25 Kasım 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
SAĞNAK NİLGÜN CERRAHOĞLU ‘Kendi Anayasanı Kendin Yap’ Masalı Tartışmayı, Türkiye ve İtalya’da eşzamanlı izlemek zihin açıcı oluyor. Berlusconi de “anayasada”, “halkın nabzını tutarak” “halk adına” yapılacak ve “başkanlık sistemi” ile sonuçlanabilecek bir dizi değişiklikten dem vurduğu için, Türkiye’de olduğu gibi şu sıralar İtalya’da da bir “anayasa” muhabbeti yapılıyor. Beraberinde aynı bizde olduğu gibi.. anayasal değişiklikler nasıl, ne şekilde yapılırsa ‘demokratik’ olur/olmaz” tartışmaları yaşanıyor... Geçenlerde tam böyle bir yazı okudum “Repubblica”da… Siyaset bilimci Carlo Galli (25 Mart) tarafından kaleme alınmış. Ana noktalarıyla -özetleyerek- aktarıyorum: “Başbakan, bıkıp usanmadan ‘halka’ (Türkiş versiyonuyla ‘millet’ diye okuyabilirsiniz!) hizmet ettiğini söylüyor ve sürekli olarak (gaz verdiği!) halkın basit ve içten sadeliğiyle, (katiyetle haz etmediği) entelektüellerin kılı kırk yaran yaklaşımlarını karşı karşıya getiriyor.” Sanırsınız Galli, “Biz milletin tercihini, görüşünü, beklentilerini küçümseyenlere karşı her zaman dimdik durduk. Bu partiyi millet kurmuştur, ona yön verecek olan da milletin ta kendisidir… Göbeğini kaşıyan, kaşımayan adamı mukayese edenler, AK Parti’yi daha çok tribünden izlerler” diyen RTE’yi anlatıyor... ‘Mitoslaştırılan reformculuk!’ Biz gene kaldığımız yerden devam edelim. “Kendi anayasanı kendin yap!” masalındaki “halk ne derse o olur!” yutturmacasını mercek altına yatıran Galli, yazıya sonra şöyle devam ediyor: “Anayasacılar yüksekten atıp tutar, siyaset bilimciler ince inceye analizler yaparken, Berlusconi ‘anayasa reformu’ gibi insanlar üzerinde uyku etkisi yaratan karmaşık ve teknik bir konuyu, seçim malzemesi ve bir siyasi iletişim nesnesi olaraktan halka indiriyor. ‘Reformculuğunu’ böylece mitoslaştırıyor…” Okan Bayülgen’in “klip arkası” yöntemiyle şimdi burada soluklanalım ve Erdoğan’ın daha dün yaptığı konuşmadan küçük bir alıntı yapalım: “Bugünlerde anayasal değişiklik yapmak gibi bir yükün altına girmeyebilirdik. Bizden öncekiler nasıl işi idare ettilerse, onlar nasıl değiştiriyor gibi yapıp değiştirmeden iktidarı devrediyorsa biz de aynısını yapabilirdik. Statükoya boyun eğer, ağır sorumlulukların altına girmeyebilirdik. Ama o zaman vicdanımıza hesap veremezdik. Bunun altına giriyorsak, elimizi taşın altına koyuyorsak, bunu ülkemiz için yapıyoruz...” “Mitoslaştırılan reformculuk” derken.. aklıma geldi... “Mitos düzeyine” çıkarılan bu içi hoş ve boş “reformculuğu” Galli arkadan şöyle açıyor: ‘Halk’, ‘figüran’ gibi kullanıldığında... “Şef, halkla giriştiği bu duygusal angajman sonucunda, (kendi bildiği yolda, bildiğince) siyaset yaparken, kitleye aslında bir büyük serüvenin parçası, parçası olmaktan öte kahramanı olduğu izlenimi vermektedir. Halkın bunu böyle hissetmesi için, şefin bunu kendilerine söylemesi kâfidir.” “Oysa ne var ki (Şef tarafından söylendiği üzere girişildiği iddia edilen sözüm ona reformların ‘kahramanı olmak’ şöyle dursun…) meclis çoğunluğuyla ‘otoriter yönde’ hayata geçirilmek istenen ‘anayasal reformlarda’ halk (ya da ‘millet’…) figüran niyetine kullanılmaktadır. Onlardan, önlerine konan ve önden yazılmış bir senaryo uyarınca, boyutları ve sonuçlarını kestiremedikleri bir rol oynamaları talep edilmektedir. Önemli olan burada, ‘Halk, siyasetçiler ve entelektüellere meydanı boş bırakmadan, kendi anayasasını kendi yazdı!’ imajının verilmesidir. Demokrasilerde halkın katılımcılığı oysa bu değildir. Demokrasilerde halk zamana yayılan büyük dönüşümlerin (mücadelelerin!) parçası olduktan sonra, ‘anayasa yapımında’ söz sahibi olur. (İtalya’da ve bizdeki gibi...) popülizmler dünyasında ise aşırı ölçüde yorucu ve karmaşık görünen bu ‘halkın katılımcılığı’, simgesellik düzeyine indirgenmektedir. Bu simgesellik çok önemlidir. Çünkü maalesef (anayasa değişikliği adı altındaki) olası atılımlar çerçevesinde, (mevcut) demokratik anayasayı başkanlık sistemi kisvesiyle kurumsallaştırılmış popülizme dönüştürmek için gereken ‘meşruiyetin’ kaynağı olarak halkın (sözde!) katılımcılığı (yani ‘figüranlığı’) şarttır.” Galli sanki Türkiye’yi anlatıyor… Aradaki tek fark şu: İtalya, Avrupa’nın en demokratik anayasalarından birinden, “halk!” demagojisi kullanan bir “tek adam” liderliğinde, otoriterizme “geri dönüş” tehlikesi yaşıyor. Türkiye aynı demagojiyle, “demokrasiye geçiş” aldatmacası altında; “12 Eylül” anayasasından, “ılımlı İslam anayasasına” geçişin.. ısınma turlarını yapıyor. Yağmurdan kaçarken başka deyişle.. doluya tutuluyor. Ancak halk iki ülkede de rehin… İki ülkede de sonuçta “figüran” niyetine kullanılıyor. 30 MART 2010 SALI CUMHURİYET SAYFA DIŞ HABERLER 11dishab@cumhuriyet.com.tr CMYB C M Y B İki kadõn intihar bombacõsõnõn metroda 40 dakika arayla iki istasyona düzenlediği saldõrõda en az 37 kişi öldü Moskova’da çifte saldõrõ dehşetiDış Haberler Servisi - Moskova met- rosunda dün sabah saatlerinde düzenle- nen 2 ayrõ bombalõ saldõrõ kentte dehşet yarattõ. Rusya Acil Durumlar Bakanlõğõ Sözcüsü İrina Adriyanova, Park Kul- turiy ve Lubyanka metro istasyonlarõn- da yerel saatle 07.57 ve 08.38’de mey- dana gelen patlamalar nedeniyle 38 ki- şinin öldüğünü, 65 kişinin yaralandõğõnõ açõkladõ. Yaralõlardan bazõlarõnõn du- rumunun ağõr olduğu ve ölü sayõsõ- nõn artabileceği bildirildi. Moskova Başsavcõsõ Yuriy Si- yomin, terör saldõrõlarõnõ intihar bombacõlarõnõn düzenlediğini söy- ledi. Moskova Belediye Başkanõ Yuriy Lujkov ise olay yerinde yaptõ- ğõ açõklamada, saldõrganlarõn 2 kadõn ol- duğunu ifade etti. Patlamalarõn olduğu saatlerde Moskova metro sisteminde yaklaşõk 500 bin yolcu olduğu kayde- dildi. Görgü tanõklarõ, patlamayla sar- sõlan metro istasyonlarõnõn dumanla kaplandõğõnõ, yakõnlardaki istasyon- larda da panik halinde kaçõşan yolcu- lardan bazõlarõnõn düşerek yaralandõğõnõ belirtti. Metro duraklarõndan kaçõşan- larõn taksilere yönelmesi nedeniyle Rusya başkentinde trafik kargaşasõ ya- şandõ. İntihar bombacõlarõna eşlik etti- ği belirtilen “Slav görünümlü” iki ka- dõnõn arandõğõ belirtilirken Rus haber ajansõ İtar-Tass, Park Kulturiy istas- yonunda patlamamõş bir bomba düze- neği bulunduğunu iddia etti. ‘Allah’ın izniyle....’ Lubyanka istasyonunun, Sovyetler Birliği döneminde gizli servis KGB’nin karargâhõ olan, Rusya Federal Güvenlik Servisi FSB binasõnõn hemen altõnda ol- duğuna dikkat çekildi. FSB şefi Alek- sandır Bortnikov, ilk bilgiler õşõğõn- da Kuzey Kafkasya’da üslenen terör gruplarõndan şüphelenildiğini belirte- rek “Bunu temel alıyoruz, çünkü intihar bom- bacısı olduğu sanılan 2 Kuzey Kafkasyalı kadının cesetleri bulundu” dedi. Uluslararasõ medyada, “Kafkasya Emiri” ilan edilen Çeçen İslamcõ milis lideri Doku Umarov’un şubat or- tasõnda internetten yayõmlanan mesajõndaki şu ifa- delere dikkat çekildi: “Kan artık bizim şehir- lerimiz ve kasabalarımızla sınırlı olmaya- cak. Savaş onların şehirlerine de geliyor. Eğer Ruslar savaşın sadece televizyonlarda ol- duğunu düşünüyorlarsa, inşallah savaşın on- ların evlerine geri döneceğini göstermeyi planlıyoruz... Bu sene, Allah’ın yardımıyla ba- şarılı operasyonlar bekleyebiliriz.” Ayrõlõkçõlarla Rusya arasõndaki iki savaşõn sona ermesinin ardõndan Moskova geçen yõl, uzlaşmacõ yönetimin geldiği Çeçen- ya’daki terör operasyonlarõnõn sona er- dirildiğini duyurmuştu. Ancak hem Çeçenya’da hem de Dağõstan ve İn- guşetya’da, liderleri Avrupa’da olan Çeçen gruplarla yollarõnõ ayõran İs- lamcõ militanlarõn Moskova yanlõsõ yö- netime bayrak açarak şiddet eylemle- rini arttõrdõğõna dikkat çekiliyor. Rusya Devlet Başkanõ Dimitriy Med- vedev, olağanüstü güvenlik toplantõsõnõn ardõndan yaptõğõ açõklamada, “Terörü bastırma ve terörle savaş devam ede- cek. Teröristlere karşı operasyonlar en sonuna kadar, ödün verilmeksizin devam edecek” diye konuştu. Tüm yetkililere bunun için gerekli emirleri verdiğini belirten Medvedev, ulaştõr- mada güvenlik önlemlerinin arttõrõla- cağõnõ ve en kõsa zamanda normal iş- leyişe geçileceğini dile getirdi. Hava- limanlarõ başta olmak üzere tüm ulaş- tõrma merkezlerinde sõkõ güvenlik ön- lemleri alõndõğõ bildirildi. Sibirya ge- zisini yarõda kesen Rusya Başbakanõ Vladimir Putin de, “Bu canavarca saldırıyı organize eden teröristlerin en kısa sürede bulunarak imha edi- leceğini” söyledi. 2 başörtülü kadın trenden atıldı Rusya’nõn haber radyolarõndan Eko Moskova, bir görgü tanõğõna dayandõrdõğõ haberinde, saldõrõlarõn ardõndan Avtozavudskaya metro is- tasyonunda başõ örtülü 2 kadõnõn, erkek bir yolcu tarafõndan trenden itilerek dõşarõ atõldõğõnõ duyurdu. Görgü tanõğõ, olay sõrasõnda çevrede polis bulunmadõğõnõ ve trenden kimsenin saldõrgana müdahale et- mediğini söyledi. Almanya ve İn- giltere başbakanlarõ saldõrõyõ ilk kõnayan yabancõ liderler olurken ABD Başkanõ Barack Obama yayõmladõğõ mesajda, “Amerikan halkının, iğrenç terör saldırılarına ve şiddet içeren aşırılığa karşı Rus halkının yanında olduğunu” ifa- de etti. Gürcistan’õn Cumhurbaşkanõ Miha- il Saakaşvili de saldõrõlarda ölenlerin aile- lerine başsağlõğõ diledi. Rusya’nın başkentini kana bulayan intihar saldırılarının arkasında, Kuzey Kafkasya’da eylemlerini yeniden yoğunlaştıran İslamcı militanların olduğu sanılıyor. “Emirlik” ilan eden Çeçen milis liderinin geçen ay Rusya’yı, “Savaş onların şehirlerine de geliyor” diyerek tehdit ettiğine dikkat çekiliyor. Kayıp insan hakları savunucusu bulundu Dış Haberler Servisi - Çin’in önde gelen insan haklarõ avukatõ Gao Zişeng bir yõl aradan sonra ortaya çõktõ. Reuters muhabirleri, Şubat 2009’da polis tarafõndan gözaltõna alõndõktan sonra ortadan kaybolan ve hayatõndan şüphe edilen Gao Zişeng’e önceki gün telefonla ulaştõ. Yaklaşõk 6 ay önce serbest bõrakõldõğõnõ ve şimdi Çin’in kuzeyindeki bir Budist yerleşim yerinde kaldõğõnõ söyleyen Gao “Bir süreliğine huzur içinde yaşamak istiyorum” diye konuştu. Polis gözetiminde olduğu sanõlan Gao, daha fazla konuşmayõ reddetti. Eski bir Komünist Parti üyesi olan Gao, hükümeti hedef alan insan haklarõ davalarõna bakmõş, yasaklõ Falun Gong tarikatõnõn avukatlõğõnõ yapmõştõ. RUSYA’DA KANLI SALDIRILAR 11-12 Temmuz 1996: Moskova’nõn merkezinde bir otobüste patlama meydana geldi. Saldõrõda 5 kişi yaralandõ. Ertesi gün meydana gelen benzer bir saldõrõda ise 28 kişi yaralandõ. Saldõrõlardan Çeçen mi- litanlar sorumlu tutuldu. 9 Eylül 1999: Moskova’da 9 katlõ bi- na havaya uçuruldu: 94 ölü, 164 yaralõ. 13 Eylül 1999: Moskova’nõn Ka- şirskoe Şosse bölgesindeki sekiz katlõ bi- na havaya uçuruldu: 118 ölü, 9 yaralõ. Rus yetkililer saldõrõlardan Çeçen militanla- rõ sorumlu tuttu. 23-26 Ekim 2002: Çeçen militan- lar Moskova’daki Nord Ost tiyatrosun- da yaklaşõk 700 kişiyi rehin aldõ ve 7 gün içinde Çeçenistan’daki savaşõn sona er- mesini istedi. Özel operasyon sonucun- da bütün militanlar öldürülürken, 117 re- hine, içeriye sõzdõrõlan özel gazdan ze- hirlenerek hayatõnõ kaybetti. 5 Temmuz 2003: Moskova’da eski Tuşino havaalanõndaki açõk hava konserinde iki kadõn intihar eylemcisi- nin gerçekleştirdiği saldõrõda 15 kişi öldü, 60 kişi yaralandõ. 9 Aralık 2003: Moskova’nõn merke- zindeki Natsional otelinde Çeçen bir kadõn tarafõndan gerçekleştirildiği öne sürülen in- tihar saldõrõsõnda 6 kişi öldü. Avtozavodskaya metro istasyonunda düzenlenen saldõrõda en az 39 kişi öldü, 120 kişi yaralandõ. 24 Ağustos 2004: Terör eylemle- ri sonucu Moskova-Volgograd ve Mos- kova-Soçi seferini yapan uçaklar aynõ an- da yere çakõldõ: 89 ölü. 31 Ağustos 2004: Bir kadõn intihar eylemcisi Rijskaya istasyonunda kendini ha- vaya uçurdu: 10 kişi öldü. 21 Ağustos 2006: Moskova’nõn ku- zeydoğusundaki Çerkez pazarõnda meyda- na gelen patlamada aralarõnda 2 çocuğun da bulunduğu 10 kişi öldü. (Fotoğraflar: AFP) Silivri’de “Duruşmaları İzleme Eylemi” ? “Ergenekon Tertibi” duruşmalarõna “TANIK” olmamõzõ isteyen: M. Balbay ve T.Özkan’õn çağrõsõna uyalõm, “Duruşmaları İzleme Eylemi”ni başlatalõm. • 5 Nisan Pazartesi - 9 Nisan Cuma • Saat: 08.15’de c’in bahçesinde olalõm. • Başvuru : 0532.713 22 43 - 0535636 59 11 PANEL “SAĞLIKLI İLETİŞİM AÇILIMI, AMA NASIL?” OTURUM BAŞKANI Şaban Ali YAŞAROĞLU İTÜ Vakfı Turizm Eğitimi Bölüm Başkanı KONUŞMACI Prof. Dr. Özcan KÖKNEL Psikiyatrist TARİH: 31 Mart 2010 Çarşamba / Saat: 16.00-18.00 YER : İTÜ VAKFI Sosyal Tesisleri KONFERANS SALONU Maçka Yerleşkesi, Teşvikiye/İSTANBUL (212) 296 31 47 / 296 55 12 / 296 55 13 / sostes ituvakif.org.tr GİRİŞ SERBESTTİR İTÜ VAKFI TURİZM OKULU KONFERANS VE PANELLER DİZİSİ 2009-2010 ETKİNLİKLERİ (6) T.C. İZMİR 6. İCRA MÜDÜRLÜĞÜ’NDEN TAŞINMAZIN AÇIK ARTTIRMA İLANI DOSYA NO: 2008/833 E. Satõlmasõna karar verilen taşõnmazõn cinsi, niteliği, kõymeti, adedi, önemli özellikleri: TAPU KAYDI: İzmir ili Bornova ilçesi Bornova Tapu Sicil Müdürlüğü Naldöken Köyü Hasan Kuyusu Mevkii 839 parselde kayõtlõ 2.790 m2 yüzölçümlü, 9 cilt 838 sayfada kayõtlõ içinde çelik eşya imalathanesi olan tarla. İMAR DURUMU: Ayrõk nizam, kentsel çalõşma alanõnda kalmakta olup Taks=0.50, Kaks=0.80’dir. MUHAMMEN BEDELİ: 1.450.000.-TL ÖZELLİKLERİ: Taşõnmaz İzmir ili Bornova ilçesi Naldöken Köyü 1271 Sokak No: 5 adresinde 2.790 m2 alanlõ için- de çelik eşya imalathanesi olan tarla vasõflõ taşõnmazda; imalathane binasõ iç içe bitişik iki kõsõmdan yapõlmõştõr. Be- tonarme karkas sistemde iki katlõ çelik çatõ ve eternit örtülü olan kõsmõn zemin katõnda marangoz hane, depo, yazõha- ne, wc bölümleri bulunmaktadõr. Üst katta idari bürolar ve toplantõ salonu, wc, mutfak ve yemekhane bölümleri bu- lunmakta olup bina taban alanõ yaklaşõk 220 m2’dir. Diğer imalathane kõsmõ tek katlõ çelik konstrüksiyon yapõlmõş ve çelik çatõlõ eternit örtülü olup çelikten yapõlmõş batarõ da mevcuttur. Band pencereli, yüklü araçlarõn girip çõkmasõ için çelik konstrüksiyon ve saçtan yapõlmõş çift kanat kapõlarõ mevcut, tabanõ dökme mozaik kaplõ ve yaklaşõk 632. -m2 ta- ban alanlõ, ana girişte ve dõşta bitişik tek katlõ yaklaşõk 30.-m2 alanlõ misafirhane binasõ bulunmaktadõr. Taşõnmazõn et- rafõ yaklaşõk 2 metre yüksekliğinde ihata duvarõ ve üzeri 1 metre yüksekliğinde korkuluk ile çevrilmiştir. Taşõnmaza ait elektrik ana panosu kompozisyon bataryasõ bulunduğu ancak taşõnmazõn mütemmim cüzü vasfõnda herhangi bir ma- kine ve ekipman bulunamamaktadõr. Taşõnmazõn normal kullanma durumunda ve %20 yõpranma paylõ olduğu tespit edilmiştir. Taşõnmaz her türlü belediye hizmetlerinden yararlanmaktadõr. 1- Satõş; 21.05.2010 CUMA günü saat 14.00-14.10’a kadar İZMİR 6. İCRA MÜDÜRLÜĞÜ’NDE açõk artõrma su- retiyle yapõlacaktõr. Bu artõrmada tahmin edilen değerin %60’õnõ ve rüçhanlõ alacaklõlar varsa alacaklarõ toplamõnõ ve satõş giderlerini geçmek şartõ ile ihale olunur. Böyle bir bedelle alõcõ çõkmazsa en çok artõranõn taahhüdü saklõ kalmak şartõyla 31.05.2010 PAZARTESİ günü 14.00-14.10’a kadar İZMİR 6. İCRA MÜDÜRLÜĞÜ’NDE ikinci artõrmaya çõkarõlacaktõr. Bu artõrmada da rüçhanlõ alacaklõlarõ toplamõnõ, satõş ve paylaştõrma giderlerini geçmesi ve artõrma be- delinin malõn tahmin edilen kõymetinin %40’õnõ bulmasõ lazõmdõr. Böyle bir alõcõ çõkmazsa satõş talebi düşecektir. 2- Artõrmaya iştirak edeceklerin, tahmin edilen değerin %20’si oranõnda Türk Lirasõ olarak pey akçesi veya bu mik- tar kadar milli bir bankanõn teminat mektubu vermeleri lazõmdõr. Satõş peşin para iledir, alõcõ istediğinde (10) günü geç- memek üzere süre verilebilir. Tellaliye resmi, damga vergisi, tapu harç ve masraflarõ alõcõya aittir. Birikmiş vergiler satõş bedelinden ödenir. 3- İpotek sahibi alacaklõlarla diğer ilgilerin (*) bu gayrimenkul üzerindeki haklarõnõ özellikle faiz ve giderlere dair olan iddialarõnõ dayanağõ belgeler ile (15) gün içinde dairemize bildirmeleri lazõmdõr; aksi takdirde haklarõ tapu sicil ile sabit olmadõkça paylaşmadan hariç bõrakõlacaktõr. 4- Satõş bedeli hemen veya verilen mühlet içinde ödenmezse İcra ve İflas Kanunu’nun 133’üncü maddesi gereğin- ce ihale feshedilir. İki ihale arasõndaki farktan ve faizden alõcõ ve kefilleri mesul tutulacak ve hiçbir hükme hacet kal- madan kendilerinden tahsil edilecektir. 5- Şartname, ilan tarihinden itibaren herkesin görebilmesi için dairede açõk olup gideri verildiği takdirde isteyen alõ- cõya bir örneği gönderilebilir. 6- Satõşõ iştirak edenlerin şartnameyi görmüş ve münderecatõnõ kabul etmiş sayõlacaklarõ, başkaca bilgi almak iste- yenlerin 2008/833 sayõlõ dosya numarasõyla müdürlüğümüze başvurmalarõ ilan olunur. İşbu ilan tebligat yapõlmayan ilgililere tebligat yerine kaim olmak üzere ilan olunur. (İİK. m. 126) (*) İlgililer tabirine irtifak hakkõ sahipleri de dahildir. (Basõn: 19884) nilgun@cumhuriyet.com.tr
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear