Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
CMYB
C M Y B
SAYFA CUMHURİYET 24 EYLÜL 2010 CUMA
4 HABERLER
DÜNYADA BUGÜN
ALİ SİRMEN
Tophane Olayının
Ardında Ne Var?
Tophane’de meydana gelen saldırı olayının, artık
minareyi çalanın kılıfı hazırlaması aşamasındayız.
İstanbul Valisi’ne bakarsanız, saldırı yaya
trafiğinin sıkışmasından çıkmış; kimileri olayı,
galeriye gelenlerin ahlaki değerleri hiçe
saymalarına bağlıyor; bu konuda tepkilerini dile
getiren tophanehaber.com sitesinde olaydan çok
önce de ahlaki konular üzerinde duruluyordu.
Öte yandan kimileri de olayın rant paylaşmasıyla
gelen kültür çatışması olduğunu söylüyor ve
mahallenin son yıllarda ranta açılmasının halkın
huzurunu kaçırdığını ileri sürerek irtica olayına
ekonomik kılıf giydirmeye çalışıyorlardı.
Önce bir noktayı vurgulayalım:
Tophane saldırısı ile aynı günde, başkent
Ankara’nın Kurtuluş Parkı’nda görev yapan iki
polis, el ele dolaşan, bank ve çimlere oturan
gençlere, “Uygunsuz oturuyorsunuz” diye uyarıda
bulunuyordu. Bu ahlak bekçiliğinin ardında da rant
paylaşımı olduğunu söyleyebilir misiniz?
Ankara’daki uyarının veya Tophane’deki
saldırının benzerini başka Anadolu kentlerinde
neden göremediğimizi sormak saflığını
göstermesin kimse. Orta veya Doğu Anadolu
kentlerinde kızlarla erkekler el ele dolaşmak
cüretini gösteremezler ki, uyarılsınlar.
Öte yandan Anadolu’nun çoğu yerinde
gizlenmeden içki içmek imkânsızdır. Bütün
Anadolu’yu gezen bir gazeteci dostum, bir yıl
kadar önce, içki yasaklarının genişletilmesi
konusundaki endişelerini dile getirenlere gülerek
şöyle karşı çıkmıştı:
- Siz ne diyorsunuz? Tüm Anadolu’da
endişeleriniz zaten gerçekleşti. Geçenlerde
Kayseri’de iki kadeh içebilmek için dağa çıktım.
İstanbul şimdilik bir ada gibi.
Kaldı ki, başkentte ve İstanbul’da bu gibi
olayların daha önce de yaşandığını Oktay Ekşi
dünkü yazısında vurguluyor; Ankara Büyükşehir
Belediye Başkanı Melih Gökçek’in 1994 yılında
uluslararası üne sahip sanatçımız Mehmet
Aksoy’un heykelini, “Tükürürüm ben böyle sanatın
içine” diyerek kaldırtmasını anımsatıyordu.
Oktay Ekşi balık hafızalı topluma, Çağdaş
Yaşamı Destekleme Derneği’nin Basın Müzesi’nde
açtığı, şeriat ile yönetilen ülkelerde kadınların
durumunu gözler önüne seren serginin takkeli
güruh tarafından basılmasını, İdil Biret’in Aya İrini
konserinde içki içildiği iddialarıyla çıkarılan olayı da
bir kez daha hatırlatıyordu.
Bunlar da düpedüz irtica hareketleriydi.
Herhalde, kentsel ranta hiç de karşı olmayan
Melih Gökçek, Mehmet Aksoy’un heykeline rant
olayı yüzünden karşı çıkmıyordu.
Herhalde, ÇYDD’nin Basın Müzesi’ndeki sergisi,
kentsel rant yaratıp, bölgede bazı insanların
dışlanmasına neden olmuyordu.
Aynı gerekçeleri Aya İrini’deki konser için de
söylemek mümkün.
Tophane semtindeki insanların yapıları, etkin
sakinlerin AKP ile ilişkilerini görmek için orada kısa
bir gezinti yapıp, Hamas’ı öven duvar yazılarına
göz atmak bile kafi.
Kimse bu gerçekleri örtmeye çalışmasın!
Ayrıca, her kentsel rant odağında benzeri olay
yaşanıyor mu?
Tarlabaşı’nda Başbakan’a yakınlığıyla bilinen bir
işadamının başlattığı hareket böyle bir tepki
görüyor mu?
Tophane’nin büyük bir rant odağı haline
gelmekte olduğu kesindir.
Kentsel dönüşümün yaratacağı rantın, semtin
yüzünü değiştirmesi gibi, oranın insanlarını da
değiştireceği bir gerçektir. Ama bu rantın oradaki
mülk sahiplerini zenginleştireceği de yadsınamaz.
Ayrıca Galata’nın bir rant alanı haline gelmesini
Cihangir’den taşan galerilerin oraya inmesine
bağlamak yanıltıcı olacaktır. Asıl olay Galataport
projesi ile başlamıştır.
Galataport’un yok pahasına bu iktidar tarafından
Ofer’e peşkeş çekilmiş olması da bildiğiniz gibi
Danıştay kararı ile engellenmişti.
Biliyorsunuz, 12 Eylül referandumuna sunulan
anayasa değişikliği metni ile Danıştay’ın elinden bu
tür kararları verme yetkisi de alınmaktaydı ve
saldırganların bölgesi Tophane, bu metne “evet”
oyu vermişti.
Burada da rantın huzur kaçırdığı ve olaylara
neden olduğu tezini savunanların bir çelişkisiyle
daha karşı karşıya geliyoruz.
Ne hazindir ki, saldırıya maruz kalan galerilerden
birinin işadamı sahibi de “yetmez ama evet”çiler
arasında yer alan eski solcu yeni liberallerden
biriydi.
Görülüyor ki, antilaik odakların ektiği tohumların
ürünü olan Tophane olaylarını tevil etme, minareyi
kılıfa sokma girişimleri pek inandırıcı olmuyor.
asirmen@cumhuriyet.com.tr
Hükümet ile BDP arasõnda Hakkâri’deki mayõnlõ saldõrõ nedeniyle ertelenen görüşme, dün gerçekleştirildi
Çözüm adresi yeni anayasa
Erbakan’õn kongre dayatmasõ partiyi böldü. Kurtulmuş’un Bekaroğlu ile yeni bir oluşum başlatacağõ belirtiliyor
Saadet’te yollar ayrılıyorERDEM GÜL
ANKARA - Necmettin Erba-
kan’õn partiyi “mahkeme kara-
rıyla kongreye götürmesi” SP’de
ayrõşma getirdi.
SP Genel Başkanõ Numan Kur-
tulmuş, çok büyük bir baskõ ol-
mamasõ durumunda kongrede aday
olmayacak. Mahkemenin kayyum
atamasõ kararõ üzerine Necmettin
Erbakan’a sert tepki gösterdikten
sonra, siyasi geleceğini belirle-
mek üzere parti kurullarõyla de-
ğerlendirme yapma kararõ alan
Kurtulmuş, ilk olarak dün partisi-
nin genel idare kurulunu topladõ.
Kurtulmuş, ardõndan il başkanla-
rõ ve belediye başkanlarõyla da top-
lantõlar yaparak, “Ne yapmalıyız”
sorusunu yönelterek tabanõn gö-
rüşlerini dinleyecek.
Edinilen bilgilere göre Kurtul-
muş, bu toplantõlar öncesi kur-
maylarõyla ilk değerlendirmeleri-
ni yaptõ ve kararõnõ büyük ölçüde
verdi. Buna göre Kurtulmuş, bu iki
günlük toplantõ sürecinde “ola-
ğanüstü bir baskı olmaması”
durumunda bir ay içinde toplana-
cak kongrede başkanlõğa aday ol-
mayacak. Kurtulmuş’la birlikte
kurmaylarõ da pasif bir tavra gire-
rek kongreyi Erbakan ve ekibinin
tek başõna yapmalarõna olanak
sağlayacak. Kurtulmuş, kongrenin
ardõndan, yõl sonuna doğru kur-
maylarõyla birlikte SP’den de ay-
rõlacak. Kurtulmuş’un kurmayla-
rõyla toplantõlarda da yeni parti se-
çeneği öne çõkmaya başladõ. An-
cak toplantõlarda, “seçime çok
kısa bir zaman kaldığı belirtile-
rek 40’tan fazla ilde örgütlenme
sorunu nedeniyle seçime katıla-
mama” kaygõlarõ da dile getirildi.
Kurtulmuş, karar toplantõlarõ
sürerken sürpriz bir görüşme de
yaptõ. Geçmişte SP içinde çok
yakõn çalõştõğõ, bir dönem “Müs-
lüman sol” hareketi kuran Meh-
met Bekaroğlu ile görüş alõşveri-
şinde bulundu. Bekaroğlu da Kur-
tulmuş’a “yeniden aday olma-
ması, orta vadede yeni bir olu-
şum için birlikte çalışabilecek-
leri” önerisinde bulundu. Kurtul-
muş’un da Bekaroğlu’nun öneri-
sine sõcak baktõğõ öğrenildi. Parti
içindeki değerlendirmelerde, ay-
rõşmanõn ardõndan seçimde AKP
ile ittifak önerilerinin de gündeme
getirildiği belirtiliyor. Ancak Kur-
tulmuş’un bu aşamada bu konuyu
gündemine almadõğõ öğrenildi.
Erbakan, Kutan’la görüştü
SP Genel Başkan Yardõmcõsõ
Lütfü Esengün, parti genel mer-
kezinde düzenlenen Genel İdare
Kurulu (GİK) toplantõsõnõn ardõn-
dan yaptõğõ açõklamada, “kay-
yum” kararõnõn hukukun siyasal-
laştõrõlmasõnõn bir örneği olduğu-
nu söyledi. Öte yandan, Erbakan
ile eski SP Genel Başkanõ Recai
Kutan’õn, Erbakan’õn Balgat’taki
evinde bir araya geldiği öğrenildi.
ANKARA (Cumhuriyet Bürosu)
- PKK’nin referandum sonrasõ “ey-
lemsizlik” kararõnõ uzatmasõ sonrasõ
geçen hafta yapõlmasõ planlanan, an-
cak Hakkâri’deki saldõrõ nedeniyle
ertelenen hükümet-BDP buluşmasõ
gerçekleşti. Görüşmeden, “yeni ana-
yasa startı” çõktõ. Başbakan Yar-
dõmcõsõ Cemil Çiçek, BDP ile “yeni
anayasanın içeriğini ve yöntemini
konuştuklarını” söylerken BDP Eş-
başkanõ Selahattin Demirtaş,
demokratik özerklik ve anadilde eği-
timin resmi talepleri olduğunu, öz-
gürlükleri arttõracak yeni bir anayasa
sürecine katkõ sağlayacaklarõnõ belirtti.
Başbakan Tayyip Erdoğan’õn
TBMM’deki makam odasõndaki gö-
rüşmeye hükümet adõna Başbakan
Yardõmcõsõ Cemil Çiçek ve Adalet Ba-
kanõ Sadullah Ergin, BDP adõna eş-
başkanlar Selahattin Demirtaş ve Gül-
tan Kışanak ile Şõrnak Milletvekili
Hasip Kaplan katõldõ. Görüşme son
10 dakikaya kadar saklandõ. 1 saat 45
dakika süren görüşme sonrasõ De-
mirtaş yaptõğõ açõklamada, görüşme-
nin gizli olmadõğõnõ söyledi. Hükü-
metle BDP arasõnda uzlaşma sağlan-
masõnõn sorunlarõn çözümü anlamõna
gelmeyeceğini vurgulayan Demirtaş,
görüşmede yeni anayasa talebi ile
kanõn durmasõ için rol almaya hazõr ol-
duklarõnõ belirtti.
Demirtaş, “Sorun barış, ülkedeki
özgürlükler demokrasi sorunudur.
İç soruna katkı sunacak, özgür-
lükleri artıracak yeni bir anayasa
sürecinin başlaması gerektiğini dü-
şünüyoruz. Yeni bir anayasa iç ba-
rışa en çok hizmet edecek çalışma-
dır. Referandumda yeni anayasa ta-
lebinin oluştuğunu bildirdik” dedi.
Görüşmelerin sürmesini istediklerini,
barõşõn gelmesi için BDP’nin rol al-
maya hazõr olduğunu söyleyen De-
mirtaş, göz yaşõnõn dinmesi için kat-
kõ sunmaya devam edeceklerini ifade
ederek yeni anayasa talebinde bulu-
nurken parti programõnda yer alan “de-
mokratik özerklik ve anadilde eği-
tim”in de resmi talepleri arasõnda
bulunduğunu bildirdi. Demirtaş, şu an-
daki atmosferin sorunlarõn çözümünü
kolaylaştõran pozitif bir atmosfer ol-
duğunun altõnõ çizerken İmralõ’yla
yapõlan görüşmelerin de sürdüğünü, bu
konuda yeni söyleyecek bir şey ol-
madõğõnõ vurguladõ.
PKK uzatabilir
Demirtaş, ateşkesle ilgili soruya,
“PKK’nin ateşkesi uzatması konu-
su, bu konunun doğrudan muhatabı
BDP değildir. Biz ülkenin hiçbir
kentine hiçbir cenazenin gitmeme-
sini sağlayacak siyasi aktörleriz.
Elbette ki siyasi partiler bunun ol-
maması için ellerinden geleni yap-
malıdır” yanõtõnõ verdi.
Çiçek ise görüşmeye özel anlam
yüklenmemesini isteyerek, görüşme-
lerin diğer partilerle de sürmesi ge-
rektiğini vurguladõ ve görüşmede ye-
ni anayasanõn ele alõndõğõnõ söyledi.
Tüm partilere, sivil toplum örgütleri-
ne yeni anayasa çağrõsõ yapan Çiçek,
“Birçok sorun anayasadan kay-
naklanıyor. Toplumdaki gerginlik-
lerin çözülememesinin sebebi ana-
yasada yatıyor. 12 Eylül’deki sonuç
bir mesajdır. Toplum yeni anayasa
diyor. Konuya ilgi duyan herkes,
partiler, sivil toplum örgütleri yön-
tem konusunu tartışmalıyız. Bu-
günkü görüşmede yeni anayasa ko-
nusu gündeme gelmiştir. Hem yön-
tem, hem de içerik olarak” dedi.
‘Silahlar susarsa konuşulur’
Edinilen bilgiye göre, görüşmede
Çiçek ve Ergin BDP’lilere, silahlarõn
susmasõ halinde taleplerin konuşulup
tartõşõlabileceği mesajõnõ verdi. BDP
ise ateşkesin doğrudan BDP’nin mu-
hatap olduğu bir konu olmadõğõnõ
belirterek, “Ama bu konuda hükü-
met de sıcak mesajlar vermeli, de-
mokratik adımlar atmalı. Ateşke-
sin süresi 1 saat bile uzasa buna
kimse olmaz diyemez” görüşünü
iletti. BDP heyeti ayrõca askeri ope-
rasyonlarõn durmasõ gerektiğini de
vurgulayarak, “Ateşkes tek taraflı ol-
muyor” mesajõ verdi.
Ana eksenini anayasa değişikliği-
nin oluşturduğu görüşmelerde
BDP’liler, yeni anayasanõn “top-
lumsal uzlaşma” ile yapõlmasõ ge-
rektiğini belirterek, “Kürt sorunu-
nun çözümü de bir müzakereye
dönüşmeli, hükümet buna zemin
sağlamalı” talebini iletti.
Görüşmede Bakan Çiçek ve Ergin,
Başbakan Tayyip Erdoğan’õn progra-
mõnõn uygun olmamasõ nedeniyle gö-
rüşmenin kendileriyle gerçekleştiğini,
bundan sonraki görüşmelerde Başba-
kan’la görüşülebilecek şekilde prog-
ramlar yapõlacağõ konusunda uzlaş-
maya varõldõğõ bildirildi.
BDP’nin Kürt sorununa çözüm için taleplerini iletmek üzere
hükümet temsilcileriyle yaptõğõ görüşmede esas gündem yeni anayasa
oldu. BDP lideri Demirtaş, toplantõ sonrasõ yaptõğõ açõklamada, kendi
taleplerini de içerecek yeni bir anayasa için katkõ sağlayabileceklerini
açõklarken Hükümet Sözcüsü Çiçek de “Birçok sorun anayasadan
kaynaklanõyor. Bugünkü görüşmede yeni anayasa konusu gündeme gelmiştir” dedi.
‘ERİTME YUVASI’
PKK
kreşte
boykot
istedi
DİYARBAKIR
(Cumhuriyet Bürosu)
- Terör örgütü PKK,
okullarõn ardõndan
kreşleri de boykot et-
meye çağõrdõ.
PKK, terör örgütüne
yakõnlõğõyla bilinen Fõ-
rat Haber Ajansõ aracõ-
lõğõyla yaptõğõ açõkla-
mada, Türk devletinin
Kürt halkõnõn dilini ve
kültürünü yok sayan
bir amaç doğrultusun-
da kendi eğitim siste-
mini oluşturduğu savu-
nularak, “Bugün yatılı
okullarda okuyan
Kürt çocuklarının sa-
yısı Türkiye genelin-
den fazla. Son aylar-
da yapılan araştırma-
lara göre 92 bini aş-
kın Kürt çocuğu yatı-
lı okullarda okuyor”
denildi. 0-6 yaş arasõ
çocuklar için en büyük
okulun anne kucağõ ol-
duğu belirtilen açõkla-
mada, başta anneler ol-
mak üzere tüm Kürtle-
re çocuklarõnõ kreşlere
göndermemeleri çağrõ-
sõnda bulunuldu. Açõk-
lamada, Türkçe dilli
kreşler “eritme yuva-
sı” olarak tanõmlandõ.
Numan Kurtulmuş Necmettin Erbakan
‘KOMİSYON KURULMASI ZOR’
Şahin: Anayasa
24. döneme kalır
AFYONKARAHİ-
SAR (AA) - Cumhur-
başkanõ Vekili, TBMM
Başkanõ Mehmet Ali
Şahin, dün Afyonkara-
hisar’da açõlõşõna katõl-
dõğõ, ‘’Bütçe Sürecinde
Parlamentoların Deği-
şen Rolü: İKÖBAP ve
AB Üyesi Ülke Dene-
yimleri Uluslararası
Sempozyumu’’nun ar-
dõndan gazetecilerin so-
rularõnõ yanõtladõ.
Şahin, “Yeni bir ana-
yasa değişikliğinin, ye-
ni yasama yılında gün-
deme gelmesi halinde
siyasi parti grupların-
dan nasıl bir tutum
beklediği’’ sorusuna,
“Siyasi parti grupları,
anayasa değişikliğiyle
ilgili uzlaşma komis-
yonu kurmak isterse
ya da böyle bir izlenim
edinirsem gruplara ya-
zı yazarak komisyon
kurulmasına öncülük
edebilirim’’ karşõlõğõnõ
verdi. Yeni yasama yõ-
lõnõn sonunda milletve-
kili genel seçiminin ola-
cağõnõ anõmsatan Şahin,
‘’Böyle bir komisyo-
nun kurulma ihtimali
olmakla birlikte bunu
fazla güçlü görmüyo-
rum. Yeni yasama dö-
neminde yani 24. dö-
nemde bunun gerçek-
leşmesi ihtimalini daha
kuvvetli görüyorum’’
diye konuştu.
SP’nin mahkeme kararõyla düzenleyeceği olağanüstü
kongresinde yeniden aday olmayõ düşünmeyen
Kurtulmuş’un SP’den ayrõlarak Mehmet Bekaroğlu ile
yeni bir oluşum için çalõşma başlatacağõ belirtiliyor.
Geçitli köylüleri göçten vazgeçirildi
Hakkâri’nin Geçitli köyünde 16 Eylül’de, Aydın
Erol yönetimindeki minibüsün geçişi sırasında yola
döşenen patlayıcının infilak etmesi sonucu 9 kişinin
yaşamını yitirmesi, 4 kişinin de yaralanması olayı-
nın ardından 300 haneli Geçitli köyünden yaklaşık
150 aile, can güvenliklerinin kalmadığı gerekçesiy-
le taşınma kararı aldı. Dün sabah saatlerinde eşya-
larını kamyonetlere yükleyen köy halkı, ellerinde
taşıdıkları “Can güvenliğimiz yok”, “Failler bulun-
sun”, “Köyü terk ediyoruz” yazılı pankartlarla
Şırnak güzergâhına doğru yürümeye başladı. Şır-
nak’a gitmeye karar verdikleri öğrenilen aileler,
köy çıkışında BDP’li yöneticileri ve kentin kanaat
önderleri tarafından durduruldu. BDP yetkilileri
ile kanaat önderlerinin görüşmesi sonucu ikna edi-
len aileler köye geri döndü. (Fotoğraf: AA)
ESKİ MİT’Çİ ÖNEŞ
‘Türkiye
için tarihi
bir fırsat’
Haber Merkezi - Eski MİT
Müsteşar Yardõmcõsõ Cevat Öneş,
İmralõ’yla yapõlan görüşmeleri,
“Cumhurbaşkanı’na tarihi fırsat
değerlendirmesini yaptıran şart-
lar, bugün tarihi bir süreci baş-
latmıştır” şeklinde değerlendirdi.
“PKK, silahlı mücadele ile hak
taleplerinin 21. asırda mümkün
olmadığını görmüştür” diyen
Öneş, terör örgütü lideri Abdullah
Öcalan’nõ kastederek, “Bu şahsın
Kürt ve Türk toplumunun barış
taleplerini dikkate almaması
mümkün değildir ve elimizdeki
son bir tarihi fırsattır” dedi.
NTV’ye değerlendirmelerde bu-
lunan Öneş, “12 Eylül referandu-
munun milletin iradesinin demo-
ratikleşme olduğunu ve toplu-
mun barışı talep ettiğini ortaya
koyduğunu” kaydetti. Öneş, “Şu
anda ne noktadayız” sorusuna
“Öncesinde bir tespiti yapmak
istiyorum. PKK, silahlı mücade-
le ile hak taleplerinin 21. asırda
mümkün olmadığını görmüştür.
Türkiye de meselenin, polisiye ve
askeri tedbirlerle çözülemeyece-
ğini anlamıştır” dedi.
“Öcalan’la görüşülmesi gere-
ken husus, silahların susmasına
devamlılık kazandırılması, si-
lahların gömülmesi ve dağdan
inişler için bir yol haritasının
çizilmesidir” diyen Öneş, bu ko-
nuda devletin tüm kurumlarõnõn
koordineli bir şekilde üretilen si-
yasetleri destekleyerek uymasõ
gerektiğinin altõnõ çizdi.
AĞRI’DA
BOYKOTÇU
5 ÇOCUĞA
GÖZALTI
DİYARBAKIR (Cumhuriyet Bürosu) -
Ağrõ’nõn Tutak ilçesinde İlçe Emniyet Mü-
dürlüğü’ne bağlõ polisler ile İlçe Jandarma Ko-
mutanlõğõ’na bağlõ askerler, ilçe merkezi ve
köylere dün sabah erken saatlerinde eşzamanlõ
baskõnlar düzenledi. TZP-Kurdi’nin anadilde
eğitim talebiyle başlattõğõ okullarõ boykot
kampanyasõna destek vermek amacõyla 18 Ey-
lül’de yapõlan açõklamaya katõldõklarõ gerek-
çesiyle 5 çocuk ile BDP İlçe Başkanõ Ayhan
Demirel gözaltõna alõndõ. Gözaltõna alõnanlar
İlçe Emniyet Müdürlüğü’ne götürüldü.
Mardin’in Kõzõltepe ilçesinde ise aralarõn-
da belediye başkan yardõmcõlarõ, belediye
meclis üyeleri ve sivil toplum örgütü temsil-
cilerinin de bulunduğu 51 kişi, TZP-Kurdi’nin
anadilde eğitim kampanyasõ için İlçe Milli Eği-
tim Müdürlüğü’ne dilekçe verdi. Grup adõna
konuşan Kurdi-Der Şube Başkanõ Hamdiye
Turgay, “Dili olmayan bir insanın kimliği
de olamaz. 30 milyon Kürt halkının dili ya-
saklanmıştır. Her insanın, her halkın hak-
kıdır ki, kendi dili ile eğitim görsün ve ken-
di dili ile yaşamını sürdürsün” dedi.