Başkanı Jacob Zuma, ülkede iki gün önce yaşanan 34 maden işçisinin öldürülmesiyle ilgili soruşturma başlatırken polis sözcüsü “nefsi müdafaa” ifadesini kullanarak olayı savundu. Ulusal Polis Komisyonu Üyesi Riah Phiyega “Polis memurları kendilerini saldıran gruptan korumak için güç kullanmak zorunda kalmıştır. Şimdi suçlama zamanı değil, ülkece yaşadığımız bu karanlık an için yas tutma zamanıdır” diye konuştu. ŞEVKET ERTEM vefat etmiştir. Yakınlarına başsağlığı dileriz. C Çalışanları C MY B C MY B
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear