23 Aralık 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
19 AĞUSTOS 2012 PAZAR CUMHURİYET SAYFA HABERLER Erzincan’da Alevi yurttaş sigara içtiği için öldüresiye dövüldü, polis olayı seyretti 5 Bir yanda Çetin Emeç, Musa Anter, Uğur Mumcu, Vedat Aydın, Mehmet Sincar, Ahmet Taner Kışlalı cinayetleri, öte yandan Sivas, Gazi Mahallesi kıyımları... Türk ve Kürt ayrımı yapılmadan işlenen cinayetler, katliamlar. ??? Bu ülkede Cumhuriyetimizi kuran, emperyalizme karşı bağımsızlık savaşı veren Mustafa Kemal Atatürk bir kesim tarafından pek sevilmez. Atatürk’e düşmanca saldırılar yapılır. Madalyonun öteki yüzünde ise bir başka gerçek vardır ve o da şudur: “Kimi kesimler de kendi savundukları ideolojinin içine Atatürk’ü koyarlar... Herkes kendince Atatürkçüdür...” Onlar Atatürk’ün tam bağımsızlıkçı, emperyalizme ve kapitalizme karşı olduğunu bilmezler. Çünkü bunlar sahte Atatürkçülerdir, Kenan Evren gibi... Şöyle bir sağımıza solumuza bakalım... 75 milyonluk bir ülkede sol ve merkez sol nerede? Neden bu denli küçüldü ve etkisizleşti? AKP, 10 yıldır her seçimden güçlenerek çıkarken, sol ve sosyal demokratlar güçlerini yitiriyor. ??? Türkiye’nin sol ve sosyal demokrasiye ivedi gereksinimi var... CHP’yi bunun için eleştiriyorum zaman zaman. Sosyal demokrat parti içinde değişik seslerin çıkmasını Atatürkçülük adına engelleyenlerin maskelerini indirmek her yurtseverin görevidir... Solun ve demokrasinin güçlenmediği ülkelerde sandıktan baskıcı rejimler çıkar... Terörü silahlı güç ve yargıyı kullanarak önlemeye çalışır. Bu da terör örgütünün işine yarar... CHP, Kürt sorununun çözümünde öncü olmalı, demokrasiyi güçlü hale getirmek için, sosyal demokrasiyi benimsemeli, sol ideolojiyi benimseyen milletvekillerini, yöneticilerini linç etmemelidir. ??? Gerçek Atatürkçülük budur bence! CHP, eğer sosyal demokrasiyi yol haritası olarak çizmişse “ezan sesi ve bayrak” yerine, “emeğin örgütlü gücünü, halkların kardeşliğini” slogan haline getirmeli, Tunceli Milletvekili Hüseyin Aygün’e sahip çıkmalıdır... Oruç dayağı ? Alevi bir yurttaş, Erzincan merkezde gündüz vakti, sokak ortasında, oruç tutmadığı gerekçesiyle 1520 kişinin saldırısına uğradı. Kafatasında ve burnunda kırıklarla ölümden dönen M.S. saldırı sırasında olay yerinde olan polis ekibinin saldırganlara müdahale etmek bir yana araçtan bile inmediğini söyledi. SİBEL BAHÇETEPE Sahte Atatürkçüler!.. Bu toplum yüreğinde acılarla mı yaşayacaktır ya da acılardan düşünce üreterek demokrasiyi, özgürlükleri, barışı, gelir dağılımında eşitliği yaşam biçimine mi dönüştürecektir? Etnik ve mezhepsel kimlik üzerinden rant sağlayan siyaset cambazlarının, hangi partiden olursa olsun, Türkiye’nin demokratik bir ülke olmasını istemedikleri kesin... Soluk ayışığının altında Şemdinli’nin köyleri boşaltıldı... Oralarda yaşayanlar, güvenlik nedeniyle tarlalarını, bahçelerini, hayvanlarını, evlerini bırakıp Şemdinli’ye geldi. Birkaç gün önce onların yaşamlarını SkyTürk 360’ta izlerken, içim acıdı. Boşluğa sürgün görüntülerinde, kız çocukları yol kenarında torbalar içindeki elmaları satıyorlardı gelip geçenlere. ??? Kimisi sarı saçlı mavi gözlü, kimisi siyah saçlı kara gözlüydü... Kimi öğretmen olmak istiyordu, kimi dansçı... Kürt kökenli yurttaşlarımızın çocuklarıydı, düzgün Türkçe konuşuyorlardı. Hele boşaltılan köylere dönüş yapan birkaç aile, bahçede çürüyen salatalıklar, domatesler, aç kalan inekler, kaybolan keçiler... O röportajı izlerken şunu düşündüm ister istemez: “PKK terör örgütünü etkisiz hale getirmek, o 1520 yaşlarındaki militanları dağdan indirmek için, uygulanması gereken politika insanca olmalıydı.” Zaten Türk ve Kürt anaları bu konuda söz birliği etmişlerdi: “Akan kan dursun!” ??? Burada şunu belirtmek istiyorum... Bugün Türkiye’de ne PKK şiddetine yani teröre, ne dünyadaki değişimlere, yaşananlara ayak uyduran ne de AKP iktidarına doğru dürüst tavır alabilen sol ve sosyal demokrat bir parti var. Onun için CHP’yi eleştiriyorum... Çünkü CHP bir sosyal demokrat parti olduğunu söylüyor. Şöyle 90’lı yıllara gidelim... Faili meçhul cinayetler, toplumun üzerindeki kara bulutlar, güvensizlik, kontrgerilla, Hizbullah ve PKK terörü. Hollanda’da yaşayan ve tatil için memleketine gelen M.S. (50) adlı Alevi bir yurttaş, Erzincan’ın merkezinde önceki gün öğle saatlerinde sokakta sigara içerken 1520 kişinin saldırısına uğradı. Öldüresiye dövülen M.S’nin kafatası ve burnu kırıldı, parmakları çatladı. Hastaneye kaldırılan M.S’nin kafasına 16 dikiş atıldı. M.S, “Ramazanda Erzincan’da yaşanan 4. olay olduğunu öğrendim. Dövüldüğüm sırada bir kişi yanıma gelip eğildi ve saldırganların cemaatten birileri olduğunu söyledi. Memeketimde bunları yaşadığım için şoktayım” dedi. Kardeşi Celal Sezer ise “Bu ülkenin Başbakanı ‘Cemevleri cümbüş evidir’ dediği sürece bu tür olayların yaşanması kaçınılmaz olacaktır” diye konuştu. Saldırının bir polis aracı önünde gerçekleştiği, buna karşın polisin olaya müdahale etmediği öne sürüldü. İddiaya göre, olay 17 Ağustos Cuma günü 14.3015.00 sıralarında Erzincan’da Dörtyol Meydanı’nda yaşandı. Saldırıya uğrayan M.S, yemek yedikten sonra sokakta dalgınlıkla sigara yaktığını anlatarak başına gelenleri şöyle aktardı: “O sırada yolun karşısından geçerken motosiklet bana çarpmak üzereyken durdu ve düştü. Onu ayağa kaldırdım, yolun karşısına geçtim. O sırada elimde sigara varken 1820 yaşlarında bir genç çok ağır küfürler ederek yanıma geldi, durduk yerde tartışmaya başladı. Çok ağır küfürler ediyordu. ‘Senin baban yaşındayım. Utanmıyor musun benimle böyle konuşuyorsun’ dedim ve bir tokat attım. Ardından etrafımı kalabalık bir grup sardı ve dövdüler, bayılmışım.” Olay sırasında polisin de aracından inmediğini öne süren M.S, “Olaydan sonra herkes kaçtığı için kimden davacı olacağımı bilmiyorum. Ülkem ne yazık ki daha da gericiliğe doğru gidiyor. Psikolojim bozuldu, İzmir’e dönüyorum” diye konuştu. 81 gazeteci bayramı cezaevinde geçirecek İstanbul Haber Servisi Türkiye’de 81 gazeteci, yalnızca mesleklerini yerine getirdikleri ve ifade özgürlüğü hakkını kullandıkları için bir bayramı daha cezaevinde geçirecek. Bu utanç tablosuna tepki gösteren Türkiye Gazeteciler Sendikası (TGS) Genel Başkanı Ercan İpekçi, Türkiye’deki ifade özgürlüğü ve demokrasi sorununun yıllardır çözülemediğini belirtti. Gazetecilerin yalnızca mesleklerini yerine getirdikleri için tutuklandıklarını anlatan İpekçi, gazetecilerin yaşadıkları sorunları çözmek ve adil yargılanma vaadiyle gelen “3. yargı paketi”nin de kamuoyunun umudunu boşa çıkardığını söyledi. 3. yargı paketi kapsamında yalnızca 9 gazetecinin tahliye edildiğini söyleyen İpekçi, “2009’un ilk aylarında cezaevinde bulunan gazeteci sayısı 29’du. Bu rakam 2012’de gazetecilere yönelik KCK operasyonu sonucu 116’ya kadar çıktı. Şimdi ise rakam 81. Ancak azalmayı cezasını tamamlayan veya cezasının bitimine 1 yıl ya da 6 ay kala ‘denetimli serbestlik’ kapsamında tahliye edilen gazeteciler oluşturuyor. İlk kez cezaevindeki gazeteci sayısında bir düşüş oldu. Ama bu düşüşün vaat edildiği gibi 3. yargı paketi ile bir ilgisi yok. Yargı paketi ile gazetecilere açılan dava sayısında bir azalma oldu. O gazetecilere de ‘3 yıl ağzınınızı kapatacaksınız, yoksa yargılanırsınız’ dendi. İfade özgürlüğünün önündeki engeller ise halen kaldırılmadı” diye konuştu. İktidarı eleştirdikleri için oradalar Cezaevindeki gazetecilerin “terör örgütü üyesi” olduğu iddiasıyla yargılandığını ve davalarının 3. yargı paketi kapsamına alınmadığını anımsatan İpekçi, “Bu 81 gazeteci, yalnızca iktidarı eleştirdiği için cezaevinde bulunuyor. İktidarın ‘tutuklu gazetecilerin durumunda düzelme’ olduğu yönündeki ifadesi kesinlikle gerçeği yansıtmamaktadır. Utanç olduğu gibi ortada duruyor. Bu kişilerin hiçbiri elinde silah veya bomba ile yakalanmadı. Bu insanların hiçbiri şiddete bulaşmadı. Yaşananlar insan haklarına, demokrasiye aykıdır” dedi. Tutuklu Gazetecilerle Dayanışma Platformu Sözcüsü Necati Abay ise tutuklu gazeteci sayısı açısından Türkiye’deki durumun daha da kötüye gittiğini vurguladı. Abay, “Dünyada 170 gazeteci tutuklu. Türkiye ise tutuklu gazeteci sayısı bakımından halen dünya birinciliğini sürdürüyor” diye konuştu. Gazeteciler üzerindeki iktidar baskısının devam ettiğini, bu nedenle çok sayıda gazetecinin işten atıldığını vurgulayan Abay, gazetecilerin “terörist” ilan edilerek de tutuklamalara “kılıf uydurulduğunu” dile getirdi. ? Ercan İpekçi, “Bu kadar gazetecinin cezaevinde olması ciddi bir utançtır” derken, Necati Abay ise Türkiye’nin tutuklu gazeteci sayısı bakımından dünya birincisi Unvanını halen sürdürdüğüne dikkat çekti. 1 YILDA 30 BİN TL’LİK BENZİN Uslu’nun Urfa hesabı tutmadı Haber Merkezi Bir yılda 100 bin kilometre yol ve 30 bin liralık benzin masrafı yapan AKP’li komisyon başkanı ve Şanlıurfa Milletvekili Zeynep Armağan Uslu “Urfa’ya gidiş geliş 1600 kilometre” diyerek kendisini savunurken Uslu her hafta Urfa’ya gitmiş olsa bile 100 bin kilometrelik hesap tutmuyor. Gazeteport.com haberine göre, Uslu’nun TBMM çalışmaları dolayısıyla yılda 52 kez Urfa’ya gidip gelmesi de mümkün bulunmuyor. TBMM’nin en çok benzin harcaması yapan komisyon başkanı olan Uslu, “Bu ne kadar çok çalıştığımızın bir göstergesidir. Ankara’dan Urfa’ya bir gidiş 809 kilometredir” diyerek kendisini savundu.Akdeniz İçin Birlik Parlamenter Asamblesi Başkanı AKP’li Zeynep Armağan Uslu, ayda 11 depo benzin kullandı. Uslu’nun makam aracının 1 yıllık yakıt harcaması, 30 bin 887 lira oldu. Bu durumda Uslu’nun ayda en az 8 bin, yılda da yaklaşık 100 bin kilometre yol kat etmesi gerekiyor. Müftü yardımcısına ‘deyyus’ soruşturması ? Haber Merkezi Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Mehmet Görmez, cuma vaazında, “Düğünlerde, eğlencelerde eşinin, kızının oyun oynamasına tepki göstermeyen ve sokakta kızlarla konuşan erkekler deyyustur” diyen Yozgat Müftü Yardımcısı Nasuf Yaylagül hakkında soruşturma başlattı. Görmez, vaazına büyük tepki gösterdiği Yaylagül hakkındaki soruşturma için Başkanlık Teftiş Kurulu’nu görevlendirdi. Yaylagül’ün Çapanoğlu Büyük Camii’nde verdiği vaaz merkezi sistemle kent genelindeki camilerde cuma namazına katılan bütün cemaate ulaştırılmıştı. AKP’li Dindar’ın kardeşi silahlı saldırıda öldürüldü ? ŞIRNAK (AA) AKP Şırnak Milletvekili Mehmet Emin Dindar’ın kardeşi Ramazan Dindar, Cizre’nin Dağkapı Mahallesi Yeni Çarşı Caddesi’nde bir kişinin silahlı saldırısına uğradı. Ağır yaralanan Ramazan Dindar, Cizre Devlet Hastanesi’ndeki ilk müdahalenin ardından helikopterle Dicle Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi’ne sevk edilirken yolda hayatını kaybetti. Saldırı sırasında Dindar’ın yanında bulunan ve yaralanan Diyar Tanrıverdi adlı bir kişi de Cizre Devlet Hastanesi’ne kaldırıldı. Polis, zanlının yakalanması için çalışma başlattı. <$3,0 úuú údú1 ú+$/( ú/$1, $UoHOLN $u .DON×QPD $MDQV× úüOHWPHOHUH <|QHOLN dHYUH YH (QHUML 'RVWX úVWDQEXO 0DOL 'HVWHN 3URJUDP× NDSVDP×QGD VDùODQDQ PDOL GHVWHN LOH úVWDQEXO·GD $UoHOLN $u dDPDü×U 0DNLQHVL úüOHWPHVL·QGH %L\RORMLN $U×WPD 7HVLVL d×N×ü 6XODU×Q×Q YH <DùPXU 6XODU×Q×Q hUHWLP 6UHoOHULQGH .XOODQ×OPDN $PDF×\OD *HUL '|QüWUOPHVL 3URMHVL NDSVDP×QGD ´<DùPXU 6XODU×Q×Q 7RSODQPDV× úoLQ <DS×P úüL úKDOHVLµ VRQXoODQG×UPD\× SODQODPDNWDG×U úKDOH\H NDW×O×P NRüXOODU× LVWHNOLOHUGH DUDQDFDN WHNQLN YH PDOL ELOJLOHUL GH LoHUHQ úKDOH 'RV\DV× $UoHOLN $u dDPDü×U 0DNLQHVL úüOHWPHVL  7X]OD úVWDQEXO DGUHVLQGHQ YH\D www.arcelikas.com YH www.istka.org.tr LQWHUQHW DGUHVOHULQGHQ WHPLQ HGLOHELOLU <DùPXU VXODU×Q×Q WRSODQPDV× \DS×P LüLQH DLW WHNOLI WHVOLPL LoLQ VRQ WDULK YH VDDW  VDDW ·D NDGDU X]DW×OP×üW×U *HUHNOL HN ELOJL \D GD Do×NODPDODU www.arcelikas.com YH www.istka.org.tr \D\×QODQDFDNW×U C MY B C MY B 7HNOLÁHU 04.09.2012 WDULKLQGH VDDW 10.00’da $UoHOLN $u dDPDü×U 0DNLQHVL úüOHWPHVL  7X]OD úVWDQEXO DGUHVLQGH \DS×ODFDN RWXUXPGD Do×ODFDNW×U
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear