22 Kasım 2024 Cuma Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
CMYB C M Y B 18 NİSAN 2010 PAZAR CUMHURİYET SAYFA MÜZİK 19haticetuncer@hotmail.com HATİCE TUNCER H ayko Cepkin, yeni albümü “Sandık”ta yaşamõ ve ölü- mü sorguluyor. Cepkin, ya- şam ile ölümü karşõlaştõrõrken sert gitarlarõn, davullarõn arasõndan gazel ile seslendiği de oluyor, arabeske doğru gittiği de... Cepkin, “Türki- ye’nin ezgilerini katarak kendime has bir müzik oluşturmaya çalışı- yorum” diyor. Hayko Cepkin, müzik yapõlan bir ailede dedesinin akordeonunun ezgi- leriyle büyümüş: “Dedemin akordeonunu fazla karıştırınca ailem mahvetmemem için bana bir klavye satın aldı. İlk olarak dedemden dinlediğim tan- goları ve Çigan müziği çaldım. Or- taokula başladığımda müzik öğret- menim ko- ro kurdu. O koro eği- timi içeri- sinde hem dünya mü- ziği, 4 sesli, 3 sesli hem de kilise müziği var- dı. Yavaş yavaş kula- ğımız alış- maya başladı. Bende klasik müzik sevgisi oluşturmaya başladı.” Timur Selçuk’tan ders Bir süre tiyatro eğitimi alan Cep- kin, daha sonra Mimar Sinan Üniver- sitesi’nde opera ve şan eğitimine başladõ ve kendi deyimiyle opera müptelasõ oldu. Daha sonra Timur Selçuk’un Çağdaş Müzik Merke- zi’nde 2.5 yõl eğitim alan Cepkin, “Pek çok şeyi Timur Hoca’dan öğ- rendim. Yani Timur Hoca hayatı- ma inanılmaz bir cila çekti” diyor: “Sonra bir yıl da piyano dersi al- dım. Ailem müzisyen olma yolun- da ilerlediğimi görünce işler karış- tı. Onlar hobi olarak ilgilenmemi istiyorlardı. Kendi ayaklarımın üzerinde durmaya karar verdim. 19 yaşında artık tek başına çalışıp piyasada yer edinip para kazan- maya çalışan bir adam haline dö- nüştüm” diyor. Bir süre sahnelerde müzisyenlerin entrümanlarõnõ hazõrlayõp rodilik ya- parak geçimini sağlayan Cepkin ya- vaş yavaş klavyeci olarak teklifler almaya başlar. İlk olarak Öztürk ile Kemancõ’da çõkmaya başlayan Hay- ko Cepkin, Ogün Sanlısoy, Aylin Aslım, Koray Candemir ve Demir Demirkan ile sahneye çõktõ; “Sabit olarak bir barda müzik yapmadım, genelde konser adamı oldum. Kendime vakit ayırmaya meyilliydim. Evde oturup çalış- mam gerektiğine, kendi besteleri- mi yapmak zorunda olduğuma inanan biriydim. Yaratıcı mıyım, değil miyim, öğrenmeye çalışan bir adamdım. Müzik biliyor olmam her şeyi başarabileceğim anlamına gelmez. Burada yaratmak, yaratıcı olmak çok önemli.” 22 yaşında düzenlemeci Çalõşarak kendine bir alan açan Cepkin, Murathan Mungan’õn “Söz Vermiş Şarkılar” adlõ albü- münde Aylin Aslım’õn seslendirdiği Yeni Türkü grubunun bir bestesini düzenledi. Ogün Sanlõsoy ile Kork- ma adlõ şarkõyõ seslendirdi: “Murathan Mungan’ın ‘Aşk Te- sadüftür’ albümünde 22 yaşında bir düzenlemeci olarak yer aldım. Artık albüm yapmanın zamanı geldiğini düşündüm. Olgunlaştığı- mı, karşılaşacağım şeyleri sükû- netle karşılayabileceğime karar verdim ve EMI’ya geldim. Beni anlarsa Hakan Kurşun anlar dedim ve anladı.” Doğum ve ölüm Hayko Cepkin, Sandõk albümünde şarkõdan şarkõya ya- vaş yavaş yükselen bir tempoyu tercih et- miş: “Tam artık kız- gınlıklarını, içinde- kileri bağırmaya za- man hiç beklemediği bir anda düşüyor. Hayat gibi yaptım bu albümü. Küçük- ten büyüğü gidip bir anda küçülen bir müzikal yapısı var. Üçüncü albümde za- man içerisinde gelen bir olgunluk var. Müzikal olarak geç- miş albümlerde pek kullanmadığımız kesik gitar solo- larını koyduk. Davul ritimlerine çok daha özen gösterdim. Sonuç itibarıyla 5 yıldır bu piyasanın içerisinde artık kendi projemle şarkı söyleyen bir adamım. Söyle- ye söyleye pişip ilk iki albümden daha farklı bir gırtlak kullanıp bambaşka bir söyleme tekniğine ulaştım. Bu da bana oktav olarak daha geniş bir skala açtı ve gazel armonisine yaklaşabilecek dere- cede yüksek tonlarda parçalara eşlik edebiliyorum.” Ölüm marşı Cepkin “Yol Gözümü Dağlıyor” şarkõsõnõn Cepkin’in kendisine söyle- diği bir ölüm hikâyesi olduğunu an- latõyor. “Gelin Olmuş” ise bedenen değil ruhen ölümü anlatõyor. “Balık Olsaydım” şarkõsõnda ise balõk ka- dar çabuk unutmak istiyor. “Sahibi Yok” şarkõsõnõn paylaşõmcõ bir ruhu var. “Doymadınız mı” şarkõsõnda Cepkin savaş karşõtõ duruşunu gös- termiş. Cepkin “Açtırdınız Kutu- yu” şarkõsõnda adõndan da belli oldu- ğu gibi “söylettiniz kötüyü” diyor ve arkasõndan “Sandığım Hazır” şarkõsõ geliyor. “Yolun Sonu” ise “Yol Gözümü Dağlıyor” şarkõsõnõn bir başka versiyonu. Nakarat ve vo- kal yapõsõyla bir ölüm marşõ olarak yorumlanõyor: “Aslında ölüme pozitif yaklaş- maya alıştım. Bu benim pozitifim. Bu bir telkin, bununla cebelleşe- mezsiniz. Hayatınızda pek çok şey için ‘Benim başõma gelmez’ diyebi- lirsiniz ama bunun kaçarı yok. Ama buna takılmadan yaşayacak- sınız. Bunu düşünmeden hayatı en iyi şekilde yaşayabilmek güzel, sonrasında zaten vakti geliyor.” Kendi içinde bir temayı işleyen albümler yapmayı tercih eden Hayko Cepkin, “Çocukluğum- dan beri başı sonu, konu- su, tavrı olan albümleri dinlemeyi severdim. Kendi hayatımda da bunu uygula- maya çalışıyo- rum. ‘Rock yap- tık, caz yaptık, pop yaptık, Latin yaptık bir de şun- dan kattık’ gibisin- den değil de tam anlamıyla ken- dine has bir sound yaratıp onu da kendi içerisinde bir bütünlüğünün, hikâyesinin olmasını ter- cih ediyo- rum.” Hayko Cepkin, ‘Sandõk’ albümünde ölüm hikâyelerini anlatõrken kaçõnõlmaz sona karşõ pozitif yaklaşõm telkin ediyor Yaşamı cesurca sorguluyor İlk albümünde “Sakin Olmam Lazõm” diyerek kendisini her türlü zorluğa karşõ hazõrlayan Hayko Cepkin, ikinci albümünde biraz rahatlayarak daha geniş bir kitleyle kucaklaştõ ve“Tanõşma Bitti” dedi. Geçen ay çõkardõğõ Sandõk albümünde ise Hayko insani korkularõ işliyor: “Özel eşyalarõnõzõ saklõyorsunuz içinde ve açtõğõnõzda özel bir hikâye çõkõyor. Ölüm de bunlardan biri. Aslõnda insanõn bakmak istemediği bir şey. Bu albümde konularõ itibarõyla birçok insanõn ölüm hikâyesi var.” İnsani korkular Bize ait olmalı Cepkin trash metal çõl- gõnõ olarak büyümüş ama artõk rock müziğin diğer müzikler ile iç içe geçtiğini, saf bir müzik türünden söz edilemeceğini söylüyor: “Eğitimini aldõğõm müzikle- rin bir karmasõnõ yapõyorum ama zihin yapõm rock müzik üzerine ilerliyor. En çok dik- kat ettiğim şey buraya ait bir müzik yaratmak. Yurtdõşõnda yapõlan müziğin muadilleri- nin tekrarõ olmamak, vokal yapõsõnõn Batõ soundlu bir şe- ye benzememesi. Daha türkü formunun, daha arabesk for- munun olmasõ. Çünkü ken- dime ait bir şey oluşturmaya çalõşõyorum. Dünya müzi- ğinden zaten besleniyoruz, ne kadar kendimizden bir şey katarsak o kadar bize ait bir şey üretmiş oluruz.” Cepkin “Çok yönlü müziklerle ilgilenmiş olmamın aslında ekme- ğini yiyorum şu anda” diyor ve de- vam ediyor: “Klasik müzik eğitimim var, Timur Selçuk’tan Türk müziği eğitimi aldım. Çocukluğumdan beri kulağımda rock müzik dolgunluğu var. Yıllar- dır rock gruplarıyla çaldım. Klavyeden dolayı elektronik mü- zik kültürü ile haşır neşirim. En son da vokalleri eklediğiniz zaman kocaman bir arabesk olma duru- munu öğrendim. Hepsinin karmaşası bunlar. Onun için ne tür olduğu belli olma- yan, çok arabesk gi- den, bir yerden sonra klasiğe bağ- lanan, sonrasında haldur huldur gitarların girdiği bir müzik türü.”
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear