22 Kasım 2024 Cuma Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
CMYB C M Y B SAYFA 21 MART 2010 PAZARCUMHURİYET 8 HABERLER Prof. Dr. HİKMET SAMİ TÜRK 8-Anayasanõn 76. maddesinde mil- letvekili seçilmeye engel olan suçlar sõralanmõştõr. 83. maddede, mil- letvekili seçilmeye engel olarak sõralanan suçlardan dolayõ milletvekillerinin -do- kunulmazlõklarõnõn kaldõrõlmasõna gerek olmaksõzõn- tutuksuz yargõlanabilecekle- ri belirtilmelidir. Yargõlama, milletve- killerine bir kolaylõk olmak üzere, An- kara’da Yargõtay’õn ilgili ceza dairesinde yapõlmalõ, temyiz için Ceza Genel Kuru- lu’na başvurulmalõdõr. 9-Anayasanõn 91. maddesinde kanun hükmünde kararnamelerin cum- hurbaşkanõnca Bakanlar Kurulu’na iade- si durumunda kanunlarõn cumhurbaşka- nõnca TBMM’ye geri gönderilmesine benzer bir düzenleme yapõlmasõ uygun olacaktõr. Anayasanõn 89. maddesine gö- re yasalar, cumhurbaşkanõ tarafõndan kõs- men veya tamamen uygun görülmezse, bir kez daha görüşülmek üzere TBMM’ye ge- ri gönderilebilmektedir. Ancak, TBMM aynõ düzenlemede õsrar ettiği takdirde, cumhurbaşkanõ o yasayõ yayõmlamak du- rumundadõr. Benzeri bir düzenleme, ka- nun hükmünde kararnameler bakõmõndan da yapõlmalõ; cumhurbaşkanõ, bir kanun hükmünde kararnameyi Bakanlar Kuru- lu’na iade ettiğinde, Bakanlar Kurulu õs- rar hakkõnõ kullanabilmeli, bu durumda cumhurbaşkanõ kararnameyi yayõmla- malõdõr. 10-Anayasanõn 94. maddesinin 3. fõkrasõnda Başkanlõk Diva- nõ için bir yasama döneminde iki seçim ya- põlacağõ; seçilenlerin görev süresinin ilk devre için iki, ikinci devre için üç yõl ola- cağõ öngörülmüştür. Ancak yasama dö- nemi, 21 Ekim 2007’deki halkoy- lamasõyla kabul edi- len anayasa değişikliği sonucunda 4 yõla indirildiğinden; bu hükümde değişiklik ya- põlarak, Başkanlõk Divanõ için her yasa- ma döneminde -birinci ve üçüncü yasama yõlõnõn başlangõcõnda olmak üzere- iki se- çim yapõlacağõ belirtilmelidir. 11-Anayasanõn Cumhurbaşkan- lõğõ seçimine ilişkin 101 ve 102. maddeleri parlamenter sisteme uygun olarak yeniden düzenlenmelidir. 21 Ekim 2007’de kabul edilen anayasa değişikliği uyarõnca cumhurbaşkanõ artõk halk tara- fõndan seçilecektir. Bu, başkanlõk siste- mine giden bir yoldur. O yüzden, cum- hurbaşkanõnõn parlamenter sisteme uygun olarak, ya yeniden TBMM, ya da -bir or- talama çözüm olarak- TBMM üyeleri ile il genel meclislerinden her ilin milletve- kili sayõsõna eşit sayõda olmak üzere siyasi partilerin bu meclislerdeki üye sayõlarõy- la orantõlõ olarak seçilecek temsilcilerden oluşacak (toplam 1.100 üyeli) bir “Cum- huriyet Kurultayı” tarafõndan en çok üç turda seçilmesi düzenlenmelidir. 12-Anayasanõn 104. maddesinde cumhurbaşkanõnõn “Yargı ile ilgili” yetkileri arasõnda geçen “Hâkim- ler ve Savcılar Yüksek Kurulu üyeleri” seçimine ilişkin ibare çõkarõlmalõdõr. 13-Anayasanõn 105. maddesine “Cumhurbaşkanının kişisel suçları ile ilgili yargılama süreci görev süresince askıya alınır; bu süre boyunca zamanaşımı işlemez” biçiminde bir hü- küm eklenmelidir. 14-Kamu denetçiliği (Ombuds- man) kurumu anayasada yer almalõdõr. Anayasa Mahkemesi, bu ko- nudaki kanunu, kamu denetçiliği anaya- sada öngörülmediği gerekçesiyle iptal etmiştir. Karar yanlõş olmakla birlikte; Yüksek Mahkeme’nin içtihadõ bu yönde olduğuna göre, bu kurum anayasada ön- görülmelidir. 15-Anayasanõn 129. maddesinin 3. fõkrasõnda “uyarma ve kına- ma cezalarıyla ilgili” disiplin cezalarõnõ yargõ denetimi dõşõnda bõrakan ibare ile “Silahlı Kuvvetler ile hâkimler ve sav- cılar hakkındaki hükümleri saklı” tu- tan 4. fõkrasõ, madde metninden çõkarõl- malõdõr. 16-Anayasanõn 144. maddesinde geçen “Adalet Bakanlığı” ve “Adalet Bakanı” ibareleri yerine “Hâ- kimler ve Savcılar Yüksek Kurulu” iba- resi kullanõlmalõdõr. Böylece adalet mü- fettişlerinin denetim görevlerini kurula bağlõ olarak yapmalarõ sağlanmõş olacaktõr. 17-Anayasanõn 145. maddesinde yapõlacak değişiklikle, askeri yargõnõn görev alanõ, asker kişiler ile as- ker olmayan kişilerin askerlik hizmet ve görevleriyle ilgili suçlarõyla sõnõrlandõrõl- malõdõr. 18-a) Anayasanõn 146, 148, 149, 152 ve 153. maddelerinde ya- põlacak değişikliklerle Anayasa Mahke- mesi yeniden yapõlandõrõlmalõdõr. Üye sayõsõ arttõrõlmalõ, örneğin 15’e çõkarõl- malõdõr. Yargõtay, Danõştay, Askeri Yar- gõtay, Askeri Yüksek İdare Mahkemesi, Sayõştay ve Yükseköğretim Kurulu’nca üç kat aday gösterilip cumhurbaşkanõnca seçilme yerine doğrudan seçim öngörül- meli; avukatlar arasõndan Türkiye Baro- lar Birliği’nce, üst kademe yöneticileri ara- sõndan cumhurbaşkanõnca üye seçilmeli- dir. (Anayasa Mahkemesi’nin oluşumu ba- kõmõndan 1961 Anayasasõ’nda öngörül- müş olmakla birlikte, 1982 Anayasasõ ile terk edilmiş bir modele dönüş anlamõna gelecek; üstelik Yüksek Mahkeme üye- likleri seçimini siyasi etkilere açabilecek bir düzenleme yarar sağlamayacaktõr.) Üyelerin görev süreleri 10 yõlla, her du- rumda emeklilik yaşõyla sõnõrlandõrõlma- lõdõr. Anayasa Mahkemesi’nin iki daire ha- linde çalõşmasõ sağlanmalõdõr. Anayasa Mahkemesi aynõ zamanda “Yüce Di- van” olarak görev yaptõğõndan, daireler- den birinin bu sõfatla verdiği karara kar- şõ genel kurul nezdinde temyiz olanağõ bu- lunmalõdõr. b) Anayasa Mahkemesi’ne temel hak ve özgürlükler konusunda bireysel başvuru hakkõ, ancak bütün kanun yollarõ tüketil- dikten sonra kabul edilmelidir. Anayasa- nõn 152. maddesi çerçevesinde görül- mekte olan bir davada anayasaya aykõrõ- lõk iddiasõnõn öne sürülmesi olanağõ bu- lunduğu için; bireysel başvuru hakkõ, an- cak belirli istisnai durumlarda kullanõla- bilmelidir. c) 149. maddenin 4. fõkrasõndaki “Ana- yasa Mahkemesi ... çağırabilir” yarõ cümlesinden sonra gelen “ve” sözcüğü ile ilk yarõ cümle- deki genel hüküm ile ikinci yarõ cümledeki siyasi partilerin kapatõlmasõna ilişkin hü- küm arasõnda gereksiz bir bağlantõ ku- rulmaktadõr. Bu sözcüğün metinden çõ- karõlarak yerine bir noktalõ virgül (;) kon- masõ uygun olacaktõr. 19-Anayasanõn 159. maddesinde yapõlacak değişiklikle Hâkim- ler ve Savcõlar Yüksek Kurulu yeniden ya- põlandõrõlmalõdõr. Üye sayõsõ arttõrõlmalõ, ör- neğin 11’e, en çok 15’e çõkarõlmalõdõr. Yar- gõtay ve Danõştay’ca üç kat aday gösteri- lip cumhurbaşkanõnca seçilme yerine doğ- rudan seçim öngörülmelidir. (Kurulun oluşumu bakõmõndan 1961 Anayasasõ’nõn ilk metninde denenmiş, fakat 1971’de terk edilmiş bir modele dönüş anlamõna ge- lecek, üstelik kurul üyelikleri seçimini si- yasi etkilere açabilecek bir düzenleme sa- kõncalõ olacaktõr.) Üyelerin görev sürele- ri 5 yõlla sõnõrlandõrõlmalõ, yalnõz bir kez se- çilme olanağõ bulunmalõdõr. Hâkimler ve Savcõlar Yüksek Kuru- lu’nun adli ve idari yargõ olarak iki alt ku- rul halinde çalõşmasõ olanağõ getirilmeli, bunlarõn kararlarõna karşõ genel kurul nezdinde itiraz edilebilmeli; kurulun di- siplin cezalarõna ilişkin kararlarõna karşõ yargõ yolu açõlmalõdõr. 20-Anayasanõn 160. maddesine eklenecek bir düzenleme ile Yerel Yönetimler Sayõştayõ kurulmalõ- dõr. Türkiye’de yerel yönetimler çok bü- yük kaynaklar kullanmaktadõrlar ve Sa- yõştay, bunlarõ denetlemekte zorlanmak- tadõr. O nedenle yerel yönetimlerin gelir ve giderlerinin yeni kurulacak Yerel Yö- netimler Sayõştayõ eliyle denetlenmesi uygun olacaktõr. 21-Anayasanõn 175. maddesinin 5. fõkrasõ uyarõnca “Anayasa de- ğişikliğine ilişkin kanun veya gerekli gö- rülen maddeleri” cumhurbaşkanõnca hal- koyuna sunulabilir; 7. fõkrasõ uyarõnca TBMM, anayasa değişikliklerine ilişkin ka- nunlarõn halkoylamasõna sunulmasõ halinde “Anayasanın değiştirilen hükümlerin- den hangilerinin birlikte, hangilerinin ayrı ayrı oylanacağını” da karara bağlar. Bu iki fõkra arasõnda cumhurbaşkanõnõn takdirine göre TBMM’ce öngörülenden farklõ bir uygulamaya yol açabilecek bir çe- lişki bulunmaktadõr. Bu çelişkiyi gidermek için 5. fõkranõn 1. cümlesi, “...Anayasa de- ğişikliğine ilişkin kanun veya gerekli gö- rülen maddeleri aşağıdaki fıkralara uygun olarak cumhurbaşkanı tarafın- dan halkoyuna sunulabilir” biçiminde değiştirilmelidir. 22-Anayasada bazõ maddeleri ara- sõnda -bir bölümü değişik za- manlarda yapõlan değişiklikler nedeniyle- terminoloji farklarõ vardõr. Örneğin ana- yasade genel olarak kullanõlan “hak ve hürriyetler” terimi yerine bazõ maddelerde “hak ve özgürlükler” kullanõlmõştõr (m. 20 f. 2, 21, 22 f. 2, 34 f. 2, 51 f. 2). Ana- yasanõn çeşitli maddelerinde “Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı” (m. 69 f. 4, 104 f. 3, 149 f. 4), bir maddesinde ise “Cum- huriyet Başsavcısı” (m. 148 f. 5) terimi kullanõlmõştõr. Aynõ kavram için farklõ te- rimler kullanmak yerine günümüz hukuk dilinde genellikle kullanõlan terimler ter- cih edilmelidir. Nasıl bir anayasa değişikliği? Tapu Kadastro, Türkşeker taşõnmazõnõn AKP’li vekilin şirketine aktarõlmasõna ‘yolsuz tescil’ dedi Yolsuzluk tescillendiMURAT KIŞLALI ANKARA - Tapu Kadastro Genel Mü- dürlüğü, AKP Bitlis Milletvekili Vahit Ki- ler’in ortak olduğu Kütahya Şeker Fabri- kasõ’nõn, özelleştirilmeden önce bağlõ olduğu Türkiye Şeker Fabrikalarõ’na (Türkşeker) ait Kütahya’daki 113 dönüm taşõnmazõ, özel- leştirilmesinden sonra Özelleştirme İdare- si Başkanlõğõ’na (ÖİB) veya Türkşeker’e sor- madan kendi üstüne geçirdiğini ve bu du- rumun “yolsuz tescil” olduğunu bildirdi. Ta- pu Kadastro’nun durumu Türkşeker’e sor- duğunu ve kurumdan “açık bir yanıt ala- madığını” tespit eden Başbakanlõk Yüksek Denetleme Kurulu (YDK) da, “ÖİB’den yazı alınmazsa, açılacak dava ile tapu tes- cil işleminin iptal ettirilmesi ve taşınmazın teşekkül (Türkşeker) varlıkları içine alınmasını” istedi. Tunceli Bağõmsõz Milletvekili Kamer Genç’in Meclis gündemine taşõdõğõ ve Cumhuriyet’in “Şekerli özelleştirme” baş- lõğõyla 25 Haziran 2009’da duyurduğu Kü- tahya Şeker’deki taşõnmaz yolsuzluğu, YDK’nin “Türkiye Şeker Fabrikaları AŞ 2008 Yılı Raporu”na da girdi. YDK Ra- poru’nda “Tapu Kadastro XVII. Bölge Müdürlüğü’nün Tapu Kadastro Genel Müdürlüğü’ne gönderdiği 18 Temmuz 2007 tarihli yazısında, Türkşeker adına tescilli olan Kütahya Gaybiefendi Ma- hallesi 232 ada 1 parseldeki 113 dönüm- lük ‘Bahçeli Kargir Fabrika Lojmanla- rõ’nın, Kütahya Şeker Fabrikası’nın Kü- tahya Tapu Sicil Müdürlüğü’ne hitaplı 18 Mayıs 2005 tarihli yazısı üzerine, 20 Ma- yıs 2005 tarihinde Kütahya Şeker Fabri- kası adına ‘tashihen tescil edildiği’nin be- lirtildiği” ifade edilerek şöyle denildi: “Tapu Kadastro XVII. Bölge Mü- dürlüğü yazısında, Medeni Kanun’un 1013. maddesi gereği tescilin taşınmazın malikinin yazılı beyanı üzerine yapıla- bileceği açıklanmış ve tashih talebinin Türkiye Şeker Fabrikaları AŞ veya Özelleştirme İdaresi Başkanlığı’nın ta- lebine istinaden yapılması gerektiği, Kütahya Tapu Sicil Müdürlüğü tara- fından yapılan tashihen tescil işleminin ‘yolsuz tescil’ olduğu belirtilmiştir.” Türkşeker açıkça yanıtlamıyor Rapora göre, bunun üzerine Tapu Kadas- tro, 24 Ağustos 2007 tarihli yazõsõyla, Türk- şeker’den “Kütahya Şeker’in mülkiyetine geçen söz konusu taşınmaz işlemine mu- vafakat edip etmediği”ni sordu. Rapor’da “Türkiye Şeker Fabrikaları, Tapu Ka- dastro Genel Müdürlüğü’ne gönderdiği yazıda Kütahya Tapu Sicil Müdürlüğü ta- rafından 20 Mayıs 2005 tarihinde yapılan tashihen tescil işlemine muvafakat edip et- mediğini açık olarak bildirmemiştir” de- nildi. Raporda şu ifadelere yer verildi: “Türkiye Şeker Fabrikaları’na ait ta- şınmazlara ilişkin olarak yapılan tapu tescil işlemiyle ilgili olarak, ÖİB’nin ta- şınmazın tümünü sattığı yönünde yazı- lı talimatı alınması veya ÖİB’den, yapı- lan tapu tescil işlemine ilişkin Medeni Kanun’un 1013 ve 1014. maddeleri uya- rınca rıza gösterdiğine ilişkin yazı alın- ması, ÖİB’nin tapu tescil işlemine rıza göstermemesi veya hisse devri kapsa- mında taşınmazın tamamının satıldığı- na ilişkin yazı vermemesi halinde; açı- lacak dava ile tapu tescil işleminin iptal ettirilmesi ve taşınmazın teşekkül var- lıkları içine alınması önerilir.” AKP Bitlis Milletvekili Kiler’in özelleştirilmesinden sonra ortak olduğu Kütahya Şeker, Türkşeker’e ait 113 dönümlük taşõnmazõ üstüne geçirdi. Tapu Kadastro Genel Müdürlüğü, işlem için ‘yolsuz tescil’ dedi. Sarıyer’de kadınlar için defter açıldı İstanbul Haber Servisi - Kadõn Eli Kulübü Derne- ği’nin, 8 Mart Dünya Kadõnlar Günü’nde Şişli’de açtõğõ “Kadõn elinden yazmalar” defteri dün Sarõyer Meyda- nõ’ndaydõ. Açõlan deftere kadõnlar; sõkõntõlarõnõ, sorunla- rõnõ, beklentilerini, görüşlerini, hayallerini yazdõ. Defter, İstanbul’un ardõndan Türkiye’nin diğer illerindeki ka- dõnlara da ulaştõrõlacak. Deftere yazõlan yazõlar daha sonra kitaplaştõrõlacak. Etkinlikle ilgili bilgi veren Ka- dõn Eli Kulübü Derneği Başkanõ Betül İstanbullu, Niğde Üniversitesi Sosyoloji Bölümü’nden Bülent Kara ile bir- likte deftere yazõlan görüşleri rapor haline getirip katõ- lõmcõlarõn izniyle kitaplaştõrõlacağõnõ kaydetti. Bodrum’da tarihi eser operasyonu BODRUM (AA) - Muğla İl Jandarma Komutanlõğõ Ka- çakçõlõk ve Organize Suçlar Şube Müdürlüğü ve Bodrum İlçe Jandarma Komutanlõğõ’nca Bodrum’da düzenlenen operasyonda Roma ve Helenistik dönemlere ait 52 adet ta- rihi eser ele geçirildi. Olayla ilgili R.G. ve N.İ. gözaltõna alõndõ.Tarihi eserlerin ise Bodrum Kalesi ve Sualtõ Arkeo- loji Müze Müdürlüğü’ne teslim edileceği belirtildi. TÜRKSOY’dan Gül’e ziyaret ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Cumhurbaşkanõ Abdullah Gül, Uluslararasõ Türk Kültürü Teşkilatõ (TÜRKSOY) öğrencilerini kabul etti. Basõna kapalõ ger- çekleşen kabulde Cumhurbaşkanõ Gül, bugün sadece Türkiye’de değil, son derece geniş bir coğrafyada Nev- ruz coşkusu yaşandõğõnõ belirterek, Türkiye’de ve Türk- çe konuşan tüm ülkelerde Nevruz’un barõş ve huzur içinde kutlanmasõnõ temenni etti. Konutun bahçesinde TÜRKSOY Genel Sekreteri Düsen Kasienov ve öğren- cilerle fotoğraf çektiren Gül’e hediyeler verildi. Danimarka’dan vize müjdesi Haber Merkezi - Danimarka Yabancõlar Bakanlõğõ, geçici görev, sergi açmak ya da konser vermek amacõyla ülkeye gelenler, sporcular ve TIR şoförlerinden vize alõnmayaca- ğõnõ açõkladõ. Karar, Türkler arasõnda sevinç yarattõ. Türk Büyükelçiliği’nden yapõlan açõklamada, “Yaptõğõmõz giri- şimlerin olumlu sonuç vermesine çok sevindik” denildi. Cenaze yıkarken zehirlendiler ESKİŞEHİR (Cumhuriyet) - Eskişehir’de 6 kadõn yaşamõnõ yitiren bir yakõnlarõnõn cenazesini Süleymani- ye Camisi’nde yõkadõ. Daha sonra evlerine dönen ka- dõnlar bir süre sonra rahatsõzlandõ. Tedavi altõna alõnan ve cenaze yõkama sõrasõnda şofbenden sõzan gazdan ze- hirlendikleri belirlenen 6 kişiden, üçünün hayati tehli- kelerinin bulunduğu bildirildi. İGDAŞ: Facianın nedeni tesisatta değişiklik İstanbul Haber Servisi - İstanbul Gaz Dağõtõm Sanayi ve Ticaret AŞ (İGDAŞ), Gaziosmanpaşa’da üç kişinin yaşamõ- nõ yitirdiği yerde yapõlan ilk incelemede, cihazõn baca bağ- lantõsõnõn uygun olmadõğõ ve havalandõrma menfezinin ise bulunmadõğõnõn belirlendiğini açõkladõ. Açõklamada, “Kont- rol ve onay verilen tesisat üzerinde sonradan haber vermek- sizin birçok değişiklik yapõldõğõ da tespit edilmiştir” denildi. 1 kişiye 1 milyon 326 bin TL ANKARA (AA) - Sayõsal Loto çekilişinde kazanan numa- ralar “7, 10, 11, 19, 38 ve 41” olarak belirlenirken 6 bilen 1 kişi, 1 milyon 326 bin 204 lira 55 kuruş ikramiye kazandõ. Çekilişte 5 bilenler 1706 lira 95’er kuruş, 4 bilenler 19 lira ve 3 bilenler ise 3 lira 25’şer kuruş ikramiye kazandõ. VAN’DA SKANDAL Öğretmen öğrencinin burnunu kırdı VAN (AA) - Saray ilçesinde görev yapan asker öğretmenin konuşan öğrencinin burnunu kõrdõğõ iddia edildi. Örenburç Köyü İlköğretim Okulu’nda eğitim gören 7. sõnõf öğrencisi Ö.Y’nin (13) babasõ Ahmet Y, gazetecilere yaptõğõ açõklamada, 17 Mart’ta okul önünde arkadaşlarõyla sõraya giren çocuğunun burada konuştuğu gerekçesiyle asker öğretmen M.T. tarafõndan dövüldüğünü öne sürdü. Durumun kendisine bildirilmesinin ardõndan okula gittiğini ve burnu kanayan oğlunu Özalp Devlet Hastanesi’ne götürdüğünü belirten Ahmet Y, öğretmen M.T’nin de olaydan sonra Örenburç Jandarma Karakolu’na sõğõndõğõnõ söyledi. Hastanede yapõlan müdahaleden sonra oğlunun burnunda kõrõk olduğunun tespit edildiğini ve “iş göremez” raporu verildiğini bildiren baba Ahmet Y, öğretmen hakkõnda savcõlõğa suç duyurusunda bulunduklarõnõ ifade etti. Saray Kaymakamõ Meral Demirbaş ise okulda yaşanan olay hakõnda bilgisi olduğunu belirterek “Öğretmen hakkında adli ve idari soruşturma başlatıldı. Öğrencilere yönelik şiddet hiçbir şekilde tasvip edilemez” diye konuştu. ‘Kaldırım açılımıistiyoruz’ Taksim Tünel’de bir araya gelen Görme Özürlüler Derneği (GÖZDER) ve on- lara destek veren Türkiye Kas Hastalıkları Derneği üyeleri, “Kaldırım Açılımı İstiyoruz” sloganı ile baş- lattıkları protesto yürüyüş- lerinin altıncısını Beyoğ- lu’nda gerçekleştirdi. Grup adına açıklama yapan GÖZDER Başkanı Bülent Kelleci, “Ülkemizde her yıl kaldırımlar milyonlarca TL harcanarak değiştiriliyor. Bizler de kent hayatına da- hil olabileceğimiz standart- ların uygulanmasını istiyo- ruz” dedi. (Fotoğraf: HA- KAN KAYGUSUZ) CHP’li Baytok Türkiye’de büyük bir baskõ ortamõ oluşturulduğunu söyledi ‘AKP özgürlüğü bitirdi’İstanbul Haber Servisi- CHP İstanbul İl Başkanõ Gürsel Tekin, Başbakan Tayyip Er- doğan’õn bir yandan Romanlara açõlõm yap- maktan bahsederken diğer yandan yaşam alanlarõnõ yok ettiğini belirterek, “Başbakan hem Romanları aç ve açıkta bırakıyor hem de açılım diyor. Romanların işe, aşa ve ba- rınmaya ihtiyacı var. AKP Romanları Su- lukule’de göçe zorladı. Sulukule’deki ara- zilerin büyük bir kısmını kendisi ve yan- daşları aldı” diye konuştu. CHP İstanbul İl Başkanlõğõ’nõn Mustafa Ke- mal Kültür Merkezi’nde dün düzenlediği “İletişim Özgürlüğü” başlõklõ sempozyumun açõlõş konuşmasõnõ yapan Tekin, AKP ikti- darõyla birlikte sade yurttaşõn dahi jammer (dinleme önleyici cihaz) kullanmaya başla- dõğõnõ belirterek, kendisinin de bu cihazlar- dan taşõdõğõnõ söyleyerek cihazõ izleyicilere gösterdi. 2010 yõlõnõn “seçim yılı” olacağõnõ ifade eden Tekin, “Önümüzdeki dönemlerde tüm il ve ilçelerde CHP sokaklarda ola- caktır. Beşiktaş ve Kadıköy’de olmak üze- re İstanbul’da iki genel merkezimiz olacak. Kampanyalarımızı başlatacak ve CHP’yi önümüzdeki dönemde iktidara taşıyacağız” dedi. Sempozyumun ilk konuşmacõsõ CHP Ankara Milletvekili Nesrin Baytok, AKP ik- tidarõnõn tüm Türkiye’yi kaygõ ve kuşkuya yönelttiğini söyledi. Türkiye’de iletişim öz- gürlüğü olmadõğõnõ ifade eden Baştok, “Öz- gürlüklerimiz giderek kısıtlanıyor. CHP olarak da, söylemlerimiz ile mesajları- mızın kamuoyuna ulaşması konusunda büyük engeller var” diye konuştu. Bay- tok’un ardõndan konuşan CHP Adana Mil- letvekili Tacidar Seyhan, Telekominikas- yon İletişimBaşkanlõğõ’nõn sistemi nede- niyle şu an Türkiye’de dinlenemeyecek hiçbir telefonun olmadõğõnõ belirtti. Avukat Vedat Gürer ise bilişim suçlarõnõn delille- rinin tespit etmenin çok zor olduğunu ifa- de etti. İstanbul Barosu Başkanõ Muammer Aydın da Türkiye’de iletişim özgürlüğü ala- nõnda yaşananlara dikkat çekti.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear