Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2025
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
CMYB
C M Y B
SAYFA CUMHURİYET 17 MAYIS 2010 PAZARTESİ
6 HABERLER
BİLİM ve SİYASET
ORHAN BURSALI
Hukukçu ve Anayasa
CHP’nin anayasa değişikliğini öngören Meclis
kararlarını Anayasa Mahkemesi’ne götürdüğü gün.
Ayrıca bir de Yüksek Seçim Kurulu, referandum tarihi
olarak 12 Eylül’ü açıklamış. 60 değil 120 güne
uymuş. İki hukuki durum.
NTV’yi dinliyorum arabada, kararlar üzerine bir
hukuk yorumu alacaklar ve ünlü Siyah Gözlüklü
Anayasa Hukukçusu’na bağlanıyorlar... Bilgi
Üniversitesi’nden Prof. Serap Yazıcı.
Diyor ki iktidar hukukçusu, özetle, CHP’nin
Anayasa Mahkemesi’ne başvurusu yanlıştır.
Mahkeme, Meclis kararına esastan bakamaz, çünkü
Anayasa Mahkemesi’nin kararları esastan incelemesi
ve bozması anayasaya aykırıdır...
Tamam, bir iktidar hukukçusundan zaten kimse
başka bir şey beklemiyor. Ayrıca da bunları
söylemesi için bağlantı kuruldu! Ama şunları duyunca
durdum:
Meclis’in kararı anayasaya aykırı olsa bile, Anayasa
Mahkemesi esastan bu kararı inceleyemez ve
bozamaz. Mahkeme sadece, karar Meclis’ten
geçerken yasa yapma şekline uyulmuş mudur, buna
bakabilir...
Doğrudur, Anayasa Mahkemesi’nin yetkisi,
yasaları şekil yönünden incelemekle
sınırlandırılmıştır. Anayasa Mahkemesi’nin bu şekli
incelemeye de getirdiği yorumu bir kenara bırakalım,
şu ifade üzerinde duralım: Meclis’in yaptığı yasa
anayasaya aykırı olsa bile, Anayasa Mahkemesi buna
karışamaz ve bu açıdan Meclis kararını bozamaz...
Meclis, çıkardığı yasalarla örneğin bile isteye
anayasayı delik deşik edebilecek, yasaların içerik
olarak uygunluğunu kimse denetleyemeyecek. O
zaman şu soruyu sormak gerek: Anayasa neden var?
Anayasa, Meclis yasalarıyla veya iktidar
uygulamalarıyla ikide bir ırzına geçilmek için mi?
Veya Anayasa Mahkemesi’nin varlık nedeni nedir?
Böyle bir durumu veya olasılığı, gerçek bir
demokratik hukuk devletinde kimse anlayamaz...
Bu şu demek: Esas anayasa Meclis’in ta
kendisidir! Meclis’in yaptığı yasalar, var olan
anayasanın bile üzerindedir!
Zaten, iktidar, hukukçusu, yandaş medya ve
“uzman”larıyla, öteden beri bu görüşteler: Meclis’te
411 oyla kabul edilen “türban yasası”nın Anayasa
Mahkemesi’nce iptal edilmesi üzerine üzerinde en
çok kıyamet kopartılan konu da buydu: “Üstelik
Meclis’in ezici çoğunluğunu oluşturan 411
milletvekilinin kabul ettiği bir yasayı, milletin bu
şaşmaz iradesinin tecellisini, Anayasa
Mahkemesi nasıl iptal edebilirdi!”
İktidar Koalisyonu, anayasal hukukun, hukuk
devletinin, yasaların üstünlüğünü değil, çoğunluk
diktasının ve bunun uygulayıcısı olarak Meclis’i ve
“milli irade” tarafından iktidara seçileni, en yüksek
hukuk olarak kabul ediyor. Hukuk devleti değil, bir
dikta devleti!
Düşündüm: Radyoda yorumlarını dinlediğim
“anayasa hukukçusu”, böyle bir durumu savunmalı
mıdır? Eğer bir anayasal devlete, hukuk devletine
inanmıyorsa, tabii ki, Meclis’i anayasa yerine geçirme
hakkını kullanacaktır!.. O zaman mesleğinde ve
uzmanlığında bir görev değişikliği yapması gerekir!
Prof. Süheyl Batum’a sordum. Yasaların
anayasaya uygunluğunun denetlenmesi gerektiğini
savunan normal bir hukukçu, şüphesiz ki! Bana,
Anayasa Mahkemesi’nin bu görevini engellemek için,
askeri cuntalar dahil, siyasilerin icraatlarının
tarihçesini anlattı! Anayasa Mahkemesi 1974’te tarihi
bir karar verdi ve şöyle dedi:
“Beni yasaların şekil bakımından uygunluğunu
denetlemekle sınırlandırdınız. Peki, ben de öyle
yapacağım, anayasada da şekil bakımından bir
madde var, devletin Cumhuriyet şeklinin
değiştirilemez olduğunu belirten ve değiştirilmesi
dahi mümkün olmayan maddeleri var. Ben de
yasaların uygunluğu için bu şekle, Cumhuriyetin
niteliklerinin değiştirilemez maddelerine uygun olup
olmadığını bakarım... Esasa girmiyorum, bu şekle
bakıyorum..”
Mahkeme, anayasanın bu şekli hükümlerine aykırı
pek çok yasayı da iptal etti! Bu konuda Anayasa
Mahkemesi kararlarıyla artık içtihat oluşturmuştur!
Dolayısıyla, Anayasa Mahkemesi, AKP’nin
anayasa değişikliği kararlarının, devletin
Cumhuriyetçi niteliğine ve değiştirilemez
maddelerine şeklen uygun olup olmadığına
bakacaktır!
Siyah Gözlüklü Hukukçu, bakamaz diye çırpınsa
bile bakacaktır! Yapacak bir şey yoktur!
Şüphesiz, yasa değişikliğinin referandumda
reddedilmesi olasılığı büyük!.. Dünkü yazımda bu
köşeye “misafir” olan Bilgi Üniversiteli doçent,
Önder Aytaç yine diyordu ki: Referandumdan büyük
bir evet oyu çıkacaktır. CHP’nin kalesi İzmir’den bile!..
Doğrusu “bilimsel görüşüne” hayran oldum!
Ülkemiz ne bilimciler yetiştiriyor diye düşündüm!
HAFİK/SİVAS 1. İCRA DAİRESİ TAŞINMAZ AÇIK ARTTIRMA İLANI
2009/21 TLMT.
Satõlmasõna Karar Verilen Taşõnmazõn Cinsi, Kõymeti, Adedi, Evsafõ: Taşõnmazõn Bilgileri: TARLA Taşõnmazõn Adresi: DÜZYAYLA KÖYÜ/HAFİK - SİVAS
Taşınmazın Özellikleri ve Takdir Olunan Kıymeti, Yüzölçümü:
1-176 Ada No, 158 Parsel No, GEVRE PURU Mahalle/Köy Mevkii, 6.731,41TL-Saat 08.40-09.00 5707,74 m2
2-167 Ada No, 129 Parsel No, HASUT Mahalle/Köy Mevkii, 5.737,95 TL - Saat 09.02-09.12 4864,73 m2
3-173 Ada No, 73 Parsel No, CANAVAR DERESİ Mahalle/Köy Mevkii,10.382.69TL - Saat 9.15.-09.25 3335,07 m2
4-164 Ada No, 34 Parsel No, TAŞLI DERE Mahalle/Köy Mevkii, 5.281,80 TL - Saat 09.28-09.38 4478,84 m2
5-148 Ada No, 138 Parsel No, ÇİFTE ÇORAK Mahalle/Köy Mevkii, 5.010,52 TL - Saat 09.40-09.50 4248,07 m2
6-148 Ada No, 38 Parsel No, GÜNGÖRMEZ Mahalle/Köy Mevkii,10.538,35 TL - Saat 09.53-10.03 3385,39 m2
7-122 Ada No, 325 Parsel No, KOVALI DERE Mahalle/Köy Mevkii, 17.387,01 TL - Saat 10.05-10.15 14741,66 m2
8-122 Ada No, 313 Parsel No, HACI DERESİ Mahalle/Köy Mevkii,8.293,06 TL - Saat 10.18-10.28 7031,31 m2
9-122 Ada No, 310 Parsel No, HACI DERESİ Mahalle/Köy Mevkii, 3.301,42 TL - Saat 10,30-10.40 2799,77 m2
10-122 Ada No, 90 Parsel No, BÜYÜK DERE İÇİ Mahalle/Köy Mevkii, 9.769,80 TL - Saat 10.42-10.52 8283,11 m2
11-113 Ada No, 9 Parsel No, KIZILDERE AĞZI Mahalle/Köy Mevkii, 11.082,58 TL - Saat 10.54-11.04 9396,43 m2
12-109 Ada No, 38 Parsel No, CÜNÜT Mahalle/Köy Mevkii, 10.407,91 TL - Saat 11.06-11.16 8824,39 m2
13-109 Ada No, 37 Parsel No, CÜNÜT Mahalle/Köy Mevkii, 12.686.70 TL - Saat 11.18-11.28 10756,56 m2
14-109 Ada No, 16 Parsel No, FINDIKLI Mahalle/Köy Mevkii, 14.305,38 TL - Saat 11.30-11.40 4595,77 m2
KDV Oranõ: %18 1. Satõş Günü: 30/06/2010 Çarşamba 2. Satõş Günü: 12/07/2010 Pazartesi Yukarõda özellikleri yazõlõ taşõnmazlar bir borç nedeni ile açõk arttõrma suretiyle satõlacaktõr.
Satõş Şartlarõ:
1- Satõş yukarõda belirtilen gün ve saatte HAFİK ADLİYE BİNASI ÖNÜ’nde açõk artõrma sureti ile yapõlacaktõr. Bu artõrmada tahmin edilen kõymetin %60’õnõ ve rüçhanlõ alacaklõlar
varsa alacaklarõ mecmuunu ve satõş masraflarõnõ geçmek şartõ ile ihale olunur. Böyle bir bedelle alõcõ çõkmaz ise en çok artõranõn taahhüdü baki kalmak şartõ ile yukarõda belirtilen gün ve
saatlerde ikinci arttõrmaya çõkõlacaktõr. Bu arttõrmada da bu miktar elde edilememiş ise taşõnmaz en çok arttõranõn taahhüdü saklõ kalmak üzere arttõrma ilanõnda gösterilen müddet sonun-
da en çok arttõrana ihale edilecektir. Şu kadar ki, arttõrma bedelinin malõn tahmin edilen kõymetinin %40’õnõ bulmasõ ve satõş isteyenin alacağõna rüçhanõ olan alacaklarõn toplamõndan faz-
la olmasõ ve bundan başka paraya çevirme ve paylaştõrma masraflarõnõ geçmesi lazõmdõr. Böyle fazla bedelle alõcõ çõkmaz ise satõş talebi düşecektir.
2- Arttõrmaya iştirak edeceklerin, tahmin edilen kõymetin %20’si nisbetinde pey akçesi veya bu miktar kadar milli bir bankanõn teminat mektubunu vermeleri lazõmdõr. Satõş peşin para
iledir, alõcõ istediğinde 10 günü geçmemek üzere mehil verilebilir. Tellaliye resmi, ihale pulu, 1/2 tapu harcõ ve masraflarõ, KDV alõcõya aittir.
3- İpotek sahibi alacaklõlarla diğer ilgililerin (*) bu taşõnmaz üzerindeki haklarõnõ hususu ile faiz ve masrafa dair olan iddialarõnõ dayanağõ belgeler ile onbeş gün içinde dairemize bildir-
meleri lazõmdõr. Aksi takdirde haklarõ tapu sicil ile sabit olmadõkça paylaşmadan hariç bõrakõlacaktõr.
4- İhaleye katõlõp daha sonra ihale bedelini yatõrmamak sureti ile ihalenin feshine sebep olan tüm alõcõlar ve kefilleri teklif ettikleri bedel ile son ihale bedeli arasõndaki farktan ve diğer
zararlardan ve ayrõca temerrüt faizinden müteselsilen mesul olacaklardõr. İhale farkõ ve temerrüt faizi ayrõca hükme hacet kalmaksõzõn Dairemizce tahsil olunacak, bu fark, varsa öncelikle
teminat bedelinden alõnacaktõr.
5- Şartname, ilan tarihinden itibaren herkesin görebilmesi için dairede açõk olup masrafõ verildiği takdirde isteyen alõcõya bir örneği gönderilebilir.
6- Satõşa iştirak edenleri şartnameyi görmüş ve münderecatõnõ kabul etmiş sayõlacaklarõ, başkaca bilgi almak isteyenlerin 2009/21 Tal. sayõlõ dosya numarasõ ile Müdürlüğümüze baş-
vurmalarõ ilan olunur. 05/05/2010 (İc. İf. K. 126) (*) İlgililer tabirine irtifak hakkõ sahipleri de dahildir. (Basõn: 24587)
Dõşişleri Bakanlõğõ’nda yeniden yapõlanmayõ getirecek yeni personel kanun taslağõ Başbakanlõk’ta
Mühendis diplomat dönemi
UTKU ÇAKIRÖZER
ANKARA - Dõşişleri Bakanlõ-
ğõ’ndaki yeniden yapõlandõrma çalõş-
malarõ çerçevesinde siyaset bilimi,
hukuk ve uluslararasõ ilişkiler gibi alan-
lar dõşõndaki bölümlerden mezun olan-
larõn da meslek memuru olarak alõn-
masõnõn önü açõlacak. CHP Genel
Başkan Yardõmcõsõ Onur Öymen
düzenlemeleri, “İktidarın Dışişle-
ri’nde siyasi kadrolaşma girişimi”
olarak nitelerken Türkiye Değişim
Hareketi üyelerinden eski Dõşişleri
Müsteşarõ Faruk Loğoğlu, “Ben dip-
lomatların seçildiği havuzu geniş-
letmede peşinen bir sakınca gör-
müyorum. Meslek zaten girdikten
sonra öğreniliyor. Dışişleri için asıl
tehlike, üst kademeye dışarıdan
atamalar yapılmasıdır” yorumunu
yaptõ.
Dõşişleri Bakanlõğõ Teşkilat Yasa-
sõ’nda değişiklikler öngören taslağõn
Başbakanlõk’a gönderildiği öğrenildi.
Önümüzdeki günlerde TBMM gün-
demine gelmesi beklenen taslakla il-
gili çalõşmalar ilk olarak ocak ayõnda
yapõlan Büyükelçiler Konferansõ sõ-
rasõnda Dõşişleri Bakanõ Ahmet Da-
vutoğlu tarafõndan kamuoyuna du-
yurulmuştu. Personelden Sorumlu
Müsteşar Yardõmcõsõ Naci Koru,
Cumhuriyet’e yaptõğõ açõklamada
taslağõn Dõşişleri personelinin nicelik
ve nitelik bakõmõndan güçlendirilme-
sini ve insan kaynaklarõ havuzunun çe-
şitlendirilmesini amaçladõğõnõ vurgu-
ladõ. Bakanlõktan verilen bilgilere gö-
re, yeni teşkilat yasasõnda özetle şu de-
ğişiklikler öngörülüyor:
? Dõşişleri Bakanlõğõ meslek me-
muru alõm sõnavõna girebilmek için si-
yasal bilgiler, iktisat ve iktisadi ve ida-
ri bilimler fakültelerinin 4 yõl süreli
eğitim veren uluslararasõ ilişkiler,
kamu yönetimi, siyaset bilimi, iktisat,
maliye, işletme ve ekonomi bölüm-
lerinden, hukuk fakültelerinden ya da
bu dallara öğrenim programlarõnda
ağõrlõklõ olarak yer veren, denkliği
YÖK tarafõndan onaylanmõş yaban-
cõ öğrenim kurumlarõndan mezun
olma şartõ aranõyordu. Yeni düzen-
lemeyle bu bölümlere tarih mezunlarõ
da eklendi. Düzenlemeyle getirilen en
önemli değişiklik ise başka herhan-
gi bir bölümden mezun olanlarõn si-
yasal bilgiler, uluslarasõ ilişkiler, ma-
liye, iktisat, işletme, ekonomi, hukuk
alanlarõnda ‘master ya da doktora’
derecesine sahip olmalarõ durumun-
da meslek memurluğu sõnavõna alõn-
masõna imkân sağlanmasõ.
? İdari memurluğun cazip hale ge-
tirilmesi için başkonsolosluğa kadar
yükselme imkânõ veren kariyer plan-
lamasõ getirilecek. Merkez ve yurtdõ-
şõ görevlerinde maaşlar arttõrõlacak.
? Erken aşamada büyükelçi olma-
nõn yolu açõlacak.
? Savaş bölgelerinde görev yapan
diplomatlara “mahrumiyet tazmi-
natı”, Türkiye açõsõndan önemli baş-
kentlere gönderilen diplomatlara da
“teşvik ödeneği” verilecek.
Öymen: Kadrolaşma hamlesi
Taslak daha Meclis gündemine
gelmeden tartõşma yarattõ. Dõşişleri
kökenli politikacõlarõn önde gelen
isimlerinden CHP Genel Başkan
Yardõmcõsõ Öymen, taslakta Dõşişleri
Bakanlõğõ mensuplarõnõ özlük hak-
larõna ilişkin düzenlemelere muha-
lefet olarak kendilerinin de destek
vermeye hazõr olduklarõnõ, ancak
bakanlõğa girişi düzenleyen madde-
leri sakõncalõ bulduklarõnõ ve
TBMM’de bu maddeye karşõ çõka-
caklarõnõ açõkladõ.
Dõşişleri Bakanlõğõ’nda diplomat
olarak nitelendirilen meslek me-
murluğunun yanõ sõra uzmanlõk ge-
rektiren bölümler için uzman perso-
nel istihdam edildiğini kaydeden
Öymen, “Şimdi mühendislik, fi-
zik, tıp ya da ilahiyat gibi bölüm-
lerden gelenlere diplomatlığın yo-
lunu açarsanız o zaman dış politi-
kanın kalitesini düşürürsünüz.
Diplomaside başarılı olmanın yo-
lu uluslarası müzakerelerde sağlam
hukuk, siyasi ilimler bilgisi, eko-
nomi bilgisi sahibi olmaktan geçer”
dedi. Düzenlemenin “Dışişleri Ba-
kanlığı’na politika sokmak” an-
lamõ taşõyacağõna vurgu yapan Onur
Öymen, “Bakanlığı böyle adım
adım dışarı açarsanız hüviyeti
değişir, siyasi etki atamaları baş-
lar” diye konuştu.
Dõşişleri Bakanlõğõ’nõn yeninden yapõlanmasõ yönün-
de 2006-2007 yõllarõnda raporlar hazõrlayan Dõşişleri
Bakanlõğõ eski Müsteşarõ ve Türkiye Değişim Hareke-
ti üyesi Faruk Loğoğlu ise taslak konusunda Öy-
men’den farklõ bir yaklaşõm sergiledi. Dönemin Dõş-
işleri Bakanõ Abdullah Gül’ün talimatõyla hazõrladõğõ
raporlarda da, “Bakanlığın meslek memuru havu-
zunun genişletilmesi gerektiği” saptamasõnda bulun-
duğunu aktaran Loğoğlu, şöyle devam etti: “Ben
farklı disiplinlerden gelenlere Dışişleri’nin kapısı-
nın açılmasını peşinen sakıncalı bulmuyorum,
personel temin havuzunun genişletilmesinin fayda-
lı olacağı kanısındayım. Artık Dışişleri illa ki uz-
manlık gerektiren bir alan değil. Bir tarihçi, ar-
keolog da diplomat olabilir. Zaten bizim mesleği-
miz girdikten sonra öğrenilebilir.” Dõşişleri Bakan-
lõğõ için asõl büyük tehlikenin “alt kademeye değil
üst kademeye siyasi müdahale” olacağõnõ vurgula-
yan Loğoğlu, “Bu iktidar döneminde dışarıdan bü-
yükelçi atamaları görüyoruz. Bakanlık için asıl
büyük sıkıntı budur. Sistemik konularda Dışişleri
kendi integritesini korumasını bilir” dedi.
LOĞOĞLU: FARKLI DİSİPLİNLERİ PEŞİNEN SAKINCALI BULMUYORUM
‘AKP iktidarı devleti dönüştürüyor’
MURAT KIŞLALI
ANKARA - AKP iktidarõnda 2006 yõlõn-
dan bu yana, sağlõk, dõşişleri ve gençlikten
sorumlu devlet bakanlõğõ hariç tüm bakanlõk-
lara toplam 404 bin 161 personel ve sözleş-
meli personel alõndõğõ ortaya çõktõ. Aynõ dö-
nemde kamu idarelerindeki toplam memur
ve sözleşmeli sayõsõndaki artõşõn 217 bin 663
kişide kalmasõ, hükümetin sadece 404 bin ki-
şilik kadrolaşmaya gitmekle kalmayõp devle-
tin mevcut kadrolarõnõ da kendi kadrolarõna
dönüştürdüğünü ortaya koydu.
CHP Bursa Milletvekili Kemal Demi-
rel’in tüm bakanlõklara yönelttiği soru
önergesine verilen yanõtlara sağlõk, dõşişleri
ve gençlikten sorumlu Devlet Bakanõ Fa-
ruk Nafiz Özak’õn bakanlõklarõ hariç diğer-
lerinden yanõt geldi. Buna göre, 2006 yõlõn-
dan bu yana devlete çoğunluğu memur ol-
mak üzere 319 bin 654 personel ve 84 bin
407 sözleşmeli personel alõndõ. Bunun yanõ
sõra bu bakanlõklara toplam 12 bin 857 na-
kil yapõldõ ve bakanlõklarda 948 geçici işçi
çalõşmaya başladõ.
Kadrolaşmanın ötesinde dönüştürme
Devlete alõnan bu kadar personele karşõn,
kamu idarelerindeki kadro ve pozisyonlarõn
aynõ miktarda artmamasõ, devlette AKP ikti-
darõndan önce çalõşanlarõn uzaklaştõrõldõğõnõ
ortaya koydu. CHP Bursa Milletvekili Kemal
Demirel, AKP hükümetinin “kurumlarda
herhangi bir kadrolaşmanın olmadığı” yö-
nündeki açõklamalarõyla, soru önergesine ve-
rilen yanõtlarõn birbiriyle çeliştiğine dikkat
çekti. Demirel, “Kaldı ki bu rakamlar, son
4 yılın rakamları. Daha 2010 yılının ilk 5
ayı yok rakamlarda. 2002’nin Kasım ayın-
dan itibarenki rakamlar da yok. O rakam-
lar da ortaya çıktığında AKP’nin iktidara
geldiği bugüne kadar bakanlıklarda nasıl
kadrolaştığı daha belirgin bir şekilde orta-
ya çıkacak. Ama bu rakamlar bile gerçeği
ortaya koyuyor, kadrolaşmanın açık ve
net göstergesi” dedi.
Atatürk Samsun’a uğurlandı
Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk’ün 16 Mayıs 1919’da Milli Mücadele’nin ilk
adımını atması nedeniyle dün Atatürk’ün Şişli’deki evinin önünden Dolmabah-
çe’ye yürüyüş düzenlendi. Valilik, İl Milli Eğitim Müdürlüğü, Şişli İlçe Milli Eği-
tim Müdürlüğü, Kaymakamlık ve Şişli Belediyesi’nce düzenlenen etkinlikte, Ata-
türk’ün Milli Mücadele’yi başlatmak için Şişli’deki evinden çıkarak Dolmabah-
çe’ye gitmesi ve Samsun’a ulaşmak için Bandırma Vapuru’na binmesi öğrenci-
ler tarafından canlandırıldı. Beşiktaş Belediyesi de dün “bağımsızlık için ilk adım”
yürüyüşü düzenledi. Atatürk’ün Akaretler’deki evinin önünden başlayan yürü-
yüş, Beşiktaş Sahilinde sona erdi. Yürüyüş boyunca taşınan “bağımsızlık için ilk
adım” yazılı çelenk Bandırma Vapuru anısına denize atıldı. (Fotoğraf: NİHAN İNAL)
19 MAYIS COŞKUSU BAŞLADI
Gençlertaleplerini
haykõracak
İSTANBUL/ADANA (Cumhuriyet) - Gala-
tasaray, İstanbul, Maltepe, Marmara üniversitesi
öğrencilerinin de aralarõnda bulunduğu 17 üni-
versitenin Atatürkçü Düşünce Kulüpleri, öğrenci
konseylerinden oluşan gençlik örgütleri “Yur-
duna, üniversitene, okuluna sahip çık” sloga-
nõyla “19 Mayıs Gençlik Buluşması”nda bir
araya gelerek “demokratik üniversite”, “para-
sız, çağdaş, bilimsel eğitim” ve “bağımsız
Türkiye” taleplerini haykõracak. Etkinliğe, Tek-
Gõda İş Genel Başkanõ Mustafa Türkel, hukuk-
çu Prof. Dr. Süheyl Batum, oyuncu Müjdat
Gezen ve gazeteci Banu Avar da destek vermek
için katõlacak. Etkinlik, Fuat Saka konseriyle
sona erecek.
19 Mayõs Gençlik Buluşmasõ, 19 Mayõs Çar-
şamba günü saat 17.30’da Kadõköy’deki Cafera-
ğa Spor Salonu’nda gerçekleştirilecek. 19 Mayõs
Gençlik Buluşmasõ Düzenleme Komitesi adõna
yayõmlanan bildiride, Türkiye’nin genç sahiple-
rinin “yeni bir Türkiye kuracak” güce sahip
olduklarõ belirtilerek 19 Mayõs’õn, gençliğin sesi-
ni duyuracağõ gün olduğu ve her gencin elinde
ve yüreğinde “bağımsızlık meşalesi” yandõğõ
ifade edildi.
19 Mayõs Atatürk’ü Anma ve Gençlik ve
Spor Bayramõ heyecanõ Adana’da erken başla-
dõ. Geçen cuma günü “Gençlik Yürüyüşü”
ve “Gençlik Koşusu” ile başlayan kutlama
etkinlikleri hafta boyunca sürecek. Dün de Sa-
rõçam Piknik Alanõ’nda İzci Gençlik kampõ
kurulurken, “Atatürk’ü Anma Gençlik Ku-
pası Satranç Turnuvası”, “Gençlik Kupası
Skeet-Trap Atıcılık Müsabakası” yapõldõ.
AKP iktidarõ döneminde bakanlõklara alõnan personel sayõsõ, giden personel sayõsõnõn iki katõna ulaştõ
obursali@cumhuriyet.com.tr
Ada vapurunda arama
İstanbul Haber Servisi - Kabataş-
Adalar seferi yapan bir vapurda içki
kontrolü yapõldõğõ, yolcularõn vapura bin-
mesinin ardõndan, kaptanõn, yolcularõn
vapurda içki içebileceğini tahmin etti-
ğini söyleyerek vapuru Kabataş İskele-
si’nden kaldõrmadõğõ belirlendi. İDO yet-
kilileri, uygulamayõ, “Yolcular ara-
sında bulunan 4-5 kişinin vapurun ön
kısmında çilingir sofrası kurarak,
alkol almasından dolayı kaptan va-
puru kaldırmadı” sözleriyle savundu.
Gazeteport’ta önceki gün “Ada yol-
cusuna kaptan işkencesi” başlõğõyla ya-
yõmlanan habere göre, 18.30’da Kaba-
taş-Adalar seferini yapmasõ gereken
Şehit Karaoğlanoğlu isimli vapura
gelen yolculara, iskeledeki güvenlik
görevlileri önce poşetlerinde alkollü
içecek olup olmadõğõnõ sordu, daha
sonra da yolcularõn çantalarõnõ kontrol
etmek istedi. Yolcular vapura bindikten
sonra ise gemi kaptanõ, yolcularõn içki
içebileceğini tahmin ettiğini söyleyerek
vapuru Kabataş İskelesi’nden kaldõr-
madõ. Çantalarõnõn aranmasõnõ protesto
eden ve kaptanõn tutumu nedeniyle ev-
lerine gidemeyen yolcular, iskelede 40
dakika bekletildikten sonra başka bir va-
pura aktarõldõ. Bu kez de vapurun uğ-
radõğõ ilk ada olan Kõnalõada’da polis-
ler vapura binerek içki içilip içilmedi-
ğini kontrol etmek istedi. Polis ile yol-
cular arasõnda tartõşma yaşandõ.
İDO’dan ilginç savunma
İDO A.Ş’den yapõlan yazõlõ açõkla-
mada 5 Mayõs’tan başlanan uygula-
mada, ada vapuruna binişlerin kontrol
edildiği belirtildi. Müşteri memnuniyeti
anketleri göz önüne alõnarak söz konu-
su uygulamanõn başlatõldõğõ savunulan
açõklamada, şöyle denildi: “Seyyar sa-
tıcıların terminalden gemilere geçişine
mani olmak amacıyla ellerindeki po-
şet ve çantalar kontrol edilmektedir.”
İDO YETKİLİLERİ: ÇİLİNGİR SOFRASI KURDULAR