Catalog

SAYFA CUMHURİYET 19 AĞUSTOS 2012 PAZAR 4 HABERLER İşkenceye sıfır tolerans vaadiyle yola çıkan hükümet, işkencecilerin terfi ettirildiği bir düzen kurdu Müşfik Kenter Sevgili, Hamlet’te, Danimarka Prensi oyunculara şunları söyler: “Verdiğim parçayı ne olur dediğim gibi rahat, özentisiz söyle. Çünkü birçok oyuncu gibi söz parlatmaya kalkacaksan, mısralarımı şehrin tellallarına okuturum daha iyi. Elini kolunu havalarda sallama öyle, ölçüsünde tadında bırak her şeyi... Bir oyuncu Termagant’ın kendisinden daha yaygaracı, Nemrut’tan daha Nemrut oldu mu hak ettiği şey kırbaçtır. Bu hallere düşme rica ederim. Fazla durgun olma, aklını kullanıp, ölçüyü bul. Yaptığın söylediğini tutsun, söylediğin yaptığını. Doğduğu gün de bugün de tiyatronun asıl amacı nedir? Dünyaya bir ayna tutmak, iyilerin iyiliklerini, kötülerin kötülüklerini göstermek çağımızın ne olduğu ortaya koymak...” Elli yıldan fazla bir süre önce, Ankara Küçük Tiyatro’da bu tiradı diğerlerinde olduğu gibi Hamlet rolünde de olağanüstü bir başarı gösteren Müşfik Kenter okuyordu. Ve o da tıpkı Shakespeare’in dediği gibi bir oyuncuydu. Herkesi hayran bırakan üstünlüğü sadeliğinden, yalınlığından, içtenliğinden, üstün tekniğinden kaynaklanıyordu. Büyük sanatçı olmak için aynı zamanda tekniğe de sahip olmak gerektiğini bilen Müşfik Kenter, öğrencilerine “Önce adam olun, insan olun, sonra oyuncu” diyordu. ??? Sevgili gelinim Deniz Sirmen’in (Kurdoğlu), konservatuvardaki dört yıllık hocası için kaç gündür süren yasının içtenliği ve yoğunluğunda bir kez daha tanık oldum, Müşfik Bey’in öğrencileri tarafından, nasıl baba gibi sevildiğine. Öğrencisi değil, seyircisiydim. Ablası, öğretmeni ve öğrencisi Yıldız Kenter gibi o da gençlik yıllarımın idolüydü. Ankara’dan taşınıp, buradaki ilk oyunları “Salıncakta İki Kişi”yi sahnelediklerinde, birçok kişi gibi benim için de İstanbul yaşamı daha da bir derinlik kazanmıştı. Unutulmaz oyunlar çıkardı. Ama benim için en unutulmazı, John Osborne’un “Öfke”sindeki Jimmy Porter rolüydü. O oyunu üç kez izledim. Yaşamımda üç kez izlediğim başka bir oyun da Gergedan’dı. Gergedan’ı Ionesco’nun metni için üç ayrı oyuncudan, Öfke’yi ise Müşfik Kenter’in oyunu için hep ondan izledim. Ne yazık, o zamanlar tiyatro oyunları, videoya kaydedilmiyordu. Biliyorum, hiçbir tiyatro eseri videodan seyredilince aynı şeyi vermez. Ama onlar olsa, geçmiş oyuncular hakkında hiç değilse bir fikir edinmek mümkün olurdu. Müşfik Kenter, dostu büyük yazar ve ozan Melih Cevdet Anday gibi Türk Rönesansının, dünya çapında bir örneği ve kanıtıydı, oyunculuğu ve de kişiliğiyle. ??? 2003 yılı yazında, gençlik idolümü daha yakından tanımak olanağını buldum. Aslında benimki akıl almaz bir cüret, hatta küstahlıktı. Müşfik Bey’in kızı, aziz dostum Elvan, babasının “Şapkadan Babam Çıktı” adlı televizyon dizisinde, çocukluk arkadaşı rolünde oynamamı önerdi. Aslında oyuncu olmadığıma göre “ne haddime” deyip, orada oynamayı, daha doğrusu boy göstermeyi kabul etmemeliydim. Ama onu oynarken, yakından görecektim, dayanamadım “olur” dedim. Tirilye’deki çekimlerde bir sahne vardı. Müşfik Kenter ile daracık bir kahve masasında oturuyoruz, kamera beni amorstan alıyor, onun yüzüne odaklanmış. O konuşurken, sanki bir tedirginliği varmış gibiydi, kendi kendime “ne oluyor” diye sordum. Birden fark ettim ki gözlerimi iri iri kamyon farı, ağzımı ayran budalası gibi açmış, kendimdem geçmiş, Müşfik Bey’in ağzının içine girmiş hayran hayran seyrediyorum. Kendime geldim. Makul bir mesafeye çekilip, ayran budalası halime son verdim. Biraz sonra da bu sefer bir öksürük nöbeti tuttu Müşfik Bey’i. “Hava da soğuk değil ki neden oldu?” diyorum kendi kendime. Bilahare bir sonraki sahneyi çekerken anlayacaktım, Müşfik Bey, kriz geçirdiği o sahneyi hazırlıyordu, öksürmüyor, oynuyordu. Yoksa oynamıyor, öksürüyor muydu? Birlikte geçirdiğimiz birkaç gün zarfında o ustalığın, nasıl yalnızca Allah vergisi olmayıp (tabii ki o da var) ama aynı zamanda yıllar süren özverili çalışmanın ürünü olduğunu öğrendim. Sanırım bütün büyük ustaların bu ortak sırrını Müşfik Kenter yıllar boyu öğrencilerine de anlatmıştı. O öğrenciler ki aralarında oyuncular olduğu gibi seyirciler de vardı. Birincilere iyi oyuncu, ikincileri iyi seyirci olmayı öğretmişti. Oyuncular gibi seyirciler de öksüzdür şimdi... AKP’nin söylemi değişti ERDEM GÜL Cezaevindeki KESK’lilere bayram kartı KESK’liler tutuklu üyelerine Bayram kartı gönderdi. Mithatpaşa Postanesi önünde toplanan grup adına açıklama yapan Halkevleri Genel Merkez MYK üyesi Mustafa Eberliköse, herkesin bayramı sevdikleriyle geçireceğini belirterek “Haklarını arayan KESK’li arkadaşlarımız ise 50 metrakarelik hücrelerde bayramı yaşayacaklar’’ dedi. (Fotoğraf: AA İLKAY GÜDER) İHD’DEN HAK İHLALLERİ RAPORU İlk 6 ayda 4 bin 796 kişi gözaltına alındı Silahlı çatışmalar sonucu da 54 güvenlik görevlisi yaşamını yitirdi, İnsan Hakları Derneği’nin (İHD) 139 güvenlik görevlisi ise yaralandı. İstanbul Şubesi’nin 2012 yılının ilk Yine silahlı çatışmalarda 160 6 ayına yönelik açıkladığı hak ih PKK’li ölürken 7’si de yaralandı. lalleri tablosu, çarpıcı sonuçlar orTİHV Başkanı Prof. Dr. Şebnem taya çıkardı. İHD’nin verilerine Korur Fincancı, 6 ayda gözaltı sagöre, ilk 6 ayda 4 bin 796 kişi göz yısının 5 bine yaklaşmasını “iktialtına alındı, 1576 kişi ise tutuk darın muhaliflere gözdağı verlandı. Cezaevlerinde de 35 kişi ya mek istemesi” olarak nitelendirdi. şamını yitirdi. Fincancı, “İktidaİHD İstanbul Şurın, muhalifleri besi 1 Ocak 2012 ? İHD’nin verilerine göre, yok etme polititarihinden, 1 Temkası artık şekil demuz’a kadar Türki 2012’nin ilk 6 ayında 1576 ğiştirdi. Yok etye’de yaşanan hak me politikası, sokişi tutuklandı. ihlallerini açıkladı. kak ortasında inCezavlerinde de 35 kişi İHD’nin verilerine fazla değil, gözalyaşamını yitirdi. Dur göre, dur ihtarına tı ve tutuklamauymadığı gerekçelarla devam ediihtarına uymadığı için siyle güvenlik güç açılan ateş sonucu 17 kişi yor” dedi. Söz kolerinin müdahalesi nusu politika neöldürülürken, toplumsal deniyle insanların sonucu 17 kişi yaşagösterilere yapılan mını yitirirken 16 cezaevlerinde ölükişi de yaralandı. müdahalelerde ise üç kişi me terk edildiğini Cezaevlerinde yaşaanlatan Fincancı, yaşamını yitirdi. nan hak ihlalleri ise “ Cezaevlerinde önceki yıllarda olintiharlar, tecrit duğu gibi yine deve baskı politikavam etti. Derneğin açıklaması yılın ları arttı. İktidarlar, muhaliflerini ilk 6 ayında cezaevlerinde 35 kişi rehin alır. Bu rehin durumu da nin hayatını kaybettiğini, gözaltı cezaevlerinde ölümle sonuçlanlarda yaşanan olaylar sonucu ise 4 maya başladı” diye konuştu. kişinin yaşamını yitirdiğini ortaya İHD Genel Başkanı Öztürk çıkardı. Toplumsal gösterilere ya Türkdoğan ise “İktidarın bakış pılan müdahale sonucu da 3 kişi öl açısında insan haklarına yer yok. düğünün ifade edildiği verilerde 186 İktidar, tüm topluma yargı yokişinin de yaralandığı belirlendi. luyla baskı uyguluyor. Sonra da Tüm bu rakamlar çerçevesinde ce seri gözaltıları başlatıyor. Bu arzaevlerinde, gözaltılarda yaşanan tık AKP’nin bir politikası oldu. olaylarda ve polis müdahalesi so Cezaevlerinde ise ‘çürütme polinucu toplam 59 kişi yaşamını yi tikası’ uygulanıyor. Ağır bir infaz tirdi, 202 kişi ise yaralandı. rejimi ile karşı karşıyayız” dedi. HÜLYA KESKİN ANKARA Başbakan Tayyip Erdoğan, hakkındaki mahkeme kararlarına geçen ve AİHM kararlarıvünülen icraatler na yansıyan işkence iddiaları olan AKP’nin 11. kuruluş yıldönümü polis şefi Sedat Selim Ay’ın Terörle nedeniyle parti yönetiminin tanıtım Mücadeleden Sorumlu İstanbul Em amacıyla seçtiği “övünülen icransan hakları niyet Müdür Yardımcılığı’na atan atlar”dan öne çıkanlar şöyle: “10 İnsan hakkı ise “Mevzuatımızması ve bu atamayı savunması ne milyondan fazla vatandaşımız, dan insan hakları, ayrımcılık içedeniyle eleştirilirken partisi de bir za ilk defa uçakla yolculuk yaptı. ren tüm unsurları ayıklandı, ayıkmanlar çok övündüğü “işkenceye sı 2015’te yerli üretim ilk haberleş lanıyor” ve “Vatandaşlarımıza, fır tolerans” sloganını, hükümetin me uydumuzu uzaya gönderece insan hakları ihlallerinden dolaicraatlar listesinden çıkardı. AKP, ğiz. İstanbul ile İzmir arasında yı Anayasa Mahkemesi’ne biErdoğan’ın dün temelini reysel başvuruda buattığı metro, THY, hızlı lunma hakkı getirdik” ? İstanbul TEM’in başına atanan polis şefi Sedat tren, uzaya uydu projelesloganıyla listeye girdi. rini öne çıkardığı icraat Selim Ay tartışması AKP’nin ezberini bozdu. AKP; THY, Kürt sorunu çerçevehızlı tren, TOKİ, uzaya uydu, Marmaray projeleriyle sinde görülebilecek tek lar listesinde işkence ve insan hakları ihlalleri, ko övündüğü 10 yıllık icraatlar listesinde işkence, insan icraat olarak ise “İktinularına ise yer vermedi. dara geldiğimizden 12 AKP’nin 14 Ağustos hakları, düşünce ve ifade özgürlüğü, AB, Kürt sorunu, gün sonra Olağanüstü ileri demokrasi gibi vaatlerine yer vermedi. Salı günü 11. kuruluş yılHal uygulamasına son dönümü nedeniyle, parti verdik” oldu. genel merkezince hazırlanan ve teş dünyanın 5. büyük otobanını inŞiddete uğrayan kadınlar için tekilatlara da duyurulan hükümet ic şa ediyoruz. Türkiye’yi hızlı tren lefon hattı kurulması, kadınlara ve raatları, AKP’ye polis şefi Ay’ın le tanıştırdık. Dünyanın en derin çocuklara pozitif ayrımcılık getirilatanmasından bu yana yöneltilen iş sualtı tüneli olan Marmaray’da mesi, çocuk haklarının anayasal kence konusundaki eleştirilere hak sona yaklaşılıyor. Sosyal güvencesi güvenceye kavuşturulması, çocuk lılık kazandıracak bir içerik taşıdı. olmayan vatandaşlarımız dahil ceza ve adalet sisteminin geliştirilPartinin sloganlar haline getirerek herkesi genel sağlık sigortasına ka mesi sayılırken işkence ve kötü öne çektiği icraatlar arasında, bir za vuşturduk” muamele ve bunların önlenmesiyle manlar AKP’nin en çok övündüğü ilgili tek bir slogan yer almadı. An“işkenceye sıfır tolerans” sloganı B sadece iki sloganda cak işkence tartışmalarındaki “vicyer almadı. Yine AKP’nin çok AKP’nin övündüğü icraatlar ara dan” eleştirilerini anımsatırcasına, övündüğü, “ileri demokrasi” baş sında AB yalnızca iki sloganda “‘Kuvvetli haklı değil, haklı kuvvetli lığı altında yer alan Kürt sorunu, ba geçti. AB, “AB Eğitim Program olmalıdır’ dedik ve zalimlerin karsın, düşünce ve ifade özgürlüğü, fiş ları aracılığı ile binlerce akade şısında, mazlumların yanında yer lemeler, gözaltılar gibi temel de misyenimiz ve üniversite öğren aldık” sloganına vurgu yapıldı. mokratikleşme konuları ve AB süreci, AKP’nin seçtiği icraatlar arasında kendisine yer bulamadı. Ö cimizin Avrupa üniversitelerinde eğitim görmesini sağladık” ve “AB’ye uyum amacıyla 300’ün üzerinde kanun çıkardık. 1500 yeni düzenleme yaptık” sloganlarıyla icraatlar arasına girebildi. İ A Vali Mutlu: Atamayı ben yaptım İstanbul Haber Servisi İşkence ve tecavüz vakalarıyla gündeme gelen Sedat Selim Ay’ın Terörle Mücadeleden Sorumlu İstanbul Emniyet Müdür Yardımcılığı’na atanmasıyla ilgili İstanbul Valisi Hüseyin Avni Mutlu, “Atamayı mesleki ölçülere göre yaptık” diye savundu. İçişleri Bakanlığı’nın “Atama İstanbul Valiliği tarafından yapıldı” açıklamasının ardından Mutlu, dün bir gazeteye yaptığı açıklamada, atamanın kendisi tarafından yapıldığını belirterek, “Kendisine tevdi ettiğimiz görevi başarıyla yerine getireceğine inanıyorum” dedi. Mutlu, “Biz atama yaparken bütünüyle mesleki ölçülere bakarız, geçmişte verdiği hizmetler nelerdir, tevdi edilecek görevi layıkıyla yerine getirebilir mi? Sedat Selim Ay’la ilgili atama kararımız da bu şekilde olmuştur” diye konuştu. ÇHD 2 AYDA BİR RAPOR YAYIMLAYACAK Emekli polis, cipini çalan hırsızı vurdu DÜZCE(Cumhuriyet) Düzce’nin Gümüşova ilçesinde, dün öğlen saatlerinde emekli polis Y.A, park ettiği cipinin çalındığını fark etti. Y.A. polise ihbarda bulunurken polis ekipleriyle birlikte aracın peşine düştü. Sürücü araçla TEM otoyoluna girerek Ankara yönüne doğru ilerlerken polis Kaynaşlı mevkiinde araçları durdurarak yolu kapattı. Cipi çalan kişi, durmayarak yolu kapatan araçlara çarptı. Cipin etrafı polis ekiplerince sarılırken aracı çalan kişi kendini içeri kilitledi. Polisler silahlarını çekerek araca doğru yöneldi. Cipte bulunan kişi araçla geri geri giderek arkasında bulunan polis aracına ve polis motosikletine çarptı. Aracın öne doğru yeniden hareket ettiği sırada Y.A. ateş ederek camı kırdıktan sonra hırsızı sağ bacağından vurdu. Aracı çalan kişi gözaltına alınarak hastaneye kaldırılırken, emekli polis Y.A’nın silahına el kondu. İstanbul’daki utanç karakolları listesi İstanbul Haber Servisi İstanbul Barosu bünyesinde “İşkence ve Kötü Muameleye Karşı Mücadele Kurulu” oluşturan Çağdaş Hukukçular Derneği (ÇHD) İstanbul Şubesi, 2 aylık periyotlar halinde hazırlayacağı raporun ilkini yayımladı. Rapora göre, İstanbul’da “işkence ve kötü muamele görme riskinin” en fazla olduğu 10 karakol belirlendi. Bu rapora göre, işkence ve kötü muamele olaylarının en sık yaşandığı karakollar şunlar: Taksim Polis Merkezi, Fatih Tevfik Erciyes Polis Merkezi, İstanbul Emniyet Müdürlüğü, Büyükçekmece Polis Merkezi, Beyazıt Polis Merkezi, Sancaktepe Polis Merkezi, Kartal Aydın Barış Polis Merkezi, Avcılar Firuzköy Polis Merkezi, Üsküdar Çocuk Şube, Örnektepe Polis Merkezi. Rapora ilişkin açıklama yapan ÇHD İstanbul Şubesi Başkanı Avukat Taylan Tanay, “İşkence karanlık içerisinde tasvir edilmesine karşın, şehrin ücra yerlerinde değil, tam aksine merkezine doğru artış göstermektedir” dedi. En riskli yerlerin şehrin merkezi olduğunu kaydeden Tanay, “Bunda şüphesiz demokratik kitle eylemlerinin burada yapılıyor olması, toplumun dezavantajlı ve adalete erişimlerinin en zor olduğu kesimlerinden olan Kürtlerin, mültecilerin, Çingenelerin bu bölgede yaşıyor olmasının etkili olduğu belirtilmelidir” dedi. C MY B C MY B