25 Kasım 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
CMYB C M Y B CMYB C M Y B Bir ara magazinciler “Medya olmasa sanatçı da olmaz” diyorlardı. Şimdi başkaları da katılmaya başladılar bu yargıya. Bir arkadaşının medyayı eleştirmesine içerleyen, yazık ki adını bilemediğim bir “sanatçı” da aynı cümleyi kullandı geçenlerde: “Medya olmasa sanatçı da olmaz!” Ne kadar doğru! Görsel ve yazılı basın olmasaydı, bir tek sanatçı olmazdı bugün. Sanat tarihi örneklerle dolu. Homeros, kendi köşesinde yaşayıp giden bir kördü. “Olympos TV” yöneticileri, “Şu garibin elinden tutalım,” dediler. Ona iki dizi ısmarladılar. Homeros bir çırpıda İliada ile Odysseia’yı yazdı, sanatçı oldu. Shakespeare, bir akşam Londra’da kafayı çekip bir “pub”ı dağıttı. Orada bulunan bir magazinci olayı fotoğrafladı. Ertesi sabah gazetelerde kendi resmini gören Shakespeare, “Ben artık sanatçı oldum,” dedi; oturdu, Hamlet’i, Macbeth’i, Kral Lear’i yazdı. Van Gogh, sokağındaki çöplerin toplanmadığına kızarak, elinde bir bıçak, evinin damına çıkmıştı. Medya hemen oraya damladı. Van Gogh, televizyon kameralarının önünde kulağını kesti. Keser kesmez de sanatçı oldu. Anna Pavlova denize giriyordu. Bir magazinci fotoğraflarını çekti onun. Pavlova o akşam, “Medya mayolu fotoğrafımı çekti. Beni sanatçı yapmaya kararlılar. Bari yüzlerini kara çıkarmayayım,” diye düşündü. Ertesi gün baleye başladı. Beethoven’in kulakları duymuyordu. Adamcağız bir gün arkadan gelen Cherokee Jeep’in sesini duyamadı. Az kalsın eziliyordu. Oradan geçen bir magazinci, gazetede “Sağır herif papazı buluyordu!” diye başlık attı. Gazete baskıdan çıktıktan beş dakika sonra Beethoven, senfonilerini bestelemeye başladı. Bunlar medyanın yarattığı yabancı sanatçılardan örnekler. Oldu olacak, iki örnek de bizden vereyim: Dede Efendi, yaşına başına bakmadan sarayın haremine girmişti gizlice. Harem kapısındaki “bodyguard”lardan biri paparazzi takımına haber verdi. O hafta bütün magazin dergilerinde Dede Efendi’nin yarı çıplak fotoğrafları yayımlandı. Padişah, çapkın ihtiyarı çağırttı. “Boynunu vurdururdum ama sen artık ünlü oldun, sanatçı oldun, medyanın oklarını üstüme çekemem,” dedi. Dede Efendi de hemen oracıkta ilk şarkısını besteledi. Karacaoğlan çobanlık ediyordu. Bir gün koyunlarını güttüğü yerden geçen televizyoncunun biri, “Dur, şunu sanatçı yapayım,” dedi. Çobana mikrofonu uzatıp “Merhaba, Telegülle” dedirtti. Karacaoğlan o anda sanatçı oldu. “Sanatçı” doğru söylüyor. Medya olmasaydı sanatçı da olmazdı. Ama bazı kendini bilmezler de medyaya rağmen sanatçı olmaya hevesleniyorlar. Allah akıl fikir versin! BEHÇET NECATİGİL gibi EVLER 2419 Yorgundu, bitkindi, elinde file, Bakkala görünmeden eve geldi. Karısı, kızı, odun sobası, Ev ne güzeldi. Yemek yediler, radyo dinlediler, Hava tahmini: Yarın lodos. Sabaha kadar kıvrandı yatağında, Artık turşuya paydos. TV Olmasa Homeros da Olmazdı 23 Temmuz Yaaa bu ne harika zamanlamadır kardeşim! Gö- zünü sevdiğimin Ak Partisi, şu referandumu tam da Ramazan ayının bitimine denk getirdi, bundan ala- sı Şam’a vizesiz gidiş yani…Eh o da zaten var!.. Şim- diden gözümde canlanıyor Ramazan çadırlarında “Evet” oyu karşılığında verilecek iftarlar…Harikaaa… Ver iftarı kap ‘Evet’ oyunu! Bir katkım olsun diye, gözümde şöyle bir mahya canlanıyor: “”HOŞGELDİN YA 12 EYLÜL’ÜN SULTANI; EVET OYU!” 25 Temmuz “Evet” oyunun “beyaz”, “Hayır” oyunun ise” kahve- rengi” oy pusulasından olması da doğrusu çok yerin- de olmuş. Beyaz saflığı temsil eder. Buna bazı kötü ni- yetliler “O saflık aptallık” diyebilirler, siz boşverin. Bizim halkımız saf değil kurnazdır bir kere. Oyunu verir, koli- sini kapar o!.. “Hayır” oyu kahverengi ya, zarfın içine kon- duğunda da belli olacak, bu çok güzel, böylece pek çok insan verdiği oyun rengi gözüktü diye psikolojik kor- ku yaşayıp kahverengi oyu zarfa koyamayacak. Ne demişler: “Bir fincan kahverengi oyun, Ak Partimize 40 yıl zararı vardır!..” 30 Temmuz Ne güzel konuşmuş gene Sn. Arınç, “Şu kadar boyuyla bir şeyler söylüyor” demiş Kılıçdaroğlu için. Merak edip baktım Sn. Arınç ile Kılıçdaroğlu’nun arasında 5 santim bir fark varmış. Bu fark demokrasi- lerde çok önemlidir. Bende Ak parti yüzde10 barajının üzerine bir de yüzde 5 santim boy farkı koysun ilk se- çimde. Böylece CHP’nin boyu, şey yani oyu biraz da- ha üşmüş olur, nasıl fikir ama, tam Biat’lık di mi?.. 12 Eylül’ün sultanı: “EVET” OYU!.. C.D. Netekim özel Zorti Plajda Başbakan: ‘Biz bu yola beyaz gömleğimizi giyerek çıktık’ Cihan Demirci’nin kitabı: ‘Deli gömleği ütü istemez’
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear