25 Kasım 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
CMYB C M Y B SAYFA CUMHURİYET 28 NİSAN 2010 ÇARŞAMBA 6 HABERLER AVRUPA GÜRAY ÖZ Umut Dolu Bir Öykü Mayısın 1’inde ne olur? Bayram olur. İşçiler, emekçiler, kol emekçileri, kafa emekçileri, beyaz yakalılar, mavi yakalılar, tulum giyenler, giymeyenler hep birlikte meydana çıkarlar. Aslında her yerde, her ülkede çıkamazlar. Bizim ülkemizde de çıkamıyorlardı. Neden? Nedeni bulmak, düğümü, sahtekârlığı çözmek için, azıcık tarihe, bugünden çok uzak olmayan bir geçmişe gitmek gerekir. Türkiye’de işçiler, emekçiler 1 Mayıs’ın bayram olduğunu, bayramdan öte birlik, dayanışma günü olduğunu çok geç öğrendiler. Bilgileri kendileriyle birlikte büyüdü. Egemenler, o bayramı, o birlik ve dayanışma gününü anlatanları sürekli hapse koydukları, işkenceden geçirdikleri, yasak altına aldıkları için, hemen her yıl yinelenen komünist tevkifatlarıyla sessizliği korudukları için gecikti işler. Sonunda nasıl oldu, neden oldu ayrı ve derin bir konudur, 61 anayasası ile açılan kapıdan bir rüzgâr girdi. Rüzgârla birlikte bir türlü uslanmayan o eski zaman kahramanlarının, 15’lerin, Nâzım’ların arkadaşları da girdi. Önce küçük küçük toplandılar, bir araya geldiler. Hapse girip çıkmanın olağan ve önemsiz, birlik içinde örgütlü olmanın önemli ve gerekli olduğunu öğrendiler. Konuştukları hep 1 Mayıs’tı. 1 Mayıs nedir? 1 Mayıs işçilerin, emekçilerin birlik ve dayanışma günüdür. Öyle sırf eğlenmek, balon uçurmak, halay çekmek için değil, haklarını nasıl alacaklarını prova etmek için meydanda bir araya geldikleri gündür. Sonunda toplandılar. 71’de “Bu anayasa bize bol geliyor, halkta uyanış başladı, işçiler kıpırdanıyor” diyenlerin indirdiği darbeye halk yeni yeni cevap veriyor, seçim meydanlarında hak hukuk arıyordu. Taksim Meydanı’nı da o nedenle doldurmuşlardı. Bir kısım sermaye kara kara düşünüyor, “güleceği günlerin ne zaman geleceğinin” hesabını yapıyordu. Hesap yapılıyorsa kumpas kuruluyor demektir. Kuruluyordu. ABD’de ve Türkiye’de kurulan kumpasın silahları, yüksek bir otelin pencerelerine, meydanı çok iyi gören Sular İdaresi’nin duvarlarına tırmandı. “Ben” diye yazınca hoş olmaz, bir “deli” profesörün dediği gibi “aydın olan kendinle başlamaz”, ama ben de oradaydım. Cinayeti gördüm. İşçiler sindi mi, sustu mu? Hayır. Sonraki yıl bir daha geldiler, sonraki yıl biraz daha fazla, biraz daha renkli ve bu kez birlik ve dayanışmanın, örgütlenme hakkının bayrağını taşıyarak geldiler. Bir kısım sermaye ve iktidarın ucunu görmüş, iznini almış generaller işte o zaman, “tamam, buraya kadar” dediler. Ülkemizin kan gölüne çevrilişinin ve sonra ansızın sessizliğe bürünüşünün hikâyesidir bu. Şimdi başka bir zamandayız. Şimdi “artık işçi mişçi kalmadı, teknoloji bu ‘sorunu’ çözdü” diyen, solculuğunu bir elbise gibi çıkarıp atmış neoliberal takımın ümmetçilerle hemhal, bir ve bütün olduğu zamanlardayız. Ümmetçiler “Türk’ün işçisi ile Kürt’ün işçisi aynı dinden, aynı ümmettendir, öyleyse gelsinler bizim partide birleşsinler, bize oy versinler, merhametimize sığınsınlar, aydan aya yoksul payını alsınlar, bizi de başkanlar başkanı yapsınlar” hesabındalar. Gerçek ise başka yerdedir. Biz de diyoruz ve hep dedik ki; “Bu, yalnızca iç çekmek, merhamet aramak, uyumaya devam etmek demektir, doğru değildir. Doğrusu, sınıflar âleminin birliği kadar büyük, geniş, sınırlar aşan başka bir birliğin olmadığıdır. Orada Türk de Kürt de sınıf cephesine girer. Girdi mi de ne sermayenin, ne emperyal güçlerin oyuncağı olur. Örgütlenir, hakkının, hukukunun peşine düşer.” 1 Mayıs nedir? 1 Mayıs işte budur. e-posta: guray@cumhuriyet.com.tr James Jeffrey Şanlıurfa’da ŞANLIURFA (AA) - ABD’nin Ankara Büyükelçisi James Jeffrey, Şanlõurfa Valiliği’ni ziyaret etti. Jeffrey, makamõnda ziyaret ettiği Vali Vekili Salih Gelgeç’le bir süre görüştü. Şanlõurfa hakkõnda Jeffrey’ye bilgi veren Gelgeç, ziyaretten duyduğu memnuniyeti dile getirdi. Gelgeç, ziyaretin sonunda Jeffrey’ye karakalemle çizilmiş Balõklõgöl tablosu ve mõrra takõmõ hediye etti. Silah Kanunu Tasarısı ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - TBMM İçişleri Komisyonu Başkanõ Tevfik Ziyaeddin Akbulut, komisyonda görüşülen Silah Kanunu Tasarõsõ ile “silah tüccarlarõnõn değil, kamu yararõ ve kurumlarõnõn ihtiyaçlarõ ile halkõn taleplerini dikkate alarak” çalõşma yapõldõğõnõ ifade etti. Akbulut, “Ruhsatlõ da olsa alkollüyken silah taşõma yasağõ getirilmektedir. Silahla girilemeyecek yerler arttõrõlmaktadõr” dedi. Fizyoterapistler eylem yaptı İstanbul Haber Servisi - Türkiye Fizyoterapistler Derneği üyesi bir grup, meslek yasalarõnõn çõkmasõ için eylem yaptõ. İstanbul İl Sağlõk Müdürlüğü önünde toplanan dernek üyeleri adõna konuşan Türkiye Fizyoterapistler Derneği İstanbul Bölge Sorumlusu Feryal Subaşõ, bugün hiç eğitim almamõş kişilerin bu mesleği uygulamasõna izin verildiğini savundu. İçinde bebek olan aracı çaldılar İstanbul Haber Servisi - Güngören Bağcõlar Caddesi üzerinde bulunan bir araç içerisindeki bebekle birlikte kaçõrõldõ. Bir saat sonra, hõrsõz veya hõrsõzlar aracõ Bağcõlar’da bir sokak içerisinde terk ederek kayõplara karõştõ. Olay yerine gelen çocuğun babasõnõn çocuğunu araç içerisinde, sağ olarak görmesi duygusal anlar yaşanmasõna neden oldu. Zirve ertelendi ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Emniyet Genel Müdürü Oğuz Kağan Köksal’õn talimatõyla hazõrlõklarõ yapõlan ve 81 il emniyet müdürünün katõlõmõyla gerçekleşmesi öngörülen toplantõ bir neden gösterilmeksizin ertelendi. Emniyet teşkilatõnõn mali durumu, planlamalar, suç ve suçluya yönelik uygulanacak stratejilerin belirleneceği toplantõ bugün yapõlacaktõ. Danıştay’da dava ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Türk Sağlõk-Sen; hastanelerin zarar etmesi durumunda başhekim, başhekim yardõmcõsõ, hastane müdürü, hastane müdür yardõmcõsõ ve başhemşire olarak görev yapan yöneticilerin döner sermayelerinin kesilmesini öngören yönergenin iptali ve yürütmesinin durdurulmasõ istemiyle Danõştay’da dava açtõ. Türkiye Diyanet Vakfõ skandala imza atan Helvacõ’nõn sorumluluğunu almadõ FIRAT KOZOK ANKARA - Türkiye Diya- net Vakfõ, vakõf bursuyla ABD’ye giden, 4 yõl sonra sahte doktora diplomasõyla Türkiye’ye dönen Mustafa Helvacı’yõ savundu. Vakõf Genel Müdürü Süleyman Ne- cati Akçeşme, Helvacõ’ya 4 yõl boyunca burs verdiklerini doğrularken, rakamõn 100 bin değil, 53 bin dolar olduğunu söyledi. Akçeşme, Helvacõ’nõn doktorasõnõn sahte çõkmasõ konusunda da “İyi niyetle gönderdik. Ama doktora ça- lışmalarını tamamlayıp ta- mamlamaması kendi takdi- ridir” dedi. Akçeşme, Helva- cõ’ya ödenen burslarõn geri istenmesinin söz konusu ol- madõğõnõ söyledi. Türkiye Diyanet Vakfõ, sah- te doktora diplomasõyla gün- deme oturan Mustafa Helvacõ konusunda suskunluğunu boz- du. Gelişmelerden Cumhuri- yet’in haberleriyle bilgileri olduğunu söyleyen Vakõf Ge- nel Müdürü Süleyman Neca- ti Akçeşme, Helvacõ’nõn Di- yanet İşleri Başkanlõğõ Nakit Hesaplama Şubesi’nde görev yaptõğõ sõrada burs için kendi- lerine başvurduğunu açõkladõ. Helvacõ’nõn kendilerine baş- vurduğu sõrada bu görevde 8. yõlõnõ doldurduğunu belirten Akçeşme, “Kendisi aynı za- manda Ankara Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü As- tronomi ve Uzay Bilimleri Ana Bilim Dalı’nda doktora öğrencisiydi. ‘Ben doktoramõ yapõyorum, araştõrma için ABD’ye gitmek istiyorum’ dedi. Biz de hem Diyanet’in personeli olması, hem de eğitimle ilgili bir proje ol- ması nedeniyle kendisine olumlu yaklaştık” dedi. ‘53 bin dolar verdik’ Helvacõ’ya 1997 yõlõ ağustos ayõndan itibaren ayda 1100 TL burs verdiklerini anlatan Akçeşme, kendisine 4 yõl için- de toplam 53 bin dolar burs ödemesi yaptõklarõnõ söyledi. Helvacõ’nõn aldõğõ burs karşõ- lõğõnda 4 yõl sonra tekrar Di- yanet’e döndüğünü ve zorun- lu hizmetini yapmaya başla- dõğõnõ ifade eden Akçeşme, şöyle devam etti: “Bu adam, bilgisini, görgüsünü geliş- tirmek için gitmiş, 4 yıl son- ra gelmiş, 2001’de de gör- evine başlamış.” Konunun kamuoyuna bu şe- kilde yansõmasõnõn kendileri- ni rahatsõz ettiğini ifade eden Akçeşme, Helvacõ’nõn sahte doktora diplomasõ vermesi- nin kendilerini ilgilendirme- diğini söyledi. Akçeşme, “Biz bu arka- daşa oradaki doktora ça- lışmalarına destek olmak için burs verdik. Doktora- sını tamamlayıp tamamla- maması kendi takdiri. Bur- sun karşılığını da zorunlu hizmetle yapmış” dedi. Akçeşme, “Helvacı’ya ödenen paranın geri alın- ması söz konusu değil mi, 53 bin dolar boşa gitmiş ol- muyor mu” sorusuna da “İn- şallah boşa gitmemiştir. İn- şallah hayırlı işler yapar da boşa gitmediğini gösterir” yanõtõnõ verdi. Mustafa Helvacõ skandalõ- nõ ilk kez gazetemiz yazarõ Orhan Bursalı ortaya çõkar- mõştõ. Bursalõ, haberinde Ab- dullah Gül’ün Başbakanlõğõ ve Dõşişleri Bakanlõğõ sõra- sõnda özel kalem müdürlük- leri, TÜBİTAK’ta başdanõş- manlõk yapan ve şimdi Ak- deniz Üniversitesi’nde öğre- tim üyesi olan Helvacõ’nõn Di- yanet’ten aldõğõ burs karşõlõ- ğõnda sahte diploma teslim et- tiğini bildirmişti. Türkiye Diyanet Vakfõ Genel Müdürü Akçeşme, skandala imza atan Mustafa Helvacõ’nõn ‘bilgisini, görgüsünü geliştirmek için’ ABD’ye gittiğini, kendisine yardõm etmek için burs verdiklerini söyledi. EMEKÇİLER HAZIR ‘İşçi bayramını buruk kutlayacak’ DİSK Başkanõ Çelebi: ‘İşçiler 1 Mayõs’õ iş kaygõsõyla kutlayacak’ derken, KESK Başkanõ Evren: ‘Tepkimizi anlayacak bir hükümet olmalõ’ diye konuştu. Haber Merkezi - Siyasi partiler, meslek odalarõ, sendikalar ve kitleler 1 Mayõs İşçi Bayramõ’na hazõr. 1 Mayõs’õ yine yõllardõr çözüm üretilemeyen sorunlarõyla karşõlayan işçi ve emekçiler 1 Ma- yõs’õ bu yõl da “bu- ruk” kutlayacak. ANKARA: 1 Ma- yõs’ta birlik olmayõ ve dayanõşmayõ hedefle- diklerine dikkat çeken DİSK Genel Başkanõ Süleyman Çelebi, “Bu 1 Mayıs’ta kaza- nımlarımızın ve ka- yıplarımızın muha- kemesini yapacağız. Gelecek yıllara iliş- kin hedeflerimizi or- taya koyacağız. Çün- kü bizim açımızdan geçmiş yıllar kayıp yıllardır. Kazanımla- rımızın yok edildiği yıllardır” dedi. KESK Genel Baş- kanõ Sami Evren de 1 Mayõs’õn bu yõl diğer 1 Mayõs’lara oranla “da- ha demokratik ve en- ternasyonel” olarak kutlanacağõna vurgu yaptõ. Evren, “1 Ma- yıs, işçinin ve emeğin haklarını en politik şekilde savunulduğu bir gün. Sermayenin küreselleştiği günü- müzde, sermayenin programlarını uygu- layan iktidarlar, ucuz emek platformu oluş- turmaya çalışıyorlar. Bu nedenle küresel sermaye, IMF’siyle, Dünya Bankası, G8, G20 zirveleriyle, on- ların programlarına dahil olan hükümet- leriyle bütün dünya emekçilerine savaş açmış durumdalar” dedi. İSTANBUL: İstan- bul, 1 Mayõs İşçi Bay- ramõ’na hazõr. İşçi Bayramõ’nda iki marşõ birlikte seslendirecek olan Timur Selçuk ve ünlü isimlerin de katõ- lacağõ Ruhi Su Dostlar Korosu cuma günü İTÜ Devlet Konserva- tuvarõ’nda prova ya- pacaklar. Hazõrlõklar hakkõn- da bilgi veren DİSK Genel Sekreteri Tay- fun Görgün, Uluslar- arasõ Sendikalar Kon- federasyonu (ITUC), Avrupa Sendikalar K o n f e d e r a s y o n u (ETUC) temsilcileri- nin mitinge katõlacak- larõnõ açõkladõğõnõ be- lirtti. Görgün, Şişli’de DİSK, KESK, CHP, BDP, DSP, Türkiye Değişim Hareketi ve meslek odalarõ, Şişha- ne’de Türk-İş ve Tür- kiye Kamu-Sen, Dol- mabahçe’den de Me- mur-Sen, Hak-İş, TKP ve demokratik kitle ör- gütlerinin öncülüğünde yürüyüş kollarõ oluş- turulacağõnõ anlattõ. 1 Mayõs 1977’de Tak- sim’deki mitinge katõ- lanlarõn “1 Mayıs 1977’de oradaydım” parkartõnõn arkasõnda yürüyeceğini söyledi. Görgün, 10.00’da toplanmaya başlayan gruplarõn 11.00’den iti- baren 3 koldan Taksim Meydanõ’na doğru yü- rüyüşün başlayacağõ- nõ dile getirdi. İZMİR: İzmir’de, Türk-İş, DİSK, Kamu Sen, Memur-Sen ve KESK’ten oluşan 1 Mayõs Komitesi üye- leri, 104 yõl önce kent- te 1 Mayõs kutlamala- rõnõn yapõldõğõ Basma- ne’deki Çõnaraltõ’nda bir araya geldi. Komite adõna basõn açõklamasõ yapan DİSK Ege Bölge Tem- silcisi Azad Fazla, Türkiye’de 1 Mayõs’õn ilk kez İzmir’de kut- landõğõ, ilk grevin de Bergama’da yapõldõğõ yönünde tarihi belgeler olduğunu ifade etti. EMEP üyeleri, katliamda yaşamını kaybedenleri anmak için Kazancı Yokuşu’na yürüdü. İşçi Bayramõ’nõn geniş katõlõmlõ olmasõ amaçlanõyor 1 Mayıs bilgilendirme standı İstanbul Haber Servisi - Emek Partisi (EMEP) ve Türki- ye Komünist Partisi (TKP) 1 Mayõs İşçi Bayramõ’nõn geniş katõlõmlõ olmasõ için dün Tak- sim’de 1 Mayõs bildirileri dağõ- tõp bilgilendirme standõ açtõ. Ba- rõş ve Demokrasi Partisi (BDP) de 1 Mayõs’ta Taksim’de ola- caklarõnõ açõkladõ. Taksim dün ilk olarak EMEP üyelerinin protesto gösterisine sahne oldu. Taksim Tramvay Durağõ’nda toplanan EMEP üye- leri, 1 Mayõs 1977 yõlõnda yaşa- nan katliamda yaşamõnõ kaybe- denleri anmak ve sorumlularõn ortaya çõkarõlmasõnõ isteyerek Kazancõ Yokuşu’na yürüdü. “Katiller belli, hesap sorul- sun”, “İşsizlik, yoksulluk işte AKP” sloganlarõ atan EMEP üye- leri adõna EMEP İstanbul İl Baş- kanõ Güven Gerçek bir açõklama yaptõ. Gerçek, işçi sõnõfõnõn birli- ği ve mücadelesinden korkan ege- men güçlerin 1 Mayõs’õ engelle- me ve yasaklama girişimlerin- den hiç vazgeçmediklerini belir- terek “1 Mayıs 1977 katliamı ha- fızalarımızda tazedir. Katlia- mın failleri bilindiği halde halen açığa çıkarılmamış ve gerçek- lerin üstü örtülmüştür” dedi. ‘Yoksulluk artıyor’ AKP iktidarõ ile birlikte işsiz- liğin, yoksulluğun artarak de- vam ettiğini anlatan Gerçek şöy- le konuştu: “İşçi ve emekçileri kırıntılarla yaşamaya razı et- meye çalışan AKP, sermayenin daha fazla kâr etmesi için ça- lışan bir hükümet olarak tari- he geçti. Güvenceli çalışma hakkı için, insanca yaşayacak ücret için, düşünce özgürlüğü için, barış, eşitlik ve kardeşlik için herkesi 1 Mayıs’ta 1 Ma- yıs alanına çağırıyoruz.” Açõklamanõn ardõndan EMEP’liler, Kazancõ Yoku- şu’nun girişine kõrmõzõ karanfil- ler bõrakõp Taksim’de 1 Mayõs bildirileri dağõttõ. TKP üyeleri de Taksim Gezi Parkõ’nda 1 Mayõs standõ açtõ. Stand açõlõşõnda konuşan TKP Genel Başkan Erkan Baş, AKP döneminde özelleştirme uygula- malarõnõn zirve yaptõğõnõ vur- guladõ. TKP Genel Başkanõ Baş şunlarõ söyledi: “AKP hükümeti gerici, pi- yasacı ve işbirlikçi politikaları sonucu halkımız her geçen gün daha da yoksullaşmaktadır. Güvencesiz çalışma normal bir istihdam biçimi olarak daya- tılmaktadır. İşte tam da böylesi bir dönemde önümüzdeki 1 Mayıs, AKP’nin her türlü pi- yasacı, gerici ve özelleştirmeci uygulamasına karşı işçi sınıfı- nın birlik, mücadele ve daya- nışma günü olarak daha da önem kazanmıştır.” Barõş ve Demokrasi Partisi (BDP) de eşitlik, özgürlük ve ba- rõş için 1 Mayõs’ta Taksim’de ola- caklarõnõ açõkladõ. Nilgün Türkler, 1 Mayõs’õn Taksim’de kutlanacağõna sevindiğini söyledi ‘Babamın bıraktığı yerdeyiz’ SELDA GÜNEYSU ANKARA - Devrimci İşçi Sendikalarõ Konfederasyo- nu’nun (DİSK) Kurucu Genel Başkanõ Kemal Türkler’in kõ- zõ Nilgün Türkler, 1 Mayõs’õn, 33 yõl aradan sonra yeniden Taksim’de kutlanacak olma- sõndan ötürü büyük mutluluk duyduğunu belirterek “Baba- mın ruhu bir kez daha şad olacak. Biz aslında her zaman babamın bıraktığı yerdey- dik” dedi. Taksim’de kutlama kararõnõn kesinleşmesinin ar- dõndan meydana gidip babasõ- na, “Sevgili Babacığım, biz 1 Mayıs’ta yeniden Tak- sim’deyiz. İşçiler bugün hâ- lâ senin bıraktığın yerde” di- ye haykõrdõğõnõ dile getiren Türkler, aradan geçen zaman içinde o gün yaşanan olaylara neden olanlardan hesap sorul- madõğõna da dikkat çekti. Türkler, babasõ Kemal Türk- ler’in “1 Mayıs’ı Türkiye’ye getirip ilk kutlatan konfe- derasyonun kurucu genel başkanı” olduğunun altõnõ çi- zerek şöyle konuştu: “Kanlı 1 Mayıs olayından, bir yıl önce 100 bin kadar iş- çi Taksim Meydanı’nı dol- durmuştu. Olayların yaşan- dığı gün de bu sayı 500 bine ulaşmıştı. Tabii bu sayı bir- takım odakları öylesine ür- küttü ki böyle bir olayı ger- çekleştirdiler. Aradan yıllar geçti ancak hâlâ failler bulu- namadı. Yıllar sonra yeniden Tak- sim’de olacağım için çok mut- luyum. Karar kesinleştikten sonra babamla yeniden ko- nuşmaya başladım. İçimden geldiği gibi... Alana gittim ve haykırmaya başladım: ‘Sevgili Babacõğõm, biz 1 Ma- yõs’ta yeniden Taksim’deyiz. İşçiler bugün hâlâ senin bõ- raktõğõn yerde.’ Aslında biz hep babamın bıraktığı yerdeydik. Birta- kım güçleri ellerinde bulun- duranlar ne yazık ki yıllardır bizim Taksim’de olmamızı istemiyorlardı. Biz olduğu- muz yerdeyiz ama bu kez onlar geldi. Kutlamaların provoke edilmeden güzel geç- mesini umuyorum. Babamın ruhu bir kez daha şad olacak. Ayrıca orada yaşamını yi- tiren 34 şehidin de ruhu şad olacak. Onları da bir kez daha anmış olacağız böylece. Zaten onlar her 1 Mayıs’ta anılıyorlardı, ör- neğin annem her 1 Mayıs’ta onların vurulduğu yere ka- ranfiller bırakıyordu, an- cak bu kez daha başka ola- cak kanaatindeyim.” BAKAN ÖMER DİNÇER ‘Taksim’de her şey o gün serbest’ ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - İşçi konfederasyonlarõ, Çalõşma ve Sosyal Güven- lik Bakanõ Ömer Dinçer’i Taksim’deki 1 Ma- yõs kutlamasõna davet etti. Dinçer, sendikalarõn bu davetine “Biz hem maddi hem manevi olarak yanlarında olduğumuzu ifade ettik” yanõtõnõ verdi. Dinçer, yaklaşan 1 Mayõs öncesi işçi konfe- derasyonlarõnõn yöneticilerini bakanlõkta kabul etti. Kabule, Türk-İş Genel Başkanõ Mustafa Kumlu, Hak-İş Genel Başkanõ Salim Uslu ve DİSK Genel Başkan Yardõmcõsõ Ali Cancı ka- tõldõ. Dinçer, görüşmenin ardõndan gazetecile- rin, “1 Mayıs’ta Taksim’de olacak mısınız” sorusu üzerine, “Konfederasyonlarımız bana davetlerini iletti. Zaten gerek de yoktu. Bir- likte kutlamamız gereken bir gün. Henüz onlara cevap vermedim” diye konuştu. 1 Mayõs kutlama programõ hakkõnda konfe- derasyon yöneticilerinin bilgi verdiğini anla- tan Dinçer, bakanlõk olarak yapabilecekleri her şeye destek olacaklarõnõ ifade etti. Dinçer, “Geçen yıllarda da konfederasyonlar, ‘kontrol altõna alõrõz’ sözü vermişlerdi. Ön- ceki yıllarla şimdi arasında ne değişti ” so- rusuna, “Türkiye değişti ve değişiyor” yanõ- tõnõ verdi. Dinçer, Taksim Meydanõ’na sõnõrlõ giriş izni verilip verilmemesi konusundaki so- ru üzerine de “Her şey o gün serbest” dedi. Hesabõnõ kim verecek? DİSK Kurucu Genel Başkanõ Kemal Türkler’in kõzõ Nilgün Türkler, “Babamõn ruhu bir kez daha şad olacak. Biz aslõnda her zaman babamõn bõraktõğõ yerdeydik” dedi.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear