Catalog

CMYB C M Y B SAYFA CUMHURİYET 22 MAYIS 2010 CUMARTESİ 10 DIŞ HABERLER dishab@cumhuriyet.com.tr ELÇİN POYRAZLAR WASHINGTON - Demokrat Parti (DP) Genel Başkan Yardõmcõsõ Sinan Ül- gen, Türkiye’nin İran ile uranyum taka- sõnda oynadõğõ rol ile büyük risk aldõğõ- nõ söyledi. Ülgen, İran’õn bundan sonra adõm atmamasõ durumunda Türkiye’nin ulusal çõkarlarõnõn yanõ sõra Batõ ile olan ilişkilerinin de zedeleneceği kanõsõnda. Washington’da Alman Marshall Fo- nu’nda (GMF) İran ile ilgili bir ay bo- yunca araştõrma yapan Ülgen, izlenim- lerini Cumhuriyet’e değerlendirdi. - AKP hükümetinin İran ile uran- yum takası anlaşmasını ve buna ABD’nin yaptırım paketiyle yanıt ver- mesini nasıl yorumluyorsunuz? SİNAN ÜLGEN - Brezilya ve Türki- ye’nin girişimiyle sağlanan bu anlaşma ze- mini önemli ama yeterli değil. İran, Ekim 2009 sonuna kadar kabul etmesi istenen bir paketi kabul etti. Ama o zamandan bu yana uranyum zenginleştirmeye devam etti. Teklifin yapõldõğõ konjonktür bugün artõk yok. İran’õn bu gecikmeli yanõtõnõ sorunun çözümü olarak görmemek lazõm. İran, Uluslararasõ Atom Enerjisi Ajansõ kural- larõnõn gerektirdiği şeffaflõğõ sağlamadõkça sorun devam edecek. Varõlan anlaşmaya başta ABD olmak üzere Ba- tõlõ ülkelerin tepkisi de bu nedenle olumlu olmadõ. Zaten hemen ardõndan yaptõrõmlar konusunda BMGK üyeleri arasõnda bir anlaşma zemini oluştuğuna dair yapõlan açõk- lama da bunu gösteriyor. Hü- kümet bu anlaşmanõn oluş- masõnda oynadõğõ kritik rol nedeniyle büyük bir risk aldõ. İran’a güvendiğini gösterdi. Bunu Türkiye’nin geleneksel müttefikle- rinden gelen eleştirilere rağmen yaptõ. Eğer İran bundan sonra adõm atmazsa Türki- ye’nin çõkarlarõ ve Batõlõ ortaklarõ ile iliş- kileri bundan büyük zarar görecek. Tür- kiye en önemli konularda bile ittifak için- de olduğu blok ile birlikte hareket etme- yen güvenilmez bir ortak olarak görülecek. - Washington’da AKP’nin ülkeyi götürmek istediği yön ve dış politika- sı sıkça sorulan bir soru. Burada bu ko- nuda ne gibi mesajlar verdiniz? - AKP iktidarõnõn cumhuriyetten bu ya- na işbaşõna gelmiş iktidarlardan farklõ bir dõş politika yönelimi olduğuna dikkat çek- tim. Türkiye’de sağ ya da sol partiler is- tisnasõz olarak Batõ ittifakõ ile birlikte ha- reket eden ve Batõ içinde hak ettiği yeri alan bir Türkiye vizyonunu paylaşõyor- du. AKP’nin dõş politika vizyonu ise Tür- kiye’yi Batõ ile olabildiği kadar iyi iliş- kiler içinde ama Batõ’dan farklõ düşüne- bilen ve Batõ ittifakõ içerisinde yer al- mayan, kendi bölgesinde ağõrlõklõ bir bölgesel güç yapmak. - Burada Türkiye’nin bölgesel güç ol- ma hedefi sorun olarak görülmüyor. - Mesele Türkiye’nin bölgesel güç ol- masõ ya da olmamasõ değil. Mesele bunun hangi ittifak sistemi içinde gerçekleştiği. Dõş politika konusunda AKP ile diğer par- tileri ve özellikle DP’yi ayõran temel hu- sus Türkiye’nin AB üyeliği süreci iler- lerken dõş politika vizyonunun batõ ittifakõ içerisinde yer alacak şekilde çizilmiş ol- masõ. AKP Türkiye’nin Batõ ile ilişkile- rine zarar gelse bile Türkiye’nin bölgesel güç olmasõ arayõşõnda. Bu politikanõn yansõmalarõnõ özellikle İran ve kõsmen de İsrail ve Hamas konusunda açõkça görü- yoruz. - AKP hangi ülkeyi model olarak görüyor olabilir? - Benim kanõm bu iktida- rõn kendisine Rusya’yõ mo- del olarak benimsemiş ol- duğu yönünde. Üstelik Tür- kiye’de yeni bir başkanlõk sistemi tartõşmasõ da var. Bu hükümet Rusya’da Pu- tin’in toplamõş olduğu siya- si güce bir anlamda imrene- rek bakõyor. - Washington’da Erge- nekon soruşturmasıyla ilgili nasıl bir hava sezdiniz? - Başta bu davayõ Türki- ye’nin demokratikleşmesi, as- keri yapõ ve bunun uzantõlarõ itibarõyla demokrasi karşõtõ birtakõm hareketleri bünye- sinde barõndõran bir yapõnõn ortadan kaldõrõlmasõ şeklinde algõlayan çevrelerin, şu anda Ergenekon sürecinin ne ama- ca hizmet ettiği konusunda tam bir kafa karõşõklõğõ yaşadõğõnõ gördüm. Washington bu süreçte neyin gerçekten ya- saya aykõrõ ya da neyin siyasi muhalefet odaklarõnõ ortadan kaldõrmaya yönelik olduğunu ayõrt etmekte güçlük çekiyor. - ABD yönetimi içinde kaygı uyan- dıran başka bir konu da Türkiye’de basın özgürlüğüne getirilen kısıtla- malar. Bu konu gündeme geldi mi? - Basõn özgürlüğü burada Türkiye’yi iz- leyen kişilerin gündeminde olan bir ko- nu. Hükümetin medyaya yönelik tutumu, ülkedeki sistemin gittikçe daha az de- mokratik, daha az özgürlükçü ve daha faz- la gücü tekelinde toplamaya çalõşan bir sistem olarak görülmesinin ana unsurla- rõndan birini teşkil ediyor. Özellikle Do- ğan Grubu’na karşõ yürütülen kampanya ve arkasõndan gelen vergi cezasõ gibi ko- nular, burada iktidar partisinin demok- rasiye bakõş açõsõnõn ne olduğu konusunda kuşku yaratmõş. Davutoğlu: KKTC’deki limanlar açõlõrsa, Türkiye’deki bütün limanlarõ Rumlara açarõz İstanbul Haber Servisi - Dõşişle- ri Bakanõ Ahmet Davutoğlu, Kõbrõs adasõnda sõnõrlarõn kalkmasõndan ya- na olduklarõnõ belirterek, KKTC li- manlarõ ile havaalanõnõn dünyaya açõlmasõ halinde Türkiye’nin tüm li- manlarõnõ Kõbrõs Rum kesimine aç- maya hazõr olduklarõnõ söyledi. Davutoğlu, Swiss Otel’de yapõlan “Forum İstanbul 2010” etkinliğinin ikinci gününün açõlõşõnda yaptõğõ ko- nuşmada, uluslararasõ sistemdeki ve Türk dõş politikasõndaki dönüşümle il- gili görüşlerini anlattõ. Daha katõlõm- cõ bir küresel siyasal sistemin ortaya çõkmasõ sorununun yaşandõğõnõ ve BM sisteminde reform yapõlmasõ ge- rektiğini ifade ederek, “Artık tek merkezli ya da sadece İkinci Dün- ya Savaşı’nın galiplerinin belirlediği bir düzenin yaşayabilir olması çok zor” dedi. Nükleer programõ şüpheli bulunan İran’a yaptõrõm uygulanmasõ için ABD’nin BM Güvenlik Konseyi’nde yürüttüğü girişimlere gönderme yapan Davutoğlu, “Eğer İran ile bir sorun bizi etkiliyorsa, bu sorunda söz söyleme hakkına sahibiz. Herhan- gi bir karar alınıp bizim o kararın sıradan uygulayıcıları konumunda görülmemiz mümkün değil” diye konuştu. Dõşişleri Bakanõ, Türkiye’nin “böl- gesel düzen kurma rolü” ile AB üye- liğinin çatõşmayacağõnõ savunarak şöyle konuştu: “Eğer Avrupa bu bölgelerde etkili olamayacaksa kü- resel bir aktör olmayı unutsun. Eğer etkili olacaksa Türkiye’nin düzen kurucu rolünü kendisine bir değer olarak alsın ve vakit geçir- meden bizim üyeliğimizin önünü aç- sın. Biz de AB üyeliğini hak edecek şekilde iç düzenimizi reforme ede- lim, demokrasimiz tartışılmaz olsun. Biz bu ev ödevlerini yapmakla yü- kümlüyüz ve bu Avrupa için değil, kendi iç düzenimiz için gerekli- dir.” ‘Kıbrıs’taki bütün sınırlar kalksın’ Davutoğlu daha sonra, Avrupa- Akdeniz Parlamenter Asamblesi (AA- PA) Siyasi Komitesi Toplantõsõ’nõn “Türk Dış Politikası” başlõklõ otu- rumunda konuşma yaptõ. Davutoğlu, Kõbrõs Rum kesiminden bir parla- menterin, AB’nin isteğine rağmen Türkiye’nin Güney Kõbrõs’a limanla- rõ açmamasõna değinmesi üzerine, 2004 yõlõnda dönemin BM Genel Se- kreteri Kofi Annan’õn adõyla anõlan barõş planõna Kõbrõslõ Türklerin hal- koylamasõnda “evet” dediğini hatõr- latarak, “Kıbrıslı Rumlar da bu ba- rışa ‘evet’ demiş olsalardı, bugün ne Kıbrıs’ta bölünmüş sınır ne de ka- palı liman kalırdı” dedi. Sözlerini, “Biz Kıbrıs’taki tüm sınırların kalk- masını istiyoruz” diye sürdüren Da- vutoğlu, KKTC’nin Girne ve Mago- sa limanlarõ ile Ercan Havalimanõ’nõn açõlmasõ karşõlõğõnda Türkiye’nin bü- tün limanlarõnõn Kõbrõs Rumlarõna açõlacağõnõ söyledi. Davutoğlu, “Bunu yapmaya biz hazırız; eğer AB hazırsa, eğer ulus- lararası toplum hazırsa, eğer Kıb- rıslı Rumlar hazırsa. Biz yarın li- manlarımızı açarız, ama Kıbrıs Türklerinin limanlarının açılması- nı da bekleriz. Ancak o zaman ka- lıcı barış olur, ancak o zaman eşit- lik olur” ifadelerini kullandõ. Güney Kõbrõs lideri Dimitris Hristofyas ge- çen hafta Başbakan Recep Tayyip Er- doğan’õn limanlarõn açõlmasõ konu- sunda benzer yöndeki ifadeleri üzeri- ne, “Türkiye’nin limanlarının açıl- ması karşılığında KKTC limanla- rının açılmasının söz konusu olma- yacağını” söylemişti. Kıbrıs’ta liman açılımı DP GENEL BAŞKAN YARDIMCISI ÜLGEN: AKP İran hamlesiyle büyük risk aldı DENNIS BLAIR AYRILDI Dış Haberler Servisi - ABD Ulusal İstihbarat Direktörü Dennis Blair, önceki gün ABD Başkanõ Barack Obama’yla yaptõğõ toplantõnõn ardõndan, 16 aydõr sürdürdüğü görevinden istifa ettiğini açõkladõ. Blair yaptõğõ yazõlõ açõklamada, 28 Mayõs’tan itibaren Ulusal Güvenlik Direktörlüğü görevini sürdürmeyeceğini Obama’ya resmen ilettiğini bildirdi. Obama da yaptõğõ yazõlõ açõklamada, Blair’in yönetiminde ABD istihbaratõnõn pek çok güçlüğe karşõn övgüye değer ve etkili bir performans sergilediğini belirterek, Blair’e teşekkür etti. Blair’in, Obama’nõn isteği üzerine görevinden ayrõldõğõnõ belirten yorumcular, Blair’in son dönemde Obama’yla yaşadõğõ anlaşmazlõklar nedeniyle uzun süredir günlerinin sayõlõ olduğunu bildiğini vurguladõ. Emekli amiral olan Dennis Blair, görev yaptõğõ süre içinde Amerikan Merkezi Haber Alma Teşkilatõ (CIA) Direktörü Leon Panetta ile giriştiği ağõz dalaşlarõ ve bir intihar saldõrganõnõn Noel’de bir yolcu uçağõnõ yakma girişiminin önüne geçilememesi nedeniyle çõkan tartõşmalarla tanõnõyor. Obama istedi istihbarat şefi istifa etti Siyad Berri diktatörlüğünün 1991’de yıkılmasından bu yana istik- rarlı bir hükümetin bulunmadığı Somali’nin geleceğinin ele alınacağı konferans dün İstanbul’da başladı. BM himayesindeki toplantıya katı- lan 55 ülke ve 12 uluslararası kuruluşun yüksek düzeyli memurlarının hazırlık toplantısı Conrad Otel’de basına kapalı yapıldı. Konferansın bugünkü bölümünde, farklı eğilimlerdeki İslamcı militanlar ve kor- sanların hüküm sürdüğü ülkedeki siyasi durum ve güvenlik sorunları ele alınacak. Toplantıların sonunda “İstanbul Deklarasyonu” başlıklı bir belgenin kabul edilmesi planlanıyor. Konferans için İstanbul’a ge- len Somali Cumhurbaşkanı Serif Şeyh Ahmed, Birleşmiş Milletler Ge- nel Sekreteri Ban Ki-mun ve Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, Çıra- ğan Sarayı’ndaki akşam yemeğinde bir araya geldi. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül de Ahmed ile Huber Köşkü’nde görüştü. (AA) Ülgen: İran bundan sonra adõm atmazsa Türkiye’nin çõkarlarõ ve Batõ ile olan ilişkileri zarar görecek. SİYAH AKAR ZONGULDAĞIN DERESİ; YÜZ KARASI DEĞİL, KÖMÜR KARASI BÖYLE KAZANILIR EKMEK PARASI. Grizu faciasında yaşamını yitiren 30 madencinin acısını yüreklerimizin derinliklerinde duyuyor ve yaşıyoruz. Dileğimiz bu acı Zonguldak’ta ve Türkiye’de yaşadığımız son acı olsun. Maden şehitlerimizi bir kez daha saygıyla anarken yakınlarına ve tüm ulusumuza başsağlığı diliyoruz. “Buranın halkı buna alışıktır” diyenleri de kınıyoruz. Zonguldak CUMOK (Cumhuriyet Okurları) Zonguldak ADD - Zonguldak Eğitim-İş Sendikası CUMOK ZONGULDAK BAŞSAĞLIĞI İLANI DENİZ KUVVETLERİ KOMUTANLIĞI 2010 YILI 11. GELENEKSEL ‘DENİZ VE İNSAN’ KONULU RESİM YARIŞMASI Deniz Kuvvetleri Komutanlõğõ, Kültür ve Sanat Hizmetleri Kapsamõnda Düzenlemekte Olduğu, Ödüllü Resim Yarõşmalarõndan Onbirincisini Yurt Çapõnda Açmõştõr. YARIŞMA KOŞULLARI • 18 yaşõn üzerindeki tüm sanatçõlara açõktõr. • Yarõşma; serbest, ulusal ve tek kademeli olarak yapõlacaktõr. • Katõlõmcõlar, seçici kurul üyelerini ve raportörlerini belirleyen ve atayan kişiler arasõndan olmayacaklardõr. • Katõlõmcõlar, seçici kurul üyelerinin ve raportörlerin birinci dereceden akrabalarõ, ortaklarõ, yardõmcõlarõ ve çalõşanlarõ arasõndan olmayacaklardõr. • Katõlõmcõlar, seçici kurulun çalõşmalarõnõn herhangi bir bölümünde yer almamõş olacaklardõr. • Katõlõmcõlar, yarõşmayõ açan idarede yarõşma ile ilgili işlemleri hazõrlamak, yürütmek, sonuçlandõrmak ve onaylamakla görevli olmayacaklardõr. • Eserlerin sigortalarõ sanatçõya ait olacaktõr. • Yarõşma sonunda ödül alan eserler, her türlü haklarõ ile birlikte Dz. K. K.lõğõ’na ait olacaktõr. • Sergilenmek üzere seçilen eserlerin, her türlü afiş, katalog, broşür vb. tanõtõm amaçlõ kullanõm hakkõ Dz.K.K.lõğõ’na ait olacaktõr. • Yarõşmaya katõlacak eserler tuval üzerine yağlõboya veya akrilik olacaktõr. • Sanatçõlar yarõşmaya en fazla üç eser ile katõlabileceklerdir. • Eserler daha önce bir yarõşmaya katõlmamõş ve ödül almamõş olacaktõr. Aksi ispatlanõrsa ödül geçersiz sayõlacaktõr. • Eserlerin kõsa kenarõ 70 cm’den küçük; uzun kenarõ ise 125 cm’den büyük olmayacaktõr. • Eserlerin üzerinde imza, isim, işaret vs. bulunmayacak ve eserlerin arkasõna sanatçõnõn rumuzunu, eserin adõnõ, tekniğini, boyutlarõnõ ve istenirse fiyatõnõ belirten 10 x 10 cm ebadõnda bir kâğõt yapõştõrõlarak kimlik zarfõ ile birlikte İstanbul Deniz Müzesi Komutanlõğõ’na makbuz karşõlõğõnda teslim edilecektir. Kimlik zarfõ; yarõşmacõ- nõn adõnõ, soyadõnõ, mezun olduğu okulun diploma numarasõnõ, kõsa bir özgeçmişini, adresini, telefon numaralarõnõ ve şartlarõ aynen kabul ettiğini belirten bir belgeyi içerecek olup zarfõn üzerine daktilo veya yazõcõ ile sanatçõnõn rumuzu ve “Dz.K.K’lõğõ 11. Geleneksel Resim Yarõşmasõ” ibaresi yazõlacaktõr. • Yarõşmaya katõlma koşullarõnda belirtilen hükümlerin sağlanamamõş olmasõ, kimlik zarfõnõn eser ile birlikte teslim edilmemesi veya içeriğinin eksik olmasõ, eserin her- hangi bir yerinde sahibini belirten bir işaret vs. bulunmasõ hallerinde eser, seçici kurul kararõyla tutanağa geçirilerek yarõşmadan çõkarõlacaktõr. • Kargo veya posta ile yapõlacak olan teslimatlarda doğabilecek zararlardan Dz.K.K’lõğõ sorumlu olmayacaktõr. Posta veya kargo ile teslim alõnan eserler teslim edile- cekleri tarihlerde Dz.K.K’lõğõ tarafõndan kargo ya da posta ile iade edilmeyecek, elden teslim edileceklerdir. • Yarõşma ilan tarihi ile başlayacak ve 11 Haziran 2010 günü saat 17.30’da sona erecektir. • Ödül alan eserler 18 Haziran 2010 günü resmi gazetede ve İstanbul Deniz Müzesi Komutanlõğõ web sitesinde ilan edilecektir. Sergilenmeye değer bulunan eserler ise İstanbul Deniz Müzesi Komutanlõğõ web sitesinden duyurulacaktõr. • Yarõşma sonucunda ödüle ve sergilenmeye değer bulunan eserler 22 Eylül - 03 Ekim 2010 tarihleri arasõnda Askeri Müze ve Kültür Sitesi Komutanlõğõ Şehit Hasan Rõza Salonu Harbiye/İstanbul’da sergilenecektir. • Eserler, serginin bitiş tarihinden itibaren bir ay içerisinde eser sahiplerince teslim alõnacaktõr. Teslim alõnmayan eserler Dz.K.K’lõğõ bünyesinde değerlendirilmeye alõ- nacak ve eser kullanõm tasarrufu Dz.K.K’lõğõ bünyesinde olacaktõr. • Sergilenmeye layõk bulunmayan eserler 18 Temmuz 2010 tarihine kadar eser sahipleri tarafõndan teslim alõnacaktõr. Teslim alõnmayan eserler Dz.K.K’lõğõ bünyesin- de değerlendirilmeye alõnacak ve eser kullanõm tasarrufu Dz.K.K’lõğõ bünyesinde olacaktõr. • İdare (Dz.K.K’lõğõ) ile yarõşmacõlar arasõnda doğabilecek anlaşmazlõklar İstanbul Mahkemeleri’nde çözümlenecektir. • İdare (Dz.K.K’lõğõ) yarõşma sonucunun ilan edilmesinden önceki herhangi bir aşamada yarõşmayõ iptal etme hakkõna sahiptir. • Yarõşmaya katõlacaklar bu şartname hükümlerini kabul etmiş olurlar. YARIŞMA KONUSU “Deniz ve İnsan” ÖDÜLLER • Eşit ağõrlõklõ olarak 3 (üç) ödül verilecektir. Her ödülün değeri 7000-TL’dir (Yedi Bin Türk Lirasõ). • Ödüle layõk görülen ilk üç eserin ressamlarõ arasõndan seçici kurul tarafõndan belirlenecek bir eser sahibi 2010 yõlõ “Bahriye Ressamõ” unvanõ ile ödüllendirilecektir. BAHRİYE RESSAMI • Ödüle layõk görülen ilk üç eser sahibi arasõndan seçici kurul tarafõndan seçilir. • 2 (iki) yõl süreyle görev yapar. Bu süre zarfõnda “Bahriye Ressamõ” unvanõnõ taşõr. • Seçilmesi halinde müteakip yõllarda tekrar “Bahriye Ressamõ” olabilir. • “Bahriye Ressamõ” iki yõllõk süre içerisinde denizcilik ile ilgili konularda makul adetlerde resim yapar. Bu eserler her iki yõlda bir geleneksel olarak yapõlan Dz.K.K’lõ- ğõ Resim Yarõşmasõ’nda teşkil edilen seçici kurul tarafõndan değerlendirilir ve uygun görülenler yarõşma sergisinde teşhir edilir. Bu eserler arasõndan Dz.K.K’lõğõ tara- fõndan uygun görülenler ücreti mukabili satõn alõnõr. • Bahriye Ressamõ’na bu unvanõ taşõdõğõ süre içerisinde Askeri ve Sosyal Tesisler’e giriş kartõ verilerek çalõşmalarõnda her türlü kolaylõk sağlanacaktõr. SEÇİCİ KURUL (E) Ora. Vural BAYAZIT : 15. Deniz Kuvvetleri Komutanõ (Dz.K.K.lõğõ Temsilcisi) Prof. Aydõn AYAN : Mimar Sinan Üni. G.S.F. Öğretim Üyesi Prof. Ergin İNAN : Yeditepe Üni. Öğretim Üyesi Prof. Abdülkadir GÜNYAZ : Sanat Eleştirmeni Prof. Kaya ÖZSEZGİN : Sanat Yazarõ/Eleştirmen Prof. Tomur ATAGÖK : Yõldõz Teknik Üni. Emekli Öğretim Üyesi Devrim ERBİL : Doğuş Üni. Öğretim Üyesi/Sanatçõ TESLİM YERİ VE TARİHİ Eserlerin teslimi, 01-1 1 Haziran 2010 tarihleri arasõnda İstanbul Deniz Müzesi Komutanlõğõ Beşiktaş / İstanbul adresine elden veya kargoyla yapõlacaktõr. Tel: 0212 327 43 45-46 Dahili: 202-161 Faks: 0212 236 68 93 Katõlacak tüm sanatçõlara başarõlar dileriz... Basõn: 34801 T.C. YALOVA SULH HUKUK MAHKEMESİ İZALEYİ ŞÜYU SATIŞ MÜDÜRLÜĞÜ’NDEN TAŞINMAZIN SATIŞ İLANI 2009/19 Satõş Yalova Sulh Hukuk Hâkimliği’nin 11/09/2009 tarih 2008/500-2009/1306 esas-karar sayõlõ kesinleşmiş ilamõ ile, taşõnmazõn satõlarak paraya çevrilmesine ve hissedarlarõna paylaştõrõlmasõna karar verilmekle; 1- TAPU KAYDI: Ya- lova ili, Çiftlikköy ilçesi, Laledere köyü Köykenarõ mevki 110 ada, 101 parsel sayõlõ 6554,57 m2 yüzölçümlü tarla va- sõflõ taşõnmazõn 2/8 hissesi Hüseyin, 6/8 hissesi Mustafa Er adõna kayõtlõdõr. 2- İMAR DURUMU: Çiftlikköy Belediye Başkanlõğõ’nõn 25/11/2009 tarih 5380 sayõlõ yazõsõnda Ya- lova ili Çiftlikköy, Laledere köyü Köykenarõ mevki 110 ada, 101 parsel No’lu taşõnmazõn 1/25000 çevre düzen pla- nõnda tarõm alanõnda kalmakta olup imarsõzdõr, ifrazõ müm- kün değildir. 3-TAŞINMAZIN ÖZELLİKLERİ: 101 par- sel sayõlõ taşõnmaz tarla vasfõna sahip, üzeri boş, kuru tarõ- ma elverişli, kuzey-batõ, kuzey-doğu yönünde eğimli, alt yapõ tesisleri bulunmayan, köy yerleşik alan dõşõnda, ka- dastrol yolu olmayan bir konumda, imar planõ dõşõnda ol- duğu tespit edilmiştir. 4- MUHAMMEN BEDELİ; Taşõn- mazõn değerine 65.545,70 TL takdir edilmiştir. 5- SATIŞ GÜNLERİ: Taşõnmazõn birinci satõşõnõn 29/06/2010 saat 13.45-14.00 arasõnda; Mahkeme Yazõişleri Müdürlüğü odasõnda yapõlacak ve o gün sürülen pey muhammen be- delin %60’õnõ bulmaz ve alõcõ çõkmaz ise, aynõ taşõnmazõn ikinci satõşõnõn 09/07/2010 günü aynõ yerde aynõ saatlerde yapõlacak, muhammen bedelin %40’õndan aşağõ olmamak ve masraflarla rüçhanlõ alacaklar toplamõnõ geçmek üzere en çok pey sürene ihale edilecektir. 6- Satõş peşin para iledir. Alõcõ istediğinde ve satõş müdür- lüğünce muteber kişi olduğu kanõsõna varõlõrsa 10 günü geçmemek üzere süre verilir. Satõş bedeli hemen veya ve- rilen sürede ödenmediği takdirde İİK’nin 133. maddesi ge- reğince ihale feshedilir. Sonradan yapõlacak ikinci ihale- den doğacak fark ile temerrüd faizinden birinci alõcõ so- rumlu tutulur ve kendisinden tahsil edilir. 7- Satõşa iştirak edeceklerin muhammen bedelin %20’si teminatõ nakden veya dosyamõz adõna verilmiş milli bir bankanõn kesin te- minat mektubu ile karşõlamalarõ gerekir. 8- Damga, tellali- ye, katma değer vergisi ile alõm harcõ alõcõya aittir. Birik- miş icra borçlarõ ile vergi borçlarõ, ilam harcõ satõş bede- linden ilgili yerlere ödenir. 9- İpotek sahibi alacaklõlarla di- ğer ilgililerin (*) bu gayrimenkul üzerindeki haklarõnõ özel- likle faiz ve giderlere dair olan iddialarõnõ dayanağõ belge- ler ile (15) gün içinde dairemize bildirmeleri lazõmdõr, ak- si takdirde haklarõ tapu sicili ile sabit olmadõkça paylaş- madan hariç bõrakõlacaktõr. 10- Şartname ilan tarihinden itibaren dairede açõk olup masrafõ verildiğinde isteyen alõ- cõ adayõna suret verilebilir. Satõşa iştirak edenler şartna- meyi görmüş ve kapsamõnõ kabul etmiş sayõlõrlar. Daha faz- la bilgi için Yazõişleri Müdürlüğü’nde 2009/19 sayõlõ satõş dosyasõna başvurulmasõ ilan olunur. 18/05/2010 (*) İlgili- ler tabirine irtifak hakkõ sahipleri de dahildir. Basõn: 34887 Ban Ki-mun Somali için İstanbul’da Dõşişleri Bakanõ, Rum kesimi ve AB’nin KKTC limanlarõnõn dünyaya açõlmasõnõ kabul etmesi halinde, Türkiye’nin tüm limanlarõnõn Rumlara derhal açõlacağõnõ söyledi. Annan Planõ halkoylamalarõna gönderme yapan Davutoğlu, “Kõbrõslõ Rumlar da bu barõşa ‘evet’ demiş olsalardõ, bugün ne Kõbrõs’ta bölünmüş sõnõr ne de kapalõ liman kalõrdõ” dedi.