25 Kasım 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
İstanbul Haber Servisi - Topha- ne’deki sanat galerilerine yapõlan sal- dõrõlarõ, bölge esnafõ ve mahalleli “an- lık bir olay” olarak nitelese de adõnõn yazõlmasõnõ istemeyen birçok kişi, böl- genin muhafazakâr yapõsõna dikkat çe- kerek, “Burada Cumhuriyet kanun- ları değil, kendi inanışları ve kendi hukukları uygulanıyor. Bu konuda fazla bir şey sormayın, kendiniz arış- tırın. Mahallenin durumu görmezden gelinerek yapılacak işler sorun ola- bilir” dedi. ‘Hoşgörü problemi yok’ Tophane’deki sanat galerilerine ya- põlan saldõrõlar sonrasõnda, semt sakin- leri ve bölge esnafõ olaylarla ilgili çok fazla konuşmak istemiyor. Saldõrõnõn ger- çekleştiği caddede kasaplõk yapan Şem- settin Karahan “Bu, tamamen anlık bir olaydır ve herhangi bir örgütlen- me olabileceğine inanmıyorum” dedi. Karahan şöyle devam etti: “Buranın in- sanları çok iyi, düzgün insanlardır. Be- nim oturduğum apartmanda 5 Rum komşum var, burada hoşgörü prob- lemi yok. Bir daha da böyle bir olayın yaşanacağını sanmıyorum.” ‘Keşke biz de orada olsaydık’ Aynõ mahallede çalõşan Çetin Öztürk adlõ yurttaş ise saldõrõ olayõnõn medya- nõn pompalamasõyla büyütüldüğünü be- lirtti. Tophane’de son zamanlarda sayõ- sõ artmakta olan hotel, apart otel ve sa- nat galerilerinin kendilerini rahatsõz et- tiğini söyleyen semt sakinleri, bu tür yer- lerin ahlak anlayõşlarõna ve yaşam bi- çimlerine ters düştüğünü belirtti. Olaylarõn başlama sebebinin galerinin dõşõna taşan grubun içki içmesi olduğu- nu düşünen çevre sa- kinlerinden bazõlarõ- nõn yapõlan saldõrõyõ meşru görerek “Keş- ke biz de o esnada orada olsaydık” ifa- delerini kullanmala- rõ dikkat çekti. ‘Sokakta yürünmez oldu’ Saldõrõnõn yaşandõğõ OUTLET adlõ sanat ga- lerisinin mülk sahibi Hü- seyin Dorman, semt sa- kinleri olarak son yõllarda huzurlarõnõn bozulduğunu, so- kaklarda yürüyemez hale gel- diklerini belirtti. Dorman özetle şun- larõ söyledi: “Rumlar, gayrimüslimler, Romanlarla evlilikler oldu. 20 yıldır olaylar olmadı. Asıl sıkıntı açılış sı- ralarında kaldırımların kalabalık gruplarca işgal edilmesi, olayların yaşanmasında önemlidir. Dükkânımı sanat galerisi olarak kiraya verdim. Kiraya verirken de büyük bir hassa- siyet gösterdim. Çevre halkına karşı sorumlu davranma şartını kontrata da yazdım. Mahalle aralarına oteller açılıyor, sabahlara kadar müzik ses- leri geliyor, halk rahatsız olabiliyor. Olaylar bugüne kadar yaşananların birikimidir. Adõnõ vermek istemeyen bir başka es- nafsa “Burada yeni ve daha önce işyeri açanlar kendilerini bölge halkına ta- nıtamadı veya yetersiz kaldı. İşyeri sa- hiplerinin bölge halkıyla, esnafıyla iliş- kilerini geliştirmesinin bu tür sorun- ları aşmada çok önemli etken oldu- ğunu düşünüyorum” diye konuştu. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - CHP Genel Başkanõ Kemal Kõlõçdaroğlu, Türkiye Bilişim Derneği’nin düzenlediği “Bilgisayarla Beste Yarışması”nõn finalinde yaptõğõ konuşmada sevginin sanatla buluştuğunda büyüdüğünü ifade ederken, “Sanat bir yandan çok gü- zel, bir yandan da belli çevreler, kişiler için de tehlikeli olabiliyor” dedi. Saba- hattin Ali’nin şiirinden bestelenen Aldõr- ma Gönül şarkõsõnõn 12 Eylül döneminde yasaklandõğõnõ, geçtiğimiz günlerde de İs- tanbul Tophane’de galeri açõlõşõna saldõrõ- da bulunulduğunu anõmsatan Kõlõçdaroğ- lu, sanata ve sanatçõlara yapõlan saldõrõla- rõn toplumun her kesimi tarafõndan daha gür bir sesle kõnanmasõ gerektiğini ifade et- ti. Galerilere saldõrõ CHP İstanbul Miletveki- li Mehmet Sevigen tarafõndan TBMM’ye ta- şõndõ. Sevigen, İçişleri Bakanõ Beşir Atalay’’a “Sanatçılara, ‘tasõnõzõ tarağõnõzõ toplayõp gidin’ mi deniliyor” diye sordu. CHP Genel Başkan Yardõmcõsõ Haluk Koç ise Türkiye’de hoşgörüden uzak bir ortamın oluşmasından CHP olarak endişe duyuyoruz. Hükümetin bunu destekleyici tavırlardan uzak durmasını bekliyoruz” diye konuştu. CMYB C M Y B 24 EYLÜL 2010 CUMA CUMHURİYET SAYFA HABERLER 7 DÜZ YAZI ORHAN BİRGİT Gazetecilere Yönelik Baskılar Sürüyor Faks: 0 216 302 82 08 obirgit@e-kolay.net Mesleğin en kıdemli üyelerinden biri olarak, siyasal iktidarın, hoşlanmadığı köşe yazarları için patronlara baskı yaptığı iddiaları -belki herkesten çok- beni son derecede rahatsız ediyor. Bekir Coşkun’un HaberTürk’ten ayrılma olayını, bu nedenle salt bir işveren ile çalışan kişi arasında başgösteren anlaşmazlık olarak görmediğim için, önceki günkü yazımda değerlendirdim. O yazıyı yazarken de, “Onuncu Köy” yazarının başından geçenleri, kendisinin yaptığı açıklamaya dayanarak köşeme almakla yetinmedim. Yorumumu da yine Bekir’in anlattıklarının üstüne yaptım. Sevilen bir kalemin susturulmasının neden olduğu tepkilerin iç ve dış kamuoyuna sürekli olarak daha çok demokrasi ve özgürlük mesajları vermek isteyen iktidar tarafından hoş karşılanmadığı, AKP Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Hüseyin Çelik’in dünkü açıklamasından anlaşılıyor. Patron tasarrufu mu? Sayın Çelik, Coşkun’un Hürriyet’ten ayrıldığı zamanda benzer iddiaların ortaya atıldığını hatırlatıyor ve telefonla konuştuğu HaberTürk’ün sahibi Turgay Ciner’in “Üzerimde Allah var. Hükümet ve partiden baskıyı bırakın, telkin bile olmadı. Bu benim patron olarak tasarrufum” dediğini aktarıyor. Turgay Ciner’in, işine son verdiği yazarın, sürekli olarak bir kişiyi ‘adeta bir kan davası zihniyeti ile’ eleştirmesinden duyduğu rahatsızlık nedeni ile bu kararı aldığını da yine AKP sözcüsünün açıklamasından öğreniyoruz. Bekir bu açıklama ile ilgili olarak neler söyleyecek, bilmiyorum. Benim için önemli olan, iki kişi arasındaki bir iş aktinin sona erdirilmiş olmasında politika ya da sermaye çevrelerinden bir baskının gelip gelmediğinin ortaya çıkarılmasıdır. Profesyonel bir gazetecinin, daha fazla bir ücret karşılığında iş değiştirmesi doğaldır. Bu nedenle de Coşkun’un Onuncu Köy’ü o sırada yayımlanmaya başlayan HaberTürk’e 3 milyon dolarlık bir başlık parası ve ayda 26 bin lirayı bulan bir ücret alacağı için taşımış olması da, üçüncü kişiler için sorun olamaz. Ama yıllardan beri yazdıklarını okurları ile paylaşmakta olan bir köşe yazarına , “Bizimle çalışırken eski gazetende yazdıklarını unut” denilmediği sürece, yazdıklarının sürekli olarak adeta bir kan davası zihniyeti ile kaleme alındığından şikâyet edilmesini haklı görmek olanaksızdır. Üstelik, bizim mahallede çalışan herkesin iştahlarını kabartacak, astronomik ücretler önerilerek. Keşke Sayın Ciner, söz konusu açıklamasını, iktidar partisi sözcüsü aracılığı ile değil, kendi medyasını kullanarak ya da ilk haberi veren Anka aracılığı ile yapmış olsaydı. Bundan ötürü bu tür açıklamalar, medya üzerinde kimine Silivri bileti gönderilmesi söylenerek, kimisi için astronomik vergi cezaları verilerek, kimine de “haydi artık, seninle işim bitti” denilmek suretiyle, sürdürülmekte olan baskıları ortadan kaldırmaya, ne yazık ki, yetmiyor. Yetmediği için de kimi gerçekler sineye çekilerek Osmanlı döneminde sarayın hışmına uğrayarak falakaya çekilen Yahudi’nin avazı çıktığı kadar ‘Padişahım çok yaşa’ diye bağırmak zorunda kalışının kuşaktan kuşağa anlatıldığı o hikâye akla geliyor. Dolmabahçe’deki toplantı Sayın Başbakan’ın, yarın İstanbul’da medyanın genel yayın yönetmenlerini toplayarak, onlarla ülke sorunları üstündeki düşüncelerini paylaşacağını biliyorum. O toplantıya çağrılı olanlar arasında Ulusal Kanal yayın yönetmeninin de olduğunu, bu kanalın yıllardan beri devlete ait kablolu sistemden yararlanabilmesi için yargıda verdiği mücadeleyi de kazandığı halde, o kararların da yerine getirilmediğini acaba Sayın Erdoğan da biliyor mu? Keza, kendi isteği doğrultusunda yayın politikası izleyen gazetelerin bile, Ergenekon davası ile ilgili resmi ellerden servis edildiğinden kuşku duyulmayan haber ve yorumlara yer verdikleri için, birer ikişer mahkeme kapılarına çağrılmakta olduklarını da... Sanat galerilerine saldõrõyõ kõnayan Günay, mahallelinin işyerlerine sahip çõkmasõ gerektiğini söyledi Bakandan mahalleliye sitem Kültür Servisi - Uluslarara- sõ Plastik Sanatlar Derneği (UPSD) ve Sanat Galericileri Derneği, galerilere yapõlan sal- dõrõ hakkõnda dün bir basõn açõk- lamasõ yaptõ. Sinema Sevenler Derneği’nde düzenlenen top- lantõda konuşan UPSD Başkanõ Bedri Baykam konuşmasõnda Galeri Non, Outlet, Pi Art- works, Elipsis ve Apel Sanat Galeri’lerine yönelik saldõrõ- nõn, Türkiye’de demokrasiye, çoksesliliğe ve özgür düşünce ifadesine yönelik ağõr bir tehli- kenin varlõğõna işaret olduğunu vurguladõ. Suçlarõ işleyenlerin hüküm giymezlerse, bundan güç alarak bu saldõrõlarõ tekrarlama giri- şimlerinde bulunabileceklerini söyleyen Baykam, şöyle ko- nuştu: “Bize üzüntü veren di- ğer bir konu, yetkililerin bu olayı kınamaya açıkça yanaş- mamış olmalarıdır.” Sanat Galericileri Derneği Başkanõ Doğan Paksoy da “2010 Kültür Başkenti olduğumuz bir yılda, bu tür olaylar yaşa- mak oldukça üzücü” ifadesini kullandõ. Paksoy şunlarõ söyledi: “Biz- ler, bu tür olayların yaşan- maması için ortak bir diyalog gerçekleştirmeliyiz. Bu tatsız olaylar genç sanatçı arkadaş- larımızı yıldırmamalı.” Toplantõya katõlan Ataol Beh- ramoğlu, Canol Kocagöz, Or- han Aydın, Erol Kızılelma ve Orhan Kurtuldu da saldõrõyõ, daha önce benzer şekilde ger- çekleşen saldõrõlarla aynõ amacõ taşõdõğõnõ ve zincirin bir halka- sõ olarak değerlendirdi. Ayrõca toplantõya katõlan Nej- la Arat, Nejat Yavaşoğulları, Ayşegül Kaya ve Yunus Tan- kut da yapõlan açõklamaya des- tek verdiklerini açõkladõ. İstanbul 2010 Avrupa Kültür Başkenti Ajansõ, yaptõğõ yazõlõ açõklamada sanat galerilerine düzenlenen saldõrõyõ, kültür sa- nat bilincine sahip olamamõş bir grup tarafõndan yapõlmõş talih- siz bir olay olarak niteledi. ‘Bir zincirin halkası’ İstanbul Haber Servisi - Kültür ve Turizm Bakanõ Ertuğrul Günay, Tophane’de sezon açõlõşlarõnõ yapan sanat galerilerine yönelik saldõrõyõ kõnadõğõnõ belirterek, “Hiçbir gerek- çeyle kimsenin kimseye karşı, kişi- lere, kurumlara ve işyerlerine kar- şı şiddet kullanma hakkı olamaz ve şiddet kullanmanın hiçbir haklı mazereti olamaz. Türkiye’nin her yanından terörü silmeye çalışırken İstanbul sokaklarında böyle bir gö- rüntünün sergilenmesine izin ver- meyeceğiz” dedi. Gözaltõna alõnan 7 kişinin serbest bõ- rakõlmasõ ile ilgili olarak Günay, “Ser- best bırakılan şahıslar eğer teşhis edil- mişler, olaya katıldıkları belgelenmiş ve serbest bırakılmışlarsa bunu üzün- tü ve kaygıyla karşılarım. Yargıya si- tem ederim” diye konuştu. Bakan Günay, dün olaylarõn yaşandõğõ Beyoğlu’nun Tophane semtini İstanbul Valisi Hüseyin Avni Mutlu, İstanbul Emniyet Müdürü Hüseyin Çapkın, Beyoğlu Belediye Başkanõ Ahmet Mis- bah Demircan, Türkiye Seyahat Acen- talarõ Birliği (TÜRSAB) Genel Başka- nõ Başaran Ulusoy ile birlikte ziyaret etti, esnafla bir araya geldi. Günay yaptõğõ açõklamada, olaylarõn faillerini dikkatle yakõndan takip ede- ceklerini vurgulayarak “Yargıda en ağır cezalarını almalarını talep ede- ceğiz” dedi. Herkesin farklõ kültürlerden geldiği- ni, farklõ inançlara mensup olabileceğini, ancak Türkiye Cumhuriye- ti yurttaşlarõ olarak herke- sin birbirine saygõ gös- termek zorunda ol- duğuna dikkat çeken Günay, “Birbiri- m i z e karşı olan itirazımızı, şiddete başvurma- dan, sözle, fikirle, uygar tartışmayla, belli mercilere yapacağımız başvu- rularla sürdürmek zorundayız. Hu- kuk devletinin gerekleri bunlardır” diye konuştu. İstanbul’un bu yõl Avrupa Kültür Başkenti sõfatõnõ taşõdõğõnõ, geride çok güzel bir 9 ayõ bõraktõklarõnõ da anõm- satan Günay, bu tür yakõşõksõz olaylar- la İstanbul’un ve Türkiye’nin “Kültür Başkenti” imajõnõ gölgelemeye kim- senin hakkõ olmadõğõnõ söyledi. ‘İşyerleri mahallelilere emanet’ Soruşturmanõn sürdüğünü belirten Bakan Günay şöyle devam etti: “Yeni işyeri açan arkadaşlarımız elbette ki çevrede yaşayan yurttaşlarımızın ya- şamlarına, geleneklerine, davranış özelliklerine, aile kurallarına saygı gösterecekler ama çevrede yaşayan- lar da bu bölgede yaşayanların var ol- ma haklarına, iş yapma haklarına saygı gösterecekler. Bundan sonra İs- tanbul’da böyle şeylerin olmaması için hep beraber gayret edeceğiz. Kimse bu tür olayların arkasında de- ğil, kimse olayları istismar etmeye ça- lışmasın, kimse bu tür olayları yeni gerginlik, yeni siyasi çekişme diyerek rant elde etme yoluna tevessül etme- sin. Mahallelinin olaylara seyirci kalmasını üzüntüyle karşılarım. Bu işyerleri bu mahalleye emanettir.” Gözaltõna alõnan 7 kişinin savcõlõk ta- rafõndan serbest bõrakõlmasõna ilişkin so- ru üzerine Günay, “Bana ve- rilen bilgilere göre teşhis edilemediği için bu kişiler serbest kaldı” dedi. Günay, “Kimsenin kendi hakkını kendisi zorla alma hakkı yok- tur” ifadesini kullandõ. Açõklamanõn ardõndan kahvehanede bir ara- ya geldiği yurttaşla- ra çikolata ikram eden Günay, “Tatlı yiye- lim tatlı ko- nuşalım. Bu işi tatlıya bağlayalım” dedi. Tarlabaşı’ndaki yıkımlara protesto İstanbul S.O.S Girişimi, yenileme alanı ilan edilen Tarlabaşı’nda 210’u tescilli ol- mak üzere toplam 278 yapı hakkında verilen yıkım kararının uygulanmaya başlamasını protesto etti. Yenileme projesi kapsamında yı- kılacak olan bir binanın üzerine “S.O.S” ya- zılı afiş asıldı. Tarlabaşı Bulvarı üzerinde toplanan grup adına açıklama yapan Esra Balcı, “Tarihi binalar yeni projelerin uygula- nabilmesi için yerle bir edilecek. Diğer tarihi alandakilerin aksine ne kat planları, ne de bina yükseklikleri korunacak. Sadece tescilli bina cephe görüntüleri yeni yapılacak bina- lara iliştirilecek” dedi. (EBRU ÇOLAK) KILIÇDAROĞLU: SALDIRILAR GÜR SESLE KINANMALI UPSD ve Sanat Galericileri Derneği saldõrõya tepki gösterdi AKP Grup Başkanve- kili Nurettin Canikli ise TV8’de katõldõğõ bir prog- ramda, saldõrõyõ değerlendirir- ken, hükümete geldiklerinden bu yana Türkiye’nin herhangi bir il ya da ilçesinde, kurallara uygun olarak ruhsat veril- miş bir yeri kapattõklarõnõ gösterir bir ör- nek verilmesi- ni istedi. Ca- nikli “Gün- lük hayatta karşılaşılan ihtilafları hükümete karşı olarak kullanmak iste- yenler var. Bu filmi, bu sah- neleri biz defalarca gör- dük. Bunlar artık tut- muyor” dedi. ‘Kendi kanunlarını uyguluyorlar’ MARDİN (Cumhuriyet) - Ünlü modacõ Cemil İpekçi’nin Mardin’deki tarihi Kasõmiye Medresesi’nde yarõn yapmayõ amaçladõğõ “Bir Doğu Masalı Dört Mevsim” adlõ defileyle il- gili tartõşmalar sürüyor. Çeşit- li dernekler ve sendikalar gün- lük ibadetlerin yapõldõğõ bir mekânda defile düzenlenmesi- ni “provokasyon” olarak de- ğerlendirdi. MÜSİAD Mardin Şube Baş- kanõ Kâzım Aksoy, “İbadet- hane olarak kullanılan yerde defile yapılması taraftarı de- ğiliz” dedi. Eğitim-Bir-Sen Şu- be Başkanõ Hasan Ekinci ise “Bu provokasyondur. Halkın değerlerini taciz etmektir. Halk o gün orada sıkıntı ya- ratacaktır. Bunun sorumlusu da bu defilenin yapılamasına izin verenlerdir” diye konuştu. Büro Memur-Sen Genel Baş- kanõ Yusuf Yazgan da yaptõğõ yazõlõ açõklamada “Uzayda ya- şamıyoruz. İslami değerleri- mizi korumayacaksa Diyanet İşleri Başkanlığı’na ne gerek var?” dedi. Mardin Valisi Hasan Duru- er ise “Bu defile, projenin ta- nıtımı ve sürdürülebilirliği açısından sağlayacağı fayda- lar yanında, UNESCO Dün- ya Kültür Mirası adaylığına hazırlanan Mardin’in ulu- sal ve uluslararası tanıtımına büyük katkılar sağlayacak- tır” dedi. Defile kõşkõrtmasõ ‘Bu filmi defalarca gördük’ Semt sakinleri: Son yõllarda huzurumuz bozuldu ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - CHP Ardahan Milletvekili Ensar Öğüt, “Tophane’deki olayların ay- nısının Ardahan’ın Damal ilçesinde gerçekleştirilmek istendiğini” ileri sürdü. Öğüt, düzenlediği basõn toplan- tõsõnda, Damal’da referandumda yüzde 97 “hayır” oyu çõktõğõnõ ifade etti. Hükümetin “Damal’daki insanları bezdirmek için uğraştığını” savunan Öğüt, Merkez Sağlõk Ocağõ’nda gö- revli bir doktorun, Alevi kültürüne ve inançlarõna küfür ederek konuştuğunu söyledi. Bu doktorun görevden alõn- masõ ya da soruşturma açõlmasõyla il- gili yaptõğõ görüşmelerinden bir sonuç alamadõğõnõ belirten Öğüt, verdiği soru önergelerine de cevap gelmediğini kaydetti. Öğüt, son çare olarak Başba- kan’a konuyla ilgili mektubu bugün göndereceğini belirtti. Öğüt, Damal’da insanlarõn galeyana gelebileceklerini, kötü bir durumla karşõlaşõlmadan mü- dahale edilmesi gerektiğini ifade etti. Kasõmiye Medresesi’nde yapõlacak defile tartõşmasõ sürüyor CHP’Lİ ÖĞÜT’TEN DAMAL UYARISI Medresede, haziran ayında bianel düzenlenmişti. (Fotoğraf: AA)
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear