Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
CMYB
C M Y B
SAYFA CUMHURİYET 28 NİSAN 2010 ÇARŞAMBA
6 HABERLER
AVRUPA
GÜRAY ÖZ
Umut Dolu Bir Öykü
Mayısın 1’inde ne olur?
Bayram olur. İşçiler, emekçiler, kol
emekçileri, kafa emekçileri, beyaz yakalılar,
mavi yakalılar, tulum giyenler, giymeyenler hep
birlikte meydana çıkarlar.
Aslında her yerde, her ülkede çıkamazlar.
Bizim ülkemizde de çıkamıyorlardı.
Neden?
Nedeni bulmak, düğümü, sahtekârlığı
çözmek için, azıcık tarihe, bugünden çok uzak
olmayan bir geçmişe gitmek gerekir.
Türkiye’de işçiler, emekçiler 1 Mayıs’ın
bayram olduğunu, bayramdan öte birlik,
dayanışma günü olduğunu çok geç öğrendiler.
Bilgileri kendileriyle birlikte büyüdü. Egemenler,
o bayramı, o birlik ve dayanışma gününü
anlatanları sürekli hapse koydukları,
işkenceden geçirdikleri, yasak altına aldıkları
için, hemen her yıl yinelenen komünist
tevkifatlarıyla sessizliği korudukları için gecikti
işler.
Sonunda nasıl oldu, neden oldu ayrı ve derin
bir konudur, 61 anayasası ile açılan kapıdan bir
rüzgâr girdi. Rüzgârla birlikte bir türlü
uslanmayan o eski zaman kahramanlarının,
15’lerin, Nâzım’ların arkadaşları da girdi. Önce
küçük küçük toplandılar, bir araya geldiler.
Hapse girip çıkmanın olağan ve önemsiz, birlik
içinde örgütlü olmanın önemli ve gerekli
olduğunu öğrendiler. Konuştukları hep 1
Mayıs’tı.
1 Mayıs nedir? 1 Mayıs işçilerin, emekçilerin
birlik ve dayanışma günüdür. Öyle sırf
eğlenmek, balon uçurmak, halay çekmek için
değil, haklarını nasıl alacaklarını prova etmek
için meydanda bir araya geldikleri gündür.
Sonunda toplandılar. 71’de “Bu anayasa
bize bol geliyor, halkta uyanış başladı,
işçiler kıpırdanıyor” diyenlerin indirdiği
darbeye halk yeni yeni cevap veriyor, seçim
meydanlarında hak hukuk arıyordu.
Taksim Meydanı’nı da o nedenle
doldurmuşlardı.
Bir kısım sermaye kara kara düşünüyor,
“güleceği günlerin ne zaman geleceğinin”
hesabını yapıyordu. Hesap yapılıyorsa kumpas
kuruluyor demektir. Kuruluyordu. ABD’de ve
Türkiye’de kurulan kumpasın silahları, yüksek
bir otelin pencerelerine, meydanı çok iyi gören
Sular İdaresi’nin duvarlarına tırmandı. “Ben”
diye yazınca hoş olmaz, bir “deli” profesörün
dediği gibi “aydın olan kendinle başlamaz”,
ama ben de oradaydım. Cinayeti gördüm.
İşçiler sindi mi, sustu mu? Hayır. Sonraki yıl
bir daha geldiler, sonraki yıl biraz daha fazla,
biraz daha renkli ve bu kez birlik ve
dayanışmanın, örgütlenme hakkının bayrağını
taşıyarak geldiler. Bir kısım sermaye ve
iktidarın ucunu görmüş, iznini almış generaller
işte o zaman, “tamam, buraya kadar” dediler.
Ülkemizin kan gölüne çevrilişinin ve sonra
ansızın sessizliğe bürünüşünün hikâyesidir bu.
Şimdi başka bir zamandayız. Şimdi “artık
işçi mişçi kalmadı, teknoloji bu ‘sorunu’
çözdü” diyen, solculuğunu bir elbise gibi
çıkarıp atmış neoliberal takımın ümmetçilerle
hemhal, bir ve bütün olduğu zamanlardayız.
Ümmetçiler “Türk’ün işçisi ile Kürt’ün işçisi
aynı dinden, aynı ümmettendir, öyleyse
gelsinler bizim partide birleşsinler, bize oy
versinler, merhametimize sığınsınlar, aydan
aya yoksul payını alsınlar, bizi de başkanlar
başkanı yapsınlar” hesabındalar.
Gerçek ise başka yerdedir.
Biz de diyoruz ve hep dedik ki; “Bu, yalnızca
iç çekmek, merhamet aramak, uyumaya
devam etmek demektir, doğru değildir.
Doğrusu, sınıflar âleminin birliği kadar
büyük, geniş, sınırlar aşan başka bir birliğin
olmadığıdır. Orada Türk de Kürt de sınıf
cephesine girer. Girdi mi de ne sermayenin,
ne emperyal güçlerin oyuncağı olur.
Örgütlenir, hakkının, hukukunun peşine
düşer.”
1 Mayıs nedir?
1 Mayıs işte budur.
e-posta: guray@cumhuriyet.com.tr
James Jeffrey
Şanlıurfa’da
ŞANLIURFA (AA)
- ABD’nin Ankara
Büyükelçisi James
Jeffrey, Şanlõurfa
Valiliği’ni ziyaret etti.
Jeffrey, makamõnda
ziyaret ettiği Vali Vekili
Salih Gelgeç’le bir süre
görüştü. Şanlõurfa
hakkõnda Jeffrey’ye bilgi
veren Gelgeç, ziyaretten
duyduğu memnuniyeti
dile getirdi. Gelgeç,
ziyaretin sonunda
Jeffrey’ye karakalemle
çizilmiş Balõklõgöl
tablosu ve mõrra takõmõ
hediye etti.
Silah Kanunu
Tasarısı
ANKARA
(Cumhuriyet Bürosu) -
TBMM İçişleri
Komisyonu Başkanõ
Tevfik Ziyaeddin
Akbulut, komisyonda
görüşülen Silah Kanunu
Tasarõsõ ile “silah
tüccarlarõnõn değil, kamu
yararõ ve kurumlarõnõn
ihtiyaçlarõ ile halkõn
taleplerini dikkate alarak”
çalõşma yapõldõğõnõ ifade
etti. Akbulut, “Ruhsatlõ
da olsa alkollüyken silah
taşõma yasağõ
getirilmektedir. Silahla
girilemeyecek yerler
arttõrõlmaktadõr” dedi.
Fizyoterapistler
eylem yaptı
İstanbul Haber
Servisi - Türkiye
Fizyoterapistler Derneği
üyesi bir grup, meslek
yasalarõnõn çõkmasõ için
eylem yaptõ. İstanbul İl
Sağlõk Müdürlüğü
önünde toplanan dernek
üyeleri adõna konuşan
Türkiye Fizyoterapistler
Derneği İstanbul Bölge
Sorumlusu Feryal Subaşõ,
bugün hiç eğitim
almamõş kişilerin bu
mesleği uygulamasõna
izin verildiğini savundu.
İçinde bebek olan
aracı çaldılar
İstanbul Haber
Servisi - Güngören
Bağcõlar Caddesi
üzerinde bulunan bir araç
içerisindeki bebekle
birlikte kaçõrõldõ. Bir saat
sonra, hõrsõz veya
hõrsõzlar aracõ
Bağcõlar’da bir sokak
içerisinde terk ederek
kayõplara karõştõ. Olay
yerine gelen çocuğun
babasõnõn çocuğunu araç
içerisinde, sağ olarak
görmesi duygusal anlar
yaşanmasõna neden oldu.
Zirve ertelendi
ANKARA
(Cumhuriyet Bürosu) -
Emniyet Genel Müdürü
Oğuz Kağan Köksal’õn
talimatõyla hazõrlõklarõ
yapõlan ve 81 il emniyet
müdürünün katõlõmõyla
gerçekleşmesi öngörülen
toplantõ bir neden
gösterilmeksizin
ertelendi. Emniyet
teşkilatõnõn mali durumu,
planlamalar, suç ve
suçluya yönelik
uygulanacak stratejilerin
belirleneceği toplantõ
bugün yapõlacaktõ.
Danıştay’da dava
ANKARA
(Cumhuriyet Bürosu) -
Türk Sağlõk-Sen;
hastanelerin zarar etmesi
durumunda başhekim,
başhekim yardõmcõsõ,
hastane müdürü, hastane
müdür yardõmcõsõ ve
başhemşire olarak görev
yapan yöneticilerin döner
sermayelerinin
kesilmesini öngören
yönergenin iptali ve
yürütmesinin
durdurulmasõ istemiyle
Danõştay’da dava açtõ.
Türkiye Diyanet Vakfõ skandala imza atan Helvacõ’nõn sorumluluğunu almadõ
FIRAT KOZOK
ANKARA - Türkiye Diya-
net Vakfõ, vakõf bursuyla
ABD’ye giden, 4 yõl sonra
sahte doktora diplomasõyla
Türkiye’ye dönen Mustafa
Helvacı’yõ savundu. Vakõf
Genel Müdürü Süleyman Ne-
cati Akçeşme, Helvacõ’ya 4
yõl boyunca burs verdiklerini
doğrularken, rakamõn 100 bin
değil, 53 bin dolar olduğunu
söyledi. Akçeşme, Helvacõ’nõn
doktorasõnõn sahte çõkmasõ
konusunda da “İyi niyetle
gönderdik. Ama doktora ça-
lışmalarını tamamlayıp ta-
mamlamaması kendi takdi-
ridir” dedi. Akçeşme, Helva-
cõ’ya ödenen burslarõn geri
istenmesinin söz konusu ol-
madõğõnõ söyledi.
Türkiye Diyanet Vakfõ, sah-
te doktora diplomasõyla gün-
deme oturan Mustafa Helvacõ
konusunda suskunluğunu boz-
du. Gelişmelerden Cumhuri-
yet’in haberleriyle bilgileri
olduğunu söyleyen Vakõf Ge-
nel Müdürü Süleyman Neca-
ti Akçeşme, Helvacõ’nõn Di-
yanet İşleri Başkanlõğõ Nakit
Hesaplama Şubesi’nde görev
yaptõğõ sõrada burs için kendi-
lerine başvurduğunu açõkladõ.
Helvacõ’nõn kendilerine baş-
vurduğu sõrada bu görevde 8.
yõlõnõ doldurduğunu belirten
Akçeşme, “Kendisi aynı za-
manda Ankara Üniversitesi
Fen Bilimleri Enstitüsü As-
tronomi ve Uzay Bilimleri
Ana Bilim Dalı’nda doktora
öğrencisiydi. ‘Ben doktoramõ
yapõyorum, araştõrma için
ABD’ye gitmek istiyorum’
dedi. Biz de hem Diyanet’in
personeli olması, hem de
eğitimle ilgili bir proje ol-
ması nedeniyle kendisine
olumlu yaklaştık” dedi.
‘53 bin dolar verdik’
Helvacõ’ya 1997 yõlõ ağustos
ayõndan itibaren ayda 1100
TL burs verdiklerini anlatan
Akçeşme, kendisine 4 yõl için-
de toplam 53 bin dolar burs
ödemesi yaptõklarõnõ söyledi.
Helvacõ’nõn aldõğõ burs karşõ-
lõğõnda 4 yõl sonra tekrar Di-
yanet’e döndüğünü ve zorun-
lu hizmetini yapmaya başla-
dõğõnõ ifade eden Akçeşme,
şöyle devam etti: “Bu adam,
bilgisini, görgüsünü geliş-
tirmek için gitmiş, 4 yıl son-
ra gelmiş, 2001’de de gör-
evine başlamış.”
Konunun kamuoyuna bu şe-
kilde yansõmasõnõn kendileri-
ni rahatsõz ettiğini ifade eden
Akçeşme, Helvacõ’nõn sahte
doktora diplomasõ vermesi-
nin kendilerini ilgilendirme-
diğini söyledi.
Akçeşme, “Biz bu arka-
daşa oradaki doktora ça-
lışmalarına destek olmak
için burs verdik. Doktora-
sını tamamlayıp tamamla-
maması kendi takdiri. Bur-
sun karşılığını da zorunlu
hizmetle yapmış” dedi.
Akçeşme, “Helvacı’ya
ödenen paranın geri alın-
ması söz konusu değil mi, 53
bin dolar boşa gitmiş ol-
muyor mu” sorusuna da “İn-
şallah boşa gitmemiştir. İn-
şallah hayırlı işler yapar da
boşa gitmediğini gösterir”
yanõtõnõ verdi.
Mustafa Helvacõ skandalõ-
nõ ilk kez gazetemiz yazarõ
Orhan Bursalı ortaya çõkar-
mõştõ. Bursalõ, haberinde Ab-
dullah Gül’ün Başbakanlõğõ
ve Dõşişleri Bakanlõğõ sõra-
sõnda özel kalem müdürlük-
leri, TÜBİTAK’ta başdanõş-
manlõk yapan ve şimdi Ak-
deniz Üniversitesi’nde öğre-
tim üyesi olan Helvacõ’nõn Di-
yanet’ten aldõğõ burs karşõlõ-
ğõnda sahte diploma teslim et-
tiğini bildirmişti.
Türkiye Diyanet Vakfõ Genel Müdürü Akçeşme, skandala imza atan Mustafa
Helvacõ’nõn ‘bilgisini, görgüsünü geliştirmek için’ ABD’ye gittiğini, kendisine
yardõm etmek için burs verdiklerini söyledi.
EMEKÇİLER HAZIR
‘İşçi bayramını
buruk kutlayacak’
DİSK Başkanõ Çelebi: ‘İşçiler 1 Mayõs’õ
iş kaygõsõyla kutlayacak’ derken, KESK
Başkanõ Evren: ‘Tepkimizi anlayacak bir
hükümet olmalõ’ diye konuştu.
Haber Merkezi -
Siyasi partiler, meslek
odalarõ, sendikalar ve
kitleler 1 Mayõs İşçi
Bayramõ’na hazõr. 1
Mayõs’õ yine yõllardõr
çözüm üretilemeyen
sorunlarõyla karşõlayan
işçi ve emekçiler 1 Ma-
yõs’õ bu yõl da “bu-
ruk” kutlayacak.
ANKARA: 1 Ma-
yõs’ta birlik olmayõ ve
dayanõşmayõ hedefle-
diklerine dikkat çeken
DİSK Genel Başkanõ
Süleyman Çelebi,
“Bu 1 Mayıs’ta kaza-
nımlarımızın ve ka-
yıplarımızın muha-
kemesini yapacağız.
Gelecek yıllara iliş-
kin hedeflerimizi or-
taya koyacağız. Çün-
kü bizim açımızdan
geçmiş yıllar kayıp
yıllardır. Kazanımla-
rımızın yok edildiği
yıllardır” dedi.
KESK Genel Baş-
kanõ Sami Evren de 1
Mayõs’õn bu yõl diğer 1
Mayõs’lara oranla “da-
ha demokratik ve en-
ternasyonel” olarak
kutlanacağõna vurgu
yaptõ. Evren, “1 Ma-
yıs, işçinin ve emeğin
haklarını en politik
şekilde savunulduğu
bir gün. Sermayenin
küreselleştiği günü-
müzde, sermayenin
programlarını uygu-
layan iktidarlar, ucuz
emek platformu oluş-
turmaya çalışıyorlar.
Bu nedenle küresel
sermaye, IMF’siyle,
Dünya Bankası, G8,
G20 zirveleriyle, on-
ların programlarına
dahil olan hükümet-
leriyle bütün dünya
emekçilerine savaş
açmış durumdalar”
dedi.
İSTANBUL: İstan-
bul, 1 Mayõs İşçi Bay-
ramõ’na hazõr. İşçi
Bayramõ’nda iki marşõ
birlikte seslendirecek
olan Timur Selçuk ve
ünlü isimlerin de katõ-
lacağõ Ruhi Su Dostlar
Korosu cuma günü
İTÜ Devlet Konserva-
tuvarõ’nda prova ya-
pacaklar.
Hazõrlõklar hakkõn-
da bilgi veren DİSK
Genel Sekreteri Tay-
fun Görgün, Uluslar-
arasõ Sendikalar Kon-
federasyonu (ITUC),
Avrupa Sendikalar
K o n f e d e r a s y o n u
(ETUC) temsilcileri-
nin mitinge katõlacak-
larõnõ açõkladõğõnõ be-
lirtti. Görgün, Şişli’de
DİSK, KESK, CHP,
BDP, DSP, Türkiye
Değişim Hareketi ve
meslek odalarõ, Şişha-
ne’de Türk-İş ve Tür-
kiye Kamu-Sen, Dol-
mabahçe’den de Me-
mur-Sen, Hak-İş, TKP
ve demokratik kitle ör-
gütlerinin öncülüğünde
yürüyüş kollarõ oluş-
turulacağõnõ anlattõ. 1
Mayõs 1977’de Tak-
sim’deki mitinge katõ-
lanlarõn “1 Mayıs
1977’de oradaydım”
parkartõnõn arkasõnda
yürüyeceğini söyledi.
Görgün, 10.00’da
toplanmaya başlayan
gruplarõn 11.00’den iti-
baren 3 koldan Taksim
Meydanõ’na doğru yü-
rüyüşün başlayacağõ-
nõ dile getirdi.
İZMİR: İzmir’de,
Türk-İş, DİSK, Kamu
Sen, Memur-Sen ve
KESK’ten oluşan 1
Mayõs Komitesi üye-
leri, 104 yõl önce kent-
te 1 Mayõs kutlamala-
rõnõn yapõldõğõ Basma-
ne’deki Çõnaraltõ’nda
bir araya geldi.
Komite adõna basõn
açõklamasõ yapan
DİSK Ege Bölge Tem-
silcisi Azad Fazla,
Türkiye’de 1 Mayõs’õn
ilk kez İzmir’de kut-
landõğõ, ilk grevin de
Bergama’da yapõldõğõ
yönünde tarihi belgeler
olduğunu ifade etti.
EMEP üyeleri, katliamda yaşamını kaybedenleri anmak için Kazancı Yokuşu’na yürüdü.
İşçi Bayramõ’nõn geniş katõlõmlõ olmasõ amaçlanõyor
1 Mayıs bilgilendirme standı
İstanbul Haber Servisi -
Emek Partisi (EMEP) ve Türki-
ye Komünist Partisi (TKP) 1
Mayõs İşçi Bayramõ’nõn geniş
katõlõmlõ olmasõ için dün Tak-
sim’de 1 Mayõs bildirileri dağõ-
tõp bilgilendirme standõ açtõ. Ba-
rõş ve Demokrasi Partisi (BDP)
de 1 Mayõs’ta Taksim’de ola-
caklarõnõ açõkladõ.
Taksim dün ilk olarak EMEP
üyelerinin protesto gösterisine
sahne oldu. Taksim Tramvay
Durağõ’nda toplanan EMEP üye-
leri, 1 Mayõs 1977 yõlõnda yaşa-
nan katliamda yaşamõnõ kaybe-
denleri anmak ve sorumlularõn
ortaya çõkarõlmasõnõ isteyerek
Kazancõ Yokuşu’na yürüdü.
“Katiller belli, hesap sorul-
sun”, “İşsizlik, yoksulluk işte
AKP” sloganlarõ atan EMEP üye-
leri adõna EMEP İstanbul İl Baş-
kanõ Güven Gerçek bir açõklama
yaptõ. Gerçek, işçi sõnõfõnõn birli-
ği ve mücadelesinden korkan ege-
men güçlerin 1 Mayõs’õ engelle-
me ve yasaklama girişimlerin-
den hiç vazgeçmediklerini belir-
terek “1 Mayıs 1977 katliamı ha-
fızalarımızda tazedir. Katlia-
mın failleri bilindiği halde halen
açığa çıkarılmamış ve gerçek-
lerin üstü örtülmüştür” dedi.
‘Yoksulluk artıyor’
AKP iktidarõ ile birlikte işsiz-
liğin, yoksulluğun artarak de-
vam ettiğini anlatan Gerçek şöy-
le konuştu: “İşçi ve emekçileri
kırıntılarla yaşamaya razı et-
meye çalışan AKP, sermayenin
daha fazla kâr etmesi için ça-
lışan bir hükümet olarak tari-
he geçti. Güvenceli çalışma
hakkı için, insanca yaşayacak
ücret için, düşünce özgürlüğü
için, barış, eşitlik ve kardeşlik
için herkesi 1 Mayıs’ta 1 Ma-
yıs alanına çağırıyoruz.”
Açõklamanõn ardõndan
EMEP’liler, Kazancõ Yoku-
şu’nun girişine kõrmõzõ karanfil-
ler bõrakõp Taksim’de 1 Mayõs
bildirileri dağõttõ.
TKP üyeleri de Taksim Gezi
Parkõ’nda 1 Mayõs standõ açtõ.
Stand açõlõşõnda konuşan TKP
Genel Başkan Erkan Baş, AKP
döneminde özelleştirme uygula-
malarõnõn zirve yaptõğõnõ vur-
guladõ. TKP Genel Başkanõ Baş
şunlarõ söyledi:
“AKP hükümeti gerici, pi-
yasacı ve işbirlikçi politikaları
sonucu halkımız her geçen gün
daha da yoksullaşmaktadır.
Güvencesiz çalışma normal bir
istihdam biçimi olarak daya-
tılmaktadır. İşte tam da böylesi
bir dönemde önümüzdeki 1
Mayıs, AKP’nin her türlü pi-
yasacı, gerici ve özelleştirmeci
uygulamasına karşı işçi sınıfı-
nın birlik, mücadele ve daya-
nışma günü olarak daha da
önem kazanmıştır.”
Barõş ve Demokrasi Partisi
(BDP) de eşitlik, özgürlük ve ba-
rõş için 1 Mayõs’ta Taksim’de ola-
caklarõnõ açõkladõ.
Nilgün Türkler, 1 Mayõs’õn Taksim’de kutlanacağõna sevindiğini söyledi
‘Babamın bıraktığı yerdeyiz’
SELDA GÜNEYSU
ANKARA - Devrimci İşçi
Sendikalarõ Konfederasyo-
nu’nun (DİSK) Kurucu Genel
Başkanõ Kemal Türkler’in kõ-
zõ Nilgün Türkler, 1 Mayõs’õn,
33 yõl aradan sonra yeniden
Taksim’de kutlanacak olma-
sõndan ötürü büyük mutluluk
duyduğunu belirterek “Baba-
mın ruhu bir kez daha şad
olacak. Biz aslında her zaman
babamın bıraktığı yerdey-
dik” dedi. Taksim’de kutlama
kararõnõn kesinleşmesinin ar-
dõndan meydana gidip babasõ-
na, “Sevgili Babacığım, biz 1
Mayıs’ta yeniden Tak-
sim’deyiz. İşçiler bugün hâ-
lâ senin bıraktığın yerde” di-
ye haykõrdõğõnõ dile getiren
Türkler, aradan geçen zaman
içinde o gün yaşanan olaylara
neden olanlardan hesap sorul-
madõğõna da dikkat çekti.
Türkler, babasõ Kemal Türk-
ler’in “1 Mayıs’ı Türkiye’ye
getirip ilk kutlatan konfe-
derasyonun kurucu genel
başkanı” olduğunun altõnõ çi-
zerek şöyle konuştu:
“Kanlı 1 Mayıs olayından,
bir yıl önce 100 bin kadar iş-
çi Taksim Meydanı’nı dol-
durmuştu. Olayların yaşan-
dığı gün de bu sayı 500 bine
ulaşmıştı. Tabii bu sayı bir-
takım odakları öylesine ür-
küttü ki böyle bir olayı ger-
çekleştirdiler. Aradan yıllar
geçti ancak hâlâ failler bulu-
namadı.
Yıllar sonra yeniden Tak-
sim’de olacağım için çok mut-
luyum. Karar kesinleştikten
sonra babamla yeniden ko-
nuşmaya başladım. İçimden
geldiği gibi... Alana gittim
ve haykırmaya başladım:
‘Sevgili Babacõğõm, biz 1 Ma-
yõs’ta yeniden Taksim’deyiz.
İşçiler bugün hâlâ senin bõ-
raktõğõn yerde.’
Aslında biz hep babamın
bıraktığı yerdeydik. Birta-
kım güçleri ellerinde bulun-
duranlar ne yazık ki yıllardır
bizim Taksim’de olmamızı
istemiyorlardı. Biz olduğu-
muz yerdeyiz ama bu kez
onlar geldi. Kutlamaların
provoke edilmeden güzel geç-
mesini umuyorum. Babamın
ruhu bir kez daha şad olacak.
Ayrıca orada yaşamını yi-
tiren 34 şehidin de ruhu
şad olacak. Onları da bir
kez daha anmış olacağız
böylece. Zaten onlar her 1
Mayıs’ta anılıyorlardı, ör-
neğin annem her 1 Mayıs’ta
onların vurulduğu yere ka-
ranfiller bırakıyordu, an-
cak bu kez daha başka ola-
cak kanaatindeyim.”
BAKAN ÖMER DİNÇER
‘Taksim’de her
şey o gün serbest’
ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - İşçi
konfederasyonlarõ, Çalõşma ve Sosyal Güven-
lik Bakanõ Ömer Dinçer’i Taksim’deki 1 Ma-
yõs kutlamasõna davet etti. Dinçer, sendikalarõn
bu davetine “Biz hem maddi hem manevi
olarak yanlarında olduğumuzu ifade ettik”
yanõtõnõ verdi.
Dinçer, yaklaşan 1 Mayõs öncesi işçi konfe-
derasyonlarõnõn yöneticilerini bakanlõkta kabul
etti. Kabule, Türk-İş Genel Başkanõ Mustafa
Kumlu, Hak-İş Genel Başkanõ Salim Uslu ve
DİSK Genel Başkan Yardõmcõsõ Ali Cancı ka-
tõldõ. Dinçer, görüşmenin ardõndan gazetecile-
rin, “1 Mayıs’ta Taksim’de olacak mısınız”
sorusu üzerine, “Konfederasyonlarımız bana
davetlerini iletti. Zaten gerek de yoktu. Bir-
likte kutlamamız gereken bir gün. Henüz
onlara cevap vermedim” diye konuştu.
1 Mayõs kutlama programõ hakkõnda konfe-
derasyon yöneticilerinin bilgi verdiğini anla-
tan Dinçer, bakanlõk olarak yapabilecekleri
her şeye destek olacaklarõnõ ifade etti. Dinçer,
“Geçen yıllarda da konfederasyonlar,
‘kontrol altõna alõrõz’ sözü vermişlerdi. Ön-
ceki yıllarla şimdi arasında ne değişti ” so-
rusuna, “Türkiye değişti ve değişiyor” yanõ-
tõnõ verdi. Dinçer, Taksim Meydanõ’na sõnõrlõ
giriş izni verilip verilmemesi konusundaki so-
ru üzerine de “Her şey o gün serbest” dedi.
Hesabõnõ kim verecek?
DİSK Kurucu Genel Başkanõ Kemal
Türkler’in kõzõ Nilgün Türkler,
“Babamõn ruhu bir kez daha şad
olacak. Biz aslõnda her zaman
babamõn bõraktõğõ yerdeydik” dedi.