24 Kasım 2024 Pazar Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
CMYB C M Y B SAYFA CUMHURİYET 22 ŞUBAT 2010 PAZARTESİ 20 SPOR G.Saray öne geçti, Beşiktaş beraberliği sağladı, derbiden kazanan çıkmadı DAKİKA CUMHUR ÖNDER ARSLAN 90Teşhis ve Tercih Teknik direktörlerin yazgısıdır yaptıklarıyla değil de yapmadıklarıyla konuşulmak, eleştirilmek… Takım üzerinde doğru teşhisi koymaktır asıl işleri ama sahadaki oyuncuların tercihleri belirler skor tabelasındaki sonucu… Böylesine önemli; şampiyonluk yarışını etkileyecek, deyim yerindeyse ‘kaçan kovalanır’ tarzı bir derbide, teşhis ve tercih kurgusu elbette ekibinizi güçlü kılacaktı. 3 gün önce Avrupa’da zor bir maç oynayıp istediği avantajı yakalamış G.Saray, forvetsizlikten yakınırken, Beşiktaş önüne yine hücumcusu olmadan çıktı. Üstelik savunmanın sigortası Servet de kulübeye çekilmiş. Maliyeti 2.5 milyon Avro’yu bularak kiralanan ‘devre arası’ yıldızları Jo ve Santos da ilk 11 yerine Rijkaard’ın yanında… Hollandalı çalıştırıcının bu tercihini gören Mustafa Denizli ise ilk bakışta doğru bir teşhisle rakip savunmayı hırpalayacak Nobre, Holosko ve Tello ile sahada. Denizli’nin aklındaki kurgu ilk dakikadan itibaren Sarı - Kırmızılıları presle boğmak. Ancak orta sahada dizginler G.Saray’ın elinde, pas trafiği iki tarafa eşit bölünmüş durumda. Etkili olan yağmurla oyunda tempo artarken ilk tehlike önce 20. dakikada Keita’nın şutu; sonrasında 25’te Elano’nun ortasında kafa vuruşu dışarı çıkan Barış’la Sarı - Kırmızılı cepheden geldi. Beşiktaş, sürekli kanatları kullanırken 38. dakikada Holosko’nun kafasını Leo Franco çizgi üzerinden çıkardı. Ardından Nobre’nin kafa vuruşu bu kez direkten döndü. 2010’un ilk derbisinde; mücadeleci futbol görüntüsünün yanında, iki takımın dengeli oyunları ön plandaydı. Beşiktaş’ta Ferrari, Sivok, Ernst, Fink; G.Saray’da Emre, Neill, Elano ve Barış kuşkusuz bu dengenin kilit isimleriydi. 52’de Elano’nun şutunu Rüştü çıkardı. Puan durumunda G.Saray’ın gerisinde olmak, zaman ilerledikçe Beşiktaş üzerindeki baskıyı arttırdı. Mustafa hoca, Bobo ve Nihat’ı oyuna aldı ama Holosko ile Nobre’nin çıkışı, ayağında top tutan, süratli oynayan Beşiktaş’ın hızını kesti. Denizli’nin hamlesine Jo’yu sahaya sürerek cevap veren Rijkaard, ‘pivot forvetin’ meyvesini Arda’nın golüyle aldı. Beşiktaş, yenilgiye razı gibi görünürken Sivok, rakip fileleri havalandırdı ve skora beraberliği getirdi. Gecenin sonunda eşitlik vardı ama Rijkaard’ın teşhisleri; Mustafa Denizli’nin ise ‘intihar’ niteliğindeki tercihlerine teknik direktörlük yönünden üstünlük sağlamıştı. Bir yanda tüm beklentisini lig üzerine yapan son şampiyon Beşiktaş, öte tarafta Avrupa Ligi hesabı içindeki lider G.Saray... Maçın adı da ‘lig derbisi...’ Ama sergilenen futbol salt mücadeleye dayalı. Estetik, taktik falan hak getire... Yenilmemek üzerine yapılan ince hesaplara, taktik fauller de eklenince İnönü buluşmasında gol ya ölü toplara kalacaktı ya da pozisyon hatasına; öyle de oldu. Karşılıklı birer hata, karşılıklı birer gol... Evet, gözlerimizi kapayıp düne döndüğümüzde; önce 22 futbolcunun inanılmaz mücadelesi aklımıza geliyor. Gelgelelim, bu tip büyük maçlarda sadece koşup adam kovalamak kazanmaya yetmez... İşte koskoca ilkyarıyı anımsayın; G.Saray hemen hemen hiç yok. O sezon başındaki golcü takım gitmiş, 4-6-0 oynayan bir takım gelmiş. Üstelik, korku dağları beklediğinden 4’lü savunmayı Mehmet Topal’la beşlemek de işin cabası... Hatta hatta Keita ve Arda’ya bile takip görevi verilmiş! Böyle olunca da Beşiktaş doğal olarak öne çıktı. Arka arkaya attıkları kornerler çok etkiliydi ama Servet’in yerine oynayan Emre Güngör’le Avustralyalı Neill hiç hata yapmadılar. Yine de kendi alanlarında kümelenen bir takımın her pozisyonu ‘bertaraf’ etmesi olası değildi ve Mehmet’le Uğur’un kaptırdığı toplar Beşiktaş’a direkt ‘asist’ oldu. Ve bu pozisyonların en efektifinde Nobre direğe takılmasına karşın eğer ikinci topa doğru vursa ya da Holosko’nun arka direğe gönderdiği kafa şutunu Leo Franco milimetrik biçimde kurtarmasa Siyah-Beyazlılar alır götürürdü maçı... Ama koparamamıştı Kara Kartal. Koparamayınca da ibre G.Saray’a döndü. Biraz önde oynamaya başlayıp Jo’yu sahaya süren Sarı-Kırmızılılar, rakip savunmanın dengesini de bozuyordu. Artık Keita sağdan, Arda soldan çullanıyor, araya da Elano giriyordu. Nitekim golde Jo, İ. Toraman’ı dışarı çekti, Sivok ile Ferrari’nin arası açıldı, bütünlük dağılınca Slovak libero topu sektirdi ve Arda da Rüştü’yü kapattığı köşeden avladı... İnönü’de öne geçen G.Saray artık galibiyete çok yakın derken Arda’nın arka adalesinden sakatlanması ve oyundan sedye ile çıkışı maçın dengesini bir kez daha bozdu. Çünkü kaptansız ve lidersiz kalan Sarı-Kırmızılılar artık doğru dürüst atağa çıkamayacak, ayağına hâkim Nihat-Bobo- Yusuf da oyunu Leo Franco’nun üzerine yıkacaktı. Öyle oldu; bir, iki derken serbest atışta Arjantinli kalecinin kısa düşen topunu takip eden Sivok, ağları havalandırıp yenen goldeki hatasını affettiriyordu. Evet, işte dünkü 1-1’in özeti de sırrı da bu... Mücadele, mücadele, mücadele, karşılıklı birer hata. Paylaşılan puanlar... Beraberlik kime yaradı derseniz, açıkçası G.Saray’ın işine daha çok geldi. Çünkü en zor deplasmanlardan birini atlattılar. Beşiktaş ise kazanamadığı bu derbi ile şansını artık tamamen önde gidenlerin kaptıracağı puanlara bıraktı. PUAN DURUMU TAKIM O G B M A Y P AVJ. G.SARAY 22 14 5 3 43 23 47 +20 F.BAHÇE 21 14 3 4 42 22 45 +20 KAYSERİ 22 12 6 4 33 15 42 +18 BURSA 20 12 4 4 38 19 40 +19 BEŞİKTAŞ 21 11 6 4 26 14 39 +12 TRABZON22 11 5 6 39 24 38 +15 ESKİŞEHİR22 9 8 5 27 21 35 +6 G.BİRLİĞİ 22 8 7 7 28 24 31 +4 İBB. 21 8 7 6 27 30 31 -3 G.ANTEP 22 8 6 8 27 25 30 +2 ANTALYA22 8 5 9 32 28 29 +4 K.PAŞA 21 7 6 8 35 34 27 +1 SIVAS 22 7 3 12 27 38 24 -11 A.GÜCÜ 22 4 10 8 25 28 22 -3 D.BAKIR 22 4 9 9 20 31 21 -11 MANİSA 22 4 8 10 18 26 20 -8 DENİZLİ 22 3 4 15 16 35 13 -19 ANKARA 22 0 0 22 0 66 0 -66 BEŞİKTAŞ: 1 - G.SARAY: 1 STAT: BJK İnönü HAKEMLER: Fırat Aydınus (6), Tarık Ongun (7), Aleks Taşçıoğlu (6) BEŞİKTAŞ: Rüştü (6), İ.Toraman (5), Sivok (6), Ferrari (5), İ.Üzülmez (5), Ekrem (6) (dk. 75 Yusuf), Fink (6), Ernst (6), Tello (5), Holosko (5) (dk. 61 Bobo 4), Nobre (6) (dk. 61 Nihat 4) GALATASARAY: Leo Franco (6), Uğur (5), Emre Göngör (7), Neill (7), Hakan (6), Keita (6), Mehmet (5), Barış (6), Elano (7) (dk. 81 Mustafa), Caner (5) (dk. 63 Jo 5), Arda (7) (dk. 72 Santos 4) GOLLER: Dk. 67 Arda, dk. 82 Sivok SARI KARTLAR: Barış (G.Saray); Tello, Fink (Beşiktaş) Eşitlik Üzerine E L E Ş T İ R İ METİN TÜKENMEZ Beraberlik hesaplarının yapıldığı ama genellikle maçtan önce ne olacağı kolay kestirilemeyen derbide dün akşamki gibi akıcı, tempolu ve bol pozisyonlu bir oyunu kaç kişi bekliyordu merak ediyorum doğrusu. Beşiktaş’ın iki çabuk oyuncusu Holosko ve Ekrem Dağ’ın kanatlara akıcılık getireceği düşünülebilir ama Siyah-Beyazlı kanat oyuncularının karşılarında çok formsuz bir Uğur Uçar ve Hakan Balta bulacağı da kolay öngörülecek bir durum değildi. Zaten Beşiktaş’ı böylesi akıcı kılan da bu bek oyuncularının kötü görüntüsü oldu. Kuşkusuz Keita ve Caner Erkin’in savunmaya az yardım etmesinin bu durumla ilişkisi vardı. Ama Hakan’la Uğur’un form durumu vahim denilecek denli alt düzeydeydi. Başka türlü ligin en sınırlı hücum organizasyonu yapan, gol pozisyonu bulmakta zorlanan Beşiktaş, Galatasaray’ın kalesinde bu denli aktif olamazdı. İki takımın da buldukları pozisyonlarda bek sorunu yaşansa da tandemdeki uyumsuzluklar da epey etkili oldu. Sakatlıktan yeni çıkan Ferrari, Sivok’u bile bozdu. Bu uyumsuzluktan ilkyarıda iki kez Barış Özbek bir kez de Keita yararlanamadı. Emre Güngör ise Lucas Neil ile sorun yaşadı. Biraz da Nobre’nin saldırgan oyunu Galatasaray’ın tandemini hırpaladı. İlkyarıda Holosko’nun vurduğu kafanın içeri girip girmediğini ne bizim oturduğumuz yerden ne de Digitürk’ün kameralarının çekim açısından görmek olanaklı. Futbolun yayın haklarına bu denli çok para döken Digitürk’ün aut çizgileri üzerine birer kamera koymaması düşündürücü. Kurallar içinde dürüst yarışmanın ne denli hakça ve güzel olduğunun farkında olmayan, kural dışı davranışlar ve sahtekârlıkla kazanmanın geçer akçe olduğuna inanan birinin sahaya sürekli lazer tutması da o derece düşündürücüydü. Hesaplar tutmadı İlk 45 dakikanın akıcı ve bol pozisyonlu futbolu ikinci yarıda kontrol oyununa dönüştü. Bu devrede iki taraf da 1 gol atıp kazanmanın hesabını yaptı. Galatasaray’ın golü takımın en vasatı Arda Turan’ın beklenmedik vuruşuyla geldi. Böyle vuruşları genelde Bobo yapardı. O da Nobre’nin yerine bu vuruşları için alınmış olmalı. Ama Beşiktaş beraberlik golünü bir savunma oyuncusuyla buldu. Galatasaray Jo, Dos Santos ve Keita gibi süratli oyuncularıyla farkı arttırmak için fırsatlar buldu. Ama bu üçlünün hiçbiri gol için niyetli ve sorumlu değillerdi. Akõcõ Futbol E L E Ş T İ R İ ADNAN DİNÇER E L E Ş T İ R İ ARİF KIZILYALIN Beşiktaş’õn Baskõnõ Oyun başladığında göze çarpan ilk gerçek Rijkaard’ın Atletico Madrid taktiğini İnönü’ye taşıdığıydı... İspanya’da rakibe uygulanan pas trafiğinin getirisi burada tutar mıydı? Beşiktaş son derece baskılı bir oyunla kazanmak istedi. Defansta Ferrari’nin olması güven verirken Nobre’nin Holosko’yla G.Saray defansını adeta dövmesi karşısında tek ayakta kalan Neill’di sanki. İki kanatta Tello ve Ekrem’in arkalarında İbrahim Üzülmez ve İbrahim Toraman, Elano dışında ofansif yönü olmayan Galatasaray orta alanını Ernst ve Fink ile kilitledi. İlkyarıda yağış altında fiziğe dayalı bir oyun sergileyen takımlardan Beşiktaş daha güçlüydü. Nobre gerçekten G.Saray defansını çok zorladı. O kadar fazla korner oldu ki sayamadık ilkyarıda. Elano dışında topu kullanma şansı olan pek oyuncu yoktu Sarı-Kırmızılılarda. Keita ileride tek başına zaman zaman alan değiştirdi ama topla fazla buluşamadı. İkinci yarı başladığında Galatasaray’ın orta alandaki futbolcularının Beşiktaş kalesine daha yakın oynama gayretine şahit olduk. Bu ilkyarıda çok koşan Beşiktaş karşısında doğru bir düşünceydi. Son yarım saate Bobo ve Nihat farkıyla giren Beşiktaş gol şansını böyle zorladı... Rijkaard bu hamleye Caner’in yerine Jo’yu alarak üç puana ışık yaktı. Bu karşılaşmada İ. Toraman ile Mehmet Topal’ın ceza alanı içindeki grekoromen boğuşması konuşulacaktır. Ama sezon başından bu yana ‘Gol’ sıkıntısı çeken taraf olan Beşiktaş tam tersi gole yakın becerisi olan G.Saray karşısında sıkıntı yaşamaması lazımdı. Ancak oyuna fazla katkısı olmayan Arda ilk kez girdiği ceza alanında golünü kolay atarken iki kadro farkının şifresini de ortaya koydu. Beşiktaş bu kadro yapısına Drogba gibi bir forvet bulursa ligde varolabilirdi. O da olmayınca kader ağlarını örüyor... Oysa Keita, Elano ve Arda’lı G.Saray defansına da Lucas Neill gibi bir usta stoperi katınca kolay gol yiyen takım olmaktan kurtuldu. Bu kilidi Sivok bozarak bu sezonki ikinci golünü atıp oyuna denge getirdi. Bu sonuçla liderin yolunu kesen harç konuldu ama Beşiktaş’a bu beraberlik sadece prestij getirdi desek yeridir. Bundan sonrasında gelecek yıl neler yaparız diye bakacaktır kanımca Siyah-Beyazlılar... 1-1’lerini üzmediler Elano futboluyla tam not alırken Fink Beşiktaş orta sahasında vasatı aşamadı. (Fotoğraflar:FATİH ERDOĞDU) Kartal yüzde 25’e takõldõ COŞKUN GÜLBAHAR Derbiye Beşiktaşlõ Holosko’nun kafa vuruşunda Leo Franco’nun çizgi üzerinden çõkardõğõ top damgasõnõ vurdu. Arjantinli kalecinin iki hamlede kurtardõğõ topun çizgiyi geçtiğini iddia eden Siyah - Beyazlõ taraftarlar hakem Fırat Aydınus’a tepki göstererek “Pozisyon golmüş Allah belanı versin” diye bağõrdõ. Ancak maç sonrasõ Lig TV’nin piyero sisteminin yaptõğõ tespit, Aydõnus’un kararõnõn doğru olduğunu ispatladõ. Piyero, topun yüzde 25’lik bölümünün çizgiyi geçmediğini ortaya koydu. Golün geçerli sayõlmasõ için topun tamamõnõn çizgiyi geçmesi gerekiyor. Gelenek bozulmadı Beşiktaş, G.Saray karşõsõnda İnönü Stadõ’ndaki yenilmezlik serisini sürdürdü. Son 14 sezonda ezeli rakibine sadece 1 kez yenilen Siyah - Beyazlõlar, bu süredeki 7. beraberliğini aldõ. Beşiktaş, G.Saray’a İnönü Stadõ’nda en son 7 Mayõs 2006’da mağlup olmuştu. İki takõm ligde 10 maç sonra berabere kalõrken G.Saray 4 sezon sonra deplasmanda puan almayõ başardõ. Beşiktaş ile G.Saray arasõndaki lig maçlarõnda ilk golü atan takõm 7 maç sonra 3 puana ulaşamadõ. Derbi öncesi iki takõm taraftarlarõ arasõnda kavga çõktõ. Taksim Meydanõ’nda toplanan yaklaşõk bin 500 G.Saraylõ ile buradaki Beşiktaşlõlar arasõnda arbede yaşandõ. İki ekip taraftarlarõ arasõnda stat çevresinde de kavga çõkarken araya giren emniyet görevlileri olaylarõ büyümeden önledi. G.Saraylõ taraftarlar, sezon başõndan bu yana başkanlarõnõ istifaya davet eden ev sahibi takõm yandaşlarõna da gönderme yaparak “Yıldırım Demirören yeter” diye bağõrdõ. G.Saray’da 4 sakat G.Saray kaptanõ Arda Turan, ikinci yarõda İ.Toraman ile girdiği ikili mücadelede sakatlandõ ve maçõ sedyede terketti. Arda’nõn sol arka adalesinde zorlanma olduğu durumunun bugün çekilecek MR sonrasõ belli olacağõ öğrenildi. Arda’nõn yanõsõra Elano, Caner ve Uğur da sakatlandõ. Beşiktaş tribünleri, maç öncesi Arda ve G.Saray aleyhine tezahürat yaptõ. Genç oyuncu, kõz arkadaşõ Sinem Kobal’a küfür eden Siyah - Beyazlõ tribünleri alkõşlayarak protesto etti. G.Saray tribünleri de rakiplerine küfürlü tezahürat yaptõ. Demirören gelmedi Beşiktaş tribünlerinin protesto ettiği başkan Yıldırım Demirören, derbi için İnönü Stadõ’na gelmedi. Demirören’in eşi Revna Demirören ve çocuklarõ tribündeki yerini aldõ. Bayan Demirören, Beşiktaş’õn golü sonrasõ “Oh be, oh be” diyerek sevindi. G.Saray yönetimi maçõ tam kadro takip etti. G.Saray’da sarõ kart gören Barış cezalõ duruma düştü. Beşiktaş tribünlerinden G.Saraylõ oyunculara lazer tutuldu. Emre Güngör kendisine küfür eden Beşiktaşlõ seyircilerle tartõştõ. Beşiktaşlõ Ferrari sakatlõğõ sürmesine karşõn yüzüne maske takmadan sahaya çõktõ. Skor 1-1 iken son dakikadaki Beşiktaş atağõnda Rüştü, diz çökerek gol için dua etti. TARTIŞMALI KARARLAR 64. dakikada ceza alanõndaki bir pozisyon sonrasõ ‘penaltõ‘ tartõşmasõ yaşandõ. İ.Toraman - M.Topal mücadelesinde Mehmet Topal yerde kaldõ. Aydõnus ‘devam’ dedi. Sarı kartı olan Barış, topa elle müdahale etti. Aydınus, Barış’ın omuzla oynadığına karar verdi. Keita ve İ.Üzülmez’in maç içerisinde birbirlerine attõğõ dirsek ve tokatlara kart vermedi. Aydınus bazı pozisyonlarda yardımcılarını dikkate almadı.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear